Zelenskiy Putin'le görüşmeye hazır: "Tek seçenek buysa..."
Rusya'nın Ukrayna'daki askeri operasyonu. Son gelişmeler:
5 Şubat Çarşamba
- Zelenskiy, İngiliz gazeteci Piers Morgan’a verdiği röportajda, doğrudan Putin ile müzakerelere oturmaya hazır olduğunu söyledi. Ancak bunun yalnızca barışa ulaşmak için "tek seçenek" olması halinde gerçekleşebileceğini belirtti. YouTube'da yayınlanan röportajda Zelenskiy, "Eğer Ukrayna vatandaşları için barışı sağlamak ve daha fazla can kaybetmemek adına tek seçenek buysa, elbette bu formülü kabul ederiz" dedi. Ancak Rus liderle masaya oturması durumunda ona karşı "nazik" olmayacağını vurguladı ve Putin’i doğrudan "düşmanı" olarak gördüğünü ifade etti.
Putin ise Ocak ayı sonunda yaptığı açıklamada, Rusya’nın Ukrayna ile müzakere yapmaya hazır olduğunu belirtmiş ancak Zelenskiy’nin "meşruiyetini kaybettiğini" iddia ederek onun herhangi bir anlaşma imzalayamayacağını söylemişti. Ukrayna'da ise Eylül 2022'de Ulusal Güvenlik ve Savunma Konseyi’nin aldığı kararla Putin ile müzakereler yasaklanmıştı. Bu karar, Zelenskiy tarafından onaylandıktan sonra yürürlüğe girmişti. Ancak Ukrayna lideri, Ocak ayı sonunda ABD Başkanı Donald Trump veya Avrupa’dan güvenlik garantileri alınması halinde müzakere yasağının kaldırılabileceğini söylemişti.
- Zelenskiy ayrıca Ukrayna'da cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ancak Rusya ile yaşanan silahlı çatışmanın sona ermesinin ardından yapılacağını savunarak "Her zaman her türlü seçeneğe açık olduğumu söyledim. Ama savaş sırasında seçim olmaz. Anayasanın değişmesi gerekecek. Ancak sıcak çatışma dönemi sona erecek, sıkıyönetim kaldırılacak ve ardından doğal olarak seçimler yapılacak” dedi. Zelenskiy, "müttefiklerin desteğinin yetersizliği nedeniyle ülkenin kaybedilen toprakların tamamını askeri yollarla geri alma imkânına sahip olmadığını" da söyledi. Zelenskiy bu yolda hem askeri hem diplomatik çabaların süreceğini belirterek, "Kırım, Donbass, Herson ve Zaporojya bölgeleri üzerindeki Rusya egemenliğini asla tanımayacağını" belirtti.
- Türk Hava Yolları, 5 ve 6 Şubat tarihlerinde İstanbul ile Kazan arasındaki uluslararası uçuşlar dahil olmak üzere onlarca uçuşun iptal edildiğini duyurdu. İptallerin ana nedeni, meteorologlar tarafından beklenen yoğun kar yağışı ve rüzgar. Yolculara, havaalanına gitmeden önce uçuş durumlarını kontrol etmeleri tavsiye ediliyor.
Tıklayın
- Beyaz Saray, ABD'nin şu an için Donald Trump ile Vladimir Putin arasında Ukrayna konusunda bir görüşme yeri belirlemeye veya çatışmanın çözülmesindeki ilerlemeyi tartışmaya hazır olmadığını açıkladı. Önceki gün Trump, Rusya ve Ukrayna arasındaki çatışmanın çözümü konusunda "büyük bir ilerleme" kaydedildiğini belirtmişti.
- Krasnodar bölgesindeki Novominskaya köyünde bir Ukrayna insansız hava aracının (İHA) enkazı, bir petrol depolama tankına düştü ve yangına neden oldu. Bölge valisi Veniamin Kondratyev'in açıklamasına göre, yangına kontrol altına alındı.
- Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, ülkesinin NATO'ya kabul edilmemesi halinde güvenliğini sağlamak için nükleer silah edinmesi gerektiğini belirtti. İngiliz gazeteci Piers Morgan’a verdiği röportajda konuşan Zelenskiy, “Eğer bu süreç yıllarca, hatta on yıllarca sürecekse ve bunun nedeni biz değil, müttefiklerimiz olacaksa, o zaman adil bir soru ortaya çıkıyor: Bizi bu süre zarfında kim koruyacak?” dedi. Ukrayna’nın güvenliğini sağlamak için yeterli askeri desteğin verilmesi gerektiğini vurgulayan Zelenski, “Bize nükleer silah verecekler mi? O zaman versinler” ifadelerini kullandı. Ukrayna lideri ayrıca, Rusya’nın saldırılarını durdurmak için Kiev’e yeterli miktarda füze tedarik edilmesi gerektiğini, ancak bunun gerçekleşeceğine dair şüpheleri olduğunu söyledi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ise daha önce Ukrayna’nın nükleer silah edinmesi durumunda Moskova’nın karşılık vereceğini belirtmişti. “Eğer Kiev’e nükleer silah verilirse, biz de elimizdeki tüm askeri imkanlarla yanıt veririz” diyen Putin, böyle bir adımın Rusya’nın ulusal güvenliğine doğrudan tehdit oluşturacağını ifade etti. Putin daha önce Ukrayna’nın NATO üyeliğinden vazgeçmesi ve nükleer silah sahibi olmaması gerektiğini barış görüşmelerinin ön şartları arasında saymıştı. Kremlin, Ukrayna’nın nükleer statüsüne dönüşünün, Avrupa ve dünya güvenliği için büyük bir risk oluşturacağını savunuyor.
- Zelenskiy, Donald Trump'ın Ukrayna'dan nadir toprak elementleri almayı önerdiği açıklamasına yanıt verdi. Zelenskiy, "Gerçekten, zafer planımızda önemli bir ekonomik nokta, Ukrayna'nın yeraltı kaynaklarına yatırım yapmaktır, bunlar oldukça bol" dedi. Zelenskiy, büyük miktarda yeraltı kaynağının, 2014'ten beri Rusya'nın elinde bulunan bölgelerde bulunduğunu belirtti. Ayrıca, bu kaynakların, Ukrayna topraklarını savunmalarına yardımcı olan ve düşmanı geri püskürten partnerleriyle birlikte geliştirilebileceğini ifade etti. Zelenskiy, bu konuyu Trump'la Eylül ayında yaptığı görüşmede tartıştığını da sözlerine ekledi.
- Suriye'de yeni oluşan hükümetin Geçiş Dönemi Devlet Başkanı Ahmed eş-Şera, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın davetlisi olarak Ankara'ya geldi. Eş-Şera, Suudi Arabistan'dan sonra ikinci yurt dışı ziyaret olarak Türkiye'yi seçti. Görüşmede, Türkiye’nin Suriye’de askeri üs kurmasını öngören bir savunma anlaşması ele alındı. Reuters’a konuşan dört Suriyeli güvenlik yetkilisine göre, plan kapsamında Türkiye’nin doğu Suriye’deki Badiya çöl bölgesinde iki askeri üs kurması ve bu bölgeye 50’ye kadar F-16 savaş uçağı konuşlandırması öngörülüyor. Ayrıca, Türkiye’nin Suriye hava sahasını askeri operasyonlar için kullanmasına izin verilmesi ve ülkeye yönelik dış tehditlere karşı güvenlik desteği sağlaması planlanıyor. Türkiye’nin, Suriye’de yeni kurulacak orduya eğitim vermesi de anlaşmanın önemli maddeleri arasında yer alıyor.
Medyaya yansıyan haberlere göre bu gelişme, Suriye’deki yeni yönetimin, ülkedeki Rus askeri varlığını sona erdirme yönündeki politikasıyla bağlantılı görülüyor. Rusya, Aralık 2024’te devrilen Beşar Esad’ı destekleyerek ülke içindeki askeri üslerini korumaya çalışmıştı. Ancak Suriye’nin yeni yönetimi, Moskova ile yapılan askeri iş birliği anlaşmalarını gözden geçirme kararı aldı. Rusya’nın Hmeymim ve Tartus’taki askeri varlığını sürdürme çabaları sürerken, Ocak sonunda Moskova’dan gelen bir heyetle yapılan görüşmelerin başarısızlıkla sonuçlandığı haberleri medyaya yansıdı. Eş-Şara yönetimi, Kremlin’den devrik lider Esad’ı teslim etmesini ve Suriye’ye savaş tazminatı ödemesini talep etmişti.
- ABD'nin uyguladığı yeni yaptırımlar nedeniyle, bazı Rusya'dan petrol taşıyan tankerlerde yakıt boşaltma işlemleri gecikiyor. Bloomberg'in haberine göre, Sahalin'deki petrol ve gaz projelerinden Pasifik Okyanusu üzerinden gönderilen dokuz tankerden sadece ikisi, yaptırımların uygulanmasının ardından boşaltılabildi. Dört tanker, Nahodka yakınlarında beklerken, bir diğeri 17 Ocak'tan bu yana Japonya ile Güney Kore arasında seyrediyor. Bir tanker Çin'e ulaşırken, sonuncusu henüz varış noktasına ulaşamadı. Yaptırım uygulanan tankerlere hala ham petrol yüklenmeye devam edilse de, teslimatlarda uzun süreli gecikmeler yaşanıyor. 10 Ocak'ta ABD'nin enerji sektörüne yönelik yaptırımlar uygulamasının ardından yaklaşık 65 petrol tankeri Çin, Rusya ve Singapur sahillerinde beklemeye başladı.
- Azerbaycan Havayolları’na ait uçağın 25 Aralık’ta düştüğü ve 38 kişinin öldüğü kazanın, uçağın ana sistemlerine yabancı cisimlerin verdiği hasarın doğrudan bir sonucu olduğu açıklandı. Azerbaycan hükümeti tarafından yayımlanan ön rapora göre, Kazakistan Ulaştırma Bakanlığı, uçağın gövdesinde, kuyruk bölümünde ve arka kısmında, stabilizatörler dahil olmak üzere "çok sayıda delici ve yüzeysel hasar" tespit etti. Araştırmacılar ayrıca, "iki dış patlama sesi" sonrasında hidrolik sistemlere zarar veren tanımlanamayan metal parçalar buldu. Raporda, "Olumsuz hava koşulları nedeniyle uçak Grozni'ye iki kez iniş yapmayı başaramadı ve ardından kaptan Bakü'ye dönmeye karar verdi. Bu kararın ardından, kokpit ses kaydedicisi 24 saniye arayla iki dış patlama sesi kaydetti" ifadeleri yer aldı.
- Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, çok kutuplu dünya düzeninin güçlendiğini belirterek, ABD’nin Rusya, Çin ve diğer büyük devletlerle birlikte “sorumlu güç merkezlerinden” biri olabileceğini ifade etti. Ancak Lavrov, Washington’un küresel jeopolitik dinamiklerin geri dönülemez şekilde değişmesine direnç gösterdiğini savundu. Lavrov, “Rusya Küresel Politikada” dergisinde yayımlanan makalesinde, ABD’nin yeni yönetiminin Birleşmiş Milletler merkezli sistemi “kovboyvari baskılarla esnetmeye” çalıştığını, ancak bunun uluslararası gerçeklikten uzak bir yaklaşım olduğunu vurguladı. “Bu yönetim de yakında uluslararası ilişkilerin karmaşıklığını ve iç politika ile jeopolitik müttefiklere hitap eden söylemlerle şekillendirilemeyeceğini anlayacaktır” dedi.
- ABD Senatosu İstihbarat Komitesi, Talzi Gabbard’ı ABD Ulusal İstihbarat Direktörü olarak onaylanması için önerdi. Gabbard, özellikle "Rusya yanlısı" olduğu iddia edilen açıklamalarla biliniyor. Reuters’a göre, komite üyelerinin oyları, parti bazında bölündü: dokuz Cumhuriyetçi desteklerken, sekiz Demokrat karşı çıktı. Komite oturumunda 30 Ocak’ta Gabbard’a, Ukrayna’daki savaş hakkındaki geçmiş açıklamaları da dahil olmak üzere birçok sert soru soruldu. Demokrat senatörler, Gabbard'ın “Rusya'nın güvenlik kaygıları” hakkındaki sözlerinin Rusya’nın politikasını desteklediğini savundu.
- Ukrayna'nın ABD Büyükelçisi Oksana Markarova, Washington'la seçimler hakkında tartışmaya hazır olduklarını, ancak bu konunun henüz Donald Trump'ın ekibiyle gündeme gelmediğini belirtti. Markarova, 2023-2024 yıllarında bu konu teorik olarak tartışıldığında Ukrayna'nın pozisyonunun, savaşın sona ermesinin ardından seçimlerin yapılması gerektiği yönünde olduğunu ifade etti.
- Hindistan Savunma Bakanlığı, Rusya ile deniz hedeflerine karşı kullanılacak seyir füzelerinin alımı için bir sözleşme imzaladı. Bakanlık, söz konusu füzelerin adını açıklamadı, ancak anlaşmanın Hindistan'ın denizaltı filosunun askeri kapasitesini önemli ölçüde artıracağı vurgulandı. Bu anlaşmanın, Hindistan'ın deniz güvenliğini güçlendirme ve bölgesel etkisini artırma adına stratejik bir adım olduğu belirtiliyor. TASS'ın haberine göre, bu gelişme Hindistan'ın askeri deniz gücünü daha da güçlendirecek.
- Çekya Dışişleri Bakanı Jan Lipavský, Ukrayna'nın Rusya ile aceleci görüşmeler yapmasını eleştirdi. "Avrupa Gerçeği" için yazdığı makalede, bu tür girişimlerin barışa yol açmayacağını, aksine "diplomasi maskesi altındaki teslimiyet" olacağını vurguladı. Lipavský, ateşkesi sadece toprak kazançlarını dondurmak veya Ukrayna'nın Avrupa ve transatlantik topluluğundaki "meşru yerini" kaybetmesine yol açacak bir adım olarak değerlendirdi.
- Rus Ortodoks Kilisesi, cephede görev yapan din adamlarının sayısının artırılması gerektiğini bildirdi. Moskova’da düzenlenen uluslararası bir toplantıda konuşan Stavropol ve Nevinnomıssk Metropoliti Kirill, şu anda 300 papazın cephede bulunduğunu ancak ihtiyacın en az 1500 olduğunu söyledi. Kilisenin orduyla iş birliğinden sorumlu yetkililerinden Başrahip Dimitri Vasilyenkov ise, "Askeri papazların varlığı, bu savaştaki zaferin ana koşuludur. İnançlı bir asker savaşın anlamını kavrar, insanlığını kaybetmez ve gerçeği savunur" dedi. (Kommersant)
4 Şubat Salı
- Moskova’daki Alıye Parusa konut kompleksinde meydana gelen patlamayı bir intihar bombacısının gerçekleştirmiş olabileceği bildiriliyor. RIA Novosti, RT ve REN TV kaynaklarına göre, bombacının üzerinde patlayıcı düzenek kalıntılarına rastlandı.
Olay dün sabah meydana gelmişti. Moskova Sağlık Departmanı’nın açıklamasına göre, bir kişi hayatını kaybetti, dört kişi ise ağır yaralı olarak hastaneye kaldırıldı. Yaralananlar arasında, DNR Boks Federasyonu Başkanı ve “Arbat” gönüllü taburunun kurucusu 46 yaşındaki iş insanı Armen Sarkisyan da bulunuyordu. Sarkisyan, daha sonra hastanede yaşamını yitirmişti. RBC kaynakları, olayın suikast olabileceği ihtimali üzerinde duruyor.
REN TV, hayatını kaybeden ilk kişinin büyük olasılıkla saldırgan olduğunu ve Sarkisyan’ın olay yerine gelmesiyle birlikte MON-50 tipi bir tanksavar mayınını patlattığını aktardı. Ön verilere göre, saldırganın sabıkalı bir Ermenistan vatandaşı olduğu belirtiliyor. Tüm olayla bağlantılı olarak birkaç kişinin gözaltına alındığı bildirildi. RBC kaynaklarına göre, patlayıcının gücü yaklaşık 300 gram TNT eşdeğerinde idi.
- Avrupa Birliği ülkelerinin daimi temsilcileri, 5 Şubat Çarşamba günü Rusya’ya karşı uygulanması planlanan 16. yaptırım paketi üzerinde müzakerelere başlayacak. Bu, AB Konseyi’nin toplantı gündeminden anlaşılıyor.
Daha önce Reuters, 16. yaptırım paketi kapsamında Rus alüminyum ithalatına yasak getirilebileceğini bildirmişti. Financial Times ise yeni yaptırımların oyun konsollarını da kapsayabileceğini öne sürmüştü. (Aktaran Kommersant)
- Moskova, Polonya’nın Rus diplomatik mülklerine el koyma girişimlerine karşılık vereceğini açıkladı. Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, Polonya’nın Rusya’ya ait bazı mülklere daha el koymak istediğini belirten Rusya’nın Varşova Büyükelçisi Sergey Andreyev’in sözlerine yanıt verdi.
Peskov, “Polonya ile ilgili olarak elbette tüm olası önlemleri alacağız. Şu anda Polonya’daki önlemler, Varşova’nın aşırı Rus karşıtı politikaları nedeniyle sınırlı durumda. Ancak Polonya tarafı bazı adımlar atarsa, buna karşılık olarak karşılıklı önlemler kaçınılmaz olacaktır.” ifadelerini kullandı.
- Rusya Eğitim Bakanlığı’nda çocuk eğitimi, ek eğitim ve tatil politikalarından sorumlu daire başkanı Natalya Agre istifa etti. Agre, istifa kararını RIA Novosti’ye verdiği demeçte doğruladı.
“Evet, görevimden ayrıldım. Kendi isteğimle… Aralık ayında meslektaşlarıma ayrılacağımı bildirmiştim.” dedi.
Agre okullarda diskoların yeniden açılması önerisiyle gündeme gelmişti.
- Tiyatro yönetmeni Yevgeniya Berkoviç, bugün ceza kolonisine gönderildi. Berkoviç’in avukatı Ksenia Karpinskaya, haberi RBC’ya doğruladı.
Karpinskaya “Konuşmaya gittik ve tam bizim gözlerimizin önünde onu cezaevine gönderdiler.” dedi.
Berkoviç’in hangi ceza kolonisine gönderildiği henüz bilinmiyor.
Aralık ayında temyiz mahkemesi, Berkoviç’in hapis cezasını birkaç ay azaltarak 5 yıl 7 aya indirmişti. Aynı davada yargılanan senarist Svetlana Petriyçuk ise 5 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırılmıştı.
- Uluslararası Buz Hokeyi Federasyonu (IIHF), Rus milli takımını 2026 Dünya Şampiyonası’na kabul etmedi. Ayrıca Rusya’nın gençler ve alt yaş grubu takımları da turnuvalara katılamayacak.
2-4 Şubat tarihlerinde İsviçre’de toplanan IIHF Konseyi, Rus takımlarının uluslararası turnuvalara katılımını tartıştı. 2026 Buz Hokeyi Dünya Şampiyonası İsviçre’de düzenlenecek. Rusya ayrıca, Mayıs 2025’te İsveç ve Danimarka’da düzenlenecek dünya şampiyonasına da katılamayacak.
Rusya’daki tüm yaş gruplarındaki hokey oyuncuları, Şubat 2022’den bu yana uluslararası turnuvalardan men edilmiş durumda.
- 3 Şubatta Donald Trump, ABD’nin Ukrayna’ya yardım sağlamaya devam etmesi karşılığında nadir toprak metallerinin ve diğer malların temin edilmesini öngören bir anlaşma duyurdu. The New York Times ve Financial Times’ın kaynaklarına dayandırdığı haberlere göre, Ukrayna, nadir toprak metali anlaşmaları konusunda ABD ile çalışmaya hazır, ancak Washington’un bu kaynakların Rusya’nın eline geçmeyeceğine dair uzun vadeli garantiler sunmasını talep ediyor. Financial Times’a konuşan ve Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’e yakın bir kaynak, bu girişimin, Trump’a sunulan “zafer planı” ile uyumlu olduğunu belirtti. Söz konusu plan, ABD ve Ukrayna’nın birlikte uranyum ve lityum madenciliği yapmasını da içeriyor.
Rusya Devlet Başkanı Basın Sözcüsü Dmitri Peskov, Ukrayna ile ABD arasındaki nadir toprak metallerine yönelik iş birliği fikrinin, “ticari bir yardım” anlamına geldiğini söyledi. “Eğer her şeyi adıyla anarsak, bu aslında yardımın satın alınmasını teklif etmektir. Yani karşılıksız veya başka bir şekilde yardım sağlamak yerine, bunu tamamen ticari bir temele oturtmaktır. En iyisi hiç yardım etmemek ve böylece bu çatışmanın sona ermesine katkıda bulunmaktır”, dedi.
Dmitri Peskov ayrıca, Rusya’nın Ukrayna ile ilgili müzakerelere ilişkin yeni bir şey ekleyemeyeceğini söyledi. Bu açıklama, ABD Başkanı Donald Trump’ın “bu konuda büyük ilerleme kaydedildiği” yönündeki sözleri üzerine geldi.
- Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, dünyanın tek kutupluluktan çok kutupluluğa geçiş sürecinde ABD ve Rusya’nın küresel güç merkezlerinden biri olabileceğini söyledi. Lavrov, “Rusya Küresel Politika” dergisine yazdığı makalede, Yalta Konferansı’nın 80. yıldönümüne ithafen bu değerlendirmelerde bulundu.
Lavrov, “Çok kutupluluk güçleniyor ve ABD, bu nesnel sürece direnmek yerine, önümüzdeki tarihi perspektifte Rusya, Çin ve küresel Güney, Doğu, Kuzey ve Batı’nın diğer büyük güçleriyle birlikte sorumlu bir güç merkezi haline gelebilir” dedi. Ancak Lavrov’a göre, ABD’nin mevcut yönetimi, dünya düzeninin sınırlarını test etmeye devam ediyor. Yalta Konferansı’nda küresel güvenliği sağlamak için uluslararası bir örgüt kurulması tartışılmıştı. Lavrov, Batı’nın bu iş birliği modelini “kendine uygun bulmadığını ve bunu gizleme gereği duymadığını” ifade etti.
- ABD’nin Uluslararası Kalkınma Ajansı (USAID) programları kapsamında Ukrayna’ya sağladığı yardımları durdurmasının ardından, ülkede 100’den fazla kültür ve medya kuruluşu finansal destekten mahrum kaldı. El Pais gazetesinin BM misyonundaki kaynaklara dayandırdığı haberine göre, bu gelişme, ABD Başkanı Donald Trump’ın USAID’i Dışişleri Bakanlığı’nın kontrolüne geçirme kararıyla doğrudan bağlantılı. USAID, dünyanın dört bir yanındaki Amerikan insani yardım programlarını yöneten bağımsız bir kuruluş olarak faaliyet gösteriyordu. Ancak Trump yönetimi, ajansı doğrudan Washington’un diplomatik ve stratejik çıkarlarına bağlama kararı aldı.
- Avusturya merkezli Raiffeisen Bank International, Rusya’daki iştiraki Raiffeisenbank’ın 2024’ün dördüncü çeyreğinde 240 milyon euro net zarar ettiğini açıkladı. Bankanın pandemi döneminde ve 2022 krizinde bile böyle bir zarar kaydetmediği belirtiliyor. Bu zararın nedeni olarak mahkeme sürecine yönelik 840 milyon euroluk ek rezerv ayrılması gösterildi.
Raiffeisen Bank International, Ocak ayında bu rezervlerin oluşturulacağını duyurmuş ancak miktar hakkında bilgi vermemişti. Bankanın karşı karşıya olduğu dava, MKAO “Rasperia Trading Limited”, inşaat grubu Strabag ve Raiffeisen Grubu arasındaki bir anlaşmazlıkla ilgili. Bu davada Rusya’daki Raiffeisenbank doğrudan davalı konumunda bulunuyor.
- ABD, kısa süreli bir duraksamanın ardından Ukrayna’ya silah sevkiyatını hafta sonu yeniden başlattı. Reuters'a konuşan dört kaynağa göre, Beyaz Saray başlangıçta tüm askeri yardımları durdurmayı değerlendirirken, daha sonra bu karardan geri adım attı. Ancak habere göre Trump yönetimi içinde Ukrayna’ya sağlanan askeri desteğin devam edip etmemesi konusunda görüş ayrılıkları bulunuyor. Bazı yetkililer, ABD stoklarından silah sağlanmasının sürdürülebilirliği konusunda endişelerini dile getirirken, diğerleri Kiev’in savaş kapasitesini koruyabilmesi için bu yardımların devam etmesi gerektiğini savunuyor. Biden yönetimi, görev süresinin son aylarında Ukrayna’ya ABD stoklarından aylık ortalama 1 milyar dolar değerinde silah sevkiyatı gerçekleştirmişti. Ancak Donald Trump’ın göreve başlamasından bu yana yeni bir yardım paketi duyurulmazken, Biden döneminde onaylanan sevkiyatların mevcut stoklardan devam ettiği düşünülüyor. ABD’nin sağladığı askeri destek, Ukrayna’nın savaş alanındaki direncini artırırken, aynı zamanda Washington’un uzun vadede bu yardımları sürdürebilme kapasitesi konusunda da tartışmalara yol açıyor.
- Reuters'in araştırmasına göre, Biden yönetimi, 2024 yılı boyunca Ukrayna'ya askeri yardımları çeşitli gerekçelerle geciktirdi ve ancak Donald Trump'ın Kasım 2024’te seçimleri kazanmasının ardından süreci hızlandırdı. Biden ekibi, Trump'ın göreve gelmesiyle yardımın kesilebileceğinden endişe ederek son aylarda Kiev’e yapılan sevkiyatları artırdı. Ancak önceki dönemde, silah teslimatları hem Kongre’deki uzun onay süreçleri hem de Beyaz Saray içindeki Moskova ile çatışmanın tırmanabileceği kaygıları nedeniyle ertelendi. Ayrıca, ABD'nin kendi askeri stoklarının yeterliliği konusunda süregelen tartışmalar da gecikmelere yol açtı. Reuters’in verilerine göre, 2024 yılının Nisan-Eylül ayları arasında Ukrayna'ya aylık ortalama 558 milyon dolar yardım gönderilirken, Trump’ın göreve başlamasına yakın bu rakam iki katına çıkarak 1,1 milyar dolara ulaştı. Ancak Kasım 2024 itibarıyla Ukrayna, vaat edilen maddi desteğin yalnızca yarısını, zırhlı araç sevkiyatlarının ise sadece yüzde 30'unu alabilmişti.
- ABD Başkanı Donald Trump, Ukrayna’nın nadir toprak elementleri karşılığında ABD’den maddi yardım almasını önerdi. Beyaz Saray basın dairesinin aktardığına göre, Trump bu hamlenin Washington’un Kiev’e yönelik desteğini sürdürebilmesi için önemli olduğunu belirtti. Ukrayna tarafı, ABD ile ortak nadir mineral madenciliği konusunu 2024 seçimlerinden önce “zafer planı” kapsamında gündeme getirmişti. Bu madenler arasında ilk aka gelenler Tantal, niyobyum, berilyum, zirkonyum, skandiyum. Financial Times’a göre, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, bu planı Trump ve Cumhuriyetçi Kongre üyelerine sunmuş, ABD askeri varlığının kısmen Ukraynalı birliklerle değiştirilmesi fikri de tartışılmıştı. Trump daha önce de Ukrayna'ya hibe değil kredi verilebileceğini söylemişti.
- Rus hükümeti, ABD ve diğer "dost olmayan" ülkelerin Rusya’ya yönelik yaptırımlarına yanıt olarak, bu ülkelerin Rusya’daki varlıklarına el koyma mekanizmasını onayladı. Adalet Bakanlığı tarafından hazırlanan yasa tasarısı, Rusya Federasyonu Tahkim Usulü Kanunu, Değerleme Faaliyetleri Yasası ve İcra Yasası'nda değişiklikler öngörüyor. Tasarı, 3 Şubat’ta düzenlenen yasa tasarısı komisyonu toplantısında hükümet yetkilileri tarafından desteklendi. Rus yetkililer, yabancı devletlerin Rus varlıklarını dondurmasının uluslararası hukuka ve Rusya’nın mülkiyet haklarına aykırı olduğunu belirterek, Moskova'nın bu kayıpları telafi etmek için benzer adımlar atacağını vurguladı. Daha önce, Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rus mahkemelerine ABD’ye ait varlıklara el koyma yetkisi veren bir kararname imzalamıştı. Yasa tasarısında yer alan düzenlemeler, Rus varlıklarının yabancı ülkeler tarafından el konulması halinde devreye girecek. Buna göre, Rus devlet tahvillerinin veya bunlara bağlı gelirlerin yabancı devletler tarafından bloke edilmesi, Rus bankalarının ve finans kuruluşlarının hesaplarına el konulması, Rus şirketlerinin veya bireylerin mülklerinin haksız yere devredilmesi gibi durumlar dava konusu olabilecek.
- Rusya Savunma Bakanlığı, askerlik hizmetine uygunluk kriterlerini değiştiren bir dizi düzenleme önerisini içeren yasa taslağını yayımladı. Yeni düzenlemeye göre, belirli sağlık sorunları nedeniyle askerliğe elverişsiz kabul edilen bazı gruplar artık daha hafif kategorilere alınarak hizmete uygun sayılacak. Örneğin, birinci evre hipertansiyon hastaları, mevcut sistemde muaf tutulurken, yeni düzenlemeyle "B-3" kategorisine alınarak zırhlı araç ve füze sistemleri operatörü olarak görevlendirilebilecek. Benzer şekilde, belsoğukluğunun belirli aşamalarında olanlar da askerlikten muaf tutulmayacak. Ayrıca, depresyon, travma sonrası stres bozukluğu gibi psikiyatrik sorunları olan mobilize edilmiş veya sözleşmeli askerler, tamamen hizmet dışı bırakılmak yerine askeri hizmette kalmaya devam edecek.
- Fransız gazeteci Natasha Rey, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un eşi Brigitte Macron’un aslında erkek olarak doğduğunu iddia ettiği için hakkında açılan davalar nedeniyle Rusya’dan siyasi sığınma talep etti. Avukatı François Danglean’ın açıklamasına göre, Rey, Rusya Devlet Duması milletvekili Pyotr Tolstoy’a başvurarak Fransa’daki hukuki baskılardan korunmak istediğini belirtti. Danglean, Rey’in Brigitte Macron’un resmi biyografisini araştırarak üç yıl boyunca derinlemesine bir soruşturma yürüttüğünü ve müvekkiline yönelik suçlamaların iftira ve asılsız tanıklıklara dayandığını savundu. Gazeteci, 2021 yılında YouTube’da yayınladığı bir videoda Brigitte Macron’un aslında Jean-Michel adında bir erkek olarak doğduğunu iddia etmiş, bu video hızla yayılmıştı. Eylül 2024’te Paris Mahkemesi, Rey’i iftira suçundan 13,5 bin euro para cezasına çarptırmış ve bu karar daha sonra Temyiz Mahkemesi tarafından onaylanmıştı.
- Eski bir Ukraynalı bakanın Politico'ya verdiği demeçte, Putin ve Trump'ın, Zelenskiy’nin görevden ayrılması gerektiği konusunda ortak bir görüşe vardıkları iddia edildi. Kaynağa göre, Washington ve Moskova’nın Ukrayna’daki seçim süreciyle ilgili tutumlarının örtüşmesi Kev'de endişe verici bir gelişme olarak değerlendiriliyor.
- Almanya'daki aşırı sağcı parti Almanya için Alternatif (AfD), Rusya’ya yönelik ekonomik yaptırımların derhal kaldırılmasını, Kuzey Akım ve Kuzey Akım 2 boru hatlarının onarılmasını ve Almanya’nın Avrasya Ekonomik Birliği ile ekonomik iş birliğini geliştirmesini savundu. Ayrıca, ABD’ye ait uzun menzilli füzelerin Almanya topraklarına yerleştirilmesine karşı çıktığını belirtti. Partinin seçim programında, Rusya’nın on yıllardır güvenilir bir enerji tedarikçisi olduğu vurgulanarak, Alman sanayisinin yüksek enerji tüketimi nedeniyle ucuz enerjiye bağımlı olduğu ifade edildi. AfD, Rusya ile engelsiz ticaretin yeniden sağlanması gerektiğini ve bunun ancak yaptırımların kaldırılması ve Kuzey Akım boru hatlarının faaliyete geçmesiyle mümkün olacağını savundu.
- Avrupa Komisyonu, Avrupa Birliği ülkelerinden faaliyet gösteren bağımsız Rus ve Belaruslu gazeteciler ile medya kuruluşlarını desteklemek amacıyla bir proje yarışması düzenlediğini duyurdu. Komisyonun resmi internet sitesinde yayımlanan açıklamaya göre, seçilecek projelere yaklaşık 3 milyon euro finansal destek sağlanacak. Yarışmanın temel hedefi, Avrupa genelinde bir medya platformu veya medya merkezleri ağı oluşturarak, çoğulcu ve bağımsız medya ortamını güçlendirmek olarak belirtiliyor.
- Rusya, Vladimir Putin ile Donald Trump arasındaki olası zirvenin Suudi Arabistan veya Birleşik Arap Emirlikleri’nde düzenlenmesini değerlendiriyor. Reuters’ın iki Rus kaynağa dayandırdığı haberine göre, son haftalarda üst düzey Rus yetkililer bu iki ülkeye ziyaretler gerçekleştirdi. Ancak Moskova’nın, her iki ülkenin de ABD ile güvenlik alanında güçlü bağlara sahip olması nedeniyle bu fikri desteklemediği belirtiliyor.
ABD Başkanı Donald Trump, 2 Şubatta Washington yakınlarındaki Andrews Hava Üssü’nde yaptığı konuşmada, Rusya ve Ukrayna temsilcileriyle görüşmeler ve temaslar planladığını açıklamıştı. Trump, “Çeşitli taraflarla, Ukrayna ve Rusya dahil olmak üzere görüşmeler ve müzakereler yapmayı planlıyoruz” dedi. Görüşmelerin planlanması sürecinin “oldukça başarılı” ilerlediğini vurguladı.
- Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, Rusya ile Ukrayna arasındaki müzakerelerde tarafların kimlerden oluşacağı konusunun ciddi şekilde tartışılmadığını söyledi. Sözcü, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’in, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşmesini yasaklayan bir kararnameye imza attığını hatırlattı. Zelenskiy daha önce müzakerelere ABD ve Avrupa Birliği temsilcilerinin de katılması gerektiğini belirtmişti.
Peskov, “Şu anda kimlerin müzakerelere katılacağı ciddi bir şekilde ele alınmadı. Ukrayna Devlet Başkanı, bu tür görüşmeleri yapma yetkisine sahip değil. Bu yüzden mevcut kararname yürürlükteyken, olası katılımcılar üzerine konuşmak için erken” ifadelerini kullandı.
- Avrupa Birliği, Rusya-Ukrayna savaşının başlangıcından bu yana Kiev’e 134 milyar euro destek sağladı. AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, Brüksel’de düzenlenen AB büyükelçileri konferansında yaptığı açıklamada, bu miktarın 50 milyar eurosunun askeri yardımlara ayrıldığını belirtti.
Kallas, AB’nin Ukrayna’nın en büyük uluslararası destekçisi olduğunu ve yardımların azaltılması gibi bir durumun söz konusu olmadığını vurguladı. “Daha az yapmak değil, daha fazlasını yapmak zorundayız. İstek varsa, bir yol bulunur. Ukrayna için daha fazla finansman sağlama yollarını bulmalıyız” dedi. Kallas, Rusya’nın Avrupa için “varoluşsal bir tehdit” oluşturduğunu ve bu nedenle Ukrayna’ya desteğin AB’nin önceliği olması gerektiğini belirtti.
- Finlandiya Dışişleri Bakanlığı, Ukrayna ordusuna katılmak isteyen vatandaşları için bir bilgilendirme yayımladı. Bakanlık, internet sitesinde yayımladığı açıklamada, “Finlandiya, Ukrayna’ya farklı şekillerde destek veriyor ancak kimseyi savaşmak için teşvik etmiyor ya da göndermiyor. Dışişleri Bakanlığı, gönüllü faaliyetleri teşvik etmemekte ancak mümkün olduğunda Ukrayna’daki Fin vatandaşlarına konsolosluk hizmetleri çerçevesinde yardım sağlamaktadır” ifadelerine yer verdi.
Bakanlık, Ukrayna’daki güvenlik durumunun giderek kötüleştiğini vurgulayarak, Finlandiya vatandaşlarına ülkeyi terk etmeleri çağrısında bulundu.
- Azerbaycan, Rusya sınırında “Gümrük Kalkanı” adı verilen kapsamlı bir terörle mücadele operasyonu başlattı. Azerbaycan devlet haber ajansı Azərtac’a göre, operasyon 10 Şubata kadar devam edecek ve Rusya ile koordinasyon içinde yürütülecek.
Operasyonun ana hedefi, Rusya ile işbirliği çerçevesinde sınır bölgesinde güvenliği artırmak ve uluslararası organize suç gruplarının faaliyetlerini engellemek. Yetkililer, silah, patlayıcı, uyuşturucu ticareti yapan grupların ve bunları finanse eden kişilerin tespit edilerek etkisiz hale getirilmesini amaçlıyor.
- Hamas heyeti, Moskova’da İsrail ile esir takası anlaşmasını görüşecek. Hamas Siyasi Büro Başkan Yardımcısı Musa Ebu Merzuk, Rus haber ajansı RIA Novosti’ye yaptığı açıklamada, toplantıda Gazze’nin yeniden inşasının da ele alınacağını söyledi.
“Rusya’nın bu sürece katılmasını bekliyoruz. Hem insani yardım hem de Gazze’nin yeniden inşası için destek istiyoruz” diyen Ebu Merzuk, Hamas heyetinin 5 Şubat Pazartesi günü Rusya Dışişleri Bakanlığı yetkilileriyle görüşeceğini belirtti.
- Almanya’da aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) partisi, seçim bildirgesinde Ukrayna’nın NATO üyeliğine karşı olduklarını ve bu ülkenin tarafsız kalması gerektiğini savundu. Parti ayrıca, Almanya’nın Rusya ile “engelsiz ilişkileri” yeniden kurması gerektiğini belirtti.
AfD, Almanya’nın Avrasya Ekonomik Birliği ile ilişkilerini genişletmesi gerektiğini de vurguladı. Parti, Rusya’ya yönelik yaptırımları eleştirerek, Almanya’nın ulusal çıkarlarını ön planda tutması gerektiğini savundu.
- İsveç savcılığı, Baltık Denizi’nde zarar gören denizaltı fiber optik kablosuyla ilgili sabotaj iddialarına dair kanıt bulunamadığını açıkladı. Stockholm savcılığı tarafından 3 Şubat’ta yapılan açıklamada, olayla ilgili olarak daha önce gözaltına alınan bir geminin serbest bırakıldığı belirtildi.
Yetkililer, kablonun zarar görme nedenine ilişkin soruşturmanın sürdüğünü ancak şu ana kadar herhangi bir dış müdahale tespit edilmediğini bildirdi. İsveç makamları, olayın teknik bir arıza ya da doğal etkenlerden kaynaklanmış olabileceğini değerlendiriyor.
- Moskova’daki Alıye Parusa konut kompleksinde meydana gelen patlamada, özel Arbat taburunun kurucusu ve Donetsk Boks Federasyonu Başkanı Armen Sarkisyan hayatını kaybetti. Rus basını bu bilgiyi güvenlik kaynaklarından yapılan açıklamalara dayandrıyor. RBC ve Kommersant'ın aktardığı habere göre, Sarkisyan ağır yaralı olarak kaldırıldığı hastanede yoğun bakıma alındıktan sonra hayatını kaybetti.
Ön değerlendirmelere göre, saldırının hedefi Sarkisyan. RBC’nin soruşturma sürecine aşina olan bir kaynağına göre, binanın lobisinde uzaktan kumandalı bir patlayıcı infilak etti. Kaynak “Patlamanın önceden planlandığı açık, şu anda güvenlik güçleri güvenlik kameralarındaki kayıtları inceliyor” dedi.
Kommersant'ın haberine göre, patlamada Sarkisyan’ın yanı sıra korumalarından biri de hayatını kaybetti. Toplamda üç kişi yaralandı, bunlar arasında diğer korumalar ve bir bina görevlisi de bulunuyor.
- Vladikavkaz, Mahaçkale ve Grozni’deki uluslararası havaalanları tekrar uçuş kabul etmeye ve sefer düzenlemeye başladı. Bu bilgiyi Rusya Federal Havacılık Kurumu Rosaviatsiya duyurdu. Uçuş kısıtlamaları yaklaşık iki saat boyunca, 08:00 ile 10:20 arasında yürürlükte kalmıştı.
- Azerbaycan Hava Yolları, Bakü ile Astrahan arasındaki tüm uçuşları askıya aldı. Bu bilgi, havayolu şirketinin Telegram kanalında duyuruldu.
Şirketin açıklamasına göre, uçuşlar süresiz olarak “güvenlik gerekçesiyle” durduruldu. Kararın, Rusya’nın Astrahan şehri üzerindeki hava sahasının yeniden kapatılması nedeniyle alındığı belirtildi.
- Finlandiya Göçmenlik Dairesi’nin 2 Şubatta basınla paylaştığı verilere göre, yaklaşık 600 Rus vatandaşı, ülkeden sığınma talebine ilişkin karar bekliyor. Daha önce Yle gazetesi, bazı başvuruların değerlendirilmesinin 26 aydan fazla sürdüğünü bildirmişti.
Şu anda öncelik, başvurusunu altı aydan uzun süredir bekleyen kişilere veriliyor. Finlandiya Göçmenlik Dairesi (Migris), tüm taleplere nisan ayı sonuna kadar yanıt vermeyi planlıyor. Özel başmüfettiş Eppu Ojala’ya göre, başvuruda bulunan Rusların çoğu, askerlik hizmeti ve zorunlu seferberlik nedeniyle sığınma talebinde bulundu. Rusya’da Eylül 2022’de kısmi seferberlik ilan edilmesinden bu yana, Finlandiya’ya 1300’den fazla sığınma başvurusu yapıldı, bunların 740’ı yetişkin erkeklerden geldi.
- Wall Street Journal’ın
haberine göre, ABD Adalet Bakanlığı, "Rusya’nın Türkiye’ye Akkuyu Nükleer Santrali finansmanı adı altında büyük miktarda para aktardığı ve bu fonların aslında ABD yaptırımlarını delmek için kullanıldığı" şüphesiyle inceleme başlattı. Habere göre Rusya Ukrayna operasyonu başladıktan kısa bir süre sonra Türkiye’ye 5 milyar dolardan fazla para transfer etti ve daha fazla ödeme taahhüt etti. Resmi olarak bu fonlar, Türkiye’nin ilk nükleer santrali için tahsis edilmiş olsa da, ABD yetkilileri bu transferlerin ardında Rusya’nın yaptırımları aşmaya yönelik bir plan olduğu konusunda şüphe duyuyor. Özellikle JPMorgan Chase ve Citigroup’un bu fonların transferine aracılık etmesi dikkat çekti ve Amerikan bankalarına giren büyük ölçekli para akışları incelemeye alındı.
Habere göre ABD Adalet Bakanlığı, Rusya’dan gelen 2 milyar doları Amerikan bankası JPMorgan’daki hesaplarda dondurdu. The Wall Street Journal’ın haberine göre, bu paralar Türkiye’de inşa edilen Akkuyu Nükleer Santrali’nin finansmanı için tahsis edilmişti. 2024 yılı boyunca ABD’li savcılar bu fonları yaptırımları aşma, kara para aklama ve banka dolandırıcılığı kapsamında el koymak için hazırlık yapıyordu. Ancak gazetenin iddiasına göre Biden yönetimi, Türkiye’yi küstürmemek ve NATO müttefiki ile ilişkileri korumak adına bu süreci durdurdu. Türkiye, ekonomik krizle mücadelede yeni döviz kaynaklarına ihtiyaç duyarken, Rusya ise Türkiye’deki devlet bankaları aracılığıyla ABD denetiminden kaçan offshore bir dolar rezervi oluşturmayı amaçladı. Yine haberdeki iddiaya göre bu durum, ABD içinde Türkiye ile ilişkilerin nasıl yönetilmesi gerektiği konusunda tartışmalara neden oldu.
- ABD Başkanı Donald Trump, Fox News'e verdiği röportajda, Washington’un Rusya ve Ukrayna ile görüşmeler yapmayı planladığını açıkladı. "Oldukça yoğun bir hafta sonu geçirdik. İsrail ile ilgileniyoruz. Ukrayna ve Rusya ile görüşmelerimiz var. Çeşitli taraflarla, Ukrayna ve Rusya da dahil olmak üzere toplantılar ve müzakereler planladık" diyen Trump, bu görüşmelerin "oldukça başarılı ilerlediğini" söyledi. Daha önce hem Trump hem de Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin karşılıklı olarak görüşmeye hazır olduklarını açıklamışlardı. Ancak şu ana kadar liderler arasında herhangi bir resmi toplantı veya telefon görüşmesi gerçekleşmedi. Kremlin, Trump yönetiminden Ukrayna’daki savaşın çözümüyle ilgili herhangi bir girişim almadığını belirtirken, Putin de "mevcut koşullar çerçevesinde" bir görüşmeye açık olduğunu ifade etti.
- Donald Trump, Avrupa Birliği'ni haksız ticaret uygulamalarıyla suçlayarak Avrupa’dan yapılan ithalata ek gümrük vergileri getirmeye hazır olduğunu duyurdu. Trump, ABD’nin Avrupa ile ticarette 300-350 milyar dolarlık açık verdiğini ve AB ülkelerinin Amerikan otomobilleri ile tarım ürünlerine yeterince talep göstermediğini belirtti. Washington’un bu durumu değiştirmekte kararlı olduğunu vurgulayan Trump, ek gümrük vergilerinin yakında yürürlüğe gireceğini ifade etti. Öte yandan, Almanya Ekonomi Bakanı Robert Habeck, Avrupa’nın böyle bir adım karşısında misilleme olarak ABD ürünlerine de ek gümrük vergileri getirmeye hazır olduğunu açıkladı. Habeck, Almanya’nın Avrupa ekonomisi içindeki kırılgan konumuna dikkat çekerken, AB’nin ticari bağımsızlığını korumakta kararlı olduğunu belirtti.
- Volgograd Valisi Andrey Boçarov, Rus hava savunma sistemlerinin bölgeye yönelik insansız hava aracı (İHA) saldırısını püskürttüğünü, ancak düşen dron parçalarının yerel bir petrol rafinerisinde (NPP) küçük çaplı yangınlara neden olduğunu açıkladı. Yangınların hızla kontrol altına alındığını ve olayda can kaybı yaşanmadığını belirten Boçarov, saldırının ardından elektrik şebekesinde kısa süreli voltaj dalgalanmalarının meydana geldiğini, ancak şu anda Volgograd ve çevresindeki bölgelerin tam kapasiteyle enerji aldığını ifade etti.
- Rusya Savunma Bakanlığı, Ukrayna’ya ait 70 insansız hava aracının (İHA) gece boyunca altı farklı bölgenin hava sahasında imha edildiğini duyurdu. En fazla İHA’nın düşürüldüğü bölge 27 dron ile Rostov olurken, onu 25 dron ile Volgograd, yedi dron ile Astrahan, beş dron ile Voronej, dört dron ile Belgorod ve iki dron ile Kursk takip etti. Volgograd bölgesinde düşürülen İHA’ların enkazlarının bir petrol rafinerisinde küçük çaplı yangınlara neden olduğu ancak yangınların hızlı bir şekilde kontrol altına alındığı belirtildi. Astrahan’da ise hedef alınan yerler arasında enerji altyapısı da bulunuyordu. Bölge yetkilileri, hava savunma sistemleri ve elektronik harp araçlarının etkili şekilde çalıştığını, olaylar sonucunda can kaybı yaşanmadığını açıkladı.
- Bu sabaha karşı Rusya'nın Volgograd, Astrakhan, Kazan, Nijnekamsk, Saratov ve Ulyanovsk havalimanlarında uçuşlara geçici kısıtlamalar getirildi. Rosaviatsiya yetkilisi Artem Korenyako'nun açıklamasına göre, bu önlemler uçuş güvenliğini sağlamak amacıyla alındı. Daha sonra seferler normal döndü.
- İngiltere Başbakanı Keir Starmer, Brüksel'de düzenlenecek Avrupa Birliği liderlerinin gayriresmi zirvesinde, Rusya'ya yönelik ekonomik baskının artırılması ve Ukrayna’ya desteğin sürdürülmesi çağrısında bulunacak. Downing Street’ten yapılan açıklamada, Starmer'in, Rus enerji gelirlerini ve füze üretim tesislerine malzeme sağlayan şirketleri hedef alan yaptırımların sıkılaştırılması gerektiğini vurgulayacağı belirtildi. İngiltere Başbakanlığı, son yaptırımların Rus petrol ticaretine büyük darbe vurduğunu ve 2024 yılında Rusya'nın petrol ve gaz gelirlerinin 2022'ye kıyasla yüzde 29 düştüğünü savundu.
- Mooldova'ya bağlı Gagavuz Özerk Yeri Başkanı Yevgeniya Gutsul, İstanbul'dan geldiği Kişinev Havalimanı'nda kısa süreliğine gözaltına alındıktan sonra Moldova'ya giriş yapmasına izin verildi. RIA Novosti’nin haberine göre, Gutsul havalimanında ek güvenlik kontrolüne tabi tutuldu ve bu süreçte kendisine herhangi bir açıklama yapılmadı. Gagavuzya Başkanlık Ofisi’nden yapılan açıklamada, sınır görevlilerinin ek kontrollerin gerekçesini paylaşmadıkları belirtildi.
- Türk-Rus Toplumsal Forumu Genel Sekreteri ve Rusya Siyasi Araştırmalar Enstitüsü Başkanı Sergey Markov, Rusya’da Moskova-Ankara ilişkilerini baltalamaya çalışan güçlerin bulunduğunu belirtti. Telegram hesabından yaptığı açıklamada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Belarus lideri Aleksandr Lukaşenko’yu seçim zaferinden dolayı tebrik etmesine dikkat çeken Markov, bunun Türkiye’nin Rusya karşıtı olmadığının bir göstergesi olduğunu vurguladı. Türkiye’yi Rusya’nın düşmanı gibi göstermeye çalışan çevrelerin, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in dış politikasına zarar verdiğini savunan siyaset bilimci, bu tür girişimlerin Rusya’nın uzun vadeli çıkarlarına da aykırı olduğunu ifade etti. Ünlü Rus askeri uzman İgor Korotçenko da kısa süre önce, Ermeni lobisinin Rus medyasında Türkiye’yi karalamaya yönelik geniş çaplı kampanyalar yürüttüğünü ve bu süreçte büyük bütçelerin devreye sokulduğunu ileri sürmüştü. (medyagunlugu.com)
2 Şubat Pazar
- Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, ülkesinin barışa her zamankinden daha yakın olduğunu belirtti. Zelenskiy, Ukrayna’nın büyük kayıplar verdiğini ancak istikrarı yeniden sağlamak ve tüm Ukraynalılar için adil bir barış tesis etmek için mücadeleye devam edeceklerini söyledi. Associated Press'e verdiği röportajda, Rusya ile müzakerelere başlamadan önce ABD Başkanı Donald Trump ile görüşmesi gerektiğini ifade eden Zelenskiy, müzakere masasında Ukrayna, Rusya, ABD ve Avrupa Birliği’nin yer alması gerektiğini belirtti.
- ABD yönetimi, Ukrayna'da 2025 yılı sona ermeden seçimlerin yapılmasını istiyor ve özellikle olası bir ateşkes durumunda Kiev'i seçimlere zorlamayı planlıyor. ABD'nin Ukrayna özel temsilcisi Keith Kellogg, çoğu demokratik ülkede savaş sırasında bile seçimlerin düzenlendiğini belirterek, bunun Ukrayna için de geçerli olması gerektiğini savundu. Kellogg, seçimlerin bir demokrasi göstergesi olduğunu vurgularken, Reuters’a konuşan bazı kaynaklar Beyaz Saray'ın bu konuyu bir barış anlaşması çerçevesinde gündeme getirmeyi tartıştığını belirtti.
Ukrayna’da mevcut devlet başkanı Zelenskiy, 2019 yılında %73’ten fazla oy alarak seçilmişti. Ancak, 31 Mart 2024'te yapılması gereken seçimlerin askıya alınması, Zelenskiy'nin meşruiyeti konusunda tartışmalara yol açtı. Ukrayna anayasasına göre savaş hali devam ederken seçim düzenlenemiyor ve mevcut yönetim yetkilerini sürdürüyor. Ancak Kremlin, Zelenskiy’i artık meşru bir lider olarak görmüyor ve Ukrayna’daki tek yasal otorite olarak parlamentoyu işaret ediyor. Yapılan anketlerde Zelenskiy’nin halk desteğinin %50 seviyelerine düştüğü belirtilirken, eski Genelkurmay Başkanı Valeriy Zalujnıy ve eski Başbakan Yuliya Timoşenko’nun olası rakipleri arasında gösterildiği ifade ediliyor.
- Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, Rusya ile herhangi bir müzakereye başlamadan önce Donald Trump ile görüşmesi gerektiğini söyledi. Associated Press’e verdiği röportajda Zelenskiy, bu görüşmenin yalnızca Ukrayna için değil, tüm Avrupa için de büyük önem taşıdığını belirtti. Müzakerelerin Ukrayna, Rusya, ABD ve Avrupa Birliği'nin katılımıyla yürütülmesi gerektiğini vurgulayan Zelenskiy, NATO üyeliğinin Ukrayna için en uygun güvenlik garantisi olacağını ifade etti. Ayrıca, Kiev’in NATO’ya katılımının Trump için de bir başarı olacağını savunarak, ABD’nin ittifak genişlemesinde belirleyici güce sahip olduğunu göstermesi açısından bunun önemli olduğunu dile getirdi. Rusya ise Ukrayna’nın NATO üyeliğinden resmi olarak vazgeçmesini, müzakerelere başlamak için temel şartlarından biri olarak görmeye devam ediyor.
- Ukrayna Devlet Acil Servisi'nin son verilerine göre, Poltava'yı hedef alan hava saldırısında çok katlı bir konut binası kısmen yıkıldı. Ukrayna Devlet Acil Durum Servisi, aralarında bir çocuğun da bulunduğu 13 kişinin hayatını kaybettiğini bildirdi. Şimdiye kadar 22 kişi enkaz altından kurtarıldı. Ukraynalı yetkililer, arama-kurtarma çalışmalarının halen devam ettiğini bildirdi.
- Ukrayna'ya ait bir insansız hava aracı, Belgorod bölgesindeki Malinovka köyüne doğrudan saldırı düzenledi. Belgorod Bölge Valisi Vyaçeslav Gladkov, Pazar sabahı Telegram kanalında yaptığı açıklamada, saldırı sonucunda bir erkeğin hayatını kaybettiğini belirtti. Gladkov, patlayıcı cihazın infilak etmesi sonucu ağır yaralanan kişinin, sağlık ekipleri olay yerine ulaşmadan önce yaşamını yitirdiğini aktardı.
- Rusya Savunma Bakanlığı, Ukrayna ordusunun Kursk bölgesindeki Suca kentinde bulunan bir yatılı okula roket saldırısı düzenlediğini duyurdu. Bakanlık, saldırının Ukrayna’nın bir provokasyonu olduğunu ve bunun savaş suçu teşkil ettiğini belirtti. Kursk bölgesi valisi vekili Aleksandr Hinşteyn, olayda kaç kişinin yaralandığına dair kesin bilgilerin henüz olmadığını ancak okulda insanların bulunabileceğini söyledi. Suca, Ağustos 2024’ten bu yana Ukrayna Silahlı Kuvvetleri'nin kontrolünde bulunuyor. Daha önce Rusya Dışişleri Bakanlığı yetkilileri, Ukrayna askerlerinin burada sivil halkı zorla tuttuklarını öne sürmüştü.
- Trump'dan önemli kararlar: 1 Şubat itibarıyla Kanada ve Meksika, ABD’ye yapılan ithalatlarda %25’lik vergi riskiyle karşı karşıya kalırken, Çin için mevcut tarifelere ek olarak %10’luk ek vergi uygulanacak. Donald Trump, bu adımı yasa dışı göçle ve uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadele gerekçesiyle aldığını açıkladı. Trump, üç büyük ticaret ortağının bu vergilere erteleme kazanma şansının olup olmadığı sorusuna, "Hayır. Şu an için değil," yanıtını verdi.
1 Şubat Cumartesi
- Rusya Savunma Bakanlığı, 1 Şubat gecesi Ukrayna’nın savunma sanayisini destekleyen gaz ve enerji altyapısına toplu bir saldırı düzenlendiğini duyurdu. Bakanlık, belirlenen hedeflerin vurulduğunu ve tüm planlanan nesnelerin imha edildiğini açıkladı. Daha önce, 16 Ocak’ta Ukrayna’nın en büyük yer altı gaz depolama tesislerinden birinin hedef alındığını bildiren bakanlık, bu saldırıların Ukrayna ordusunun Rus enerji altyapısına yönelik saldırılarına yanıt olarak gerçekleştirildiğini vurgulamıştı. 13 Ocak’ta Ukrayna’ya ait dokuz insansız hava aracının, Türkiye’ye gaz sağlayan "TürkAkım" boru hattını besleyen "Russkaya" kompresör istasyonuna saldırı düzenlediği, ancak tüm dronların düşürüldüğü açıklanmıştı.
- Rusya Savunma Bakanlığı, Donetsk Halk Cumhuriyeti'nde (DNR) bulunan Kırımskoye yerleşiminin Rus ordusunun kontrolüne geçtiğini duyurdu. Bakanlığın açıklamasına göre, "Merkez" askeri birlikleri bölgeyi ele geçirirken, Ukrayna Silahlı Kuvvetleri'ne ait birlikler Novoakeksandrovka, Dzerjinsk, Druzjba, Lısovka, Slavyanka, Baranovka, Novoandreevka ve Kotlino gibi yerleşim yerlerinde ağır kayıplar verdi. Rus ordusu, son aylarda DNR’de ilerlemesini sürdürüyor ve Aralık 2024 itibarıyla bölgenin yalnızca %25-30'unun Ukrayna kontrolünde kaldığı belirtilmişti. Son dönemde Solenoe (23 Ocak), Timofeevka (24 Ocak), Zelonoe ve Velikaya Novoselka (26 Ocak), Novoyelizavetovka (29 Ocak) ve Novovasilyevka (31 Ocak) gibi birçok yerleşim de Rus kontrolüne geçti.
- The Washington Post'un haberine göre, Donald Trump’ın başkanlığa dönüşüyle birlikte Kiev, Batı’dan dondurulmuş Rus varlıklarını Ukrayna’ya silah tedariki için kullanmasını talep etmeye başladı. Ukrayna, bu varlıkların savaşın finansmanı ve ülkenin yeniden inşası için alternatif bir kaynak olabileceğini savunuyor. Ancak Almanya ve Fransa gibi ülkeler, böyle bir adımın finansal sistemlerine olan güveni sarsacağından endişe ediyor. Batılı ülkelerde dondurulmuş Rus varlıklarının toplamı yaklaşık 280 milyar dolar (260 milyar euro) seviyesinde bulunuyor ve büyük bir kısmı Belçika merkezli Euroclear'da tutuluyor. Trump yönetimi, 25 Ocak'ta Ukrayna’ya yapılan ekonomik yardımları ve USAID fonlarını 90 gün boyunca askıya aldı. Ancak, ABD’nin Ukrayna’ya askeri desteği tamamen durdurmadığı belirtiliyor.
- Moldova hükümeti, Avrupa Birliği’nin sağladığı hibe kapsamında, Transdinyester’e (Pridnestrovskaia Moldavskaia Respublika - PMR) doğalgaz tedarik edilmesini onayladı. Acil Durumlar Komisyonu, devlet enerji şirketi Energocom’un Avrupa Birliği ve Ukrayna’dan doğalgaz satın alarak Transdinyester bölgesine göndermesine karar verdi. Moldova Libera'nın haberine göre, bu amaçla AB tarafından sağlanan hibenin toplam değeri 20 milyon avro olarak belirlendi. Ayrıca, Moldova’nın sağ kıyısındaki tüketicilere enerji sağlamak amacıyla Energocom’un 10 milyon avroluk elektrik enerjisi satın alacağı bildirildi. Moldova hükümeti ve AB, 31 Ocak’ta ülkeye toplam 64 milyon avro tutarında mali yardım sağlanmasını öngören bir anlaşma imzaladı. Bunun 30 milyon avrosu Transdinyester’e destek olarak ayrılırken, 34 milyon avrosu Moldova devlet bütçesine katkı sağlayacak.
- The Washington Post’un haberine göre, Ukrayna Savunma Bakanlığı içinde yaşanan anlaşmazlıklar, ülkenin savunma sektöründe ciddi bir krize yol açtı. Savunma Tedarik Ajansı'nın (АОЗ) faaliyetleri, 7 milyar dolarlık bütçesine rağmen dondurulmuş durumda ve bu durum, özellikle ABD'nin askeri yardımları azaltabileceği beklentisi karşısında, Ukrayna'nın iç üretimi ve silah tedarikini daha da önemli hale getiriyor. Batılı ülkeler, Ukrayna hükümeti içindeki bu karışıklık nedeniyle kiminle iş birliği yapacaklarını bilmediklerini ifade ediyor. 24 Ocak’ta Ukrayna Savunma Bakanı Rüstem Umerov, Savunma Tedarik Ajansı’nın verimsiz çalıştığını ve askeri ekipman temininde başarısız olduğunu öne sürerek, ajans direktörü Marina Bezrukova’nın sözleşmesini uzatmadı ve bakanlık yetkililerinden Dmitro Klimenkov’u görevden aldı.
- Eski ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, ABD'nin Rusya ile Ukrayna konusunda bir anlaşmaya varabilmesi için Washington’un kararlılığını göstermesi ve Moskova'ya "maliyetlerin artacağını" hissettirmesi gerektiğini söyledi. Financial Times'a verdiği röportajda Sullivan, eğer ABD yönetimi bu tutumu sergileyebilirse, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in bir anlaşmaya yanaşabileceğini belirtti.
- FSB Halkla İlişkiler Merkezi’nden yapılan açıklamaya göre, sosyal medyada yayınladığı bir videoda Rus vatandaşıymış gibi konuşarak Özbekler hakkında şovenist ifadeler kullanan bir Ukrayna vatandaşının kimliği tespit edildi. Açıklamada, "Rusya Federal Güvenlik Servisi, alınan bir dizi operasyonel önlem sonucu internette bir Rus vatandaşıymış gibi konuşarak, Özbek milletinin temsilcileri hakkında ulusal şovenist ifadeler kullanan bir kişinin kimliğini tespit etti. Söz konusu kişi Ukrayna'nın Nikolaev bölgesinden 1984 doğumlu, şu anda Ukrayna'da bulunan ve Ukrayna Silahlı Kuvvetleri'ni destekleyen Ukrayna vatandaşı Nikolay Nikolayeviç Koçmarik olup, bu kişinin katılımıyla çekilerek sosyal medyada paylaşılan video, hem Özbek hem de Rus kamuoyunda büyük tepki topladı" denildi. (Sputnik)
- Donald Trump'ın ekibinin, Ukrayna’daki çatışmaları sona erdirmek için “güvenilir bir plan” üzerinde çalıştığı bildirildi. Trump’ın özel elçisi Keith Kellogg, Fox News’e verdiği röportajda, hem Rusya hem de Ukrayna üzerinde baskı kurarak ve her iki taraf için de olumlu teşvikler sunarak ateşkesin sağlanabileceğini belirtti. Kellogg, Trump’ın hangi noktada baskı yapacağını iyi bildiğini ve bu sürecin yıllar değil, aylar içinde tamamlanabileceğini öne sürdü.
