Trump yine 2 hafta süre verdi: "Ya yaptırım ya hiçbir şey"
Rusya'nın Ukrayna'daki askeri operasyonu. Son gelişmeler:
22 Ağustos Cuma
- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, nükleer fizikçiler ve nükleer endüstri uzmanlarıyla bir araya geldiği Sarov'a çalışma ziyaretinde bulundu. Putin burada yaptığı konuşmada Rusya ile ABD arasındaki ilişkilerin düşük seviyede olduğunu, ancak ABD Başkanı Donald Trump'ın göreve gelmesiyle tünelin ucundaki ışığın göründüğünü söyledi.
Putin " ABD ile ilişkilerimize gelince, İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra son derece düşük bir seviyede. Bunu daha önce birçok kez dile getirdim, ancak Başkan Trump'ın gelişiyle birlikte tünelin sonundaki ışığın nihayet görünmeye başladığını düşünüyorum" dedi .
Rus lider "Rusya için düşman ülkeler yok, devletlerin içinde düşman elitler var. Batı'da bir propaganda var, Rusya'nın savaşı başlattığını söylüyorlar, savaşın 2014'te Donbass halkına karşı başladığını ve Moskova'nın bunu durdurmak için her şeyi yaptığını unutuyorlar" dedi.
Putin "Moskova, dost olmayan ülkelere önemli miktarlarda nükleer yakıt sağlamaya devam ediyor. Rus bilim insanları Avrupa'dan uzmanlarla çalışmaya devam ediyor; küresel bilim camiasını kimse yok edemeyecek" diye ekledi.
- Trump, gelecek yıl ABD, Kanada ve Meksika'nın ortaklaşa düzenleyeceği dünya futbol şampiyonasıyla ilgili Oval Ofis'te düzenlediği ve canlı yayınlanan toplantıda Putin ile Alaksa'da çekilmiş bir fotoğrafını kameralara uzun süre göstererek ve ABD'deki maçları kastederek olası bir davetti açıkladı, "Belki o da gelir" dedi.
Trump, Putin’den bir fotoğraf aldığını, bu fotoğrafı imzalayacağını, kendisine yalnızca tek nüsha gönderildiğini ifade ederek kamuoyuyla paylaştı. Fotoğrafı “özellikle Putin için çok başarılı” diye nitelendirdi. Trump “Bana az önce burada olmayı çok isteyen birinden bir fotoğraf geldi. Bana ve ülkemize çok saygılı davrandı, ama başkalarına o kadar saygılı değildi. Yine de… Bunu onun için imzalayacağım, ama bana tek nüsha gönderdiler ve sizin de görmenizi istedim. Bu kişinin adı Vladimir Putin. Bence o buraya gelecek, ama olup bitene bağlı. Gelebilir de gelmeyebilir de, şartlara bağlı. Önümüzdeki birkaç hafta içinde birçok gelişme olacak, ama onun güzel bir fotoğrafı olduğunu düşündüm. Bunu bana göndermesi çok hoştu” dedi Trump.
Bir gazetecinin, “Putin’le Ukrayna’daki saldırıya uğrayan ABD fabrikasını konuştunuz mu?” sorusuna Trump, “Ona bundan memnun olmadığımı söyledim. Bu savaşla ilgili hiçbir şeyden memnun değilim” diye yanıt verdi.
Bir başka soruya ise Trump, “Evet, iki hafta içinde Rusya’nın ve açıkça söyleyeyim Ukrayna’nın tavrını öğreneceğim. Burada iki tarafın da iradesi gerekli” şeklinde konuştu.
“Peki iki hafta sonra ortaya çıkabilecek iki seçenek nedir?” sorusunu ise şöyle yanıtladı: “O zaman bizim ne yapacağımıza karar vereceğim. Bu çok önemli bir karar olacak. Ya geniş kapsamlı yaptırımlar, ya geniş kapsamlı tarifeler ya da her ikisi birden. Veya hiçbir şey yapmayıp ‘bu sizin mücadeleniz’ deriz.”
Trump bir soru üzerine, kimilerinin Putin ile Zelenskiy arasındaki olası toplantıya katılmamasının iyi olacağını düşündüğünü, kimilerinin aksini söylediğini, Ukrayna krizi ile ilgili "hangi yolu izleyeceği" konusunda önümüzdeki iki hafta içinde karar verebileceğini söyledi.
- Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Ukrayna lideri Volodimir Zelenskiy arasında yapılması planlanan görüşmede yer almak istemediğini açıkladı. Reuters’a konuşan Trump, “Bakalım Putin ve Zelenskiy birlikte çalışabilecek mi. Benim orada olmam gerekecek mi göreceğiz. Ama ben tercih etmem, onların oturup neye varabileceklerini görmelerini isterim” ifadelerini kullandı. Trump daha önce de, barış için en iyi yolun iki liderin doğrudan görüşmesi olduğunu dile getirmişti.
Zelenskiy ise geçtiğimiz günlerde NATO Genel Sekreteri Mark Rutte ile yaptığı görüşmede, Rusya’yla müzakerelere hazır olduklarını ancak bunu üçlü formatta, yani Trump’ın da katılımıyla yapmak istediklerini belirtmişti. Ukrayna lideri, ABD başkanının “Putin’i durdurabilecek tek kişi” olduğunu söylemişti. Buna karşılık Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Putin ile Zelenskiy arasındaki görüşmenin ancak somut bir gündem hazırlandığında gerçekleşebileceğini ifade etti. Kremlin’e göre Kiev’in NATO üyeliğinden vazgeçmemesi, toprak konularını ve Rusçanın statüsünü tartışmayı reddetmesi süreci tıkayan başlıca nedenler arasında yer alıyor.
- Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, Türkiye’nin güvenlik garantileri sistemine katılmak istediğini ve deniz güvenliği sorumluluğunu üstlenmeye hazır olduğunu söyledi. Kiev lideri bu açıklamayı NATO Genel Sekreteri Mark Rutte ile yaptığı basın toplantısında yaptı.
