Nezavisimaya'dan 10 maddelik tespit: "Müzakere zamanı"
Nezavisimaya Gazeta'nın yayın yönetmeni ve eski milletvekili Konstantin Remçukov, Rusya'nın düzenlediği özel askeri operasyon ve müzakere olasılığı bağlamında "Putin ve bugünkü Rusya: Batı
ülkelerinin göz önünde bulundurması gerekenler" başlıklı 10 maddelik bir yazı kaleme aldı:
"1. Putin, tüm önemli kararları bizzat, kendi yetkinliği, yeterliliği ve tarihsel sorumluluk duygusuna dayanarak alıyor. Bunun en net kanıtı, 14 Haziranda Dışişleri Bakanlığı'nda yaptığı konuşmada Rusya’nın dış politikadaki önceliklerini ve yeni uluslararası düzenin kurulmasını anlattığı açıklamalarıdır. Çoğu katılımcı, başkanın yarım saatlik bir konuşma yapmasını bekliyordu. Ancak Putin, şahsen yazdığı notlar üzerinden yaklaşık 80 dakika boyunca konuştu.
2. Putin için 2014'ten beri Ukrayna'da Rusların ve Rusça konuşanların güvenliğini sağlama görevi, yönetiminin temel varoluşsal anlamına dönüştü. Bu konuyu uluslararası garantilerle çözmeden iktidarı devretmesi mümkün değil. Çünkü bu, halefine sadece gücü değil, çözümsüz birçok sorunu da devretmek anlamına gelir. Bugün Putin’in çevresinde, sorunları kendisinden daha iyi çözebilecek kimse yok. Bunu biliyor ve bundan emin.
3. Putin, görevinden ayrılmayı düşünmüyor. Eylül ayı başında Tuva'da bir öğrenci, başkana "Sıradan bir insan olsaydınız, yani başkan olmasaydınız, gününüzü nasıl geçirirdiniz?" diye sordu. Putin kısa ve net bir şekilde yanıtladı: "Şu anda bunu hayal etmek zor, şartlı bir şekilde bir şey anlatmak da." Bu, son zamanların en önemli mesajlarından biriydi: hem kendi taraftarlarına hem de muhaliflerine, gelecekle ilgili senaryolarını, onun Rusya'nın başında kalacağını dikkate alarak kurmalarını söylüyor. Bu, Batı'da "Putin varsa sorun var, Putin yoksa sorun yok" diyen birçok siyasetçi ve uzmana bir uyarı niteliğinde. Putin hâlâ var.
4. Dünyanın iki yıldan fazla bir süredir nükleer tehdit altında olduğunu göz önünde bulundurursak gerçek müzakerelerin zamanı gelmiş gibi görünüyor. Ancak başarılı müzakerelerin olup olmayacağı belirsiz. Nükleer savaşın sonuçlarını en iyi anlayan Batılı siyasetçi olan Joe Biden ne yazık ki birkaç ay içinde görevden ayrılacak. Ne Kamala Harris ne de Donald Trump, bu konunun dünya için önemini kavrayacak dış politika deneyimine sahip.
5. Özel Askeri Operasyon, sert yaptırımlar ve Rusya ekonomisinin itici güçlerinin radikal dönüşümü, Rus kamuoyunun ve siyasi bilincinin, Brzezinski tarafından bir zamanlar aşılanan “Rusya’nın büyüklüğünün Ukrayna ile birliktelik üzerine inşa edildiği” fikrinden kesinlikle vazgeçmesi gerektiğini gösterdi. Sanki Ukrayna'yı Moskova'nın etki alanından çekip çıkarırsanız, Rusya'nın büyük bir güç olarak sonu gelecekti. Bugün, Rusya'nın dünyada herhangi bir ülke veya ülke grubuyla olan yakınlık derecesinden bağımsız olarak varlığını sürdürdüğü açıktır. Etkili ideologların zihinlerindeki soyut yapılarından kurtulmak, gelişim sürecinin normalleşmesi ve temel risklerin ve fırsatların değerlendirilmesi açısından güçlü bir etken. Rusya, diğer ülkelerle entegrasyon derecesinden bağımsız olarak büyük ve önemli bir güç olabilir. Bir ülkenin büyüklüğü, vatandaşlarının refah seviyesi, olanakları ve sağlık, eğitim, bilim ve teknolojideki başarılarıyla değerlendirilir.
6. Rusya ekonomisi hakkında konuşurken, basit bir detayı göz önünde bulundurmak gerek. Devlet Dumasına sunulan federal bütçe, varil başına 60 dolarlık petrol fiyatına dayanmakta. 2025 yılı için tahmin edilen ortalama yıllık petrol fiyatı ise varil başına 69 dolar olacak. Bu, Mişustin hükümetinin yüksek düzeyde muhafazakarlığını, gerçekçiliğini ve sağduyulu hesaplarını göstermektedir. Rus ekonomisinin, belirlenen hedefleri çözme kapasitesini sürdürebileceği ve gelişim hızını koruyacağı beklenebilir. 2025 yılında ortaya çıkabilecek yapısal ve teknolojik zorluklar belirleyici olmayacaktır. Mevcut sanayi gelişimi seviyesinde, bütçe dengesi ve döviz istikrarı belirleyici rol oynar.
7. Bugünkü askeri operasyonlar, Rusya kuvvetlerinin sahadaki ana amacının Donetsk ve Lugansk bölgelerinin idari sınırlarına ulaşmak olduğunu gösteriyor. Putin, görevleri sıralarken giderek daha sık şu terimleri kullanıyor: Donetsk, Lugansk bölgelerinin ve Novorossiya’nın kurtuluşu. Novorossiya'nın, Herson ve Zaporijya bölgelerinin sadece bir kısmını temsil ettiğini varsaymak mümkün. Buradaki en önemli şey, Kırım ile karadan bağlantıdır. Eğer bu gözlemler doğruysa, Özel Askeri Operasyonun tamamlanmasının başarılı sayılacağı ve hedeflerinin gerçekleştiği bir tablo daha somut bir şekilde ortaya konabilir.
8. Son aylarda, Rusya yönetiminin Ukrayna devlet yapısı ve devlet olma vasfı konusundaki değerlendirmesinin önemli ölçüde değiştiği açıkça görülüyor. Bu, operasyonun başlangıcına kıyasla en büyük fark. Bugün Rusya, Ukrayna'nın önemli bir kısmının mevcut hükümeti desteklemeyi seçtiğini, kendilerini Ukraynalı olarak gördüklerini ve Rusya ile bir gelecek istemediklerini kabul ediyor. Böylece Rusya yönetimi, Ukrayna devletini tanımaktadır. Batı'da “Moskova, Ukrayna'yı devlet olarak yok etmek istiyor” şeklindeki anlatı, bugünkü gerçeklerle açıkça örtüşmemektedir. Dahası, bu anlatı, Batılı siyasetçilerin “Ukrayna'yı yok ettikten sonra, Rusya'nın Avrupa’ya, Polonya ve Baltık ülkelerine yöneleceği” iddiasını desteklemelerine olanak sağlamaktadır.
9. Olası müzakereler hakkında konuşurken, Batıda Zelenskiy'nin imzasının Putin'in gözünde meşruiyeti konusuna hiç değinilmiyor. Zelenskiy dünya çapında "barış planıyla" dolaştığına göre, bu mesele zaten açık gibi görünüyor. Ancak Batılı ortakları, Putin'in yorumlarını ve endişelerini basitleştirilmiş bir şekilde ele almaktan kaçınmaları konusunda uyarmak gerekiyor. Putin, Ukrayna Anayasa Mahkemesi'nin gelecekte Zelenskiy'nin yetkilerini düzgün bir şekilde uzatmadığına karar verebileceği, dolayısıyla imzasının geçersiz olacağı ihtimaline dikkat çekiyor. "Kandırıldık, dolandırıldık, yanıltıldık ve tekrar kandırıldık" gibi ifadeler, operasyon sonrası neden her şey beklendiği gibi gitmediğine dair siyasi sözlükten sonsuza dek silinecektir. Karşılıklı güven sıfır noktasında bile değil. Şu anda mutlak güvensizlik, müzakere yetkilerinin hukuki kesinlik açısından eksiksiz olarak verilmesine duyulan ihtiyacı doğuruyor.
10. Bugün, devletler için eşit güvenlik sağlayacak yeni bir uluslararası düzen konusu, hem Batıda hem Doğuda dünyadaki kritik çoğunluk için oldukça güncel bir mesele. Ana soru, Üçüncü Dünya Savaşı'nın enkazı üzerinde değil de, barışçıl bir şekilde yeni bir uluslararası hukuki çerçeve oluşturulup oluşturulamayacağıdır. Hatırlayalım ki, Versay ve Yalta-Potsdam barışları, Birinci ve İkinci Dünya savaşlarının felaketlerinin ardından doğmuştu. Ancak insanlık bir şeyler öğrenmek zorunda, öyle değil mi? Bu noktada yapay zekânın hiç ilgisi yok."
25.10.2024
Реклама