Kellogg’a göre, Trump yönetimi çatışmayı sona erdirmek için 100 günlük bir hedef belirledi. Ancak The Wall Street Journal, bu sürede barışın sağlanacağına neredeyse kimsenin inanmadığını aktardı. Trump, 31 Ocak’ta Moskova ile “ciddi görüşmeler” yürüttüklerini açıklasa da detay vermedi. Kremlin ise şu ana kadar Trump ekibinden herhangi bir resmi teklif almadıklarını duyurdu.
- Bu arada Donald Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile bir görüşme yapacağını duyurdu ancak zamanlamaya dair ayrıntı vermedi. Trump, iki taraf arasında “önemli bir gelişmenin” mümkün olabileceğini belirtti ve Washington’un Moskova ile Ukrayna’daki savaşın sona erdirilmesi konusunda ciddi müzakereler yürüttüğünü söyledi. Ancak Kremlin, şu ana kadar Trump’ın ekibinden herhangi bir resmi barış planı teklifi almadıklarını açıkladı. Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov, Moskova’nın Washington’dan gelen tüm sinyalleri dikkatle takip ettiğini ancak Putin ve Trump arasında henüz planlanmış bir görüşme olmadığını belirtti.
- Reuters’e göre, Rus güçlerinin Donetsk Halk Cumhuriyeti’ndeki Pokrovsk’u (Krasnoarmeysk) ele geçirmesi, kuzeye veya batıya doğru ilerlemelerine olanak tanıyacak stratejik bir kazanım sağlayabilir. Analistlere göre, şehir Rus birlikleri için bir "sıçrama tahtası" görevi görebilir ve Dnipro bölgesine doğru genişlemelerini kolaylaştırabilir. Habere göre iki olası senaryo öne çıkıyor: İlk olarak, Rus kuvvetleri, nüfusu az ve savunma hatları zayıf olan Dnipro bölgesinin batı kesimine ilerleyebilir. İkinci seçenek ise, daha yoğun sanayi şehirleri boyunca kuzeye yönelerek Kramatorsk ve Slavyansk üzerindeki baskıyı artırmak olabilir. Reuters, Pokrovsk’un Ukrayna’nın ikmal hatlarını kesmek ve Çasov Yar’a yönelik Rus ilerleyişini hızlandırmak için kritik bir nokta olduğunu vurguluyor. Donetsk’in 66 km kuzeybatısında bulunan şehir, önemli bir demiryolu merkezi ve ulusal M30 (E50) otoyolunun geçtiği bir nokta olması nedeniyle askeri lojistik açısından büyük önem taşıyor.
- Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, Rusya'nın gerçekleştirdiği füze saldırısı sırasında Odessa’daki tarihi "Bristol" otelinde Norveçli diplomatların bulunduğunu, ancak can kaybı yaşanmadığını açıkladı. Zelenskiy, saldırının balistik füzelerle gerçekleştirildiğini ve bunun hava savunma sistemleri tarafından engellenmesinin zor olduğunu belirtti. Odessa yerel yönetimi, saldırı sonucunda en az üç kişinin yaralandığını duyurdu. Otele isabet eden füzenin neden olduğu hasarın fotoğrafları paylaşılırken, Rusya'dan saldırıya ilişkin resmi bir açıklama yapılmadı.
- Ukrayna'nın enerji şirketi "Naftogaz", yurt dışından doğalgaz alımına başladı. Forbes Ukrayna'nın haberine göre, şu an için ithalat miktarı 100 milyon metreküp seviyesinde, ancak kış aylarında kesintisiz enerji sağlanabilmesi için bu miktarın on katına kadar çıkması gerekebilir. Ukrayna Tüketici Hizmetleri Birliği Başkanı Oleg Popenko, ülkenin acil doğalgaz tedariki yapması gerektiğini ve bu alımların mevcut piyasa fiyatlarının neredeyse iki katına mal olacağını belirtti. Eski "Ukrayna GTS Operatörü" başkanı Sergey Makogon ise, ülkenin yer altı doğalgaz depolarındaki rezervlerin kritik seviyeye, yani %10’a yaklaştığını açıkladı. Şu anda Ukrayna’da günlük 110 milyon metreküp doğalgaz tüketildiğini, ancak bunun sadece 52 milyon metreküpünün yerel üretimle karşılanabildiğini vurguladı. Forbes'un tahminlerine göre, kış boyunca yeterli doğalgaz tedariki sağlanabilmesi için ülkenin yaklaşık yarım milyar euro harcaması gerekebilir.
- Rusya'nın Ulyanovsk Baratayevka Havalimanı, bu sabah saatlerinden itibaren uçuşları geçici olarak durdurdu. Rusya Federal Havacılık Ajansı (Rosaviatsiya) yetkilisi Artyom Korenyako, bu kısıtlamanın sivil havacılık güvenliğini sağlamak amacıyla alındığını belirtti. Havalimanı ekipleri, hava trafik kontrolörleri ve uçuş ekipleri gerekli tüm önlemleri alıyor. Bu yıl içinde Ulyanovsk Havalimanı’nda daha önce de benzer uçuş kısıtlamaları uygulanmıştı. Özellikle 11, 14, 21 ve 24 Ocak tarihlerinde benzer şekilde uçuşlar geçici olarak durdurulmuştu. Rusya’daki havalimanlarında son dönemde artan insansız hava aracı saldırıları nedeniyle uçuş güvenliği önlemleri sıkılaştırılıyor.
- Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitri Medvedev, Ocak ayı itibarıyla sözleşmeli asker alım planlarının eksiksiz yerine getirildiğini açıkladı. Medvedev, St. Petersburg’daki çalışma ziyareti sırasında bir askeri işe alım merkezini de ziyaret ettiğini belirterek, bu merkezlerin modern askeri ekipmanlarla donatıldığını ve kayıt sürecinin hızlandırıldığını vurguladı. Geçmişte askerliğe kabul sürecinin bir aya kadar sürebildiğini hatırlatan Medvedev, şu anda bu sürecin bir gün içinde tamamlanabildiğini, bazı ek belgeler gerektiğinde ise birkaç gün sürebildiğini söyledi. Asker alım prosedürlerinin artık daha hızlı, düzenli ve vatandaşlar için daha erişilebilir hale geldiğini belirtti.
31 Ocak Cuma
- Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Görüşmede Suriye'deki durum ele alındı. Dışişleri Bakanlığı kaynaklarından edinilen bilgiye göre, Bakan Fidan'ın Rus mevkidaşı Lavrov ile yaptığı telefon görüşmesinde, bölgesel gelişmeler ve Suriye'deki durum ele alındı. Görüşmede, her iki ülkenin de Suriye'nin siyasi birliğine verdiği destek vurgulanırken, siyasi geçiş sürecinin kapsayıcı olmasının önemi kaydedildi. (Sputnik)
- Rus enerji devi Gazprom, TürkAkım boru hattı üzerinden Avrupa’ya yaptığı gaz sevkiyatında günlük 50 milyon m3 seviyesini aşarak tarihi bir rekora ulaştı. Reuters haber ajansının Avrupa gaz iletim operatörleri verilerine dayandırdığı hesaplamalara göre, Ocak 2025’te günlük gaz sevkiyatı bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 26,8 artarak 39,9 milyon m3'ten 50,6 milyon m3'e yükseldi. Aralık 2024 ile karşılaştırıldığında ise sevkiyat yüzde 2’lik bir artış gösterdi. Gazprom’un ocak ayında TürkAkım üzerinden Avrupa’ya toplam ihracat hacmi 1,57 milyar m3 olarak hesaplanırken, bu rakam Ocak 2024’te 1,24 milyar m3 seviyesindeydi.
Bu rekor seviyeye ulaşılmasının başlıca nedenleri arasında, Ukrayna üzerinden yapılan doğalgaz sevkiyatının sona ermesi ve Kuzey Akım boru hatlarının sabotaj sonrası devre dışı kalması bulunuyor. Gelişmeler sonucunda Rusya’nın Avrupa’ya gaz sevkiyatı için tek aktif rotası TürkAkım olarak kaldı. Yıllık kapasitesi 15,75 milyar m3 olan boru hattı, şu an maksimum seviyeye yakın bir şekilde işletiliyor.
- Rusya hükümeti, ülke içindeki akaryakıt fiyatlarını dengelemek amacıyla uygulanan benzin ihracat yasağını 28 Şubata kadar uzattı. Karar, Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak’ın ofisi tarafından doğrulandı. Yasak, daha önce olduğu gibi petrol rafinerileri dışındaki akaryakıt tedarikçileri, depolama tesisleri ve küçük ölçekli üreticileri kapsamayacak.
Benzin ihracat yasağı, 1 Mart 2024’te toptan yakıt fiyatlarının sert yükselmesi ve iç piyasada kıtlık riskinin ortaya çıkması nedeniyle yürürlüğe girmişti. Başlangıçta altı ay sürmesi planlanan yasak, Mayıs 2024’ten Ağustos 2024’e kadar geçici olarak kaldırılmış, ancak daha sonra yeniden devreye sokulmuştu. (Kommersant)
- Rusya Başbakanı Mihail Mişustin, Kazakistan’da Kırgızistan Başbakanı Adılbek Kasımaliyev ile yaptığı görüşmede, Kırgızistan’da faaliyet gösteren Rus şirketlerinin bazı hukuksuz uygulamalara maruz kaldığını söyledi. Mişustin’e göre, Kırgız devlet kurumlarından bazı yüksek düzeyli yetkililer, ülkede faaliyet gösteren Rus şirketlerine karşı “haksız suçlamalar ve yasal temeli olmayan taleplerde” bulunuyor.
Mişustin, bu şirketlerin Kırgız ekonomisine katkı sağladığını ve ülkenin en büyük vergi mükellefleri arasında yer aldığını vurguladı. Rusya ve Kırgızistan arasında son dönemde ticaret hacmi artarken, bu tür şikayetler iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerde yeni gerilimlere yol açabilir. (RBC)
- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Amerikan yatırım bankası Goldman Sachs’ın Rusya’daki iştiraki olan Goldman Sachs Bank LLC’nin yüzde 100 hissesinin Balçug Kapital şirketi tarafından satın alınmasına izin verdi. Söz konusu onay, devlet başkanının 2022 yılında yürürlüğe koyduğu ekonomik yaptırımlara karşı alınan önlemler çerçevesinde verildi.
Balçug Kapital, 2010 yılında Ermenistan’ın başkenti Erivan’da kurulan ve yatırım yönetimi alanında faaliyet gösteren bir şirket. Şirketin kurucusu David Amaryan, 2023’te Forbes’a verdiği röportajda, fonlarının 250 milyon dolardan fazla varlığı yönettiğini açıklamıştı. Haziran 2024’te Balçug Kapital, PSK – Yeni Çözümler adlı Rus şirketinin yüzde 99 hissesini de satın alarak genişleme stratejisini sürdürmüştü. (RBC)
- Rus İçişleri Bakanlığı, Rosnano Yönetim Şirketi’ne yönelik yürütülen 43 milyar rubleden fazla usulsüz harcama soruşturması kapsamında üç üst düzey yöneticinin gözaltına alındığını duyurdu. Kommersant gazetesinin aktardığına göre, 30 Ocakta şirket merkezinde yapılan aramaların ardından yöneticiler sorguya alınmak üzere gözaltına alındı.
Gözaltına alınan isimler arasında Genel Müdür Yardımcısı ve İcra Direktörü Boris Podolsky, Mali İşler Direktörü Artur Galstyan ve Vergi & Raporlama Direktörü Marina Kasenkova bulunuyor. Üç yönetici, kamu görevini kötüye kullanmakla suçlanıyor. Moskova Meşçanski Mahkemesi, bugün şüphelilerin tutuklanıp tutuklanmayacağını değerlendirecek.
- Norveç Sahil Güvenliği, Baltık Denizi’nde Letonya ve İsveç arasındaki fiber optik kabloya zarar verdiği şüphesiyle Rus mürettebatlı Silver Dania adlı Norveç bandıralı gemiye el koydu. Olay, Norveç polisi tarafından doğrulandı.
Geminin, Norveç’in Troms bölgesindeki ekonomik bölgede seyrederken Norveç Sahil Güvenliği’ne bağlı KV Bison gemisi tarafından saat 21:00 civarında durdurulduğu bildirildi. El koyma işlemi, Norveç polisi tarafından yönetilen bir operasyon kapsamında gerçekleştirildi. Gemide aramalar yapıldığı, mürettebatın sorgulandığı ve delil toplama işlemlerinin devam ettiği açıklandı.
Gemi, olay sonrası Norveç’in Tromsø limanına yönlendirilerek 06:40’ta limana giriş yaptı. Soruşturma devam ederken, geminin gerçekten fiber optik kabloya zarar verip vermediği konusunda henüz kesin bir açıklama yapılmadı. (BFM)
- Donald Trump ile Vladimir Putin arasındaki olası görüşme konusunda hâlâ bir ilerleme kaydedilmedi. Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov, 31 Ocakta yaptığı açıklamada bu durumu doğruladı.
“Bu soru neredeyse her gün soruluyor ve biz de her gün aynı cevabı veriyoruz: İlerleme yok” diyen Ryabkov, Moskova’nın Washington’dan gelen tüm açık mesajları yakından takip ettiğini belirtti.
Bakan yardımcısı “Keskin ya da daha az keskin, uzun vadeli ya da acil konular fark etmeksizin, tüm bu sinyalleri dikkatle kaydediyoruz. Bunların hepsi önemli ve göz ardı edilmiyor. Ancak siyasi düzeyde doğrudan diyaloğun yeniden başlaması kesinlikle gerekli olurdu” dedi.
- ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, gazeteci Megyn Kelly’ye verdiği röportajda, ABD’nin insanlara Ukrayna’nın yalnızca Rusya’yı yenebileceğine değil, aynı zamanda Kırım’ı kaybetmeden önceki 2012 veya 2014 yıllarına geri dönebileceğine inanma fırsatı verdiğini söyledi. Röportajın kaydı YouTube’da yayınlandı.
“Son bir buçuk yılda istenen şey, bir çıkmazı, giderek uzayan bir çıkmazı ve devam eden insan acılarını finanse etmekti. Ukrayna 100 yıl geriye gitti ve enerji altyapısı harap oldu. Bütün bunların yeniden inşasının bir bedeli olacak” diyen Rubio, milyonlarca Ukraynalının ülkeyi terk ettiğini ve birçoğunun asla geri dönmeyebileceğini belirtti. Bunun da Ukrayna’nın geleceğini tehdit ettiğini vurguladı.
Rubio, tarafların müzakerelerde taviz vermesi gerektiğini tekrar hatırlatarak, sürecin geçmişte alışılan zorlu diplomasi gerektireceğini ifade etti. Aynı zamanda, “Rusya bunun bedelini ekonomisi, enflasyon oranı ve diğer faktörlerle ödüyor” dedi.
- Ukrayna, savaşın üçüncü yılına girerken asker sayısında ciddi bir eksiklikle karşı karşıya. The Guardian’a göre bunun başlıca nedenlerinden biri firar vakalarının artması.
“Dürüst olalım, bu büyük bir sorun. Üç yıldır tam ölçekli bir savaş içinde yaşamak doğal olarak insanları yıpratıyor. İnsanlar ailelerini görmek istiyor. Çocukları onlarsız büyüyor. İlişkiler çöküyor” diyen Ukrayna Parlamentosu Asker Hakları Komiseri Olga Reşetilova, askerlerin ruh sağlığı sorunları yaşadığını ve komutanlarla yaşanan küçük anlaşmazlıkların bile firar etme isteğini tetikleyebildiğini belirtti.
Reşetilova “Bu karmaşık bir sorun. Ceza hukukuyla çözülemez. Bir insan ölümle hapis arasında seçim yapmak zorunda kalırsa, elbette ikinciyi seçecektir” dedi.
- Avrupa Komisyonu’nun Rus gübrelerine yönelik gümrük vergileri getirme planı, Rusya’nın gelirlerini kısıtlama, AB içindeki gübre üretimini destekleme ve fiyat artışlarını önleme hedefleriyle “üçlü bir zafer” olarak lanse edilmişti. Ancak Politico, bu kararın gerçekte “üçlü bir fiyasko” gibi göründüğünü yazıyor.
Avrupalı üreticiler, Rusya’dan Avrupa’ya gaz ihracatının azalmasıyla birlikte, ucuz yakıtın işlenerek daha uygun fiyatlı gübreye dönüştürüldüğünü ve bu gübrelerin hâlâ AB pazarına girdiğini belirtiyor.
Avrupa Çiftçi ve Tarım Kooperatifleri Konfederasyonu (Copa-Cogeca), yeni yaptırımların Avrupalı üreticiler ve AB pazarına giren üçüncü ülke tedarikçileri için maliyetleri artırabileceği yönünde uyarıda bulunarak, “Avrupa Komisyonu’nun bu kararı almasına neden olan jeopolitik sebeplerin farkındayız, ancak tarım sektörü bu kararların ekonomik sonuçlarıyla karşı karşıya kalacaktır” açıklamasını yaptı.
- 29 Ocakta, Tataristan’ın Leninogorsk bölgesinde 2 bin metrekarelik alana yayılan bir petrol sızıntısı meydana geldi. Konuyla ilgili açıklama Volga-Kama Bölgesel Çevre Denetim Dairesi’nden (Rospotrebnadzor) geldi.
Leninogorsk bölge yönetimi, olayın mevcut durumu hakkında bilgi veremezken, sızıntının Novoçerşilinsk köyü yakınlarında gerçekleştiği bildirildi. Olay yerine giden Rospotrebnadzor yetkilileri, toprak örnekleri aldı ve AО Transneft-Prikamye şirketinin sorumlu tutulacağı zarar tespit çalışmaları başlatıldı. Kirliliğin ilk belirlemelere göre 2 bin m2'lik bir alanı kapsadığı ifade edildi.
- Rostelecom aboneleri, 31 Ocak Cuma günü büyük çaplı bir internet kesintisi yaşadı. Roskomnadzor’un açıklamasına göre sorun, operatörün altyapısıyla ilgili teknik bir arızadan kaynaklanıyor olabilir. Interfax’a konuşan yetkililer, “10:45’ten itibaren Rostelecom abonelerinden gelen şikayetlerde ani bir artış gözlemledik” dedi.
Aynı gün, Rusya’daki internet kullanıcıları, çeşitli iletişim operatörleri ve hizmet sağlayıcılarında da kesintiler yaşandığını belirterek, konuyla ilgili teknik forumlarda ve sosyal medyada şikayetlerini dile getirdi.
- Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Batılı ülkelerin Rus enerji kaynaklarından vazgeçme sürecinde büyük maliyetlerle karşı karşıya kaldığını söyledi. Von der Leyen’e göre, Avrupa’daki haneler ve işletmeler “elektrik için astronomik maliyetlerle” mücadele ediyor.
Von der Leyen “Rusya’dan gaz ithalatı yaklaşık yüzde 75 oranında azaldı. Şu anda oradan sadece yüzde üç oranında petrol alıyoruz ve kömürü hiç kullanmıyoruz,” dedi. Avrupa’da kimya ve otomotiv sektörlerinin bu durum nedeniyle “hayatta kalma mücadelesi verdiğini” belirtti.
Öte yandan, Rusya Maliye Bakanlığı, 2024’ün ilk dokuz ayında petrol satışından elde edilen bütçe gelirlerinin bir buçuk kat arttığını ve 8 trilyon rubleyi aştığını bildiriyor. (Ria)
- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ABD Başkanı Donald Trump arasında henüz herhangi bir temas kurulmadı. Bu açıklama, Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov tarafından TASS’a yapıldı. Peskov, bu açıklamasıyla, ABD Başkanı’nın Washington’daki uçak kazası hakkında Putin ile herhangi bir görüşme yapmadığı yönündeki sözlerini değerlendirdi.
- Rostov bölgesi valisi Yuriy Slyusar, Telegram üzerinden yaptığı açıklamada, bölgedeki hava savunma sistemlerinin gece boyunca 25 insansız hava aracını imha ettiğini duyurdu. Slyusar, saldırılarda herhangi bir yaralanma olmadığını belirtti.
Öte yandan, Krasnosulinskiy bölgesindeki Graçev köyü yakınlarında, düşen İHA parçalarının yüksek gerilim hattına çarpması sonucu elektrik hatlarında kopma meydana geldi. İHA’lar Rostov, Taganrog, Şahtı, Novoşahtinsk, Azov, Çertkov, Oktyabrskoye, Tarasov, Krasnosulinsk, Millerovo ve Zernograd bölgelerinde düşürüldü.
Cuma sabahı ayrıca Yaroslavl’a yaklaşan beş Ukrayna İHA’sı daha hava savunma sistemleri tarafından imha edildi. Bölge valisi Mihail Yevrayev, saldırılarda herhangi bir can kaybı veya hasar olmadığını açıkladı. Ancak, bölgede düşen İHA parçalarının bulunabileceği konusunda uyarıda bulundu.
Rusya Savunma Bakanlığı da 31 Ocak gecesi hava savunma sistemlerinin yedi farklı bölgede toplam 49 Ukrayna İHA’sını imha ettiğini duyurdu. Rostov bölgesinde 25, Volgograd’da sekiz, Kursk’ta altı, Yaroslavl’da dört, ayrıca Krasnodar, Belgorod ve Voronej bölgelerinde ikişer İHA düşürüldü.
- Slovakya Başbakanı Robert Fico, Ukrayna’nın Azerbaycan’dan Avrupa’ya gaz taşıma olasılığını değerlendirdiğini öne sürdü. Ancak Fico’ya göre “en mantıklı çözüm” Ukrayna üzerinden Rus gazı transitinin devam etmesi olacak. (Kommersant)
- Eski buz pateni sporcusu Aleksandr Kirsanov’un Washington’da düşen uçakta bulunduğu öğrenildi. Bu bilgiyi eşi Natalya Gudina, ABC kanalına verdiği demeçte paylaştı.
Gudina, eşiyle birlikte genç patencilerden oluşan bir grubu, Ulusal Artistik Patinaj Gelişim Kampı’na katılmaları için uçağa bindirdiğini söyledi. Uçağa eşlerden birinin refakat etmesi gerektiğini ve bu nedenle Kirsanov’un gitmeye karar verdiğini belirtti.
Gudina “Her şeyimi kaybettim. Eşimi, öğrencilerimi, arkadaşlarımı kaybettim,” diye konuştu.
- Moskova’nın kuzeybatısında iki katlı bir idari binada yangın çıktı. Rusya Acil Durumlar Bakanlığı’na göre yangın, yaklaşık 1500 metrekarelik bir alana yayıldı.
Yangın, Cuma sabahı Shodnenskiy Tupik'te başladı. Binanın çatısının bir kısmı çöktü. Acil servis ekipleri olay yerine sevk edilirken, binadan yaklaşık 50 kişi tahliye edildi. Şu an için herhangi bir yaralı olup olmadığına dair bilgi verilmedi. (BFM)
30 Ocak Perşembe
- Rusya Devlet Duması Başkanı Vyaçeslav Volodin, parlamentonun alt kanadı adına ABD Kongresi ve BM’ye bir çağrı gönderdi. Buna gerekçe olarak, Amerikalı gazeteci Tucker Carlson’ın, Joe Biden yönetiminin Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in öldürülmesini tartıştığını iddia eden sözleri gösterildi. Rus milletvekilleri, ABD Kongresi’nden bu konuda bir soruşturma başlatmasını talep ediyor.
- Rusya’nın boru hattı ile doğalgaz ihracatı 2024 yılında 119 milyar m3'e ulaştı. Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak, ihracatta yüzde 15,6’lık bir artış kaydedildiğini açıkladı. Sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) ihracatı ise yüzde 4 artarak yaklaşık 47,2 milyar m3'e yükseldi. Novak, Enerji Politikası dergisine yazdığı köşe yazısında, gaz sektöründe son yıllardaki düşüşün ardından toparlanma yaşandığını ve bunun iç piyasada artan talep, petrokimya sektörünün gelişimi ve ihracat hacmindeki büyümeyle bağlantılı olduğunu belirtti.
- Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ve Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Faysal bin Ferhan Al Suud, gerçekleştirdikleri telefon görüşmesinde Orta Doğu’daki durumu ele aldı. Rusya Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, görüşmede özellikle Suriye’deki gelişmelere dikkat çekildiği belirtildi. Bakanlık açıklamasında, “Dışişleri Bakanları, bölgesel gündemin bir dizi güncel sorunu üzerine kapsamlı bir görüş alışverişinde bulundu. Görüşmede özellikle Suriye’deki durum öne çıktı” ifadelerine yer verildi.
- Bloomberg analistlerine göre, Rusya, Batı yaptırımları nedeniyle iç piyasada yaşanan yuan sıkıntısını aşmayı başardı. Bloomberg Economics ekonomisti Alex Isakov, “Rusya’nın yuan piyasası toparlandı, bu da Rusların yuanın değerini düşürmenin güvenilir yollarını bulduğunu gösteriyor” dedi. BCS Express analisti Mihail Zeltser ise “Yuan likiditesiyle ilgili bir sorun yok ve bankalara yönelik yaptırımlar nedeniyle bozulan ihracat hesaplaşma mekanizmaları da yeniden tesis edildi” açıklamasında bulundu. Yuan likiditesi sorununun geçen yıl ağustos ve eylül aylarında ciddi şekilde kötüleştiği belirtilmişti.
- Finlandiya Körfezi’nin adının “St. Petersburg Körfezi” olarak değiştirilmesi önerildi. Rusya Askeri Tarih Derneği’nin bilim direktörü Mihail Myagkov, 30 Ocak’ta yaptığı açıklamada, körfezin mevcut adının 18. yüzyıldan beri kullanıldığını belirtti. Myagkov, Finlandiya ve İsveç’teki “yüksek düzeydeki Rusofobi”ye dikkat çekerek, Rusya’nın Baltık Denizi’nin doğu kısmındaki bu körfezin ismini değiştirme hakkına sahip olduğunu savundu.
TASS ajansına konuşan Myagkov, “Neden buraya hala Finlandiya Körfezi diyoruz? Oysa körfezin kıyısındaki en büyük şehir St. Petersburg. Burası tarih boyunca Ruslar tarafından kullanıldı ve geliştirildi. Bu yüzden en mantıklı ad ‘St. Petersburg Körfezi’ ya da ‘St. Petersburg’un Körfezi’ olurdu” ifadelerini kullandı.
- Avrupa Birliği yetkilileri, Ukrayna’daki çatışmanın çözümüne yönelik olası bir anlaşma çerçevesinde Rusya’dan boru hattı ile doğal gaz sevkiyatının yeniden başlatılmasını tartışıyor. Financial Times’ın konuya hakim kaynaklara dayandırdığı haberine göre, bu girişimin destekçileri, böyle bir adımın Avrupa’daki yüksek enerji fiyatlarını düşürebileceğini, Moskova’yı müzakereye teşvik edebileceğini ve her iki taraf için de ateşkese uyma gerekçesi oluşturabileceğini savunuyor.
Ancak FT, bu konunun daha ilk aşamada bile Avrupa Birliği içindeki Ukrayna yanlısı ülkelerden sert tepki gördüğünü belirtiyor. Gazetenin üç kaynağına göre, girişime Almanya ve Macaristan’dan bazı yetkililer destek veriyor.
Öte yandan, gazete bu tür bir adımın Brüksel’deki yetkililer, Doğu Avrupa ülkelerinin diplomatları ve ABD’li sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ihracatçıları arasında memnuniyetsizliğe yol açtığı görüşünde.
- Tanınmayan Transdinyester Moldova Cumhuriyeti’nin Dışişleri Bakanı Vitaliy İgnatyev, Kişinev’i enerji krizine ilişkin sorunları müzakere masasında çözmeye çağırdı. İgnatyev, bu açıklamayı Transdinyester’de enerji krizinin daha da derinleştiği bir dönemde yaptı.
Diplomat, Rossiya-24 televizyonuna verdiği demeçte “Moldova tarafının müzakere sürecine katılmasını bekliyoruz. Tüm sorunları barışçıl ve medenice müzakere masasında çözelim,” dedi.
Öte yandan tanınmayan cumhuriyetin lideri Vadim Krasnoselski ise bölgedeki gaz stoklarının tükenmek üzere olduğunu belirtti. Krasnoselski, Transdinyester’in Moldova’dan borç olarak 3 milyon metreküp gaz talep ettiğini hatırlatarak, “Bu miktar, en düşük tüketim düzeyinde, sadece bir hafta ila on gün boyunca yeterli olabilir,” dedi.
Krasnoselski, RIA Novosti’ye verdiği demeçte “Vurgulamak isterim ki bu küçük miktardaki gaz, zorunlu ve geçici bir çözümdür. Krizi çözmez, çünkü Transdinyester’de günlük normal tüketim yaklaşık 3 milyon metreküptür,” diye ekledi. Yine de Transdinyester’in mevcut hafta sonunda istikrarlı gaz sevkiyatlarını yeniden başlatmayı planladığını belirtti.
- Moskova ve Moskova Bölgesi Federal Güvenlik Servisi (FSB) yetkilileri, 1979 doğumlu bir Rus vatandaşını, 2023 ve 2024 yıllarında Ukrayna Güvenlik Servisi’nin (SBU) talimatıyla bir dizi terör saldırısı gerçekleştirmekle suçlayarak gözaltına aldı.
FSB’ye göre, şüpheli, özellikle bir cep telefonu baz istasyonunu ve askeri bir çekiciyi ateşe verdi.
- Rusya Devlet Başkanı Yardımcısı Vladimir Medinski, RBC‘ye verdiği röportajda, Batı’daki gibi bir “iptal kültürü”nün Rusya’da bulunmadığını söyledi. Ancak hükümeti eleştiren bazı sanatçıların tiyatro ve konser programlarından çıkarılmasını askeri çatışma koşullarıyla açıkladı.
Medinski “Devlet, bir yandan vergi toplayıp orduyu finanse ederken, diğer yandan bu vergilerin bir kısmını orduya ve cephedeki insanlara açıkça hakaret eden kişilere harcasa, bu bir tür zihinsel bölünme olurdu,” dedi.
Devlet desteğiyle gerçekleşen etkinliklerin eleştirmenlere kapatılmasının mantıklı olduğunu savunan Medinski, “Hükümeti eleştiren sanatçılar ne devlet hibeleri alıyor, ne devlet tiyatrolarında sahneye çıkıyor, ne de devletin sinema sektörüne verdiği fonlardan yararlanıyor. Bu, en makul tutumdur,” ifadelerini kullandı.
- Türkiye, 2024 yılında Rusya'dan rekor seviyede petrol ithal etti. Kpler verilerine göre, Türkiye’nin Rusya’dan günlük petrol ithalatı yıllık bazda yüzde 36 artarak 323 bin varile ulaştı. Daha önce 2022’de belirlenen 254 bin varillik rekor böylece aşılmış oldu. Özellikle Haziran 2024'te Türkiye’ye yönelik günlük 449 bin varil sevkiyat ile tarihin en yüksek aylık ithalat rakamına ulaşıldı. RBC'nın haberime göre Türkiye, Rusya’dan ithal ettiği petrolü işleyerek Avrupa pazarına da yönlendiriyor. Avrupa Birliği’nin Rus petrolüne yönelik yaptırımları nedeniyle Türkiye, bu süreçte önemli bir geçiş noktası haline geldi. Kpler analistleri, Türkiye’nin coğrafi konumu ve enerji altyapısının, Rusya'nın Avrupa’ya dolaylı petrol ihracatında kritik bir rol oynadığını belirtiyor.
ABD'nin 2025 başında Rus enerji sektörüne yönelik daha ağır yaptırımlar getirmesi, Türkiye’nin enerji stratejisini daha da önemli hale getirdi. ABD’nin son yaptırımları, Rusya'nın dört büyük petrol üreticisi ve enerji ticaret şirketlerine yönelik yeni kısıtlamalar içeriyor. Uzmanlara göre, bu durum Türkiye’nin Rus petrolüne olan bağımlılığını artırabilir ve Türkiye üzerinden dolaylı ihracatın devam etmesini teşvik edebilir. Özellikle Akdeniz ve Avrupa pazarlarına yönelen Türk rafinerileri, Rus petrolünün küresel piyasalarda dolaşımını sürdürmesine yardımcı olacak alternatif çözümler geliştirebilir. Türkiye’nin Rus enerji sektörüne olan ilgisi, sadece enerji arz güvenliği açısından değil, aynı zamanda ekonomik kazanç sağlama hedefi doğrultusunda da stratejik bir hamle olarak görülüyor.
- Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Aleksey Yerhov, 2024 yılının ilk 11 ayında Türkiye ile Rusya arasındaki ticaret hacminin, Batı’nın uyguladığı yaptırımlar nedeniyle %7,6 oranında azaldığını açıkladı. Türkiye, Donald Trump’ın ikinci başkanlık döneminde ABD’nin Türk bankalarına yönelik baskısını azaltmasını bekliyor. Ticaret Bakanı Ömer Bolat, ABD’nin Rusya ile finansal ilişkiler nedeniyle Türk bankaları üzerindeki baskısının hafiflemesini umduklarını belirtirken, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, bankaların yaptırım korkusuyla Rusya ile olan işlemleri aşırı titizlikle incelediğini ve bu durumun her iki taraftan da şikayetlere yol açtığını ifade etmişti.
- Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Mihail Galuzin, Türkiye’nin Moskova Büyükelçisi Tanju Bilgiç ile yaptığı görüşmede, Ukrayna ihtilafında arabuluculuk rolü üstlenen ülkelerin “eşit mesafe” ilkesine uyması gerektiğini vurguladı. Galuzin, Moskova’nın Ukrayna krizinde gerçekçi barış önerilerine açık olduğunu ancak arabuluculuk yapacak ülkelerin tarafsız kalması gerektiğini belirtti. Görüşmede ayrıca Güney Kafkasya’daki gelişmeler ele alınırken, Rusya ile Türkiye arasındaki iş birliğinin daha da geliştirilmesi yönündeki kararlılık teyit edildi. Daha önce Ankara’nın, Ukrayna’daki ihtilafın çözümü için arabuluculuk yapmaya hazır olduğu ve bu mesajın Batılı ülkelere iletildiği bildirilmişti.
- Avrupa Birliği, Rusya’ya yönelik 16. yaptırım paketi kapsamında yaklaşık 15 Rus bankasını SWIFT uluslararası ödeme sisteminden çıkarmayı planlıyor. Bloomberg’e göre, bu adım Rusya’nın küresel finansal işlemlerini daha da zorlaştırarak ekonomik izolasyonunu derinleştirmeyi hedefliyor. Özellikle uluslararası ticaret ve finansal transferlerde büyük engeller yaratması beklenen bu yaptırım, Rusya’nın savaş bütçesini sınırlamak için daha önce uygulanan önlemlerle paralellik gösteriyor. AB, Rus finans sistemine yönelik baskıyı artırarak Moskova’nın uluslararası ilişkilerdeki ekonomik manevra alanını daraltmayı amaçlıyor.
- Kiev Belediye Başkanı Vitaliy Kliçko, Ukrayna’nın başkentinde yerel yönetimi zayıflatma ve iktidarı ele geçirme girişimi olduğunu iddia etti. Kliçko, bu sürecin kritik bir noktaya ulaştığını belirterek, söz konusu girişimlerden Zelenskiy’nin çevresindeki kişileri sorumlu tuttu. Belediye başkanı, Kiev’in yeni askeri yönetiminin yetkilerini aşmaya çalıştığını ve siyasi entrikalar yürüttüğünü öne sürdü. 2024 yılı sonunda Zelenskiy, Kiev Askeri İdaresi Başkanı Sergey Popko’yu görevden alarak yerine daha önce hükümette görev alan Timur Tkaçenko’yu atamıştı.
- Rusya'da yıllık enflasyon oranı, 21-27 Ocak 2025 tarihleri arasında %9,95’e yükseldi ve bir önceki haftadaki %9,92 seviyesine kıyasla hafif bir artış gösterdi. Rusya Ekonomik Kalkınma Bakanlığı’nın güncel fiyat dinamikleri raporuna göre, haftalık enflasyon oranı ise %0,22’ye gerileyerek önceki haftalara kıyasla bir yavaşlama kaydetti. Gıda fiyatlarında %0,36, sebze ve meyve fiyatlarında ise %0,54’lük bir artış gözlemlenirken, gıda dışı ürünlerde fiyatlar %0,03 oranında düştü. Bu düşüş özellikle otomobiller, elektronik ve ev aletleri fiyatlarında yaşandı. Hizmet sektöründe ise fiyat artış oranı %0,37 olarak kaydedildi.
- ABD Göçmenlik ve Gümrük İcra Dairesi (ICE), Kasım 2024 itibarıyla eski Sovyetler Birliği ve Yugoslavya vatandaşlarını da kapsayan toplam 1182 kişinin sınır dışı edilmesini planladığını duyurdu. ICE verilerine göre, 24 Kasım itibarıyla ABD'de tutuklu olmayan 1 milyon 445 bin 549 yabancı hakkında deportasyon kararı çıkarıldı. Bu kişiler arasında 845 eski Yugoslavya, 337 eski SSCB ve 254 eski Çekoslovakya vatandaşı bulunuyor.
- Rusya Savunma Bakanı Andrey Belousov, özel askeri operasyon bölgesinde modern robotik savaş sistemlerini inceledi. Rusya Savunma Bakanlığı'na göre, bu sistemler hem cepheye lojistik destek sağlamak hem de savaş modülleriyle donatılarak düşmana ateş gücüyle müdahale etmek amacıyla tasarlandı. Bakanlık, bu yeni teknolojilerin operasyon sahasındaki etkinliği artırmayı hedeflediğini belirtti.
- Telegram’un kurucusu Pavel Durov, Çin’in yapay zeka alanındaki hızlı ilerleyişinin temel sebebinin eğitim sistemindeki sıkı rekabet olduğunu belirterek, ABD’nin ortaöğretim sisteminde radikal reformlar yapmaması halinde Çin’in teknolojik üstünlüğünün kaçınılmaz olacağını söyledi. Durov’a göre, Çin’de öğrenciler arasında sert rekabet teşvik edilirken, Batı’daki birçok okul, öğrencilerin sıralamalarını yayınlamaktan kaçınarak rekabeti baskılama yoluna gidiyor. Bunun, öğrencileri dışlanma veya baskıdan korumayı amaçladığını ancak aynı zamanda en yetenekli bireylerin motivasyonunu da azalttığını savunan Durov, Çin’in bu rekabetçi yaklaşımı Sovyet eğitim sisteminden aldığını öne sürdü. DeepSeek adlı Çinli yapay zeka modelinin ChatGPT’yi geride bırakmasıyla gündeme gelen bu tartışma, Çin’in uluslararası olimpiyatlarda matematik ve programlama alanındaki üstünlüğüyle de destekleniyor.
- Çeçenistan Enformasyon Bakanı Ahmed Dudaev, Ramzan Kadırov'un kamuoyundan kaybolduğu iddialarını "asılsız spekülasyonlar" olarak nitelendirdi. Dudaev, Kadirov'un 13 Ocak itibarıyla resmi izinde olduğunu ancak buna rağmen yönetim işlerini sıkı bir şekilde takip etmeye devam ettiğini belirtti. Son dönemde Kadırov'un sağlık durumunun bozulduğuna dair iddialar medyaya sık sık yansıyor.
29 Ocak Çarşamba
- Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, Fox News’e verdiği röportajda, Şubat 2022’de Rusya ile tam ölçekli çatışma başlamadan önce dönemin ABD Başkanı Joe Biden’dan Moskova’ya karşı önleyici yaptırımlar uygulanmasını ve Kiev’e silah tedarik edilmesini talep ettiğini söyledi.
Zelenskiy, o dönemde Batılı devletlerin, Rus birliklerinin Ukrayna sınırında yoğunlaştığını duyurduğunu hatırlattı. Ancak Biden yönetiminin, ancak Rusya’nın askeri müdahalede bulunması durumunda silah sağlayacağını belirttiğini aktardı. Aynı zamanda AB ülkelerinden yardım istediğini ifade eden Zelenskiy, fakat onların ABD’nin onayı olmadan harekete geçemediğini vurguladı: “Onlar her zaman ABD’yi lider olarak görüyor.” Zelenskiy, bu nedenle Ukraynalıların çatışmaların başladığı dönemde yalnız bırakıldığını söyleyerek, “Tek başımıza savaştık” dedi.
- Rusya Savunma Bakanlığı, Kuzey grup birliklerinin son 24 saat içinde Kursk bölgesinde Ukrayna Silahlı Kuvvetleri’nin sekiz karşı saldırısını püskürttüğünü bildirdi. Çatışmalar, özellikle Sudjansky bölgesi ve Sudja kenti yakınlarında devam ediyor.
- Kiev Belediye Başkanı Vitaliy Kliçko, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’nin yakın çevresinin, Kiev’de iktidarı dengesizleştirmeye ve yerel yönetimi ortadan kaldırmaya çalıştığını öne sürdü.
Kliçko, devlet başkanına hitaben yaptığı açıklamada, “Siz başkomutan olarak Ukrayna’nın savunmasına odaklanmışken, çevrenizdeki kişiler siyasi entrikalarla meşgul. Ve bu süreçler artık kritik bir noktaya ulaştı” dedi.
Kliçko’ya göre, Aralık ayında Kiev Askeri İdaresi başkanı olarak atanan Timur Tkaçenko’nun askeri eğitimi ve deneyimi bulunmuyor. Ayrıca, savaşta zarar gören binaların onarımı, altyapı çalışmaları ve tazminatlarla ilgili önemli kararları engelleyerek yetkileri yasadışı bir şekilde ele geçirmeye çalışıyor. Kiev Belediye Başkanı, askeri idarenin yalnızca geçici bir kurum olduğunu ve ana görevinin savunma ve güvenlik olduğunu vurgulayarak, “Gücü gasp etmemelidir” dedi. (aktaran RBC)
- Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 9 Aralık 2024’te Suriye’de muhalefetin saldırıları sonucu yönetimin değişmesinden bu yana Türkiye’den 81 binden fazla Suriyelinin ülkesine döndüğünü açıkladı. Yerlikaya, şu anda Türkiye’de toplam 4,1 milyon yabancıdan 2,86 milyonunun Suriyeli sığınmacı olduğunu belirtti.
Bakan, 2017’den bu yana toplamda 821 bin 529 Suriyelinin ülkesine gönüllü olarak döndüğünü de ifade etti. Türkiye’de ayrıca 1,06 milyon oturma izni sahibi yabancı ve 190 bin uluslararası koruma statüsündeki kişi bulunuyor.
- Rusya Futbol Birliği’nin (RFU) eski başkan yardımcısı ve Fonbet bahis şirketinin eski genel müdürü Sergey Anohin, Moskova’da gözaltına alındı. Anohin, büyük çapta rüşvet vermekle suçlanıyor.
Kommersant gazetesinin haberine göre, bugün Moskova Basmanıy Mahkemesi, Anohin’in tutuklanıp tutuklanmayacağını değerlendirecek. İlk belirlemelere göre, Anohin’in bir FSB yetkilisine 50 milyon ruble rüşvet verdiği öne sürülüyor. Suçun ağır kategoriye girmesi nedeniyle soruşturma makamlarının, hem Anohin hem de rüşveti alan kişi için iki aylık tutuklama talep edeceği bildirildi.
- Kremlin Sözcüsü Peskov, Kremlin'in Dışişleri Bakanlığı heyetinin Suriye ziyaretini önemli bulduğunu söyledi. Moskova'nın Şam'daki yeni hükümetle "diyalog kurması ve sürdürmesi" gerektiğini vurguladı. Peskov, Suriye ajansı Sana'nın , ülkenin yeni yetkililerinin "güveni yeniden tesis etmek için" Rusya'dan tazminat talep ettiği yönündeki raporu hakkında yorum yapmadı. Kommersant'ın aktardığına göre Peskov, "Yorum yapmıyorum. Suriyeli yetkililerle diyaloğu sürdüreceğiz" dedi.
Dün Şam'da Rusya'nın bakanlıklar arası heyeti ile Suriye yönetimi başkanı Ahmed el Şara arasında görüşmeler gerçekleştirildi. Toplantı yaklaşık üç saat sürdü.
Görüşmelerin ardından Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Mihail Bogdanov, Rusya'nın Suriye'deki varlığında herhangi bir değişiklik olmadığını söyledi. SANA, diyaloğun "Rusya'nın tazminat, yeniden inşa ve yeniden inşa gibi somut tedbirler yoluyla Suriye halkının güvenini yeniden tesis etmedeki rolünü vurguladığını" yazdı.
- Öte yandan Rusya Dışişleri Bakanlığı, Moskova’nın Suriye’ye kriz sonrası yeniden yapılanma sürecinde gerekli desteği sağlamaya hazır olduğunu açıkladı. Açıklama, Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Mihail Bogdanov ve Rusya'nın Suriye Özel Temsilcisi Aleksandr Lavrentyev’in 28 Ocak'ta gerçekleştirdiği Şam ziyaretinin ardından yapıldı. Ziyaret sırasında Rus heyeti, Suriye’de iktidara gelen grup Hayat Tahrir el-Şam lideri Ahmed Şaraa ve geçici hükümet yetkilileriyle bir araya geldi. Görüşmelerde, Suriye’nin toprak bütünlüğü ve egemenliğine destek vurgulanırken, iki ülke arasındaki diplomatik ve ekonomik ilişkilerin güçlendirilmesi konusunda mutabık kalındı. Rus yetkililer, Suriye halkına ekonomik ve insani yardım sağlanması için ortak çalışmaların sürdürüleceğini belirtti.
- Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Amerikalı gazeteci Tucker Carlson’ın Biden yönetiminin Vladimir Putin’i öldürmeye çalıştığı yönündeki iddialarına ilişkin herhangi bir kanıt sunmadığını belirtti. Peskov, bu tür açıklamaların dikkatli bir şekilde ele alınması gerektiğini vurgulayarak, delilsiz bilgilere güvenmenin doğru olmadığını ifade etti. Carlson, son podcast yayınında Biden yönetiminin böyle bir planı olduğunu öne sürerken, dönemin ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’in savaşı kışkırttığını iddia etmiş ancak iddialarını destekleyecek herhangi bir somut kanıt sunmamıştı. Peskov, Rus güvenlik birimlerinin devlet yetkililerinin güvenliğini sağlamak için sürekli gerekli önlemleri aldığını hatırlattı.
- Rusya Savunma Bakanlığı, Rus ordusunun Donetsk Halk Cumhuriyeti’ndeki Novoelizavetovka köyünü kontrol altına aldığını duyurdu. Köy, Pokrovsk’un güneybatısında yer alıyor ve bölgedeki çatışmaların son günlerde yoğunlaştığı noktalardan biri olarak öne çıkıyor. Bakanlık, operasyonun detaylarına ilişkin ek bilgilerin ilerleyen saatlerde paylaşılacağını belirtti.
- Belgorod bölgesinin Razumnoe kasabasında bir drone saldırısı sonucu bir kadın ve iki yaşındaki çocuğu hayatını kaybetti. Bölge Valisi Vyaçeslav Gladkov, saldırının bir konut binasını hedef aldığını ve binada bulunan baba ile diğer çocuğun yaralandığını, hastaneye kaldırıldıklarını açıkladı. Saldırı sonucunda evin bir kısmı yıkıldı ve olay yerinde incelemeler başlatıldı. Güvenlik güçleri bölgeyi koruma altına alırken, acil müdahale ekipleri hasarın boyutunu değerlendirmek için çalışmalarını sürdürüyor. Aynı gün içinde Belgorod bölgesindeki Grayvoron kasabasında da bir drone saldırısı gerçekleşmiş, bir sivil yaralanmış ve binalarda maddi hasar meydana gelmişti.
- Estonya Savunma Bakanı Hanno Pevkur, Baltık Denizi’ni kullanan şirketlerden vergi alınmasını önerdi. Pevkur, ilerleyen dönemde Danimarka Boğazları’ndan geçen gemilerin belirli bir ücret ödemesi gerekebileceğini belirterek, bunun esasen altyapı zararlarına karşı bir tür sigorta bedeli olabileceğini ifade etti. Havalimanlarında yolcuların biletlerine eklenen iniş vergisini örnek gösteren Pevkur, son dönemde Baltık Denizi’nde meydana gelen kablo hasarları nedeniyle bu tür önlemler alınmasının gerekli olduğunu savundu. NATO ülkeleri, deniz altyapısını korumak için ek güvenlik tedbirleri üzerinde çalışırken, kabloların etrafına koruyucu muhafazalar yerleştirilmesi ve deniz tabanına sürüklenen çapalara karşı algılama sensörleri kurulması gibi seçenekler değerlendiriliyor.
- "Başkan Putin, Zelensky ile diyalog için müzakereciler atamaya hazır olduğunu bildirdi". Son dakika gelişmesini RIA ajansı bu cümleyle duyurdu. Putin ayrıca Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy’i meşru bir lider olarak görmemelerine rağmen, Ukrayna’nın isteği doğrultusunda "herhangi biriyle" müzakerelere hazır olduklarını belirtti. Putin, Tolyatti şehrine yaptığı ziyaret sırasında salı akşamı VGTRK muhabiri Pavel Zarubin ile yaptığı röportajda, "Elbette çıkarlarımıza uygun olanı elde etmeye çalışacağız, ancak anlaşmaların imzalanması söz konusu olduğunda, Ukrayna devleti tarafından yetkilendirilmiş kişilerin meşruiyetini hukukçuların onaylaması gerekecek" ifadelerini kullandı.
Ancak Putin, Zelenskiy’i meşru bir lider olarak görmediğini ve bu nedenle Zelenskiy’nin herhangi bir anlaşma imzalama yetkisine sahip olmadığını ifade etti. Putin, "Herhangi biriyle müzakereler yapılabilir, ancak Zelenskiy meşruiyet eksikliği nedeniyle hiçbir şey imzalama hakkına sahip değil" dedi.
Putin, Rusya ile Ukrayna arasında yapılacak herhangi bir anlaşmanın imzalanmasında hiçbir hata ya da eksikliğe yer olmadığını da vurguladı. Putin, "Belge imzalama sürecinde hiçbir hata, hiçbir pürüz olmamalı. Her şey kusursuz olmalı" ifadelerini kullandı.
Rus lider, Ukrayna ile yapılabilecek olası müzakerelerde Rusya’nın ulusal çıkarlarına uygun olanı sağlamaya çalışacaklarını belirtti. Putin, "Bu, hem Ukrayna'nın hem de Rusya'nın güvenliğini uzun vadeli ve tarihi bir perspektifte garanti altına alacak çok ciddi bir konu. Biz doğal olarak çıkarlarımıza uygun olanı elde etmeye çalışacağız" idiye konuştu.
Putin ayrıca, "Ukrayna'nın egemenliği neredeyse sıfır" dedi
Rus lider, çatışmaların ne zaman bitebileceği sorusuna, "Sponsorluk paraları ve mermileri biterse 1,5-2 aya kadar bitebilir" karşılığını verdi.
- Putin, 2022 baharında Kiev çevresinden Rus birliklerinin çekilmesiyle ilgili detayları paylaştı. VGTRK muhabiri Pavel Zarubin’e konuşan Putin, bazı Avrupa liderlerinin, Ukrayna’nın barış anlaşmasını imzalayabilmesi için Rus birliklerinin Kiev’den çekilmesini talep ettiğini belirtti. Putin, "Avrupa liderleri, Ukrayna’nın barış anlaşmasını 'silah tehdidi altında' imzalayamayacağını söyledi. Bu nedenle, ciddi bir çatışmayı ve kan dökülmesini önlemek adına bu talebe olumlu yanıt verdik, ancak bu süreçte bir aldatma ihtimalinin de farkındaydık" ifadelerini kullandı.
Putin, Rus birliklerinin Kiev çevresinden çekilme sürecinin Mart 2022’nin sonunda başladığını ve 4 Nisan’da tamamlandığını hatırlattı. Ukrayna tarafıyla barış anlaşması girişimlerine rağmen, bu süreçten sonra taraflar arasındaki çatışmalar devam etti. Açıklamalar, Rusya'nın Kiev çevresinden geri çekilme kararının nedenlerini ve bu süreçte yaşanan diplomatik temasları yeniden gündeme taşıdı.
- Zelenskiy, Putin’in kendisini gayrimeşru ilan etmesine tepki gösterdi. Telegram hesabından yaptığı açıklamada, Putin’in barış görüşmelerinden korktuğunu ve savaşı uzatmak için her yolu denediğini iddia eden Zelenskiy, "Rus liderin sürekli olarak savaşı sonsuz hale getirmek için sinsi taktikler kullandığını ve gerçekte barışa ulaşma şansı varken bunun yerine ya saldırıları sürdürmeyi ya da ileride daha büyük bir işgal için zaman kazanmaya çalıştığını" savundu.
- ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve Avrupa Birliği Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, gerçekleştirdikleri telefon görüşmesinde Rusya'ya yönelik yaptırımların devam ettirilmesi konusunda mutabakata vardı. Bloomberg'in haberine göre, iki taraf Washington ve Brüksel arasındaki iş birliğini güçlendirme, ortak dış politika öncelikleri ve Çin ile ilgili sorunları da ele aldı. Rubio, yaptırımların savaşın sona erdirilmesi sürecinde önemli bir pazarlık unsuru olabileceğini ve ekonomik baskının askeri seçeneklerin ötesinde bir güç sağladığını ifade etti. Kallas ise kısıtlamaların çatışma çözülmeden kaldırılmayacağını belirterek, erken yaptırım kaldırılmasının Batı'yı daha zayıf bir konuma getireceğini vurguladı. Moskova, Batı yaptırımlarını etkisiz ve yasa dışı olarak nitelendirerek kaldırılmasını talep etmeye devam ederken, Kremlin bu önlemlerin Rusya’nın politikalarını değiştirmeyeceğini, aksine yaptırımları uygulayan ülkeler üzerinde olumsuz ekonomik etkiler yaratacağını savunuyor. Trump ise, Rusya'nın bir anlaşmaya yanaşmaması halinde yaptırımları daha da sertleştireceğini söylemişti.
- Rusya'nın Smolensk bölgesi valisi Vasiliy Anohin, bir insansız hava aracının bölgedeki bir nükleer enerji tesisine saldırı girişiminde bulunduğunu ancak hava savunma sistemleri tarafından etkisiz hale getirildiğini duyurdu. Valiye göre saldırı sonucunda herhangi bir can kaybı veya maddi hasar meydana gelmezken, valilik vatandaşları panik yapmamaya, açık alanlardan uzak durmaya ve hava savunma faaliyetlerini görüntülememeye çağırdı. Smolensk bölgesi Ukrayna ile doğrudan sınır paylaşmamasına rağmen, komşu Bryansk bölgesinde de benzer saldırılar yaşandığı bildirildi. Bölgede bulunan Desnogorsk kenti yakınlarındaki Smolensk Nükleer Santrali'nin hedef alınıp alınmadığına dair resmi bir açıklama yapılmazken, olayın detayları hakkında soruşturmanın sürdüğü ifade edildi. (RBC)
- Nijniy Novgorod bölgesi valisi Gleb Nikitin, Kstovo sanayi bölgesinde bir işletmenin arazisine düşen drone enkazı nedeniyle yangın çıktığını duyurdu. Ön verilere göre olayda yaralanan olmazken, itfaiye ekipleri yangını kontrol altına almaya çalışıyor. Telegram haber kanalı "Shot", Ukrayna Silahlı Kuvvetleri'ne ait insansız hava araçlarının bölgedeki bir petrol rafinerisini hedef almış olabileceğini öne sürdü. Kstovo'da ülkenin en büyük petrol rafinerilerinden biri olan "LUKOIL-Nijegorodnefteorgsintez" tesisleri bulunuyor.
- İsrail merkezli Axios’un üç anonim kaynağa dayandırdığı haberine göre, ABD ordusu İsrail'den Polonya'ya 90 adet Patriot füze önleyicisi sevk etti ve bu füzelerin daha sonra Ukrayna'ya gönderilmesi planlanıyor. Ukrayna, İsrail ve ABD arasında bu sevkiyata dair görüşmelerin Biden yönetimi döneminde başladığı belirtilirken, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun bu konuda uzun süre karar vermekten kaçındığı iddia ediliyor. Axios’a konuşan bir Ukraynalı kaynak, Netanyahu’nun haftalarca telefonlarına yanıt vermediğini öne sürerken, İsrail liderinin Eylül ayı sonunda Patriot sevkiyatına nihayet onay verdiği ifade edildi. İsrail’in bu süreçte Lübnan’daki Hizbullah’a yönelik başarılı askeri operasyonlar yürüttüğü ve Patriot sistemlerinin ülke savunması açısından önemini yitirdiği aktarılırken, Netanyahu’nun Ukrayna’dan Uman’daki Hasidik hac ziyaretlerine izin verilmesini talep ettiği de iddia ediliyor. Ancak İsrail hükümeti Patriot’ların yalnızca ABD’ye iade edildiğini ve hac ziyaretleriyle bu kararın bağlantılı olmadığını belirtti. Pentagon ve ABD Avrupa Komutanlığı ise konu hakkında yorum yapmaktan kaçındı.
- Slovakya Başbakanı Robert Fico (Fitso okunuyor), Ukrayna’nın Rus gazının transit geçişini yeniden başlatmaması halinde, Avrupa Birliği’nin Ukrayna’ya sağladığı mali yardıma veto koyacaklarını, Ukrayna’ya elektrik satışını durduracaklarını ve Ukraynalı mültecilere verilen desteği sınırlandıracaklarını açıkladı. Parlamento ekonomik komitesi toplantısında konuşan Fico, Slovakya’nın en iyi seçeneğinin, doğalgazı Rusya-Ukrayna sınırında satın alarak Ukrayna üzerinden Slovakya’ya taşımak olduğunu belirtti ve bu modelin daha önce Macaristan tarafından başarıyla uygulandığını vurguladı.
- Avrupa Birliği, Rusya'dan alüminyum ithalatını kademeli olarak yasaklamayı önerdi. Bloomberg'in haberine göre, AB'nin 16. yaptırım paketi kapsamında Rusya’dan ithal edilen alüminyuma aşamalı bir yasak getirilmesi ve SWIFT sisteminden 15 Rus bankasının daha çıkarılması planlanıyor. Yeni yaptırımlar, Avrupa’nın Rus alüminyumuna olan bağımlılığını azaltmayı hedefliyor ve ithalatçılara bir yıl boyunca kota sistemiyle geçiş süreci sunuyor. Ayrıca, Rus petrolünü yaptırımlara rağmen taşıyan 70'ten fazla gemiye de kısıtlamalar getirilmesi öngörülüyor. AB’nin bu teklifi üye ülkelere sunuldu, ancak tüm üyelerin onayı ve olası revizyonlar gerekeceği belirtiliyor. AB, daha önce Rusya’dan alüminyum tel, boru ve folyo ithalatını yasaklamıştı. UN Comtrade verilerine göre, AB’nin Rusya’dan yaptığı işlenmemiş alüminyum ithalatı 2022’de toplam ithalatının yüzde 19’unu oluştururken, bu oran 2023’te yüzde 11’e, 2024’ün ilk 10 ayında ise yüzde 6’ya geriledi.
- St. Peterburg’da 76 yaşındaki emekli Galina İvanova, askeri kayıt bürosu önünde bir aracı ateşe verdiği gerekçesiyle terör suçundan 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme, kadının dolandırıcılar tarafından kandırıldığını kabul etmesine rağmen, suçu kasıtlı olarak işlediğine hükmetti. Sahte güvenlik yetkilileri tarafından yönlendirilen İvanova, banka kredileri çekerek dolandırıcılara 500 bin ruble göndermiş ve ardından sahte bir FSB görevlisinin talimatıyla molotof kokteyliyle saldırı düzenlemişti. Yangın kısa sürede söndürülse de olay mahkemeye taşındı ve en düşük ceza olan 10 yıl hapis verildi. Kadının sağlık sorunları nedeniyle cezasının hafifletilmesi talebi reddedildi, ailesi ise duruşmaya katılmadı. (RBC)
- Azerbaycan Dışişleri Bakanlığı, "AZAL havayolu şirketine ait yolcu uçağının düşmesiyle ilgili olarak Rusya'da yayılan dezenformasyon içerikli haberlerden rahatsızlık duyduğunu" dile getirdi. Bakanlık, bu tür haberlerin Azerbaycan ile Rusya arasındaki müttefiklik ilişkilerine zarar verdiğini belirterek, Rusya'nın Bakü Büyükelçisi Mihail Evdokimov’u çağırdı. Açıklamada, kaza ile ilgili ön soruşturma sonuçlarının bilindiği ve detaylı incelemenin sürdüğü vurgulanarak, Azerbaycan'ın Rusya’dan konuyla ilgili net bir tutum beklediği ifade edildi. (Kommersant)
- Almanya Başbakanı Olaf Scholz, ABD'li milyarder Elon Musk’ın aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) partisini desteklemesine sert tepki göstererek, bu durumu “kabul edilemez” olarak nitelendirdi. Eßlinger Zeitung’a konuşan Scholz, Musk’ın aşırı sağcıları desteklemesinin kendisini öfkelendirdiğini belirtti. Musk, Almanya'da 23 Şubat'ta yapılacak parlamento seçimleri öncesinde AfD’yi “politik gerçekçiliğin savunucusu” olarak tanımlamış ve partinin bir etkinliğine video bağlantısıyla katılarak geçmişteki suçluluk duygusunun aşılması gerektiğini savunmuştu. Seçim anketlerine göre, muhafazakâr Hristiyan Demokrat Birlik (CDU/CSU) yüzde 30,7 oy oranıyla açık ara önde giderken, AfD’nin yüzde 20,2 ile ikinci sırada olduğu, Scholz’un partisi Sosyal Demokrat Parti’nin (SPD) ise yüzde 16,3 ile üçüncü sıraya gerilediği görülüyor. The Economist’in tahminlerine göre CDU/CSU’nun seçimleri kazanma ihtimali yüzde 97 olarak hesaplanırken, AfD’nin milletvekili sayısını iki katına çıkarabileceği öngörülüyor. Ancak AfD'nin hükümete katılma ihtimali düşük, çünkü diğer tüm partiler seçim öncesinde bu partiyle koalisyon yapmayı reddettiklerini ilan etmişti.
28 Ocak Salı
- Atom buzkıran "50 Let Pobedy", Kuzey Denizi bölgesindeki Karskoye Denizi'nde buz kırma operasyonu sırasında gövdesinde hasar aldı. "Atomflot" tarafından yapılan açıklamaya göre, hasarın Yamal Krechet isimli bir kuru yük gemisiyle çarpışmadan kaynaklandığı düşünülüyor. Şirket, kazada yaralanan olmadığını ve buzkıranın nükleer reaktörüne ya da güvenlik sistemlerine herhangi bir zarar gelmediğini bildirdi. 2007 yılında hizmete giren buzkıran, Kuzey Denizi rotasında çalışmalarını normal şekilde sürdürüyor. (RBC)
- Rusya Savunma Bakanlığı'nın günlük raporuna göre, Rus Silahlı Kuvvetleri Harkiv bölgesindeki Dvureçnaya yerleşimini kontrol altına aldı. Ayrıca, Ukrayna'ya ait askeri havaalanları, üretim tesisleri, insansız hava aracı ve insansız deniz aracı depoları hedef alındı. Hava savunma sistemleri son 24 saatte 15 HIMARS roketi ve 64 Ukrayna insansız hava aracını etkisiz hale getirdi. Bakanlık, ayrıca Kursk bölgesinde Rus kuvvetlerinin, Ukrayna Silahlı Kuvvetleri tarafından gerçekleştirilen beş karşı saldırıyı püskürttüğünü bildirdi.
- Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Mihail Bogdanov ve Rusya Devlet Başkanı’nın Suriye Özel Temsilcisi Aleksandr Lavrentyev’den oluşan Rus heyeti, Şam’a indi. Bu ziyaret, Beşar Esad’ın iktidarının düşüşünden sonra Rus yetkililerin Suriye’ye gerçekleştirdiği ilk resmi ziyaret oldu. Ziyaretin amacı hakkında bir açıklama yapılmadı. (Kommersant)
- Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noël Barrot, Sud radyosuna verdiği röportajda, ilk çeyrek sonuna kadar Mirage savaş uçaklarının Ukrayna semalarında olacağını açıkladı. Barrot, çatışmanın sona erdirilmesine yönelik müzakerelerin Ukrayna’nın avantajlı bir pozisyonda başlatılmasının Fransa’nın önceliği olduğunu belirtti. Ancak Fransa’nın asker göndermeye hazır olup olmadığı konusunda yorum yapmadı.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Kiev’e Mirage 2000 savaş uçakları gönderme planını ilk kez geçen yaz açıklamıştı. (RBC)
- AB Dışişleri ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, yeni yaptırımlar kapsamında Rusya’ya Xbox ve PlayStation oyun konsollarının ihracatının yasaklanmasını önerdi. Kallas, bu cihazların Rusya’da dronların kontrolünde kullanıldığı iddiasında bulundu. Yaptırım listesinde ayrıca belirli kimyasalların ihracatı ve Rusya’dan sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ithalatına sınırlamalar yer alıyor. Yeni yaptırımların, 22 Şubatta yürürlüğe girmesi planlanıyor.
- Hollandalı finans grubu ING Group, Rusya’daki faaliyetlerini sonlandırarak tüm işlerini satma kararı aldı. Bu satışın, grubun Rusya piyasasından tamamen çekilmesi anlamına geleceği ifade edildi. Satış işlemi nedeniyle ING Group’un yaklaşık 700 milyon avro zarar etmesi bekleniyor.
Satın almayı, Moskova merkezli Global Development adlı bir şirket gerçekleştirdi. Şirket, faktoring hizmetleri alanında deneyime sahip bir yatırımcıya ait.
- Rusya Dışişleri Bakanlığı, İran’ın Nükleer Silahsızlanma Antlaşması’ndan (NPT) çekilme olasılığına ilişkin açıklamalarını, Batı’nın İran’a yönelik yaptırım tehditlerine bir uyarı olarak değerlendirdi. Bakanlık, uluslararası aktörleri İran’ın nükleer enerji altyapısına yönelik askeri saldırılar konusunda dikkatli olmaya çağırdı. Rusya, İran’ın NPT’den çıkarılmasının uluslararası sorumlulukları tehlikeye atacağına vurgu yaptı.
- Sırbistan Başbakanı Miloş Vuçeviç, ülkede devam eden protestolar nedeniyle görevinden istifa etti. Vuçeviç, kararının Cumhurbaşkanı Aleksandar Vuçiç tarafından desteklendiğini ifade etti. Sırbistan hükümeti, teknik yetkilerle çalışmaya devam edecek. Novi Sad Belediye Başkanı Milan Curiç de istifasını sundu.
Kasım ayından bu yana Sırbistan’da öğrenciler ve muhalefet partileri tarafından hükümet karşıtı protestolar düzenleniyor. Protestoların nedeni, Novi Sad’daki tren istasyonunda meydana gelen çökme sonucu 15 kişinin hayatını kaybetmesi oldu.
- Çin ve Hindistan, ABD yaptırımlarına tabi olmayan tankerlerin artan taşıma maliyetleri nedeniyle, Mart ayı için Rusya’dan petrol alımını durdurdu. Reuters’ın ticaret kaynaklarına dayandırdığı habere göre, Rus ESPO ham petrolünün fiyatı, ICE Brent fiyatlarına kıyasla varil başına 3-5 dolar artış gösterdi. Ayrıca, Çin’e sefer yapan Aframax tipi tankerlerin taşıma maliyetlerinin “birkaç milyon dolar” arttığı ifade ediliyor.
ABD, 10 Ocak 2025’te Rusya’nın enerji sektörüne yönelik “en ciddi yaptırımları” uygulamaya koymuştu. Bu yaptırımlar, Gazprom Neft, Surgutneftegaz ve bunların bağlı kuruluşları ile “gölge filo” olarak adlandırılan 180’den fazla yakıt taşıma gemisini kapsıyor.
- ABD Vatandaşlık ve Göçmenlik Hizmetleri (USCIS), “Ukrayna İçin Birlik” (U4U) programı kapsamında Ukraynalı mültecilerden başvuru kabulünü geçici olarak durdurdu. Kurumun açıklamasına göre, bu karar, program koşullarının değerlendirilmesi tamamlanana kadar geçerli olacak. Ayrıca, Başkan Donald Trump’ın “Sınırlarımızı Koruma” kararnamesi doğrultusunda, çevrim içi başvuru ve finansal destek beyanlarının kabulü de durduruldu.
New York Times’ın haberine göre, 2023 yılı Eylül ayı itibarıyla 150 binden fazla Ukraynalı, Biden yönetimi tarafından başlatılan bu programdan faydalanmıştı. Ancak, 24 Ocakta programın askıya alındığı duyuruldu.
- Rusya Savunma Bakanlığı, Harkov bölgesindeki Dvureçnaya köyünün kontrol altına alındığını duyurdu. Köy, Harkov'un doğusunda, Kupyansk bölgesinde yer alıyor. 2024 itibarıyla köyde yaklaşık 80 kişi yaşıyordu.
- Kiev Şehir Yönetimi, ünlü Rus ve Sovyet fizyolog İvan Pavlov’un heykelinin “Ruslaştırma karşıtı politikalar” kapsamında kaldırıldığını açıkladı. Heykel, Kiev’in Peçersk bölgesindeki Aleksandrovskaya Hastanesi’nin bahçesinden kaldırılarak Antonov Havacılık Müzesi’ne taşındı.
İvan Pavlov, sindirim fizyolojisi alanındaki çalışmalarıyla 1904’te Nobel Ödülü alan ilk Rus bilim insanı olmuştu.
- Stockholm polisi, Rusya Büyükelçiliği’nin alanına araçla girmeye çalışan 45 yaşındaki bir adamı gözaltına aldı.
Rusya’nın Stockholm Büyükelçiliği, adamın daha önce 2015 ve 2018 yıllarında da elçilik ve ticaret ofisine saldırılar düzenlediğini ve psikolojik tedavi gördüğünü açıkladı. Zanlının kimliği açıklanmadı.
- Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, ülkede devam eden savaş durumu nedeniyle tüm kaynakların seferber edilmesi gerektiğini belirtti. Demobilizasyon ihtimali üzerine konuşan Zelenskiy, savaşın sona ermeden askerlerin eve dönmesinin mümkün olmadığını ifade etti. İtalyan gazeteci Cecilia Sali’ye verdiği röportajda Zelenskiy, "Eğer yarın ordunun yarısını eve gönderirsek, o zaman ilk gün teslim olmamız gerekirdi" dedi. Ukrayna parlamentosu, Ocak ayında ülkedeki sıkıyönetimi ve zorunlu askerliği 9 Mayıs’a kadar uzatmıştı.
Zelenskiy, şu anda 25 yaş ve üzeri kişilerin zorunlu askerliğe tabi tutulduğunu, ancak mevcut seferberliğin ihtiyaçları karşılamakta yetersiz olduğunu söyledi. Ayrıca, ordunun insan kaynağını artırmak için mobilizasyon yaşının 18’e düşürülmesi önerilerini reddetti, "Daha fazla genci neden mobilize edelim? Silahsız bir şekilde mi?" diyerek bu fikri eleştirdi. Ukrayna Genelkurmay Başkanlığı ise asker açığı nedeniyle bazı hava teknisyenlerinin piyadeye gönderildiğini kabul etti. Zelenskiy, geçtiğimiz yıl seferberlik kurallarını sıkılaştırmış, ancak üç yıl hizmet sonrası terhis düzenlemesini yasadan çıkarmıştı.
- Rusya Savunma Bakanlığı, salı gecesi boyunca ülke topraklarında beş Ukrayna insansız hava aracının (İHA) düşürüldüğünü açıkladı. Açıklamaya göre, iki İHA sınır bölgeleri olan Belgorod ve Bryansk üzerinde, bir diğer İHA ise Kırım üzerinde imha edildi.
- Estonya Başbakanı Kaya Kalass, Avrupa Birliği dışişleri bakanlarının toplantısının ardından düzenlenen basın toplantısında, Ukrayna’daki cephe hattının batıya doğru kaymaya devam ettiğini belirtti. Kalass, "cephe hattının yeniden doğuya itilmesi" gerektiğini vurgulayarak, Ukrayna'nın daha fazla mühimmat, hava savunma sistemleri ve eğitimli askere ihtiyacı olduğunu söyledi. Ayrıca Avrupa’nın Ukrayna’ya şimdiye kadar 134 milyar euronun üzerinde yardım sağladığını, ancak bunun yeterli olmadığını ifade etti. Kalass, Ukrayna'ya artan askeri desteğin ve Rusya'ya uygulanan daha sıkı yaptırımların güvenlik açısından önemli olduğunu belirtti.
- Rusya Savunma Bakanlığı, Kursk bölgesindeki Sudcanskiy ilçesinde bulunan Nikolaevo-Daryino köyünün Rusya ordusu tarafından kontrol altına alındığını duyurdu. Ukrayna sınırında, Snagost Nehri kıyısında yer alan köy, bölgedeki stratejik noktalar arasında bulunuyor. Açıklamada, Rusya’nın aynı bölgede Ocak ayı başında Daryino köyünü de kontrol altına aldığı hatırlatıldı. Son 24 saatte bu bölgede Ukrayna Silahlı Kuvvetleri tarafından gerçekleştirilen iki karşı saldırının da püskürtüldüğü belirtildi. Ayrıca, Ukrayna tarafının 190’dan fazla asker kaybettiği, iki tank, zırhlı araçlar, insansız hava aracı kontrol noktaları ve bir mühimmat deposunun imha edildiği ifade edildi.
- Amerikalı gazeteci Tucker Carlson, eski ABD Başkanı Joe Biden yönetiminin Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’i öldürmeye çalıştığını iddia etti, ancak bu iddiasını destekleyecek herhangi bir kanıt sunmadı. Carlson, gazeteci Matt Taibbi ile yaptığı röportajda, Biden yönetiminin bu adımları "kaosu bir koruyucu kalkan olarak gördüğü" için attığını öne sürerek, bu tür girişimlerin "çılgınlık" olduğunu ifade etti. Ancak, suikast girişimi iddiasıyla ilgili zaman, yer veya detaylara dair bilgi vermedi.
- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Brezilya Devlet Başkanı Luiz Inácio Lula da Silva ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Görüşmede Lula da Silva, 9 Mayıs'ta Moskova'da düzenlenecek olan II. Dünya Savaşı'nın (Büyük Vatanseverlik Savaşı'nın) 80. Zafer Yıldönümü kutlamalarına katılma niyetinde olduğunu ifade etti. Brezilya Devlet Başkanlığı basın servisine göre, Putin, Lula da Silva'yı Rusya'da ağırlama ve iki ülke arasındaki ilişkileri güçlendirme arzusunu dile getirdi.
- Polonya Cumhurbaşkanı Andrzej Duda, BBC’ye verdiği röportajda, Nord Stream boru hatlarının tamamen kaldırılması gerektiğini belirtti. Duda, bu boru hattını Ukrayna, Polonya, Slovakya ve diğer Orta Avrupa ülkeleri için büyük bir tehdit olarak nitelendirdi. Daha önce Vladimir Putin, terör saldırısından sonra Nord Stream 2’nin sağlam kalan hattı üzerinden Almanya’ya gaz sevkiyatının mümkün olduğunu, ancak Alman tarafının bunu istemediğini ifade etmişti.
- Rusya Dış İstihbarat Servisi Direktörü Sergey Narışkin, Batılı ülkelerin Rusya’ya yönelik ekonomik baskıyı artırabileceğini veya kısmen kaldırabileceğini belirtti. Narışkin, bu kararların Batı’nın ya "Rusofobiye dayalı irrasyonel davranışları" ya da "sağduyu ve rasyonel hesaplamalar" tarafından şekilleneceğini ifade etti. Ayrıca, Rusya’nın ekonomik olarak izole edilemeyeceğini vurgulayan Narışkin, birçok ülkenin Rusya ile ticari bağlarını sürdürmekte çıkarı olduğunu ve Rus ekonomisinin mevcut yaptırımlara uyum sağlayarak istikrarlı bir şekilde gelişmeye devam ettiğini söyledi.
- Rusya İçişleri Bakanlığı Moskova Bölgesi Başkanı Viktor Pauhov, 2024 yılında Moskova Bölgesi'nde yasa dışı olarak bulunan ve sınır dışı edilen göçmen sayısının 28 bine ulaştığını, bunun 2023'e göre üçte bir oranında artış gösterdiğini açıkladı. Pauhov, konut, çalışma alanları, inşaat sahaları ve ticaret sektörlerinde 111 bin denetim yapıldığını, Rusya yasalarını ihlal eden yabancılara yönelik giriş yasağı kararlarının da dörtte bir oranında arttığını belirtti. Ayrıca, 2024’te 8,5 binden fazla uyuşturucu suçu tespit edilerek 67 yasa dışı laboratuvarın kapatıldığı bilgisi paylaşıldı.
- ABD Başkanı Donald Trump, ülkeye ait bir ulusal füze savunma sistemi olan "Demir Kubbe"nin geliştirilmesi için bir kararname imzaladı. Beyaz Saray basın ekibine dayandırılan habere göre, Trump bu kararı Florida'dan Maryland'e gerçekleştirdiği uçuş sırasında imzaladı. Trump, sistemin tamamen ABD içinde geliştirileceğini vurguladı. "Demir Kubbe", İsrail tarafından kısa menzilli roketleri engellemek amacıyla 2004 yılında geliştirilmeye başlanmış bir füze savunma sistemi olarak biliniyor.
- İsrail'in Moskova Büyükelçisi Simona Galperin, son dönemde İsrail’e taşınan bazı Rus vatandaşlarının yeniden Rusya’ya dönmeye başladığını belirtti. Galperin, dönüşlerin nedeninin genellikle Rusya’daki iş ve yaşam düzeni olduğunu ifade etti. Tam sayılara sahip olmadığını söyleyen büyükelçi, iki ülke arasında gidip gelenlerin sayısının da az olmadığını ve İsrail’in çoklu vatandaşlığı tanıdığı için bu durumun herhangi bir sorun teşkil etmediğini vurguladı.
- Moldova Başbakanı Dorin Recean, Transdinyester bölgesine 3 milyon m3 gaz borç vereceklerini açıkladı. Bu miktarın gaz taşıma sistemindeki basıncı koruyarak bölgenin 31 Ocağa kadar idare etmesine olanak tanıyacağı belirtildi. Recean, “Hükümet, gaz taşıma sistemini desteklemek için bu miktarı borç verme kararı aldı” dedi.
Öte yandan Rusya Dışişleri Bakanlığı, Moldova’nın Moskova Büyükelçisi Lilian Darii’yi çağırarak protesto notası verdi. Kommersant'ın haberine göre bu adım, Moldova’daki bir siyasi partinin Rusya’nın Kişinev Büyükelçisi hakkında temelsiz suçlamalarda bulunarak sınır dışı edilmesini ve Rus büyükelçiliği faaliyetlerinin kısıtlanmasını talep etmesi üzerine atıldı. Rusya, Moldova’dan bu açıklamaların resmi bir şekilde geri alınmasını ve 1961 Viyana Sözleşmesi’ne uygun davranılmasını istedi.
- Avrupa Komisyonu, Rusya’dan sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ve diğer yakıtların ithalatını durdurmayı hedefleyen planın yayınlanmasını bir ay erteleyebilir. Bloomberg’in aktardığına göre, bazı ülkeler Moskova’ya karşı yaptırımların sıkılaştırılmasını isterken, 27 AB üyesi arasında fikir birliği sağlanamaması süreci yavaşlatıyor. AB, 2027 yılına kadar Rusya’dan yakıt ithalatını tamamen sonlandırmayı planlıyor.
1 Ocakta Rus Gazprom ve Ukrayna Naftogaz arasındaki gaz boru hattı taşıma anlaşmasının süresi dolmuştu. Rusya, anlaşmayı uzatmaya hazır olduğunu belirtse de Ukrayna bunu reddetti. Ukrayna lideri Vladimir Zelenskiy, Rusya’nın gaz gelirlerinden ek milyarlar kazanmasını engellemek istediklerini ifade etti.
- Rusya Savunma Bakanlığı, Kursk bölgesindeki Sudja ilçesinde yer alan Nikolayevo-Daryino köyünü Ukrayna ordusundan geri aldıklarını açıkladı.
- İtalya Adalet Bakanlığı, Ukrayna güçlerinin, Rus ordusu safında savaşan İtalyan vatandaşı Gianni Cenny’i esir aldığını doğruladı. Daha önce Cenny, kendisine ait olduğu iddia edilen bir videoda askerlikle bağlantısını reddetmişti.
- İran, Rusya’dan Su-35 savaş uçakları satın aldı. İran Silahlı Kuvvetleri yetkilisi General Ali Şadmani, bu alımların İran’ın hava, kara ve deniz savunmasını güçlendirme amacıyla yapıldığını açıkladı. Ancak kaç adet uçak alındığı belirtilmedi. (RBC)
- 2024 Kasım ayından bu yana ilk kez, doların Forex piyasasındaki değeri 97 ruble seviyesinin altına düştü. Rusya Merkez Bankası, 25-27 Ocak tarihleri için doların resmi kurunu 98,26 ruble olarak belirledi. Euro ise 103,19 rubleye, yuan ise 13,51 rubleye geriledi.
- Rusya Devlet Başkanı Sözcüsü Dmitri Peskov, Washington’un Vladimir Putin ile Donald Trump arasında bir görüşme için Moskova’ya henüz temas kurmadığını açıkladı. Ancak Peskov, iki lider arasında bir görüşme düzenleme konusundaki hazır olma durumunun sürdüğünü vurguladı. Peskov, “Şu ana kadar Amerikalılardan herhangi bir sinyal almadık. Ancak biz kendi takvimimiz doğrultusunda çalışmaya devam ediyoruz. Her iki taraf da hazır, ancak bu süreç zaman alabilir,” dedi.
- VTB’nin Türkiye’ye yönelik dış ticaret ödemeleri için başlattığı açık transfer kanalı, faaliyete geçtikten kısa bir süre sonra, 24 Ocak itibarıyla durduruldu. Rus basınında yer alan haberlere göre banka, müşterilerine Türk lirası cinsinden hesaplar açarak Türkiye’deki herhangi bir bankaya düşük komisyon oranlarıyla (toplamda yaklaşık yüzde 1,9) hızlı transferler yapmayı vaat etmişti. Ancak bu hizmetin başlamasından sadece birkaç gün sonra, hesap açma ve transfer işlemleri tamamen durduruldu. Banka yetkilileri, hizmetin neden durdurulduğunu açıklamazken, işlemlerin yeniden başlayacağı tarihin de belirsiz olduğunu ifade etti.
Rusya’dan Türkiye’ye para transferi yapmak, ikincil yaptırımlar nedeniyle büyük zorluklarla karşılaşıyor. 2024 başlarında Türk bankaları, Rusya’dan dolar, euro ve lira dahil olmak üzere birçok para biriminde ödeme almayı durdurmuş, ancak tüketim malları gibi belirli kategoriler için kısıtlı transferlere izin vermişti. Alternatif olarak, ruble cinsinden transferler mümkün olsa da, hem Rus hem de Türk bankalarının sıkı şartları ve dezavantajlı döviz kurları nedeniyle toplam maliyet yüzde 5-6’ya kadar çıkıyordu. VTB’nin sunduğu düşük maliyetli transfer imkanı bu nedenle iş insanları arasında büyük ilgi görmüştü, ancak hizmetin ani durdurulması hayal kırıklığı yarattı.
- Avrupa Birliği dışişleri bakanları, Rusya’ya yönelik yaptırımların altı ay daha uzatılması konusunda anlaşmaya vardı. Reuters’a konuşan Avrupa diplomatik kaynaklarına göre, son günlerde bu konuda yoğun tartışmalar yaşandı. Macaristan’ın karşıt tutumu, sürecin uzamasına neden oldu. Ancak Avrupa Komisyonu’nun Budapeşte’ye enerji güvenliği konusunda garanti vermesiyle Macaristan’ın endişeleri giderildi. Bu gelişmeyi Macaristan Dışişleri Bakanı Peter Szijjarto duyurdu.
- Kursk Bölgesi Geçici Valisi Aleksandr Hinşteyn, bölgenin yeniden inşasından sorumlu bakan Aleksey Karnauşko’ya uyarıda bulundu. Bakan Karnauşko, Ukrayna Silahlı Kuvvetleri’nin saldırılarından dolayı bölgede 750 milyar ruble maddi hasar meydana geldiğini açıklamıştı. Ancak Hinşteyn, bölgenin tamamı özgürleştirilmeden bu tür tahminlerin yapılmasının yanlış olduğunu söyledi. Hinşteyn, “Bu rakamlar yüzeysel ve doğrulanmamış. Henüz tam bir değerlendirme yapılamaz,” ifadelerini kullandı.
- İngiltere’nin Yüksek Hazırlıklı Deniz Kuvvetleri (VHRF), ülkenin deniz altyapısına yönelik tehdit oluşturabilecek şüpheli gemilere müdahale etmeye hazır olduklarını duyurdu. Express gazetesine konuşan kaynaklar, bu tür operasyonların siyasi bir karar gerektirdiğini ve her olayın ayrı ayrı değerlendirileceğini belirtti.
Öte yandan İspanya Sivil Muhafızları, FBI ile ortaklaşa gerçekleştirdiği bir operasyonla Portekiz kıyılarında Rus mürettebatlı Baltic Summer adlı bir konteyner gemisini durdurdu. Bahamalar bayrağı taşıyan geminin, Güney Amerika’dan büyük bir uyuşturucu sevkiyatı yaptığı şüphesiyle detaylı aramaya tabi tutulduğu belirtildi. Gemide İspanyol Sivil Muhafızlarının merkezi operasyon birimi tarafından geniş çaplı arama yapıldı. (RBC)
- Gürcistan’da, iktidar partisi Gürcü Rüyası'nın zaferine karşı yeni seçimler yapılması ve protestolar sırasında tutuklananların serbest bırakılması talebiyle mitingler düzenlendi. Tiflis’teki parlamento binası önünde başlayan protestolar sırasında Rustaveli Bulvarı kapatıldı. Batum’da ise protestocular, hükümet binası önünde toplandı ve bazı yerleşim bölgelerinden destek yürüyüşleri yapıldı. (BFM)
- Hindistan’ın Rusya Büyükelçisi Vinay Kumar, Rusya-Ukrayna savaşının diyalog ve diplomasi yoluyla çözülmesi gerektiğini söyledi. Kumar, Hindistan’ın bu konuda mümkün olan her türlü desteği sağlamaya hazır olduğunu belirtti. Kumar, “Bu çatışmanın çözümü için diyalogla ilerlenmesi adına elimizden gelen her türlü yardımı sunmaya hazırız,” dedi.
- İngiliz gazetesi The Independent'ın haberine göre, ABD Başkanı Donald Trump, Ukrayna'daki çatışmayı 2025 baharına kadar sona erdirmeyi planlıyor. Ancak, Trump'ın Ukrayna'ya desteği azaltacağı veya Kiev için olumsuz bir anlaşmaya razı olacağı yönündeki endişelerin yersiz olduğu belirtiliyor. Gazetenin kaynaklarına göre, Trump'ın bu konuda kararlı olduğu ve Ukrayna lehine bir çözüm bulmayı hedeflediği vurgulandı.
Gazetenin kaynaklarına göre Trump’ın Ukrayna ile ilgili planlarının ciddiyetini gösteren işaretlerden biri, Ukrayna Parlamentosu’ndaki “Halkın Hizmetkârı” partisinin lideri David Arahamia’nın Trump’ın yemin törenine katılması oldu. Arahamia, Kongre Rotundası’na giriş izni verilen az sayıda yabancı liderden biri olarak dikkat çekti. Haberde, Trump ile Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy arasında yakında bir görüşme yapılacağı da belirtildi. Trump, seçim kampanyası sırasında Ukrayna’daki çatışmayı 24 saat içinde bitirme sözü vermişti, ancak seçildikten sonra bu hedefin gerçekleşmesi için daha uzun bir sürenin gerektiği konusunda danışmanlarının da hemfikir olduğu ifade edildi.
- The Times gazetesi ise dün, Ukrayna’daki çatışmanın dört olası senaryosunu analiz etmmişti. İlk senaryo, Ukrayna'nın ABD desteğini kaybederek Rusya karşısında yenilgiye uğraması ve bunun Kiev için en kötü sonuç olacağı belirtildi.
İkinci senaryo ise “kötü bir barış” olarak tanımlandı ve Ukrayna'nın bölünmesiyle sonuçlanabileceği vurgulandı. Yazıda, "Her iki durumda da, Ukrayna'nın egemenliği ciddi şekilde zarar görecek ve Donald Trump için bu gelişmeler bir başarısızlık olarak değerlendirilecek" denildi.
Üçüncü senaryo, çatışmanın ateşkesle dondurulması ancak nihai bir çözüm olmadan devam etmesi. Bu, Ukrayna’nın varlığını sürdürebilmesi için yetersiz bir adım olarak görülüyor.
Dördüncü ve en umut verici senaryo ise, "Ukrayna’nın güçlü bir müzakere pozisyonunda olduğu ve güvenlik garantileri aldığı bir barış anlaşması" oarak nitelendi. Bu durumda, ABD’nin Ukrayna’ya ekonomik ve askeri desteği kritik bir rol oynayacak, aksi takdirde Rusya’ya yaptırımlar uygulanması gündeme gelecek.
- ABD'nin silah ve askeri teçhizat ihracatı, Ukrayna'daki çatışmalar nedeniyle 2024 yılında %29 artarak 318,7 milyar dolarlık rekor seviyeye ulaştı. Ouest-France gazetesinin ABD Dışişleri Bakanlığına dayandırdığı haberde, Ukrayna’ya silah gönderen ülkelerin stoklarını yenileme çabalarının bu artışın temel nedeni olduğu belirtildi. Lockheed Martin ve Northrop Grumman gibi savunma sanayi devlerinin satışları artarken, küresel istikrarsızlık hisselerinde yükselişi destekliyor.
- Rusya Savunma Bakanlığı, dün gece ülke üzerinde toplam 15 insansız hava aracının düşürüldüğünü açıkladı. Bu dronların sekizi Ryazan bölgesinde, altısı Kursk bölgesinde ve biri Belgorod bölgesinde imha edildi. Ryazan Valisi Pavel Malkov, bölgede hava savunma sistemlerinin devrede olduğunu belirtirken, saldırılarda can kaybı yaşanmadığını ve maddi hasarın değerlendirildiğini bildirdi.
- Bloomberg'in haberine göre, NATO, üye ülkelerin savunma sanayisiyle bazı gizli hedef verilerini paylaşmaya başladı. Bu bilgiler, hangi tür silah ve ekipmanların üretilmesi gerektiğine dair detaylı yönlendirmeler içeriyor. Yeni NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, bu girişimi "savaş zamanı düşüncesine geçişin" bir parçası olarak nitelendiriyor. Bu bilgi paylaşımının temel amacı, savunma şirketlerini üretim kapasitesini artırmaya teşvik etmek. Ayrıca NATO, Avrupa Birliği ile de belirli savunma standartlarını paylaşmayı planlıyor. Bu standartlar arasında silah kalibrelerinin uyumluluğu ve askeri terminolojinin standartlaştırılması gibi konular bulunuyor. NATO'nun 24 üyesinin AB içinde yer alması, iş birliği için önemli bir zemin oluşturuyor.
- Rusya Savunma Bakanlığı, geçtiğimiz gece hava savunma sistemlerinin Voronej, Belgorod, Kursk, Oryol ve Tver bölgeleri üzerinde toplam 32 Ukrayna insansız hava aracını (İHA) imha ettiğini açıkladı. Bakanlığa göre, 15 İHA Voronej, 11’i Belgorod, 4’ü Kursk, birer tanesi ise Oryol ve Tver bölgelerinde düşürüldü.
Belgorod bölgesinde saldırı sonucunda iki özel evin camları kırıldı ve Graivoron şehrinin bir kısmında elektrik kesintisi yaşandı. Ancak can kaybı ya da ciddi yaralanma olmadı. Voronej, Oryol ve Tver bölgelerinde saldırılar herhangi bir zarar veya kayıpla sonuçlanmadı. Kursk yetkilileri henüz İHA saldırısıyla ilgili bir açıklama yapmadı.
Belgorod ve Kursk bölgeleri, Ukrayna sınırına yakın olmaları nedeniyle sık sık bu tür saldırılara maruz kalıyor. Özellikle Kursk bölgesinde, 6 Ağustos 2024’ten bu yana çatışmalar devam ediyor. Dün, 26 Ocak'ta da Kursk üzerinde altı İHA’nın düşürüldüğü bildirilmişti.
- Rus haber kaynaklarına göre, Ukrayna'ya ait bir insansız hava aracı (İHA), Tver şehri yakınlarındaki bir petrol deposuna saldırı girişiminde bulundu. Telegram kanalı "Tver. Proişestviya", gece yarısından sonra bölgedeki Elevator yerleşimi civarında güçlü bir patlama duyulduğunu ve bazı evlerin camlarının kırıldığını bildirdi. Bölgeye çok sayıda itfaiye aracının sevk edildiği belirtildi. Tver Bölgesi Valisi İgor Rudenya, bir İHA'nın düşürüldüğünü doğruladı ve olayda herhangi bir yaralanma ya da maddi hasarın meydana gelmediğini açıkladı.
- FBI, New York çevresinde 26-31 Ocak 2025 tarihleri arasında gerçekleşecek büyük çaplı nükleer tatbikatlar hakkında halkı bilgilendirdi. Tatbikatların Albany, Saratoga ve Schenectady bölgelerinde yapılacağı belirtilirken, askeri personelin koruyucu ekipmanlarla görünmesinin halk arasında endişe yaratmaması istendi. FBI, tatbikatların herhangi bir risk oluşturmadığını vurguladı ve etkinliğin, nükleer saldırılara karşı müdahale kapasitesini artırmayı hedeflediğini açıkladı.
- Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko, Rus yapımı "Oreşnik" füze kompleksinin yakında Belarus’a konuşlandırılacağını duyurdu. Lukaşenko, Vladimir Putin ile anlaşmaya vardıklarını ve bu sistemin Belarus’a Rusya’dan önce teslim edileceğini belirtti. "Oreşnik" füze sisteminin nükleer silah içermediğini, ancak etkili bir savunma aracı olduğunu vurgulayan Lukaşenko, bu adımın Avrupa’da Amerikan orta menzilli füzelerin konuşlandırılma olasılığına karşı alındığını ifade etti. Rusya, "Oreşnik" sistemini geçtiğimiz Kasım ayında Ukrayna’nın Dnipro kentine yönelik bir saldırıda test etmişti.
- İsveç, Baltık Denizi'nde İsveç ve Letonya'yı birbirine bağlayan bir su altı iletişim kablosunun hasar görmesiyle bağlantılı olarak bir gemiyi gözaltına aldığını açıkladı. İsveç Güvenlik Servisi, olayın "ağır sabotaj" olarak sınıflandırıldığını ve ön soruşturma kapsamında bir dizi işlem yapıldığını duyurdu. Ancak gözaltına alınan geminin kimliği hakkında bilgi verilmedi. Letonya'nın Ventspils şehri ile İsveç'in Gotland adası arasında veri trafiğini sağlayan kablonun 26 Ocak'ta hasar gördüğü bildirildi. Letonya Deniz Kuvvetleri, olay yerinde Malta bayrağı taşıyan ve Rusya'ya gitmekte olan bir kuru yük gemisi tespit ettiğini duyurdu. Ancak gemide herhangi bir şüpheli durum ya da hasarlı bir demir bulunmadığını belirtti.
- Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Handelsblatt gazetesine verdiği röportajda, Almanya ve ABD’nin Ukrayna politikası konusunda ortak bir yaklaşım geliştirebileceğini belirtti. Scholz, yeni Amerikan Başkanı ile iki kez görüşme yaptığını ve bu görüşmelerden olumlu izlenimler edindiğini söyledi. Ukrayna’ya destek sağlamanın ve Rusya’ya yönelik yaptırımları sürdürmenin önemine dikkat çeken Scholz, bu konuda ABD Başkanı’nın da aynı tutumu benimsemesini beklediğini ifade etti.
- 2025 yılı başında Avrupa’da en erişilebilir benzine sahip ülke Lüksemburg olurken, Rusya 15. sırada yer aldı. RIA Novosti’nin araştırmasına göre, Lüksemburg’da bir maaşla 2.700 litre benzin alınabilirken, Rusya’da bu miktar 1.242 litre oldu. Listenin sonunda yer alan Moldova’da ise yalnızca 521 litre benzin alınabiliyor. 2024 yılında benzin fiyatları birçok ülkede yükseldi, özellikle Macaristan (%12,2) ve Rusya (%9,9) dikkat çekerken, Polonya ve Birleşik Krallık gibi ülkelerde hafif düşüşler görüldü. Uzmanlar, 2025 yılında fiyatlarda büyük bir değişiklik beklemiyor ancak jeopolitik risklerin etkili olabileceğini belirtiyor. RIA Novosti'nin araştırmasında Türkiye, benzin erişilebilirliği açısından orta sıralarda yer aldı. Türkiye'de 2024 yılı sonunda ortalama bir maaşla yaklaşık 850 litre benzin alınabildiği belirtildi. Bu durum, Türkiye’yi Avrupa'daki sıralamada Rusya’nın gerisinde, ancak Moldova gibi ülkelerin ilerisinde konumlandırdı.
26 Ocak Pazar
- Rusya Savunma Bakanlığı, Donetsk Halk Cumhuriyeti'nde (DNR) Velikaya Novoselka kasabasının Rus birlikleri tarafından kontrol altına alındığını duyurdu. Operasyona, 36. Ordu'nun 5. Muhafız Ayrı Tank Tugayı ile 40. Muhafız Deniz Piyade Tugayı'nın katıldığı belirtildi. Daha önce yaklaşık 6 bin kişinin yaşadığı bu kasabada, çatışmaların ardından nüfusun yalnızca %5'inin kaldığı bildirildi.
- Financial Times'a göre, Amerikalı yetkililer ve diplomatlar, Ukrayna'ya yönelik yardım programlarının 90 günlük askıya alma kararından çıkarılmasını talep etti. ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, 25 Ocak'ta birçok ülkeye yönelik destek projelerini üç aylığına dondurma kararı almıştı. Diplomatlar, USAID tarafından yürütülen Ukrayna projelerinin yeniden başlatılması için Rubio’ya çağrıda bulundu. Kaynaklara göre, Washington'dan bu konuda olumlu sinyaller gelse de talebin tamamen veya kısmen kabul edilip edilmeyeceği henüz belli değil.
- Belarus'ta bugün devlet başkanlığı seçimi yapılıyor. 21-25 Ocak tarihleri arasında gerçekleştirilen erken başkanlık seçimlerinde seçmen katılım oranı yüzde 41,81 olarak açıklandı. Bugün düzenlenecek ana seçim gününde mevcut Cumhurbaşkanı Aleksandr Lukaşenko'nun yanı sıra dört aday daha yarışacak. Avrupa Parlamentosu, seçim sonuçlarının tanınmaması çağrısında bulunurken, Belarus Dışişleri Bakanlığı bu açıklamayı "seçim süreçlerine açık bir müdahale" olarak nitelendirdi. 70 yaşındaki Lukaşenko 1994'den beri iktidarda.
- Avrupa Birliği Dışilişkiler Başkan Yardımcısı Kaja Kallas, Belarus'ta gerçekleşen başkanlık seçimlerini "sahte" olarak nitelendirdi ve Aleksandr Lukaşenko'nun meşruiyetinin olmadığını ifade etti. Kallas, Lukaşenko'nun 30 yıldır iktidarda olduğunu, muhaif liderlerin hapiste tutulduğunu hatırlatarak ve seçimleri "demokrasiye açık bir hakaret" olarak tanımladı.
25 Ocak Cumartesi
- Ukrayna lideri Zelenskiy, "Donald Trump’ın Rusya’ya karşı tehditkar bir üslup kullanarak müzakereyi teşvik eden taktiğini beğendiğini" ifade etti. Trump'ın Rusya ile müzakereleri başlatma çağrısını, aksi takdirde yaptırımlar ve yüksek tarifelerle karşılaşacaklarını söylemesini destekleyen Zelenskiy, bu yaklaşımın çatışmayı sona erdirme isteğini gösterdiğini ancak detayların henüz net olmadığını belirtti. Zelenskiy, "Trump tüm zorlukları anlıyor ve durum daha da kötüleşeceği için (çatışmayı) bitirmemiz gerektiğini söylüyor. Ve Rusya açısından en kötü, sert mesajla konuşuyor. Bana öyle geliyor ki bu bir taktik ve bundan etkilendim” dedi. Trump, Ukrayna meselesinde çözüm sağlanamazsa Rusya’ya karşı sert ekonomik önlemler alacağını ifade ederken, Moskova ile iyi ilişkilere sahip olduğunu ve Rus halkını sevdiğini de dile getirmişti.
- Polonya Başbakanı Donald Tusk, Macaristan Başbakanı Viktor Orbán'ın Rusya'ya karşı yaptırımların uzatılmasını veto etmesi durumunda bunun, Orbán'ın Rusya'nın çıkarlarını desteklediğini açıkça göstereceğini söyledi. Tusk, Avrupa'nın güvenliği ve geleceği için kritik bir dönemde alınacak böyle bir kararın, Orbán'ın Putin'in tarafında yer aldığını kanıtlayacağını ve bu tutumun sonuçları olacağını vurguladı. Orbán ise Rusya'ya karşı yaptırımların Avrupa'ya zarar verdiğini belirterek, yaptırımların yalnızca Ukrayna'nın Rus gaz ve petrol transitine garanti vermesi halinde uzatılabileceğini ifade etti.
- Ukrayna Cumhurbaşkanlığı Ofisi, 18-25 yaş arasındaki erkeklerin askere alınmasıyla ilgili yasada değişiklikler yapılacağını duyurdu. Plan, zorunlu askerliğe tabi olmayan bu yaş grubunun gönüllü olarak sözleşme imzalamasını öngörüyor ve finansal teşvikler de dahil olmak üzere çeşitli ödülleri içeriyor. Cumhurbaşkanlığı danışmanı Nikolay Şçur, teknik detayların tamamlanmak üzere olduğunu ve düzenlemelerin yakında sunulacağını belirtti. Bu girişim, yeni bir konsept oluşturmak için Savunma Bakanlığı, Genelkurmay ve sivil toplum temsilcilerinin katılımıyla oluşturulan bir çalışma grubu tarafından hazırlandı.
- ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, çoğu ülkeye yönelik yardım programlarının finansmanını 90 gün süreyle askıya aldı. Bu karar, Ukrayna, Tayvan ve Ürdün gibi ülkelere yönelik desteğin geçici olarak durdurulmasını içerirken, İsrail ve Mısır'a yardımlar ile acil gıda yardım programları bu kapsamın dışında tutuldu. Rubio'nun talimatına göre, programların devam edip etmeyeceği veya sonlandırılacağı 85 gün içinde yapılacak inceleme sonucunda belirlenecek. Ayrıca, bu süreçte USAID'in tüm faaliyetlerinin durdurulması istenmiş olup, bu durum Ukrayna ve diğer ülkelerdeki insani yardım projelerini de etkileyecek.
- Avrupa Birliği, Suriye'ye uygulanan yaptırımların kaldırılması ve ülkedeki çatışmanın çözülmesi için yabancı askeri varlıkların, özellikle Rusya'nın Tarsus Limanı ve Hmeymim Hava Üssü gibi askeri üslerinin çekilmesini şart koştu. AB yetkilileri, Suriye ile normalleşmenin bir parçası olarak bu adımın gerekli olduğunu belirtirken, yeni Suriye yönetiminin bu konuda gelecekte değerlendirme yapacağını aktardı. Ayrıca, AB yetkilisi, başta yeniden inşa ve rehabilitasyonla ilgili sektörler olmak üzere bazı yaptırımların kaldırılmasının 27 Ocak'taki dışişleri bakanları toplantısında karara bağlanabileceğini ifade etti. Bu arada, Suriye'nin yeni yönetimi, Rusya ile Tarsus Limanı'nın işletilmesine yönelik yatırım anlaşmasını tek taraflı olarak feshetti ve bu durum Rus tarafına önceden bildirilmedi. (BFM)
- ABD Başkanı Donald Trump, Rusya’yı, Barack Obama döneminde ABD’ye ait hipersonik füze tasarımlarını çalmakla yeniden suçladı. Trump, bir kişinin bu tasarımları Rusya’ya verdiğini iddia ederek, "Rusya bu tasarımı Obama yönetimi sırasında çaldı, Obama döneminde; Biden değil" ifadelerini kullandı ve ABD'nin çok yakında bu teknolojiden daha üstün "süper hipersonik füzeler" geliştireceğini açıkladı. Trump, 2020 yılında ABD’nin “süper-puper” olarak adlandırdığı bir hipersonik füze geliştirdiğini duyurmuştu. Bu füzenin, dünyadaki en hızlı füzenin hızından 17 kat daha yüksek bir hıza ve 1.600 kilometrelik bir menzile sahip olduğunu belirtmişti. Aynı yıl bu füzenin test edildiği bildirilmişti. 2023 sonbaharında Trump, Rusya’yı bu tasarımları çalmakla tekrar suçlamış, ancak Rusya Dışişleri Bakanlığı, ABD'nin böyle bir silaha sahip olduğunu düşünmenin bile mümkün olmadığını ifade etmişti.
- ABD, aralarında Ukraynalılar için olanların da bulunduğu bazı göçmen programlarını geçici olarak askıya aldı. The New York Times'ın haberine göre, İç Güvenlik Bakanlığı'na bağlı birim tarafından gönderilen talimat, bu programların daha katı göç politikalarına uygunluğunun incelenmesi amacıyla başvuruların durdurulmasını içeriyor. Bu kapsamda, 150 binden fazla Ukraynalının finansal sponsorlar aracılığıyla geçici statüyle ABD'ye giriş yapmasını sağlayan "Ukrayna için Birleşme" programı da askıya alındı. Venezuela, Haiti, Nikaragua ve Küba'dan gelen göçmenler ile aile birleşimi ve Orta Amerika'dan ABD'de akrabası bulunan çocuklara yönelik programlar da bu karardan etkilendi. Eleştirmenler, bu kararın insani göçe karşı düşmanca bir yaklaşımı temsil ettiğini savunuyor.
- ABD Senatosu, Pete Hegseth’in Savunma Bakanı olarak atanmasını onayladı. Oylar eşit dağılınca, kararı Senato Başkanı ve Başkan Yardımcısı J.D. Vance belirledi.
- Financial Times'a göre, Donald Trump, Danimarka Başbakanı Mette Frederiksen ile yaptığı bir telefon görüşmesinde Grönland'ı kontrol altına alma niyetini ciddi şekilde dile getirdi. Frederiksen, Grönland'ın satılık olmadığını belirtse de ABD'nin bölgeye olan ilgisinin büyük olduğunu vurguladı. Ancak görüşmenin gergin geçtiği ve Trump'ın tehditkar bir tutum sergilediği iddia edildi. Trump'ın Grönland'ı ABD'nin ulusal güvenliği için önemli gördüğünü ve bu konudaki kararlılığının Avrupa'da ciddi endişelere yol açtığı ifade edildi. Danimarka tarafı, görüşmeye dair yapılan yorumları tanımadıklarını açıkladı.
- Rusya Silahlı Kuvvetleri İletişim Ana Müdürlüğü’nün eski birimi başkanı Aleksandr Ogloblin, rüşvet suçlamasıyla askeri mahkemeye sevk edildi. Kendisi, savunma ihalelerinde yüksek miktarda rüşvet almakla suçlanıyor.
- Kamçatka Bölge Valisi Vladimir Solodov, sağlık sistemindeki sorunlar nedeniyle bölgenin sağlık bakanı Aleksandr Gaşkov'u görevden aldı. Daha önce bölgedeki onkoloji merkezinde 36 kişi hepatit B ve C virüslerine yakalanmıştı.
24 Ocak Cuma
- Aeroflot'a ait İstanbul-Moskova seferini yapan uçak, teknik bir arıza nedeniyle Astrahan Havalimanı'na acil iniş gerçekleştirdi. Uçaktaki tüm yolcular tahliye edilerek havalimanı terminaline yönlendirildi. Olayla ilgili ilk bilgilere göre, uçakta meydana gelen bir teknik arıza nedeniyle saat 18:45'te yolculara planlanmamış bir iniş yapılacağı duyuruldu. Aeroflot yetkilileri, Moskova'dan başka bir uçağın saat 02:00'de gelerek yolcuları başkente ulaştıracağını belirtti. Ancak bu bilginin kesinleşmediği ifade ediliyor. Yolcular şu anda Astrahan Havalimanı'nda bekletiliyor. Olayla ilgili detaylı inceleme devam ediyor.
- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, VGTRK muhabiri Pavel Zarubin’e yaptığı açıklamada, “eğer Donald Trump’ın 2020 seçimlerindeki zaferi ‘çalınmamış’ olsaydı Ukrayna’daki mevcut ‘kriz’ yaşanmayabilirdi,” ifadelerini kullandı.
Trump, ikinci dönem için 2020’de başkan seçilmiş olsaydı, Rusya ve Ukrayna arasında askeri bir çatışmanın başlamayacağını defalarca dile getirmişti. Putin, “Onunla aynı fikirdeyim. Eğer 2020’de başkan olsaydı ve zaferi çalınmamış olsaydı, belki de 2022’de Ukrayna’da ortaya çıkan kriz olmazdı,” dedi.
Putin, Trump’ın pragmatik bir insan olduğunu ve ABD ekonomisine zarar verecek kararlar almasının pek mümkün olmadığını belirtti. Ayrıca, Cumhuriyetçi liderle görüşmeye hazır olduğunu ifade etti.
“Muhtemelen bizim için gerçekten bir araya gelmek daha iyi olur. Güncel gerçekliklere dayanarak, hem ABD hem de Rusya için önemli olan tüm konular hakkında sakin bir şekilde konuşabiliriz. Biz hazırız,” diyen Putin, böyle bir görüşmenin gerçekleşip gerçekleşmeyeceğinin ABD’nin mevcut yönetimine bağlı olduğunu ekledi.
- Rusya ile Ukrayna arasında hayatını kaybeden askerlere ait cenazelerin değişimi gerçekleştirildi. Rusya’ya 49 cenaze iade edilirken, Ukrayna tarafına 757 cenaze teslim edildi. Bu bilgiyi, Devlet Duması milletvekili ve parlamento koordinasyon grubu üyesi Şamsail Saraliyev RBC’ye açıkladı. Ukrayna koordinasyon merkezi ise, Ukrayna’ya iade edilen cenazelerin 451’inin Donetsk'ten, 13’ünün Luhansk'tan, 137’sinin ise Zaporijya'dan geldiğini bildirdi. Bahmut yönünden 71, Ugledar yönünden 51 cenaze teslim edilirken, 34 cenaze ise Rusya topraklarındaki morglardan iade edildi.
İki ülke arasındaki son cenaze değişimi 20 Aralıkta gerçekleşmişti.
- Rusya Devlet Başkanı Sözcüsü Dmitri Peskov, Ukrayna’daki çatışmanın sona ermesi için yapılan görüşmelerde “anlaşma” kelimesinden ziyade “düzenleme” kelimesinin daha uygun olduğunu belirtti. Peskov RBC muhabirine yaptığı açıklamada, ABD Başkanı Donald Trump’ın, Kiev’in bir anlaşmaya varmaya hazır olduğu yönündeki açıklamaları sorulduğunda, “Burada söylenmesi gereken bir şey var: Zelenskiy bir anlaşmaya varmaya hazır olamaz ve muhtemelen ‘anlaşma’ yerine ‘düzenleme’ kelimesini kullanmak daha doğru olacaktır. Çünkü bir düzenlemeye ulaşmak için müzakereler yapmak gerekir. Zelenskiy, müzakereleri kendisine yasaklamış durumda,” ifadelerini kullandı.
- Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitri Medvedev, 2024 yılında yaklaşık 450 bin kişinin askeri hizmet için sözleşme imzaladığını açıkladı. Medvedev ayrıca, yaklaşık 40 bin kişinin gönüllü birliklere katıldığını belirtti.
- Rusya’dan gelen ve özel askeri operasyonun başlaması ile kısmi seferberlik ilanının ardından Finlandiya’ya sığınma başvurusunda bulunan kişilerin başvurularının tamamının 2025 yılı Nisan ayı sonuna kadar işleme alınması planlanıyor. Bu bilgi, Finlandiya Göçmenlik Dairesi’nin (Migri) özel başmüfettişi Eppu Ojala tarafından paylaşıldı.
Yle televizyon ve radyo kanalı bazı başvurularının değerlendirilme süresinin iki yıldan fazla sürdüğünü aktarıyor.
- Dondurulmuş Rus varlıklarının el konulması finans piyasalarında öngörülemeyen sonuçlara yol açabilir. Bloomberg’e konuşan Euroclear CEO’su Valérie Urbain, Rusya’nın her zaman karşı önlemler alabileceğini ve bunların finans piyasalarını daha da istikrarsızlaştırabileceğini ifade etti.
CEO öte yandan, dondurulmuş Rus varlıklarının müzakere unsuru haline gelebileceğini de belirtti. Urbain, el konulması durumunda, Euroclear’ı Rusya’dan gelebilecek taleplere karşı korumak için sorumluluğun belirli ülkeler tarafından üstlenilmesi gerektiğini vurguladı.
- Rusya Adalet Bakanlığı, “Siyasi Mahkumlara Destek. Memorial” adlı projeyi ve Kasta grubundan rap sanatçısı Vladi’yi (Vladislav Leşkeviç) yabancı ajan ilan etti.
- Uluslararası Satranç Federasyonu (FIDE), Rusya ve Belarus’tan 18 yaş altı satranç oyuncularının gençler için düzenlenen uluslararası takım yarışmalarına tarafsız statüde katılmalarına izin verdi. Aynı karar engelli oyuncular için de alındı. Bu durum, FIDE’nin resmi internet sitesinde duyuruldu.
- Kremlin sözcüsü Dmitri Peskov, Vladimir Putin'in ABD Başkanı Donald Trump ile görüşmeye hazır olduğunu söyledi. Peskov, şöyle konuştu:
"Bakın, Putin hazır, sinyal bekliyoruz, her şey hazır. Bu yüzden bu konuda kahve falı bakmak zor. Olur olmaz, eğer bir şey olursa, sizi bilgilendireceğiz."
Peskov ABD ile silahsızlanma görüşmelerine yeniden başlamak istediklerini de açıkladı. Diyaloğu Rusya'nın kesmediğini belirten Peskov "top Amerikalıların tarafında" ifadesini kullandı.
Sözcü ABD ile nükleer anlaşmaya varılmasının tüm dünyanın çıkarına olduğunu da söyledi.
Dmitri Peskov bugün yaşanan ve halen devam eden internet kesintisiyle ilgili de konuştu. Peskov, internet hizmetlerinin aksamadan devam edebilmesi için ilave önlemler alınması gerektiğini söyledi.
- Rusya Savunma Bakanlığı Donetsk'teki Timofeyevka adlı yerleşim birimini ele geçirdiklerini açıkladı.
- Rusya'nın en büyük mikroçip üreticisi Kremniy El, dün geceki dron saldırısından sonra üretimi durdurduğunu açıkladı. RBC gazetesi fabrikanın bulunduğu Bryansk bölgesinde dün hava savunma sistemlerinin 37 dron düşürdüğünü yazıyor.
- Tanınmayan Transdinyester Cumhuriyeti'nin başı Vadim Krasnoselski birkaç gün içinde depolardaki gaz stoğunun tükeneceğini söyledi. Krasnoselski Moldova gaz şirketi Moldovagaz'ın beş gündür "politik süreç" nedeniyle tedariği engellediğini de ileri sürdü.
- Dün gece, Rusya’nın 13 bölgesi üzerinde insansız hava araçları etkisiz hale getirildi. Rusya Savunma Bakanlığı toplamda 121 dronun düşürüldüğünü açıkladı. Bakanlık saldırıyı "Yıl başından bu yana en büyük" saldırı olarkak niteledi.
Bryansk bölgesi üzerinde: 37;
Ryazan bölgesi üzerinde: 20;
Kursk ve Saratov bölgeleri üzerinde: 17’şer;
Rostov bölgesi üzerinde: 7;
Moskova bölgesi üzerinde: 6;
Moskova şehri üzerinde: 1;
Belgorod bölgesi üzerinde: 6;
Voronej bölgesi üzerinde: 3;
Tula, Oryol ve Lipetsk bölgeleri üzerinde: 2’şer;
Kırım üzerinde: 1.
Sabah saatlerinde, Leningrad bölgesi valisi Aleksandr Drozdenko, iki drone’un daha düşürüldüğünü açıkladı. Bu, saldırının bildirildiği 14. bölge oldu. İHA’lar, bölgenin güneyinde, Luga bölgesindeki Oredej yerleşimi yakınlarında imha edildi.
Moskova Belediye Başkanı Sergey Sobyanin, insansız hava araçlarının Şelkov, Kolomna, Ramenskoye, Podolsk ve Moskova’nın Troitsk bölgesinde düşürüldüğünü belirtti. Saldırı nedeniyle Vnukovo, Domodedovo ve Jukovski havalimanlarında bir saat boyunca kısıtlamalar uygulandı.
Öte yandan Rusya Federal Havacılık Ajansı (Rosaviatsiya), Kazan, Nijnekamsk, Penza, Samara ve Saratov havalimanlarında geçici kısıtlamaların getirildiğini duyurdu. Ajansın resmi sözcüsü Artyom Korenyako, bunun sivil uçakların uçuş güvenliğini sağlama gerekliliğiyle bağlantılı olduğunu belirtti. Havalimanları geçici olarak uçuşları kabul etmiyor ve uçuş göndermiyor. Uçak mürettebatı, hava trafik kontrolörleri ve havalimanı hizmetleri, uçuş güvenliğini sağlamak için gerekli tüm önlemleri alıyor.
Cuma sabahı bir başka Rus havalimanında daha geçici kısıtlamalar uygulandı. Rosaviatsiya’nın resmi sözcüsü Artyom Korenyako, yerel saatle 07:05’ten itibaren Ufa havalimanının uçakları kabul etmediğini ve uçuş göndermediğini bildirdi.
- ABD başkanı Donald Trump, Fox News’ten Sean Hannity'e verdiği röportajda Ukrayna Devlet Başkanı "Vladimir Zelenskiy, ülkede askeri çatışmaların başlamasına izin vermemeli ve bir anlaşma yapmalıydı," dedi. Trump ayrıca Zelenskiy’nin “bu durumdan bıktığını” ve “Rus tarafıyla bir anlaşmaya varmak istediğini” söyledi.
“Zelenskiy, kendisinden çok daha büyük, daha güçlü bir organizasyonla savaşıyor. Bunu yapmamalıydı çünkü biz bir anlaşma yapabilirdik ve bu <…> önemsiz bir anlaşma olurdu. Ama Zelenskiy karar verdi: ‘Ben savaşmak istiyorum,’” dedi Cumhuriyetçi lider.
“O çok cesur konuşuyordu, bilirsiniz. Ve şimdi iki şey oldu. Onlar cesurdu ama biz onlara milyarlarca dolar verdik,” diye ekledi.
- Ukrayna Devlet Başkanı Vladimr Zelenskiy, enerji kaynaklarına, özellikle petrole yönelik kısıtlamalar yoluyla Rusya’ya baskı yapmanın, “barışın ve gerçek güvenliğin en önemli anahtarlarından biri” olduğunu söyledi. Zelenskiy bu açıklamayı Telegram kanalında yaptı.
Devlet başkanı “Zorlayıcı güçle barış sağlanabilir ve bundan kesinlikle eminiz. Önemli olan, tempoyu düşürmemek ve Rusya’ya baskı yapmaya devam etmek. <…> Avrupa, enerji kaynakları konusunda Amerika ve diğer küresel ortaklarla daha yakın işbirliği yapmalı, Rusya ile değil. Sadece Ukrayna için değil, tüm Avrupa için güçlü pozisyonlar sağlamak adına diplomasimizi ve uluslararası iletişimimizi hazırlıyoruz,” diye yazdı.
- Ukrayna Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Georgiy Tihiy, ülkesinin, güvenlik garantisi olarak ülkede yabancı bir askeri birlik konuşlandırılmasını müttefikleriyle potansiyel olarak tartıştığını söyledi.
Tihiy, bu tartışmanın “çok erken aşamada” olduğunu ve “kesin rakamlar hakkında konuşmanın henüz erken” olduğunu belirtti. Ona göre, yabancı askerlerin konuşlandırılması, daha geniş güvenlik garantilerinin yalnızca bir parçası olacak.
Ukrayna Dışişleri Bakanlığı sözcüsü “Ukrayna için uzun vadeli ve güvenilir güvenlik garantilerinin hem Avrupa’yı hem de Amerika Birleşik Devletleri’ni içermesi gerektiğine inanıyoruz. Ancak bu şekilde bu barışı sürdürülebilir ve kalıcı kılabiliriz,” dedi. (Reuters)
- Londra borsası ICE verilerine göre, Brent petrolünün Mart vadeli işlemlerinin fiyatı yüzde 1,37 düşüşle varil başına 77,92 dolara geriledi. Brent’in fiyatı, 10 Ocaktan bu yana ilk kez 78 doların altına düştü. Mart 2025 teslim WTI petrol vadeli işlemleri de yüzde 1,54 azalarak varil başına 74,28 dolara geriledi. (Kommersant)
23 Ocak Perşembe
- ABD Başkanı Donald Trump, Davos'taki Dünya Ekonomik Forumu'nda video konferans katılımıyla yaptığı açıklamada, Suudi Arabistan ve Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü'nden (OPEC) petrol fiyatlarını düşürmelerini isteyeceğini söyledi. Trump, "Eğer fiyat düşerse, Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş hemen sona erecek. Şu anda fiyat, savaşın devam etmesi için yeterince yüksek. Onların bu fiyatı düşürmesi gerekiyor, bunu zaten çoktan yapmalıydılar" dedi.
Trump’ın bu yaklaşımı, ABD'nin enerji stratejisine yönelik daha geniş planlarının bir parçası olarak görülüyor. Daha önce Financial Times’a verdiği bir demeçte, enerji üretiminde yerli kaynakları artırma sözü veren Trump, "Amerika’nın elinde dünyanın hiçbir yerinde olmayan bir kaynak var: en büyük petrol ve gaz rezervleri" ifadelerini kullanmıştı.
Amerikan liderinin ulusal güvenlik danışmanı Mike Waltz, Kasım ayında NPR'ye verdiği röportajda, Moskova'nın enerji baskısı yoluyla müzakere masasına getirilmesini önermişti. Waltz, Rusya'nın Ukrayna'da tam kapsamlı çatışmanın başlamasından öncesine göre "şu anda daha fazla petrol ve gaz sattığını" belirtti.
- Ukrayna, ABD’nin güvenlik garantileri vermesi durumunda Rusya ile müzakerelere hazır olacak. Bloomberg’e konuşan Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, “Tek soru, bu güvenlik garantilerinin ne olduğu. Açıkçası müzakerelerden önce bunun netleşmesini istiyorum,” dedi.
Zelenskiy, Batı’nın uzun vadeli taahhütleri olmadan Rusya’nın ateşkesi yeniden silahlanmak için bir fırsat olarak kullanacağını düşündüğünü söyledi. Zelenskiy ayrıca, bu sürecin ABD’nin katılımı olmadan mümkün olmayacağını vurguladı. ABD Başkanı Donald Trump’ı bu konuda en etkili kişi olarak tanımlayan Zelenskiy, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in de önemli bir rol oynayabileceğini belirtti ve “Putin’in ekonomisi büyük ölçüde Çin’e bağımlı,” diye ekledi.
Zelenskiy, Ukrayna’nın kaderinin kendi iradesi dışında kararlaştırılmasını istemediğini ve ABD’nin bunu engelleyeceğine inandığını ifade etti.
- Rusya, ABD Başkanı Donald Trump’ın yaptırım tehditleri ve tarife artırımları konusunda yeni bir şey görmüyor. Rus liderin basın sözcüsü Dmitri Peskov, Trump’ın ilk başkanlık döneminde bu tür önlemlere sıkça başvurduğunu belirtti. RBC’nin aktardığına göre Peskov, “Burada özel bir yenilik görmüyoruz. Trump, başkanlığının ilk döneminde sıkça yaptırımlara başvuran bir Amerikan başkanıydı. Bu yöntemleri seviyordu ya da en azından o dönemde seviyordu. Bunun dışında, tüm söylemleri ve açıklamaları dikkatle izliyoruz ve tüm nüansları dikkatlice kaydediyoruz,” dedi.
Peskov, Rusya’nın “eşitlikçi ve karşılıklı saygıya dayalı bir diyaloğa” açık olduğunu ve Trump’ın ilk döneminde iki başkan arasında böyle bir diyaloğun gerçekleştiğini vurguladı. “Henüz sinyal almadık, ama bekliyoruz,” diye ekledi.
- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rusya’nın özel askeri operasyon ekonomisindeki bozulmalardan giderek daha fazla endişe duyuyor. Bu iddia Reuters'e ait. Ajansa konuşan beş kaynağa göre, Rusya’nın petrol, gaz ve maden ihracatına dayalı ekonomisi, 2022’deki Ukrayna operasyonu sonrası Batı yaptırımlarına rağmen son iki yılda güçlü bir büyüme gösterdi. Ancak iş gücü sıkıntısı ve enflasyonu kontrol altına almak için getirilen yüksek faiz oranları nedeniyle son aylarda iç ekonomik faaliyet zorlandı. Habere göre bu durum, Kremlin içindeki bazı kesimlerde operasyonun müzakereyle çözülmesi gerektiği fikrini güçlendirdi.
Putin’in, Ukrayna’nın NATO’ya katılma girişiminden vazgeçmesi ve Rusya’nın Ukrayna’da kazandığı toprakların kabul edilmesi şartıyla ateşkes seçeneklerini Trump’la tartışmaya hazır olduğu belirtiliyor.
Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, Reuters’e yaptığı açıklamada ekonomide “sorunlu faktörlerin” varlığını kabul ederken, ekonominin yüksek hızda geliştiğini ve “tüm askeri gereklilikleri” karşılama kapasitesine sahip olduğunu belirtti.
Putin’in operasyon hedeflerinden bazılarına ulaşıldığını düşündüğü, ancak yüksek faiz oranlarının ekonomi üzerindeki etkileri gibi büyük sorunları da kabul ettiği ileri sürülüyor.
- NATO ülkelerinin, Rusya ile çatışma sonrasında Ukrayna’ya yıllarca önemli ekonomik ve askeri destek sağlamayı taahhüt edeceği ve zamanla Ukrayna’nın ittifaka katılmasına izin vereceği belirtiliyor. Foreign Policy‘nin üst düzey bir Batılı yetkiliye dayandırdığı habere göre, bu şartlar Batı’nın Kiev için öngördüğü güvenlik garantilerinin ilk seçeneklerini oluşturabilir.