Zelenskiy’e göre Ankara, son görüşmede Karadeniz’de güvenliğin sağlanmasını teklif etti. Devlet başkanı “Şimdilik tüm ülkeler hakkında konuşmak için erken. Bütün altyapı belirlendiğinde, kimin neyle ve nasıl ilgileneceği anlaşılacak” dedi. (Aktaran Komsomolskaya Pravda)
NATO Genel Sekreteri Mark Rutte de müttefiklerin Ukrayna ile birlikte güvenlik garantileri üzerinde çalıştığını söyledi. Rutte “Güvenilir güvenlik garantileri kritik olacak, Rusya'nın bir daha asla saldırmaya kalkışmaması için şimdi bunun üzerinde çalışıyoruz” dedi.
- Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, NBC’ye verdiği röportajda Moskova’nın Ukrayna konusunda belli ölçüde esneklik göstermeye hazır olduğunu açıkladı. Lavrov, ABD Başkanı Donald Trump’ın Alaska’daki Putin görüşmesinden sonra birkaç öneri sunduğunu, bunların bir kısmında Rusya’nın taviz vermeye istekli olduğunu belirtti.
Bakan “Bazılarında biraz esneklik göstermeye razı olduk” dedi. Lavrov ayrıca Putin ile Zelenskiy arasında bir zirvenin şimdilik planlanmadığını, “Putin zirve gündemi hazır olduğunda görüşmeye hazır olur, ama şu an öyle bir gündem yok” ifadelerini kullandı.
Lavrov ayrıca Washington’daki görüşmelerde Zelenskiy’in Trump’ın tüm önerilerini reddettiğini söyledi. Amerikan tarafı, NATO üyeliğinden vazgeçilmesi ve toprak meselelerinin tartışılması da dahil olmak üzere çeşitli öneriler sunmuştu. Lavrov’a göre Zelenskiy bunların hepsine “hayır” dedi. Bu nedenle Putin–Zelenskiy görüşmesinin gündemde olmadığını vurguladı.
- Rusya Adalet Bakanlığı, dört kişiyi ve iki medya projesini yabancı ajan listesine dahil etti. Bunlar arasında en dikkat çekici isim siyaset bilimci ve eski Duma milletvekili Sergey Markov oldu. 2007–2011 yılları arasında Birleşik Rusya’dan milletvekilliği yapan Markov, 2012 başkanlık seçimlerinde Vladimir Putin’in güvenilir kişisi olarak görev almıştı. Bakanlık, onun yabancı ajan sayılmasına gerekçe olarak başka yabancı ajanların materyallerini yaymasını ve Rusya yönetiminin kararları hakkında yanlış bilgiler aktarmasını gösterdi. Markov ise Telegram kanalında yaptığı açıklamada “Ben yabancı ajan değilim, bunu herkes biliyor. 25 yıldır Putin’in politikasını destekliyorum, Kanada yaptırımları altındayım” ifadelerini kullandı.
- Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko, Rusya lideri Vladimir Putin’in Kiev’deki Bankovaya Caddesi’ne, yani Zelenskiy’in ofisinin bulunduğu yere Oreşnik orta menzilli balistik füzesiyle saldırı yapılmasına izin vermediğini açıkladı. Belarus liderine yakın Pul Pervogo Telegram kanalında “Oreşnik ile Bankovaya’ya vurmayı teklif ettiler… Putin kesinlikle hayır dedi” ifadeleri paylaşıldı.
- Macaristan Başbakanı Viktor Orban, ABD Başkanı Donald Trump’ın Drujba petrol boru hattına yönelik Ukrayna saldırısına verdiği yanıtı yayımladı. Trump mesajında, “Viktor, bunu duymaktan memnun değilim, bu yüzden çok öfkeliyim. Slovakya’ya da söyle. Sen benim büyük dostumsun” dedi. Orban daha önce Trump’a yazdığı mesajda saldırı hakkında bilgi vermişti.
- Roskomnadzor, Google Meet hizmetindeki kesintiler hakkında yorum yaptı. Kurum, “ilgili makamların herhangi bir kısıtlama getirmediğini” açıkladı. Rusya'nın Avrupa kısmında yaşayan kullanıcılar, özellikle Moskova, St. Petersburg ve Bryansk’tan şikâyetler bildirmişti. Telegram ve WhatsApp görüşmelerindeki yavaşlamaların ardından bazı kullanıcıların Google Meet’e geçtiği bildiriliyor.
- Rusya'nın en büyük inşaatçılarından Samolet Grubu’nun hisseleri, St. Petersburg’daki konut projeleriyle ilgili açılan ceza davalarının kaldırıldığı haberinin ardından yükselişe geçti. 12:58’de 1134 ruble seviyesinde olan hisse fiyatı, 13:03’te 1220 rubleye yaklaştı.
Hiseler bir gün önce ise neredeyse 1100 rubleye kadar düşmüştü. Düşüş, Soruşturma Komitesi’nin yerel ofislerde arama yapması ve Novoye Kolpino ile Kurortnıy Kvartal projelerinde teslimatların gecikmesi nedeniyle dava açtığını duyurmasıyla olmuştu. Fontanka’nın yazdığına göre davalar “bir günden az sürdü.”

- ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, çatışmanın sona ermesinin ardından Ukrayna’nın güvenlik garantilerinde Avrupa’nın öncü rol üstlenmesi gerektiğini söyledi. CNN’in diplomatik kaynaklara dayandırdığı habere göre bu açıklama, Avrupalı ulusal güvenlik danışmanlarıyla yapılan telefon görüşmesinde dile getirildi.
Rubio, Washington’un katkı sunmaya hazır olduğunu belirtti ancak bunun hangi adımları kapsayabileceğini açıklamadı. Diğer kaynaklar, ABD’nin rolünün Ukrayna üzerinde yapılacak keşif uçuşlarıyla sınırlı kalabileceğini, bu amaçla insansız hava araçlarının kullanılmasının tartışıldığını aktardı.
