Gündem: Rusya ve ABD'yi bağlayacak Alaska tüneli
Trump-Putin yakınlaşması, iki ülke için "mega" bir projeyi hayal olmaktan çıkardı ve ciddi ciddi tartışılır hale getirdi. Rusya Doğrudan Yatırım Fonu Başkanı Kirill Dmitriyev, Rusya ile ABD’yi Bering Boğazı üzerinden birbirine bağlayacak dev tünel projesinin sekiz yıl içinde ve 8 milyar dolar maliyetle tamamlanabileceğini açıkladı.
Dmitriyev’e göre “Putin-Trump tüneli” iki ülke arasındaki ortaklığın sembolü olabilir. ABD Başkanı Donald Trump projeye “ilginç” diyerek kapıyı aralarken, Rus tarafı bu fikri yeni bir stratejik açılım olarak değerlendiriyor. Bu proje, yalnızca mühendislik açısından değil, diplomatik anlamda da büyük yankı uyandırdı.
Aslında Rusya ile Alaska’yı kara yoluyla birleştirme fikri 19. yüzyılın sonlarına uzanıyor. 1890’da Colorado Valisi William Gilpin, “Kozmopolit Demiryolu” adlı çalışmasında Amerika ile Avrasya’nın tek bir hatla birleşebileceğini savunmuştu. 1905’te Fransız seyyah Loic de Lobel, Sibirya-Alaska demiryolu projesi için Çarlık hükümetiyle görüşmeler yürütmüştü. Ancak o dönemdeki 300 milyon dolarlık maliyet ve siyasi koşullar nedeniyle proje rafa kalktı. Günümüzde bu tartışma, Putin ve Trump’ın olası Budapeşte buluşmasıyla yeniden gündeme geldi.
İzvestiya'ya konuşan uzmanlara göre teknik açıdan proje mümkün görünüyor. Hidroteknik uzmanı ve teknik bilimler profesörü Vladimir Tetelmin, “Bu tür çalışmalar klasik tünel mühendisliğidir; modern kazı makineleri 80 kilometrelik hattı rahatlıkla aşabilir. Asıl mesele siyasi irade” diyor. Tetelmin, Manş Tüneli (51 km), Japonya’daki Seikan (54 km) ve İsviçre’deki Gotthard (57 km) tünellerini örnek göstererek, Bering hattının da benzer şekilde hayata geçirilebileceğini savunuyor.
Bununla birlikte uzmanlar, zorlu doğa koşullarının ve sismik risklerin projenin maliyetini 6 ila 20 milyar dolar aralığına çıkarabileceğini belirtiyor. Mühendis Armen Ter-Martirosyan, inşaatın yalnızca kısa yaz aylarında yürütülebileceğini, kışın dondurucu iklim nedeniyle çalışmaların durma noktasına geleceğini söylüyor. Yapısal mekanik uzmanı Viktor Razbegin ise projeye kara ve demiryolu bağlantıları dahil edildiğinde toplam bütçenin 30 milyar dolara yaklaşabileceğini, ancak teknolojik ilerlemelerle sürecin 5–10 yıl arasında tamamlanabileceğini öngörüyor.
Ekonomik ve jeopolitik açıdan tünelin potansiyeli büyük. Bu hat, Asya ile Kuzey Amerika arasında mal taşımacılığını hızlandırarak Çin, Japonya, Güney Kore ve Kanada için yeni bir rota açabilir. Rusya içinse, Kuzey Deniz Rotası’yla birlikte ülkeyi küresel lojistik merkezlerinden biri hâline getirme fırsatı sunuyor.
Analistler, projenin yalnızca mühendislik değil, diplomasi sınavı da olduğunu; Rusya’ya yönelik yaptırımlar kalkmadıkça böyle bir girişimin hayata geçmesinin mümkün olmadığını vurguluyor. Yine de birçok uzmana göre “Putin-Trump tüneli” fikri, uluslararası ticaretin ve siyasetin geleceğine dair büyük bir hayalin sembolü olarak şimdiden tarihe geçti.
20.10.2025
Реклама