İkinci bir seçenek ise NATO’nun beşinci maddesinin Ukrayna topraklarında derhal uygulanmasını içeriyor, bu da Rusya’yı yeni bir askeri operasyondan caydırmayı hedefliyor. Ancak, FP’nin kaynağına göre, Rusya’nın bu ikinci senaryoyu onaylaması pek olası değil. İlk senaryo ise fiilen mevcut durumun devamı anlamına geliyor.
- NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Ukrayna’nın Rusya ile olan çatışmada yenilmesi durumunda Kuzey Atlantik İttifakı’nın savunmayı güçlendirmek için “ekstra trilyonlar” harcamak zorunda kalacağını söyledi. Rutte NATO’nun görevinin, “kalıcı bir barış” için müzakereler öncesinde Kiev’in konumunu güçlendirmek olduğunu belirtti.
Mark Rutte, Davos’taki Dünya Ekonomik Forumu’nda “Ukrayna yenilirse, NATO’nun geri kalanının caydırıcılığını yeniden sağlamak çok daha yüksek bir maliyetle sonuçlanacaktır. Şu anda harcamalarımızı artırma ve endüstriyel üretimimizi geliştirme açısından tartıştığımızdan çok daha yüksek bir maliyet,” dedi. Genel sekreter ayrıca ittifakın savunma harcamalarını GSYİH’nin yüzde 2’sinden yüzde 3’üne çıkarmayı planladığını belirtti ve “Bu ekstra milyarlar değil, trilyonlar olacak,” diye ekledi.
NATO Genel Sekreteri’ne göre, savunma harcamalarını henüz GSYİH’nin yüzde 2’sine çıkarmamış olan ittifak ülkeleri, bunu iki ay içinde yapmalı. Geçen yılın sonu itibarıyla Kuzey Atlantik İttifakı’nın 32 üyesinden 23’ü bu hedefe ulaşmıştı. Ancak ABD Başkanı Donald Trump, görevine başlamadan önce bu hedefin GSYİH’nin yüzde 5’ine çıkarılması çağrısında bulunmuştu. (AP)
- Ukraynalı yetkililer, Batılı müttefiklerin olası bir ateşkes rejimi kapsamında ülkenin Rusya ile sınır güvenliğini sağlamak için yaklaşık 50 bin askeri gönderebileceğine inanıyor. Bu bilgi, Financial Times gazetesinin Kiev’in Batı ile müzakerelerinin seyrine aşina kaynaklara dayandırdığı haberinde yer aldı.
NATO’nun savunma yatırımları konusundaki eski yardımcı genel sekreteri Kamil Grand, 40 bin askerden oluşan bir kuvvetin Ukrayna’ya gerekli korumayı sağlayabileceğini belirtti. Grand’a göre, bu sayede Kiev “kolay bir hedef” haline gelmez ve aynı zamanda derhal bir destek talebinde bulunmaz. Grand, böyle bir gücün İngiltere, Fransa ve Hollanda liderliğinde, Baltık ve Kuzey Avrupa ülkelerinin desteğiyle bir koalisyon çerçevesinde oluşturulabileceğini ifade etti.
Bu arada, gazete, Ukrayna’nın Avrupalı müttefikleri arasında barış güçlerinin gönderilmesi fikri üzerine görüşmeler yapıldığını yazdı. İngiltere Başbakanı Keir Starmer ve NATO Genel Sekreteri Mark Rutte’nin bu konuyu 3 Şubat’ta yapılacak gayriresmi bir toplantıda tartışması bekleniyor.
- Rusya'nın Yamalo-Nenets Özerk Bölgesi’nde özel askeri operasyona katılan askerlere yapılan tek seferlik ödeme artırılacak. Bölge valisi Dmitriy Artyuhov’un kararıyla ödeme miktarı 3,1 milyon ruble olacak (31 bin dolar).
Bu parayı, seçim noktasında veya bölgesel askeri komiserlikte sözleşme imzalayanlar alabilecek. Değişiklikler, 20 Ocak ile 31 Mart arasında sözleşme imzalayan operasyon katılımcılarını kapsayacak. Daha önce ödeme 1,9 milyon rubleydi. Eğer değişiklikler yürürlüğe girmeden önce bu miktar askerlerin hesabına yatırıldıysa, onlara ek olarak 1,2 milyon ruble daha ödenecek ve yeniden hesaplama için başvuruda bulunmaları gerekmeyecek. (Kommersant)
- Ermenistan Dış İstihbarat Servisi’nin kamu raporunda, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü’nün ana görevlerinden biri olmasına rağmen, örgütün Güney Kafkasya’daki sorunlara müdahale edebilecek durumda olmayacağı belirtildi. Raporda, Ermenistan’ın üyeliğini askıya almasına yol açan sebeplerin 2025’te değişmesinin pek olası olmadığı ifade ediliyor. Raporda ayrıca şu ifadeler yer aldı: “Bu örgütün prestijinin büyük bir soru işareti olarak kalacağını ve diğer üye devletler için ‘düşünme konusu’ olacağını düşünüyoruz.” (aktaran RBC)
- İsrail ve Rusya, Hamas tarafından rehin tutulan Donbass kökenli Maksim Harkin ve Rus vatandaşlığı bulunmayan diğer iki kişinin serbest bırakılması için ortak çalışma yürütüyor. İlgili açıklama İsrail'in Moskova Büyükelçisi Simona Galperin tarafından RBC’ye yapıldı. Üç rehine de Filistinli grup ile yapılan anlaşmanın ilk aşamasında serbest bırakılacaklar listesinde yer almıyor.
- ABD Başkanı Donald Trump, Rusya’yı Ukrayna konusunda bir anlaşmaya varmaya çağırarak aksi halde ABD'nin Moskova’ya karşı ağır yaptırımlar ve yüksek tarifeler uygulayacağını açıkladı. Truth Social platformundaki paylaşımında Trump, “Bunu kolay ya da zor yoldan yapabiliriz – ve kolay yol her zaman daha iyidir. Şimdi anlaşma yapmanın zamanı geldi” ifadelerini kullandı. Trump ayrıca, “Rus halkını seviyorum ve Başkan Putin ile her zaman çok iyi ilişkilerim oldu” dedi.
Trump, Rusya'nın İkinci Dünya Savaşı'nda ABD'ye büyük yardım sağladığını ve bunun unutulmaması gerektiğini belirtti. “Rusya bize savaşta yardım etti, yaklaşık 60 milyon insanını kaybetti. Şimdi Moskova'ya büyük bir iyilik yapmayı planlıyorum” diyen Trump, “Şimdi sakinleşin ve bu saçma savaşı durdurun! Bundan sonrası sadece daha kötü olacak” diye ekledi. Trump’ın açıklamaları üzerine Kremlin’den henüz bir yanıt gelmedi, ancak Moskova daha önce birçok kez müzakereye hazır olduğunu belirtmişti.
- Batı medyası, ABD Başkanı Donald Trump'ın Rusya'ya yönelik "Ukrayna için anlaşmaya varma" ültimatomu ve yeni yaptırım tehditleriyle ilgili tepkilerini dile getirdi. CNN, Trump'ın Moskova'ya karşı beklenenden daha sert bir tutum sergilediğini belirtirken, Bloomberg, yaptırımların Rusya'nın önde gelen petrol şirketlerini hedef alabileceğini öne sürdü. Ancak The Guardian ve Axios, ticaret hacminin düşük olması nedeniyle Trump'ın tehditlerinin etkisinin sınırlı olabileceğine dikkat çekti.
The Washington Post, Trump'ın geçmişteki yaptırım tehditlerini tam olarak yerine getirmediğini hatırlatırken, Reuters, ABD-Rusya ticaretinin son yıllarda büyük ölçüde düştüğünü ancak bazı ürünlerin hâlâ ithal edildiğini vurguladı. Associated Press, Rusya'nın hâlihazırda dünyada en çok yaptırım uygulanan ülkelerden biri olduğunu belirterek, Trump'ın önerilerinin sınırlı bir etkiye sahip olabileceğini savundu. CNN ise Trump'ın olası bir karar öncesinde Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile doğrudan konuşmaya önem verdiğini ifade etti. (lenta.ru)
- Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, daha geniş çapta seferberlik ilan edilmesinin mantıklı olmadığını belirtti. Davos'taki Dünya Ekonomik Forumu sırasında Bloomberg'e verdiği röportajda Zelenskiy, "Neden daha fazla genç insanı seferber edelim? Daha fazla insanı silahsız cepheye göndermek için mi? Daha fazla askerden önce daha fazla silaha ihtiyacımız var" dedi.
- Zelenskiy, aynı röportajda, ABD'nin Ukrayna'ya barış gücü askerlerini göndermesi gerektiğini belirtti. Zelenskiy, Avrupa müttefiklerinin yeterli sayıda askere sahip olmadığını ifade ederek, güvenlik garantileri için en az 200 bin Batılı barış gücü askerine ihtiyaç duyulduğunu vurguladı. Ancak ABD Başkanı Donald Trump'ın, Amerikan askerlerinin Ukrayna'ya gönderilmesine karşı olduğu biliniyor. Zelenskiy, Amerikan askerlerinin barış gücü içinde yer almamasının NATO içinde bir bölünmeye yol açabileceğinden endişe ettiğini dile getirdi.
- - Duma milletvekili Mihail Şeremet, ABD Başkanı Donald Trump'a Rusya ile güç diliyle konuşmaktan vazgeçme çağrısında bulundu. Şeremet, Trump'ın akıllı bir politikacı olduğunu ve Rusya ile ABD arasında birçok ortak nokta bulunduğunu belirtti. Milletvekili ayrıca, iki ülke arasındaki gerilimin düşürülmesi gerektiğini vurguladı.
- Ukrayna Ekonomi Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Yuliya Svyridenko, 2025 yılı içinde savaşın sona ermesini umduklarını belirtti. Svyridenko, Ukrayna'nın güçlü bir savunma üretimiyle müzakerelere hazır hale gelebileceğini vurguladı. Trump, daha önce Ukrayna'daki savaşı kısa sürede sonlandırabileceğini söylemişti, ancak bu sürecin diplomatik açıdan karmaşık olduğunu belirten ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, bu hedefin zamana yayılacağını dile getirdi.
- The Washington Post'un haberine göre, ABD Ulusal Güvenlik Konseyi (NSC), Ukrayna, İran ve Kuzey Kore gibi konulardan sorumlu olan onlarca çalışanını görevden alarak evlerine gönderdi. Beyaz Saray, bu adımın, çalışanların Trump yönetiminin "Önce Amerika" politikasına uyumunu sağlamak amacıyla kapsamlı bir denetimin parçası olduğunu belirtti. Görevden alınan çalışanların ofise ancak Trump tarafından atanmış yöneticilerden talimat gelmesi halinde dönebileceği ifade edildi. Bu durum, Trump'ın yönetim politikalarını desteklemeyen devlet memurlarını temizleme sözünü yerine getirme çabası olarak değerlendiriliyor.
22 Ocak Çarşamba
- Donald Trump’ın Beyaz Saray’a gelişi, Rusya ile ABD arasındaki ilişkiler için küçük de olsa bir fırsat penceresi açtı. Bu değerlendirme, Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov tarafından Çarşamba günü Rusya Bilimler Akademisi ABD ve Kanada Enstitüsü’nde yapıldı. Ryabkov, “Yeni yönetimin anlaşma yeteneği hakkında bugün bir şey söyleyemeyiz, ancak önceki Beyaz Saray sahibinin (Joe Biden) umutsuzluğu ile kıyaslandığında küçük de olsa bir fırsat penceresi mevcut,” dedi.
Ryabkov ayrıca, Moskova ile Washington arasındaki yeni dönemin yüksek derecede belirsizlik ve öngörülemezlik taşıyacağını belirtti. Bakan yardımcısı “Önümüzdeki dönem sadece önemli sayıda meydan okumayla değil, aynı zamanda değişimlerin hızlanması ve uluslararası ilişkilerde genel olarak düşük öngörülebilirlik ile karakterize edilecek,” diye ekledi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ABD eski Başkanı Donald Trump arasında bir temas henüz planlanmadı, ancak Rusya bu görüşmeye hazırlık yapıyor. Ryabkov, “Washington’dan daha somut ve net bir şey duyduğumuzda, takvimleri ve organizasyonel detayları koordine edeceğiz,” dedi. Daha önce Trump, Putin ile yakında bir temas kurulacağını umut ettiğini belirtmişti. Ryabkov, Moskova’nın ABD’ye atanacak yeni Rus Büyükelçisi için onay beklediğini de ekledi: “Henüz onay gelmedi, beklemeye devam ediyoruz.” (Tass)
- Ukrayna Cumhurbaşkanı Vladimir Zelenskiy, 2022 yılında İstanbul Anlaşmalarının bozulmasına ilişkin konuşurken, Rusya’nın kendisinden görevden ayrılmasını talep ettiğini söyledi. Devlet başkanının bu sözleri, Strana.ua tarafından aktarıldı.
Kendi ifadesine göre, Ukrayna’dan birileri kendisine “bazı belgelerle” gelmiş ve “Putin’den bir ültimatom” iletmiş.
“Dediler ki, istifa etmeliymişim, yerime Rusya yanlısı Medvedçuk’u getirecekler. Bu nedenle artık ben Cumhurbaşkanı değilmişim,” diyen Zelenskiy, bu açıklamayı Dünya Ekonomik Forumu’nun düzenlendiği Davos’ta yaptı.
Rusya’nın diğer talepleri arasında tüm Donbas bölgesinin Rusya’ya ait olduğunun tanınması, Rusça dilinin kabulü, Kiev’in tarafsız statüsü, ordunun 50 bin kişiye indirilmesi gibi maddeler bulunduğunu belirtti. “Ardından tüm silahlarımızı, özellikle 20 km menzile kadar olan toplar dahil, yok etmeli ve onlara teslim etmeliymişiz,” dedi Ukrayna lideri.
Zelenskiy, bu talepler karşısında “yolladığını” söyledi.
- Rusya Savunma Bakanlığı, Rus Silahlı Kuvvetleri’nin Harkov bölgesindeki Zapadnoye yerleşim yerini kontrol altına aldığını bildirdi. Bu köy, Oskol Nehri’nin sağ kıyısında, Kupyansk’ın kuzeyinde yer alıyor ve Batı grubunun askerleri tarafından ele geçirildi.
- Avrupa Birliği ülkelerinin büyükelçileri, Rusya’ya yönelik yaptırımların uzatılması için çözüm aramak üzere önümüzdeki günlerde birden fazla toplantı yapacak. Bloomberg’in aktardığına göre, bu hafta anlaşmaya varılamazsa, konu 27 Ocak Pazartesi günü Brüksel’de bir araya gelecek olan dışişleri bakanlarına aktarılacak. Ancak kaynaklardan biri, Macaristan’ın tutumunu değiştirmemesi halinde AB’nin yaptırımları uzatmak için bir “B planı” olmadığını belirtti.
- AB’nin savunma şefi Kaja Kallas, üye devletleri, eğitim ve sağlık harcamalarını azaltarak savunma harcamalarını artırmaya çağırdı. Kallas, “Geçen yıl AB ülkeleri GSYH’nın yaklaşık %1,9’unu savunmaya harcadı. Rusya ise %9 harcadı. Okullarımıza, refahımıza ve sağlık sistemimize milyarlarca harcıyoruz, ancak daha fazla savunma harcamazsak, bunların tamamı riske girecek,” dedi. (BFM)
- Kursk bölgesi yetkilileri, yurt dışına yapacakları seyahatleri önceden bildirmek zorunda olacak. Geçici bölge valisi Alexander Hinştein, Telegram kanalında yaptığı açıklamada, bu kuralın düzenledikleri ankete katılanların çoğunluğu tarafından desteklendiğini belirtti. Hinştein “Yakında bölgesel düzenlemelerde değişiklik yapacağız ve devlet görevlilerinin Rusya sınırları dışına seyahatlerinde işverenlerini önceden bilgilendirmelerini zorunlu hale getireceğiz,” dedi. (BFM)
- ABD Başkanı’nın Ukrayna Özel Temsilcisi Korgeneral Keith Kellogg, çatışmanın çözümüne yönelik gerçek müzakerelere katılmayacak. The Wall Street Journal’ın eski meslektaşlarına dayandırdığı habere göre, Kellogg’un önünde 100 gün içinde çözüm sağlama görevi bulunuyor, ancak bunun mümkün olacağına dair ciddi şüpheler var.
Özel temsilci ile çalışan eski bir Ulusal Güvenlik Konseyi çalışanı “Trump onunla vakit geçirmekten keyif alıyor ve onu son derece sadık bir kişi olarak görüyor, ancak [Kellogg] hiçbir zaman kayda değer bir siyasi etki yaratmadı. Elbette Trump’ın düşündüğünden farklı bir şey ortaya koymayacaktır,” dedi.
John Bolton’un Ulusal Güvenlik Danışmanı olarak görev yaptığı dönemde Kellogg’un bağımsızlığına dair şüpheler dile getirdiği belirtiliyor. Bolton’a göre Trump, Kellogg’u sevdiğini belirterek “kendi fikrini açıklamadan önce bana danışıyor” dedi. Habere göre Bolton, ABD’nin Ukrayna’yı ciddi tavizler vermeye zorlayabileceğinden ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Trump’ı manipüle etme yeteneğinden endişeli. Kellogg’un bu etkiye karşı koyamayacağını düşünen Bolton, “Trump, Kellogg’u bağımsız muhakemesi için seçmedi,” dedi.
Kellogg’un, eski başkanlık yönetimini, askeri yardımı sağlama konusunda risk almaya isteksiz olmakla suçlayan bir barış planı önerisiyle bu görevi aldığı düşünülüyor. Ayrıca, Kiev’e yapılacak askeri yardımın müzakerelere katılma şartına bağlanmasını ve Moskova’nın Ukrayna’nın NATO üyeliğini erteleme karşılığında bir barış anlaşmasıyla güvenlik garantileri alması için diyalog çağrısında bulunulmasını önerdiği bildirildi.
- Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, Davos Forumu’nun ardından uluslararası basına verdiği röportajda, NATO’ya üyelik daveti ve güvenlik garantileri alamazsa Ukrayna’nın asker sayısını 800 bin kişiye çıkarması gerektiğini söyledi. Devlet başkanı bu nedenle, NATO’ya entegrasyonun ABD ve Avrupa için en avantajlı çözüm olduğunu belirtti. Röportajın kaydı Zelenskiy'nin ofisinin YouTube kanalında yayınlandı.
Vladimir Zelenskiy “Bir milyonluk bir orduyu beslemek gerekiyor, bunu kim finanse edecek? Eğer Avrupa, Ukrayna’nın yalnızca kendini değil, aynı zamanda Avrupa’nın değerlerini de savunduğunu söylüyorsa, mantıklı bir şekilde bu orduyu destekleyelim: silah, askerler, onların yaşamları. Ukrayna bütçesi bir milyonluk bir ordu için yeterli olmaz,” dedi.
Zelenskiy, bu amaçlar için Batı’da bloke edilmiş Rus varlıklarının kullanılabileceğini ifade ederek, “daha az sancılı alternatifler” aradığını ve “her şeyin yalnızca benim dediğim gibi olacak” diyen bir başkan olmak istemediğini söyledi. Ukrayna’ya 250 milyar dolarlık Rus varlıklarının devredilmesi durumunda, bunun bir kısmının altyapıyı yenilemek, bir kısmının da ordunun masraflarını karşılamak için kullanılacağını ifade etti. Ayrıca, ordu NATO gibi bir ittifaka katılana kadar bu masrafların ABD ve AB bütçelerine yük olmaması gerektiğini söyledi.
- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, iş dünyası ile yaptığı toplantının ardından, yabancı yasaların yeniden kayıt prosedürünü engellemesi veya doğrudan yasaklaması durumunda holding şirketlerinin yeniden yerelleştirilmesi için imkan sağlanmasını istedi. RBC’nin kaynaklarına göre, toplantı 16 Aralık 2024’te kapalı bir oturumda gerçekleştirildi. Talimatların yerine getirilmesi için son tarih 1 Nisan olarak belirlendi. Başbakan Mihail Mişustin ve Rusya Sanayici ve Girişimciler Birliği Başkanı Aleksandr Şokin sorumlu olarak atandı.
- Rusya ve Özbekistan savunma bakanları, iki ülkenin güvenlik kurumları arasında 2025 yılı için iş birliği planını ve 2026-2030 yılları için askeri alandaki stratejik ortaklık programını imzaladı. Rusya Savunma Bakanı Andrey Belousov, imza töreninin Taşkent’e yaptığı resmi ziyaret kapsamında gerçekleştirildiğini duyurdu.
Rusya ve Özbekistan Savunma Bakanlıkları arasındaki 2025 yılı iş birliği planı, tüm ortak faaliyet alanlarında 50 etkinliği kapsıyor.
- Sverdlovsk bölgesinde, Krasnoufimsk-Zyurza Gorki demiryolu hattında röle dolaplarını ateşe verme şüphesiyle bir grup genç gözaltına alındı. Rusya Soruşturma Komitesi’nin açıklamasına göre, gençlere bu eylem karşılığında kimliği belirsiz kişilerce 10 bin ruble teklif edildi. Olayla ilgili terör suçu soruşturması başlatıldı.
Olay sonucunda tren trafiğini sağlayan ekipmanlar hasar gördü ve bu durumun “trenlerin güvenli hareketini tehlikeye soktuğu” ifade edildi. Komite, demiryolu işletmesine “önemli maddi zarar” verildiğini açıkladı. Gençlerin kimlikleri açıklanmadı.
- ABD Başkanı Donald Trump, Rusya'nın Ukrayna ile ateşkes müzakerelerini reddetmesi durumunda yaptırımların sertleşebileceğini belirtti. Beyaz Saray'da gazetecilere konuşan Trump, bu olasılığı değerlendirerek, "Muhtemel görünüyor" dedi. Trump, Putin ile "çok yakında" bir telefon görüşmesi yapmayı planladığını ve Rus tarafının istemesi halinde "herhangi bir zamanda" görüşmeye hazır olduğunu ifade etti. Trump, Zelenskiy'nin barış istediğini düşündüğünü belirterek, "Ama tango için iki kişi gerekir" dedi. Amerikan lideri, Moskova ve Kiev arasında bir ateşkesin mümkün olup olmadığı sorusuna ise, "Bu savaş asla başlamamalıydı. Eğer ABD'nin yetkin bir başkanı olsaydı, savaş başlamazdı" yanıtını verdi. Trump ayrıca, Ukrayna'ya silah yardımı konusunda değerlendirmelerin devam ettiğini söyledi.
- Trump, Çin lideri Şi Cinping ile yaptığı telefon görüşmesinde, Rusya ve Ukrayna arasındaki askeri çatışmanın çözümüne katkıda bulunması için Şi’yi teşvik ettiğini belirtti. Beyaz Saray’da gazetecilere konuşan Trump, “Ona, bunu çözmesi gerektiğini söyledim. Çünkü bu yönde çok fazla şey yapmadı. Elinde çok fazla güç var, bizim gibi” ifadelerini kullandı. Görüşme 17 Ocak’ta, Trump’ın göreve başlamasından birkaç gün önce gerçekleşti. Trump, konuşmayı hem ABD hem de Çin için “olumlu” olarak nitelendirdi ve iki ülkenin daha dostane ve güvenli bir dünya için birlikte çalışacağını söyledi. Bunun ardından, 21 Ocak’ta Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin de Çin lideri ile bir video konferans görüşmesi gerçekleştirdi. Kremlin, bu görüşmenin Trump’ın göreve başlamasıyla bağlantılı olmadığını, planın Aralık 2024’te yapıldığını açıkladı.
- Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, savaş sonrası ülkenin güvenliğini sağlamak için en az 200 bin Avrupalı barış gücü askerine ihtiyaç olduğunu söyledi. Davos’taki Dünya Ekonomik Forumu’nda konuşan Zelenskiy, “200 bin, bu en düşük rakam. Aksi takdirde hiçbir şey olmaz” ifadelerini kullandı. Bu sayı, Fransa’nın 2020 yılı itibarıyla toplam silahlı kuvvetleri büyüklüğüne eşit. Zelenskiy ayrıca, Rusya ile olası barış görüşmelerinde “Ukrayna ordusunun beş kat küçültülmesi” gibi taleplerin gündeme gelebileceğini belirtti ancak böyle bir şartı kabul etmeyeceklerini vurguladı. Ukrayna ordusunun mevcut sayısının 880 bin olduğunu ifade eden Zelenskiy, ordunun küçültülmesinin ulusal güvenlik açısından mümkün olmadığını dile getirdi. Avrupa ülkelerinden barış gücü askerlerinin gönderilmesi fikri aylardır tartışılırken, Reuters’a göre Ukrayna’ya 40 bin ila 100 bin asker gönderilmesi öneriliyor.
- ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Ukrayna'daki çatışmanın çözülmesinin "ağır diplomatik bir çalışma" gerektirdiğini ve müzakerelerin gizli şekilde yürütüleceğini belirtti. ABC'ye verdiği röportajda, Donald Trump'ın başkanlığının ilk gününde çatışmayı sona erdirme vaadiyle ilgili olarak, "Bu çatışma Ukrayna, Rusya ve Avrupa'nın istikrarına zarar verdi. Tek çözüm, pragmatizme ve ciddiyete dönerek diplomasiyle bu sorunu çözmek. ABD burada rolünü oynamalı" dedi. Trump, 2023'teki seçim kampanyasında çatışmayı 24 saat içinde sona erdirme sözü vermiş, ancak daha sonra bu sürecin aylar alabileceğini kabul etmişti.
- RBC'nın aktardığı habere göre Suriye’nin yeni yönetimi, Rus şirketi "Stroytransgaz" ile yapılan Tartus Limanı’nın işletilmesi ve genişletilmesi anlaşmasını iptal etti. Al-Watan’a konuşan Tartus Gümrük Müdürü Riyad Joudi, limandan elde edilen tüm gelirlerin artık Suriye devletinin yararına kullanılacağını ve limandaki işçilerin yerel yönetim altına döneceğini belirtti. Joudi, şirketin liman için sözleşmede öngörülen modernizasyonu gerçekleştirmediğini ve eski ekipmanları kullandığını ifade etti.
2019 yılında, Suriye hükümeti ve "Stroytransgaz" arasında 49 yıllık bir anlaşma imzalanmış, limanın genişletilmesi için Rusya’nın dört yıl içinde 500 milyon dolar yatırım yapması planlanmıştı. Ancak, 2024 yılı sonunda Beşar Esad rejiminin devrilmesinin ardından Suriye’de geçici hükümet göreve başladı. Yeni Başbakan Muhammed el-Başir, eski yönetimin Rusya ile yaptığı anlaşmaların yeniden değerlendirileceğini belirtmişti. Tartus Limanı’ndaki yüksek lojistik maliyetler ve gümrük vergileri nedeniyle limanın işlevselliği büyük ölçüde azalmış durumda.
- İsrail, Ukrayna’ya Rus yapımı silahlar teslim etmeyi teklif etti. Ukrayna’nın İsrail Büyükelçisi Yevgeniy Korniychuk, İsrail Dışişleri Bakan Yardımcısı Sharren Haskel ile görüşmesinin ardından Facebook hesabından yaptığı açıklamada, bu teklifin, İsrail ordusunun Lübnan’da ve diğer bölgelerde ele geçirdiği silahları içerdiğini belirtti. Korniychuk, bu adımı iki ülkenin karşı karşıya olduğu ortak tehditlerin tanınması açısından ciddi bir gelişme olarak nitelendirdi ve Ukrayna’nın olumlu bir karar beklediğini ifade etti. İsrail, Rusya ve Ukrayna arasındaki askeri çatışmanın başlamasından bu yana Ukrayna’ya silah tedarik etmeyi reddetmişti. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Ukrayna’ya sağlanacak silahların İran’ın eline geçmesi ve İsrail’e karşı kullanılabileceği endişesiyle bu karardan uzak durduklarını açıklamıştı.
- Slovakya Başbakanı Robert Fico (Fitso okunur) Rusya ile Ukrayna arasındaki barış müzakerelerinin, Ukrayna'nın NATO üyeliğinin ertelenmesi temeline dayanması gerektiğini belirtti. Viktor Orban ile düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Fico, Kiev'in NATO'ya katılmasının Üçüncü Dünya Savaşı riskini beraberinde getireceğini savundu. Macaristan Başbakanı Orban da bu görüşü destekleyerek, "Ukrayna'nın NATO üyeliği savaş anlamına gelir" ifadelerini kullandı. Ancak iki lider, Ukrayna’nın Avrupa Birliği’ne katılmasına karşı olmadıklarını, bunun için belirli şartların yerine getirilmesi gerektiğini vurguladı. Orban ayrıca, Zelenskiy’e saldırgan retorikten kaçınma çağrısında bulundu.
- Kiev Uluslararası Sosyoloji Enstitüsü'nün (KMİS) verilerine göre, Ukrayna'da Rus milliyetine mensup vatandaşlara yönelik tutum sonbahar 2023'ten bu yana iyileşme gösterdi. Ankete katılanların Rusları yakın çevresine kabul etmeye hazır olduğunu belirtenlerin oranı %28,9'dan %39,1'e yükseldi. Bu süreçte, "Rusofobik tutum" sergileyenlerin oranında ise %7'lik bir azalma kaydedildi. Araştırmacılar, Rusça konuşan Ukraynalılara yönelik tutumun büyük ölçüde sabit kaldığını ve bu grubun %83'ünün çevresine kabul edildiğini belirtiyor.
21 Ocak Salı
- Kremlin dış politika danışmanı Yuri Uşakov, Rusya’nın ABD ile Ukrayna konusunda “ciddi bir diyaloga” hazır olduğunu ancak şu ana kadar Trump yönetiminden Vladimir Putin ile telefon görüşmesi veya müzakere için somut veya resmi bir teklif almadığını söyledi. Uşakov Putin-Şi görüşmesiyle ilgili de konuştu.
Açıklamaya göre, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, bir video konferans görüşmesi sırasında ABD Başkanı Donald Trump’ın 20 Ocak’ta göreve başlamasıyla birlikte olası temasların gelişimini ele aldı. Liderler, ABD ile karşılıklı saygıya ve çıkarlara dayalı ilişkiler kurmaya hazır olduklarını ifade ettiler. Uşakov, Rusya’nın, Putin ile Trump arasında bir görüşme için ABD’den “somut teklifler” beklediğini belirtti.
- Rus hükümeti, yabancı ülkelerin ve kişilerin Rusya’nın rezervlerini dondurmasına karşılık olarak, yabancı varlıkların kamulaştırılmasını öngören bir yasa tasarısı hazırladı. İzvestiya gazetesine göre, tasarı, Maliye Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı, Merkez Bankası ve Ekonomi Bakanlığı tarafından onaylandı. Hükümet komisyonu tasarıyı gelecek hafta görüşecek. Arbitraj mahkemeleri tarafından karar alınacak konfiskasyon sürecinde varlıklar devlet mülkiyetine geçirilebilecek.
- Uluslararası döviz piyasasında dolar kuru, 2025 yılının başından bu yana ilk kez 99,99 ruble seviyesine geriledi. Investing.com verilerine göre, bu seviyeye 12:15’te ulaşıldı. Dolar en son 23 Aralık 2024’te 99,87 ruble seviyesindeydi.
- Rostelekom, bir taşeron şirketinin altyapısından kaynaklandığını belirttiği bir bilgi güvenliği olayı nedeniyle kullanıcı verilerinin sızdırıldığına dair iddialara yanıt verdi. Şirket, olayın detayları ve etkilenen kişi sayısı hakkında bilgi vermedi.
Öte yandan Rusya Dijital Kalkınma Bakanlığı tarafından, Rostelekom kullanıcı verilerindeki sızıntının, Gosuslugi portalını hiçbir şekilde etkilemediği açıklandı. Bakanlık, portal üzerindeki tüm verilerin güvenli bir şekilde korunduğunu vurguladı.
- Kazakistan bankaları Kaspi ve Home Credit Bank, Kazakistan dışından gelen bireyler için banka kartı açma işlemlerini durdurdu. Freedom Bank ve Bank CenterCredit ise yeni kurallar doğrultusunda kart açma sürecini sürdürdüklerini ancak kısıtlamaların uygulanmadığını bildirdi.
- Çin Halk Cumhuriyeti Başkanı Şi Cinping ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, video bağlantısı üzerinden bir görüşme gerçekleştirdi. Bu haberi Çin’in resmi haber ajansı Şinhua duyurdu. Ancak görüşmenin içeriği paylaşılmadı. Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, görüşmenin hâlâ devam ettiğini belirtti.
Putin, Şi Cinping ile bir telefon görüşmesi yapmayı 9 Ocakta planladığını açıklamıştı. O tarihte Rus lider, Çin Devlet Başkanı ile sinema alanındaki iş birliğini görüşmek istediğini söylemiş ve Kültür Bakanı Olga Lyubimova’dan Rusya ile Çin arasındaki ortak çalışmaların durumu hakkında bilgi talep etmişti.
- Rusya'nın Orenburg bölgesindeki Komarovskiy kapalı şehir sakinlere, insansız hava aracı saldırısı tehdidi nedeniyle en yakın sığınağa tahliye olmaları çağrısı yapıldı. Yerel yönetim, sakinlerin yeni bir talimat alana kadar sığınakta kalmaları gerektiğini belirtti.
Yönetimin Telegram’da yaptığı açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Sükunet ve düzeni koruyarak en yakın sığınağa (Komarova 2, 4 ya da açık olacak en yakın bina bodrumları) gidin.”
Orenburg bölgesinde bir önceki insansız hava aracı düşürme olayı Mayıs 2024’te gerçekleşmişti.
Öte yandan Rusya Savunma Bakanlığı’nın verilerine göre altı Rus bölgesinde toplam 55 insansız hava aracı düşürüldü.
Bryansk ve Rostov bölgelerindeki yetkililer, can kaybı veya yıkım yaşanmadığını bildirdi. Smolensk bölgesinde bir İHA’nın enkazının düşmesi sonucu bazı binaların çatıları yandı, ancak yaralanma olmadı. Kursk bölgesindeki bir köye yapılan topçu saldırısında bir yerel sakin yaralandı. Bu bölgede 6 Ağustos’tan bu yana Ukrayna Silahlı Kuvvetleri ile çatışmalar devam ediyor. Diğer bölgelerin yetkilileri gece saldırılarına dair henüz yorum yapmadı.
- Rus ordusu, Donetsk'teki Volkovo yerleşim birimini ele geçirdi. Bu bölge, Pokrovsk’un (Krasnoarmeysk) batısında bulunuyor. (RBC)
- Ukrayna liderliği ve Kiev’in Washington’daki ortakları, 2023 yılında Ukrayna’nın karşı taarruz girişiminde bulunduğu dönemde, Genelkurmay’ın savaşın üç cephe üzerinden yürütülmesi gerektiği yönündeki argümanlarını dinlemek istemedi. RBC'nın aktardığına göre bu ifadeler, Ukrayna Silahlı Kuvvetleri eski Başkomutanı Valeriy Zalujnıy’ın Benim Savaşım adlı kitabında yer aldı. Kitabın bazı bölümleri Ukrayinska Pravda tarafından yayımlandı.
Zalujnıy, Ukrayna Genelkurmayının planladığı üç ana cephe üzerinden saldırı operasyonunun, Kiev ile ortaklar arasında ciddi bir krize yol açabileceğini belirtiyor. Ona göre, o dönemde Ukrayna ordusunun lojistik kapasitesi yüzde 50–60 seviyesinde, mühendislik araçları ise yüzde 10–15 seviyesindeydi.
Eski Ukrayna başkomutanı “Bizi ileriye itme konusundaki ısrar ve tüm çabaların tek bir cepheye yoğunlaştırılması, asker kayıpları, teçhizatın yitirilmesi ve operasyonel görevlerin yerine getirilmemesi anlamına geliyordu. Ne pahasına olursa olsun, ortaklarımızın coşkusunu dizginlemeli ve kendi liderliğimizi eylemlerimizin doğruluğuna ikna etmeliydik,” diye yazıyor.
Zalujnıy, Genelkurmay temsilcilerinin kişisel görüşmelerde ne ABD Genelkurmay Başkanları Komitesi eski Başkanı Mark Milley tarafından ne de Ukrayna liderliği tarafından dinlenmek istenmediğini belirtiyor.
Sonuç olarak, operasyonun güneyde gerçekleştirilmesi tehlikeye girdi, çünkü Ukrayna Savunma Bakanlığı’ndan bazı yetkililer, Başkan Vladimir Zelenskiy’i doğuya daha savaşabilir birlikler göndermeye zorladı. Eski başkomutana göre, hızlı zaferler isteyenlerden biri de Başkan Zelenskiy’di.
Zalujnıy, durumu tesadüfi bir olayın kurtardığını anlatıyor: Haziran 2023’te The Washington Post’a verdiği bir röportajı hatırlattı. O sırada gazetecilere, Ukrayna güçlerinin niteliksel ve niceliksel durumu hakkında çıkarımlar yapılmasına olanak tanıyan bilgiler ulaşmıştı ve bu veriler yayımlanmak üzereydi. Sonunda, söz konusu materyalin yayımdan kaldırılması ve yerine Zalujnıy’ın bir röportaj vermesi konusunda anlaşma sağlandı. Eski komutan, bu röportajın “birilerinin ateşini söndürdüğünü, diğerlerini ise gerçeklere döndürdüğünü” ifade ediyor.
- ABD Başkanı Donald Trump, Ukrayna’daki çatışmanın bir an önce sona ermesi gerektiğini vurgulayarak, “Başkan Zelenskiy, bir anlaşmaya varmaya kararlı. Umarım Vladimir Putin de buna hazırdır” dedi. CNN’in haberine göre Trump, Beyaz Saray’daki Oval Ofis’te gazetecilere yaptığı açıklamada, Putin ile bir görüşme planladığını ve bu görüşmenin “çok yakında gerçekleşebileceğini” belirtti.
Zelenskiy'nin anlaşma konusunda istekli olduğunu belirten Trump, "Putin anlaşma yapmayarak Rusya'yı mahvediyor. Bence Rusya'nın başı büyük belaya girecek. Ekonomilerine ve enflasyona bir bakın. Umarım bir anlaşma yapmak ister" diye konuştu.
Trump bir gazetecinin "1 günde Ukrayna'da savaşı durduracağınızı söylemiştiniz" demesi üzerine, "Göreve yeni başladım, daha yarım gün geçti, yarım gün daha var. Göreceğiz" diye espri yaptı.
Trump "Bu savaş asla başlamamalıydı. Ben başkan olsam başlamazdı. Bazıları bu savaşın bir haftada biteceğimi söylüyordu, oysa üç yılı buldu. Putin için iyi gitmiyor. Durum kötü. Bu büyük bir savaş makinesi. Elimizde rakamlar var, neredeyse 1 milyon Rus askeri öldürüldü, 700 bin kadar Ukrayna askeri öldürüldü. Rusya daha büyük, daha çok asker kaybetti" dedi.
Trump, görüşmenin, müzakere sürecinin başlamasının ardından gerçekleşeceğini ifade ederek, “Görüşmeler zaten başladı, süreç ilerliyor” dedi. Ayrıca, ekonomik yaptırımlar yerine tarifeleri tercih ettiğini dile getirerek, “Tarifeler kelimesini daha çok seviyorum çünkü doların gücünü koruyor. Tarifelerin daha etkili olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.
ABD Başkanı’nın imzaladığı yeni bir kararnameye göre, ABD 90 gün boyunca yabancı ülkelere yapılan yardımları durduracak. Karar, Ukrayna’ya yapılan yardımları da kapsıyor, ancak ABD Dışişleri Bakanı bazı ülkeler için istisna yapma yetkisine sahip olacak. Yardım sağlanmasının yeni yönetimin politika hedefleriyle tutarlı olup olmadığını belirlemek için bir inceleme gerçekleştirilecek. Trump, "
"ABD Başkanı'nın dış politikasıyla tam olarak tutarlı olmayan bir şekilde ABD'den başka hiçbir dış yardım sağlanmayacak" dedi.
AP ajansı, Ukrayna'ya verilen destek gibi özel durumlar dışında, ABD'nin dış yardımın genellikle bütçenin %1'ini aşmadığını belirtiyor. 9 Ocak'ta Dışişleri Bakanlığı, Rusya'nın askeri operasyonunun başlangıcından bu yana Kiev'e askeri yardım için yaklaşık 66 milyar dolar, 2014'ten bu yana ise yaklaşık 70 milyar dolar yardım tahsis edildiğini bildirdi. AP, ABD yardımının diğer başlıca alıcıları arasında İsrail'i (yılda 3,3 milyar dolar), Mısır'ı (yılda 1,5 milyar dolar) ve Ürdün'ü (yılda 1,7 milyar dolar) sayıyor. Ajans,bu yardımların uzun vadeli programlar çerçevesinde sağlandığını ve bu nedenle Trump'ın kararnamesinin bu ülkeleri önemli ölçüde etkilemesinin muhtemel olmadığını belirtiyor.
- Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, ABD’nin yeni başkanı Donald Trump’ın göreve başlamasını barış için bir fırsat olarak değerlendirdiğini ifade etti. Zelenskiy, Telegram hesabında yaptığı paylaşımda, "Ukraynalılar, gerçek bir barışı sağlamak için Amerikalılarla birlikte çalışmaya hazır. Bu, değerlendirilmesi gereken bir fırsat" ifadelerini kullandı. Zelenskiy ayrıca Trump’ı güçlü bir lider olarak tanımlayarak, hem Trump’a hem de tüm Amerikan halkına başarılar diledi.
- Trump, 47. ABD Başkanı olarak yemin ederek göreve başlarken, görev sürecinin başında Rusya ve Ukrayna’yı doğrudan anmasa da kendisini bir "barış ve birlik savunucusu" olarak tanımladı. Trump, "Barışçı ve insanları bir araya getiren biri olmak istiyorum" dedi. Trump’ın yemin töreninden önce Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Trump’a tebrik mesajı göndererek diyaloğa hazır olduğunu belirtti.
- Öte yandan, Trump’ın ekibinin, Rusya ile Ukrayna arasındaki çatışmanın sona erdirilmesi amacıyla bir yaptırım stratejisi üzerinde çalışmaya başladığı bildirildi. Trump ile Putin'in "çok yakında" ilk telefon görüşmesini yapması bekleniyor.
- Rusya'nın Voronej bölgesindeki Liski ilçesinde, bir insansız hava aracının düşmesi sonucu petrol deposunda yangın çıktı. Bölge Valisi Aleksandr Gusev, bölgede birkaç insansız hava aracı tespit edildiğini ve bu araçların "yok edildiğini ve etkisiz hale getirildiğini" belirtti. Daha önce, 15 Ocak'ta aynı petrol deposuna düzenlenen bir insansız hava aracı saldırısı sonrası benzer bir yangın çıkmış ve bölgeye 17 Ocak itibarıyla olağanüstü hal ilan edilmişti. Valilik, bölgede insansız hava aracı saldırılarının devam etme olasılığını vurguladı.
- Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Avrupa'yı "stratejik bir uyanışa" çağırdı ve Ukrayna'daki çatışmanın yakın zamanda sona ermeyeceğini belirtti. Le Monde'a göre Macron, Fransa'nın savunma önceliklerini yeniden gözden geçirmesi gerektiğini vurguladı ve gençlerin orduya katılımını artırmayı hedefleyen bir mobilizasyon projesi önerdi. "Bugün Ukrayna'ya hayatta kalması ve gelecekteki müzakerelere güçlü bir konumdan katılma imkanı sağlamamız gerekiyor. Yarın ise Ukrayna'nın güvenliğini garanti altına almak ve Avrupa'nın kendi güvenliğini sağlamak için harekete geçmeliyiz" ifadelerini kullanan Macron, Avrupa'nın güvenliğinin Avrupa'nın kendi ellerinde olduğunu söyledi.
- Rusya Maliye Bakanlığı, ülkenin 2024 yılı bütçesinin 3,49 trilyon ruble (yaklaşık 34,5 milyar dolar) açık verdiğini açıkladı. Bakanlık, bütçe gelirlerinin geçen yıl 2023'e göre yüzde 26 artışla 36,7 trilyon rubleye ulaştığını, ancak bütçe giderlerinin yüzde 24,2 artarak 40,19 trilyon rubleye çıktığını belirtti. 2023 yılında ise bütçe açığı 3,24 trilyon ruble olarak kaydedilmişti. Uzmanlar, bütçe açığındaki artışın başlıca nedeni olarak artan askeri harcamaları gösteriyor. Bu yıl bütçe harcamalarının 41 trilyon rubleyi aşması bekleniyor.
- Macaristan Başbakanı Viktor Orban, ABD Başkanı Donald Trump'ın göreve başlamasıyla birlikte "Brüksel'in işgali" olarak tanımladığı yeni bir döneme hazırlandığını duyurdu. Orban, Facebook üzerinden yaptığı açıklamada, "Geçen sefer Trump kazandığında demokratlar Brüksel'e kaçtı. Onları oradan çıkarmalı, bir gemiye bindirip Amerika'ya geri göndermeliyiz" ifadelerini kullandı. Orban, aksi takdirde Brüksel’in yeni bir Washington’a dönüşebileceğini ve bunun hem Avrupa hem de Macaristan için zararlı olacağını belirtti. Ayrıca Orban, Trump’ın başkanlığının barış ve olumlu değişimler getireceğine olan inancını da dile getirdi.
- Trump’ın ulusal güvenlik danışmanı Mike Waltz, Şubat ayında ABD’nin İran’a karşı önemli kararlar alacağını duyurdu. Waltz, İsrail’in askeri operasyonlarının İran’ın etkisini zayıflattığını belirtirken, Trump yönetiminin İran petrolüne yönelik yaptırımları sertleştirmeyi ve uluslararası ticaret ağlarını hedef almayı planladığını ifade etti. Waltz, İran’ın bölgedeki müttefiklerinin zayıfladığını vurgulayarak, Hizbullah lideri Hasan Nasrallah’ın öldürülmesi ve Beşar Esad’ın etkisinin azalmasının Tahran üzerindeki baskıyı artırdığını söyledi. Ancak, Trump’ın İran’daki nükleer tesislere yönelik bir İsrail saldırısını destekleyip desteklemeyeceği konusundaki soruya, karar vermek için erken olduğunu belirtti.
20 Ocak Pazartesi
- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Güvenlik Konseyi üyeleriyle yaptığı toplantıda, Donald Trump’ı Amerika Birleşik Devletleri Başkanı olarak göreve başlamasından dolayı tebrik etti. Putin, Moskova’nın ABD’nin yeni yönetimiyle Rusya-Ukrayna çatışması konusunda diyalog kurmaya açık olduğunu ve Cumhuriyetçi liderin Rusya ile ilişkilerin geliştirilmesi ve gerilimin tırmanmasının önlenmesi konusundaki tutumunu memnuniyetle karşıladığını vurguladı.
Vladimir Putin “Yeni seçilen ABD Başkanı ve ekibinin, bizim hatamız olmayan nedenlerle önceki yönetim tarafından kesilen doğrudan temasları yeniden başlatma arzularını ifade ettiklerini görüyoruz. Ayrıca, üçüncü dünya savaşını önlemek için her şeyin yapılması gerektiği yönündeki açıklamalarını duyuyoruz. Bu yaklaşımı kesinlikle memnuniyetle karşılıyoruz ve Amerika Birleşik Devletleri’nin yeni başkanını göreve başlaması dolayısıyla tebrik ediyoruz,” dedi.
Rusya Devlet Başkanı, Rusya-Ukrayna çatışmasının çözümünde en önemli noktanın krizin kök nedenlerinin ortadan kaldırılması olduğunu ifade etti. Putin “Durumun çözümüyle ilgili olarak bir kez daha vurgulamak isterim ki, bu çözümün amacı geçici bir ateşkes veya güçlerin yeniden gruplanması ve silahlanması için bir mola değil, bölgede yaşayan tüm halkların yasal çıkarlarına saygı temelinde uzun vadeli bir barış olmalıdır,” açıklamasını yaptı.
CNN’in kaynaklarına göre, Moskova saatiyle 20:00’de yapılacak yemin töreninin ardından Donald Trump, yardımcılarına Vladimir Putin ile önümüzdeki günlerde bir telefon görüşmesi ayarlamaları talimatı verdi.
- Tanınmayan Transdinyester Moldovya Cumhuriyeti'nin Başkanı Vadim Krasnoselski, Tiraspolgaz şirketinin gaz alımını Moldovagaz üzerinden yapmayı kabul ettiğini açıkladı. Krasnoselski'ye göre, bu karar, Transdinyester’deki vatandaşların ve sosyal kurumların daha hızlı ısı ve elektrik almasını sağlamak amacıyla alındı.
Cumhuriyetin operasyonel karargah toplantısında Krasnoselski, 18 Ocakta Tiraspolgaz'ın Moldovagaz'a boru hattı üzerinden doğal gaz tedarikini kabul ettiğini bildiren bir bildirim gönderdiğini söyledi. Transdinyester şirketi, yakıt geçiş ücretlerini ödemeyi taahhüt etti.
Transdinyester ve Moldova’ya gaz tedariki, Ukrayna’nın geçişi durdurması ve Gazprom ile Moldovagaz arasında borç anlaşmazlığı nedeniyle Ocak ayından itibaren kesilmişti. Bunun ardından cumhuriyette elektrik ve ısıtma sorunları yaşanmaya başladı. Cumhuriyette bir aydan fazla süredir olağanüstü hal uygulanıyor ve birkaç kişi hayatını kaybetti.
- Ukrayna Devlet Soruşturma Bürosu ve Güvenlik Servisi çalışanları, Mayıs 2024’te Harkov bölgesinin başarısız savunmasından sorumlu üç eski üst düzey askeri komutanı gözaltına aldı.
Soruşturmacılar, bu kişilerin sınır bölgelerinin savunmasını hazırlamadığını ve Rusya’nın yeniden saldırısı sırasında çatışmayı yönetmeyi kaybettiklerini belirledi.
Bu kişilerin, Harkov operasyonel-taktik grubunun komutanı olan bir tuğgeneral, 125. bağımsız bölgesel savunma tugayının komutanı olan bir korgeneral ve bu birliğin 415. taburunun başında bulunan bir albay olduğu ifade edildi. (RBC)
- ABD ve Avrupa istihbaratı, Baltık Denizi’ndeki deniz kablolarının kesilmesinden Rusya’yı sorumlu görmüyor. The Washington Post’un istihbarat kaynaklarına dayandırdığı haberine göre, Rusya’nın bu olaylarla bağlantısına dair hiçbir kanıt bulunamadı.
Bu arada NATO, bölgedeki kritik altyapının zarar görmesini önlemek amacıyla ittifak ülkelerinin donanmasının Baltık Denizi’ndeki uluslararası suları kontrol altına alacağı süresiz Baltic Sentry operasyonunu başlattı. Açıklamada, meydana gelen zararların Rusya’nın kötü niyetli eylemlerine bağlı olmadığı özellikle vurgulandı. Daha önce medyada, son 18 ay içinde deniz kablolarının kesilmesiyle ilgili üç olayın soruşturulduğu yazılmıştı. Bu durumlarda şüpheli olan gemilerin Rus limanlarına gidip geldiği belirtilmişti.
Son olay, Finlandiya ile Estonya’yı bağlayan Estlink 2 elektrik kablosunun ticari gemi Eagle S tarafından zarar gördüğü Aralık ayı olayında yaşandı. Finlandiya yetkilileri tankeri gözaltına aldı ve NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Baltık Denizi’ndeki devriyelerin artırılacağını açıkladı.
- Politico’nun Avrupa versiyonu ABD’nin seçilmiş Başkanı Donald Trump'ın, Avrupa Birliği’ni iki olumsuz ekonomik senaryo arasında seçim yapmaya zorlayacağını öngördü.
Habere göre, ilk senaryo, Çin’den ithal edilen mallardan tamamen vazgeçmeyi öngörüyor ve bu durum Pekin’in karşı önlemler almasına yol açarak AB ekonomisini daha da yavaşlatacak. İkinci senaryo, ABD ile Çin’e karşı bir ticaret savaşında birleşmeyi içeriyor, ancak dergi “değişkenliğiyle tanınan Trump aniden pozisyonunu değiştirip Çin lideri Xi Jinping ile AB’ye karşı birleşebilir,” diyerek Avrupa’nın kendini “çok hassas bir durumda” bulabileceğini yazdı.
Habere göre AB ülkeleri, üretim yoğunluğu, bürokrasi, yüksek faiz oranları ve artan fiyatlar gibi sorunlarla karşı karşıya. Bu yüzden küresel şoklar durumunda, önde gelen Avrupa ekonomileri olan Fransa ve Almanya bile ayakta kalamayabilir.
- The Wall Street Journal, ABD’nin seçilmiş Başkanı Donald Trump'ın konuşma notlarına dayanarak, Trump'ın göreve başlama konuşmasında “sağduyu devrimi” çağrısı yapacağını yazdı.
Trump'ın “Başkanlık görevime güven ve iyimserlikle dönüyorum, çünkü ulusal başarının heyecan verici yeni bir döneminin başındayız. Değişim dalgası ülkeyi kasıp kavuruyor,” demesi bekleniyor. Yeni başkan Amerikalılara seslenirken, “tarihteki en büyük medeniyetin cesareti, enerjisi ve dayanıklılığıyla yeniden hareket etme zamanı geldi” diyecek.
- Kursk bölgesi geçici valisi Aleksandr Hinstein, bölge hükümeti toplantısında, Kültürel Mirası Koruma Bakanlığı geçici bakanı İrina Musyal’ın Hindistan gezisini eleştirdi ve askeri operasyonların sürdüğü bir dönemde yetkililerin yurtdışına seyahatlerinin bildirilmesi gerektiğini belirtti.
Hinstein “Resmi olarak, gizli bir bilginin sahibi değil ve yurtdışına çıkışını onaylatması gerekmiyor. Ancak arkadaşlar, burada şunu netleştirelim: Özellikle sorumlu kişilerin, Kursk bölgesi hükümeti ve vali yönetimi çalışanlarının yurtdışına herhangi bir seyahati bildirimsiz olamaz. Bambaşka bir gerçeklikte yaşıyor ve çalışıyoruz; savaşan bir bölgede varlık gösteriyoruz,” dedi.
- Kazan ve Nijnekamsk Havalimanları Saat 10:30 itibarıyla uçak kabulü ve kalkışları yeniden başladı. Kısıtlamalar yaklaşık dört saat sürdü. Kazan Havalimanı 5:50, Nijnekamsk Havalimanı ise 6:45’te çalışmayı durdurmuştu. Bu süreçte Kazan’a iniş yapan üç uçak alternatif havalimanlarına yönlendirildi.
Öte yandan İjevsk Uluslararası Havalimanı’nda da uçuş kısıtlamaları kaldırıldı. Rosaviatsiya’nın verdiği bilgiye göre, bu sabah güvenlik gerekçesiyle kapatılan üç havalimanının sonuncusu yeniden faaliyete geçti. Kısıtlamalar dört saat sürdü ve saat 11:30 itibarıyla normale dönüldü.
Rusya Savunma Bakanlığı, 20 Ocak gecesi 31 insansız hava aracını düşürdüklerini, bunlardan birinin Tataristan üzerinde imha edildiğini bildirdi. Sabah saatlerinde ise Tataristan’da iki İHA daha vuruldu. Kazan’da bir İHA enkazı konutların yakınına düştü ancak kimse zarar görmedi.
- Rusya Savunma Bakanlığı, Donetsk'teki Şevçenko ve Lugansk Halk Cumhuriyeti’ndeki Novoyegorovka yerleşimlerinin kontrol altına alındığını duyurdu.
- Donald Trump’ın ABD’de yeniden iktidara gelmesinin, Rusya’da faaliyet gösteren çok uluslu şirketler için belirsizlik yaratabileceği belirtiliyor. Reuters’a konuşan uzmanlara göre, bazı şirketler bu durumu ülkede kalmak için “siyasi koruma” fırsatı olarak değerlendirebilirken, diğerleri ise pazardan çekilme imkanını artırabilir.
Trump yönetiminin kısmi yaptırım gevşemesiyle bazı yabancı varlıkların serbest bırakılabileceği ve Rusya pazarından çıkış için yeni fırsatların doğabileceği öne sürülüyor.
- Moldova Cumhurbaşkanı Maia Sandu, Transdinyester’e yapılan Rus gaz sevkiyatlarının uluslararası yaptırımları ihlal ettiğini ve yasa dışı olduğunu söyledi. Sandu, Gazprom’un Moldova’nın yasalarına uygun olarak MoldovaGaz aracılığıyla sevkiyat yapabileceğini ancak Moskova’nın üçüncü taraflar üzerinden şeffaf olmayan yöntemler tercih ettiğini belirtti.
Öte yandan Ria Transdinyester’de yalnızca 11 günlük gaz kaldığını bildiriyor. Bu açıklama, tanınmayan Transdinyester Moldavya Cumhuriyeti Ekonomik Kalkınma Bakanı Sergey Obolonik tarafından kriz yönetim toplantısında yapıldı.
“Elimizdeki gaz rezervleri mevcut tüketim oranıyla 11 gün yetecek” ifadeleri, Transdinyester liderinin basın servisi tarafından aktarıldı.
- Tüm dünyanın beklediği gün geldi çattı. Trump bugün yemin ederek ikinci dönem başkanlık görevine resmen başlıyor. CNN’in haberine göre, Donald Trump, yemin töreninden birkaç gün sonra Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile bir telefon görüşmesi düzenlenmesi talimatını verdi. Görüşmenin amaçlarından biri, liderlerin önümüzdeki aylarda bir araya gelerek Ukrayna’daki çatışmayı çözmeye yönelik bir yol haritası belirlemeleri. Trump’ın ulusal güvenlik ekibinin bu görüşme için hazırlıklara haftalar önce başladığı belirtilirken, görüşmenin kesin tarihinin henüz netleşmediği ifade edildi.
- Donald Trump, Ukrayna'daki savaşı sona erdirme ve üçüncü dünya savaşını önleme sözü verdi. Washington'da yemin töreni öncesinde destekçilerine hitap eden Trump, "Ukrayna'daki savaşı bitireceğim. Ortadoğu'daki kaosu durduracağım ve üçüncü dünya savaşını önleyeceğim. Buna ne kadar yakında olduğumuzu hayal bile edemezsiniz" dedi. Trump ayrıca, ABD'nin sınırlarını ve vatandaşlarını korumaya öncelik vereceğini belirterek, "Yıllarca diğer ülkeleri güçlendirdikten sonra nihayet kendi sınırlarımızı savunmaya ve vatandaşlarımızı korumaya başlayacağız" diye ekledi.
- New York Times'ın haberine göre, ABD'li yetkililer, Rusya'nın Ukrayna'nın yaklaşık yüzde 20'sini kontrol etmeye devam etmesinin, ABD'nin arabuluculuğuyla yapılacak olası bir anlaşmanın bir parçası olabileceğini kabul ediyor. Hem Biden hem de Trump yönetimlerinden yetkililer, Moskova'nın "kurtarılmış bölgelerde" kontrolünü sürdürebileceğini özel olarak doğruladı. Bu, çatışmanın çözümü için önerilen şartlar arasında yer alıyor. Yazıda, "Trump’ın ekibi, Rusya ile yapılabilecek bir ateşkes anlaşmasının, Moskova’nın Ukrayna’nın işgal edilen bölgelerindeki askerlerini tutmasına izin verebileceğini belirtiyor. Ancak, ABD’nin Ukrayna’ya sağladığı askeri desteğin devam edip etmeyeceği, anlaşmanın kaderi açısından kritik bir nokta olacak" denildi.
- Rusya Savunma Bakanlığı, hava savunma güçlerinin (PVO) gece boyunca Ukrayna'ya ait 31 insansız hava aracını (İHA) imha ettiğini duyurdu. Açıklamaya göre, Bryansk'da 14, Kaluga'da altı, Belgorod ve Kursk'da üçer, Ryazan ve Oryol bölgelerinde ikişer, Tataristan Cumhuriyeti'nde br İHA etkisiz hale getirildi.
- M. Komsomolets'in bu sabahi haberine göre Kazan sakinleri, şehir üzerinde yeni patlamalar duyduklarını bildirdi. Telegram kanalı SHOT'a göre, Arachino, Kirovsky, Moskovsky ve Novo-Savinovsky bölgeleri dahil olmak üzere birçok mahalleden patlama sesleri duyuldu. Görgü tanıkları bir sanayi tesisinden hava saldırısı sireninin çaldığını belirtti. Şehirde üç ila dört güçlü patlama daha olduğu ifade ediliyor. Bu arada Kazan havaalanı saldırı alarmı sonrası geçici olarak trafiğe kapatıldı.
- Slovakya Başbakanı Robert Fico (Fitso diye okunuyor), Ukrayna'ya Avrupa Birliği tarafından sağlanacak yeni mali destek paketini veto etme tehdidinde bulundu. Fico, bu kararın gerekçesi olarak, Kiev'in Rus gazının Ukrayna üzerinden Avrupa'ya transitini yeniden başlatma konusundaki müzakereleri reddetmesini gösterdi. AB yardım paketinin onaylanması için üye ülkelerin oy birliği gerekiyor. Fico, Slovakya'nın yıllık 500 milyon euro transit gelirini ve artan gaz fiyatları nedeniyle 1 milyar euro daha kaybedeceğini ifade etti, Avrupa genelinde ise toplam kaybın 70 milyar euroyu bulacağını belirtti. Ayrıca Fico, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy ile bir anlaşmaya varılamamasını, Zelenskiy'in tutumunda bir değişiklik yapmaya niyetli olmadığının göstergesi olarak değerlendirdi.
- Macaristan Başbakanı Viktor Orban, Donald Trump’ın göreve başlamasıyla Avrupa Birliği’nin yeni döneme uyum sağlaması gerektiğini belirterek, Rusya’ya yönelik yaptırımların kaldırılmasını önerdi. Orban, AB’nin Trump’ın başkanlığıyla değişen uluslararası dengelere adapte olması gerektiğini vurguladı ve yaptırımları kaldırarak Rusya ile yeni bir ilişki düzeni kurma çağrısında bulundu.
- Kiev'deki "Armiya FM" radyo istasyonunda dün gece meydana gelen patlama sonucu sunucu ağır yaralandı. Patlamanın, stüdyoda sergilenen bir patlayıcı, muhtemel bir el bombası nedeniyle gerçekleştiği bildirildi. RBC'nin Kiev polisi kaynaklı haberine göre, olayda bir radyo sunucusu yaralandı ve hastaneye kaldırıldı. Konuyla ilgili ceza soruşturması başlatıldı. Ukrayna basınına göre, sunucunun, bir misafir tarafından kullanılan bir mühimmat modeli olarak getirilen VP-9 tabanlı fünye ile oynadığı sırada patlama gerçekleşti. (bfm)
- Kiev'de hafta sonu düzenlenen bir mitingde binlerce kişi, çatışmalar sırasında kaybolan yakınlarının akıbeti hakkında Ukrayna hükümetinden daha fazla bilgi talep etti. Protestocular, savaş esirlerinin serbest bırakılması ve kaybolan askerlerin bulunması konusunda hükümetin yeterli iletişim sağlamadığını belirtti.
- The Telegraph’daki bir analizde, "Ukrayna, mevcut cephe durumu göz önüne alındığında müzakere sürecini bir felaket olarak değerlendiriyor ve müzakerelere ancak Rusya’nın ciddi cephe kayıpları yaşaması durumunda başlamayı planlıyor" denildi. Öte yandan eski CIA analisti Larry Johnson, Washington’un mali desteği kesmesi halinde Ukrayna’nın Moskova ile barış görüşmelerini derhal başlatacağını ifade etti.
- Rusya'nın Tuva Cumhuriyeti'nde, sosyal medyada yayılan bir video üzerine, askeri birliğin içerisinde sözleşmeli askerlere kötü muamele yapıldığı iddialarıyla ilgili soruşturma başlatıldı. Videoda, askeri üniforma giyen kişilerin, diğer iki kişiyi elektroşok cihazları kullanarak darp ettiği görülüyor. Olayın, 16 Ocak 2025'te 55115 numaralı askeri birlikte gerçekleştiği belirtiliyor. Yerel hükümet, olayı yakından takip ettiğini ve Askeri Savcılık ile Askeri Soruşturma Komitesi'nin soruşturma yürüttüğünü açıkladı. Ayrıca, bir annenin oğlunun başka bir askeri personel tarafından darp edildiğine dair video mesajı da inceleme altında. (RBC)
- Rusya'nın en büyük devlet bankalarından VTB'nin başkanı Andrey Kostin, uluslararası ödeme sistemi SWIFT’in bilgi sızıntılarına yol açtığını belirterek, ""SWIFT kelimenin tam anlamıyla öldürülmeli, terk edilmeli ve artık onunla çalışmamalı, bu düşmanlarımıza doğrudan bilgi sızıntısıdır" dedi. Kostin, Rusya ve İran’ın yeni bir ödeme sistemi geliştirdiğini ve bunun için yalnızca bir miktar teknolojik çözüm gerektiğini ifade etti. Ayrıca Kostin, VTB’nin İran’da bir şube açmak için izin beklediğini ve Rusya’dan İran’a seyahat eden vatandaşların banka kartlarını kolaylıkla kullanabilmesi için çalışmalar yürüttüğünü vurguladı. SWIFT’e alternatif olarak, BRICS ülkelerinin ulusal ve dijital para birimleriyle çalışacak BRICS Bridge platformunu geliştirdiği ve bu sistemin SWIFT’ten bağımsız bir çözüm olmayı hedeflediği belirtildi. (RBC)
- Polonya, ABD'den sipariş ettiği 250 adet Abrams M1A2SEPV3 tankının ilk partisini teslim aldı. Polonya Savunma Bakanı Vladislav Kosinyak-Kamysh, teslim edilen ilk partide 28 tank bulunduğunu ve bu tankların test edildikten sonra hizmete alınacağını belirtti. Toplamda 4,75 milyar dolara mal olan bu yeni nesil tankların yanı sıra, Polonya kısa süre önce eski versiyon olan 116 adet Abrams tankını da envanterine katmıştı.
- Moskova-Saransk seferini gerçekleştiren Sukhoi Superjet 100 uçağı, iniş takımları göstergesinde olası bir arıza nedeniyle Şeremetyevo Havalimanı'na acil iniş yaptı. Uçakta 66 yolcu ve 6 mürettebat bulunuyordu. Olayda yaralanan olmadı.
- Avrupa istatistik kurumu Eurostat’ın verilerine göre, 2024 yılında Rusya’nın Avrupa Birliği’ne (AB) sebze, meyve ve kuruyemiş ihracatı 2023 yılına kıyasla üç kat azaldı. Ocak-Kasım ayları arasında AB, Rusya’dan toplam 121,1 milyon euro değerinde işlenmiş ürün ithal etti. Bu rakam, bir önceki yılın üçte biri seviyesinde kaldı. En çok ithal edilen ürünler arasında 50,7 milyon euro ile baklagiller ilk sırada yer aldı.
- Gürcistan Cumhurbaşkanı Mihail Kavelaşvili, Epifani Bayramı vesilesiyle 613 mahkumu affetti. Afedilen kişilerin hangi suçlardan hüküm giydiği belirtilmedi. Kavelaşvili, affedilen mahkumların ailelerine kavuşarak yeniden toplumun tam bir parçası olabileceğini ifade etti. Gürcistan Anayasası'na göre, mahkumları affetmek cumhurbaşkanının yetkileri arasında bulunuyor. Kavelaşvili, 29 Aralık'ta göreve başlamış ve 14 Aralık'ta yapılan seçimlerde beş yıllık bir dönem için seçilmişti.
- Rusya'nın Krasnodar bölgesi Karadeniz sahillerinde meydana gelen fırtınalar nedeniyle plajların yarısında tekrar mazot sızıntıları tespit edildi. Bölgedeki 41 belediyede yapılan incelemelerde, 24 plaj alanında yeni kirlenmeler saptandı. Temizlik çalışmaları özellikle sahil şeridinde yoğunlaşırken, en zorlu bölge olarak Anapa’daki Vityazevsky lagünü kıyısı belirlendi. Şu ana kadar 168 bin tondan fazla kirli toprak toplandı, bunun 129 bin tonu geçici depolama alanlarına taşındı. Çalışmalar, 4 bin 400'den fazla personel ve 740 ekipmanla devam ediyor. Kirliliğe, 15 Aralık’ta Kerç Boğazı’nda batan “Volgoneft-212” ve “Volgoneft-239” tankerlerinden sızan mazot neden oldu. 17 Ocak’ta “Volgoneft-239” tankerinden mazot tahliyesi başladı ve bu işlemin Ocak ayı sonunda tamamlanması planlanıyor.
19 Ocak Pazar
- İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, Rus gazeteci Vladimir Solovyov’a verdiği röportajda Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in dünyada çok kutupluluğa ihtiyaç olduğu yönündeki pozisyonunu paylaştığını ifade etti. Pezeşkiyan, “(Putin ile) görüşlerimizi ve yaklaşımlarımızı giderek yakınlaştırıyoruz ve Sayın Putin’in tek kutupluluk konusundaki pozisyonunu paylaşıyoruz. Özgürlük ve bağımsızlık için çabalayan ülkelerde, dünyada çok kutupluluğun olması gerektiği duygusu ve anlayışı her geçen gün daha da güçleniyor. Aramızda dostane duygular ve inançlarımızda yakınlık söz konusu” diye konuştu. Aynı zamanda ABD’nin hala tek kutupluluk çabasında olduğuna dikkat çeken Pezeşkiyan, “Bütün dünyanın kendi kontrolleri altında olması, kendi hedef ve istekleri doğrultusunda hareket etmesi gerektiğine inanıyorlar. Elbette ki bu yaklaşım Rusya için uygun değil. Rusya gibi bir ülkenin, başkalarının kendisi adına karar verdiği ve sadece kendisine yönelik planları uyguladığı bir çerçevenin içinde bulunması düşünülemez” vurgusunu yaptı. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan cuma günü Kremlin'de yaptıkları görüşmenin ardından iki ülke arasında Kapsamlı Stratejik Ortaklık Anlaşması imzalamıştı. (Sputnik)
- Rusya Savunma Bakanlığı, Donetsk Halk Cumhuriyeti'nde Vozdvijenka, Vremyevka, Petropavlovka yerleşimlerinin Rus birlikleri tarafından kontrol altına alındığını duyurdu.
Ayrıca, Ukrayna'nın ATACMS füzeleriyle Belgorod bölgesine gerçekleştirdiği saldırılara karşılık olarak Kiev'deki "Luç" Tasarım Bürosu da dahil olmak üzere Ukrayna'nın askeri-sanayi altyapısına yüksek hassasiyetli silahlarla saldırı düzenlendi. Rusya Savunma Bakanlığı, bu büronun uzun menzilli “Neptün” güdümlü füzeleri ve “Olha” çok namlulu roketatar sistemleri için reaktif mermilerin tasarımı ve üretiminde önemli bir rol oynadığını belirtti. Bakanlık açıklamasında, saldırının hedeflerinin başarıyla vurularak imha edildiği ifade edildi.
Ukrayna’nın geliştirdiği "Neptün" güdümlü füzeleri, Kiev merkezli "Luç" Tasarım Bürosu tarafından tasarlanmış, uzun menzilli ve hassas hedefleme yeteneklerine sahip bir füze sistemi. İlk olarak 2020 yılında hizmete alınan bu sistem, deniz, kara ve hava hedeflerine karşı kullanılabilen gemisavar özellikleriyle dikkat çekiyor. Füze, yaklaşık 300 km menzile sahiptir ve özellikle Karadeniz’de Rusya hedeflerine karşı kullanıldı.
Rusya ayrıca, Ukrayna'nın insansız hava araçlarıyla gerçekleştirmeyi planladığı terör saldırılarını engellediğini ve bir gün içinde Ukrayna ordusuna ağır kayıplar verdirdiğini açıkladı. Öte yandan, başarılı operasyonlarda yer alan birliklere devlet nişanları ve ödüller takdim edildi.
- Ukrayna’nın Nikolayev kentindeki Rusya yanlısı direniş hareketinin koordiantörü Sergey Lebedev, Sputnik’e açıklamasında Rus ordusunun Harkov yakınlarında yabancı paralı askerlerin bulunduğu alanı vurduğunu söyledi. Lebedev, “Direniş Harkov’dan çok etkili bir saldırı olduğunu bildiriyor” dedi. Lebedev, yerel sakinlerin, Rus ordusunun vurduğu Harkov yakınındaki ‘Lesnaya Polyana’ rekreasyon merkezi bölgesindeki yabancı paralı askerlerin bazılarının İspanyolca konuştuğu bilgisini verdiklerini aktardı. (Sputnik)
- Eski ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton, Donald Trump’ın Ukrayna’daki çatışmanın nasıl sona ereceği konusunda detaylara önem vermediğini, bundan Kiev'in zararlı çıkacağını savundu. Japon televizyon kanalı NHK’ya verdiği röportajda Bolton, Trump’ın başkanlık görevine geldikten sonra savaşı bir an önce bitirmek istediğini, ancak istenen "acil çözümün" hangi şartlar altında gerçekleşeceğini umursamadığını belirtti. Bolton, bu durumun Ukrayna için “kötü bir haber” olduğunu vurguladı ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in çatışmaların durdurulmasını istediğini, mevcut sınırların uzun süreli bir ateşkes sonucunda yeni bir sınır çizgisine dönüşebileceğini savundu.
Trump, seçim kampanyası sırasında Ukrayna’daki çatışmayı bir günde sona erdirme niyetini defalarca dile getirmişti, ancak Reuters’e göre, danışmanları bu sürecin “aylar veya daha uzun” sürebileceğini tahmin ediyor. Öte yandan, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, Trump’ın çatışmayı sona erdirmek istediğini belirtti ve Ukrayna’ya “gerçek güvenlik garantileri” sağlayabileceğine dair umutlarını dile getirdi. Kiev, NATO üyeliği talebini yineleyerek, bu üyeliğin yalnızca Ukrayna’nın kontrolü altındaki topraklar için geçerli olabileceğini ifade etti. Ancak Trump’ın danışmanlarının NATO üyeliğine yönelik desteği sınırlı ve Rusya’nın da bu konuya karşı çıktığı belirtiliyor.
- İsveç, NATO kapsamında ilk kara misyonunda 600 askerini Rusya sınırını korumak üzere Letonya'ya gönderdi. İsveçli Yarbay Henrik Rosdal, SVT televizyonuna yaptığı açıklamada, birliklerin gizlilik içinde deniz yoluyla sevk edildiğini belirtti. İsveçli tabur, altı ay boyunca Letonya-Rusya sınırında güvenliği sağlayacak. Misyonun temel amacı, Rusya'yı caydırmak ve NATO ülkelerinin toprak bütünlüğüne yönelik olası tehditleri önlemek. Daha önce İsveçli askerler, Avrupa'da 1990'larda Kosova'daki barış misyonunda görev almış, ardından Mali ve Afganistan'daki çatışma bölgelerine gönderilmişti. Güney Skoane Alayı P7'den sorumlu Marcus Nilsson, yeni görevle ilgili olarak, "Geçmişte barış sağlama görevlerinde yer aldık, şimdi barışçıl bir ülkeye gidiyoruz ve görevimiz savaşı önlemek. Burada bulunmamızın amacı caydırıcılık sağlamaktır" dedi.
- Resmi olarak tanınmayan Transdinyester Moldova Cumhuriyeti İçişleri Bakanlığı basın servisinden yapılan açıklamada, cumhuriyette yılın başından bu yana enerji krizi nedeniyle 3 kişinin hayatını kaybettiği belirtildi. Açıklamada, “Cumhuriyette 1 Ocak'tan bu yana sobalarda kullanılan yakıt ürünlerinden zehirlenen 8 kişiden 2’si hayatını kaybetti. Ayrıca, gaz cihazları kullanımı sonucunda karbonmonoksit zehirlenmesi yaşayan 12 kişiden 1’i yaşamını yitirdi” denildi. (Sputnik)
- Rusya Başbakanı Mihail Mişustin, Rusya’nın askeri gemilerinin Ekvator Ginesi’nin limanlarına giriş yapmasına ve burada onarım amacıyla demirlemesine olanak tanıyan hükümetler arası bir anlaşmayı onayladı. Resmi hukuk portalında yayımlanan anlaşma taslağı, Rusya Savunma Bakanlığı tarafından hazırlanarak Dışişleri Bakanlığı tarafından incelendi ve onaylandı. Bu anlaşma, Rus askeri gemilerinin Malabo ve Bata limanlarında onarım ve demirleme işlemleri yapmasını, sınır geçiş prosedürlerini ve personelin Ekvator Ginesi topraklarında bulunma koşullarını düzenliyor. Ayrıca, Ekvator Ginesi Cumhurbaşkanı Teodoro Obiang Nguema Mbasogo, 2024 yılında Kremlin’de Vladimir Putin ile yaptığı görüşmede, Rusya’nın savunma kapasitesine katkıları nedeniyle teşekkür etmişti.
18 Ocak Cumartesi
- Fransa Savunma Bakanı Sebastien Lecornu, İsveç açıklarında bir NATO gözlem görevi sırasında uçan Fransız deniz devriye uçağının, Rusya tarafından hedef alındığını iddia etti. Lecornu, Baltık Denizi üzerindeki gözetleme uçuşu sırasında uçağın "S-400 hava savunma sisteminin ateş kontrol radarı" ile aydınlatıldığını belirtti. Bu durumu "kabul edilemez bir saldırganlık" olarak nitelendiren Lecornu, Fransa'nın uluslararası hava ve deniz alanlarında seyrüsefer özgürlüğünü savunmaya devam edeceğini vurguladı. NATO, Baltık Denizi'nde zarar gören denizaltı internet kabloları ve elektrik hatları nedeniyle bölgedeki varlığını artırma kararı almıştı. (euronews)
- İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, Rus gazeteci Vladimir Solovyov’a verdiği röportajda Kapsamlı Stratejik Ortaklık Anlaşması'nın imzalanmasının Tahran ve Moskova'nın İran ve Rusya'nın rolünü dışarıdan birilerinin belirlemesine izin vermeyeceğini gösterdiğini söyledi. Pezeşkiyan, “İran binlerce yıllık bir tarihe sahip ve eğer dışarıdan gelen talimatlarla hareket ediyor olsaydık, imajımızı ve politikalarımızı birçok kez değiştirmiş olurduk, ancak biz aynı kalmaya devam ediyoruz. Rusya Federasyonu ile uzun vadeli ve stratejik bir anlaşma imzalamış olmamız, Moskova ve Tahran'ın ülkelerimizin rolünü dışarıdan birilerinin belirlemesine izin vermeyeceğinin bir göstergesidir” dedi. Ortadoğu’da barış ve istikrarın sağlanması için Batı’ya ihtiyaç olmadığına vurgu yapan Pezeşkiyan, “Bağımsız bir politika izleyebilecek durumdayız ve birlikte bölgede güvenlik ve ekonomiyi geliştirmeye ve buraya barış ve istikrar getirmeye hazırız. Bizim Batı'ya ihtiyacımız yok. Bizzat Rusya Devlet Başkanı tarafından imzalanan anlaşma, tam da bu yaklaşımı benimsediğimizi tüm dünyaya gösterdi” ifadelerini kullandı. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan cuma günü Kremlin'de yaptıkları görüşmenin ardından iki ülke arasında Kapsamlı Stratejik Ortaklık Anlaşması imzalamıştı. (Sputnik)
- Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Kiev ve Londra arasında 100 yıllık ortaklık anlaşmasının imzalanmasıyla ilgili olarak yaptığı açıklamada, Moskova'nın Azak Denizi'nde Ukrayna ya da İngiltere'nin işbirliği yapmasına yer olmadığı konusunda uyarıda bulunduğunu ve Moskova'nın bu bölgede üzerindeki her türlü iddiayı kesin bir şekilde bertaraf edeceğini söyledi.
Zaharova açıklamasında, Londra ve Kiev'in 'Baltık Denizi, Karadeniz ve Azak Denizi'nin güvenliğinin güçlendirilmesi de dahil olmak üzere deniz güvenliği alanında bir ortaklık kurmayı' ettiği anlaşmaya atıfta bulunarak, "Bunun arkasında Londra'nın uzun süredir bu su alanlarında, bilhassa da Azak-Karadeniz havzasında bir yer edinme arzusu görülebilir. Kiev'e, tüm jeopolitik iddialarına rağmen, sadece yardımcı bir rol biçiliyor” dedi. (Sputnik)
- Macaristan Dışişleri Bakanı Peter Szijjarto, 2024 yılında TürkAkım boru hattı üzerinden ülkeye Rusya'dan 7.6 milyar metreküp doğalgaz sevkiyatı yapıldığını ve bunun rekor bir miktar olduğunu açıkladı. Facebook üzerinden paylaştığı video mesajında Szijjarto, bu sevkiyatın Macaristan’ın enerji güvenliğini garanti altına aldığını ve ülkede en düşük gaz fiyatlarından birini sağladığını belirtti. Ayrıca, TürkAkım sayesinde Macaristan’ın yeterli gaz tedarikine sahip olduğuna dikkat çeken Szijjarto, bu rekor seviyedeki doğalgazın enerji maliyetlerini düşürmede etkili olduğunu ifade etti.
- Tüm dünyanın 20 Ocak'ta Trump'ın yemin töreni ile Ukrayna krizinde yeni çözüm girişimleri beklediği dönemde karşılıklı saldırılar artarak devam ediyor. Son haberlere göre bu sabah Kiev ve çevresi yeni hava saldırısına uğradı. Başkentin merkezindeki Şevçenko bölgesine yapılan saldırıda bazı idari binalar, bir iş merkezi ve mağaza zarar gördü. Belediye Başkanı Vitali Kliçko, dört kişinin hayatını kaybettiğini, şehrin ana su boru hattının hasar aldığını duyurdu. Kliçko, "Lukyanovskaya" metro istasyonu girişinin patlamalar nedeniyle hasar gördüğünü ve geçici olarak kapatıldığını açıkladı. Ukrayna basını saldırıların balistik füzelerle gerçekleştirldiğini yazdı. Akşam saatlerinde can kaybı üç olarak açıklandı.
- Ukrayna'ya ait insansız hava araçları, Tula Bölgesi'nin Uzlovskaya bölgesindeki bir petrol deposuna saldırı düzenledi. Telegram kanalı Mash'in haberine göre, bölge sakinleri en az on patlama sesi duyduklarını bildirdi. Saldırının ardından petrol deposunda yangın çıktı. (K. Pravda)
- Rusya Savunma Bakanlığı, gece boyunca 46 Ukrayna İHA’sını düşürdüğünü açıkladı. Tula ve Kaluga bölgelerinde İHA’ların yakıt tesislerine saldırı düzenlediği bildirildi. Kaluga Valisi Vladislav Şapşa, Kirov bölgesinde 7 İHA’nın düşürüldüğünü duyurdu. İHA’lardan biri bir yapıya düştü, yangın kısa sürede söndürüldü. Can kaybı veya yaralanma olmadı. Tula Valisi Dmitriy Milyaev, bir yakıt deposunda yangın çıktığını açıkladı. Yangının Ukrayna İHA’larının saldırısından kaynaklandığı iddia ediliyor. Can kaybı bildirilmedi.
- Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, Rusya'nın son saldırılarına karşı Ukrayna’nın bir yanıt vereceğini belirterek, "Biz de selam göndereceğiz" dedi. Rusya Savunma Bakanlığı, 16 Ocak'ta Ukrayna’daki askeri hedeflere yönelik kapsamlı saldırılar düzenlediklerini duyurdu. Kiev Belediye Başkanı Vitali Kliçko ise başkentte hava savunma sistemlerinin devrede olduğunu ve patlama seslerinin duyulduğunu açıkladı. Bu saldırılar, Ukrayna’nın Bryansk ve Krasnodar bölgelerine düzenlediği saldırılara bir yanıt olarak gerçekleşti.
- Moldovagaz Anonim Şirketi, Gazprom’a olan 709 milyon dolarlık tarihi borcunu kabul etti. Şirketin geçici Yönetim Kurulu Başkanı Vadim Çeban, borcun muhasebe kayıtlarında yer aldığını ve ilgili tüm belgelerin hazır olduğunu belirtti. Borcun büyük bir kısmının Transdinyester bölgesindeki ödenmemiş meblağlardan kaynaklandığını ifade eden Çeban, 2014'ten bu yana yeni bir borcun birikmediğini vurguladı. Gazprom’un borcu talep etme hakkı, Moskova Ticari Tahkim Mahkemesi kararıyla hukuki olarak destekleniyor. Rusya ödenmeyen borç nedeniyle gazı kesmişti. (RBC)
- Uluslararası Para Fonu (IMF), Rusya ekonomisine yönelik 2024 yılı büyüme tahminini %1,4’e yükseltti. Bu, önceki tahminlere göre 0,1 puanlık bir artış anlamına gelirken, 2025 tahmini %1,2 olarak sabit kaldı. IMF’ye göre, Rusya’nın 2024’teki Gayri Safi Yurtiçi Hasılası %3,8 oranında büyüyerek önceki tahminin 0,2 puan üzerine çıktı. IMF Başekonomisti Pierre-Olivier Gourinchas, bu revizyonun beklenenden daha güçlü gelen ekonomik verilerden kaynaklandığını belirtti. (Vedomosti)
- Donald Trump, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile yaptığı telefon görüşmesinde, ticaret dengesi, fentanil krizi ve TikTok gibi konuları ele alarak daha dostane ve güvenli bir dünya için iş birliği yapma kararı aldıklarını duyurdu. Trump, görüşmeyi hem Çin hem de ABD için olumlu bir adım olarak nitelendirirken, Şi Cinping Trump’ı yeniden başkan seçilmesi dolayısıyla tebrik etti ve iki ülke arasındaki ilişkilerde karşılıklı saygı ve iş birliğinin önemine vurgu yaptı.
- Slovakya Başbakanı Robert Fico, Zelenskiy ile Rus gazının Ukrayna üzerinden Slovakya'ya geçişi konusunda görüşmek için Davos'taki Dünya Ekonomik Forumu'nu önerdi. Yılbaşından itibaren Ukrayna'nın Rus gazı transitini durdurması, Slovakya'ya gaz akışını kesintiye uğrattı ve Slovak hükümeti bu duruma karşılık olarak Ukrayna'ya elektrik ihracatını durdurma tehdidinde bulundu. Fico'nun sınırda veya Kiev'de görüşme teklifleri yanıtsız kalırken, Davos'ta yapılacak bir toplantının iki ülke arasındaki ilişkileri belirleyebileceğini ifade etti.
- BBC'de yer alan haber analide "2025 yılı itibarıyla Ukrayna’daki çatışmaların genel durumu büyük ölçüde değişmedi. Rus ordusu, neredeyse tüm cephe hattında saldırılarını sürdürerek yavaş ama istikrarlı bir ilerleme kaydediyor ve bu durum görünürde başarı sağlıyor. Ancak, Ukrayna ordusu Donetsk bölgesinde geri çekilse de cephe hattında büyük bir çöküş yaşanmıyor. Ukrayna’nın lojistik sistemleri çalışır durumda ve büyük şehirler doğrudan tehdit altında değil. Her iki taraf da karşı tarafın güç kaybederek savaşma kapasitesini yitireceği beklentisiyle strateji geliştirse de, her iki taraf için de sorunlar birikmeye devam ediyor ve bu durum ciddi bir krize dönüşebilir" denildi.
- Rusya'nın eski Hava ve Füze Savunma Kuvetleri Komutanı General Konstantin Ogienko, rüşvet suçlamasıyla sekiz yıl hapis cezasına çarptırılmasının ardından Ukrayna özel operasyonu bölgesine gönüllü oarak gitme kararı aldı. Ogienko'nun avukatı İgor Vagin, müvekkilinin suçlamaları kabul etmediğini ve temyiz başvurusunda bulunmayacağını belirtti. Ogienko, "Artık özel operasyonda herhangi bir görevde yer almaya hazır. İsternirse ve gerekirse bir asker olarak operasyona katılacak" dedi. (K. Pravda)
- Ukrayna Silahlı Kuvvetleri'nin Kursk bölgesindeki tarım sanayi kompleksine yönelik yoğun saldırılarının ardından, tahmini zarar 110 milyar rubleye ulaştı (yaklaşık 1,2 milyar dolar). Ancak bu rakamın daha da artabileceği belirtiliyor. Bölge yetkililerinden Sergey Starodubtsev, hasarın değerlendirilmesi için çalışmaların devam ettiğini ve zarar gören 94 işletmenin bulunduğunu açıkladı. (K. Pravda)
17 Ocak Cuma
- Donald Trump’ın 20 Ocak’taki yemin törenine Rusya’dan resmi bir heyet katılmayacak. Rusya Devlet Başkanı Yardımcısı Yuri Uşakov’un yaptığı açıklamaya göre, törene Rusya’yı temsilen bir büyükelçi veya üst düzey bir yetkili gönderilmeyecek. Ancak ABD’deki Rusya Geçici Maslahatgüzarı’nın davet alması halinde törende yer alabileceği ifade edildi.
Rusya’nın ABD’de yeni bir büyükelçi atamaması bu karara etki etti. Ekim 2024’te Anatoli Antonov'un ABD Büyükelçiliği görevinden alınmasının ardından, Kasım ayında Dışişleri Bakanlığı, bu göreve Aleksandr Darçiev’in atanmasının planlandığını açıklamıştı. Deneyimli bir diplomat olan Darçiev’in atamasının, Trump’ın yemin töreni sonrasında gerçekleşmesi bekleniyor. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Washington’un Darçiev’in atanmasını memnuniyetle karşıladığını belirtmişti.
- Rusya Savunma Bakanlığı, Ukrayna Silahlı Kuvvetleri’nin ATACMS füzeleriyle Belgorod bölgesine düzenlediği saldırıya karşılık verileceğini açıkladı. Bakanlık, tüm ATACMS füzelerinin düşürüldüğünü ve herhangi bir can kaybı veya hasar olmadığını bildirdi.
16 Ocak’ta, Ukrayna Silahlı Kuvvetleri'nin bölgeye altı adet ABD yapımı füze ile saldırı girişiminde bulunduğu belirtildi. Bölgedeki roket saldırısı tehlikesine ilişkin uyarı, Belgorod Valisi Vyaçeslav Gladkov tarafından 21:27’de yapılmış ve 8 dakika sonra tehlikenin geçtiği duyurulmuştu.
- Rusya Savunma Bakanlığı, Kursk bölgesinde 801 kilometrekarelik bir alanın, yani Ukrayna Silahlı Kuvvetleri birlikleri tarafından ele geçirilen toprakların yüzde 63,2’sinin geri alındığını açıkladı. Açıklamaya göre Ocak ayında dört yerleşim yeri—Aleksandriya, Leonidovo, Russkoye Porechnoye ve Kruglenkoye—kontrol altına alındı.
Ayrıca, Berdi çiftliği yönünde Ukrayna Silahlı Kuvvetleri'nin bir karşı saldırı girişiminin püskürtüldüğü bildirildi. Karşı saldırının, Rus birliklerinin ilerlemesini durdurmak ve Ukrayna birliklerini abluka bölgesinden çıkarmak amacıyla düzenlendiği belirtildi.
- Avrupa Birliği ülkeleri, Ukrayna üzerinden yapılan gaz transitinin durdurulmasının ardından Rus gazını rekor düzeyde satın almaya başladı. Politico’nun Kpler şirketinden aldığı verilere göre, Ocak ayının ilk 15 gününde 27 Avrupa ülkesi Rusya’dan 837 bin ton sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ithal etti. Bu rakam, geçen yılın aynı döneminde 760 bin tondu.
Rus LNG’sinin yaklaşık yüzde 96’sı Yamal tesisinden Avrupa’ya gönderiliyor ve bu teslimatların büyük kısmı önceden yapılan uzun vadeli sözleşmelerden kaynaklanıyor.
- Rusya Adalet Bakanlığı, 2022 yılında seferberlikten kaçmaya yardımcı olan İdite Lesom (Ormana gidin) projesini yabancı ajan olarak tanıdı. Ayrıca, gazeteciler Andrey Kozenko, Anton Rubin, Anastasia Lotaryeva, İrina Romaliskaya, Aleksandra Prokopenko, bilim insanı Kseniya Kiriya ve Alaia Bukva adlı şirket de yabancı ajanlar listesine eklendi.
Bakanlık, bu kişilerin yabancı ajanların materyallerini yaydığını, Ukrayna’ya düzenlenen operasyona karşı eylemlerde bulunduğunu, Rus hükümeti politikaları hakkında yanıltıcı bilgiler yaydığını belirtti.
- Hamas’ın Gazze Şeridi’nde ateşkes anlaşması kapsamında serbest bırakacağı ilk rehine grubunda Rus vatandaşı Aleksandr Trufanov da bulunuyor. Trufanov’un yanı sıra 32 rehine daha serbest bırakılacak. Trufanov, 7 Ekim 2023’te Hamas tarafından kaçırılmıştı.
- Moldovagaz, Rus enerji şirketi Gazprom’a olan 709 milyon dolarlık tarihi borcunu kabul etti. Bu bilgi, şirketin geçici yönetim kurulu başkanı Vadim Çeban tarafından TV8 kanalına açıklandı.
- Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, İngiltere ve Ukrayna arasında imzalanan “yüzyıllık ortaklık” anlaşmasının NATO üyeliği anlamına gelmediğini, ancak endişe verici olduğunu söyledi. Önceki gün imzalanan anlaşma, İngiltere’nin Ukrayna’da askeri altyapısını, özellikle askeri üsleri konuşlandırma olasılığını incelemesini içeriyordu.
Peskov, günlük basın toplantısında “İngiltere’nin NATO üyesi olduğunu göz önünde bulundurursak, askeri altyapılarının sınırlarımıza doğru ilerlemesi kesinlikle endişe verici bir unsur. Ancak her durumda, bundan sonra neler olacağını analiz etmek gerekiyor,” dedi.
Ayrıca Peskov, anlaşmanın Azak Denizi’nde iş birliğini öngören maddesine Kremlin’in olumsuz baktığını vurguladı. “Bu gerçekten Rusya’nın iç denizidir. Ukrayna ve İngiltere arasında burada bir iş birliği pek mümkün değil,” dedi.
- Dmitri Peskov, ABD’nin Rusya’ya yönelik yaptırımlarında köklü bir değişiklik beklenmemesi gerektiğini belirtti. Aynı zamanda, ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump’ın göreve başlamasıyla ilgili aşırı beklentilere kapılmama çağrısında bulundu.
Peskov “Amerikan yönetiminin, diyaloğa yönelik belirli bir siyasi irade beyanı olsa bile, bu konudaki tutumunun önemli ölçüde değişmeyeceği bir sır değil. Bu konuda aşırı beklentilere kapılmamak gerekiyor. Köklü bir değişiklik olamaz,” şeklinde konuştu.
- Macaristan Başbakanı Orban, Avrupa Birliği ülkelerini Rusya’ya yönelik yaptırımları kaldırmaya çağırdı. Bloomberg’e konuşan Orban, ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump’ın yeni bir dönem başlatmaya hazırlandığını söyledi.
Orban, “Yaptırımları pencereden atmanın zamanı geldi,” dedi ve Ruslarla yaptırımlardan arınmış bir ilişki oluşturulması gerektiğini ekledi.
- Voronej bölgesindeki bir petrol tesisinde çıkan yangın yeniden alevlendi. RBC yangının 2,8 bin metrekarelik bir alanı sardığını yazıyor. Acil durum ekipleri, insansız hava araçlarının saldırısından sonra başlayan yangını ikinci gününde söndürmeye çalışıyor.
Yangın, 15 Ocakta Liski bölgesinde meydana gelmişti. Yetkililer, yangının en yüksek zorluk seviyesinde olduğunu belirtti.
- İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, resmi bir ziyaret için Rusya’ya geldi. TASS'ın haberine göre, İran Cumhurbaşkanı’nın uçağı, Moskova’daki Vnukovo-2 Havalimanı’na yerel saatle 10:17’de indi.
Uçaktan indiğinde Pezeşkiyan’ı, başkanlığını Rusya Enerji Bakanı Sergey Tsivilev’in yaptığı bir Rus heyeti karşıladı. Heyette ayrıca Dışişleri Bakan Yardımcısı Andrey Rudenko ve Devlet Protokol Departmanı Direktörü İgor Bogdaşev yer aldı.
- Petuşinskiy Bölge Mahkemesi, muhalif siyasetçi Aleksey Navalni’nin avukatları Vadim Kobzev, Aleksey Lipser ve İgor Sergunin’i, aşırılık yanlısı bir topluluğa katılma suçundan 3,5 ila 5,5 yıl arasında değişen hapis cezalarına çarptırdı. Karar, Interfax tarafından duyuruldu.
- Sri Lanka’daki güney otoyolunda bir gezi otobüsü ile kamyonun çarpışması sonucu 12 Rus vatandaşı yaralandı. İkisi ağır durumda. Açıklama, Rusya Büyükelçiliği tarafından yapıldı.
- ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump tarafından Hazine Bakanı olarak önerilen yatırımcı Scott Bessent, Senato’daki oturumlarda Rusya’ya yönelik yaptırımların sertleştirilmesini desteklediğini ifade etti. Bessent, atanması durumunda Ukrayna’daki çatışmayı sonlandırmak amacıyla Moskova üzerindeki baskıyı artırmak için ABD Başkanı’nın talimatlarını yerine getireceğini söyedi. CNBC kanalına konuşan Bessent, “Yüzde 100 Rusya’ya yönelik yaptırımların artırılmasından yanayım, özellikle büyük Rus petrol şirketlerine yönelik. Bu, Rusya’yı müzakere masasına oturtacak seviyede olmalı,” dedi.
Hazine Bakanlığı adayı, mevcut yaptırımların yeterince sert olmadığını düşündüğünü de ekledi. Bunun yanı sıra, mevcut yönetimin Rus enerji sektörüne yönelik yaptırımları sıkılaştırma kararını, ABD’deki petrol fiyatlarının yükselmesiyle aynı zamana denk gelmesini eleştirerek şaşkınlığını dile getirdi.
Dün, Bloomberg, Trump yönetiminin iki farklı yaptırım stratejisi üzerinde çalıştığını bildirmişti. İlk strateji, Ukrayna’daki çatışma sona yaklaşırsa, Rus petrol üreticilerine yönelik yaptırımları gevşetmeyi öngörüyor. İkinci strateji ise Moskova üzerindeki baskıyı artırmak için yaptırımların sertleştirilmesini içeriyor.
- Axios ve Jerusalem Post’un kaynaklarına dayandırdığı habere göre, İsrail ve HAMAS ABD ve Katar’ın arabuluculuğunda ateşkes anlaşması imzaladı. Anlaşmaya göre, taraflar 15 aydır devam eden çatışmaları sonlandırmayı, hayatta kalan rehineleri serbest bırakmayı ve Gazze Şeridi’nde 15 ay boyunca tutulan ölen İsrailli rehinelerin cenazelerini teslim etmeyi kabul etti. Rehineler arasında iki Rus vatandaşı da bulunuyor.
- ABD Başkanı Joe Biden, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptığı telefon görüşmesinin detaylarını net bir şekilde açıklayamadı. TASS haber ajansına göre Biden, “Aslında, onunla telefonda konuştuğumda… şey söyledim… O dedi ki… Avrupa’nın Finlandiya olmasını istiyor. O zaman ona şunu belirttim ki… aslında siz sadece Avrupa’da Finlandiya değil, Avrupa’dan bağımsız Finlandiyalılaşma elde edeceksiniz. Avrupa’nın NATO’ya katıldığını göreceksiniz,” dedi. 82 yaşındaki Biden, bu açıklamayı ABD Savunma Bakanlığı’nın başındaki komutan için düzenlenen veda töreninde yaptı.
- Birleşik Krallık, Ukrayna’da askeri üsler ve savunma altyapısı kurmayı değerlendirebilir. Bu durum, Britanya Başbakanı Keir Starmer’ın Kiev’e yaptığı duyurulmamış ziyarette imzalanan “100 Yıllık Ortaklık” anlaşmasıyla ortaya çıktı. Söz konusu anlaşma, Birleşik Krallık hükümetinin internet sitesinde yayımlandı.
Anlaşma, iki ülkenin ortak askeri ihtiyaçlarını belirlemek ve savunma teknolojilerinde iş birliğini genişletmek için birlikte çalışmasını öngörüyor. Ayrıca Londra ve Kiev, Ukrayna’da askeri üsler, lojistik depolar ve askeri malzeme depolarını içerecek İngiliz savunma altyapısının konuşlandırılma imkanlarını değerlendirecek.
Bunun dışında, Londra’nın 2030-2031 yılına kadar her yıl Kiev’e 3 milyar sterlinlik (yaklaşık 381 milyar ruble) askeri yardım sağlayacağı belirtiliyor.
- Ukrayna ve Birleşik Krallık arasındaki “yüzyıllık ortaklık” anlaşmasında gizli, kapalı bir bölüm bulunuyor. Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, “Bu anlaşmada gizli ve kapalı bir bölüm de var. Bize dayanıklılık ve gelişme imkanı katan her şey bu kısımda yer alıyor,” dedi. Zelenskiy, bu yıl sadece Londra’dan yaklaşık 6,6 milyar dolarlık askeri yardım almayı beklediklerini de ekledi.
- Rusya’nın Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Vasiliy Nebenzya, Türk Akım boru hattı altyapısına yönelik saldırının Washington ve Londra’dan gelen öneriler doğrultusunda gerçekleştirildiğine dair Moskova’nın elinde kanıtlar olduğunu söyledi.
- Finlandiya Gümrük İdaresi, Estlink 2 ağ kablosuna zarar verdiği iddia edilen Eagle S adlı tankere ilişkin soruşturma başlatmayacağını açıkladı. Reuters’in haberine göre, Rusya’dan kurşunsuz benzin ve dizel taşıyan ve yaptırım kapsamındaki bir yükle yakalanan tanker, Finlandiya karasularına yetkililerin talebi üzerine girdiği için mürettebatın yaptırım yasalarını kasten ihlal ettiğinin söylenemeyeceği ifade edildi.
- Rus Demiryolları (RJD), Alman Siemens firması tarafından St. Petersburg’da inşa edilen Sapsan ve Lastoçka trenlerinin bakım ve onarım hizmetlerini sağlayan servis tesisini satın aldı. Nevski Prospekt gazetesine göre, ihale sürecinde tesisin maliyeti 1,45 milyar ruble olarak belirlendi.
16 Ocak Perşembe
- Donald Trump'ın ekibi, Rusya’ya yönelik yeni yaptırımlar için bir strateji geliştirmeye başladı. Bloomberg'in haberine göre, bu strateji hem Ukrayna ile bir barış anlaşmasını hızlandırmayı hem de İran ve Venezuela üzerindeki baskıyı artırmayı hedefliyor. Trump yönetimi, Ukrayna’daki çatışmanın çözümüne yaklaşıldığına inanırsa, Rus enerji şirketlerine yönelik yaptırımlarda esneklik gösterebilir. Ancak, çatışmanın uzaması durumunda yaptırımların daha sert bir şekilde uygulanması ve özellikle Rus petrol ticaretine yönelik ikincil yaptırımların artırılması planlanıyor.
Habere göre Trump’ın hangi yaklaşımı benimseyeceği henüz belirsiz. Planın geliştirilme süreci başlangıç aşamasında ve nihai karar Trump’a bağlı olacak. Analistler, yeni yönetimin, Avrupa ve Asya’daki alıcılar ve taşıyıcı şirketlere daha sert müdahalelerde bulunabileceğini öngörüyor. Öte yandan, 10 Ocak’ta açıklanan yaptırımlar, Rusya’nın enerji sektörünü daha da hedef alarak, Gazprom Neft ve Surgutneftegaz gibi büyük şirketler ile toplamda 180'den fazla gemiyi ve birçok petrol servis firmasını kapsadı. Kremlin, bu yaptırımlara karşılık ekonomik tedbirler almayı planladığını açıkladı ve Biden’ın Trump’a kötü bir miras bıraktığını savundu.
- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 2025 yılı için yedek askerlerin askeri eğitimlere çağrılmasını öngören bir kararname imzaladı. Kararname, Rusya Silahlı Kuvvetleri, Ulusal Muhafızlar, Acil Durumlar Bakanlığı’na bağlı kurtarma birlikleri, Devlet Koruma Servisi ve Federal Güvenlik Servisi gibi kurumlarda yedek askerlerin eğitimden geçmesini amaçlıyor. Uygulama, kararın yayımlandığı gün yürürlüğe girdi. Bu tür kararlar, her yıl düzenli olarak yayımlanıyor. Örneğin, 2024 için kararname mart ayında, 2023 için ise mayıs ayında yayımlanmıştı. Askeri eğitimlere çağrı süreci, Savunma Bakanlığı'nın bölgesel askerlik şubelerine direktif göndermesiyle başlıyor ve ardından yedek askerlerin çağrılması için bildirimler yapılıyor. Geçtiğimiz yıl 133 bin kişi orduya katılmıştı ve çağrı süreci 1 Ekim'den itibaren yürütülmüştü.
- Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, Rusya’nın Transdinyester’e gaz temininde yardımcı olmaya hazır olduğunu ancak bunun Moldova’nın katılımını gerektirdiğini söyledi. Peskov, basın toplantısında, “Moskova yardım etmeye hazır, ancak lojistik açıdan Moldova’nın da bazı adımlar atması gerekiyor. Şu ana kadar bu konuda bir açıklama duymadık” dedi.
Transdinyester lideri Vadim Krasnoselski, dün yaptığı açıklamada, “insani yardım” kapsamında yakın zamanda gaz tedarikinin yeniden başlayabileceğini belirtmişti.
- Kremlin, İsrail ve HAMAS arasında bir anlaşma olduğu iddialarını değerlendirmeyi erken bulduğunu açıkladı. Sözcü Peskov, Rusya’nın bu süreçte bir rol almadığını belirtti. Peskov, “Herhangi bir ateşkes ve Gazze halkının acılarını hafifleten, İsrail’in güvenliğini artıran her düzenlemeyi olumlu karşılarız” dedi.
Ayrıca Peskov, Polonya Başbakanı Donald Tusk’un, Rusya’nın dünya genelinde terör saldırıları planladığı yönündeki sözlerini eleştirerek, “Polonya, Avrupa’da sahte bilgi yayma konusunda liderliğini sürdürüyor. Bu, başka bir temelsiz suçlama” ifadelerini kullandı.
- Belgorod ve çevresinde hava savunma sistemi tarafından engellenen hedefler sonrası bir kişi yaralandı. Bölge Valisi Vyaçeslav Gladkov, Telegram kanalında yaptığı açıklamada, Belyovskoye köyünden baş ve kol yaralanmaları olan bir kişinin hastaneye kaldırıldığını belirtti.
- Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Ermenistan Dışişleri Bakanlığı’nın Rusya’nın VGTRK kanalındaki bir program nedeniyle Moskova Büyükelçisi’ni çağırmasını eleştirdi. Zaharova, programda Ermeni-Azeri ilişkilerinin tartışıldığını ve dile getirilenlerin gazetecilerin ifadeleri olduğunu vurguladı.
Zaharova, “Erivan’dan ifade özgürlüğüne bağlı olduklarını sürekli duyuyoruz. Ayrıca, Rusya’nın resmi pozisyonu Erivan’a gayet iyi biliniyor ve birçok kez ifade edildi” dedi.
- Kırım Çevre Bakanı Olga Şevtsova, Yalta kıyıları ve Tuzla Adası yakınlarında yeni mazot lekeleri tespit edildiğini bildirdi. Yalta’daki petrol ürünü sızıntısının 80 metrekarelik bir alanı kapladığını ve temizlendiğini belirten Şevtsova, internette dolaşan “3 kilometreye ulaştı” iddialarının asılsız olduğunu ifade etti. Kerç Boğazı’ndaki Tuzla Adası yakınlarında ise 2,5 kilometrelik başka bir mazot lekesi daha bulundu.
- Moskova Basmanıy Bölge Mahkemesi, Korgeneral İgor Kirillov ve yardımcısının öldürülmesiyle ilgili davada yeni bir şüpheliyi tutukladı. Ramazan Padiyev, terör saldırısı düzenlemek ve patlayıcı madde bulundurmakla suçlanıyor. Mahkeme, Padiyev’in 19 Şubat’a kadar tutuklu kalmasına karar verdi. Bu, dava kapsamında yapılan son tutuklama oldu.
- Birleşik Krallık Başbakanı Kir Starmer, Kiev’e sürpriz bir ziyaret gerçekleştirdi. Ziyaretten önce Birleşik Krallık hükümeti, Kir Starmer ve Ukrayna Cumhurbaşkanı Vladimir Zelenskiy’nin savunma, bilim, enerji ve ticaret gibi alanları kapsayan “100 yıllık ortaklık” anlaşmasını imzalayacağını duyurdu. AP’nin haberine göre anlaşma, tarafların savunma iş birliği ve insansız hava araçları gibi teknolojik projelerde ortak çalışmasını öngörüyor. Ayrıca Ukrayna tahılının sevkiyatını izlemeye yardımcı olacak bir sistemin getirilmesini de içeriyor. Kir Starmer, ziyareti öncesinde “Bu anlaşma sadece bugünü değil, gelecek yüzyıldaki iki ülkemiz için yatırımları da kapsıyor” açıklamasında bulundu.
The Guardian’ın haberine göre, Starmer, Ukrayna ekonomisinin yeniden inşası için 40 milyon pound yardım yapılacağını açıklayacak. Bu, Starmer’ın Temmuz ayında göreve başlamasından bu yana Ukrayna’ya yaptığı ilk ziyaret.
Öte yandan İtalya Savunma Bakanı Guido Crosetto da Kiev’e resmi bir ziyaret düzenledi. İtalya Savunma Bakanlığı’nın açıklamasına göre, Guido Crosetto’nun Ukrayna ziyareti sırasında yetkililerle bir dizi görüşme yapması planlanıyor. Bu ziyaret, Ukrayna Cumhurbaşkanı Vladimir Zelenskiy’nin geçen hafta Roma’ya yaptığı sürpriz ziyaretten bir hafta sonra gerçekleşti. Zelenskiy’nin bu ziyareti sonrasında İtalya Başbakanı Giorgia Meloni, Ukrayna’ya Rusya ile barış görüşmelerinde “en iyi pozisyonları” sağlama sözü verirken, İtalya’nın Ukrayna’ya tam destek vereceğini teyit etmişti.
- Voronej bölgesindeki Liski ilçesinde bulunan bir petrol tesisine gece saatlerinde yapılan insansız hava aracı saldırısı sonrasında yangın çıktı. Bölge Valisi Aleksandr Gusev’in Telegram kanalında yaptığı açıklamaya göre, saldırıda kimse zarar görmedi. Yangını söndürmek için iki tren gönderildi. Gusev, saldırıda üç farklı bölgenin hedef alındığını ve 10’dan fazla insansız hava aracının kullanıldığını ifade etti. Vali “Çoğu saldırı Liski ilçesindeki petrol tesisine yapıldı. Vatandaşlara ait mallarda herhangi bir zarar olmadığı belirtiliyor” dedi.
- Rusya’nın Danimarka Büyükelçisi Vladimir Barbin, Danimarka televizyonuna verdiği röportajda, “Rusya, NATO ülkeleriyle bir çatışma istemiyor. Ancak NATO ülkelerinin, özellikle Danimarka’nın, retorikleri ve pratikteki adımları böyle bir senaryoya hazırlandıklarını gösteriyor” dedi. Barbin, bu açıklamayı Baltık ülkeleri NATO zirvesinin ardından yaptı.
- Gazprom Yönetim Kurulu, 28 Ocak’taki toplantısında şirketin Brüksel ve Tokyo’daki temsilciliklerinin kapatılmasını görüşecek. Şirketin bilgi açıklama portalındaki açıklamada, “Gazprom’un Belçika Krallığı Brüksel şehrindeki ve Japonya’nın Tokyo şehrindeki temsilciliklerinin kapatılması” gündem maddeleri arasında yer alıyor.
- Sivastopol Valisi Mihail Razvojaev, şehrin federal düzeyde bir olağanüstü hal bölgesi olarak tanınmasını talep ettiklerini açıkladı. Razvojaev, “Şu anda bölgemizde bölgesel ölçekte bir olağanüstü hal durumu geçerli. Bugüne kadar bölgesel bütçeden 78 milyon ruble tahsis edildi. Ancak atıkların bertarafı gibi pahalı alanlar için ek fonlara ihtiyacımız olabilir” dedi.
- Kazakistan Ulaştırma Bakanlığı, bir Azerbaycan Hava Yolları (AZAL) uçağının düşmesiyle ilgili yorum yapmaktan kaçındı. Kazakistan Ulaştırma Bakanlığı, kazanın resmi raporu gelene kadar internet kaynaklı haberlere dayanarak herhangi bir açıklama yapmayacaklarını bildirdi. Telegram kanalı Baza, 15 Ocak’ta Azerbaycan uçağının Rusya’daki hava trafik kontrolörlerine oksijen tüpü patlaması ve hidrolik arızasıyla ilgili bilgi verdiğini iddia eden bir haber yayınlamıştı.
- ABD, Rusya’ya yönelik yaptırımlarını genişleterek Zaporojya Nükleer Santrali, Rusya Savunma bakanlığı'nın "Patriot" sergi merkezi ve Federal Askeri-Teknik İşbirliği Servisi’ni (FSVTS) yaptırım listesine dahil etti. ABD Hazine Bakanlığı’nın duyurusuna göre, listeye ayrıca Rusya, Çin, Türkiye ve Birleşik Arap Emirlikleri’nden onlarca kişi ve şirket eklendi. Bu şirketler arasında "Voentorg", "Taktik Füze Silahları" şirketi, "Motovilikha Fabrikaları" ve diğer bazı Rus kuruluşları bulunuyor. Listede Türkiye'den şahıslar ve şirketler de bulunuyor. Bunlar arasında Türk makine ve taşımacılık şirketleri dikkati çekiyor. Hukuki sonuçlarını dikkate alarak listedeki şirketleri burada belirtmiyoruz. ABD hükümetinin resmi web sitesindeki ayrıntılı liste için
TIKLAYIN
Bu, Ocak ayı içinde ABD’nin Rusya’ya karşı açıkladığı ikinci yaptırım paketi oldu. Daha önce, 10 Ocak’ta "Gazprom Neft" ve "Surgutneftegaz" gibi enerji şirketleri, bunların bağlı ortaklıkları ve 180’den fazla gemi yaptırım listesine eklenmişti. Kremlin, Batı yaptırımlarını yasa dışı olarak nitelendirmeye devam ediyor. Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Rusya'nın çıkarlarını koruyacak ve yaptırımların etkilerini en aza indirecek önlemleri değerlendirdiklerini belirtti.
- Voronej Bölgesi'ndeki bir akaryakıt deposunda, 15 Ocak çarşamba akşamı düşen Ukrayna'ya ait insansız hava araçları (İHA) nedeniyle yangın çıktı. Bölge Valisi Aleksandr Gusev, olayla ilgili olarak Telegram hesabından yaptığı açıklamada, yangın nedeniyle herhangi bir yaralanma olmadığını bildirdi. Vali Gusev, durumun kontrol altında olduğunu ve olayın soruşturulduğunu belirtirken, bölge sakinlerine İHA saldırıları tehlikesinin sürdüğü uyarısında bulundu.
- Rusya Savunma Bakanlığı, 15 Ocak sabahı Ukrayna’nın enerji altyapısına yönelik yüksek hassasiyetli silahlarla düzenlenen bir saldırıda, Lvov bölgesinin Strıy şehrindeki en büyük yeraltı gaz deposunun yer üstü altyapısının hedef alındığını açıkladı. Açıklama, Bakanlığın Telegram kanalında yayımlandı. Rusya, bu saldırıyı, Ukrayna tarafından Rusya topraklarına Amerikan yapımı ATACMS uzun menzilli füzeleri ve İngiliz yapımı Storm Shadow seyir füzeleriyle düzenlenen saldırılara bir yanıt olarak nitelendirdi. Ayrıca, Krasnodar Krayı’ndaki "Russkaya" kompresör istasyonuna yapılan ve Türk Akımı boru hattındaki gaz akışını hedef aldığı iddia edilen bir saldırıya karşılık olduğunu ifade etti.
- Rusya Savunma Bakanlığı, perşembe sabahı yaptığı açıklamada, gece boyunca dört farklı bölgede toplam 27 Ukrayna insansız hava aracının (İHA) düşürüldüğünü duyurdu. Bakanlık, bu İHA'ların 15'inin sınırdaki Belgorod bölgesinde, 7'sinin Voronej bölgesinde, 3'ünün Tambov bölgesinde ve 2'sinin Kursk bölgesinde imha edildiğini belirtti.
- Ukraynalı DeepState çatışma izleme projesi, cephe hattı haritasının son güncellemesinde, Pokrovsk’un güneybatısındaki Kotlyno kasabası yakınlarında Rus kuvvetlerinin ilerleme kaydettiğini bildirdi. Rapora göre, Rus birlikleri son günlerde Dnipro-Pokrovsk demiryolu hattını ve Pokrovsk’a giden ana karayollarından birini kesti. DeepState, Rusya'nın Kotlyno yönünde saldırarak Pokrovsk’u batıdan kuşatmaya çalıştığını ve Pokrovsk garnizonunun lojistik hatlarını kesmeyi hedeflediğini belirtti. Kotlyno’nun yaklaşık 5-6 kilometre kuzeyinde bulunan Pavlograd-Pokrovsk karayolu, Pokrovsk'u cephe gerisiyle bağlayan iki ana rotadan biri olma özelliği taşıyor ve hedefte olduğu belirtiliyor.
- Global Firepower tarafından yayımlanan küresel askeri güç sıralamasında Rusya, dünyanın en güçlü ikinci ordusuna sahip ülke olarak yer aldı. Listenin zirvesinde Amerika Birleşik Devletleri bulunurken, üçüncü sırada ise Çin yer aldı. Sıralama, bir ülkenin coğrafi konumu, ekonomik durumu gibi 60 farklı faktör dikkate alınarak hesaplanan özel bir indeksle belirlendi. Rusya'nın Çin'in hemen önünde yer alması, bu faktörlerin bir kombinasyonuna bağlandı. İlk beş sırayı Hindistan ve Güney Kore tamamlarken, ikinci beşlide Birleşik Krallık, Fransa, Japonya, Türkiye ve İtalya yer aldı. Ayrıca Global Firepower, 47 ülkenin deniz kuvvetlerini de değerlendirdi ve burada da Rusya, ABD ve Çin'in ardından üçüncü sırada yer aldı. Kuruluşun 2005 yılından beri askeri güç sıralamaları yaptığı ve bilgilerin açık kaynaklardan elde edildiği vurgulandı.
- Trump'ın dışişleri bakanı adayı Marco Rubio, ABD Senatosu'ndaki onay oturumunda, Rusya ve Ukrayna arasında ateşkesin sağlanması için her iki tarafın da taviz vermesi gerektiğini vurguladı. Rubio, bu sürecin kolay olmayacağını ve cesur bir diplomasi gerektireceğini belirterek, "Her iki taraf da gerçekçi olmalı ve belirli bir denge gözetilmelidir" dedi. Rubio, ABD'nin bu süreçte arabuluculuk yapmaya hazır olduğunu ifade ederken, tarafların ateşkes ve nihai barış için karşılıklı etkili adımlar atmaları gerektiğinin altını çizdi.
- Başkan Biden "ABD'de oligarşi yükselişte ve demokrasi tehdit altında" açıklaması yaptı. Joe Biden, veda konuşmasında ülkenin giderek küçük bir grup ultra zengin kişinin elinde yoğunlaşan güç nedeniyle tehlike altında olduğunu söyledi. Konuşması, YouTube üzerinden canlı yayınlandı. Biden "Bugün Amerika’da, aşırı zenginlik, güç ve etkiden oluşan bir oligarşi şekilleniyor. Bu durum demokrasimizi, temel hak ve özgürlüklerimizi ve her Amerikalı için adil bir başarı şansını tehdit ediyor. Ayrıca, büyüyen teknoloji-endüstri kompleksinin ülke için ciddi bir tehdit oluşturabileceği konusunda uyarıyorum" dedi. Başkan, vergi reformu çağrısı yaparak milyarderlerin en büyük vergi avantajlarını elde etmesini eleştirdi.
- 25 Aralık 2024’te Kazakistan’ın Aktau kenti yakınlarında düşen AZAL havayoluna ait Embraer-190 uçağının pilotlarının telsiz konuşmalarına dair yeni bir transkript yayımlandı. Baza Telegram kanalının paylaştığı belgelere göre, pilotlar Grozni ve Mahaçkale’de iniş yapmayı reddederek Bakü’ye dönme kararı aldı. Ayrıca, pilotlar uçak kokpitine "kuş çarpması" ve iki koltuğun patlaması gibi durumlar hakkında bilgi verdi. Transkripte göre, pilotlar uçağın dışarıdan bir darbeye maruz kaldığını belirtti, ancak olay anında acil durum ilan edilmedi. Daha sonra uçakta kontrol kaybı, hidrolik sistem arızası ve yolcular için oksijen yetersizliği gibi sorunlar yaşandı. Son olarak uçak Aktau’ya acil iniş yapmaya çalıştı ancak başarılı olamadı. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ise, uçağın Rusya topraklarında elektronik savaş sistemleri tarafından dengesizleştirildiğini ve yerden gelen bir darbe sonucu kontrolünü kaybettiğini öne sürmüştü. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ise kara kutu verilerinin bu iddiaları doğrulamadığını belirterek, soruşturma sonuçlarının beklenmesi gerektiğini ifade etti. Aktau kazasında toplam 67 kişiden 29’u kurtulurken, olayın nedenlerine ilişkin kapsamlı bir teknik ve adli soruşturma devam ediyor.
- Polonya Cumhurbaşkanı Andrzej Duda, Ukrayna'nın NATO üyeliği için davet alması gerektiğini vurguladı. Varşova'da Zelenskiy ile düzenlediği ortak basın toplantısında konuşan Duda, Ukrayna'nın savaş sona ermeden ittifaka katılmasının mümkün olmadığını kabul etse de, NATO ülkelerinin Kiev'e üyelik davetini şimdiden sunması gerektiğini belirtti. Duda, böyle bir adımın, Kuzey Atlantik İttifakı'nın Ukrayna'ya gerçek güvenlik garantileri sağlamaya yönelik ilk adımı olacağını ifade etti.
- NATO'nun iki savaş gemisi, Baltık Denizi'ndeki altyapıyı koruma amacı taşıyan "Baltic Sentry" misyonu kapsamında Finlandiya Körfezi'ne ulaştı. Gemilerin hareketi, gemi takibi yapan Vessel Finder platformunun verilerinden ve NATO Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nın sosyal medyada paylaştığı Almanya ve Hollanda bayraklı gemilerin fotoğraflarından doğrulandı. Daha önce NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Baltık Denizi'nde başlatılan bu misyonun, denizaltı altyapısını korumayı hedeflediğini açıklamıştı.
- İngiltere’nin, Ukrayna’da Rusya’ya karşı kullanılmak üzere Challenger 2 tankları ve diğer askeri ekipmanları konuşlandırmayı planladığı bildirildi. İngiliz basınından The Telegraph’ın haberine göre, bu plan çerçevesinde, muhtemel bir barış anlaşmasından sonra İngiliz askerlerinin demilitarize bölgelerdeki gözlem noktalarına yerleştirilmesi öngörülüyor. Haberde, Challenger 2 tanklarının yanı sıra Warrior piyade savaş araçları, M270 çok namlulu roketatar sistemleri ve binlerce askerin konuşlandırılacağı belirtiliyor. İngiltere, bu askeri gücün Rusya’ya karşı bir caydırıcılık oluşturmasını hedefliyor.
- Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, kadınların temel askeri eğitim almalarını ve askerlik yükümlüsü olarak kaydedilmelerini yalnızca gönüllülük esasına dayalı olarak düzenleyen yasayı imzaladı. 3 Aralık 2024'te Ukrayna Parlamentosu tarafından onaylanan yasa tasarısı, sağlık ve yaş açısından askerliğe uygun olan kadınların temel askeri eğitimi gönüllü olarak almaları durumunda, askerlik yükümlüsü olarak kaydedilmelerini öngörüyor. Ayrıca, yurtdışında bulunan ve 18 yaşını dolduran erkeklerin, Ukrayna'ya gelmeden askerlik kaydı yaptırabilecekleri belirtildi. Bu düzenleme, kadınlar için askeri eğitimi tamamen gönüllülük esasına bağlamayı hedefliyor.
- Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitri Medvedev, 2025 yılı için özellikle talep gören silahların üretim takviminin onaylandığını açıkladı. Medvedev, Askeri-Endüstriyel Komisyon’un ihtiyaç duyulan askeri ve özel ekipmanların üretimini kontrol eden çalışma grubunun faaliyetlerine ilişkin toplantıda, geçen yıl kazanılan üretim hızının bu yıl korunmasının temel hedef olduğunu belirtti. Ayrıca, birçok alanda üretim hacminin artırıldığını vurgulayan Medvedev, insansız hava araçları da dahil olmak üzere yüksek teknolojili silahların geliştirilmesinin öncelikli görevler arasında yer aldığını ifade etti. Medvedev, Savunma Bakanlığı'nın planlanan tüm üretim noktalarının gerekli finansmanla desteklendiğini bildirdiğini de sözlerine ekledi.
- ABD'de kullanılan nükleer yakıtın yaklaşık beşte birinin Rusya'dan ithal edildiği açıklandı. ABD Dışişleri Bakanlığı Enerji Kaynakları Yardımcısı Jeffrey Pyatt, Rusya'dan gelen nükleer yakıt ithalatından tamamen vazgeçilmesinin zaman alacağını belirtti. Pyatt, "ABD, nükleer yakıtımızın hala yaklaşık yüzde 20'sini Rusya'dan alıyor. Bu nedenle, nükleer yakıt malzemeleri için Rusya dışı bir tedarik zinciri oluşturmak zaman gerektirecek" dedi.
- Rusya Savunma Bakanlığı, Ukrayna ile 25’e 25 formülüyle esir değişimi yapıldığını duyurdu. Şu anda Rus askeri personeli Belarus topraklarında bulunuyor ve burada kendilerine psikolojik ve tıbbi destek sağlanıyor.
Bakanlığın açıklamasına göre, serbest bırakılan Rus askerleri, tedavi ve rehabilitasyon amacıyla Savunma Bakanlığına bağlı tıbbi tesislere sevk edilecek. Değişimin organizasyonunda Birleşik Arap Emirlikleri’nin arabuluculuk yaptığı belirtildi.
Rusya ile Ukrayna arasındaki son esir değişimi geçen yıl 30 Aralıkta gerçekleştirilmişti. O dönemde her iki taraf da 150 askeri birbirine teslim etmişti.