- Rusya Savunma Bakanlığı, Donetsk'e bağlı Katerinovka, Vladimirovka ve Rusin Yar yerleşimlerinin Rus birliklerinin kontrolüne geçtiğini açıkladı.
Bir gün önce yine aynı bölgede Aleksandro-Şultino köyünün ele geçirildiği bildirilmişti. Geçtiğimiz hafta Rus ordusu Donetsk'te yedi yerleşim yerini kontrol altına aldı: Lunaçarskoe, Suvorovo, Nikanorovka, İskra, Şçerbinovka, Aleksandrogorod ve Kolodezi.
- Macaristan ve Slovakya, Ukrayna’nın Drujba petrol boru hattına yönelik saldırıları durdurması için Avrupa Komisyonu’na çağrıda bulundu. İki ülkenin dışişleri bakanlarının Brüksel’e ilettiği mektupta, son saldırı sonrasında sevkiyatın en az beş gün kesintiye uğrayabileceği belirtildi. “Bu boru hattı olmadan ülkelerimizin güvenli şekilde petrol tedariki imkânsızdır” denilen mektupta, enerji güvenliğinin tüm AB’nin ortak sorumluluğu olduğu vurgulandı ve Komisyon’dan güvence istendi.
Bağlantılı bir başka habere göre, Bryansk bölge valisi Aleksandr Bogomaz, 21 Ağustos gecesi bölgenin Kiev yönetiminin “yoğun saldırısına” uğradığını açıkladı. Perşembe akşamından cuma sabahına kadar hava savunma sistemleri 21 insansız hava aracını düşürdü.
Bogomaz, HIMARS çok namlulu roketatarlar ve dronlarla düzenlenen saldırıların bir akaryakıt tesisinde yangına yol açtığını, alevlerin söndürüldüğünü duyurdu.
Macaristan ve Slovakya yetkilileri de Drujba boru hattına yönelik saldırıyı doğruladı. Slovak operatör Transpetrol, 21 Ağustos akşamı sevkiyatın durduğunu açıkladı. Macaristan Dışişleri Bakanı Péter Szijjártó, boru hattının üçüncü kez hedef alındığını söyleyerek “enerji güvenliğine saldırı” olarak nitelendirdi. Daha önce 18 Ağustos’ta da sevkiyat kesilmişti.
- Kırım’ın doğusundaki Feodosya bölgesinde ana isale hattında kaza meydana geldi. Bölge başkanı Sergey Aksyonov, olay hakkında ayrıntı vermedi ancak sahada hızlıca müdahale ekiplerinin görevlendirildiğini duyurdu. Çalışmalara 30 kişi ve yedi araç katılıyor. Su kesintisinden etkilenen 10 yerleşim yerine, aralarında Sudak, Koktebel, Novıy Svet, Solneçnaya Dolina ve Ordjonikidze’nin bulunduğu noktalara tankerlerle su ulaştırılıyor.
- Rusya'da Google Meet servisinde kesintiler yaşandı. Downdetector verilerine göre son bir saat içinde şikâyet sayısı 147’ye çıktı. Kullanıcıların yüzde 44’ü siteye erişim sorunu bildirdi, ayrıca genel hizmet aksaması ve mobil uygulama hataları kaydedildi.
En çok sorun yaşanan yerler arasında Karelya, St. Petersburg, Moskova, İvanovo ve Leningrad bölgeleri öne çıktı.
Telegram ve WhatsApp’ın Rusya’da engellenmesinin ardından Google Meet indirme sıralamasında hızla yükselmiş ve App Store’un ücretsiz iletişim uygulamaları listesinde ikinci sıraya yerleşmişti.

- ABD Başkanı Donald Trupm Ukrayna’daki çatışmanın çözüm ihtimalinin netleşmesi için iki haftaya ihtiyaç oldğunu söyledi. Trump, “İki hafta içinde bunu bir şekilde öğreneceğiz. Ondan sonra taktiğimizi değiştirmemiz gerekebilir” dedi.
Trump bu sözleri radyo sunucusu Todd Starnes’a yaptığı açıklamada kullandı. ABD Başkanı 18 Ağustos’ta Zelenskiy ve Avrupalı liderlerle görüşmesinde de çözümün “bir-iki hafta içinde” mümkün olabileceğini belirtmişti. Sürecin olası sonraki adımı Putin ile Zelenskiy’nin buluşması.
Trump, “Onların benim olmadan görüşmeleri daha iyi olur, ben de ne olacağını görmek istiyorum” ifadesini kullandı. İki liderin ilişkilerinin “çok kötü” olduğunu vurguladı.
- Buna karşın Ukrayna tarafı; Zelenskiy, Putin ve Trump arasında yapılacak bir görüşmenin herhangi bir ateşkes olmadan gerçekleşemeyeceğini açıkladı. Zelenskiy, “Önce ikili formata, ardından üçlüye geçiyoruz. İkili anlaşma ve bir çeşit ateşkes olmadan üçlü neredeyse imkânsız” dedi. Zelenskiy'e göre ateşkes süresi içinde barış anlaşması hazırlanmalı.
- ABD Ulusal İstihbarat Direktörü Tulsi Gabbard, Amerikan istihbarat topluluğuna Rusya-Ukrayna barış görüşmeleriyle ilgili hiçbir bilginin Beş Göz (Five Eyes) ittifakıyla paylaşılmaması talimatı verdi. CBS News’in aktardığına göre direktif 20 Temmuz’da imzalandı, görüşme sürecine dair her türlü bilgi ve analiz “Noforn” kategorisine alındı.
Karar, bilgilerin yabancı ülkelere aktarımını yasaklıyor. İstisna daha önce kamuya açıklanan veriler. Beş Göz ittifakı İkinci Dünya Savaşı sonrasında kurulmuştu. İttifak ABD, İngiltere, Kanada, Avustralya, Yeni Zelanda’dan oluşuyor.
