ısmail Boy yazdı: Turgut Koşar başkanın ardından...
"Turgut Koşar başkanı kaybettik.
Vefat haberini aldığımda Kirov’da idim.
Azeri dostum Halid Musaev ile birlikteydik.
Cenaze törenine gidemedim.
Rusya’da halen birlikte çalıştığım Halid Musaev bir zamanlar Türkiye’de Turgut Koşarın kayınbiraderi Ömer beyin yanında çalışmıştı.
Üzüntümü onunla paylaşırken, Halid bana Turgut başkan ile ilgili bir anısını anlattı.
…….
Halid’in Tuzla'da çalıştığı Ömer Bey'e ait fabrika tek kat üzerine kurulu oldukça yüksek tavanlı büyük bir yermiş,
Ofislerin tamamı yaklaşık yerden 4 metre yüksekte kurulmuş olan asma katta yer alıyormuş,
Ömer Bey'in ofisi de bu asma katta ve sık sık ofisin önündeki balkon görünümlü yerden aşağıdaki üretimi kontrol eder veya aşağı inmeden balkondan bağırarak gereken müdahalelerde bulunurmuş,
Bir gün ofiste otururken Ömer Bey'in aniden imalata inmesi gerekiyor ve onun hemen peşinden de ofisin telefon çalıyor, odada Halid’den gayri kimse olmadığı için halit telefona cevap vermeğe çalışıyor,
Arayan Turgut Koşar başkan,
“Ömer Bey'i telefona istiyor.”
Bizim Halid o şirin Türkçesi ile
“Ömer Bey şimdi aşağı düştü” (indi) demiş,
“Turgut Bey Nee? diye bağırdı ve telefon aniden kapandı” dedi Halid,
5 dakika sonra Turgut Koşar nefes nefese “Ömere bir şey mi oldu ?” diye fabrikadan içeri girmiş….
Halidin bu anısı bizi biraz olsun güldürdü,
……………………
Koşar başkan Rus-Türk ilişkisine yürekten inanmıştı,
Türk deri sanayinin bugünkü varlığını Rusya’ya borçluyuz diyordu,
Atalarının Kazan’dan Türkiyeye geldiğini övünerek söylüyordu.
Orta Asya’nın bir deri kaynağı olduğunu ve mutlaka bu bölgelere Türklerin deri ile ilgili yatırım yapmaları gereğini savunuyordu,
Moğolistan, Türkmenistan, Özbekistan hep onun kafasındaki Türk deri sanayinin kurtuluş reçeteleriydi, O bölgelere ait projeler peşindeydi,
Ama işte insanların yaptıkları projelerinde asla hesaba katmadıkları bir faktör vardı ki o da
“kendi yaşam ömürleridir…”
Turgut başkan da hayat projesine 60 yıl ömür biçildiğini bilmeden yaşadı, çalıştı, projeler yaptı…
(gerçi bunu önceden hesaplayıp projesine koyacak babayiğit de henüz çıkabilmiş değildir)
Turgut Başkanın bu zamansız gidişi sadece bu projeleri değil onu çok seven dostlarını da çok etkileyecektir,
O çevresinde iş dışında da çok sevilen, sosyal yaşam olarak herkese örnek olabilecek bir insandı,
Turgut başkanı tanıyanlar, Mütevazi davranışları nedeniyle onun Fransa’da yüksek eğitim görmüş, 3 kuşak ıstanbullu bir sanayici çocuğu olduğunu öğrenince hayretler içinde kalıyorlardı…
Yaşantısında çevresine örnek olan bu insanı hep özleyeceğiz,
Ruhu şad olsun…
Реклама