Реклама
Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
YAZARLAR

Ayı ininden çıktı ama...

 


Bizde malum ‘Türk’e Türk propagandası’ pek meşhurdur.

Politik kararlarda genelde uzun erimli hesaplar değil, kısa vadeli öfkeler; akıl değil duygular; dış kazanımlardan çok iç politika hesapları galabe çalar.

Rusya da, ‘süper devlet’ geçmişine rağmen, son dönemde benzer reflekslere teslim olmaya başladı. ıninde otururken dostuna güven, düşmanına korku veren Rus ayısı, son zamanda biraz biti kanlanıp palazlanmaya
başladığında züccaciye dükkanındaki fil gibi, kırıp dökerken kırılıp dökülmeye başladı.

Yoksa bana mı öyle geliyor?

Son birkaç yıldır hep aynı temaların etrafında dönüp, benzer şeyleri farklı cümlelerde anlatıyorduk:

1998 krizinde diz çöküp moratoryum ilan eden Rusya, 2000’den beri fırlayan petrol fiyatlarıyla palazlandı, ayaklarının üstünde dikildi ve dünya aleme “Efsane geri döndü” dedirtti. Hatta geçen yıl Times dergisinin Putin’i ‘Yılın Adamı’ seçmesiyle de dirilişini taçlandırdı. ışte tüm bunlar olurken, Rusya’nın tüm enerjisini yöneltmesi gereken adresleri konuşuyorduk: Makyaj politikalarla kalmamalı, ekonomik ve sosyal radikal reformlar tamamlanmalı, ekonomiyi petrol ve gaza bağımlılıktan kurtaracak kalkınma politikaları hayata geçmeli, rantiye ve ucuz borçla iş yapma kolaylığı yücelirken, üreten özel teşebbüsün önündeki bürokrasi-rüşvet-yolsuzluk bariyerlerine devlet seyirci kalmamalı, ülkenin ilerlediği kritik dönemde dış politikada yeni düşmanlar kazanmaktan sakınarak, gerçek düşünce ve niyetler icabında saklanarak, sessiz ve derinden yol alınmalı diye ‘Rusya’dan çok Rusyacı’ yazılar yazmıştık. Malum, ekmeğimizi yediğimiz, Türkiye’ye de çoook ekmek yediren bu memleketin hayrı, hepimizin hayrına diye...

Ama 8 Ağustos’ta çıkan Gürcistan savaşıyla şemsiye tersine döndü.

Yurtdışına 100 milyar dolar para kaçtı. Yatırımcı ülkeyi terk etti. Son yıllarda hesapsız kitapsız borçlanan ve Lale Devri yaşayan oligarklar ve devletin dev şirketleri, yüz milyarlarca dolarlık borçların vadesi gelince devletin kapısında avuç açmaya başladı. Görgüsüz zenginlikleri aleme malzeme olan Abramoviçler, Deripaskalar sıfırı tüketmeye başladı. Velhasıl Rusya, bir anda krizin anaforuna sürüklenmeye başladı.

Tek teselli, Putin’in tutumlu tavrıyla bir kenara ‘kara gün parası’ diye atılan yüz milyarlarca dolar rezervin varlığı...

ışte bu noktada cevabını bilmediğim sorular geliyor aklıma:

Küresel kriz, Rusya’ya yeniden diz çöktürmek için bir bahane olarak da kullanılıyor mu?

1990’da Saddam Kuveyt’e girdiği gün, “Bizim çocuklar gereğini yaptı” diyen ve işgali önce teşvik edip sonra ordusuyla Ortadoğu’ya yerleşen ABD cenahı, Saakaşvili Güney Osetya’yı bombaladığı ve Rusya’yı ekonomik krizi tetikleyen çukura çektiği akşam da, “Bizim velet vazifesini yaptı” diye Beyaz Saray’a mesaj yolladı mı?

şu günlerde bölgede yakın geleceğin en kritik ülkesi olan Ukrayna ile Rusya’nın ilişkilerini kompa noktasına getiren doğalgaz krizi de birilerinin hesabından mı çıkıyor? Acaba birileri bunu teşvik mi ediyor?

Batan ızlanda’ya bile birkaç milyar dolar borç çıkan Rusya, neden batağın batağı Ukrayna’dan tahsilat yapmak için bu kadar uğraşacağına, “Bırak borçları iyice kabarsın, elimizde siyasi koz olsun” demiyor?

Neden yine züccaciyedeki fil edasıyla gazı kesmeyi, Kiev ile köprüleri yakmayı, Yuşçenko’yu tokatlamayı istiyor ve bu arada Avrupa’nın gazı da tehlikeye gireceği için ABD’nin AB’ye karşı “Bakın Rusya güvenli enerji partneri değil” tezine yağ-bal sürüyor? Yuşçenko gidip de Timoşenko gelirse işlerin değişeceğini mi hesap ediyor?

Bazı şeylerin mantıklı cevapları olabilir. Ama son bir yıldır atılan gürültülü dış politik adımlarda aklın ve mantığın değil, duyguların ve milliyetçi rüzgarların uğultusu daha fazla gibi... Latin Amerika’ya yollanan savaş gemisi ve Medvedev’in o coğrafyaya yaptığı ‘bayrak gösterme’ gezisinin Rus kamuoyunda ‘yılın en önemli dış politika vakalarından biri’ seçilmesinde olduğu gibi...

ışte bu yüzden Rusya’nın Türkiye’ye daha fazla benzediğini düşünmeden edemiyor insan. Üzüntüyle...

4.1.2008

Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
İLGİLİ HABERLER
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
ANKET
Hayatınız ve işiniz için 2023'e kıyasla genel 2024 beklentiniz nedir?



©Copyright Turkrus.com - All Rights Reserved
Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама