Реклама
Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
YAZARLAR

Hesaplı dostluk ve şemsiye dönmesi

“Vaay! Gazeteci” diye gevşedi komşum, muhabbet tetiklendi. Yol boyu biraz kestirme planım anında suya düştü.

Daha üçüncü dakikada ‘siz’den ‘sen’e geçti. Servis başlamadan ağzından bana doğru servis ettiği kuvvetli alkole bağladım bunu. Bir promosyon gezisiyle Dünya Kupası’na, Güney Afrika’ya gidiyorlarmış. “Maç bahane. Johannesburg’u göreceğiz” dedi.

Neden ıstanbul üzeri gittiklerini sordum, son zamanlarda sık duyduğum cevap tekrarlandı: “THY’den çok memnunuz. Artık epeyce tanıdığımız uzun uçuşlarda ıstanbul aktarmalı gidiyor. Servis kaliteli, uçaklar yeni, fiyatı makul.”

Sahiden Rusya-Türkiye uçuşlarının doluluğunda önemli bir neden, THY’nin özellikle de ‘business class’ hizmetinin Rusları çok memnun etmesi. En son Soçi’ye direkt uçuşlar başladı, THY yedi uçuş noktasına çıktı ve neredeyse Rusya ‘iç hat’ sayılır oldu. “Güzel şeyler de oluyor hayatta” diye geçirdim içimden.

Erdoğan-Putin zirvesindeymiş gibi, ‘ilişkilerimizdeki konu başlıklarını’ hızla geçti koltuk komşum.

Ben sormadan adını (Aleksey), medeni hallerini (iki kızımız var, birisi şimdi Londra’da yaz kampında. Londra da ne güzel şehir ama!..), bankacı olduğunu söyledi (Bankacıyım ama siyaseti, dünyayı çok iyi takip ederim haa)... Türk-Rus evliliklerine değindi (Karım duymasın ama sizin kızlar da hiç fena değil. Ama hep siz bizden kız alıyorsunuz!)... Vize meselesine değindi (Siz niye bu kadar sevindiniz anlamadım! Bizden her yıl 3 milyon turist gidiyor, sizden birkaç bin kişi bile gelmiyor. Bunun faydası bize. Parasında değilim de havaalanında bir de vize kuyruğunda beklemek hoş değil!)... ılişkilerin hızlı gelişiminden duyduğu derin memnuniyeti ifade etti (Medvedev, Putin, sizinki -Erdoğan- gidip geliyor.. Bu iyi...Çok iyi...).

Ama beni en çok ‘enerji işbirliği’ yorumu etkiledi. Zaten o mevzuya girince, Rusya’da keleynak sürüsü kadar mevcudu olan ‘muhalif’lere yakın olduğunu anladım:

“şu adamların (Kremlin’i kastediyor) yaptıklarına baksana. Kriz yönetimi diye birşey bilmiyorlar. Önce Ukrayna’yla gazda kavga ettiler, şimdi Belarus ile... ıkisi de canımız, kanımız. Hem Slavlık, hem Ortodoks Hıristiyanlık, hem ortak Sovyet geçmişimiz var. şimdi düşün, bu ülkelerle bile gırtlak gırtlağa kavga ediyorlar. Yarın çıkarlar çatışırsa, Türkiye ile kavga etmezler mi sanıyorsun?”

“Ama karşılıklı çıkarlarla denge korunur, sadece bir tarafın kazandığı oyunun ömrü olmaz ki?” gibisinden cılız bir itiraz seslendirecek oldum. “Rusya’yı iyi tanı” diye araya girdi, “Biz elin cüzdanına bakmayız. Bakanı da ayıplarız. Rus sadece kendi çıkarına bakar. Hesabına uyarsa iş yapar. Alışverişte karşı tarafın ne kazanıp ne kaybettiğiyle ilgilenmez. Dürüst davranır yani. Siz kendi hesabınızı iyi yapın. Hesapsız dostluk uzun sürmez.”

Uçak indi. Herkes kendi yoluna gitti. Aleksey’in sözleri kulağımda kaldı. Olur a, şemsiye tersine dönerse neler olabileceğini kestirmeye çalıştım. ‘Akla gelenin başa gelebileceği’nden korkup güzel şeyler düşünmeyi denedim. O ara tepemde kara bulutlar birikti. ‘ıhtiyatlı iyimserlik’le, yağmura aldırmadan yürüyüp uzaklaştım.

27.6.2010

Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
İLGİLİ HABERLER
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
ANKET
Yıl biterken Rusya'daki işlerinizi geçen yıla kıyasla nasıl değerlendiriyorsunuz?
©Copyright Turkrus.com - All Rights Reserved
Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама