Bu iki lafı duyunca aman dikkat edin!..
![]()
Hayatımızda 'Seni seviyorum' cümlesini işitmenin bir sürü önkoşulu, gizli nedeni var artık: Pahalı bir hediye, bir kabahati affetme, olmadık bir şey için izin verme, reel politiğin gerekliliği, hassas dengeleri koruma vesaire... O cümleyi kurarsak istediğimizi koparma şansımız artıyor. Ya da şimşeklere paratoner olacakken anında yırtıyoruz. En kötüsünden, zayiatı minimuma indiriyoruz. Yani özünde 'verici' gibi gözükse de, ziyadesiyle 'alıcı' bir cümle. Ya çok kullanmaktan yalama oldu ya da hiç kullanmadığımız için unutuldu. Lise aşkları dışında, doğada saf hali zor bulunur. 'Seni seviyorum canım', 'Ben de seni', 'şu çantayı alalım mı, n'oolur!', 'Alalım hayatım', 'Seni çook seviyorum', 'Ben de seni bitanem...'
'Demokrasi'nin hali daha vahim. Bush diyor ki, "Rusya'da demokrasi yok, kaygılıyız." Bush diyor ki, "Irak'a demokrasi getirdik." Bush habire bir şey diyor. Koca 'Prezident of Yunaytıd Steyts of Amerika'... Of ki of! Ağzı torba değil ki, büzelim. Ağız ishali denen bir hastalık sahiden var!
Putin diyor ki, "Komik bir teziniz var. Eğer şu veya bu ülke NATO üyesiyse demokratik, değilse antidemokratik sayılıyor. Ukrayna dün NATO'ya kabul edilseydi demokratik olacaktı, peki bugün demokratik değil mi?"
Bunlar baş ağrıtan, ağır mevzular; pazar yazısına gitmez, ama hatırlatıp geçeyim: Bükreş'teki son NATO zirvesinde Ukrayna ve Gürcistan'ın NATO'ya tam üyeliği konusu 'şimdilik' askıda kaldı. Siz öyle dendiğine bakmayın; liderler karar vermedi, ama asıl bomba arkada: Aralıkta, NATO dışişleri bakanlarının bu konuya karar verebilmeleri kararlaştırıldı. Yani tam üyeliğin eli kulağında. Kestaneleri ateşten bakanlar alacak. AB 'Rusya'yı kızdırmayalım, biraz daha bekleyelim' dese de, Bush kararlı. Giderayak Kafkasya'da NATO'yu Rusya'ya komşu yapacak. Ukrayna ve Gürcistan 'demokrasi'ye geçecek. Pimi çekecek. Ama minik bir detay var: Ocak 2008'de Ukrayna'da yapılan kapsamlı ankete göre, halkın sadece yüzde 15.8'i NATO üyeliğini tamamen destekliyor. Yüzde 49.4 ise net olarak reddediyor. Demokrasinin mihenk taşı olan 'halk iradesi' NATO'ya 'Hayır' diyormuş, ne gam! Bush Ukrayna'ya demokrasi götürmekte kararlı. Tıpkı yıllardır dünyanın en ücra köşelerine götürdükleri gibi.
Meraklısına bir kitap. Epeydir raflarda. Bize yeni nasip oldu: 'Bir Ekonomik Tetikçinin ıtirafları'. Yazan John Perkins. "ışin, dünya liderlerini, ABD'nin ticari çıkarlarını gözeten büyük bir ağın parçası olmaya teşvik etmek. Sonunda bu liderler, sadakatlerini garanti edecek bir şekilde bir borç batağına saplanırlar. Sonra da politik, ekonomik veya askeri ihtiyaçlarımız için, ne zaman istersek onları kullanabiliriz" denerek işe alınan, yıllarca işini hakkıyla yapıp her nedense emekliliğinde 'doğru yolu' bulan Amerikalı bir 'ekonomik tetikçi'nin anıları. Okuyup, pornografik demokrasi ve demokratik aşk üzerine düşüncelere dalabilirsiniz.
Toparlayalım: Bush bugün Soçi'de Putin'e ne anlatacak? Demokrasi derslerine devam mı edecek, yoksa 'Emeklilik yakın. Schröeder'e Gazprom'da iyi maaşla iş verdiniz, ben de Sibirya'yı Alaska'ya bağlayacak tünel projesinin başına geçeyim. Yaşasın demokrasi, serbest pazar' mı diyecek? Kim bilir?
Kıssadan hisse: Siz siz olun, annenizden başka birisi 'Seni seviyorum' dediğinde ve Bush 'Demokrasi' diye ağzını açtığında aman dikkat edin. Ardından ne çapanoğlu çıkacağı hiç belli olmaz!
6.4.2008
Реклама