- Ukrayna genelkurmayı yeni tugay oluşturulma sürecini askıya almaya karar verdi; mevcut birlikler, seferber edilen yeni askerlerle takviye edilecek. Bu bilgi, Forbes yazarı David Axe tarafından açıklandı. Axe, kararın, 155. mekanize tugayının dağılmasının ardından alındığını belirtti. Tugaydaki 5 bin 800 askerin yaklaşık 1700’ünün firar etmesi nedeniyle, birlik Krasnoarmeysk’e ulaşamadan çözülmüştü.
Daha önce, Ukrayna’da firar edenlerin gönüllü olarak birimlerine dönmesine olanak tanıyan yasa kabul edildikten sonra, 7 binden fazla kişinin birimlerine geri döndüğü bildirilmişti.
- NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Brüksel’de düzenlenen NATO Genelkurmay Başkanları toplantısında, ittifakın “zihniyetini savaş zamanına odaklaması” ve savaşa hazırlanması gerektiğini söyledi.
Rutte “Savaşı önlemek için hazırlıklı olmamız gerekiyor. Artık zihniyetimizi savaş zamanına göre değiştirme zamanı geldi” dedi.
Rutte, bunun savunma harcamalarının artırılmasını, Ukrayna’ya desteğin sürdürülmesini ve NATO’nun dünya çapındaki ortaklarıyla işbirliğinin güçlendirilmesini içerdiğini açıkladı. Genel sekreter Ukrayna’daki çatışmada “ittifakın gelecekteki güvenliği söz konusu... Rusya, demokrasilerimizi zayıflatmaya ve bizi özgürlüğümüzden mahrum etmeye çalışarak yoğun bir şekilde çalışıyor. Ve yalnız değil. Çin, Kuzey Kore ve İran onun yanında... Savaşın seyrini değiştirmek için Ukrayna’yı daha fazla desteklememiz gerekiyor. Hepimiz bu savaşın sona ermesini istiyoruz. Ancak her şeyden önce barışın kalıcı olmasını istiyoruz.” dedi.
- Rusya’nın ABD eski Büyükelçisi Anatoliy Antonov, Kommersant’a verdiği röportajda, Washington ile silah kontrolü üzerine temasların yeniden başlaması için Rusya’ya yönelik düşmanca politikanın gözden geçirilmesi gerektiğini söyledi. Ancak Antonov, ABD’nin şu anda Rusya’nın ulusal çıkarlarını göz önünde bulundurmadığını ve yaptırım baskısını sürdürdüğünü, bu yüzden diyalogun yeniden başlatılmasının mümkün olmadığını belirtti.
Antonov “Amerikalıların yalnızca START'ın önsözünde yer alan eşit ve bölünmez güvenlik ilkelerine geri dönmesi gerekiyor. Gelecekte herkes için kabul edilebilir bir barış denkleminin içeriğini ve ortak bir anlayışı geliştirmemiz gerekiyor” dedi. ABD’nin mevcut yönetiminin silah kontrolü diyalogunu yeniden başlatma çağrılarını yorumlayan Antonov, “Gerçeklerle yüzleşelim: Mevcut yönetimin tek isteği START'ın doğrulama mekanizmaları aracılığıyla nükleer cephaneliklerimize daha derinlemesine bakmak” dedi.
- Tanınmayan Transdinyester Moldova Cumhuriyeti lideri Vadim Krasnoselskiy, Rusya’nın kendilerine yakın zamanda gaz sağlayacağını duyurdu. Krasnoselskiy, bunun “insani yardım gazı” olacağını söyledi ve Moskova’ya yaptığı ziyaret sırasında bu konuyu Rusya Enerji Bakanlığı ile görüştüğünü belirtti.
- Rus kullanıcılar, AliExpress internet mağazasına erişimle ilgili sorunlar yaşıyor. Sboy.rf ve Downdetector verileri, 1600’den fazla şikayet olduğunu gösteriyor. Bazı kullanıcılar siteye erişemediklerini, diğerleri ise giriş yapamadıklarını bildiriyor. (RBC)
- Reuters’in haberine göre, ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump’ın danışmanları, Ukrayna ile Rusya arasındaki çatışmayı donduracak bir ateşkes planını destekliyor. Bu plana göre, Ukrayna’nın NATO üyeliği “öngörülebilir gelecekte” gerçekleşmeyecek, ve mevcut cephe hatları korunarak tarafların pozisyonları dondurulacak. Plan, aynı zamanda Ukrayna’ya somut güvenlik garantileri verilmesini öngörüyor.
Danışmanlar tarafından önerilen güvenlik garantileri arasında, Avrupa güçlerinin devriye gezdiği bir tampon bölge oluşturulması da var. Reuters’e göre bu öneri, Trump’ın üst düzey danışmanlarının çoğunluğu tarafından destekleniyor ve çatışmanın çözümüne yönelik bir zemin oluşturuyor.
Trump’ın kampanya sürecinde, çatışmayı göreve gelir gelmez sona erdireceğine dair verdiği sözler ise danışmanları tarafından “seçim dönemi söylemi” olarak değerlendiriliyor. Çözüm sürecinin aylar veya daha uzun bir zaman alacağı belirtilirken, yeni yönetimin oluşum sürecinin de bu zaman çizelgesine etki edeceği ifade ediliyor.
Ancak, önerilen planın nasıl karşılanacağı ve uygulanabilirliği, hem bölgesel hem de küresel ölçekte tartışmalara yol açacak gibi görünüyor. Ateşkesin detaylarının ilerleyen süreçte netleşecek.
- Rusya’nın Ermenistan Büyükelçisi Sergey Kopırkin, Ermenistan Dışişleri Bakanlığına çağrıldı. Kopırkin'e, dışişleri bakanlığının iddiasına göre, Vesti Nedeli programında Ermenistan Cumhuriyeti’nin egemenliği ve toprak bütünlüğüne karşı yapay olarak oluşturulmuş söylemlerin dile getirildiği gerekçesiyle bir protesto notası teslim edildi.
Ermenistan Dışişleri Bakanlığı’nın açıklamasına göre, nota 12 Ocakta VGTRK kanalında yayınlanan bir programdan dolayı verildi. Yayında sunucu Dmitrii Kiselyov, Zangezur Koridoru’nun Bakü ve Erivan arasındaki tartışmalarını ele almıştı. Bu ulaşım güzergahının Ermenistan’ın Syunik bölgesi üzerinden geçerek Azerbaycan’ı Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti’ne bağlaması planlanıyor.
Yayında diğer konuların yanı sıra, Ermenistan’ın Avrasya Ekonomik Birliği üyesi olarak elde ettiği ekonomik avantajlardan da bahsedilmişti. Ayrıca, Avrasya Ekonomik Birliği ile Avrupa Birliği üyeliğinin uyumsuz olduğunu ifade eden Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksey Overçuk’un açıklamalarına yer verildi.
- Rusya Federasyonu Toplumsal Konseyi Egemenlik Sorunları Komisyonu Başkanı Vladimir Rogov, Rus birliklerinin Donetsk'teki Dzerjinsk’i (Ukraynaca adıyla Toretsk) kontrol altına aldığını açıkladı.
- Polonya, 15 Ocak sabahı, Ukrayna’nın batısında Rus hava kuvvetlerinin faaliyetleri nedeniyle nöbette olan bir çift savaş uçağını havalandırdı. Bu bilgi, Polonya Silahlı Kuvvetleri Operasyonel Komutanlığı tarafından sosyal medya platformu X üzerinden duyuruldu.
Açıklamada “Rusya Federasyonu’nun, özellikle Ukrayna’nın batısında bulunan hedeflere yönelik saldırılar gerçekleştirmesi nedeniyle, askeri hava kuvvetleri hava sahamızda faaliyete başladı” ifadelerine yer verildi.
- Çekya Başbakanı Petr Fiala, TAL boru hattının modernizasyonunun tamamlandığını ve bu sayede ülkenin Rusya’dan petrol ithalatını durdurabileceğini açıkladı. Reuters’ın aktardığına göre, Fiala, Trans-Alp boru hattının artık Çekya’nın tüm petrol talebini karşılayabileceğini ve ülkenin Drujba boru hattına bağımlı olmadığını belirtti.
Fiala “Bu, Çekya Cumhuriyeti için kritik bir an. Çünkü artık Rusya, enerji kaynaklarının tedariki üzerinden bizi şantaj yapamayacak” dedi.
- FSB, Ukrayna istihbaratının Rus askerlerinin mevzilerini terk etmesi karşılığında para teklif ettiği anları gösteren görüntüler yayımladı. Görüntülerde, önce bir FSB görevlisi gerçekleştirilen operasyonu anlatıyor, ardından Ukrayna istihbaratı ile yapılan bir konuşmanın kaydı yer alıyor.
FSB’nin açıklamasına göre, kayıtta Ukrayna istihbaratı temsilcisinin şu ifadeleri bulunuyor:
“Bir milyon için yetişkinleri hallederim. Rakam üzerinden. Bu birinci. Sonra yüzlük bir avans vereceğim.” Ardından istihbaratçı operasyonun nasıl gerçekleştirilebileceğine dair iki seçenek sundu:
“Ya sahte bir operasyon yaparız—örneğin iki farklı bölgede zırh üzerinde, böylece ne sizin adamlarınız ne de bizimkiler zarar görür.” Daha sonra Ukrayna istihbarat görevlisi, “Buraya gelen generaller yüzünden düzgün bir şekilde organize etmem mümkün değil” dedi.
- Bloomberg'in haberine göre Kiev'in Avrupalı müttefikleri, Donald Trump'ın Ukrayna konusunda daha destekleyici bir tutum alacağına dair "ihtiyatı bir iyimserlik" içine girdi. Ajansa konuşan Avrupalı yetkililer, Trump’ın ekibinin yapılan görüşmelerde "sağduyulu bir yaklaşım sergilediğini" ve Ukrayna’yı Rusya ile dezavantajlı bir barış anlaşmasına zorlamaktan kaçınabileceğini belirtti. Avrupa tarafı, Ukrayna'nın müzakere masasına daha güçlü bir pozisyonda oturabilmesi için ABD’nin desteğini sürdürmesinin önemini vurguladı.
Trump’ın ekibi üzerinde en çok etkili olan argümanlar ise, Rusya’ya yapılacak büyük tavizlerin yeni yönetimi, Afganistan’dan aceleyle ve başarısız bir şekilde çekilme nedeniyle yaşanan utanca benzer bir duruma sokabileceği ve böyle bir Rus zaferinin Çin’i daha agresif adımlar atmaya teşvik edebileceği oldu. Ancak, Avrupalı diplomatlar ve Ukraynalı yetkililer, Trump’ın geçmişte danışmanlarının önerilerine karşı çıkarak son dakikada kararlarını değiştirdiğini hatırlatarak, bu iyimserliğin sınırlı olduğunu ifade ediyor. Ayrıca, yeni yönetimin Ukrayna konusunda net bir barış planı olmadığı ve konunun uzun süreli tartışmalara açık olduğu belirtiliyor.
- Avrupa Komisyonu, Avrupa Birliği’nin 16. yaptırım paketini hazırlamak üzere çalışmalarını sürdürüyor. Reuters’ın diplomatik kaynaklara dayandırdığı haberine göre, yeni yaptırımlar arasında Rusya’dan alüminyum ithalatına aşamalı bir yasak da yer alabilir. Yaptırım paketinin, Ukrayna’daki çatışmaların üçüncü yıldönümü olan 24 Şubat 2025 tarihine kadar onaylanması bekleniyor. Avrupa Parlamentosu'nun verilerine göre, 2024 yılı itibarıyla AB ülkeleri Rusya’dan yıllık yaklaşık 2,3 milyar euro değerinde alüminyum ithal ediyor ve bu miktar son yıllarda önemli ölçüde azaldı.
- ABD’nin Gazprom Neft ve Surgutneftegaz’a yönelik yaptırımlarının ardından, Rus petrolünün tankerlerle taşınma maliyeti iki katına çıktı. Reuters’a göre, bu durum Çin ve Hindistan gibi Rus petrolünün en büyük alıcılarını alternatif taşıma yöntemleri aramaya yöneltiyor. Yaptırımlar nedeniyle Rus petrolü ihracatının %15 oranında azalabileceği tahmin ediliyor. Ancak uzmanlar, Hindistan ve Çin’in Rus petrolüne olan bağımlılıkları nedeniyle bu düşüşün sınırlı ve geçici olacağını düşünüyor. Ayrıca, tanker arzındaki azalma nedeniyle navlun fiyatları artarken, Rus petrolüne uygulanan indirimler de büyüyor. Çin ve Hindistan’ın, yaptırımların etkisini azaltmak için Rus petrolü tedarikinde esneklik göstermeye devam edeceği öngörülüyor.
- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kırım ve Sivastopol'ün stratejik önemini vurgulayarak, bu bölgelerin Rusya ile birleşmelerinden bu yana yaşam kalitesi, sosyal alanlar ve ekonomik kalkınma gibi birçok alanda etkileyici başarılar elde ettiğini söyledi. Putin, Kırım'ın bölgesel gayri safi yurtiçi hasılasının 3,7 kat, Sivastopol'ün ise 8,7 kat arttığını belirtirken, bölgesel bütçe gelirlerinin de önemli ölçüde yükseldiğini ekledi.
- ABD Savunma Bakanlığı için aday gösterilen FoxTV suncusu Pete Hegseth, Senato Silahlı Hizmetler Komitesi'nde yaptığı konuşmada, Trump yönetiminin Ukrayna’ya askeri yardımı sürdürüp sürdürmeyeceği konusunda net bir yanıt vermekten kaçındı. Hegseth, "Onaylandığım takdirde, Savunma Bakanlığı’nın Ukrayna ve Rusya ile ilgili konularda özel başkanlık temsilcisine tam destek sağlayacağına garanti veriyorum" dedi.
- ABD Ulusal Güvenlik Konseyi Stratejik İletişim Koordinatörü John Kirby, mevcut başkan Joe Biden'ın yönetiminin, Rusya'nın enerji sektörüne yönelik geniş kapsamlı yaptırımlar uygulanması kararını seçilmiş başkan Donald Trump'ın ekibine bildirdiğini açıkladı. Kirby, "Ulusal güvenlik alanındaki hiçbir kararı Trump ekibine bildirmemezlik etmedik. Rus enerji sektörüne yaptırımlar kararı da dahil olmak üzere tüm detayları ve nedenlerini kendilerine aktardık" ifadelerini kullandı. 10 Ocak'ta ABD Hazine Bakanlığı, Rus enerji sektörüne yönelik en kapsamlı yaptırımların uygulandığını duyurmuştu. Bu yaptırımlar 183 petrol tankeri, birçok ticaret şirketi, petrol hizmet firması ve ilgili Rus yetkilileri kapsıyor ve Washington, bu adımların Rusya'nın her ay milyarlarca dolar kaybetmesine yol açmasını bekliyor.
- Almanya, Ukrayna'ya yeni bir askeri yardım paketi kapsamında 700'den fazla insansız hava aracı (İHA) ve Leopard 1 tankları için mühimmat teslim etti. Alman hükümetinin resmi sitesinde yayınlanan listeye göre, bu yardım paketinde 600 saldırı dronu HF-1, 139 keşif İHA’sı (VECTOR, RQ-35 Heidrun ve Songbird modelleri), 20 MRAP zırhlı araç, 19 bin top mermisi, 11 bin havan mühimmatı ve 495 HK 416 tüfeği yer alıyor. Ayrıca yardım paketi kapsamında binek araçlar, yün battaniyeler, tıbbi malzemeler ve çeşitli askeri ekipmanlar da bulunuyor.
- 2025 yılı Ocak ayı ortası itibarıyla Rus hava yollarına ait yabancı uçaklardan sadece 300'ü Bermuda Havacılık Yetkilileri (ВСАА) kaydında kaldı. Rusya Federal Hava Taşımacılığı Ajansı'na göre, Şubat 2022'de yaptırımlar uygulanmadan önce Bermuda'da kayıtlı 745 ila 768 uçak bulunuyordu. Yaptırımlar sonrasında birçok uçak kaydı iptal edilerek Rusya’ya taşındı. Bu süreçte Rus hava yolları, yaklaşık 365 uçağın çifte kaydını iptal etti. Ancak bazı uçaklar hâlâ Bermuda ve İrlanda kayıtlarında bulunuyor ve bu durum uluslararası uçuşları engelliyor. Çifte kaydın kaldırılması, uçakların yasal olarak yalnızca bir ülke kaydına sahip olmasını gerektiriyor ve yaptırımlar bu süreci karmaşıklaştırıyor.
- Rusya ile İran arasında kapsamlı stratejik ortaklık anlaşması, savunma alanında iş birliğini geliştirmeyi öngörse de, tarafların bir askeri ittifak oluşturma niyetinde olmadığı açıklandı. İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, İran devlet televizyonuna verdiği röportajda, anlaşmanın iki ülke ilişkilerinin tüm yönlerini kapsadığını ve özellikle ekonomi ve ticarete odaklandığını belirtti. Anlaşmanın 47 maddeden oluştuğu ve 17 Ocak 2025’te Moskova’da Vladimir Putin ve Mesud Pezeşkiyan tarafından imzalanacağı duyuruldu. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ise anlaşmanın diğer ülkelere karşı olmadığını vurguladı.
- Mart 2022'den bu yana Rusya Silahlı Kuvvetlerini itibarsızlaştırma suçlamasıyla 167 ceza davası açıldı. Rusya Soruşturma Komitesi Başkanı Aleksandr Bastrykin, "Bu davalardan 68'i 2024 yılında açıldı ve 101 dava soruşturmanın ardından 106 kişi hakkında mahkemeye gönderildi," dedi. Bastrykin'in açıklamalarına göre, bu davaların 46'sı yalnızca 2024 yılında karara bağlandı.
14 Ocak Salı
- Salı günü Rusya’da hemen hemen tüm telekomünikasyon ağlarını etkileyen büyük bir kesinti meydana geldi. Moskova ve çevresindeki kullanıcılar, farklı hizmet sağlayıcılara bağlı olmalarına rağmen internete erişimde ve mobil uygulamalarda ciddi sorunlar yaşadıklarını bildirdi. Google, Liveinternet, Wikipedia ve Rusya Demiryolları gibi popüler sitelere erişim kesildi. Ayrıca bankacılık uygulamaları ve Outlook gibi posta servisleri de çalışmadı.
Kesintinin sadece Rusya içindeki kullanıcıları etkilediği, yurt dışındaki kullanıcıların bu tür bir sorun yaşamadığı gözlendi. Downradar servisine göre, Akado, Tele2, MGTS ve Rostelekom gibi operatörlerin müşterileri bağlantı sorunları bildirdi. Devlet hizmetleri ve Çalışma Bakanlığı'nın sitelerinde de erişim problemleri tespit edildi.
Roskomnadzor, Runet’te "kısa süreli bir bağlantı kesintisi" yaşandığını ve bunun hızlıca giderildiğini açıkladı. Beeline, Rostelekom ve diğer bazı sağlayıcılar, sorunun kendi ağlarından kaynaklanmadığını belirtti. VK ve Moskova Borsası gibi kurumlar ise altyapılarının sorunsuz çalıştığını duyurdu. Kesintinin kesin nedeni hâlâ belirsizliğini koruyor.
- Rusya Savunma Bakanlığı’nın açıklamasına göre, Rusya Silahlı Kuvvetleri Donetsk'teki iki yerleşim yerini daha kontrol altına aldı. Batı grubuna bağlı birlikler Terney köyünü, Doğu grubu ise Neskuçnoye köyünü ele geçirdi. Terney, Lyman şehrinin kuzeydoğusunda, Neskuçnoye ise Velikaya Novoselka’nın güneyinde yer alıyor.
- Rusya Savunma Bakanlığı, Ukrayna Silahlı Kuvvetleri’nin Bryansk bölgesindeki hedeflere altı ATACMS ve altı Storm Shadow füzesi ile saldırı düzenlediğini bildirdi. Açıklamaya göre Ayrıca, 31 insansız hava aracı fırlatıldı. Bakanlık, tüm füzelerin ve İHA’ların hava savunma sistemleri tarafından etkisiz hale getirildiğini, herhangi bir can kaybı veya yaralanma olmadığını açıkladı. Karadeniz üzerinde de iki Storm Shadow seyir füzesinin imha edildiği belirtildi.
Bryansk bölgesine yönelik bu saldırı girişimi, bölge valisi Aleksandr Bogomaz tarafından 13 Ocak gecesi doğrulanmıştı.
- NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Baltık Denizi’nde altyapı güvenliğini sağlamak için Baltic Sentry adlı bir misyonun başlatıldığını duyurdu. Son haftalarda Baltık Denizi’ndeki sualtı kablolarına yönelik hasarların artması nedeniyle fırkateynler, devriye uçakları ve deniz dronlarından oluşan bir filonun bu misyonda görev yapacağı açıklandı.
- Rus enerji şirketi Lukoil, yönetim kurulu kararıyla genel müdürlüğe yeni bir atama yaptı. Vadim Vorobyov’un görevine son verilirken, yerine Sergey Koçkurov getirildi. Koçkurov, Lukoil’de daha önce Rusya’daki petrol ve doğalgaz üretiminden sorumlu başkan yardımcısı olarak görev yapıyordu. RBC kararın ardında yaptırım çekincesinin bulunduğunu yazıyor.
- Moskova’nın Çertanovskiy Bölge Mahkemesi, Google LLC’yi önceki para cezalarını ödemediği gerekçesiyle 8 milyar ruble para cezasına çarptırdı. Mahkeme, bu cezaların hangi davalarla ilgili olduğuna dair ayrıntı vermedi.
- Kazakistan Finansal Piyasaların Düzenlenmesi ve Geliştirilmesi Ajansı, yabancıların banka kartlarının geçerlilik süresini 12 ayla sınırladı. Ayrıca, bir müşterinin alabileceği kart sayısında da sınırlamaya gidildi. BFM'nin aktardığına göre bu önlemler, yasa dışı uyuşturucu ve dijital varlık işlemlerine karşı bankacılık hizmetlerinde riskleri azaltmak amacıyla alındı.
- Slovakya’da muhalefet, Başbakan Robert Fico hükümetine karşı güvensizlik oyu vermeye hazırlanıyor. Progresif Slovakya partisinin lideri Michal Šimečka, bu kararı bir basın toplantısında duyurdu. Parlamentoda hükümete güvensizlik oyu için 150 milletvekilinden en az 76’sının desteği gerekiyor. Bu girişime, parlamentoda temsil edilen tüm muhalefet partilerinin katıldığı belirtildi.
- Türkiye, Ukrayna’daki çatışmaların çözümüne yönelik gelecekteki olası müzakerelerde arabulucu olmayı teklif ediyor. Bu açıklama, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov tarafından yapıldı.
Lavrov, 2024 yılı Rus diplomasi faaliyetleriyle ilgili düzenlenen basın toplantısında “Birçok ülke arabuluculuk teklif ediyor. Elbette Türkiye de bu ülkeler arasında. Türkiye daha önce, bir anlaşmanın neredeyse değil, aslında sağlandığı bir yer olarak zaten önemli bir rol üstlenmişti,” dedi.
- ABD'nin bir sonraki başkanı Donald Trump, Avrupa Birliği ülkelerinin liderleriyle yaptığı görüşmelerde Ukrayna’nın Rusya ile erken müzakerelere zorlanmayacağı izlenimini verdi. Ancak, Trump’ın Ukrayna’nın stratejik önemini anlamadığı ya da bu konuda ilgisiz olduğu görüşü de oluştu. Bloomberg’in kaynaklarına göre, AB yetkilileri Trump’a Ukrayna’ya desteğin devam etmesi gerektiğini vurguladı. Trump’ın ekibi, ABD’nin Kiev’e yardımı durdurmasının hem itibar kaybına yol açabileceği hem de Çin’i daha agresif adımlar atmaya teşvik edebileceği argümanlarına önem verdi.
- Almanya Savunma Bakanı Boris Pistorius, Kiev’e sürpriz bir ziyaret gerçekleştirdi. Alman N-tv kanalının haberine göre, Pistorius, Ukrayna’ya sağlanacak askeri yardımı görüşmek için Ukraynalı yetkililerle bir araya geldi. Alman Savunma Bakanlığı, finansal yardım paketi için bir plan hazırladı ve bu plan hükümetin onayına sunuldu.
- ABD Başkanı Joe Biden’ın ekibi, AB’yi, dondurulmuş Rus varlıklarının özel bir hesaba aktarılması fikrini desteklemeye ikna etmeye çalışıyor. CNN, AB’nin bu öneriye sıcak bakmadığını ve uluslararası hukuk ihlalleri riski taşıdığı gerekçesiyle endişeli olduğunu bildirdi. Bu süreçte, Trump’ın ekibinin de bu stratejiye destek verdiği belirtiliyor. Rusya’ya müzakerelere dönmesi için bir teşvik yaratılması hedefleniyor.
- Ermenistan Dışişleri Bakanı Ararat Mirzoyan, Washington’da ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ile bir araya gelerek stratejik ortaklık anlaşmasını imzaladı. Anlaşmanın, Ermenistan’ın Güney Kafkasya’daki durumu değiştirebileceği ifade edilirken, Rusya bu girişimi eleştirdi. Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, ABD’nin Güney Kafkasya’da istikrar sağlamaktan ziyade, bölgede nüfuzunu artırmaya çalıştığını ileri sürdü.
- Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, ABD ile Rusya arasında şu anda teknik düzeyde bazı temaslar olduğunu, ancak üst düzey siyasi bir diyalog bulunmadığını belirtti. Askeri ve diplomatik kanallar aracılığıyla iletişimin sürdüğünü ifade eden Peskov, New York Times’ın Vladimir Putin ve Joe Biden arasında dolaylı temaslar olduğu yönündeki haberini reddetti.
- Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, ABD’nin, enerji rekabetini engellemek amacıyla Avrupa enerji altyapılarına yönelik saldırıları onayladığını iddia etti. Lavrov, ABD’nin Ukrayna’yı Türk Akımı gaz boru hattına zarar vermeye teşvik ettiğini öne sürdü. 11 Ocakta Rus kompresör istasyonuna bir saldırı düzenlendiğini hatırlatan Lavrov, bu girişimlerin ABD’nin küresel enerji piyasalarındaki rakiplerini zayıflatma stratejisinin bir parçası olduğunu ifade etti.
- 20 Ocak'ta göreve başlayacak olan ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yakın zamanda görüşeceğini açıkladı. Newsmax’a verdiği röportajda, "Biliyorum ki o da görüşmek istiyor ve ben de çok yakında görüşeceğim. Daha önce yapardım ama… ofise girmem gerekiyor. Bazı işler için orada olmak şart" dedi.
Ukrayna ve Rusya arasındaki çatışmaları sona erdirme stratejisi hakkında konuşan Trump, "Sadece tek bir strateji var ve bu Putin'e bağlı. Onun, yaşananlardan memnun olduğunu tahmim edemiyorum, çünkü bu durum onun için de pek iyi sonuçlanmadı" ifadelerini kullandı. Savaşın korkunç olduğunu vurgulayan Trump, "Askerler ölüyor ve bu İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana görülmemiş bir seviyede Yeryüzünden tamamen silinen, bir daha asla inşa edilemeyecek şehirler görüyoruz" dedi.
- Rusya'nın Saratov ve Engels şehirlerinde insansız hava araçları (İHA) tarafından bu sabaha karşı düzenlenen saldırılarda iki sanayi tesisinde hasar meydana geldi. Bölge Valisi Roman Busargin, önce Engels'deki saldırının ardından acil durum ekiplerinin yoğun bir şekilde çalıştığını duyurdu. Busargin, aynı bölgeye bir önceki saldırının 8 Ocak'ta gerçekleştiğini ve aynı tesiste yangına yol açtığını hatırlattı. Rossiysaya Gazeta, Engels'teki sanayi tesisinde çıkan yangının internette dolaşan görüntülerini BAZA ajansına dayanara
aktarırken, bir görgü tanığının güçlü patlamaları kaydettiğini yazdı (allttaki fotoğraf). Vali Busargin ilerleyen saatlerde Telegram kanalından, büyük bir insansız hava aracı saldırısının ardından Saratov ve Engels'teki iki sanayi kuruluşunda hasar kaydedildiği güncellemesini yaptı. Vali, "Hava savunma güçleri çok sayıda hedefi düşürdü" dedi. Bu arada Saratov ve Engels şehirlerinde, dron saldırılarının ardından 14 Ocak günü okullar uzaktan eğitime geçti.
İlk saldırı sonrası Engels'de bir sanayi tesisinde çıkan yangına müdahale sırasında iki itfaiye görevlisinin hayatını kaybettiği bidirilmişti. İHA'ların Engels'teki bir yakıt deposunu vurduğı ve ilk yangının hâlâ söndürülemediği haber veriliyor.
- Kazan yakınlarında bir İHA saldırısı sonrası bir gaz tankerinde yangın çıktı. Tataristan lideri Rüstem Minnihanov’un basın ofisinden yapılan açıklamaya göre, olay sabah saat 05:20’de meydana geldi ve herhangi bir yaralanma bildirilmedi. Minnihanov olay yerine giderek durumla ilgili bilgi aldı. Acil durum ekipleri yangını hızla kontrol altına aldı. Üç hafta önce, 21 Aralık sabahı, Tataristan yine Ukrayna kaynaklı insansız hava aracı saldırılarına maruz kalmıştı.
- Rusya Federal Hava Taşımacılığı Ajansı (Rosaviatsiya), Kazan, Kaluga, Saratov ve Tambov havalimanlarında uçuşların bu sabah geçici olarak durdurulduğunu duyurdu. Rosaviatsiya Sözcüsü Artyom Korenyako, bu kısıtlamaların sivil hava araçlarının güvenliğini sağlamak amacıyla uygulandığını belirtti. Kaluga ve Tambov havalimanlarında kısıtlamalar sabah saatlerinde kaldırılırken, Penza ve Ulyanovsk havalimanlarında uçuş kısıtlamalarının devreye girdiği açıklandı. Kısıtlamalar, Ukrayna’daki askeri operasyonlar sonrasında artan insansız hava aracı saldırılarıyla bağlantılı olarak dönem dönem uygulanıyor.
- Rusya hava savunma sistemlerinin son 24 saat içinde Tula bölgesinde 16, Rostov bölgesinde ise 14 İHA'yı etkisiz hale getirdiği açıklandı.
- ABD Başkanı Joe Biden, Ukrayna'daki çatışmanın ilk günlerinde karşılaştığı iki temel görevi açıkladı. Biden, YouTube’da yayınlanan konuşmasında, "Amacımız dünyayı Ukrayna’yı savunmak için birleştirmek ve iki nükleer güç arasında bir savaşı önlemekti. İkisini de başardık" dedi. Biden, Rusya'ya karşı yaptırımlar uyguladıklarını ve Ukrayna’ya silah desteği verdiklerini belirtti. "Yapılacak daha çok şey var. Bu işi yarıda bırakmamız mümkün değil" diye ekledi.
Biden, yönetimi döneminde ABD'nin hem savunma hem de diplomasi alanlarında gücünü artırdığını savunarak "Dört yıl öncesine kıyasla Amerika daha güçlü, ittifaklarımız daha sağlam ve düşmanlarımız daha zayıf. Rusya’ya bakın. Putin, Kiev’i birkaç günde ele geçireceğini düşünüyordu. Ancak savaş başladıktan sonra Kiev’in merkezinde ben vardım, o değil. Putin bunu hiçbir zaman başaramadı" dedi.
Ukrayna’nın direnişine destek verdiklerini belirten Biden, Rusya’nın üç yıl sonunda Ukrayna’yı kontrol altına alamadığını, NATO'nun birliğini bozamadığını ve büyük toprak kazanımları elde edemediğini söyledi.
- Bryansk Bölgesi Valisi Aleksandr Bogomaz, Ukrayna güçlerinin bölgeye yönelik yoğun bir kombine füze saldırısı düzenleme girişiminde bulunduğunu ancak Rus hava savunma sistemleri tarafından tüm hedeflerin imha edildiğini açıkladı. Bogomaz, Telegram kanalından yaptığı açıklamada, "Savunma Bakanlığı hava savunma sistemleri sayesinde tüm hedefler imha edildi. İlk belirlemelere göre yaralanan yok," dedi. Saldırıların HIMARS, ATACMS ve Storm Shadow gibi Batılı ülkeler tarafından Ukrayna'ya sağlanan uzun menzilli füzelerle gerçekleştirildiği bildirildi.
- ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, Ukrayna'nın askerlik için alt yaş sınırını 18'e düşürmek zorunda kalabileceğini belirtti. Sullivan, Bloomberg'e verdiği demeçte, "Bu, Ukrayna'nın alması gereken egemen bir karar. Ancak, canlı asker gücünün ciddi bir sorun olduğunu açıkça ifade ettik ve bu durumun çözülmesi gerekiyor" dedi. Ayrıca Sullivan, Ukrayna ordusundaki personel eksikliğinin çatışma süresince arttığını ve geçen yıl bu sorunun daha da derinleştiğini vurguladı. Sullivan, mevcut ABD yönetiminin, bu konuyla ilgili olarak seçilmiş Başkan Donald Trump'ın ekibini bilgilendirdiğini de ekledi.
- NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Avrupa Parlamentosu’nda yaptığı konuşmada, Ukrayna’nın şu anda Rusya ile güçlü bir konumdan müzakere yapma imkanına sahip olmadığını belirtti. Rutte, Kiev’in pozisyonunu güçlendirmek için NATO üyelerinden daha fazla destek talep etti. Ayrıca NATO ülkelerinin savunma harcamalarını artırması gerektiğini ifade eden Rutte, Almanya’da kurulan yeni NATO komuta merkezinin Ukrayna’ya silah tedarikini koordine edeceğini duyurdu. Barış girişimlerine aşırı odaklanılmaması gerektiğini vurgulayan Rutte, bu tür tartışmaların Rusya’ya avantaj sağlayabileceğini söyledi.
- Pentagon sözcüsü Patrick Ryder, Ukrayna'daki çatışmalarda Rusya'nın "bazı ek başarılar" elde ettiğini açıkladı. TASS'ın haberine göre Ryder, özellikle ülkenin doğusunda Rusya'nın ilerleme kaydettiğini belirtti, "Savaş alanında gördüğümüz, Rusya'nın özellikle doğuda bazı ek başarılar elde ettiği" dedi.
- The New York Times'a konuşan Ukrayna Silahlı Kuvvetleri'nden kaynaklar, Rusya'nın Kursk bölgesindeki Ukrayna karşı saldırılarını engellediğini belirtti. Gazete, çatışmaların yoğunluğunu "sınır yolundaki imha edilmiş tanklar ve araçlar" üzerinden tarif ederken, Rus ordusunun yeni nesil, 16 kilometreden fazla menzile sahip insansız hava araçlarını (İHA) kullanmaya devam ettiğini aktardı.
- ABD'nin Rusya'nın "gölge filosuna" yönelik yeni yaptırımlarının ardından, Çin ve Hindistan'ın bazı Rus petrol tankerlerini kabul etmekten kaçındığı iddia edildi. Bloomberg'in haberine göre, yaptırımlara tabi tutulan gemiler Hindistan limanlarına yanaşamıyor ve yalnızca 10 Ocak'tan önce kiralanan tankerler, 12 Mart'a kadar boşaltma izni alabilecek. Çin'de ise, üç Rus petrol tankeri Şandong eyaletindeki limana yanaşmasına rağmen henüz boşaltılmadı. Toplamda 2 milyon varilden fazla petrol taşıyan bu gemiler, 15 Ocak'ta boşaltılmayı planlıyordu, ancak 10 Ocak'ta ABD Hazine Bakanlığı'nın yaptırımları devreye girdi ve 180'den fazla tanker kara listeye alındı. Habere göre Çin liman yetkilileri, yaptırımlar kapsamındaki gemilere boşaltma yasağı getirdi.
- Baltık Denizi'nde İsveç, Litvanya, Almanya ve Finlandiya’yı bağlayan bir başka denizaltı kablosunda daha hasar tespit edildi. İsveç Sivil Savunma Bakanı Carl-Oskar Bolin’in yerel televizyon kanalı SVT’ye yaptığı açıklamaya göre, olay Çin’e ait bir gemiyle ilişkilendiriliyor. Savunma yetkilileri, geminin olay sırasında kıyıdan 160 kilometre uzaklıkta demirli olduğunu ve mürettebatın eylemlerinin kasıtlı olabileceğini değerlendiriyor. Ayrıca, gemi kaptanının Rusya ile bağlantılı olabileceği iddia ediliyor. Bu olay, Baltık bölgesinde denizaltı iletişim hatlarına yönelik ilk hasar vakası değil. 26 Aralık 2024’te Finlandiya sınır güvenlik güçleri, Cook Adaları bayrağı taşıyan Eagle S adlı gemiyi, Estonya ile Finlandiya arasındaki EstLink 2 kablosuna zarar verdiği şüphesiyle durdurmuştu. Helsinki, durumu ağırlaştırıcı koşullarla zarar verme olarak soruşturuyor. Bu gelişmelerin ardından NATO, Baltık Denizi’ndeki denizaltı kablolarını korumak için 10 gemi görevlendirme kararı aldı.
- Çin’in en büyük havayolu şirketi China Southern, 20 Ocak-30 Mart tarihleri arasında Moskova-Pekin direkt uçuşlarını askıya alma kararı aldı. Rusya Tur Operatörleri Birliği’ne (ATOR) göre, günlük olarak gerçekleştirilen CZ342 seferi için biletler sadece 19 Ocak’a kadar rezerve edilebiliyor. Ancak, 30 Mart'tan itibaren yeniden satışa sunulacak. ATOR, bu kararın 15 ila 17 bin yolcuyu etkileyebileceğini belirtti. İptallerin gerekçesi belirtilmese de, Avrupa Havacılık Güvenliği Ajansı (EASA) 9 Ocak’ta Moskova, St. Petersburg, Yekaterinburg, Rostov-na-Donu ve Samara’ya uçuşları durdurma tavsiyesinde bulunmuştu.
- Grönland Başbakanı Mute Egede, Rusya'nın uluslararası arenadaki rolünü tanıdıklarını ancak Ukrayna konusundaki Moskova'nın tutumunu desteklemediklerini belirtti. Egede, "Grönland, Ukrayna'daki Rusya eylemlerini kınayan çok net bir açıklama yaptı. Ancak Rusya'nın uluslararası politikadaki küresel rolünü kabul ediyoruz" dedi. Danimarka'ya bağlı özerk bir bölge olarak dünyanın en büyük adası olan Grönland'ı ABD'nin "satın alma" fikri geçmişte olduğu gibi Donald Trump'ın başkanlık dönemlerinde de gündeme gelmişti. Egede, Grönland’ın satılık olmadığını vurgulayarak bağımsızlık hedeflerine bağlılıklarını yineledi.
13 Ocak Pazartesi
- Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, Slovakya Başbakanı Robert Fico’nun iki ülke sınırında bir görüşme yapma teklifine yanıt verdi ve Fico’yu 17 Ocak'ta Kiev'e davet etti. Fico, 13 Ocak’ta Zelenskiy’ye hitaben yazdığı açık mektupta, Rus gazının Avrupa’ya taşınması konusunu görüşmek istediğini ve buluşmanın Slovakya sınırında gerçekleşebileceğini önermişti. Ancak Zelenskiy, Kiev'de görüşmeyi tercih edeceğini belirtti. İki liderin ilişkileri, Ukrayna’nın Rus gazı transit anlaşmasını yenilemeyi reddetmesinin ardından gerildi. Fico, bu kararı "tamamen siyasi" olarak nitelendirerek, Slovakya ve Avrupa Birliği'ne zarar verdiğini ifade etti ve Ukrayna’ya yönelik insani yardımı durdurmak da dahil bir dizi önlem tehdidinde bulundu.
- Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, Ukrayna'nın 11 Ocak'ta Türk Akım'ın başlangıç noktası olan "Russkaya" kompresör istasyonuna düzenlediği insansız hava aracı saldırısını "enerji terörizmi" olarak nitelendirdi. Peskov, bu tür saldırıların Avrupa'daki enerji tüketicileri için ciddi tehlikeler oluşturduğunu vurguladı. Saldırı sonrası Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile, Gazprom CEO’su Aleksey Miller’in ise BOTAŞ yetkilileriyle durumu değerlendirdiği belirtildi. Görüşmelerde bu tür "terörist eylemlerin" enerji güvenliği için kritik risk taşıdığı ifade edildi.
Saldırı sırasında, Rus hava savunma sistemleri tüm insansız hava araçlarını etkisiz hale getirirken, düşen enkaz nedeniyle istasyonun bazı binaları ve ölçüm ekipmanları hafif şekilde zarar gördü. Rus yetkililer, ekipmanın hızlı bir şekilde onarıldığını ve Türk Akım üzerinden gaz akışının normal seyrine döndüğünü açıkladı. Bu olayın ardından, Macaristan Dışişleri Bakanı Péter Szijjártó, TürkAkım'ın Orta ve Güney Avrupa'nın enerji arzı için hayati önemde olduğunu ve bu tür saldırıların bölge ülkelerinin egemenliğine tehdit oluşturduğunu belirtti. Avrupa Komisyonu ise saldırıyı kınayarak Ukrayna’dan resmi bir açıklama beklediklerini duyurdu.
- Peskov öte yandan yaptırımların Rus enerji kaynaklarının mevcut ihracat rotalarını kesintiye uğratamayacağını söyledi. Peskov, devlet şirketi Rosatom’un, ABD’nin şirketin üst düzey yöneticilerine yönelik yaptırımlarına rağmen uluslararası faaliyetlerine devam edeceğini vurguladı. Alternatif ihracat yolları arandığını ifade eden Peskov, “Bir yerde bir şey kapatılıyor, başka bir yerde alternatif seçenekler ortaya çıkıyor,” diyerek yaptırımların etkilerini en aza indirme hedefini vurguladı.
Kremlin, ABD’nin Rus şirketlerini rekabet dışı yollarla zayıflatmaya çalışacağını öngörüyor ancak bu çabalara karşı koymayı planlıyor. Peskov, yaptırımların küresel enerji piyasalarında, özellikle petrol piyasasında istikrarsızlığa yol açtığını belirtti. (Kommersant)
- Ukrayna insansız hava araçlarının Krasnodar bölgesindeki Russkaya kompresör istasyonuna düzenlediği saldırının, Macaristan’ın enerji arzını tehdit ettiği açıklandı. Macaristan Dışişleri Bakanı Péter Szijjártó, enerji güvenliğini tehdit eden her eylemin ülkenin egemenliğine bir saldırı olarak kabul edilmesi gerektiğini söyledi. Bakan, Türk Akım boru hattının, Macaristan ve Orta Avrupa’nın gaz tedariğinde vazgeçilmez olduğunu ve uzun yıllardır güvenilir şekilde çalıştığını belirtti. (RBC)
- Tula şehrinin merkezindeki Sovetskaya Caddesi’nde bulunan bir askeri hastanede yangın çıktı. 900 m2'lik bir alanı etkileyen yangın nedeniyle 57 kişi tahliye edildi. Bölge hükümetine göre, hastanede acemi askerler tedavi görmekteydi. Yangının üçüncü katta başladığı ve elektrik tesisatındaki bir arızadan kaynaklandığı tahmin ediliyor.
Yangını söndürmek için en az altı itfaiye ekibi görevlendirildi. Olay yerine ambulanslar sevk edildi. Sovetskaya Caddesi trafiğe kapatılırken, çevrede iki kilometrelik trafik sıkışıklığı meydana geldi. Ayrıca yakın bölgede iki trafik kazası rapor edildi.
- Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, Ukraynalı bir askeri göğüs göğüse muharebede yenen Andrey Grigoriev adlı onbaşının Rusya Kahramanı unvanını alma sürecinin neden hızla gerçekleştiğini açıkladı. Peskov, “Bu, belirli bir prosedür kapsamında gerçekleşti; ödül önerildi ve başkan bu kararı aldı,” dedi.
- Yeni Rusya vatandaşlığı alan Egor Semyonov adındaki şahıs, Armavir’deki hava okulunun mezunlarını zehirleme girişiminde bulunduğunu kabul etti. Semenov, Güney Askeri Bölge Mahkemesi’nde suçunu itiraf etti. Savcılık, Semyonov’un 2022 yılında Rus vatandaşlığı aldıktan sonra Ukrayna istihbarat servisi tarafından görevlendirildiğini belirtti. İddialara göre, Semyonov'a 400 bin ruble karşılığında kursiyerleri öldürme görevi verildi. Semyonov'a “vatana ihanet” ve “terör eylemi” suçlamaları yöneltiliyor. (BFM)
- Rusya Silahlı Kuvvetleri, Donetsk'teki Peşanoye yerleşimini kontrol altına aldı. Savunma Bakanlığı’nın raporuna göre köy, Merkez askeri birlikleri tarafından ele geçirildi. Köy, çatışmaların devam ettiği Pokrovsk’un güneybatısında yer alıyor.
- ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, 2026 mali yılı için savunma harcamalarının yaklaşık 50 milyar dolar artırılmasını önerdi. Bloomberg’in haberine göre, önümüzdeki yıllarda ABD Savunma Bakanlığı bütçesi 1 trilyon doları aşabilir. Bakan, 27 Kasımda ABD İdari ve Bütçe Ofisi’ne gönderdiği yazıda, 2027–2030 mali yıllarında savunma harcamalarına GSYİH’nin yaklaşık yüzde 3’ünün ayrılmasını önerdi.
Bloomberg’e göre, Bakan Austin, bu artışın gerekliliğine dair kesin bir gerekçe sunmadı; yalnızca Çin’e karşı koyma ve ittifakları güçlendirme konularına odaklanan Ulusal Savunma Stratejisi’ni destekleme amacıyla öneride bulundu.
- Enerji kıtlığı çeken Avrupa, küresel bir gaz mücadelesini tetikleme riski taşıyor. Bloomberg’in haberine göre, Asya’dan Güney Amerika’ya kadar olan daha yoksul gelişmekte olan ülkeler, piyasadan dışlanma tehlikesiyle karşı karşıya. Ajans, Ukrayna’daki askeri çatışmalar nedeniyle başlayan enerji krizinden bu yana ilk kez Avrupa’nın bir sonraki kış için gaz depolarını doldurma planını gerçekleştiremeyebileceğini belirtti. Avrupa’nın bu kış yeterli gaz rezervine sahip olmasına ve fiyatların yıl başından itibaren düşmesine rağmen, soğuk hava koşulları nedeniyle stoklar azalmaya devam ediyor.
- Rusya Başbakanı Mihail Mişustin, Kerç Boğazı’ndaki tanker kazası sonucu dökülen petrol ürünlerinin yarattığı etkilerin giderilmesi çalışmalarını koordine etmek için bir komisyon kurulmasına yönelik kararname imzaladı. Komisyonun başkanlığına Başbakan Yardımcısı Vitali Savelyev getirildi.
- Rusya Merkez Bankası, müşteri mevduatlarının dondurulmasıyla ilgili iddiaları yalanladı. Düzenleyici kurum, bu fikri “absürt” olarak nitelendirdi ve böyle bir adımın bankacılık sisteminin temellerini ve ülkenin finansal istikrarını sarsacağını belirtti. Açıklamada, bankaların bireylerden topladığı kaynakları kredi vermek için kullandığı vurgulandı. “Mevduatlar dondurulur, vatandaşların ve işletmelerin kendi paralarını kullanması kısıtlanırsa, kimse paralarını bankalarda tutmak istemez. Bu durum, bankaların ekonomiyi finanse etme imkanını tamamen ortadan kaldırır,” denildi.
- Olumsuz hava koşulları nedeniyle St. Petersburg Pulkovo Havalimanı, 12 Ocakta iki kez uçuşları kabul etmeyi ve göndermeyi durdurmak zorunda kaldı. Saat 19:00 itibarıyla 80’den fazla uçuş ertelendi ve 32 uçuş iptal edildi.
- Rusya Savunma Bakanlığı, Ukrayna Silahlı Kuvvetleri’nin "Türk Akım" doğal gaz boru hattını besleyen "Russkaya" kompresör istasyonuna 11 Ocak’ta insansız hava araçlarıyla saldırı girişiminde bulunduğunu açıkladı. Açıkamaya göre hava savunma sistemleri tüm İHA’ları etkisiz hale getirdi, ancak düşen parçalar, istasyonun gaz ölçüm ekipmanında ve bazı binalarda hafif hasara yol açtı. Olayda can kaybı yaşanmazken, Gazprom ekiplerinin hasarı hızla giderdiği ve istasyonun normal şekilde çalışmaya devam ettiği bildirildi.
"Russkaya" kompresör istasyonu, Türk Akım’ın başlangıç noktası olarak biliniyor ve Krasnodar bölgesinin Anapa ilçesinde yer alıyor. İstasyonda bulunan güçlü gaz taşıma ekipmanları, hattın bin kilometre boyunca yüksek basınçla gaz iletimini sağlıyor. Aynı gece, hava savunma sistemleri tarafından 85 insansız hava aracı düşürüldü ve bu saldırıların 16’sı Voronej ve Krasnodar bölgelerinde gerçekleşti. Yerel yetkililer, olayda herhangi bir ciddi zarar oluşmadığını teyit etti.
Türk Akım, Rusya’dan Türkiye’ye Karadeniz üzerinden doğal gaz taşıyan stratejik bir enerji projesii Proje, her biri yıllık 15,75 milyar metreküp kapasiteli iki denizaltı boru hattından oluşuyor. İlk hat Türkiye’nin iç tüketimine hizmet ederken, ikinci hat Avrupa’ya gaz ihracatı için kullanılıyor. 2019 yılında tamamlanan TürkAkım, Rus enerji şirketi Gazprom ve Türk Boru Hatları Şirketi BOTAŞ iş birliğiyle gerçekleştirildi. Toplam uzunluğu yaklaşık 930 kilometre olan hattın, 700 kilometrelik bölümü Karadeniz’in altından geçerken kalan kısmı ise Türkiye ve Avrupa’daki kara hatlarını kapsıyor.
- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile seçilmiş ABD Başkanı Donald Trump arasında olası bir görüşme için Türkiye’nin adı öne çıktı. Rus Duma milletvekili Andrey Kolesnik, İstanbul’un bu tür müzakereler için ideal bir platform olabileceğini belirtti. Kolesnik, "Türkiye’de daha önce benzer görüşmelerin gerçekleştirildiği unutulmamalı. Ancak nihai karar Putin’e ait" dedi. Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov ise Trump’ın ekibinden henüz resmi bir talep gelmediğini ifade ederek, yemin töreninin ardından olası temasların değerlendirileceğini kaydetti. Ayrıca Macaristan, İsviçre ve Sırbistan gibi ülkeler de olası bir zirve için ev sahipliği yapmaya aday ülkeler arasında yer alıyor.
- ABD’nin Rusya enerji sektörüne yönelik "en kapsamlı" yaptırımları sonrası petrol fiyatları yükselişe geçti. Brent petrolünün varil fiyatı 13 Ocak'ta 81,11 dolara ulaşarak son aylardaki en yüksek seviyesine çıktı. ABD'nin West Texas Intermediate (WTI) petrolü ise varil başına 77,97 doları gördü. Yeni yaptırımlar, Rusya’nın en büyük dört petrol üreticisinden ikisi olan Gazprom Neft ve Surgutneftegaz’ı hedef alırken, ABD yetkilileri bu tedbirlerin Rusya'ya aylık milyarlarca dolarlık maliyet yaratacağını belirtti.
- ABD’nin seçilmiş Başkanı Donald Trump’ın ulusal güvenlik danışmanı Michael Waltz, Ukrayna’nın kaybettiği toprakları geri alma hedefini "gerçekçi olmayan bir beklenti" olarak nitelendirdi. Waltz, ABC’ye verdiği demeçte, “Her bir Rus askerinin her bir santimetrekare Ukrayna toprağından çıkarılacağı fikri gerçekçi değil, özellikle Kırım’ı da düşünürsek. Başkan Trump bu gerçeği kabul etti ve dünyanın geri kalanı da bunu anlamaya başlıyor” ifadelerini kullandı. Rusya, 2014 yılında düzenlenen referandum sonucunda Kırım’ı topraklarına katmıştı. Benzer şekilde 2022'de Donetsk, Luhansk, Zaporijya ve Herson bölgelerinde yapılan referandumlarla bu bölgeler de Rusya'ya bağlandı. Waltz'ın açıklamaları, Trump yönetiminin barış sürecinde farklı bir yaklaşım sergileyebileceğine işaret ediyor.
- Trump’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı Michael Waltz ayrıca Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında olası bir görüşme için hazırlıkların başladığını açıkladı. Waltz, ABC’ye verdiği demeçte, görüşmenin yapısı ve zamanlamasıyla ilgili detayların henüz netleşmediğini ancak liderler arasında "önümüzdeki günlerde veya haftalarda bir telefon görüşmesinin gerçekleşebileceğini" belirtti. Trump’ın, Ukrayna krizinde barışçıl bir çözüm için Rusya ile diyalog kurulmasının kaçınılmaz olduğunu düşündüğünü ifade eden Waltz, çatışmaların durmasının bu sürece doğru ilk adım olabileceğini vurguladı.
- ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, Ukrayna ile yapılacak olası bir barış anlaşmasının çatışmaların yeniden başlamasını önlemek için güvenlik garantilerini içermesi gerektiğini belirtti. CNN’e konuşan Sullivan, Ukrayna’nın toprakları, halkı ve özgürlüğüyle ilgili kararlarını bağımsız olarak alması gerektiğini vurgularken, Batı’nın Kiev’e belirli düzeyde güvenlik taahhüdünde bulunmasının şart olduğunu ifade etti.
- İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkian, 17 Ocak’ta Moskova’da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Kapsamlı Stratejik Ortaklık Anlaşması’nı imzalayacak. Bu yeni anlaşma, 2001’de imzalanan eski belgenin yerini alacak ve Moskova ile Tahran arasındaki güvenlik ve savunma iş birliğini derinleştirecek. İran ve Rusya, Batı ile artan gerilim ortamında bu adımı atarak güçlü bir mesaj vermeyi hedefliyor. Anlaşmanın, ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump’ın göreve başlamasından önce imzalanması, Trump’ın İran’a yönelik sert politikalar uygulama sinyalleri verdiği bir dönemde dikkat çekici bir gelişme olarak değerlendiriliyor.
- Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vučić, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve ABD'nin seçilmiş başkanı Donald Trump arasında yapılacak olası bir görüşme için Sırbistan’ın ev sahibi olmaya hazır olduğunu açıkladı. Vučić, Pink TV'ye yaptığı açıklamada, "Dünya sorunlarına karışmam, ancak Sırbistan, Rusya ve Amerika liderlerinin buluşma yeri olmaya ilgi duyuyor. Her iki başkanın güvenliğini tam olarak sağlamaya hazırız" ifadelerini kullandı. Vučić ayrıca, Trump'ın Sırp halkı arasında Avrupa'da en fazla güven duyulan liderlerden biri olduğunu ve Putin’in de ülkede oldukça popüler olduğunu belirtti.
- Donald Trump'ın Ukrayna Özel Temsilcisi Keith Kellogg'un Kiev ziyaretini ertelemesinin, Ukrayna Devlet Başkanı Volodymyr Zelensky’nin çatışmaların sona ermesine dair açıklamalarıyla Trump ekibinin vizyonunun uyuşmaması veya Biden yönetiminin ziyaret için onay vermemesi nedeniyle gerçekleşmiş olabileceği iddia edildi. Ukrayna'daki Strana gazetesine göre Zelenskiy, ABD’li bir podcast yayıncısına verdiği röportajda, Rusya ile müzakerelerin ancak Trump’ın Ukrayna’ya güçlü güvenlik garantileri sunması halinde mümkün olacağını söylemişti. Kellogg’un ziyareti, Trump’ın 20 Ocak’taki yemin töreninin ardından yapılmak üzere ertelendi.
- Hırvatistan Cumhurbaşkanı Zoran Milanoviç, oyların yüzde 74,68'ini alarak ikinci turda yeniden seçildi. 2020 yılından beri görevde olan sosyal demokrat Milanoviç, seçim kampanyası sırasında Avrupa Birliği ve NATO'nun Ukrayna'ya askeri destek gönderme planlarına sert eleştiriler yöneltmişti. Rakibi eski Eğitim Bakanı Dragan Primorac, sonuçları kabul ederek Milanoviç'i tebrik etti. Milanoviç’in Ukrayna karşıtı açıklamaları ve NATO’ya yönelik eleştirileri, Hırvatistan'in hıristiyan demokrat Başbakanı Andrej Plenkoviç tarafından "Putin'in uşağı" olarak nitelendirilmesine neden olmuştu.
- Polonya’da geçtiğimiz yaz kaybolan 240 tanksavar mayını, Poznan’daki bir IKEA mobilya deposunda bulundu. Haziran 2024’te Szczecin yakınlarında bir trenle taşınan mühimmat, yanlış hesaplamalar sonucu trenden indirilmeden başka bir noktaya gönderildi ve uzun süre kayıp kaldı. Savcılık, mayınların Ukrayna’ya gönderilen askeri yardımların bir parçası olabileceğini belirtti. Olay sonrası dört asker ihmalkarlıkla suçlanırken, bir generalin görevden alındığı açıklandı.
12 Ocak Pazar
- Macaristan Dışişleri Bakanı Peter Szijjarto, ABD'nin Rusya ve Sırbistan enerji sektörüne yönelik uyguladığı yeni yaptırımları eleştirerek, bu adımların Avrupa’da akaryakıt fiyatlarının artmasına yol açabileceği uyarısında bulundu. Szijjarto, özellikle Rus-Sırp enerji şirketi Naftna Industrija Srbije’ye yönelik yaptırımların, Avrupa pazarında petrol sıkıntısı ve fiyat artışına neden olacağını belirtti. Macaristan'ın bu yaptırımların etkisini en aza indirmek için bölgesel ortaklarla iş birliğini artıracağını vurgulayan Szijjarto, ABD'nin bu adımının enerji piyasasında ciddi zorluklara yol açabileceğini ifade etti.
- Polonya, Rusya'ya çalışma ziyareti için giden Slovakya parlamento heyetinin bulunduğu uçağın hava sahasını kullanmasını yasakladı. Slovakya Ulusal Konseyi Başkan Yardımcısı Andrej Danko, Polonya'nın bu kararını anlamadığını ancak gerçeği kabul ettiğini belirtti. Uçak, Polonya hava sahasını kullanamayınca Çekya ve Almanya üzerinden geçerek Moskova’daki Vnukovo Havalimanı’na indi. Heyet, Rusya'nın gaz tedariki ve Ukrayna'daki çatışmalar hakkında görüşmeler yapmak üzere 15 Ocak’a kadar Rusya’da temaslarda bulunacak.
- 11 Ocak'ta Rusya'nın Soçi kentinde bir gün içinde ikinci kez deprem meydana geldi. İlk sarsıntı sabah erken saatlerde yaşanırken, ikinci deprem akşam saat 20:44'te kaydedildi ve Richter ölçeğine göre 3,9 büyüklüğünde olduğu açıklandı. Rusya Acil Durumlar Bakanlığı'nın Krasnodar Bölgesi basın servisi, depremin merkez üssünün 5 kilometre derinlikte ve Soçi'ye 9 kilometre uzaklıktaki Pplastunka köyü civarında olduğunu bildirdi. Bakanlık, can kaybı ya da yaralanma olmadığını ve altyapının normal şekilde çalışmaya devam ettiğini belirtti.
Yerel medya, ikinci depremin sabah yaşanan 3,5 büyüklüğündeki ilk sarsıntıdan daha güçlü hissedildiğini aktardı. Soçi'deki sismoloji istasyonunun başkanı Elena Karpoviç, sabah saatlerinde bölgede "bir dizi deprem" yaşandığını ve bunun Kafkasya'daki genç dağların yükselme süreciyle ilişkili olduğunu ifade etti. Uzmanlar, bölgede herhangi bir acil durum gerektirecek bir hasar oluşmadığını doğruladı.
- Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, Kursk bölgesinde Kuzey Kore'ye ait iki askeri esir aldığını duyurdu. Zelenskiy'nin açıklamasına göre, yaralı halde ele geçirilen askerler Kiev'e getirildi ve şu anda Ukrayna Güvenlik Servisi (SBU) tarafından sorgulanıyor. SBU'nun verdiği bilgilere göre, esirler ne Ukraynaca, ne Rusça, ne de İngilizce konuşabiliyor. Esirlerden biri, Rusya'ya eğitim için geldiğini iddia ederken, diğer esir bu iddiayı doğruladı. Daha önce, Ekim 2024'te Ukrayna, Kuzey Kore askerlerinin çatışma bölgelerinde bulunduğunu açıklamış ve bu bilgi Güney Kore ile Pentagon tarafından doğrulanmıştı.
- Slovakya Başbakanı Robert Fico, Zelenskiy'i Avrupa'da "yalnızca dilencilik yapmak ve şantajla para istemekle" suçladı. Fico, Zelenskiy'in bu tavrının sona ermesi gerektiğini belirtti. Slovakya ve Ukrayna arasındaki ilişkiler, Kiev'in Rusya'dan gelen gazın Slovakya üzerinden geçişine izin veren anlaşmayı uzatmaması nedeniyle gerilmiş durumda. Fico, bu kararı "tamamen siyasi" olarak nitelendirirken, bunun Slovakya ve Avrupa Birliği'ne zarar verdiğini söyledi. Buna karşılık olarak, Slovakya'nın Ukrayna'ya elektrik ihracatını durdurabileceğini, Ukraynalı mültecilere yönelik yardımları azaltabileceğini ve Ukrayna'nın AB üyeliğini engelleyebileceğini belirtti. Fico, 22 Aralık 2024'te Moskova'da Putin ile bir araya gelerek gaz tedariki konusunu görüştü. Toplantıda, Putin'in Slovakya'ya gaz tedarikini garanti ettiği açıklandı. Ancak Zelenskiy, Ukrayna'nın Avrupa Komisyonu'nun talebi üzerine Slovakya'ya gaz transit kayıpları için tazminat önerdiğini, ancak Bratislava'nın Rusya'nın taleplerine boyun eğerek "Ukrayna'ya karşı ikinci bir enerji cephesi açmaya hazırlandığını" iddia etti. Fico'nun elektrik ihracatını durdurma tehdidi, iki ülke arasındaki gerginliği daha da artırdı.
- Rusya Dışişleri Bakanlığı, ABD Başkanı Joe Biden'ın görev süresinin son döneminde Rus enerji sektörüne yönelik yeni yaptırımları sert bir dille eleştirdi. Bakanlık, bu yaptırımların, gelecekteki ABD başkanına "yanmış toprak" politikasıyla işlevsiz hale getirilmiş bir zemin bırakacağını ifade etti. Yapılan açıklamada, ABD'nin düşmanca eylemlerinin cevapsız kalmayacağı ve Rusya'nın dış ekonomi stratejisinin bu adımları göz önünde bulunduracağı belirtildi. Ayrıca, Washington'un yaptırımlarının hem Avrupa’daki müttefiklerin çıkarlarını hem de Amerikan halkının ekonomik istikrarını feda ettiği vurgulandı. Rusya, enerji sektöründe güvenilir bir küresel oyuncu olmaya devam edeceğini ve büyük yerli projelerin hayata geçirileceğini açıkladı.
- Polonya merkezli RMF FM radyosunun Avrupa diplomatik çevrelerinden kaynaklarına dayandırarak verdiği habere göre, Avrupa Komisyonu 14 Ocak Salı günü Rusya'ya yönelik 16. yaptırım paketiyle ilgili istişarelere başlayacak. AB dönem başkanlığını yürüten Polonya’nın Ukrayna'daki özel askeri harekatın başlamasının üçüncü yıldönümü olan 24 Şubat'ta yeni bir yaptırım paketini kabul etmek istediğine dikkat çekildi.
