Putin'in tüplü TV'sini nasıl atlamışız?
Camide kurban hakkında bir vaaz dinleyen cahil kadın kocasına sormuş:
?Kuzum efendi, camide vaiz bir şey hikâye etti. Mısır?da bir kadın evliya varmış. Bir kız yerden çıkmış, keçisini boğmuşlar. Sen böyle şeyleri bilirsin, bunun aslı nedir??
Adam uzun bir ?lâhavle...? çektikten sonra demiş ki:
?A kadın, hangi bir yanlışını düzelteyim? Senin dediğin yer Mısır değil Filistin, Arz-ı Ken?an. Senin dediğin kadın değil, erkek. Senin dediğin evliya değil peygamber, Hazret-i İbrahim. Senin dediği gibi kız değil, oğul, Hazret-i İsmail. Senin dediğin gibi o yerden çıkmadı, gökten indi. Senin dediğin gibi o keçi değil, koyun. Senin dediğin gibi onu boğmadılar, boğazını kesip kurban ettiler!?
Mevzu şu: Putin nüfus sayımı için Moskova dışındaki evinde (villa, kotej, lojman... ne derseniz artık) sayım memurunu kabul etti. İşin haber tarafı, neredeyse altı aydır bir kez bile kameraların görüntüleyemediği, hatta hakkında çıkan ?Manastıra kapandı? iddiasını kilisenin yalanlamak zorunda kaldığı eşi Lyudmila Putina?nın ortaya çıkmasıydı. Medya bu ?olağan dışı haberi? haliyle öne çıkardı, biz de o tarafından verdik.
Ama bazı Türk gazetelerinde ?Putin?in 70 metrekare mütevazı bir evde yaşadığı, fotoğrafta da görüleceği gibi evinin minik salonunda hala tüplü TV olduğu? yazıldı, tartışıldı. Kimileri konuyu ?uzmanlara? sordu, uzun uzun görüşler, yorumlar alındı (Habertürk). Bir başkasında (Hürriyet) ?Putin?in Paris?teki evine (?) uzay teknolojisi ürünü TV takan bir Türk tasarımcı ile? yapılan röportaj yayınlandı. Tüm dünya, Putin?in Paris?te bir evi olduğunu böylece öğrendi! Ve bu röportajda, artık soyadını sokaktaki çocuğun bile doğru telaffuz ettiği Abramoviç, üstelik başlıkta şimşir puntolarla ?Abramovitz? diye yazıldı... ?Kuzum hangi yanlışı düzeltelim?? diye söylenmeden, bu haberler ufkunuzu açar diye linklerini aşağıya çıkardık.
Magazin, hayatın da haberciliğin de ayrılmaz parçası. Tadı tuzu. Ama yazarken biraz araştırmak, biraz mantıklı olmak, belki bilebilecek birilerine sormak zor değil. Putin?in ailesini her zaman ?demir perde? arkasında tuttuğunu, gelinlik yaşa gelmiş iki kızının fotoğraflarının bile medyada olmadığını, evinin mahrem halini kimseye açmadığını, fotoğraftaki odanın evin salonu değil dış kapıya yakın, böyle zorunlu durumlar için ve biraz da ?PR sosu? için kullanılmış minik odalardan biri olduğunu anlamak değilse de öğrenmek zor olmazdı... Bu fotoğrafı o kadar ?zorlamak? şart değildi. Ya da Hürriyet?in röportajında ?Putin?in Paris?teki (olmayan) evine TV sattığını? söyleyen şahıs, ?Putin?in kızlarının düğününde de göbek attım... Bu arada Erdoğan?ın banyosunda da benim icat ettiğim ayna-TV var? deseydi o da sorgusuz sualsiz basılacak mıydı?
1990?ların sona kadar siyasetten ekonomiye, enerji politkalarından hayatın renklerine kadar Rusya?ya dair herşeye iyi-kötü yer veren, merak ve gerçeklik duygusunu henüz tümüyle yitirmemiş, ?dünyaya kapısı bir parmak açık? bir basınımız vardı. Geçen zaman, ?derinlik? kaygısının tabutunu çivileyen, ?sığlığa? prim yaptıran bir batağa çekti hepimizi... Üstelik Türkiye hesapta ?dünyaya açılırken,? medya gittikçe daha fazla ?içine kapandı?. Rusya?dan yollanan haberler değil, masa başında yapılan ?Rusya haberleri? yer buluyor...
Artık en sağlam, en doğru, en içerikli, en derinlikli haber-bilgi prim yapmıyor... En çarpıcı, en hafif, en ?seksi?, en çok tıklanan, en çok mevzu edilen haberler revaçta.
Soyu tükenen neslin mensubu olduğumuz malum. Ama hiç değilse neyi niye nasıl ?atladığımızı? meraklı okur bilsin istedik...
**
Meraklısına o haberler:
http://www.haberturk.com/polemik/haber/563392-putinin-mutevazi-evi-sasirtti
http://www.hurriyet.com.tr/cumartesi/16111983.asp
25.10.2010
Реклама