- Rusya'nın Volgograd bölgesine yönelik yoğun İHA saldırısını hava savunma birlikleri püskürttü. Bölge valisi Andrey Boçarov, düşen parçaların çeşitli yerlerde kuru otları tutuşturduğunu açıkladı. Dron kalıntıları Volgograd’ın güneyindeki Udmurtskaya ve Jack London caddelerine düştü. Yangın söndürme ekipleri müdahale ediyor. İlk belirlemelere göre yaralanan olmadı.
Voronej bölgesinde İHA düşmesi de Rossoş–Sohranovka hattında tren trafiğini aksattı, 71 uzun mesafe treninin seferi aksadı. Rusya Demiryolları, gecikme süresinin 5,5 saate ulaştığını açıkladı. Yolculara dört saati aşan beklemelerde yiyecek veriliyor. 22 Ağustos’ta Moskova çıkışlı iki tren birkaç saatlik gecikmeyle hareket edecek.
Rosaviatsiya, Volgograd ve Saratov havaalanlarında geçici uçuş sınırlamaları getirdi. Bu tür önlemler bölgelere yönelik İHA saldırısı riski olduğunda uygulanıyor.
- ABD’li senatör Lindsey Graham (Rusya’da terörist ve aşırılıkçı listesinde) Rusya’nın Ukrayna’dan “kaçırılan çocukları” iade etmemesi halinde ülkeyi “terörizme sponsor devlet” olarak tanımlayan yasa teklifini Senato’ya sunacağını duyurdu. Graham, “19 binden fazla çocuğun barbarca kaçırıldığını” öne sürdü. Bu statünün Rusya’nın diğer ülkelerle ticaretini zorlaştıracağını ifade etti.
- Rusya’da hükümet kurumları ve iş dünyası temsilcileri Apple ile App Store’a Rus uygulama mağazalarının, özellikle RuStore’un, alınması konusunda görüşmeler yürütüyor. İzvestiya’nın haberine göre henüz resmi anlaşma sağlanmadı. Gayriresmî görüşmelerde Apple’ın Dijital Kalkınma Bakanlığı’na RuStore’un mağazaya eklenmesine engel olmayacağı yönünde söz verdiği belirtildi.
- Moskova Kunçevo Bölge Mahkemesi, İnstagram’da (Meta’ya ait, Rusya’da yasaklı ve aşırılıkçı ilan edilmiş durumda) hesap doğrulamasına dair “mavi tik” alma yöntemlerinin yayılmasını yasakladı. Başvuruyu Kunçevo Savcısı Maksim Şçerbako yaptı. Şçerbako, doğrulama hizmetlerinin “suç üreten bir niteliğe sahip olduğunu” ve “aşırılıkçı bir örgütün finansmanına katkı sağlayabileceğini” savundu.
21 Ağustos Perşembe
- ABD Başkanı Donald Trump, sosyal medya paylaşımında "Rusya'ya saldırmasına izin vermediği için" Biden'ı suçladı.
Trump'ın Truth Social paylaşımı şöyle:
"Saldırganın ülkesine saldırmadan savaş kazanmak çok zordur, hatta imkansızdır. Tıpkı sporda olduğu gibi, güçlü bir takımın harika bir savunması vardır ama hücum oynamasına izin verilmez. Kazanma şansı yok! Ukrayna ve Rusya için de aynı şey geçerli. Sahtekâr ve son derece beceriksiz Joe Biden, Ukrayna'nın KARŞI SALDIRMASINA değil, sadece SAVUNMASINA izin verdi. Peki ne oldu? Her iki durumda da, ben başkan olsaydım bu savaş ASLA çıkmazdı - SIFIR ŞANS. İlginç zamanlar bizi bekliyor!!! Başkan D.J.T."
- Reuters ajansı, Rusya'nın Ukrayna'da çözüm için öne sürdüğü yeni koşullarda, 2024 taleplerine kıyasla topraklar konusunda bir uzlaşmaya vardığını yazıyor. Ancak ajansa göre Kiev henüz bunu bile kabul etmedi.
Ajans Kremlin'in tutumuna yakın kaynaklara dayanarak, Alaska zirvesinde Rusya'nın Ukrayna'da bir çözüm için öne sürdüğü koşulların şimdiye kadarki en ayrıntılı raporunu derlediğini iddia ediyor:
- Wall Street Journal’ın haberine göre, 2022’de Kuzey Akım boru hattına yönelik sabotajla bağlantılı olarak İtalya’da gözaltına alınan Ukrayna vatandaşı Sergey K., Ukrayna Silahlı Kuvvetleri’nde emekli bir kaptan çıktı. Gazete, Sergey K.’nın Rusya’nın geniş çaplı saldırısının ilk günlerinde Kiev’i savunan seçkin bir birlik içinde görev yaptığını ve hava savunmasından sorumlu bir birliğe komuta ettiğini yazdı.
İtalyan makamlarına göre şüpheli, San Clemente yakınlarında gece yarısına doğru oğlunu üniversiteye bırakırken yakalandı. Daha önce ANSA, Sergey K.’nın ailesiyle tatil için İtalya’da bulunduğunu duyurmuştu. WSJ’ye konuşan kaynaklar, şüphelinin Polonya’dan uçak bileti alırken ve İtalya’da otele giriş yaparken kendi pasaportunu kullanmasının izini ele verdiğini belirtti. Gözaltına alınan Sergey K., Bologna’daki mahkemenin vereceği iade kararını beklemek üzere Riccione’deki polis merkezine götürüldü.
- Rusya, 2024 yılında kontrolü altındaki tüm Donbas, Donbas, Herson ve Zaporijiya bölgelerinin devredilmesi yönündeki toprak taleplerinden vazgeçti. Şimdilik, son iki bölgenin Kiev kontrolündeki kısımları için devir talebi geçerli değil, ancak Moskova hâlâ tüm Donbas'ı istiyor.
- Rusya, kontrol ettiği Sumi, Harkov ve Dnepropetrovsk bölgelerinin bir kısmının Ukrayna'ya iade edilmesini önerdi.
- Ukrayna'nın NATO'ya katılma isteğinden vazgeçmesi talebi ve ittifakın doğuya doğru daha fazla genişlememe taahhüdü yürürlükte kalmaya devam ediyor.
- Moskova ayrıca Ukrayna ordusunun büyüklüğünün sınırlandırılması ve Batılı birliklerin Ukrayna topraklarına konuşlandırılmasının yasaklanması konusunda ısrarcı.
Ayrıca Putin Alaska'da, 2024 yılında Ukrayna'nın silahsızlandırılması ve Nazilerden arındırılması, nükleer olmayan statüsünün verilmesi, Rusya'ya bağlı tüm toprakların uluslararası alanda tanınması ve Rusya karşıtı yaptırımların kaldırılması taleplerini ortaya koydu .
Ajans daha önce Alaska'da öne sürülen diğer bazı koşullara da değinmişti: Yaptırımların en azından kısmen kaldırılması, Ukrayna'nın Batı'dan (NATO'nun katılımı olmadan) güvenlik garantileri alma olasılığı, Rus dilinin resmi statüsü ve Rus Ortodoks Kilisesi'nin ülkede faaliyet özgürlüğü.
Reuters, Alaska zirvesinin, Rusya'nın şartlarına dair somut görüşmelerle, çatışmanın başlangıcından bu yana barışçıl bir çözüm için en iyi fırsat olduğunu belirtti. Ajansın muhataplarından biri, "Putin barışa, uzlaşmaya hazır. Bu mesaj Trump'a iletildi," dedi.
Ajans ayrıca anlaşmanın resmileştirilmesi için iki seçenek olduğunu belirtti. Örneğin, Rusya, Ukrayna ve ABD arasında BM Güvenlik Konseyi tarafından tanınacak bir anlaşma veya İstanbul'da görüşülen konuya geri dönülmesi: Ukrayna'nın, BM Güvenlik Konseyi'nin beş daimi üyesinden (İngiltere, Çin, Fransa, Rusya ve ABD) güvenlik garantileri karşılığında tarafsızlığını koruması.
Bir kaynak, "İki seçenek var: Savaş ya da barış. Eğer barış olmazsa, daha fazla savaş olacak" dedi.
- Ukrayna, mevcut cephe hattı boyunca çatışmanın dondurulmasına ve bazı bölgelerin fiilen kaybedilmiş olarak tanınmasına hazır olduğunu açıkladı. Volodimir Zelenskiy’nin ofisinden danışman Mihail Podolyak, La Repubblica’ya verdiği demeçte, “Ukrayna’nın pozisyonu şudur: Bu savaştan çıkış senaryolarından biri, çatışmanın cephe hattı boyunca dondurulmasıdır… Ancak de jure olarak bu topraklar Ukrayna’nın kalmaya devam eder” dedi.
Podolyak, güvenlik garantilerinin Ukrayna ordusunun güçlendirilmesini ve mali destekle donatılmasını içermesi gerektiğini vurguladı.
Podolyak, Kiev’in dört temel talebini sıraladı:
Ukrayna ordusunun güçlendirilmesi ve gerektiğinde yabancı birliklerin yardıma gelmesi;
askeri üretimin artırılması ve Avrupa ile ortak girişimlerle desteklenmesi;
ABD’nin güvenlik garantilerinde rol alması ve hava savunmasının sağlanması;
son olarak da Ukrayna topraklarında Avrupa Rusyası’nı vurabilecek menzile sahip füzelerin konuşlandırılması.
Podolyak, bunun Soğuk Savaş dönemindeki NATO–Varşova Paktı dengesine benzer bir caydırıcılık yaratacağını ileri sürdü.
- ABD Başkanı Donald Trump’ın, Ukrayna ve Rusya’ya doğrudan kendi katılımı olmadan ikili diyalog fırsatı tanımaya karar verdiği bildirildi. The Guardian’ın aktardığına göre Trump, bir sonraki aşama olarak Putin ile Zelenskiy’in buluşmasını değerlendiriyor. Kaynaklara göre Trump, ancak bu görüşmelerin ardından üçlü bir zirveye kapı aralayabileceği düşüncesinde. Trump şu andaysa “bekle-gör” yaklaşımı benimsiyor.
- İtalya polisi, 2022 Eylül’ünde Kuzey Akım 1 ve 2 boru hatlarının patlatılmasına karıştığı iddia edilen bir kişiyi gözaltına aldı. Almanya Başsavcılığı’nın açıklamasına göre, Ukrayna vatandaşı Sergey K. yakında Almanya’ya iade edilecek ve burada yargılanacak.
Alman makamlarına göre Sergey K., Bornholm Adası açıklarında Baltık Denizi’nin dibine patlayıcı yerleştiren grubun koordinatörlerinden biriydi. Almanya, patlamalarla ilgili soruşturmayı sürdüren tek Avrupa ülkesi. Haziran 2024’te ilk tutuklama kararı, Ukraynalı dalış eğitmeni Vladimir Juralyov hakkında çıkarılmıştı.
- Rusya Başsavcılığı, eski savunma bakan yardımcısı Timur İvanov ve ailesine ait 1,2 milyar rublelik malvarlığının müsaderesi için dava açtı. El konulması istenen mallar arasında Moskova yakınlarındaki Odintsovo bölgesinde bir ev, saat koleksiyonu, silahlar ve kitaplar bulunuyor.
İvanov’a karşı ayrıca 2024 Nisan’ında açılan ve 1,1 milyar ruble değerinde rüşvet alma suçlamasıyla yürütülen bir dava da sürüyor.