- Almanya için Alternatif (AfD) partisinin başbakan adayı Alice Weidel, parlamentoda yapılacak seçimlerde zafer kazanması durumunda 'Kuzey Akım' gaz boru hattını yeniden faaliyete geçireceğini açıkladı. Weidel, parti kongresinde "Kuzey Akım'ı yeniden devreye alacağız, buna emin olun" dedi. Weidel konuşmasında ayrıca,'utanç verici rüzgar değirmenleri' olarak adlandırdığı tüm rüzgar enerjisi santrallerinin kapatılacağını, nükleer santrallerin yeniden faaliyete geçeceğini ve kömürlü elektrik santrallerinin işletim sürelerinin uzatılacağına da söz verdi. (Sputnik)
- Azerbaycan, Şah Deniz sahasındaki teknik sorunlar nedeniyle Sırbistan'a doğal gaz tedarikini geçici olarak durdurdu. Bu nedenle Sırbistan günlük 1,7 milyon metreküplük gaz tedarikinden mahrum kaldı. Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vučić, bu durumun ardından ülkenin mevcut rezervleri kulanmaya başlayacağını belirtti ve gaz tedarikinin tekrar sağlanmasının birkaç ay sürebileceğini ifade etti. BP Azerbaijan, Şah Deniz Alpha platformundan Sangaçal terminaline giden denizaltı kondensat hattında teknik bir arıza tespit edildiğini ve bu nedenle üretim ile ihracatın geçici olarak durdurulduğunu açıkladı. Benzer şekilde, 7 Ocak'ta Bulgaristan'ın devlet şirketi Bulgargaz da Azerbaycan'dan gaz ithalatını teknik nedenlerle durdurmuştu. Bu gelişmeler, 2023 yılında Azerbaycan, Sırbistan ve Bulgaristan arasında açılan ortak gaz boru hattını etkiledi ve tedarik zincirinde aksamalara yol açtı.
- İngiltere Başbakanı Keir Starmer, ateşkes anlaşmasına varılması durumunda uluslararası barış gücü birliklerinin Ukrayna'da konuşlandırılmasını görüşmek üzere "önümüzdeki haftalarda" Ukrayna'yı ziyaret etmeyi planlıyor. Bloomberg'in haberine göre bu, Starmer’ın başbakan olarak Ukrayna’ya yapacağı ilk ziyaret olacak.
- Tataristan'ın Nijnekamsk şehrinde bulunan "Taneko" petrol rafinerisinde yangın olduğu iddiaları yetkililer tarafından yalanlandı. RBC'nın haberine göre Nijnekamsk İcra Komitesi, sosyal medyada paylaşılan görüntülerdeki parlak ışık ve gökyüzündeki turuncu yansımanın, rafinerideki ekipmanların planlı bir şekilde yoğun çalışma moduna geçirilmesinden kaynaklandığını açıkladı. Açıklamada, bu tür faaliyetlerin rafinerinin standart güvenlik önlemleri kapsamında gerçekleştirildiği ve tüm ekipmanların normal çalışma düzeninde olduğu belirtildi.
Tataristan Cumhurbaşkanlığı basın sözcüsü Liliya Galimova da yangın iddialarını reddederek, tesisin gün içinde çalışma modunun değiştirileceğini duyurduğunu ifade etti. Galimova, tahliye işleminin ise acil durum alarmı protokolleri çerçevesinde gerçekleştirildiğini belirtti. Aynı gün, Tataristan Acil Durumlar Bakanlığı bölgedeki insansız hava araçlarıyla saldırı riskine karşı uyarılarda bulunmuştu. Bu durum nedeniyle Kazan, Nijnekamsk ve Ulyanovsk havalimanlarında uçuşlar geçici olarak durduruldu. Nijnekamsk’ta uçuş sınırlamaları akşam saat 20.00’de yeniden devreye alındı.
- Suriye'nin devrik lideri Beşar Esad'ın, Aralık ayında rejiminin düşmesinden günler önce Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile temas kurmaya çalıştığı ancak başarısız olduğu iddia edildi. Esad'ın eski basın sözcüsü Kamel Sakr, Al Arabiya kanalına verdiği demeçte, Esad'ın 4 ve 5 Aralık tarihlerinde birkaç kez Putin'i aradığını ancak yanıt alamadığını söyledi. Sakr’a göre, Esad bu dönemde "kendini izole edilmiş ve yalnız hissetti". 8 Aralık'ta muhalif güçlerin Şam'ı ele geçirmesiyle Esad ülkeyi terk ederek Rusya'ya sığındı. Esad’ın Putin’e ulaşamayınca Rusya’nın Suriye Özel Temsilcisi Aleksandr Lavrentyev’i aradığı, ancak Lavrentyev’in Putin’in Belarus'ta olduğunu ve şu an yanıt veremeyeceğini ilettiği iddia edildi. Aynı günlerde Esad, Şam'daki başkanlık sarayında Rus askeri ataşesiyle görüşerek, ülkeyi terk etme planını gerçekleştirdi. Esad, önce Şam Havalimanı’na, ardından Rusya’nın Hmeymim Üssü'ne ve son olarak Rusya’ya götürüldü.
- Moskova'nın Vnukovo Havalimanı'nda UTair Havayolları'na ait bir uçak, Moskova-Dubai seferini gerçekleştirirken hidrolik sıvısı seviyesindeki sorun nedeniyle acil iniş yaptı. Flightradar24 verilerine göre uçak, Bakü yakınlarında geri dönerek Moskova’ya yöneldi. Mash’a göre uçakta bulunan 240 yolcunun sağlık durumunda herhangi bir sorun yaşanmadı. Bu olay, UTair uçaklarının bir hafta içindeki ikinci acil inişi olurken, 2025 yılının başından bu yana Rus havayolu şirketlerine ait uçaklarda yaşanan dördüncü teknik arıza oldu.
- Zaporojiya bölgesinin Berdyansk Koyu'nda, Azak Denizi kıyılarında 14,5 kilometre uzunluğunda bir fuel oil kirliliği tespit edildi. Bölge Valisi Yevgeni Balitskiy, Telegram üzerinden yaptığı açıklamada, açık denizden gelen fuel oilin küçük katı fraksiyonlarının sahile ulaştığını belirtti. Bu kirliliği temizlemek için yerel MÇS ekipleri, belediye yetkilileri ve gönüllüler bölgeye yönlendirildi. Fuel oil sızıntısı, 15 Aralık'ta "Volgoneft-212" ve "Volgoneft-239" tankerlerinin kaza yapması sonucu başlamıştı. Ayrıca, 10 Ocak'ta Volgoneft-239 tankerinin Tamani Limanı yakınlarında karaya oturması nedeniyle yeni bir sızıntı meydana geldiği bildirildi. Bu yeni sızıntının büyüklüğünün 2,8 bin metrekareyi kapsadığı belirtildi.
- Afganistan, 2024 yılında Rus ununun en büyük ithalatçısı haline gelerek alımlarını iki katına çıkardı. Rusya’nın tarım ürünleri ihracatından sorumlu devlet ajansı "Agroexport"un verilerine göre, Afganistan geçen yıl yaklaşık 80 milyon dolar değerinde Rus unu satın aldı. Bu, 2023 yılına göre iki katlık bir artışı temsil ediyor. Afganistan'ın yanı sıra Çin ve Türkmenistan da Rus ununun en büyük alıcıları arasında yer aldı.
"Agroexport"un verilerine göre, Rusya’nın toplam buğday ve buğday-çavdar unu ihracatı 2024 yılında 300 milyon dolara ulaştı ve bu, önceki yıla göre değer bazında %3, miktar bazında ise %7 artışı ifade ediyor. Afganistan’ın un ithalatındaki artış, ülkedeki yetersiz üretim kapasitesi ve iç talebi karşılamada yaşanan zorluklarla ilişkilendiriliyor. Aynı zamanda, Rusya'nın Taliban yönetimindeki Afganistan ile bağlarını güçlendirme çabalarıyla örtüşüyor. Aralık 2024'te Rusya, Taliban’ı yasaklı terör örgütleri listesinden çıkarmaya yönelik bir yasa kabul ederek ilişkilerde önemli bir adım attı.
11 Ocak Cumartesi
- ABD Başkanı Joe Biden, görevden ayrılmasına günler kala, Rusya’nın enerji sektörüne yönelik en büyük yaptırımları açıkladı. Yeni yaptırımlar, Rus ekonomisinin temelini oluşturan petrol ve sıvılaştırılmış doğalgaz sektörlerine zarar vermeyi hedefliyor. ABD Hazine Bakanlığı, Rusya'nın yaptırımları delmek için kullandığı "gölge filosu"na ait 180'den fazla gemiyi ve enerji sektöründeki diğer aktörleri yaptırım listesine aldı. İngiltere de benzer şekilde Gazprom Neft ve Surgutneftegaz gibi büyük Rus petrol şirketlerini hedef alan yaptırımlar açıkladı.
Biden, bu adımın Putin üzerindeki ekonomik baskıyı artıracağını belirtti ve Rus liderin eylemlerine "nefes alma alanı" bırakılmaması gerektiğini vurguladı. Ancak Reuters'in haberine göre bu yaptırımların devam edip etmeyeceği, 20 Ocak'ta göreve başlayacak Donald Trump yönetimine bağlı olacak. Trump’ın ulusal güvenlik danışmanı olarak atanacak Mike Waltz, ekonomik baskının Putin’i müzakere masasına çekmek için kullanılabileceğini ifade etti. Biden yönetimi, yaptırımların yeni yönetimle koordineli olarak alındığını söylese de, Trump’ın yaptırımları hafifletme olasılığı Avrupa ve Ukrayna’da endişe yaratıyor.
- Son iddiaya göre Donald Trump’ın ABD başkanı olarak göreve başlamasının ardından, Joe Biden döneminde uygulamaya konulan yaptırımları tek başına kaldırması mümkün olmayacak; bunun için Kongre’nin onayı gerekecek. The Washington Post’a (WP) konuşan mevcut başkanlık yönetiminden üst düzey yetkililer, bu konuda yeni yönetimi uyardı. WP’ye göre, bazı Cumhuriyetçi milletvekilleri Biden’dan Moskova’ya karşı daha sert ekonomik tedbirler talep etmişti. Trump’ın ulusal güvenlik danışmanı olarak seçtiği Mike Waltz ise, Rusya’ya karşı yaptırımların artırılabileceğini ve bunların Ukrayna ile çatışmanın çözümü sırasında Moskova’ya baskı yapmak için kullanılabileceğini ima etmişti.Trump ise seçim kampanyası sırasında yaptırımları “sevmediğini” ve bunları daha az kullanmak istediğini söylemişti.
Dün Biden yönetimi, başkanlık dönemi bitmeden önce Rusya’ya karşı son yaptırım paketini açıkladı. Bu kapsamda Gazprom Neft, Surgutneftegaz ve 20’den fazla yan kuruluşu, Ingosstrakh, AlfaStrakhovanie gibi sigorta şirketleri ve Batı yaptırımlarını delerek petrol taşıdığı iddia edilen 180’den fazla gemi hedef alındı. Beyaz Saray, bu yaptırımları Rusya’nın enerji sektörüne karşı şimdiye kadar alınmış en önemli tedbirler olarak nitelendirdi.
- ABD'nin 10 Ocak'ta Rusya'nın enerji sektörüne yönelik açıkladığı yeni yaptırımların, ABD'de benzin fiyatlarında "küçük bir artışa yol açacağı" açıklandı. Başkan Joe Biden, Associated Press'in Youtube üzerinden yayınladığı konuşmasında, fiyat artışının galon başına yalnızca üç ila dört sent seviyesinde olacağını belirtti. Ancak, Biden'a göre bu yaptırımlar Rus ekonomisi üzerinde "derin bir etkide" bulunacak.
- Rusya'nın Kotovsk şehrinde iki insansız hava aracı (İHA), çok katlı iki apartmana çarptı. Tambov Bölgesi Valisi Yevgeni Pervyşov'un Telegram kanalında yaptığı açıklamaya göre, çarpışma sonucu birkaç kişi cam kırıklarından yaralandı ve kendilerine tıbbi yardım sağlandı. Yangın meydana gelmezken, binalarda hafif hasar oluştu. Telegram kanalı Mash, İHA'ların Poskonkina ve Kolhoz caddelerindeki beş katlı binalara çarptığını bildirdi. Paylaşılan fotoğraflarda, binaların bazı katlarındaki pencerelerin kırıldığı ve balkonların hasar gördüğü görülüyor. İlk bilgilere göre, saldırı sonucu en az beş kişi yaralandı.
- Anapa kentinde de İHA saldırısı alarmı verildi. Yerel yönetim, hava savunma sistemlerinin devreye girmesi nedeniyle şehirde patlama seslerinin duyulduğunu açıkladı. Gece saatlerinde kentin alarm sisteminin devreye sokulduğu ve halktan sokaklara çıkmamaları, camlardan uzak alanlarda kalmaları istendi.
- Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vučić, ABD'nin, Sırp enerji şirketi NIS'ten Rus sermayesinin tamamen çıkarılmasını talep ettiğini açıkladı. Vučić, bu talebin 25 Şubat’a kadar yerine getirilmesi gerektiğini belirtti. ABD'nin yalnızca Rusya’nın hisse oranını azaltmayı kabul etmediğini, Rusya’nın şirketteki tüm payının sona erdirilmesini istediğini ifade etti. Hidrokarbonların sondajı ve çıkarılmasıyla uğraşan bir enerji şirketi olan NIS, Pančevo’da bir rafineriye sahip. Ayrıca Bosna-Hersek, Bulgaristan ve Romanya’da 400’den fazla akaryakıt istasyonuyla faaliyet gösteriyor. Şirketin %50 hissesi Gazprom Neft’e, %6,15’i ise Gazprom’a ait. Kalan hisseler Sırbistan hükümeti ve küçük hissedarlar arasında dağılmış durumda. Bu gelişme, ABD'nin 10 Ocak’ta Rus enerji sektörüyle ilgili en sert yaptırım paketini açıklamasının ardından geldi. ABD’nin yeni yaptırımları, Gazprom Neft ve Surgutneftegaz gibi büyük Rus enerji şirketlerini hedef alırken, Rus enerji sektörüyle iş birliği yapan herhangi bir kişi veya kuruluşun yaptırımlarla karşılaşabileceği uyarısını da içeriyor.
- Slovakya Başbakanı Robert Fico, Gazprom'un, Ukrayna üzerinden transit geçişin sona ermesinin ardından Slovakya'ya gaz tedarik etmeye devam edeceğini açıkladı. Fico, Avrupa İşleri Parlamenter Komitesi toplantısında yaptığı açıklamada, Gazprom'un gazı başka bir rota üzerinden tedarik edeceğini belirtti, ancak bu rota hakkında bilgi vermedi. Slovakya'nın en büyük devlet enerji tedarikçisi SPP'nin Genel Müdürü Vojtech Ferencz ise BP, ExxonMobil, Shell, ENI ve RWE gibi alternatif tedarikçilerle esnek kontratlara sahip olduklarını ve bu anlaşmaların miktar ve süre bakımından genişletilebileceğini ifade etti. 1 Ocak sabahı Gazprom, Ukrayna üzerinden Avrupa'ya gaz tedarikini durdurmuştu. Bunun sebebi, Gazprom'un Ukraynalı Naftogaz ile yaptığı sözleşmenin süresinin dolmasıydı. Ancak Fico'nun açıklamasına göre, Vladimir Putin Slovakya'ya gaz tedarikinin istikrarlı bir şekilde devam edeceğine dair güvence verdi.
- Litvanya Cumhurbaşkanı Gitanas Nauseda, Rusya’nın Baltık Denizi’ndeki Kaliningrad bölgesi üzerindeki egemenlik iddiasında bulundu. Nauseda, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, bölgenin tarihsel olarak Litvanya’ya ait olduğunu savunarak, "Rusya ne kadar uğraşsa da, Karaliauçius asla Kaliningrad olmayacak" ifadelerini kullandı. Bu açıklama, Rusya’nın Kaliningrad’daki Kristijonas Donelaitis Anı Müzesi’nin adını değiştirme kararına bir tepki olarak değerlendirildi. Kristijonas Donelaitis (1714–1780), Litvanya edebiyatının kurucu isimlerinden biri olarak kabul edilen önemli bir şair.
- Kursk Bölgesi'nde Ağustos 2024'te başlayan çatışmalardan bu yana, 1174 kişiden haber alınamadığı ve kayıp başvurusu yapıldığı bildirildi. Kursk Bölgesi geçici valisi Aleksandr Hinşteyn, Telegram kanalında yaptığı açıklamada, bu başvurular sonrası 240 kişinin bulunduğunu belirtti. Hinşteyn’in açıklaması, Rusya İnsan Hakları Ombudsmanı Tatyana Moskalkova’nın yayımladığı kayıp listesine yanıt olarak geldi. Moskalkova, listesinin yalnızca kendisine doğrudan başvuran kişilerin yakınlarını içerdiğini, bu nedenle tam bir kayıt niteliği taşımadığını açıklamıştı. Hinşteyn ise, polis kayıtlarının bu sayının iki katı olduğunu ifade etti ve kayıp vatandaşların aranmasında İçişleri Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı, Rus Kızılhaçı gibi çeşitli kurumlar ve gönüllülerin iş birliği içinde çalıştığını vurguladı.
- Baltık Denizi’nde Rus petrolü taşıyan bir tanker kontrolünü kaybederek Almanya açıklarında sürüklendikten sonra bir römorkör tarafından çekildi. Eventin isimli tanker, 99 bin ton petrol yüklüydü ve Panama bayrağı altında seyrediyordu. Tanker, Rusya’nın Ust-Luga limanından Mısır’ın Port Said limanına petrol taşıyordu. Ukrayna, Eventin'in, Rusya’nın yaptırımları delmek için kullandığı “gölge filosu”na ait olduğunu iddia ediyor.
- Rusya ve Belarus arasında karşılıklı vize tanıma anlaşması, 11 Ocak 2025 itibarıyla yürürlüğe girdi. Bu düzenleme, yabancı uyruklu kişiler ile vatansızlara yönelik geçiş kurallarını düzenliyor. Anlaşma kapsamında, Rusya veya Belarus tarafından verilen vizeler, sahiplerine her iki ülkeye giriş ve kalma hakkı tanıyor. Ancak, her iki ülkeye vizesiz giriş hakkı bulunan üçüncü ülke vatandaşları yalnızca kimlik belgeleriyle seyahat edebilecek. Eğer bir ülkeye vizesiz giriş hakkı bulunmuyor ise, diğer ülkeye giriş için vize alınması gerekecek. Türk vatandaşları sadece Belarus'da 30 gün süreyle vizesiz kalabiliyor.
- Sankt-Peterburg’un Krasnogvardeyskiy Mahkemesi, bir vatandaşın Roskomnadzor’a (RKN) karşı açtığı davayı reddetti. Davacı Vadim Matveyev, YouTube’un yavaş çalışma hızından dolayı Roskomnadzor’u görevini yapmamakla suçlamıştı. Matveyev, bu durumun internet üzerindeki bilgi akışını denetlemekle ilgili yükümlülüklerin ihlal edildiğini ve anayasal ideolojik çeşitlilik ilkesinin zedelendiğini öne sürdü. Ancak mahkeme, Roskomnadzor’un belirli bir web alanındaki veri aktarım hızını denetleme yetkisi bulunmadığını ve Google LLC üzerinde kontrol yetkisinin olmadığını belirterek talebi reddetti. Ayrıca, davacının yavaş veri aktarımının somut zorluklara yol açtığını kanıtlayamadığı ifade edildi.
- Moskova'da "TV Center" (TVC) kanalına yönelik, LGBT propagandası suçlamasıyla idari bir protokol düzenlendi. Suçlama, reşit olmayanlara yönelik olarak geleneksel olmayan cinsel ilişkileri teşvik eden veya cinsiyet değiştirme isteği uyandırabilecek bilgilerin yayılmasıyla ilişkilendirildi. Söz konusu suçlama, Rusya’nın idari suçlar kanununda yer alan maddeye göre, 4 milyon rubleye kadar para cezası veya faaliyetlerin 90 güne kadar askıya alınmasını öngörüyor. Mahkeme oturumu tarihi henüz belirlenmiş değil. Rusya'da, 2023 yılında LGBT propagandası ve cinsiyet değişikliğini teşvik eden içeriklere yönelik yasa çerçevesinde, 188 ayrı para cezası kararı alındığı, bunların toplam 30 milyon rubleyi bulduğu belirtiliyor. Ayrıca, bu tür cezaların yaklaşık yarısı tahsil edilmiş durumda.
10 Ocak Cuma
- ABD Hazine Bakanlığı, Rus enerji devleri Gazprom Neft ve Surgutneftegaz ile bu şirketlere bağlı iki düzineden fazla yan kuruluşu yaptırım listesine dahil etti. İngiltere de aynı şekilde bu şirketlere yönelik yaptırımlar açıkladı. Yaptırımlara dahil olanlar arasında Gazprom Neft'in Moskova ve Omsk'taki rafinerileri, Gazpromneft-Noyabrskneftegaz ve Gazpromneft-Orenburg gibi üretim tesisleri, Tacikistan, Kazakistan, Kırgızistan ve Sırbistan’daki (NIS) uluslararası yapıları, ayrıca Lüksemburg merkezli Gazprom Neft International yer alıyor. Bunun yanı sıra Gazprom Neft Shelf ve Gazprom Neft Aero gibi iştirakler de yaptırım kapsamına alındı.
Surgutneftegaz ile bağlantılı yapılar arasında şirketin bankası, Kaliningradnefteprodukt ve Kirishinefteorgsintez (Kinef) rafinerisi gibi kuruluşlar da yaptırımlardan etkilendi. Ayrıca, Rosneft’e bağlı Rosnefteflot, sigorta şirketleri Ingosstrah ve Alfastrahovanie gibi deniz taşımacılığı sigortası sağlayıcıları da hedef alındı. Diğer sektörlerdeki şirketler arasında Yakutya’daki Denisovsky GOK, Kemerovo’daki Kuzbassrazrezugol ve Liskinsky fabrikası bulunuyor.
ABD ve İngiltere'nin bu yeni yaptırımları, Rusya’nın enerji ve sanayi sektörlerindeki stratejik yapılarını hedef alarak Moskova üzerindeki ekonomik baskıyı artırmayı amaçlıyor.
Gündüz saaterinde "ABD, Rusya’nın petrol sektörüne yönelik “en sert yaptırımlardan birini” uygulamayı planlıyor. Reuters’in ulaştığı bir belgeye göre, yaptırımlar 180 gemiyi, birçok petrol tüccarını, iki büyük petrol şirketini ve bazı Rus enerji sektöründeki yöneticileri hedef alabilir" haberi gündeme gelmişti Bu haberler, Brent petrolünün fiyatında 3,3’lük bir artışla varil başına 79,42 dolara çıkmasına neden oldu. Daha sonra bu fiyat, Moskova saatiyle 16:40’ta 79,83 dolara ulaştı.
- Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Avrupa Birliği’nin Ukrayna’ya 3 milyar euro kredi sağladığını duyurdu. Bu kredi, dondurulmuş Rusya varlıklarından elde edilen gelirlerle geri ödenecek şekilde tasarlandı. AB’nin toplamda 18 milyar euroluk bir kredi sağlamayı hedeflediği açıklandı.
Von der Leyen, sosyal medya platformu X’te yaptığı paylaşımda, “Bugün G7’nin Avrupa kısmı olarak Ukrayna’ya 3 milyar euro sağladık,” dedi. Ukrayna’daki savaşın başlangıcından bu yana AB, Kanada, ABD ve Japonya, toplamda yaklaşık 300 milyar dolarlık Rus varlığını dondurmuştu. Bu varlıklar, "savaş sona erene kadar bloke edilecek".
- Avrupa Komisyonu Sözcüsü Anna-Kaisa Itkonen, Slovakya ve AB tarafından oluşturulacak gaz taşımacılığı konulu çalışma grubuna Ukrayna’nın katılmayacağını açıkladı. Grup, Slovakya Başbakanı Robert Fico’nun katılımıyla Brüksel’de düzenlenen görüşmeler sonrası oluşturuldu.
Itkonen, grubun teknik düzeyde çalışacağını ve Avrupa ile Slovakya’dan üst düzey yetkililerin yer alacağını belirtti. Çalışmaların önümüzdeki haftalarda başlaması bekleniyor. (BFM)
- Kaza geçiren Volgoneft 239 tankerinin kıç kısmından yeni bir petrol sızıntısı tespit edildi. Rusya Denizcilik Kurtarma Hizmetleri ekipleri, sızıntının etkilerini sınırlamak için çalışmalar başlattı. Sızıntının büyüklüğü henüz bilinmiyor. Tanker, Taman yerleşimi yakınlarında karaya oturmuş ve bölgede büyük miktarda mazot birikimi gözlenmişti.
Rusya Ulaştırma Bakanlığı, petrol sızıntısının yaklaşık 3 bin m2'lik bir alana yayıldığını belirtti. Olayın çevresel etkileri incelenmeye devam ediyor.
- Rusya Duma’sının Bilgi Politikası Komitesi Başkan Yardımcısı Anton Gorelkin, oyuncu (gamer) kimliklerinin tanımlanmasına yönelik yeni yasa tasarısı hakkında bilgi verdi. Gorelkin, bazı medya organlarında yer alan kullanıcıların yalnızca e-devlet (Gosuslugi) platformu üzerinden kayıt yaptıracağına dair iddiaların gerçeği yansıtmadığını ifade etti. Yasa tasarısının detaylarının kamuoyuyla paylaşılacağı açıklandı.
- Putin’in Basın Sözcüsü Dmitri Peskov, ABD’nin seçilmiş Başkanı Donald Trump’ın Rusya Devlet Başkanı ile diyalog kurma isteğini Moskova’nın memnuniyetle karşıladığını açıkladı. Ancak, görüşme için henüz somut bir plan olmadığını belirtti.
Peskov, günlük basın toplantısı sırasında “Henüz somut bir şey yok. Görüşmeye karşılıklı hazırlıklı olduğumuzu varsayıyoruz, ancak görünüşe göre Trump Oval Ofis’e geçtikten sonra somut adımlar atılacak,” dedi ve iki liderin buluşması için ön koşulların gerekli olmadığını ifade etti.
Peskov, ayrıca Joe Biden yönetiminin yeni bir Rusya karşıtı yaptırım paketi uygulayabileceğini de söyledi. Kremlin sözcüsü, Biden yönetiminin Donald Trump ve ekibine Rusya ile ilişkilerde “ağır bir miras” bırakmaya çalıştığını belirtti.
Sözcü “Biden yönetiminin, ikili ilişkiler konusunda Trump ve ekibine mümkün olduğunca zor bir miras bırakmaya çalışacağını anlıyoruz. Bu çabanın bir parçası olarak yeni bir yaptırım paketinin getirilmesi muhtemeldir,” diye ekledi.
- Ukrayna Savunma Bakanı Rustem Umerov, 2025 yılına yönelik askeri stratejiyi müttefiklere sunduklarını açıkladı. RBC'nın aktardığı habere göre bu strateji şu hedefleri içeriyor:
• Cephe hattında istikrarın sağlanması,
• Ukrayna’nın savunma kapasitesinin güçlendirilmesi,
• Hava ve deniz yolları korunmasının artırılması,
• Saldırganın avantaj elde etme girişimlerine “asimetrik yanıt” verilmesi.
Umerov, ABD’nin 500 milyon dolarlık yeni bir yardım paketi sağlayacağını ve bu pakete hava savunma sistemleri için füzeler, havadan havaya füzeler ve F-16 uçakları için ekipmanların dahil olacağını söyledi. Umerov'un açıklamalarına göre, İngiltere ve NATO müttefikleri de 30 bin yeni insansız hava aracını 45 milyon sterlin değerinde bir paketle teslim edecek. Norveç, insansız hava araçları alımı için 700 milyon kron ayıracak. Almanya, 2025 yılında altı IRIS-T hava savunma sistemi ve bu sistemler için 50 füze sağlayacak. Ayrıca, müttefiklerin 2027’ye kadar Ukrayna savunma güçlerini desteklemeye yönelik sekiz “yol haritasını” onayladığı belirtildi.
- Japonya, Rusya'ya yönelik yeni yaptırımlar kapsamında 11 kişi ve 29 şirkete kısıtlamalar getirdi. Konuyu haberleştiren RBC gazetesi ayrıca Çin ve Türkiye’den bazı kuruluşlara ihracat kısıtlamaları uygulandığını yazıyor. Ancak haberde söz konusu kuruluşların adı verilmedi.
- Rusya İşbirliği Ajansı Rossotrudniçestvo Başkanı Yevgeniy Primakov, Şam’daki Rus Evi’nin Ukrayna’nın Suriye’deki diplomatik misyonuna devredildiği iddialarını yalanladı. Primakov binanın kapalı tutulduğunu ve güvende olduğunu söyledi. (BFM)
- Litvanya Cumhurbaşkanı Gitanas Nauseda, Kaliningrad’ın tarihsel olarak Litvanya’ya ait bir şehir olduğunu ileri sürdü. Nauseda sosyal medya hesabında “Rusya ne kadar uğraşsa da, Karaliauçius asla Kaliningrad olmayacak,” diye yazdı. Business FM, cumhurbaşkanının bu açıklamayı Çistiye Prudi köyündeki Kristijonas Donelaitis Anı Müzesi’nin adının değiştirilmesine yönelik karardan sonra geldiğini yazıyor.
- Brent petrol fiyatı, Londra ICE borsasında varil başına 78 doları aştı. Bu seviye, 14 Ekimden bu yana ilk kez kaydedildi. Moskova saatiyle 13:08’de varil fiyatı yüzde 2,38 artışla 78,67 dolara yükseldi.
- ABD’nin seçilmiş Başkanı Donald Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in kendisiyle bir araya gelmek istediğini ve tarafların bu etkinlik için hazırlık yapmaya başladığını açıkladı. Cumhuriyetçi lider, olası buluşma tarihi hakkında bilgi vermedi. Bir gün önce, Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, Trump’ın ekibinden böyle bir talep almadıklarını ve Beyaz Saray’ın yeni liderinin göreve başlamasını beklemenin uygun olacağını belirtmişti.
Trump Florida’daki Mar-a-Lago’da Cumhuriyetçi valilerle bir araya gelmeden önce Reuters’e yaptığı açıklamada “Putin görüşmek istiyor ve bunu organize edeceğiz,” dedi. Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile Putin ve kendisinin üçlü bir toplantı yapma olasılığı sorulduğunda Trump, bu konunun ilerleyen dönemde netleşeceğini söyledi.
- Ukrayna'ya askeri yardım konusunda çalışan Ramstein temas grubu, Donald Trump’ın göreve dönmesiyle faaliyetlerini sona erdirebilir. Bu değerlendirme, The New York Times gazetesinin bir köşe yazısında Trump’ın 20 Ocakta gerçekleşecek yemin töreni öncesinde yapıldı. Yazıda, Joe Biden yönetiminin Ukrayna’ya sağladığı desteğin Trump yönetimi döneminde azaltılabileceği vurgulandı. Bu durumun, grubun önceki düzeyde çalışmasını belirsiz hale getirdiği belirtildi.
- Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ve Savunma Bakanı Boris Pistorius, Ukrayna’ya 3 milyar euroluk bir askeri yardım paketi sunmak istiyor ancak bu teklif, Başbakan Olaf Scholz tarafından engelleniyor. Der Spiegel’in kaynaklarına dayandırdığı habere göre, bakanlar Kasım 2024’teki hükümet koalisyonunun dağılmasının ardından yeni bir yardım dilimi üzerinde çalışmaya başladılar. Federal seçimlerden önce, 23 Şubat’a kadar Kiev’e ihtiyaç duyduğu silahların, özellikle IRIS-T hava savunma sistemlerinin, tekerlekli obüslerin ve topçu mühimmatlarının gönderimini onaylatmayı umuyorlar.
- Rusya'ya bağlı Rostov bölgesi, cuma gecesi insansız hava araçlarıyla yoğun bir saldırıya uğradı. Bölge valisi Yuri Slyusar, Rus hava savunma güçlerinin saldırıyı püskürttüğünü ve elektronik harp yöntemleriyle 16 insansız hava aracının etkisiz hale getirildiğini açıkladı. İlk bilgilere göre yaralanan olmadı, ancak sahada bazı hasarlar meydana geldi.
Öte yandan aynı gece Kiev’de de patlama sesleri duyuldu. Yerel yetkililer, hava savunma sistemlerinin çalıştığını belirtti. Detaylı bilgi verilmezken, hava saldırısı alarmı birçok bölgede devreye girdi.
- Japonya, Rusya’ya yönelik olarak üç banka, 29 tüzel kişi ve 11 bireyi kapsayan yaptırımlar açıkladı. Ayrıca, 22 Rus kuruluşuna ve 335 ürün çeşidine ihracat kısıtlaması getirildiği ve bu önlemlerin 23 Ocakta yürürlüğe gireceği duyuruldu.
- Rusya’nın Danimarka Büyükelçisi Vladimir Barbin, ABD’nin Grönland’da F-35 savaş uçakları için havaalanı altyapısı oluşturduğunu açıkladı. Diplomat, seçilmiş ABD Başkanı Donald Trump’ın Danimarka özerkliği konusundaki politikalarının bölgede durumun kötüleşmesine yol açabileceği konusunda uyardı. Büyükelçi, ABD’nin bu faaliyetlerini Rusya’nın askeri planlamasında dikkate alacağını belirtti. Barbin, Grönland’daki Pituffik askeri-uzay üssünün, ABD’nin Arktik yönünden gelebilecek füze saldırılarına karşı erken uyarı sisteminde önemli bir rol oynadığını ifade etti.
Reuters'in yayınladığı bir başka haberde ABD yetkililerinin, Grönland’daki en büyük nadir toprak metalleri sahasının Çin’e satılmasını önlemek için proje geliştiricisine baskı yaptığı belirtildi. Tanbreez Mining CEO’su Greg Barnes, 2024 yılında Washington’dan yetkililerin projeyi iki kez ziyaret ettiğini ve satışın Çin’e yapılmaması yönünde imalarda bulunduklarını söyledi. Sonuç olarak, proje Çin şirketlerinin teklif ettiği değerin çok altında bir fiyatla New York merkezli Critical Metals firmasına satıldı.
9 Ocak Perşembe
- Zelenskiy, Almanya’daki Ramstein NATO üssünde düzenlenen 25. Ukrayna Temas Grubu toplantısında, Batılı müttefiklerinden Ukrayna’ya asker gönderilmesini istedi. Zelenskiy, bu adımın Rusya’yı barışa zorlamak için en etkili araçlardan biri olacağını belirtti. İngiltere ve Fransa’nın bu konuda destekleyici sinyaller verdiğini ifade eden Zelenskiy, müttefiklerin cesur adımlar atması gerektiğini vurguladı.
Zelenskiy, Fransa’nın daha önce önerdiği Ukrayna’ya asker konuşlandırma planını hatırlatarak, bu önlemin barışı hızlandırabileceğini söyledi. Fransız Dışişleri Bakanı Jean-Noël Barrot, 2024 yılının Kasım ayında yaptığı açıklamada, müttefiklerin Ukrayna’ya destek konusunda "kırmızı çizgiler koymaması gerektiğini" ve Fransız askerlerinin Ukrayna’ya gönderilmesini dışlamadıklarını belirtmişti. ABD’deki kaynaklara göre, seçilmiş ABD Başkanı Donald Trump da bu fikri destekledi, ancak Amerikan askerlerinin bu misyonda yer almayacağını ifade etti. Avrupa ülkeleri ise 40 bin askerden oluşacak bir misyon üzerinde görüşmeler yürütüyor ve bu gücün Almanya, İngiltere, Fransa, İtalya ve Polonya askerlerinden oluşması bekleniyor. Avrupa güvenlik kaynakları, Ukrayna’nın savunması için 100 bin askere ihtiyaç duyulacağını öngörüyor.
- ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump'ın ulusal güvenlik danışmanı olarak ataması beklenen Mike Waltz Fox News’a verdiği röportajda, ABD’nin Grönland’a ulusal güvenlik açısından ve Rusya’ya karşı koymak amacıyla ilgi duyduğunu söyledi. Waltz “Rusya, Arktika’nın kralı olmaya çalışıyor. 60’tan fazla buz kırıcı gemileri var, bunlardan bazıları nükleer. Bizim ise sadece iki tane var ve biri yeni yandı,” dedi.
“Kutuplardaki buzulların geri çekilmesiyle birlikte Çinliler artık buz kırıcılar inşa ediyor ve oraya ilerliyorlar,” diyen Waltz ayrıca Grönland’daki petrol, gaz ve mineral kaynaklarına da dikkat çekti.
- Donald Trump’ın Ukrayna ve Rusya’ya özel elçi olarak seçtiği isim, Keith Kellogg bir röportajda, başkan seçilen Trump’ın “Putin’e bir şeyler vermeye çalışmadığını” söyledi.
Kellog Fox News’a 8 Ocakta yaptığı açıklamada, Trump’ın bu hafta düzenlediği basın toplantısında, Ukrayna’nın NATO’ya katılma arzusunun Vladimir Putin’in işgalini kışkırttığını ima eden ifadelerine bu sözlerle açıklık getirdi.
- ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, ABD’nin Ukrayna’ya 500 milyon dolarlık yeni bir askeri yardım paketi sağlayacağını doğruladı. Bakan, bu açıklamayı Almanya’daki Ramstein Hava Üssü’nde Ukrayna’ya silah tedarikini koordine eden ülkeler grubunun toplantısında yaptı.
AFP'nin haberine göre, Austin yeni yardım paketine Ukrayna hava savunma sistemleri için ek füzelerin, “havadan karaya” sınıfı mühimmatların ve Ukrayna Silahlı Kuvvetleri’nin aldığı F-16 savaş uçaklarını desteklemek için gereken ekipmanların dahil olacağını söyledi. Ancak Austin sağlanacak mühimmat miktarını belirtmedi.
Bir gün önce AP kaynakları, ABD Başkanı Joe Biden yönetiminin Ukrayna’ya 500 milyon dolarlık bir askeri yardım paketi tahsis edeceğini bildirmişti. Kaynaklara göre, ABD yetkilileri bu adımla Kiev’e olası müzakereler öncesinde daha avantajlı pozisyonlar yaratmayı hedefliyor.
- Görevden ayrılmaya hazırlanan ABD Başkanı Joe Biden, Rusya’ya karşı yeni yaptırımlar uygulayacak. Reuters'e konuşan bir ABD yetkilisi, kararın bu hafta açıklanacağını belirtti. Yaptırımlar Rusya ekonomisini hedef alacak.
Yaptırımların sıkılaştırılması, ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump göreve başlamadan Ukrayna’nın askeri olarak güçlendirilmesi çerçevesinde alınan önlemler arasında yer alıyor. Ancak habere göre hangi yaptırımların uygulanacağına dair detaylar henüz net değil. Washington’dan gelen tek bilgiye göre, yaptırımlara Çinli şirketler de dahil olabilir.
- Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Facebook sayfasında (Faaliyetleri Rusya’da aşırılıkçı olarak kabul edilip yasaklanan Meta'ya ait) bölgede uzun vadeli istikrar ve barış sağlanması için önerilerini paylaştı. Bu öneriler arasında Azerbaycan’ın karşılıklı iddialardan vazgeçmesi de bulunuyor.
- Gürcistan’ın eski Cumhurbaşkanı Salome Zurabişvili, Tiflis’teki bir brifingde yeni ofisini tanıttı ve burada “cumhurbaşkanlığı işlevlerini” yerine getirmeye devam edeceğini açıkladı.
“Bugün sizi Orbelianni Sarayı’nın devamı niteliğindeki yeni ofisime kabul etmek istedim,” diyen Zurabişvili, “Ben cumhurbaşkanıyım ve cumhurbaşkanı olarak kalacağım,” ifadelerini kullandı. (RBC)
- Sky News Arabia, Suriye’nin eski Cumhurbaşkanı Beşar Esad’ın eşi Esma Esad’ın, evlenmeden önce İngiliz istihbaratı için çalışmış olabileceğini ileri sürdü. Suriyeli muhalif gazeteci Nizar Nayuf’un yayımladığı belgelere dayandırılan haber ana akım Rus basınında da yer buldu.
Belgelerde, Esma Esad’ın 1990’larda Londra’da Amerikan bankası JP Morgan’da, İngiliz istihbarat görevlisi Eliza Bowler’ın yardımıyla iş bulduğu belirtiliyor. Ayrıca Suriyeli yetkililerin bu tür temaslardan haberdar olabileceği ifade ediliyor. Bu nedenle, Sky News Arabia’nın aktardığına göre, dönemin devlet başkanı Hafız Esad, oğlunun Esma ile evlenmesine karşıydı. Ancak belgelerin doğruluğunun henüz teyit edilemediği vurgulanıyor. (Kommersant)
- Moldova'da fiilen özerk Transdinyester bölgesinde, insanların evlerini odun veya gazla ısıtmaya çalışırken hayatlarını kaybettikleri olaylar kaydedildi. Resmen tanınmayan Transdinyester'in Dışişleri Bakanı Vitaliy İgnatyev, durumun insani ve enerji krizinden kaynaklandığını söylüyor. İgnatyev, kaç kişinin hayatını kaybettiğine dair kesin bir rakam vermedi ancak “Son günlerde kriz nedeniyle ölüm vakalarında olumsuz bir artış yaşandı” dedi. İgnatyev ayrıca, Moldova’nın Transdinyester’e yardım sağlamayı reddettiğini ve gaz akışının yeniden başlaması için Moskova ve Kiev’e ortak bir başvuru yapmayı kabul etmediğini ifade etti.
Transdinyester’in Türkiye ve Balkanlar üzerinden gaz alımı için teknik imkanları bulunduğunu belirten İgnatyev, buna rağmen ana gaz tedarikçisi olarak hâlâ Rusya’yı gördüklerini de söyledi.
Transdinyester’in gazsız kalmasının nedeni, Rusya’nın 1 Ocak itibarıyla Avrupa ülkelerine, buna Moldova da dahil olmak üzere, gaz sevkiyatını durdurması oldu. Moldova, bu durum üzerine gaz tedarikini Romanya’dan sağlamaya yöneldi. Transdinyester yetkilileri, bölgede gaz stoklarının bir ay içinde tükenebileceğini belirtmişti. Ayrıca, 5 Ocak’ta Moldova Enerji Bakanlığı, Transdinyester’in gaz ithalatı için Moldovalı devlet şirketlerinin yardımını reddettiğini açıklamıştı. (Kommersant)
- Rusya’nın Krasnodar bölgesindeki Petrovskaya köyünde düşen bir insansız hava aracı kalıntıları bir gaz boru hattına, bir evin çatısına ve camlara zarar verdi. Bölge valisi Veniamin Kondratyev, olayda can kaybı olmadığını açıkladı. Acil durum ekipleri ve yetkililer hasarın onarılması için çalışmalar başlattı. Vali, yerel yöneticilere zararı karşılamak için yardım talimatı verdiğini duyurdu.
- Ukrayna Genelkurmayı, cephe hattındaki durumun Ukrayna ordusu için giderek daha zor hale geldiğini bildirdi. Açıklamada, Rus ordusunun “insan gücündeki üstünlüğünü kullanarak sürekli mevzilere saldırdığı” ifade ediliyor. Ukrayna Genelkurmayı, Aralık ayındaki açıklamasında Rusya’nın teknik donanım ve asker sayısında üstünlüğünü koruduğunu belirtmişti. (RBC)
- Alman Rheinmetall şirketi, Ukrayna’ya Lynx adlı yeni nesil zırhlı piyade muharebe aracını teslim etti. Şirketin yönetim kurulu başkanı Armin Papperger, aracın şu anda Ukrayna silahlı kuvvetlerinde test edildiğini ve seri üretime geçilebileceğini belirtti. Lynx araçları Almanya’nın Aşağı Saksonya eyaletindeki Unterlüß şehrinin yanı sıra Macaristan’da da üretiliyor. Ayrıca Rheinmetall, Ukrayna’da üç yeni askeri üretim tesisi daha açmayı planlıyor. (BFM)
- Harvard Üniversitesi profesörü Stephen Walt, Amerikan Foreign Policy dergisinde yazdığı bir makalede, Ukrayna’daki çatışmanın sona ermesinin ardından Batı’da “Ukrayna’yı kim kaybetti?” konulu bir tartışma yaşanacağını ileri sürdü. Walt, savaşın sona erme şartlarının Kiev ve Batılı destekçileri için hayal kırıklığı yaratabileceğini ve Batıda kimin sorumlu olduğu konusunda ciddi tartışmaların başlayacağını ifade etti. Ayrıca, Walt, bazı Batılı çevrelerin Ukrayna’nın Rusya’yı uzun ve maliyetli bir savaşa çekmek için bir “piyon” olarak kullanıldığına inandığını söyledi.
- İngiliz rugby kulübü Gloucester, sporcusu Kirill Gotovtsev’in Rus bayrağı bulunan forma ile maçlara çıkmasını yasakladı. Gotovtsev, Gloucester formasıyla Sale Sharks kulübüne karşı oynanan İngiltere Rugby Şampiyonası maçında ulusal semboller içeren bir kıyafetle sahaya çıkmıştı. Sporcunun bu kararı sosyal medyada olumsuz tepkilere neden oldu. (Kommersant)
- Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, bugün Almanya'daki Ramstein askeri üssünde düzenlenecek Batılı ülkelerin Ukrayna’ya askeri yardımı koordine etmek amacıyla gerçekleştirdiği toplantıya katılacağını açıkladı. Zelenskiy, savunma bakanı Rustem Umerov’un Almanya’ya giderek ilk görüşmelere başladığını ve toplantının Ukrayna’nın hava savunma sistemlerinin güçlendirilmesi konusunu ele alacağını belirtti. Zelenskiy, "En azından Rus askeri hava araçlarını şehirlerimizden ve sınırlarımızdan uzaklaştırma imkanını sağlamak gerçekçi bir hedef. Bu, ortaklarımızın uzun zamandır konuştuğumuz anlaşmaları hayata geçirmesiyle mümkün olabilir" dedi.
Politico’nun daha önceki bir haberine göre, Ukrayna'nın envanterinde ABD ve Almanya'nın sağladığı yaklaşık beş Patriot hava savunma sistemi bulunuyor. Ayrıca Romanya, Hollanda ve Almanya da bu sistemlerin sevk edileceğini açıklamıştı. Polonya Savunma Bakanı ise 9 Ocak’taki toplantının, ABD’nin yeni yönetiminin tavrı yüzünden son Ramstein formatındaki toplantı olabileceğini öne sürdü. Ancak Trump yönetiminin bu konuda nasıl bir tutum sergileyeceği henüz netleşmiş değil.
- Başkan Zelenskiy, Donald Trump’ın Rusya’nın Ukrayna’nın NATO’ya katılmasına yönelik endişelerini anladığı yönündeki açıklamalarını yorumlarken, "ABD’nin pozisyonu hakkında aceleci sonuçlara varılmaması gerektiğini" belirtti. Zelenskiy, Trump göreve başlamadan önce Ukrayna'nın NATO’ya katılım daveti alması için çaba gösterdiğini vurgulayarak, bu konuyu Trump ile görüşeceğini ifade etti. "ABD'nin politikası hakkında hemen sonuçlara varmayın" diyen Zelenski, Ukrayna halkına layık güvenlik garantilerinin sağlanması gerektiğini ve bu garantilerin Vladimir Putin’i durdurabileceğini söyledi. Trump, Rusya'nın Ukrayna'nın NATO'ya katılmasını istememesini anladığını belirterek, "Rusya, kapısının önünde birini istemiyor ve bu hissiyatı anlayabiliyorum" ifadelerini kullanmıştı.
- Donald Trump'ın geçiş ekibi, ABD ile Rusya arasında büyük bir güvenlik anlaşması yapılması olasılığını değerlendiriyor. TASS’ın haberine göre, bu tür bir anlaşmanın gerçekleşmesi için öncelikle 20 Ocak’ta Trump’ın resmi olarak göreve başlaması gerekiyor. İsmi açıklanmayan bir kaynak, Trump yönetiminin bu tür bir anlaşmaya sıcak baktığını belirterek, "Washington’daki yönetim değişikliğiyle birlikte bu daha mümkün hale gelecek" dedi. Kaynak, potansiyel anlaşmanın Ukrayna konusunu da kapsayabileceğini ve ABD ile Rusya’nın "kırmızı çizgilerini" belirlemeye yönelik olabileceğini ifade etti.
- ABD Ulusal Güvenlik Konseyi’nden bir heyet, 2025 yılı için askeri yardım planlarını görüşmek üzere Kiev’i ziyaret etti. Ukrayna Savunma Bakanlığı, heyetin yapılan yardımların sonuçlarını ve gelecekteki destek perspektiflerini ele aldığını açıkladı. Ziyaret, 9 Ocak’ta Almanya’daki Ramstein Hava Üssü’nde düzenlenecek Ukrayna Savunma Temas Grubu toplantısına hazırlık niteliği taşıyor. Bu toplantıda, Ukrayna Silahlı Kuvvetleri’ne 2027’ye kadar sağlanacak yardım planının onaylanması bekleniyor.
- ABD Başkanı Joe Biden yönetiminin, perşembe günü Ukrayna'ya yaklaşık 500 milyon dolar değerinde son yardım paketini açıklayabileceği bildirildi. "Amerika’nın Sesi"nin Ukrayna Servisi, gazeteci Karla Babb’ın Pentagon kaynaklarından edindiği bilgilere dayanarak yardım paketinin büyüklüğünün henüz kesinleşmediğini, ancak 500 milyon dolar civarında olmasının beklendiğini aktardı. Biden yönetimi, bu yardım paketinin ardından kalan bütçe fonlarının 20 Ocak'ta göreve başlayacak Donald Trump yönetimi tarafından kullanılacağını belirtti. Ayrıca, ABD Savunma Bakanlığı yetkilileri, yardımın büyük kısmının Biden’ın görev süresi dolmadan Ukrayna'ya ulaştırılacağını açıkladı. Ancak yeni üretilecek ekipmanları içeren yardımların, "Ukrayna Güvenlik Yardımı Girişimi" (USAI) mekanizmasıyla sağlanacağı ve bu sürecin aylar hatta yıllar alabileceği ifade edildi.
- ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Başkan Joe Biden yönetiminin Ukrayna konusundaki yaklaşımını ve gelecekteki Donald Trump yönetiminden beklentilerini değerlendirdi. Blinken, mevcut yönetimin, Trump'ın Ukrayna için mümkün olan en iyi müzakere koşullarını sağlaması amacıyla çaba gösterdiğini vurguladı. Blinken "Amacımız, gelecek yönetimin bu tür müzakerelerde güç pozisyonundan hareket edebilmesini sağlamak. Başkan Trump’ın en güçlü ve kalıcı anlaşmayı sağlaması için gerekli zemini oluşturmak istiyoruz" dedi.
- Ukrayna basınına göre Zelenskiy, 2025 yılında yapılması beklenen başkanlık seçimlerinde yeniden aday olmayı planlıyor. Ukrayna basını, Zelenskiy’in bu kararını çoktan verdiğini öne sürerken, en büyük rakibi olarak görülen eski Genelkurmay Başkanı Valeriy Zalujnıy’ın aday olup olmayacağına ilişkin belirsizlik dikkat çekiyor. Anketlere göre Zelenskiy, halk arasında %52 oranında bir güvene sahip ve bu durum seçimlerde avantaj sağlasa da Zalujnıy’ın aday olması durumunda mevcut başkanın oy oranının ciddi şekilde düşebileceği belirtiliyor. Savaş hali nedeniyle seçim tarihinin ertelenmesi ise sürecin hukuki belirsizliğini artırıyor.
- Finlandiya Başbakanı Petteri Orpo, Rusya ile olan sınırın açılamayacağını belirterek, “Doğu sınırındaki tehdit değerlendirmesi değişmedi” dedi. Orpo, Rusya’nın hâlâ uygun belgeler olmaksızın bireylerin sınırdan geçişine izin verebileceğini ifade etti. Başbakan, Baltık Denizi’ndeki en büyük sorunlardan birinin Rusya’nın "gölge filosu" olduğunu vurguladı ve Avrupa Birliği ile NATO’nun bu tehdide karşı önlemler üzerinde çalıştığını açıkladı. Rusya-Finlandiya sınırı, Kasım 2023’te mülteci akını nedeniyle kapatılmış ve Helsinki, Moskova’yı bu göçü kasıtlı olarak yönlendirmekle suçlamıştı.
- Ukrayna Devlet Soruşturma Bürosu (DBR), Ukrayna Silahlı Kuvvetleri’ne bağlı "Anna Kievska" adı verilen 155. Mekanize Tugayı’ndaki bir bölük komutanını gözaltına aldı. DBR’ye göre, adı açıklanmayan kıdemli teğmen, yalnızca görev yerini terk etmekle kalmayıp, astlarını da buna teşvik etti. Soruşturma, subayın geçtiğimiz yılın sonunda birliğini başka bir birime devretme emrine uymadığını ve bunun yerine askerlerine silahsız olarak kaçmalarını emrettiğini ortaya koydu. Fransa’da eğitilen ve Fransız hükümeti tarafından silahlandırılan bu tugay, Ukrayna basınına göre, ciddi komuta, silahlanma ve asker hazırlığı sorunları yaşıyor. Ayrıca tugayda, bir kısmının Fransa’daki tatbikatlar sırasında kaçtığı bildirilen çok sayıda firar vakası kaydedildi.
- Telegram’ın kurucusu Pavel Durov, platformun ifade özgürlüğüne olan bağlılığını vurgulayarak, Telegram’ın ABD’deki siyasi atmosferden bağımsız bir duruş sergilediğini açıkladı. Durov, "Değerlerimiz ABD’deki seçim döngülerine bağlı değildir. Telegram, ifade özgürlüğünü desteklemeye bu hareket politik olarak popüler hale gelmeden çok önce başladı," dedi. Açıklama, Meta'nın kurucusu Mark Zuckerberg’in sansürü azaltma ve daha fazla siyasi içerik önerme planlarına dair duyurusunun ardından geldi. Durov, diğer platformların sansür karşıtı politikalarını eleştirerek, "Gerçek sınav, siyasi rüzgârlar yeniden değiştiğinde ortaya çıkacak," ifadelerini kullandı.
- Ukrayna'ya ait insansız hava araçları, 8 Ocak gecesi Saratov bölgesine saldırı düzenledi. Rusya Savunma Bakanlığı, bölgede yedi insansız hava aracının düşürüldüğünü açıkladı, ancak düşen enkazın bir petrol depolama tesisinde yangına neden olduğunu belirtti. Yetkililer, hangi tesisin yandığı konusunda ise açıklama yapmadı.
Saratov Bölgesi Valisi Roman Busargin, bu sabah Ukrayna insansız hava araçlarının saldırısına uğrayan Engels’teki bir sanayi işletmesindeki yangının alanının büyüdüğünü açıkladı. Bu nedenle şehirde acil durum rejimi ilan edilecek. Bölge valisinin açıklamasına göre, yangını söndürme çalışmaları sırasında iki kurtarma görevlisi hayatını kaybetti, bir uzman ise hastaneye kaldırıldı.
Busargin, yangının olduğu bölgede hava kirliliği sınırlarını aşan herhangi bir madde konsantrasyonuna rastlanmadığını bildirdi.
- Rusya Savunma Bakanlığı, 8 Ocak itibarıyla özel askeri operasyon kapsamında Ukrayna askeri hava üslerinin altyapısına zarar verildiğini duyurdu. Ayrıca, silahlı kuvvetlerin Ukrayna ordusu ve yabancı paralı askerlerin bulunduğu 147 noktaya, insansız hava araçlarının toplandığı ve depolandığı yerlere saldırı düzenlediği bildirildi. Bakanlık, vurulan hedeflerin tam yerlerini açıklamazken, düşman mühimmat depolarının, savaş araçlarının ve silahlarının imha edildiğini aktardı. Açıklamaya göre hava savunma sistemleri tarafından HIMARS çoklu roketatar sistemine ait altı roket ile 105 insansız hava aracı düşürüldü. (Kommersant)
- Ukrayna Başsavcılığı, Rusya'nın Zaporojya'ya düzenlediği hava saldırıları sonucunda 13 kişinin hayatını kaybettiğini ve 29 kişinin yaralandığını bildirdi. Başsavcılık tarafından yapılan açıklamada, saldırıların çok katlı binalar, bir sanayi tesisi ve şehrin diğer altyapılarına zarar verdiği belirtildi. Ayrıca, enkazın bir tramvaya ve içinde yolcuların bulunduğu bir minibüse isabet ettiği, çevredeki araçların da hasar gördüğü ifade edildi. Öte yandan Zelenskiy, sosyal medya hesaplarından yaptığı paylaşımda, "Şu ana kadar onlarca yaralı olduğu biliniyor ve hepsine gerekli yardım sağlanıyor. Maalesef, 13 kişinin hayatını kaybettiği bilgisi doğrulandı. Ne yazık ki, kurban sayısı artabilir," ifadelerini kullandı.
- Rusya Sivil Havacılık Kurumu (Rosaviatsiya), gece saatlerinde Kazan, Nijnekamsk, Saratov ve Ulyanovsk havalimanlarında geçici kısıtlamalar uyguladı. Şu anda bu havalimanları uçuşları yeniden kabul etmeye başladı. Kısıtlamaların sebebi, sivil hava araçlarının uçuş güvenliğini sağlama gerekliliği olarak açıklandı. Kısıtlamalar, Saratov havalimanında saat 05:30’da, Ulyanovsk’ta 07:00’de, Kazan ve Nijnekamsk’ta ise 08:00’de kaldırıldı.
- Sivastopol plajları civarında, gece yaşanan fırtına sonrası yeni petrol kirliliği tespit edildi. Bu bilgi, şehirdeki temizlik gönüllüleri koordinatörü Pavel Harlamov tarafından TASS haber ajansına bildirildi. Harlamov, 3 Ocakta ilk petrol kirliliği vakalarının görülmesinden bu yana, plajları temizlemeye katılan gönüllülerin sayısının üç kat artarak 150’ye ulaştığını belirtti. Harlamov, “Durum kontrol altında. Şehirdeki tüm birimler uyum içinde çalışıyor, ekipman sağlanıyor, gönüllüler ve duyarlı Sivastopollüler temizlik gruplarına katılıyor” ifadelerini kullandı.
- Sırbistan Genelkurmay Başkanı Milan Moysiloviç, Rusya’ya uygulanan yaptırımlar nedeniyle ülkesinin Rusya’dan silah tedarikini sürdürmesinin neredeyse imkansız hale geldiğini açıkladı. Moysiloviç, bu nedenle Sırp ordusunun bazı sözleşmeleri iptal etmek zorunda kaldığını belirtti. Moysiloviç, “Diplomatik kanallardan mevcut durumu aşmanın bir yolunu bulmaya çalışıyoruz. Bazı sözleşmeleri iptal ettik, bazılarını ise uluslararası ilişkilerin normalleşeceği ve anlaşmaların uygulanabileceği umuduyla erteledik” dedi. (Novosti)
- Saratov bölgesi valisi Roman Busargin, hava savunma sistemleri tarafından düşürülen insansız hava araçlarının (İHA) parçalarının dün gece Engels şehrindeki bir sanayi tesisine düştüğünü açıkladı. Çıkan yangın sonrası olay yerine itfaiye ekipleri ve acil durum ekiplerinin sevk edildiğini belirten Busargin, bu açıklamasından hemen önce Savunma Bakanlığı'ndan gelen bilgilere dayanarak drone saldırısı tehdidine karşı uyarıda bulunmuştu. Engels'de hangi tesisin isabet aldığını belirtmeyen Busargin ayrıca Saratov şehrine yapıan yoğun İHA saldırısının etkisiz hale getirildiğini de söyledi. Engels şehri, Rus Hava Kuvvetleri'ne ait "Engels-2" askeri üssüne ev sahipliği yapıyor ve Ukrayna sınırına yaklaşık 700 kilometre mesafede bulunuyor. BAZA kanalının haberine göre görgü tanıkları, şehir üzerinde en az beş büyük patlama sesi duyduklarını belirtti. Ayrıca, bölgede sirenlerin yeniden çalmaya başladığı ve yangının neden olduğu alevlerin uzak mesafeden görülebildiği ifade edildi.
- ABD Başkanı Joe Biden yönetimi, Ukrayna'ya yönelik son askeri yardım paketini hazırlıyor. Associated Press'e göre, yardımın miktarı henüz açıklanmasa da önemli bir boyutta olduğu belirtiliyor. Biden yönetimi döneminde Kongre, Ukrayna'ya toplamda 174 milyar dolardan fazla yardım ayırdı.
- Başkan seçilen Donald Trump, Florida’da düzenlediği basın toplantısında önemli açıklamalar yaptı. Gazeteciler, önümüzdeki altı ay içinde Putin ile müzakerelerin yapılıp yapılamayacağını sorduğunda Trump, "Altı ay mı? Hayır, sanırım, altı aydan çok daha erken" diye yanıtladı. Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in müzakerelere hazır olduğunun farkında olduğunu, bu tür temasların ancak Beyaz Saray'a resmi dönüşten sonra, yani 20 Ocak'tan sonra mümkün olduğunu söyledi. Trump, Florida'daki Mar-a-Lago konutunda "Putin'in buluşmak istediğini biliyorum" dedi. Trump "Her iki taraftan da yüzbinlerce asker her dakika ölüyor. Çok sayıda genç, asker" diye ekledi.
Seçim kampanyası sırasında "Çatışmaları 24 saatte bitirebileceğini" söyleyen Trump basın topantısında bu kez Ukrayna'daki çatışmayı altı ay içinde durdurabileceğine dair umudunu dile getirdi. Gazetecilerin Ukrayna'daki çatışmanın sona ermesinin ne kadar süreceği sorulduğunda şu yanıtı verdi: “Umarım altı ay içinde. Bu dönemde bunun mümkün olacağını umuyorum.”
Trump'ın açıklamalarından bazı başlıklar:
"Rusya uzun yıllardır, Putin'den çok daha önce, NATO'nun Ukrayna ile ilgilenemeyeceğini söyledi. Bu, adeta taşlara kazınmış gibiydi. Ancak Biden bir noktada, Ukrayna'nın NATO'ya katılabilmesi gerektiğini söyledi. Bu da Rusya'nın hemen kapısının dibinde biri olması manasına geldi ve onların bu konudaki hissiyatlarını anlayabiliyorum. Biden'ın müzakereleri yürütme şeklini duyduğumda, 'Bu bir savaşa yol açacak' dedim. Ve bu, çok kötü bir savaşa dönüştü. Daha da kötüleşebilir."
"Ben NATO'yu kurtardım. NATO’nun bugün var olmasının sebebi, ülkelerin aidatlarını ödemesini sağlamamdır. O zamanlar 28 ülke vardı ve bunların 21'i ya hiçbir şey ödemiyordu ya da çok az bir kısmını ödüyordu. 'Eğer ödemezseniz, sizi korumayacağız' dedim. Ve bunu söylediğim anda para yağmaya başladı. Benim sayemde 680 milyar dolardan fazla bir meblağ toplandı. Ama Obama ya da Bush bunu yapabilirdi. Hiç kimse bunu yapmadı, yalnızca ben yaptım."
"Ancak NATO bizden faydalanıyor. Avrupa, şu anda bizden çok daha az bir maliyeti üstleniyor, oysa Avrupa bu savaştan çok daha fazla etkileniyor. Bizim aramızda bir okyanus var, ancak Amerika, milyarlarca dolar daha fazla harcıyor. Avrupa, ABD ekonomisine benzer bir boyutta olmasına rağmen, katkıları çok daha az. NATO'nun GSYİH’nin yüzde 2’sini değil, yüzde 5’ini harcaması gerektiğini düşünüyorum. Ülkeler bunu karşılayabilir. Tehlikeli bir bölgede bulunuyorlar ve bunu yapmaları gerekiyor."
