Aşk ile nefret arasında Rusya: "Vizesiz hayat" için meraklısına son tüyolar
Rusya?yı sevenler genellikle Rusların çok okuyan, kültürlü, dürüst, sıcakkanlı, cömert, macera sever,hoşsohbet güzel insanlar (özellikle kadınlar) olduklarını söyler.
Rusya?yı sevmeyenler ise öncelikle burasını çok tehlikeli bir yer olarak görür, şehrin çok kirli olduğunu, yolların bozuk, rüşvetin ve yolsuzluğun diz boyu olduğunu, hırsızlığın olağan sayıldığı, insanların çok tembel, kavgacı ve kaba olduklarını, alkole aşırı bağımlılıklarını, çalışan kesimin son derece verimsiz ve organizasyonsuz olduklarını savunurlar.
Bence bu iki görüşten hangisinin daha ağırlıklı olduğu, olaylara nereden ve nasıl baktığınıza bağlıdır. Her iki görüşün de doğruluk payları yok değil aslında ama siz Rusya?daki günlük hayatta karşılaştığınız hadiselere sevecen yaklaşırsanız bu ülkeyi sevmeniz daha da kolaylaşır ama karşınıza cıkan en küçük bir aksiliğe bile hemen sinirlenirseniz bu ülkeyi sevmeniz zorlaşır.
ABD?de yayınlanan "Mad" diye, bizim "Limon" "Penguen" benzeri komik bir dergi var. Bu derginin içinde "The Lighter side of the Life" diye bir bölüm var. Hayatın hafif yönlerini ele alıyor ve bazılarının çok ciddi yaklaştığı sinirbozucu olayların komik taraflarını bulup ön plana çıkartmaya çalışıyor. Siz de Rusya?ya hareket etmenizden itibaren hayatın hafif yönlerini görürseniz, Rusya sizin için daha sevilebilir bir yer olarak kalır örneğin; Moskova "Şeremetyevo 2" Havaalanına geldiğinizde pasaport kontrolunde, polisin sizi kulübenin önünde hiç konuşmadan uzun süre bekletmesi bazılarınızı sinirlendirebilir ve kızdırabilir. Bazılarınız öfkeyle bu işlemleri Türkiye ile kıyaslayıp istanbul?da polisin daha hızlı olduğunu burada ise bu lanet insanların kendilerini boşu boşuna beklettiğini söyleyip daha ülkeye ilk adım attıklarında gerilmeye başlarlar. Bazıları ise o kuyrukta beklerken polis kadını inceleyip makyajının, giyiminin ona uyup uymadığını gözlemleyerek vakit geçirebilir veya pasaport kontrolundan geçtikten sonra valizleri beklerken "İstanbul" yazan banttın boş döndüğünü ama onun yanındaki " Frankfurt" ve "Roma" yazan bantlardan valizlerin çıktığını görünce kendi valizinizin hengi banttan cıkacağı üstüne iddiaya girerek oyalanması onun sinir sağlığı açısından daha yararlı olacaktır.
Gümrükten çıkışta sizi götürmek için ısrarla peşinizi bırakmayan taksi şöförleri ile karşılaşacaksınız. Moskova?ya yanında bilen birileri olmadan gelenlere tavsiyemiz sıkı bir pazarlıktan sonra taksi ile oteline gitmesidir aksi halde elindeki Moskova haritasına güvenip tren ile şehre inip gitmeğe kalkışırsa, otelini bulması için tanrının çok çok sevdiği bir kulu olması gerekir.
Otele girişte de her türlü sürprize hazırlıklı olunması gerekir.
a) Sizin elinizdeki ?Voucher?in otelde karşılığı yoktur, menecer de o gün hasta olduğu için gelmemiştir.
b)Otelde rezervasyonunuz gözükmüyor, ve otel dolu.
c)Resepsiyondaki görevlinin ingilizcesi yeterli değil, üstelik de işe yeni başlamış.
d)Kredi karti için p.o.s makinasi çalışmıyor, beklemeniz gerek..
Bu sırayı uzatmak daha da mümkün elbette ama herşeye rağmen otele girişiniz yapılınca sorunların büyük bir bölümü aşılmış olur, geriye kalan sadece bazı minör meselerdir, örneğin ;
- Sokaktan nasıl taksi çevireceğiniz,
-Şöföre gideceğiniz yeri nasıl tarif edeceğiniz,
-Şöförle nasıl pazarlık edeceğiniz,
Bir de bu sorunların dışında ingilizce bilmeyen bir garson ve Kiril harfleriyle yazılmış bir menü ile sizi karşılayan bir restoranda yemek yemeği becermek gibi küçük bir meseleniz kalıyor ki, bunu da atlatırsanız artık size karada havada ölüm yok.
Bundan sonrası size kalmış, bu yaşadıklarınızıı hayatın hafif yönleri ile görebiliyorsanız, bu ülkeye sık sık gelirsiniz, görmüyorsanız tek seferlik bir ziyaret sizin için yeterlidir. Şansınızı başka ülkelerde deneyin.
Dikkat ederseniz şimdiye kadar olan yazılanlar sadece günlük yaşamin küçük bir parçalarıydı, yani iş hayatı ile ilgili bir meseleye değinmedik. Zira iki ülke arasındaki anlaşma gereği vizeler sadece turizm amaclı ziyaretler için kaldırılmıştır, iş için gelecek arkadaşlar eski uygulamalara devam edeceklerdir.
Onlar için önerilerimizi daha önceki yazılarımızda belirtmiştik,
Hepiniz Rusya'ya hoş geldiniz!..
19.4.2011
Реклама