- Rusya'nın en büyük inşaatçılarından Samolet’in hisseleri, Perşembe günü şirket hakkında açılan dolandırıcılık soruşturmaları nedeniyle yüzde 12’den fazla değer kaybetti. Hisseler gün içi en düşük seviye 1106 rubleye kadar gerilerken, öğle saatlerinde fiyat 1150–1180 ruble bandında dalgalandı.
Petersburg Soruşturma Komitesi, şirket ofislerinde aramalar yapıldığını açıkladı. Soruşturma, Novoye Kolpino ve Kurortnıy Kvartal adlı projelerde toplu konut alıcılarından para toplanmasına rağmen yükümlülüklerin zamanında yerine getirilmediği iddialarına dayanıyor.
- Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile olası görüşmesinin “tarafsız bir Avrupa ülkesinde” yapılması gerektiğini söyledi. Zelenskiy, bu çerçevede İsviçre, Avusturya ve Türkiye’nin gündeme gelebileceğini belirtti.
“İsviçre, Avusturya — biz kabul ediyoruz. Türkiye bizim için NATO ülkesi ve Avrupa’nın bir parçası. Buna da karşı değiliz. Moskova’da görüşme olamaz” diyen Zelenskiy, gazetecilerle yaptığı buluşmada Budapeşte’nin de önerildiğini ancak bunun “kolay olmadığını” ifade etti. Devlet başkanı “Açıkça söylemek gerekirse, Budapeşte bizi desteklemedi. Orbán’ın politikası Ukrayna’ya karşı değildi ama Ukrayna’yı desteklemeye de karşıydı” dedi.
Zelenskiy öte yandan ABD Başkanı Donald Trump’ın katılımıyla yapılacak bir liderler zirvesinin ikili formatta anlaşmalar olmadan anlamlı olmayacağını vurguladı. Ukrayna liderine göre ABD, yalnızca “savaşın sona erdiği an” tartışmalara katılmalı. Ayrıca Zelenskiy, Çin’in gelecekte Rusya ile yapılacak barış anlaşmasında güvenlik garantileri sürecine dahil edilmesine karşı olduklarını söyledi ve “Ukrayna’ya yardım etmeyen, ihtiyaç duyulduğunda destek vermeyen garantörlere ihtiyacımız yok. Biz sadece bize gerçekten yardım etmeye hazır ülkelerden güvenlik garantisi istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Ukrayna’nın Donbas’tan askerlerini çekmeye ve bu toprakların kaybını resmen tanımaya niyetli olmadığını da belirten Zelenskiy, bunun yalnızca anayasal düzenle ilgili olmadığını, aynı zamanda ülkenin hayati çıkarlarını ilgilendirdiğini söyledi. TASS’ın aktardığına göre Zelenskiy, Rusya’nın kontrolünde bulunan Sumi ve Nikolayev bölgelerindeki küçük alanları da takas için görmediğini, bunları “fazla önemsiz” bulduğunu kaydetti.
- Öte yandan Washington Post’un yazdığına göre, Putin’in Zelenskiy ile görüşmeye yanaşması düşük bir ihtimal. Gazeteye konuşan ve üst düzey Rus diplomatlara yakın bir Rus araştırmacının aktardığına göre, Putin böyle bir görüşmeye gitmeyecektir, çünkü bu durum “Moskova’nın Ukrayna’daki siyasi rejimi belli ölçüde meşrulaştırması” anlamına gelecek ve sorun yaratacaktır. Washington Post’a göre Moskova’nın pozisyonu, iki liderin ancak üzerinde anlaşmaya varılmış bir çerçeve sonrasında görüşebileceği yönünde.
- Rusya Savunma Bakanlığı’nın açıklamasına göre, Rus ordusunun “Güney” grubu birlikleri Donetsk'teki Aleksandro-Şultino yerleşimini kontrol altına aldı.
- Kuzey Kore lideri Kim Jong-un Kore Halk Ordusu’nun Kursk bölgesindeki operasyonlara katılan subaylarını kabul etti. KCNA’nın bildirdiğine göre, yurt dışındaki harekâtta görev yapan komutanların raporlarını dinleyen Kim, askerlerin “ölümsüz kahramanlıklarını” överek ilk kez verilen devlet nişanlarıyla ödüllendirdi.
Kim, “Ordumuz kahramanca bir ordu. Çünkü halkımızın evlatlarından oluşuyor. Ordumuz benzersiz niteliklerini tam olarak gösterdi ve dünyanın en güçlü ordusu olarak ününü perçinledi” dedi.
- Moskova’ya güney yönünden giden yolcu trenleri, Ukrayna İHA’larının Voronej bölgesine düzenlediği saldırı sonrası seferlerinde aksama yaşıyor. Moskova Demiryolu’nun Telegram kanalında duyurduğuna göre, Rossoş–Sohranovka hattındaki olay nedeniyle gecikmeler meydana geldi. Başkentteki beş istasyonda yolculara yardımcı olmak için ek personel görevlendirildi.
- Rusya Katar’ın aracılığıyla üç çocuğu Ukrayna’ya aileleriyle buluşmaları için teslim etti. Moskova’daki Katar Büyükelçiliği’nde yapılan törene büyükelçilik temsilcisi Abdurrahman Salih el-Kuvari ve Rusya Çocuk Hakları Komiserliği’nden sorumlu daire başkan yardımcısı Yuliya Nazarova katıldı.
- The New York Times’ın haberine göre, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio bugün Avrupa ülkeleri ve Ukrayna’dan ulusal güvenlik danışmanlarıyla güvenlik garantilerini görüşmek üzere bir araya gelecek.
ABD’li üst düzey bir yetkili bu temasları “hassas diplomatik müzakereler” olarak nitelendirirken, görüşmenin Putin ile Zelenskiy arasında yapılabilecek olası buluşma öncesinde garantilerin çerçevesini belirlemeyi amaçladığını söyledi. Gazeteye göre seçenekler arasında ABD’nin Avrupa liderliğindeki operasyonlara hava desteği sağlaması ve istihbarat paylaşımı da bulunuyor.