- Trump "Suriye'de olanlara bakarsanız, Rusya zayıfladı, İran zayıfladı. Ve o (Erdoğan) çok zeki biri ve adamlarını farklı biçimlerde ve farklı isimlerle oraya gönderdi ve onlar da içeri girip yönetimi ele geçirdiler" dedi. Trump, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için "Arkadaşım, sevdiğim, saygı duyduğum biri" ifadelerini kullandı. Trump, Gazze Şeridi'ndeki rehinelerin 20 Ocak'taki yemin törenine kadar serbest bırakılmaması halinde "Orta Doğu'da kıyamet kopacağını" söyledi. ABD'nin seçilmiş başkanı Rusya'nın, Ukrayna'nın NATO üyeliğine karşı çıkışını "anladığını" ifade ederek "Biden, 'Hayır, NATO'ya katılabilmeliler' dedi. O zaman Rusya'nın kapısının önünde biri var demektir." dedi.
Trump, ABD askerlerini Suriye'den çekip çekmeyeceğine ilişkin soruyu yanıtlamaktan kaçınarak bunu "askerî strateji" olarak nitelendirdi. 47. ABD Başkanı, "Bunu size söylemeyeceğim çünkü bu bir askeri stratejinin parçası. Ancak şunu söyleyebilirim ki bu Türkiye ile ilgili bir durum." yanıtını verdi.ABD'nin seçilmiş başkanı, Türkiye'yi Esad yönetiminin devrilmesinde rolü olduğunu ileri sürerek bundan övgüyle bahsetti.
Suriye'deki son gelişmeleri nasıl değerlendirdiğiyle ilgili bir soruya yanıt veren Trump şöyle konuştu:
"Cumhurbaşkanı Erdoğan benim arkadaşım. Sevdiğim, saygı duyduğum biri. Onun da bana saygı duyduğunu düşünüyorum... Suriye'de olanlara bakarsanız, Rusya zayıfladı, İran zayıfladı. Ve o çok zeki biri ve adamlarını farklı biçimlerde ve farklı isimlerle oraya gönderdi ve onlar da içeri girip yönetimi ele geçirdiler."
Trump, ayrıca "Ben talep ettikten sonra bazı kişilerin peşine düşmeyen oydu. Kimden bahsettiğimi biliyorsunuz, Kürtlerden. Bunun ne kadar süreceğini bilmiyorum çünkü onlar doğal düşmanlar. Birbirlerinden nefret ediyorlar ama o bunu henüz yapmadı ve geçmişte de yapmadı." ifadelerini kullandı.
Trump ayrıca 7 Ekim 2023'ten bu yana Hamas'ın elinde bulunan İsrailli rehinelerin serbest bırakılmasına ilişkin de açıklamada bulundu. Trump, 20 Ocak'taki yemin törenine kadar rehinelerin serbest bırakılmaması halinde "Orta Doğu'da kıyamet kopacağını" söyledi.
- Danimarka Başbakanı Mette Frederiksen, Donald Trump'ın Grönland'ın ABD'ye devredilmesi önerisine yanıt vererek, Washington'un Danimarka'nın "en önemli ve en yakın müttefiki" olduğunu vurguladı. Frederiksen, ABD'nin Grönland üzerinde kontrol sağlamak için askeri veya ekonomik gücünü kullanacağına inanmadığını ifade etti ve "Böyle bir durumla karşılaşacağımızı hayal bile edemiyorum" dedi. Başbakan ayrıca, ABD ile bir ticaret savaşı istemediğini belirterek, "Karşılıklı saygı çerçevesinde diyaloğumuzu sürdürmeliyiz" diye ekledi. Grönland, Danimarka Krallığı'na bağlı bir bölge olmaya devam ederken, Trump'ın bu önerisi hem Danimarka'da hem de uluslararası arenada geniş yankı uyandırdı.
- The Jerusalem Post'un haberi yaptığı bir rapora göre, "İsrail, Osmanlı İmparatorluğu'nu yeniden canlandırma hedefleri doğrultusunda bölgedeki etkisini artırmaya çalışan Türkiye ile doğrudan bir çatışmaya hazırlıklı olmalı". İsrail hükümetine bağlı Nagel Komitesi'nin raporunda, Türkiye'nin Suriye'deki gruplarla birleşerek bölgedeki istikrarsızlığı artırabileceği ve bu tehdidin İran'dan daha büyük bir tehlikeye dönüşebileceği vurgulanıyor. Raporda, İsrail'in yıllık savunma bütçesini 15 milyar şekel (yaklaşık 4,1 milyar dolar) artırarak yeni F-15 savaş uçakları, yakıt ikmal uçakları, insansız hava araçları ve uydu sistemleri alması öneriliyor. Ayrıca, hava savunma sistemlerini güçlendirmek ve Ürdün Vadisi boyunca koruyucu bir bariyer inşa etmek de tavsiyeler arasında yer alıyor. Rapor, Başbakan Binyamin Netanyahu tarafından "İsrail'in geleceğini güvence altına almak için bir yol haritası" olarak değerlendirildi.
- Rusya'nın emlak kayıtlarını yöneten Rosreestr, Birleşik Devlet Gayrimenkul Sicili'nden (EGRN) veri sızıntısı olduğu iddialarını yalanladı. Kurumun açıklamasına göre, bazı Telegram kanallarında yayınlanan bilgilerle ilgili ek incelemeler sürdürülüyor. Daha önce bir Telegram kanalı, hackerların Rosreestr'den 1 TB boyutunda veri çaldıklarını ve bu verilerin kişisel bilgiler, pasaport detayları ve şirket adlarını içerdiğini iddia etmişti.
- Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro, ülkede yedi yabancı paralı askerin gözaltına alındığını açıkladı. Bu kişilerden üçünün Ukrayna'dan geldiğini belirten Maduro, şüphelilerin Güney Amerika ülkesinde terör saldırıları planlamakla suçlandığını ifade etti. Kasım ve Aralık aylarında benzer durumlarda 25 farklı milletten toplam 125 yabancının gözaltına alındığını söyleyen Maduro, aralarında iki ABD vatandaşı ve iki Kolombiyalının bulunduğunu, bu kişilerin keskin nişancı olarak kullanılmak istendiğini belirtti. Maduro, gözaltına alınanların "Venezuela'da şimdiye kadar yakalanan en üst düzey kişiler" olduğunu vurguladı ve Bolivarcı milisleri dikkatli olmaya çağırdı.
7 Ocak Salı
- Avrupa Birliği, Rusya'dan rekor miktarda sıvılaştırılmış doğal gazı (LNG) alımı gerçekleştiriyor. Bloomberg ajansı, LNG alımlarının 1 Ocak öncesi seviyeleri aştığını belirtti. Gazprom, Ukrayna üzerinden yapılan gaz geçişi anlaşmasının Kiev tarafından uzatılmaması nedeniyle 1 Ocaktan itibaren Avrupa’ya gaz tedarikini durdurmuştu.
Ajans, Avrupa ülkelerinin Rusya ile olan bağlarını koparmakta zorlandığını, çünkü Rusya’nın kıtada önemli bir enerji tedarikçisi olarak konumunu sağlamlaştırdığını yazdı. Nihayetinde Avrupa’nın azalan doğal gaz ithalatını telafi etmek için daha fazla Rus LNG’si satın almak zorunda kalacağı ifade edildi. Ayrıca, Rusya’nın Ukrayna üzerinden yapılan gaz transitini telafi etmek için başka yolları olduğu belirtildi. Örneğin, Çin’e gaz ihracatını artırmak veya Türk Akımı üzerinden sevkiyatları yoğunlaştırmak gibi.
- Macaristan Dışişleri Bakanı Péter Szijjártó, Ukrayna’nın Avrupa Birliği ekonomisini zor bir duruma soktuğunu söyledi. Bakan, 20 Aralık’tan itibaren, Kiev’in Rus gazı geçişini reddetmesinin ardından, gaz fiyatlarının yüzde 20 oranında arttığını belirtti.
Szijjártó Facebook’ta (Rusya’da aşırılık yanlısı olduğu gerekçesiyle yasaklanmış Meta şirketine ait) “Ukrayna, AB’ye aday olarak katılmayı hedeflerken, son kararıyla Avrupa ekonomisini tekrar zor bir duruma soktu,” ifadelerini paylaştı.
- Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko, Ukrayna’nın Belarus’u askeri bir çatışmaya çekmeye çalıştığını iddia etti. Lukaşenko, Belarus’un savaşa katılması durumunda devletin bu yükü kaldıramayacağını belirtti. Bu açıklamalar, BELTA ajansı tarafından aktarıldı.
Lukaşenko Logoysk’taki Aziz Nikolaos Kilisesi’nde kutladığı Noel sırasında “Volodya Zelensky neden böyle davranıyor? Ona emir veriliyor. Ülkeyi savaşa sürüklemek için her türlü çabayı gösteriyorlar… Eğer bizi savaşa sürüklerlerse bu çok zor bir durum olur. Devlet olarak buna dayanamayabiliriz… Ancak dayanmak zorundayız,” dedi. Belarus Devlet Başkanı, yıllardır ülkenin “ince buz üzerinde yürüdüğünü ancak bu buzun hiçbir zaman kırılmadığını ve ülkenin bu soğuk suya düşmediğini” ifade etti.
- Moskova Ostankino Mahkemesi, Moskova yakınlarındaki demiryolunda gerçekleşen terör saldırısıyla ilgili olarak Daniil Kulakov ve Aleksandr Zharov adlarındaki iki işsiz erkeğin 28 Şubat’a kadar tutuklanmasına karar verdi. Ria'nın haberine göre zanlılar, Rus Ceza Kanunu’nun 205. maddesi 2. fıkrası ve 30. maddenin 3. fıkrası uyarınca suçlanıyor. İki zanlı da 20 yıla kadar hapis cezasıyla karşı karşıya.
- Şam Havalimanı, Suriye’de İslamcıların iktidarı ele geçirmesinden bu yana uluslararası uçuşlara yeniden başladı. Syrian Airlines’a ait bir uçak, 7 Ocak Salı sabahı Şam’dan Birleşik Arap Emirlikleri’ne hareket etti.
- Reuters'in dört bilgili kaynağa dayandırdığı haberine göre , ABD Başkanı seçilen Donald Trump'ın Ukrayna özel elçisi Keith Kellogg, daha önce duyurduğu Kiev ve diğer Avrupa başkentlerine gezisini Cumhuriyetçi yönetimin göreve başlayacağı 20 Ocak'a kadar erteledi. Ajans, emekli korgeneralin ilk olarak Ocak ayı başlarında Ukraynalı liderlerle görüşmek üzere Kiev'e bir gezi planladığını hatırlatıyor. Reuters'e göre Kellogg'un ekibi, Roma ve Paris dahil diğer Avrupa başkentlerindeki yetkililerle de toplantılar düzenledi. Ancak kaynaklar, Trump yönetiminden yeni yetkililerin 5 Kasım seçimlerinden bu yana Kiev'e ilk ziyareti olacak gezinin ertelendiğini söyledi. Bu kararın gerekçesini belirtmediler. Trump'ın özel elçisinin, çatışmaları "mümkün olan en kısa sürede" sona erdirme çabaları kapsamında Kiev'i ziyaret edeceği Aralık ayında Reuters ve Bloomberg tarafından bildirilmişti. Aynı zamanda Bloomberg'e göre Kellogg, Ukrayna ziyaretinin ardından Moskova'yı da ziyaret etmeyi reddetmedi. Kremlin, elinde böyle bir bilginin bulunmadığını ve Trump ekibiyle bu konuyla ilgili herhangi bir temasın bulunmadığını söylemişti.
- Fransa Genelkurmayı’ndan bir kaynak, AFP’ye yaptığı açıklamada, Ukrayna Silahlı Kuvvetleri’ne bağlı 155. Mekanize Tugayı’nın (Anna Kievskaya Tugayı) Fransa’da eğitimi sırasında "birkaç düzine" askerin firar ettiğini doğruladı. Kaynak, firarların toplam eğitim alan asker sayısına oranla "marjinal bir seviyede kaldığını" belirtti. Ancak aynı kaynak Fransa’da firar, cezai bir suç olarak kabul edilmediğinden, Fransız savcıların firar eden Ukraynalı askerleri tutuklayamayacağını ekledi. Anna Kievskaya Tugayı, 11. yüzyılda Fransa Kralı I. Henry’nin eşi olan ve Kiev Prensi Yaroslav’ın kızı Anna Yaroslavna’nın adını taşıyor. Fransa, tugayın yarısını eğitmek ve donatmak için taahhütte bulunmuştu. Ancak son aylarda, Ukrayna medyası ve bazı milletvekilleri, bu tugaydan yüzlerce firar vakası yaşandığını ve tugayın fiilen dağıldığını öne sürüyor.
Konu geçen hafta gündeme gelmişti. Ukrayna Devlet Soruşturma Bürosu (GBR), Ukrayna Silahlı Kuvvetleri'ne bağlı "Anna Kievskaya" adlı 155. mekanize tugayda yaşanan kitlesel firarlar ve yetki suistimalleri nedeniyle soruşturma başlattı. GBR sözcüsü Tatyana Sapyan'ın açıklamasına göre, tugay üyeleri eğitimlerini Fransa'da tamamlamış ve Paris, tugaya teknik ekipman desteği sağlamıştı. Forbes’un haberine göre, tugayın 5 bin 8 bin askerle çatışmalara katılması planlanıyordu, ancak tugay henüz cepheye ulaşmadan önce 1700 kişinin firar ettiği bildirildi. Tugay, geçtiğimiz hafta Ukrayna ordusunun en zorlu cephelerinden biri olan Pokrovsk (Krasnoarmeysk) bölgesine ulaştı, ancak burada ağır kayıplar verdiği ve birkaç tankını kaybettiği ifade edildi.
- Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Ukrayna’daki savaşın çözümü için taraflar arasında anlaşmaya varılan format ve parametreler çerçevesinde görüşmeleri kabul etmeye hazır olduğunu söyledi. Rusya’nın haber ajansı RIA Novosti’nin Milliyet'ten aktardığı habere göre Hakan Fidan, "(Donald) Trump'ın ABD'deki başkanlık seçimlerini kazanmasının ardından Rusya-Ukrayna savaşının sona ermesine dair umutlar arttı. Aslında biz ilk günden itibaren diplomasinin bir öncelik olması gerektiğini savunduk. Tarafları müzakere masasında buluşturmak için diplomasinin her türlü yolunu kullandık. Hatta savaşın ilk günlerinde tarafları önce Antalya'da , sonra da İstanbul'da teknik müzakereler sonucunda bir araya getirdik. Barışa çok yaklaştık. Tarafların karşılıklı olarak mutabakata varacağı format ve parametreler çerçevesinde adil ve kalıcı bir barışa ulaşma çabalarında arabulucunun rolü büyüktür. Elimizi barış taşının altına koymaktan çekinmeyeceğiz" dedi.
- Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Ukrayna’nın toprak meselelerini gerçekçi bir şekilde tartışması gerektiğini vurgulayarak, bu sürecin yalnızca Ukraynalılar tarafından yürütülebileceğini belirtti. Avrupa’nın güvenlik garantilerinde sorumluluk üstlenmesi gerektiğini ifade eden Macron, çözüm sürecinin Kiev’in dahil edilmeden ilerleyemeyeceğini söyledi. Ayrıca, ABD’nin Rusya’yı müzakere masasına oturtmak için çaba göstermesi gerektiğini dile getirerek, diplomatik iş birliğinin önemine dikkat çekti.
- Rusya, eski takvime göre Noel'i kutluyor. Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ortodoks Hristiyanlar ve tüm Rusları Noel vesilesiyle kutlayarak, aile ve geleneklerin önemine dikkat çekti. Putin, Rus Ortodoks Kilisesi'nin halkın birliği, tarihi hafızanın korunması ve manevi değerlerin güçlendirilmesindeki rolünü vurguladı. Ayrıca, dini kuruluşların aile yapısını güçlendirme, gençlerin eğitimi ve toplumda ahlaki ideallerin yerleşmesine katkısını takdir ettiğini belirtti. Paskalya ayinini Moskova'da Poklonnaya Tepesi'ndeki bir kilisede kutlayan Putin, her yıl bu geleneği sürdürdüğünü ifade etti.
- Belarus Cumhurbaşkanı Aleksandr Lukaşenko’nun sözcüsü Natalya Eysmont, Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelenskiy’nin, Lukaşenko’nun savaşın ilk günlerinde Ukrayna’ya yapılan saldırılar için özür dilediği iddiasını reddetti. Eysmont, böyle bir özrün olmadığını belirterek, "Özür dileyecek bir durum yok" dedi. Sözcü, Lukaşenko'nun Zelenskiy ile yaptığı telefon görüşmesinin, Belarus liderinin oğlu Nikolay'ın Zelenskiy’nin kişisel numarasını telefonunda bulundurması sayesinde gerçekleştiğini ifade etti. Görüşmede Lukaşenko, çatışmanın Ukrayna’da meydana geldiğini ve Zelenskiy'nin ileride yaşanan kayıplardan en çok sorumlu tutulacak kişi olacağını vurgulayarak müzakerelere çağrı yaptığını aktardı.
- Brezilya Hava Kuvvetleri'nin Havacılık Kazaları Araştırma ve Sunum Merkezi, Azerbaycan Havayolları'na ait ve Aktau yakınlarında düşen uçağın kara kutularındaki verilerin analizini tamamladı. İki kara kutudan çıkarılan bilgiler, Kazakistan hükümetine iletildi. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, kazanın bağımsız ve adil bir şekilde soruşturulmasını talep ederek, sorumluların yasalara uygun olarak cezalandırılması gerektiğini belirtti.
- Ukrayna Merkez Bankası tarafından açıklanan verilere göre, 6 Ocak'ta Ukrayna grivnasının dolar karşısındaki değeri 42,088 grivna ile yeni bir tarihi düşük seviyeye ulaştı. Temmuz 2022'den Ekim 2023'e kadar sabit kur uygulayan Merkez Bankası, sabit kuru kaldırarak esnek yönetimli döviz rejimine geçmişti. Grivnanın değer kaybı, Aralık 2023'te hızlanmış ve o dönemde 1 dolar 37 grivnayı aşmıştı.
6 Ocak Pazartesi
- Ukrayna Silahlı Kuvvetleri son 24 saat içinde Kursk bölgesindeki Bolşoye Soldatskoye yerleşim birimi yönünde saldırı gruplarıyla bir karşı taarruz girişiminde bulundu. Rusya Savunma Bakanlığı’na göre, bu karşı taarruzun amacı, “Rus birliklerinin Kursk yönündeki ilerlemesini durdurma çabası” olarak belirtildi. Rus ordusunun bu sızma girişimini engellediği bildiriliyor.
Savunma Bakanlığı’nın açıklamasında, “Kuzey birlik gruplarının kararlı eylemleri, hava desteği ve topçu desteğiyle Ukrayna Silahlı Kuvvetleri’nin sızma girişimi önlendi. Ateş altına alınan düşman birliklerinin ana kuvvetleri Berdin çiftliğine yakın bir bölgede imha edildi” denildi. Çatışmalar sırasında Rus ordusu dört tank, iki zırhlı piyade aracı, 16 zırhlı muharebe aracı ve bir mayın temizleme mühendislik aracını yok etti. (Kommersant)
- Joe Biden yönetimi, varil başına 60 doların üzerinde fiyata satılan Rus petrolünü taşıyan tankerleri hedef alan yeni yaptırımlar getirmeyi planlıyor. Reuters’in iki bilgili kaynağa dayandırdığı haberde, Rusya’nın yakıt taşımak için eski gemiler kullandığı ve böylece “fiyat sınırlamasını aşmaya çalıştığı” iddia edildi. Yeni yaptırımların, “sınırları aşan fiyatlarla petrol ticaretine dahil olanları” hedef alması bekleniyor. Ajansın bildirdiğine göre, Washington ayrıca bu tür işlemlerle bağlantılı Çin bankalarına da yaptırım uygulanmasını değerlendiriyor.
- Moldova sınırları içindeki fiilen özerk Transdinyester’de enerji krizi nedeniyle 122 yerleşim biriminin doğalgaz tedariki kesildi ve 51,5 bin abone gazsız kaldı. Bölgesel hükümetin basın servisine göre, minimum miktarda gaz tedariki yalnızca 17 sosyal tesis ve yemek pişirme amacıyla kullanılan 118 bin daire için sağlanıyor. Hastane ve yatılı bakım evleri gibi sosyal öneme sahip tesisler, sıvı yakıtlı otonom kazanlar aracılığıyla ısıtılıyor. Moldova Devlet Bölgesi Elektrik Santrali’nin (GRES) üretimi 150-170 MW arasında olmasına rağmen, bu miktarın yeterli olmadığı belirtildi. Ülkede dört saatlik elektrik kesintileri uygulanmaya başlandı.
- Estonya medyası, Ukrayna İHA’larının 4 Ocak’ta Rusya’nın Leningrad ve Pskov bölgelerine düzenlediği saldırı sırasında Estonya hava sahasının ihlal edilmediğini belirtti. Estonya Savunma Birliği (Kaitseliit) drone birimi koordinatörü Aivar Hanniotti, Err televizyonunda yaptığı açıklamada, İHA’ların büyük şehirler ve hava savunma bölgelerini geçmeden bir rota kullandığını söyledi.
Hanniotti “Büyük olasılıkla bu operasyon Kiev bölgesinden başladı ve Leningrad bölgesine ulaşarak büyük şehirlerden ve kritik altyapılardan kaçındı. Bu tür insansız hava araçları, farklı rotalar ve yükseklik ayarları kullanılarak çeşitli hedeflere ulaşabiliyor. Doğrudan uçmadılar, bunun için farklı rotalar seçildi” dedi.
- Rusya Savunma Bakanlığı’nın açıklamasına göre, Rus ordusu Donetsk'teki Kurahovo şehrini tamamen kontrol altına aldı. Şehrin kontrolü için çatışmalar, ordunun Güney grubuna bağlı birimler tarafından yürütüldü.
Savunma Bakanlığı, son 10 yıl içinde Kurahovo’nun “gelişmiş ateşleme noktaları ve yeraltı iletişim ağıyla güçlü bir tahkimat bölgesine dönüştürüldüğünü” ve kuzeyden bir barajla korunduğunu belirtti. Şehri savunan kuvvetlerin toplamda 26 taburdan oluştuğu ve 15 binden fazla asker içerdiği bildirildi.
Kurahovo için mücadeleler kasım ayı başından bu yana devam ediyordu. Bakanlık, çatışmalarda Ukrayna Silahlı Kuvvetleri’nin kayıplarının 12 bini aştığını tahmin ettiklerini de ekledi. (RBC)
- Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, 25 Ocak'ta ABD'nin seçilmiş başkanı Donald Trump ile silahlı çatışmanın sona erdirilmesi konusunda görüşme olasılığını dile getirdi. Zelenskiy, Lex Fridman'ın YouTube'da yayımlanan podcastinde, "Sanırım 25 Ocak ya da başka bir gün, sizin dediğiniz gibi 25 Ocak olabilir, bu benim doğum günüm. İlk olarak Trump ile masaya oturuyoruz. Savaşı nasıl durdurabileceğimiz konusunda onunla hemfikiriz" ifadelerini kullandı. Zelenskiy, Washington ve Kiev arasında bir anlaşma sağlanmasının ardından Rusya ile diyalog kurulabileceğini vurguladı.
Zelenskiy ayrıca, Donald Trump ve Vladimir Putin'in de katılımıyla doğrudan üçlü bir görüşme yapılması fikrine karşı olduğunu belirtti, "Washington ve Kiev bir anlaşmaya vardığında, o zaman Ruslarla konuşabiliriz" dedi. Öte yandan Moskova, barışçıl çözüm arayışında "sahadaki gerçeklikler" ve İstanbul anlaşmaları temelinde diyalog önerisini sürdürmeye devam ediyor.
- Zelenskiy ayrıca Belarus lideri Aleksandr Lukaşenko’nun kendisinden özür dilediğini açıkladı. Zelenskiy, Lex Fridman’ın podcastine verdiği röportajda, telefon görüşmesinin Rusya’nın askeri operasyonunun ilk ya da ikinci gününde gerçekleştiğini söyledi. Zelenskiy, Lukaşenko’nun “Bu ben değilim, benim topraklarımdan füzeler fırlatıldı ama bunu Putin yaptı” dediğini belirtti ve görüşmenin tanıkları olduğunu ekledi. Lukaşenko’nun, “Ben kontrol etmiyorum, olanlar benim dışımda gerçekleşti” diyerek özür dilediğini vurguladı.
- Rusya'nın Kirov Bölgesi'nde, Kilmez kasabasında bir apartmanda çıkan yangında hayatını kaybedenlerin sayısı sekize yükseldi. Rusya Acil Durumlar Bakanlığı, yangının tamamen söndürüldüğünü ve olay yerinde incelemelerin devam ettiğini açıkladı. Bölge valisi Aleksandr Sokolov, itfaiye ekiplerinin ihbar sonrası üç dakika içinde olay yerine ulaştığını belirtti. Binada yaşayan 11 kişiden üçü tahliye edilirken, geri kalan sekiz kişi yangında yaşamını yitirdi. Yangın sonrası enkazda yapılan incelemelerde bir kişinin daha cansız bedenine ulaşıldığı kaydedildi.
- The Washington Post’un Ukraynalı ve Batılı yetkililere dayandırdığı haberine göre, 2024 yılında Ukrayna’da yaklaşık 200 bin kişi seferber edildi, ancak bu sayı kayıpları telafi etmek için yeterli olmadı. Ukrayna Silahlı Kuvvetleri’nden Taras, “İnsanlar savaşa çağrılıyor, ancak kayıplarımız var ve yeni askerler gerekiyor. Bu yeterli değil” dedi. WP, Rusya’nın insan kaynağı avantajıyla savaşta hızlı ilerleme sağladığını vurgularken, Ukraynalı asker Valentin, Rus asker sayısının “sınırsız gibi göründüğünü” ifade etti. Seferberlik süreci devam ederken, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski, 450-500 bin ek asker talebinde bulunmuştu.
- ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Washington’ın elindeki bilgilere göre Rusya’nın Kuzey Kore ile iş birliğini genişlettiğini açıkladı. Blinken, Pyongyang’ın Ukrayna ile savaşta Rusya’ya asker gönderdiğini, buna karşılık Moskova’nın Kuzey Kore’ye ileri düzey uzay ve uydu teknolojileri sağlama niyetinde olduğunu belirtti. Seul’de düzenlenen basın toplantısında konuşan Blinken, Kuzey Kore’nin Rus askeri ekipmanı ve eğitimi aldığını vurguladı. Ayrıca, Rusya’nın Kuzey Kore’yi bir nükleer güç olarak tanıma yolunda ilerlediği iddialarını hatırlatarak, bu gelişmelerin uluslararası güvenlik açısından ciddi riskler oluşturduğunu ifade etti. Gece saatlerinde Kuzey Kore’nin Japonya yönüne orta menzilli bir balistik füze fırlatması da bölgedeki gerilimi artırdı.
- Ukraynalı bağımsız çatışma izleme grubu DeepState projesine göre, Rus birlikleri Donetsk bölgesindeki bazı yerleşim yerlerinde ilerleme kaydetti. Analistler, Rus güçlerinin Toretsek, Zelenoe, Petropavlovka, Vozdvijenka, Baranovka ve Pesçanoye bölgelerinde ilerlediğini bildirdi. Ukrayna Genelkurmayı, Pazar akşamı Pokrovsk yönünde yoğun Rus saldırılarının gerçekleştiğini ve 50 defa Ukrayna savunma hattını aşma girişiminde bulunulduğunu açıkladı. Gün içinde 31 saldırının durdurulduğu, 19 saldırının ise hala devam ettiği belirtildi. Bu gelişmeler, bölgedeki çatışmaların yoğunlaştığını gösteriyor.
- Almanya hükümeti, Başbakan Olaf Scholz’un Moskova’ya bir ziyaret planladığı yönündeki iddiaları kesin bir dille yalanladı. Muhalefetteki CDU partisinin milletvekili Roderich Kiesewetter’in bu yöndeki açıklamalarını reddeden hükümet sözcüsü, Kiesewetter’i iftira ile suçlayarak yasal işlem başlatacaklarını duyurdu. Scholz, iddiaları "çirkin bir yalan" olarak nitelendirerek, böyle bir senaryonun asla gündeme gelmediğini ve bu tür spekülasyonların "kabul edilemez" olduğunu belirtti. Ayrıca sözcü, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yeni bir telefon görüşmesinin ancak somut bir yarar sağlayacağına inanıldığı takdirde gerçekleşeceğini ifade etti. Kiesewetter, söz konusu iddiayı içeren tweetini silerken, Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov da Scholz ve Putin arasında yakın zamanda bir görüşme planlanmadığını açıkladı.
- Rusya Savunma Bakanlığı, Ukrayna ordusunun Kursk Bölgesi'nde 2 saldırı girişiminde bulunduğunu ve bu teşebbüslerin akamete uğratıldığını duyurdu. Savunma Bakanlığı'nın açıklamasına göre Rusya'nın Kursk Bölgesi'nde varlığını sürdüren Ukraynalı birlikler, son 24 saat içinde 2 saldırı girişimi gerçekleştirdi. Bakanlık, 'Sever' (Kuzey) askeri grubunun bölgede düzenlediği taarruz faaliyetleriyle Ukrayna ordusunun karşı saldırı girişimlerini başarısız kıldığını vurguladı. Açıklamaya göre Ukraynalı güçler, Kursk Bölgesi'nde son 24 saat içinde 340 asker daha yitirdi, Kursk istikametindeki silahlı faaliyetler sonucunda öldürülen toplam Ukraynalı asker sayısı 49 bin 10'a yükseldi. Ayrıca Rusya Savunma Bakanlığı "Ukrayna ordusuna ait 4 tank, 3 zırhlı piyade aracı, 4 zırhlı personel taşıyıcı, 12 zırhlı askeri araç, 20 arazi aracı ve 5 havan silahı da söz konusu süre zarfında imha edildi" açıklaması yaptı.
- Rusya Savunma Bakanlığı, gece boyunca ülke üzerinde 61 insansız hava aracının düşürüldüğünü bildirdi. İHA'ların beş bölgede düşürüldüğü, bunların yarısından fazlasının Rostov bölgesinde etkisiz hale getirildiği açıklandı. Bölge Valisi Yuri Slusar, gece yarısından itibaren en az 37 dronun Rostov bölgesi üzerinde imha edildiğini belirtti.
- ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Ukrayna’nın kaybettiği toprakları her zaman geri talep edeceğini ancak bu toprakları geri alıp alamayacağının belirsiz olduğunu ifade etti. The New York Times’a verdiği röportajda Blinken, "Savaşın ne zaman ve hangi şartlarda sona ereceğine gelince, bunlar Ukraynalıların vermesi gereken kararlar" dedi. Blinken ayrıca, cephe hattında yakın gelecekte büyük bir değişiklik beklemediğini belirterek, kalıcı bir ateşkesin sağlanması için Ukrayna’nın gelecekte kendini savunma garantilerine sahip olmasının kritik önem taşıdığını söyledi. Diplomatik çözüm arayışlarının devam ettiğini vurgulayan Blinken, ABD’nin savaşı adil ve uzun vadeli koşullarda sona erdirme çabasında olduğunu, ancak şu ana kadar Rusya’nın böyle bir diyaloğa hazır olduğuna dair bir işaret vermediğini söyledi.
- İzvestiya gazetesi muhabiri Aleksandr Martemyanov, Donetsk-Horlivka otoyolunda bir araca yapılan insansız hava aracı saldırısında hayatını kaybetti. Gazete manşetindenverdiği haberde "İzvestiya muhabiri Aleksandr Martemyanov, 4 Ocak'ta Ukrayna Silahlı Kuvvetleri'nin (VSU) insansız hava aracı saldırısında hayatını kaybetti" denildi. RIA Novosti haber ajansının bildirdiğine göre, aynı saldırıda ajansın muhabiri Maksim Romanenko ve gazeteci Mihail Kevhiev dahil olmak üzere dört medya çalışanı yaralandı.
Hayatını kaybeden Martemyanov daha önce, Ekim 2023'te Donetsk'in Budennovskiy bölgesine yapılan saldırıda yaralanmıştı. O olayda bir acil durum görevlisi hayatını kaybetmiş, iki kişi yaralanmıştı. Haziran 2024'te Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna'daki askeri operasyon sırasında en az 30 Rus gazetecinin öldüğünü açıklamıştı. O zamandan bu yana birkaç gazeteci daha hayatını kaybetti. Eylül ayında İzvestiya savaş muhabiri Denis Kulaga, bir FPV insansız hava aracı saldırısında yaralanmıştı.
- Rusya Dışişleri Bakanlığı, Ukrayna'nın bir gazeteci taşıyan araca insansız hava aracıyla saldırmasını kınadı. Bakanlık Sözcüsü Maria Zaharova, "Rus gazetecilere yönelik bu suçun tüm sorumluları tespit edilecek ve hak ettikleri cezayı alacak" dedi. Zakharova, saldırının, çatışma hattından uzak bir bölgede gerçekleştiğini belirterek, bunun gazetecilerin bilinçli bir şekilde hedef alındığını gösterdiğini ifade etti. Ayrıca, uluslararası yapılar olan BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği, UNESCO ve AGİT'in Kiev rejiminin suçlarına kayıtsız kalmasının bu tür olaylara yol açtığını savundu. Zaharova, UNESCO Genel Direktörü Audrey Azoulay'dan bu olaya uygun bir tepki vermesini talep etti ve diğer insan hakları kuruluşlarından da güçlü bir kınama beklediklerini belirtti.
- Rusya Savunma Bakanlığı, Ukrayna'nın 3 Ocak'ta Belgorod bölgesine ATACMS uzun menzilli füzeleriyle saldırı girişiminde bulunduğunu açıkladı. Bakanlık, S-400 hava savunma sistemi ve "Pantsir-SM" hava savunma kompleksleriyle tüm füzelerin imha edildiğini belirtti. Açıklamada, "Batılı destekçileri tarafından yönlendirilen Kiev rejiminin bu eylemlerine karşılık verilecektir" ifadelerine yer verildi. Rusya, daha önce ATACMS füzelerinin Kasım 2024'te Bryansk bölgesine yönelik bir saldırıda kullanıldığını ve buna balistik füze "Oreshnik" ile yanıt verildiğini duyurmuştu. Aralık ayında ise Ukrayna'nın Storm Shadow ve ATACMS füzeleriyle Rostov bölgesindeki bir tesisi hedef almasının ardından, Rusya Kiev'deki güvenlik ve savunma noktalarına misilleme yapmıştı.
- Rusya'nın Voronej bölgesinde 1 Ocak’ta bir Mi-28 askeri helikopteri düştü ve ardından yanarak tamamen yok oldu. Olay, Rusya Soruşturma Komitesi tarafından incelemeye alındı. Voronej1 portalına göre, kaza Kamenskiy bölgesinde meydana geldi ve helikopterde bulunan iki mürettebat üyesi hayatını kaybetti. (RBC)
- 5 Ocak pazar sabahı Kazan Havalimanı'nda uçuşlara geçici kısıtlamalar getirildi. Rusya Federal Havacılık Kurumu (Rosaviatsiya) temsilcisi Artem Korenyako, Telegram kanalında yaptığı açıklamada, "Sivil hava araçlarının güvenliğini sağlamak amacıyla Kazan Havalimanı'nda geçici kısıtlamalar uygulanmıştır. Havalimanı şu an için uçuşları kabul etmiyor ve göndermiyor" ifadelerini kullandı.
- Donald Trump, İngiltere’nin Kuzey Denizi'ndeki petrol ve doğalgaz çıkarma faaliyetlerini sonlandırma planını "çok büyük bir hata" olarak nitelendirdi. Truth Social platformunda yaptığı açıklamada Trump, İngiltere'ye Kuzey Denizi'ni "açma" ve "rüzgar türbinlerinden kurtulma" çağrısında bulundu. Trump'ın paylaşımında, Amerikalı petrol şirketi Apache'nin sahibi olduğu APA Corporation’ın Kuzey Denizi’ndeki faaliyetlerini 2029 yılına kadar durdurma kararına dair bir bağlantı yer aldı. APA, bu kararın yüksek vergiler ve çevresel düzenlemeler nedeniyle alındığını ve faaliyetlerin kârsız hale geldiğini belirtti. İngiltere hükümetinin petrol ve gaz üreticilerine uyguladığı ek kâr vergisi, bu sektörde toplam vergi oranını yüzde 78'e çıkararak eleştirilere yol açtı.
- Eski Rusya Ekonomi Bakanlığı üst düzey bürokratı Igor Hranovskiy’nin, 500 milyon ruble değerindeki mal varlığına el konuldu. TASS’ın haberine göre, Kuzey Kafkasya Federal Bölgesi’nin sosyal ve ekonomik kalkınmasından sorumlu eski departman başkanının, yasa dışı yollarla elde edilen gelirlerle edindiği belirlenen nakit para, lüks araçlar ve değerli gayrimenkuller devlete devredildi. Hranovskiy, Mart ayında yetkisini kötüye kullanma suçlamasıyla tutuklanmıştı.
4 Ocak Cumartesi
- Rusya Savunma Bakanlığı, Ukrayna ve Donbass’ta devam eden özel askeri operasyonun gidişatına dair güncel bilgileri paylaştı. Açıklamaya göre Sever (Kuzey) Askeri Grubu birlikleri, Harkov istikametinde 3 yerleşim bölgegesinde konuşlanan Ukrayna Silahlı Kuvvetleri oluşumlarını bozguna uğrattı. Ukrayna birlikleri 50 kadar asker, bir tank, 6 otomobil, 2 adet D-20 topu ve 2 adet D-30 obüsü kaybetti. Zapad (Batı) Askeri Grubu birlikleri, başarılı taarruz eylemleri sonucunda Lugansk Halk Cumhuriyeti’nde Nadiya yerleşiminin kontrolünü ele geçirdi. Rus askerleri ayrıca Harkov Bölgesi’nin 5 yerleşim yerinin yakınında ve Donetsk Halk Cumhuriyeti’nin (DHC) Torskoye ilçesinde Ukrayna birliklerinin insan gücü ve teçhizatını vurdu. Ukrayna ordusunun bir karşı saldırısı Rus askerlerince püskürtüldü, çatışmalarda Ukrayna ordusu 590 kadar asker, bir zırhlı piyade aracı, 3 pikap, 2 ABD yapımı M113 zırhlı personel taşıyıcısı, 2 HMMWV zırhlı otomobili ve çok sayıda askeri teçhizat kaybetti. Rus güçleri ayrıca düşmana ait bir mühimmat deposu ile bir AN/TPQ-36 radar istasyonunu imha etti. (Sputnik)
- Rusya’nın Yekaterinburg kentinde, kalabalık yerlerde el yapımı patlayıcı kullanarak terör eylemi gerçekleştirmeyi planlayan dört kişinin yakalandığı belirtildi. Rusya Federal Güvenlik Servisi’nin (FSB) yaptığı açıklamada, “Rusya'da yasaklı bir terör örgütünün fikirlerini paylaşan ve Yekaterinburg'da kalabalık yerlerde el yapımı patlayıcı kullanarak terör eylemi gerçekleştirmeyi planlayan 2007 ve 2008 doğumlu dört vatandaş gözaltına alındı” ifadesine yer verildi.
- St. Petersburg şehrinin de bulunduğu Leningrad Bölgesi Valisi Aleksandr Drozdenko, Finlandiya Körfezi yakınlarında bir insansız hava aracının (İHA) vurulduğunu bildirdi. Drozdenko, olayda herhangi bir can kaybı veya hasar olmadığını ifade etti. Leningrad bölgesindeki İHA Luga Körfezi yakınlarında düşürüldü. Bu saldırılar yüzünden Rusya Federal Hava Taşımacılığı Ajansı (Rosaviatsia), St. Petersburg’daki Pulkovo Havalimanı’nda uçuşlar gece boryunca iki kez geçici olarak durduruldu.
Leningrad Bölgesi, ilk kez Ocak 2024’te insansız hava araçlarının (İHA) hedefi oldu. Mart ayında, Kirişi bölgesinde bir İHA imha edildi. Bölge Valisi, bu İHA’nın "KirishiNefteOrgSintez" petrol rafinerisine (PAO "Surgutneftegaz" bünyesinde) yaklaşırken düşürüldüğünü açıkladı. Temmuz ayında ise Savunma Bakanlığı, bölgede üç İHA’nın daha etkisiz hale getirildiğini bildirdi. Ağustos ayında, St. Petersburg Valisi Aleksandr Beglov, Finlandiya Körfezi'nde bir radar istasyonları ağı oluşturulduğunu ve İHA’lar ile diğer hedeflerin imhası için bölgedeki savunma kapasitesinin artırıldığını duyurdu.
- Rusya Savunma Bakanlığı, 4 Ocak gecesi hava savunma sistemlerinin beş bölgede düzenlenen insansız hava aracı (İHA) saldırısını püskürttüğünü açıkladı. Telegram üzerinden yapılan açıklamada, toplamda 16 İHA'nın vurulduğu belirtildi. İHA'ların 10'u Bryansk, 3'ü Smolensk, geri kalanları ise Belgorod, Pskov ve Leningrad bölgelerinde imha edildi.
Belgorod Bölgesi Valisi Vyaçeslav Gladkov, saldırı sırasında bir kişinin yaralandığını ve elektrik hatlarının hasar gördüğünü bildirdi. Bryansk, Leningrad ve Smolensk bölgelerinde ise saldırılar sonucunda herhangi bir yaralanma veya maddi hasar olmadığı açıklandı. Smolensk Valisi Vasiliy Anohin, bölgede üç yerine beş İHA'nın imha edildiğini ifade etti.
- ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Rusya'nın nükleer silah kullanma olasılığından "son derece endişe duyduklarını" belirtti. Financial Times'a verdiği röportajda Blinken, "Eğer bu ihtimal %5'ten %15'e çıktıysa, bu çok ciddi bir durum" dedi. Blinken, Çin'in Rusya'yı sınırlamak için yardımcı olabileceğini düşündüğünü ve Pekin'in Moskova'ya bu konuda uyarılarda bulunabileceğini ifade etti. Ayrıca, Washington'un Çin'e Rusya'nın nükleer silahlarını uzaya yerleştirme planlarından bahsettiğini ve bunun Pekin'i harekete geçirebileceğini söyledi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ise Rusya'nın nükleer silahları ilk kullanan taraf olmayacağını ve bu tür silahların yalnızca en son çare olarak düşünüldüğünü defalarca dile getirmişti. Kasım ayında Putin, Rusya'nın güncellenmiş nükleer doktrinini onayladı. Doktrine göre, nükleer silahların kullanımı yalnızca aşırı ve zorunlu bir önlem olarak görülüyor. Ancak diğer taraftan Moskova, nükleer olmayan bir devletin nükleer bir ülkenin desteğiyle Rusya'ya yönelik bir saldırısı "ortak saldırı" olarak değerlendirilecek.
- Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, yaptığı açıklamada, Rusya’nın Suriye’nin Lazkiye bölgesindeki askeri üslerini kaldırması gerektiğini söyledi. Baerbock, bu çağrıyı Berlin’de düzenlenen bir basın toplantısında dile getirerek, bu adımın Suriye’nin egemenliğine saygı anlamına geleceğini vurguladı. “Almanya ve uluslararası ortakları, Suriye’deki iç süreçlerin dış müdahalelerle bozulmamasını sağlama konusunda kararlı. Bu, Suriye’nin egemenliğine ve toprak bütünlüğüne saygı duymayı içeriyor. Rusya’nın artık Suriye’deki askeri üslerinden vazgeçme zamanı geldi” ifadelerini kullandı. Baerbock, Almanya ve müttefiklerinin amacının Suriye’nin uluslararası toplumda yeniden saygın bir üye haline gelmesi ve tüm topraklarında kontrolü sağlaması olduğunu belirtti. Geçtiğimiz hafta Suriye’ye bir ziyaret gerçekleştiren Baerbock, Dışişleri Bakanı Ahmed el-Şaraa ile bir araya gelmiş ve sivil toplum temsilcileriyle görüşmeler yapmıştı.
- Ukrayna Devlet Başkanlığı Ofisi Danışmanı Mihail Podolyak, NATO ülkelerinin Rusya’ya karşı zafer kazanmasının ancak Ukrayna üzerinden mümkün olduğunu belirtti. Podolyak, NATO ülkelerinin psikolojik olarak Rusya ile doğrudan bir savaşa hazır olmadığını ve bu durumda başarı şanslarının olmadığını ifade etti, “NATO’nun elinde çok sayıda etkili silah bulunuyor, ancak bu silahları kullanma konusunda isteksizler. NATO ülkeleri asla Rusya ile savaşmayacak; bu konuda psikolojik hazırlıkları yok,” dedi.
- Almanya, 2024 yılında Rusya’dan uranyum ithalatını bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 70 artırarak toplamda en az 68,6 ton uranyum ithal etti. Aşağı Saksonya Eyaleti Çevre, Enerji ve İklim Koruma Bakanlığı'na göre, bu uranyum, Rosatom’un yan kuruluşları tarafından sağlanarak Lingen'deki Advanced Nuclear Fuels (ANF) tesisine teslim edildi. Avrupa’daki VVER tipi reaktörlerde kullanılmak üzere işlenen bu uranyum, Avrupa Birliği yaptırımlarına tabi değil. Almanya, 2030 itibarıyla yerli tasarım yakıt elemanları üretimine başlamayı hedeflerken, Lingen tesisinin kapasitesinin artırılması planlanıyor.
- Eski Ukrayna Devlet Başkanı ve Avrupa Dayanışması Partisi lideri Petro Poroşenko, Ukrayna'nın Rus gazının transit geçişini durdurma kararını doğru ancak gecikmiş bir adım olarak nitelendirdi. Poroşenko, 2019'da sona eren kontratın beş yıl daha uzatılmasının gereksiz olduğunu belirtti.
Poroşenko, Ukrayna’nın enerji üretimini komşu Moldova’nın enerji krizini aşması için kullanması gerektiğini ifade etti. Moldova’nın enerji krizinde acil durum ilan ettiğini hatırlatan Poroşenko, Ukrayna'nın elektrik ihracatıyla Moldova’ya destek olmasının hem ekonomik hem de ulusal güvenlik açısından önemli olduğunu vurguladı.
- Aralık 2024'te Ukrayna Merkez Bankası (NBU), grivnanın istikrarını korumak için rekor düzeyde 5,3 milyar dolar harcadı. Bu miktar, Haziran 2022'deki 3,99 milyar dolarlık önceki rekoru geride bıraktı. Yılın sonunda dolar/grivna kuru 41,6'dan 42,03'e yükselerek tarihi zirvelerini gördü. NBU, Temmuz 2024'ten itibaren döviz kurunu sabit tutmaya çalıştı ancak Kasım sonunda hafif serbest bıraktı. Grivnanın değer kaybı, Merkez Bankası'nın piyasadaki müdahaleleri, döviz liberalizasyonu ve devalüasyonla ilişkilendirildi. 3 Ocak itibarıyla dolar kuru 42,0889 grivnaya ulaşarak yeni bir rekor kırdı.
- Antalya, 2024 yılında 17 milyon 278 bin 103 ziyaretçi ile tüm zamanların en yüksek turizm rakamına ulaştı. Bu sayı, geçen yıla göre %8’lik bir artışı temsil ediyor. Antalya’ya en çok turist 3,9 milyon kişi ile Rusya’dan gelirken, Almanya 3,5 milyon turistle ikinci, İngiltere ise 1,5 milyon ziyaretçiyle üçüncü sırada yer aldı. Ayrıca, yurtdışında yaşayan Türk vatandaşlarının ziyaretlerinde de ilk kez 1 milyon barajı aşıldı. 2024 yılı Aralık ayında ise Antalya’ya en fazla ziyaretçi gönderen ülke Almanya oldu.
3 Ocak Cuma
- Bryansk Bölgesi Valisi Aleksandr Bogomaz, Klimovsk ilçesine bağlı Kirillovka köyüne düzenlenen havan topu saldırısında bir sivilin hayatını kaybettiğini duyurdu. Daha önce Rusya Savunma Bakanlığı, Bryansk bölgesinde bir düzine insansız hava aracının imha edildiğini açıklamıştı.
Bogomaz Telegram kanalında “Hayatını kaybeden kişinin yakınlarına en derin taziyelerimi iletiyorum. Aileye gerekli tüm maddi yardım sağlanacaktır,” diye yazdı.
- Belgorod Bölgesi’nde bir köydeki bir eve saldırı girişiminde bulunan Ukrayna Silahlı Kuvvetleri’ne ait bir insansız hava aracı, Vali Vyaçeslav Gladkov’un ziyareti sırasında vurularak düşürüldü. Vali, köy sakinlerinin şikayeti üzerine, mülklerindeki hasarları incelemek için bölgeyi ziyaret ediyordu.
Gladkov Telegram kanalında “Evleri incelerken bir İHA geldi. Yanımda bulunan meslektaşlarım, İHA’yı hafif silahlarla vurdu,” diye yazdı.
- Sivastopol Valisi Mihail Razvojayev, Balaklava koyunun girişinde 1,5x1,5 metre büyüklüğünde bir mazot lekesi tespit edildiğini duyurdu. Bu, Volgoneft-212 ve Volgoneft-239 tanker kazalarından sonra Sivastopol kıyılarında görülen ilk mazot sızıntısı. Rosprirodnadzor’un Karadeniz-Azov Deniz Yönetimi ve Sivastopol Çevre Denetim ekipleri durumu izlemek için çalışmalara başladı.
Razvojayev Telegram kanalında “Üç bölge—Uçkuevka, Laspi ve Omega koyu—civarında mazota bulaşmış kuşlar da tespit edildi,” diye yazdı. Kurtarma ekipleri ve Sevastopol Çevre Denetim personeli mazot toplama çalışmalarına başladı.
- Flydubai havayolu şirketi, Mineralnye Vody ve Soçi’den Dubai’ye uçuşlarını sırasıyla 8 ve 9 Ocaka kadar askıya aldı. Daha önce Dubai’den yapılan uçuşlar da benzer şekilde durdurulmuştu. Tur operatörleri, uçuşları diğer seferlerle değiştirme sürecinde.
Space Travel tur operatörü, ATOR’un basın servisine “Turistleri diğer şehirlerden yapılan uçuşlara yönlendiriyoruz. Mineralnye Vody için genellikle Mahaçkale’ye değişim yapıyoruz, Soçi’den yolculara Moskova dahil çeşitli seçenekler sunuyoruz,” diye açıklama yaptı.
- Rusya’nın BM Daimi Temsilcisi Vasiliy Nebenzya, ABD’nin seçilmiş Başkanı Donald Trump’ın Ukrayna’daki çatışmayı çözmeye yönelik sinyallerinin Moskova'nın ilgisini çekmediğini belirtti. Nebenzya, Rossiya 24 televizyon kanalında yaptığı açıklamada, “Bunlar, bir şeye yönelik belirsiz ve net olmayan sinyaller. Çoğunlukla ‘çatışmanın dondurulması’ ifadelerini duyuyoruz. Başkan Putin, son olarak 19 Aralıkta, hangi koşullarda müzakerelere hazır olduğumuzu açıkça söyledi. Ancak şu ana kadar yeni Amerikan yönetiminin sinyallerinde ilgimizi çekecek bir şey bulunmuyor,” dedi.
Nebenzya ayrıca Kiev’den gelen “anlaşma sinyallerini” de ciddiye almanın mümkün olmadığını ifade etti. “Zelenskiy, masaya oturmayı kabul ettiğinde, bunun hangi cephe hattında gerçekleşeceği büyük bir soru işareti. Zaman ilerledikçe, onun için koşullar daha da kötüleşiyor,” diye ekledi.
- Almanya ve Fransa Dışişleri Bakanları Annalena Baerbock ve Jean-Noël Barrot, Suriye’nin başkenti Şam’a resmi bir ziyaret gerçekleştirdi. Bakanlar, yeni Suriye yönetiminin lideri ve Heyet Tahrir el-Şam grubunun başkanı Ahmad el-Sharaa ile görüşmeler yaptı. Baerbock, “Esad’ın sancılı yönetimi sona erdi. Yeni bir sayfa açıldı, ancak bu sayfa henüz yazılmadı,” dedi. Bakan, Avrupa ile Suriye arasında “yeni bir siyasi başlangıcın” mümkün olduğunu vurguladı. (Kommersant)
- Rusya Savunma Bakanlığı, Moskova Teknik Üniversitesi (Bauman Üniversitesi) aleyhine 38 milyon rublelik bir dava açtı. Moskova Tahkim Mahkemesi, davayı kabul ederek gizli duruşma yapılmasına karar verdi. Dava konusu şikayetin detayları kamuoyuna açıklanmadı.
- 2024 yılında Moskova’da, göçmenlik yasalarını ihlal eden 18 bin yabancı sınır dışı edildi. Federal Mahkeme İcra Servisi’ne (FSSP) göre, 2023’te bu sayı 12 bindi. Sınır dışı edilenlerin çoğunluğunu, eski Sovyet ülkelerinden gelen göçmenler oluşturuyor. Sadece üç Avrupa ülkesi vatandaşı (Letonya, Fransa, Estonya) bu yıl sınır dışı edilenler arasında yer aldı.
- Kuban’ın Karadeniz kıyılarında Volgoneft tankerlerinin karıştığı kazanın ardından 78 bin tondan fazla mazot karışımlı kum temizlendi. Bölge Valisi Veniamin Kondratyev, temizlik çalışmalarının yeni yıl tatilleri boyunca sürdüğünü belirtti. 15 Aralıkta yaşanan kazanın ardından meydana gelen kirliliğin 60 kilometrelik bir sahil şeridine yayıldığı bildiriliyor.
- Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, Ukrayna televizyonuna verdiği bir röportajda, ABD'nin 20 Ocak'ta başlayacak olan Donald Trump başkanlığından beklentilerini dile getirdi. Zelenskiy, Trump'ın kendisine yaptığı bir telefon görüşmesinde, "Başkan olarak önceliğim savaşı bitirmek olacak ve bunu yapacağım. Bu nedenle ilk ziyaretçilerimden biri siz olacaksınız" dediğini aktardı. Zelenskiy, Trump'ın başkanlık görevinin başlamasının ardından bir toplantı yapacaklarını ve kapsamlı bir plan üzerinde çalışmaya başlayacaklarını belirtti.
Zelenskiy, Trump’ın kararlılığına vurgu yaparak, "Trump kararlı bir lider olabilir. Bu bizim için en önemli şey. O, bu savaşı sonlandırmada gerçekten yardımcı olabilir ve Putin'i durdurabilir" ifadelerini kullandı. Ayrıca Trump’ın öngörülemez bir lider olarak tanınmasına atıfta bulunarak, bu öngörülemezliğin daha çok Rusya Federasyonu'na yönelik olmasını umduğunu ifade etti. Ukrayna lideri, Trump’ın ekibiyle temasların sürdüğünü ve hem dışişleri hem de savunma bakanlarının bu süreçte temaslarını güçlendirdiğini ekledi.
- Zelenskiy, ikinci dönem adaylığına ilişkin kararının, mevcut çatışmanın nasıl sonuçlanacağına bağlı olduğunu açıkladı. Ukrayna genelinde yayınlanan bir televizyon programında yaptığı açıklamada Zelenskiy, "Eğer yapabileceğimden fazlasını başarırsam, o zaman bu kararı daha olumlu değerlendirebilirim. Ancak bugün için bu benim öncelikli hedefim değil" dedi. Zelenskiy, sıcak çatışma döneminin sona ermesi durumunda sıkıyönetimin kaldırılabileceğini ve başkanlık seçimlerinin yapılabileceğini belirtti.
Ukrayna'da sıkıyönetim nedeniyle, 31 Mart 2024’te yapılması planlanan başkanlık seçimleri gerçekleşmedi. Ukrayna Anayasası, sıkıyönetim sırasında başkanlık veya parlamento seçimlerinin yapılmasını yasaklıyor. Zelenskiy'nin görev süresi resmi olarak 20 Mayıs'ta sona ermiş olsa da, çatışma süreci nedeniyle seçimler düzenlenemedi. Zelenskiy, yeniden aday olması halinde kazanacağına emin olduğunu ifade etmişti. Ukrayna parlamentosu başkanı Andriy Yermak ise seçimlerin Rusya ile barış anlaşmasının imzalanmasının hemen ardından gerçekleştirileceğini belirtti. Öte yandan, Rusya tarafı Zelenskiy’nin görev süresinin dolması nedeniyle onu meşru bir lider olarak tanımıyor ve Ukrayna’da tek meşru muhatap olarak parlamento ve başkanını görüyor.
- Ankara'dan bir kez daha "acil ateşkes" çağısı geldi. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Ukrayna'daki savaşın bir an önce sona ermesi gerektiğini belirterek, ateşkes çağrısında bulundu. Belçika Dışişleri Bakanı Bernard Quinten ile ortak basın toplantısında konuşan Fidan, savaşın neden olduğu göç, ekonomik kriz ve diğer sorunların acil olarak çözüme kavuşturulması gerektiğini vurguladı. Fidan, Türkiye'nin barış girişimlerine verdiği önemin altını çizerek, bu çabaların İstanbul'da düzenlenecek uluslararası zirvelerle destekleneceğini belirtti.
- Kiev bir kez daha yoğun İHA saldırılarına hedef oldu. Bir İHA'nın enkazının düşmesi sonucu bir konut bşnasında yangın çıktığı bildirildi. Kiev Belediye Başkanı Vitaliy Kliçko ise başkentte saldırı alarmı verildiğini, bir Rus kamikaze dronunun Goloseevskiy bölgesi üzerinde düşürüldüğünü duyurdu.
- Kiev Uluslararası Sosyoloji Enstitüsü’nün (KIIS) yaptığı araştırmaya göre, Ukrayna’da savaşa "ne kadar gerekirse o kadar katlanmaya hazır" olduğunu söyleyenlerin oranı, yılbaşından bu yana %16 düşerek %57’ye geriledi. Özellikle güney ve doğu bölgelerinde bu oranlarda belirgin bir azalma gözlemlenirken, batı ve orta bölgelerde destek %57-59 seviyesinde kaldı. Gelir seviyesi yüksek olanlar savaşa daha uzun süre dayanabileceğini belirtirken (%70), düşük gelirli katılımcılar arasında bu oran %51’e düştü.
Araştırma ayrıca Ukraynalıların Avrupa Birliği’ne üyelik konusundaki umutlarının azaldığını ortaya koydu. Ülkenin 10 yıl içinde başarılı bir AB üyesi olacağına inananların oranı 2022 sonunda %88’den 2024’te %57’ye düşerken, aynı dönemde Ukrayna’nın ekonomik olarak harap olacağını düşünenlerin oranı %5’ten %28’e yükseldi.
- Slovakya Başbakanı Robert Fico, Rus gazının Ukrayna üzerinden Avrupa’ya geçişinin durdurulmasını "Zelenskiy’nin bir sabotajı" olarak nitelendirdi. Fico, bu duruma tepki olarak, Slovakya'daki Ukraynalı mültecilere verilen desteğin önemli ölçüde azaltılmasını ve elektrik tedarikinin durdurulmasını koalisyon ortaklarıyla görüşmeye hazır olduklarını ifade etti. Fico ayrıca Slovakya'nın iç tüketimi karşılamak için yeterli gaz rezervine sahip olduğunu belirterek, 2025 yılında hane halkı için yakıt maliyetlerinde bir artış olmayacağı garantisini verdi. Rus enerji şirketi Gazprom, 1 Ocak itibarıyla Ukrayna üzerinden Avrupa’ya gaz sevkiyatını, Ukrayna Naftogaz ile yapılan sözleşmenin süresinin dolduğunu gerekçe göstererek durdurmuştu.
- Ukrayna Devlet Soruşturma Bürosu (GBR), Ukrayna Silahlı Kuvvetleri'ne bağlı "Anna Kievskaya" adlı 155. mekanize tugayda yaşanan kitlesel firarlar ve yetki suistimalleri nedeniyle soruşturma başlattı. GBR sözcüsü Tatyana Sapyan'ın açıklamasına göre, tugay üyeleri eğitimlerini Fransa'da tamamlamış ve Paris, tugaya teknik ekipman desteği sağlamıştı. Forbes’un haberine göre, tugayın 5 bin 8 bin askerle çatışmalara katılması planlanıyordu, ancak tugay henüz cepheye ulaşmadan önce 1700 kişinin firar ettiği bildirildi. Tugay, geçtiğimiz hafta Ukrayna ordusunun en zorlu cephelerinden biri olan Pokrovsk (Krasnoarmeysk) bölgesine ulaştı, ancak burada ağır kayıplar verdiği ve birkaç tankını kaybettiği ifade edildi. Tugayın daha önce, Fransa'daki eğitime gönderilmeden önce bile 935 firar vakası yaşadığı belirtiliyor. (RBC)
- ABD ordusu, bu hafta Las Vegas'ta bir otelin önünde patlayan Cybertruck aracının sürücüsü Matthew Livelsberger’in ABD özel kuvvetlerinde görev yaptığını ve geçmişte Ukrayna’da bulunduğunu açıkladı. 37 yaşındaki Livelsberger, 2006-2011 yılları arasında aktif hizmette, daha sonra Ulusal Muhafızlar ve yedek kuvvetlerde görev yapmış ve 2012 yılında yeniden orduya katılmıştı. Özel kuvvetlerin “Yeşil Bereliler” biriminde görev alan Livelsberger, Afganistan, Ukrayna, Tacikistan, Gürcistan ve Kongo gibi ülkelerde bulunmuş, cesaret ve kahramanlık ödülleriyle onurlandırılmış. Las Vegas Şerifi Kevin McMahill, Livelsberger’in olayda intihar ettiğini ve aracında iki silah bulunduğunu belirtti. Ayrıca, Livelsberger’in Almanya’da Ukraynalı askerlerin eğitim aldığı bir birimde görev yaptığını ifade etti.
- Rusya'nın en büyük petrol rafinerilerinden birine yönelik Ukrayna insansız hava araçları saldırıları nedeniyle "Yandex" haritalarında ve fotoğraflarında bu tesisle ilgili erişimin kapatılmasına karar verildi. Moskova Mahkemesi, "Yandex" şirketine, haritalardaki görüntülerin silinmesi veya retuşlanması talimatı verdi. Hangi tesisten bahsedildiği ise açıklanmadı. 2024 yılında bu rafinerinin dört kez saldırıya uğradığı ve çalışanlarının yaralandığı belirtilirken, tesisin Rus ordusunun ihtiyaçlarını karşılamak için kesintisiz çalışmaya devam ettiği vurgulandı. (RBC)
- Rusya'da 2024 yılının ilk 11 ayında uzaktan dolandırıcılık nedeniyle oluşan zarar 168 milyar rubleye ulaştı. İçişleri Bakanlığı'nın TASS'a yaptığı açıklamada, bu dönemde bilgi teknolojileri suçlarının %14,3 artarak 702 bin vakaya çıktığı belirtildi. 2024 yılında dolandırıcılara yapılan en büyük bireysel transferin 180 milyon ruble olduğu kaydedilirken, Sberbank yıl sonuna kadar toplam zararın 250 milyar rubleye ulaşabileceğini öngördü.
TÜM ASKERİ OPERASYON HABERLERİ ARŞİVİ: TIKLAYIN
Реклама