"Yaptırımları aşan Rus ekonomisini yavaşlama bekliyor"
Forbes dergisinin Rusça edisyonu yaptırım baskısına rağmen ayakta kalmayı başaran Rus ekonomisini bekleyen risklerle ilgili Oleg Buklemişev imzalı bir değerlendirme yazısı yayınladı:
"Yarı kapalı ve düzeltilmiş istatistik perdesine rağmen, 2023-2024 yıllarında Rusya'da sadece toplam üretim göstergelerinin değil, uzun süredir durgun olan halkın gerçek gelirlerinin ve sabit sermaye yatırımlarının da hızla arttığı konusunda şüphe yok.
Başka bir deyişle, önde gelen hem yerli hem de yabancı makroekonomi uzmanlarının apokaliptik öngörüleri oldukça net bir şekilde boşa çıktı. Ancak, çok sayıda yanılmanın hatayı mazur göstermediği gerçeği nedeniyle, bugün pek çok başarısız tahminci, dikkate alınmayan faktörleri ve gelecekte tahminlerine neden yeniden güvenilebileceğini açıklamaya çalışıyor.
Bu açıklamalar beş kategoriye ayrılabilir. Birincisi, Rusya'nın ekonomik otoriteleri, büyük hatalar yapmaktansa, yaptırım koalisyonunun yaptığı hatalardan yararlanmışlardır. İkincisi, Rus girişimcilerin yeteneklerine övgüler yağdırılıyor, son yıllarda Rusya'daki ekonomik otoriteler tarafından iyi eğitildikleri ve her koşula uyum sağlama becerisi kazandıkları vurgulanıyor.
Üçüncü olarak, Rusya gibi büyük bir ekonomiye karşı uygulanan geniş çaplı yaptırımlar, beklenildiği kadar etkili olmadı. Rasyonel çıkarlar galip geldi; yaptırımlardan kaçmaya yardımcı olanların neredeyse otomatik olarak elde ettikleri rant kazançları, yaptırım uygulayanların direncini aştı. Dördüncü ve ana sebep, Rus ekonomisinin devlet harcamalarıyla beklenmedik bir ivme kazanmış olmasıdır.
Son olarak, birçok uzman daha önce yapılan tahminlerin er ya da geç gerçekleşeceğini, ancak biraz gecikeceğini savunuyor. Yavaşlamanın kaçınılmaz olduğuna dikkat çekiliyor; özellikle de petrol fiyatlarının düşmesi veya gölge tanker filosuna yönelik başarılı operasyonlar gerçekleşirse, Rus ekonomisi üzerinde daha büyük baskılar oluşabilir.
Potansiyel tehditler üzerinde durulduğunda, Rus ekonomisini yavaşlatabilecek ana faktörler arasında artan çatışma mantığının daha da derinleşmesi öne çıkıyor. Bununla birlikte, büyük ve oldukça durağan olan Rus ekonomisi için mevcut zorluklar, geniş çaplı bir ekonomik krize yol açacak kadar ciddi görünmüyor. Ayrıca, Rus iş dünyasının hayatta kalma mücadelesi vermekten yorulabileceği ya da dayanma sınırına gelebileceği hipotezi de, somut temele dayanmıyor.
Artan yaptırım dalgalarının, özellikle ikincil yaptırımların, ciddi tehditler oluşturabileceği düşünülüyor. Ancak yaptırım uygulayıcıları, kendi maliyetlerinin hedefledikleri devlete verebilecekleri zarardan daha düşük olduğu sürece rahat kalabilir. Şu ana kadar, yaptırımların en kolay uygulanabilir kısımları zaten hayata geçirilmiş durumda. Kalan olası önlemlerin bir etkisi olsa da, bunların uygulanabilirliği zorlayıcı olacak.
Rus ekonomisi, mevcut durumda karmaşık bir yavaşlama süreciyle karşı karşıya. Maliye Bakanlığı ve Merkez Bankası, seferberlik ekonomisinin farklı yönlerini yönetmeye çalışırken, enflasyon sorunu çözülememiş durumda. Bu süreçten en çok zarar gören kesimler, sabit gelirli bireyler olurken, özel sektör de ticari kredilere erişimde zorlanıyor.
Sonuç olarak, bütçe rezervleri tükenmek üzere ve hükümet ya yüksek faizli borçlanmaya gitmek ya da 2025'te devreye alınacak olan vergi artışlarına başvurmak zorunda kalacak. Bu süreç kaçınılmaz olarak ekonomik büyümenin %1-2 seviyelerine yavaşlamasına neden olacaktır. Ancak, bu yavaşlama petrol fiyatlarındaki ani düşüşler veya ticaret alanındaki beklenmedik sorunlar olmadığı sürece uzun bir süreç alacak."
3.10.2024
Реклама