- Politico’nun aktardığına göre, ABD Savunma Bakan Yardımcısı Elbridge Colby, Avrupalı muhataplarına Washington’un Ukrayna’ya verilecek güvenlik garantilerinde yalnızca “asgari rol” oynamayı planladığını söyledi. Bu açıklama, barış sonrası düzenin sürdürülmesinde asıl sorumluluğun Avrupa’ya kalacağı yönündeki en açık işaretlerden biri olarak değerlendirildi.
Görüşmede İngiltere, Fransa, Almanya ve Finlandiya’dan savunma yetkilileri, ABD’nin Ukrayna’ya hangi imkânlarla destek vermeye hazır olduğunu öğrenmek istedi. Politico’ya konuşan altı Amerikalı ve Avrupalı yetkiliye göre, bu tutum ve NATO genelkurmay başkanlarının acil toplantısı, Trump’ın uzun vadeli barışın sağlanmasında yükü Avrupa’ya bırakacağı yönünde müttefiklerde kaygı yarattı.
- The Times, Ukrayna için ABD ve Avrupa’nın üzerinde çalıştığı dört güvenlik garantisi planı bulunduğunu yazdı. İlk senaryo, İngiltere ve Fransa’nın Batı Ukrayna’da binlerce askeri eğitmen konuşlandırarak Ukrayna ordusuna eğitim vermesi ve Kiev’de bir koordinasyon merkezi kurulmasını öngörüyor. İkinci seçenek, ABD’nin sınırlı güvenlik garantileri sunarak Avrupa’nın doğrudan asker göndermekte tereddüt etmesini sağlamak; bu durumda “istekliler koalisyonu” hava devriyelerine ve olası bir uçuşa yasak bölgeye yoğunlaşabilir. Üçüncü model, NATO’nun 5. maddesine benzer kolektif güvenlik garantisi oluşturulması olurken, son senaryo Güney Kore veya Japonya ile ABD arasındaki güvenlik anlaşmalarına benzer bir ittifakı kapsıyor.
Gazete, Fransa ve İngiltere’nin koalisyonda koordinasyon rolü üstlendiğini, Avrupa’nın ise silah desteğiyle birlikte Ukrayna semalarında savaş uçaklarıyla devriye seçeneğini masada tuttuğunu aktardı. ABD kara birlikleri göndermeyeceğini yineledi, ancak hava desteği ve istihbarat paylaşımı olasılık dahilinde gösterildi. Wall Street Journal, Ukrayna’nın güvenlik garantilerini askeri varlık, hava savunması, silah tedariki ve ateşkesin denetimi üzerine kurmak istediğini yazarken; Bloomberg yaklaşık on ülkenin Ukrayna’ya asker göndermeye hazır olduğunu bildirdi. FT ise Kiev’in Washington’a 100 milyar dolarlık silah anlaşması önerdiğini ve toprak tavizlerini reddederek ateşkesi ilk adım olarak gördüğünü aktardı. Ukrayna Cumhurbaşkanlığı ofisi başkanı Andriy Yermak ise garantilerin “çok somut ve etkili” olması gerektiğinin altını çizdi.
- ABD Başkan Yardımcısı J. D. Vance, Ukrayna’daki barış sürecine ilişkin güvenlik garantileri ve toprak konularını da kapsayan temel unsurların, Putin ile Zelenskiy’nin yüz yüze buluşmasından önce bürokratik düzeyde anlaşmaya bağlanabileceğini söyledi.
Fox News’e konuşan Vance’in bu görüşü, daha önce benzer şekilde zirvelerin kapsamlı hazırlık gerektirdiğini vurgulayan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov tarafından da paylaşılmıştı. 18 Ağustos’ta Trump’ın Zelenskiy ve AB liderleriyle Washington’da görüşmesinin ardından Putin’le yaptığı telefon görüşmesinde de doğrudan Moskova-Kiev temaslarının sürdürülmesi kararlaştırılmıştı.
- Vance, Fox News’e verdiği demeçte, Rusya lideri Vladimir Putin’i “Rusya’nın çıkarlarını gözeten ihtiyatlı ve hesaplı bir politikacı” olarak nitelendirdi.
Putin’le hiç yüz yüze görüşmediğini ancak birkaç kez telefonla konuştuğunu söyleyen Vance, Amerikan medyasında çizilen sert imajın aksine, onun iletişimde daha yumuşak göründüğünü ifade etti.
Vance, Putin’in dikkatli ve temkinli bir lider olduğunu, kendince ülkesinin çıkarlarını önceleyen bir devlet adamı olarak hareket ettiğini vurguladı.
- J. D. Vance, Washington’un Rusya ve Ukrayna’nın müzakere pozisyonlarının ayrıntılarını aldığını ve bunlar üzerinde çalıştığını belirtti. Vance, Kiev için güvenlik garantilerinin henüz hazır olmadığını vurgulayarak, ABD’nin neyin gerekli olduğunu tam olarak anlamadan Ukrayna’ya yönelik herhangi bir güvenlik taahhüdü altına girmeyeceğini söyledi.
- Politico’nun haberine göre Avrupa Birliği, müzakereleri Rusya için bir tür “tuzak” haline getirmeyi planlıyor. Gazete, Avrupalı liderlerin Rusya’nın barış konusunda ciddi olmadığına inandığını, bu nedenle stratejilerinin Trump’ı övgülerle kendi yanlarına çekmek olduğunu yazdı. Hedefin, görüşmelerden sonuç çıkmazsa Rusya’ya daha sert ekonomik yaptırımlar uygulanmasını sağlamak olduğu belirtildi. Daha önce The Telegraph da, Putin’in üçlü zirveye katılmayı reddetmesi halinde Avrupa’nın yaptırımlara hazırlandığını aktarmıştı.
