ABD'nin Rusya'ya karşı 'salam taktikleri': "Etkili ama yıpratıcı"
ABD'de yayınlanan saygın dış politika dergisi "Foreign Affairs"in bir analizinde, ABD Başkanı Joe Biden’ın Ukrayna’daki çatışmalara yönelik "salam dilimi" olarak adlandırılan stratejisinin, kademeli ve temkinli adımlarla Rusya’nın "kırmızı çizgilerini" aşmayı hedeflediği, bu yaklaşımın etkili olduğu ve küresel bir tırmanışı engellediği belirtiliyor. Ancak bu stratejinin uzun vadede Ukrayna’yı zayıflatan bir mücadeleye sürüklediği eleştirileri de dile getiriliyor.
Analizde, Dartmouth Koleji’nden Prof. William Wohlforth ve Deniz Harp Okulu’ndan Michael Poznanski’nin, Biden yönetiminin aşamalı ve ölçülü destek yaklaşımını savunduğu vurgulanıyor. Yazarlar, bu yöntemin Rusya’nın karşılık verme gerekçelerini minimize ettiğini ve böylece büyük bir çatışmanın önüne geçtiğini belirtiyor. Ancak eleştirmenler, Biden’ın aşırı temkinli davrandığını ve Ukrayna’ya daha fazla askeri destek sağlaması gerektiğini savunuyor.
RBC'nın aktardığına göre Biden yönetimi, Rusya’ya karşı caydırıcılık önlemlerini artırmak için doğrudan mesajlar iletti, dünya liderlerini nükleer silahların kullanılmasına karşı uyarmaya çağırdı ve olası bir nükleer saldırıya yanıt stratejileri geliştirdi. Ancak bu yaklaşımın, Ukrayna’yı uzun soluklu bir yıpratma savaşına mahkûm ettiği belirtiliyor. Analizde, Ukrayna’nın bu süreçte karşılaştığı “aşılmaz engellerin” dikkat çekici olduğu ifade ediliyor.
Rusya’nın 2024 yılı sonunda güncellediği nükleer doktrin ise Biden’ın temkinli politikasının arka planını daha iyi açıklıyor. Doktrinde, Rusya’nın nükleer caydırıcılık önlemlerini genişletme ve saldırı durumunda daha agresif yanıtlar verme planları öne çıkıyor. Uzmanlara göre bu durum, ABD’nin kademeli stratejisinin gerekliliğini ve aynı zamanda risklerini ortaya koyuyor.
4.1.2024
Реклама