- Rostov bölgesinde gece düzenlenen saldırılar sırasında hava savunma sistemleri birçok insansız hava aracını düşürürken Novoşakhtinsk’teki bir sanayi tesisinde çıkan yangında can kaybı yaşanmadı. Bölge valisi vekili Yuriy Slyusar, olay yerine acil servislerin sevk edildiğini açıkladı. Komşu Voronej bölgesinde de beşten fazla dron imha edilirken, enerji tesisinin hasar görmesi sonucu bazı köyler elektriksiz kaldı ve tren seferlerinde gecikmeler yaşandı.
- Karadeniz’de stratejik öneme sahip Golitsin gaz kondensat sahasına yönelik Ukrayna deniz çıkarma girişimi Rusya kuvvetlerince engellendi. Rusya Savunma Bakanlığı kaynakları, 10 Ukrayna çıkarma botunun tespit edildiğini ve kıyı savunma birimlerinin alarm durumuna geçirildiğini açıkladı. Ukrayna birliklerinin, Rus deniz havacılığının saldırılarına rağmen platformlara 5 kilometre mesafeden FPV insansız hava araçlarıyla saldırı girişiminde bulunduğu, keşif desteğinin ise Voznesensk üssünden havalanan üç Tekever AR5 ve Odesa yakınlarından kalkan bir Bayraktar İHA tarafından sağlandığı belirtildi. Gece yarısına doğru Rusya’nın Lancet kamikaze İHA’larından birinin bir çıkarma botunu imha ettiği, Zala İHA’larının ise çatışmanın görüntülü kanıtlarını topladığı kaydedildi. Kalan Ukrayna botlarının personel kurtarma operasyonunun ardından manevra yaparak Romanya yönüne çekildiği bildirildi.
- Rusya’ya yakınlığıyla bilinen Killnet hacker grubu, Ukrayna Genelkurmay Başkanlığı’nın veri tabanlarını hacklediğini öne sürdü. Grup tarafından yayınlanan ve gizli askeri belgelere dayandırılan iddialara göre Ukrayna ordusu 2022’den bu yana toplamda 1,7 milyon asker kaybetti. Belgelerde, kayıpların 2022’de 118,5 bin, 2023’te 405,4 bin, 2024’te 595 bin ve 2025’te 621 bin kişi olduğu ileri sürüldü. Ukrayna makamlarından ise bu iddialara ilişkin resmi bir açıklama yapılmadı.
- Hindistan’ın devlet petrol şirketleri Indian Oil ve Bharat Petroleum, Rusya’nın sunduğu yeni indirimler sonrası Ural petrolü alımına yeniden başladı. Bloomberg’e göre Eylül ve Ekim aylarında yapılacak sevkiyatlar, Rusya’nın varil başına indirimi 1 dolardan 2,5 dolara çıkarmasıyla mümkün oldu. Rusya’nın Yeni Delhi Büyükelçiliği Müsteşarı Roman Babuşkin, The Times of India’ya yaptığı açıklamada indirimin resmi olarak yüzde 5 olduğunu belirterek, Hindistan’ın tedarik kaynağını değiştirme imkânının bulunmadığını söyledi. Babuşkin, ödemelerin yüzde 90’ının ruble-rupi üzerinden gerçekleştirildiğini, tüm Rus şirketlerinin rupiyi kabul ettiğini ve bu amaçla “benzersiz bir mekanizma” geliştirildiğini vurguladı. ABD yaptırımları ve gümrük vergilerine rağmen petrol ticaretinin aynı seviyede süreceğini dile getiren Rus diplomat, enerji iş birliğinin Batılı baskılara rağmen devam edeceğinin altını çizdi.
- Azerbaycan, Eylül ayında Rusya’da düzenlenecek olan İntervizyon müzik yarışmasına katılmayacağını açıkladı. Report.az’ın haberine göre gerekçe olarak “iç koşullar ve hazırlık için yetersiz süre” gösterildi. Ancak yarışmanın basın servisi, TASS’a yaptığı açıklamada Bakü’den resmi bir iptal bildirimi almadıklarını belirtti. Bu durum, kararın diplomatik nezaket çerçevesinde yumuşatılarak duyurulduğu yönünde yorumlara yol açtı. Rusya Dışişleri Bakanlığı’ndan Aleksandr Alimov, daha önce 21 ülkenin yarışmaya katılımını onayladığını açıklamış, Belarus, Venezuela, Vietnam, Mısır ve Hindistan gibi Moskova’yla stratejik ilişkileri bulunan devletlerin de listede yer aldığını vurgulamıştı.
- Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko, Minsk’i ziyaret eden İran Cumhurbaşkanı ile bir araya gelerek iki ülke arasındaki stratejik ortaklık ve iş birliği olanaklarını görüştü. Görüşmede Lukaşenko, İran’a yönelik dostane duygularını dile getirerek, “Siz her zaman bizim dostumuz oldunuz ve öyle kaldınız. İran Cumhuriyeti önünde üstlendiğimiz tüm yükümlülükleri yerine getirmeye kararlıyız. Şunu anlamanızı istiyorum ki, şu an dostlarınızın arasındasınız. Kendinizi dostlarınız arasında hissetmelisiniz” ifadelerini kullandı. Batı yaptırımlarıyla karşı karşıya olan her iki ülkenin de ekonomik iş birliği alanlarını genişletmeye çalıştığı belirtilirken, ziyaretin enerji, tarım, savunma sanayi ve teknoloji transferi gibi sektörlerde yeni anlaşmalara kapı aralaması bekleniyor.
- Rus vatandaşlarının vizesiz seyahat edebileceği ülke sayısı 84’e yükseldi. 20 Ağustos’ta Moskova’da Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile Ürdün Dışişleri Bakanı Eymen Safadi arasında karşılıklı vizesiz rejim anlaşması imzalandı. Anlaşmanın yürürlüğe girmesi için gerekli teknik sürecin en az 60 gün süreceği bildirildi.
ÖNEMLİ GELİŞMELER_ARŞİV HABERLERİ için
TIKLAYIN

Реклама