Реклама
Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
YAZARLAR

Başkalarının parası, yatak odası, ölümü, boru hattı, stratejisi vesaire...

 

Birilerinin Burgaz-Dedeağaç hayali Putin’in şahsi gayreti ve dürtmesiyle nihayet gerçek oluyor...

Samsun-Ceyhan için Rus petrolüne bağlanan umut suya düşüyor, Kazak petrolünün umuduna kalıyor...

Rusya’nın son birkaç yıldır enerji alanında son derece sağlam, aleni, kararlı adımlarla gövde gösterisi yapması karşısında ABD artık “karşı hamle” yapması gerektiğini anlıyor... Atı alan Üsküdar’ı geçmek üzere...

Rusya, Boğazlar’a ve Bakü-Ceyhan’a bağlanmadan  kendi göbeğini kesmek ve petrolünü Akdeniz’e çıkarmak için kendi parasıyla kendiş boru hattını Burgaz-Dedeağaç’a döşemekle kalmıyor...

Eş zamanlı olarak gaz OPEC’ine göz kırpıyor, hatta 9 Nisan’da bunun dünya aleme alenen ilan edilmesi bekleniyor...

21. yüzyıl “Enerji Çağı” olarak adlandırılmaya namzet... Ve eğer bu yüzyıl bitmeden yeni bir “Büyük Savaş”ın fitili ateşlenecekse, bunun gaz ya da petrolün aleviyle olacağı da kuyvvetli ihtimal...

Bir yanda Rusya.. Bir yanda ABD...

Bir yanda 2. Mavi Akım boru hattıyla Rus gazını Avrupa’ya taşıyacak proje..

Öbür yanda Amerikan hükümetinin artık “acil eylem planı”  yaptığı Nabucco hattı, yani Rusya dışındaki Hazar gazını Viyana’ya taşıyacak boru hattı projesi...

Rusya’nın Avrupa üzerinde büyüyen enerji hakimiyetini hayati tehlike sayan ABD, okyanusun öbür tarafından “yardıma” koşuyor... Washington, AB’yi   Moskova’ya mahkum olmaktan kurtaracakmış! Öyle diyorlar..

Ve son tahlilde iki taraf da “oyun planı”nı Türkiye’yi "itinayla" hesaba katarak yapıyor...

Evet, belki bir “enerji starancı” oynanıyor ama şu anki görüntüde Türkiye satrancın oyuncusu ya da etkili taşlarıdan biri olmaktan çok, “satranç tahrası” gibi duruyor...  Belki bu görüntü değişecek ama bir cumhurbaşkanlığı seçimine ve “kurumlar arası çekişmelere” sahne olan Türkiye’nin görüntüsü pek parlak değil...

Türkiye belki de “Soğuk Savaş” döneminde olduğundan daha da önemli bir “stratejik ülke” durumunda. O gün bir “ileri karakol”, bir “tampon bölge” idik. Bugün enerji hatlarının kesiştiği noktada doğal bir “boru hattı” gibiyiz...

Rusya Türkiye’yi “güvenilir partner” sayıyor;  Ukrayna ve Belarus gibi “sorunlu” gördüğü “Slav komşuların” yerine, alternatif boru hatlarının güzergahı sayıyor. (Tabii bu durumda Rus basınında son Dedeğaç-Burgaz hattıyla ilgili ‘Ortodoks kardeşlerimizle ortak proje yapıyoruz’ yorumları komik kaçıyor. O zaman Slav kardeşlerle niye papaz olundu ki?).

ABD, Türkiye’yi her şeye rağmen “müttefik” sayıyor ve Rusya’nın hızını kesecek projeler için “hayati önem” veriyor...

Bu kadar çok çıkar çatışmasının üzerinde oynandığı bir ülkenin, herkese eşit mesafede durmayı becererek, angaje olmadan maksimum faydayı araması gerekir... “Başrol oyuncusu” olmaya gücü yetmese de “figüranlığa” düşmeden, “yardımcı oyuncu” rolü peşinde koşması beklenir. Buna da hakkı vardır zaten..

Ama şimdi elinizi vicdanınıza koyun ve söyleyin: Türkiye’nin mevcut tablosu, mevcut kurumları,  böylesine esaslı bir oyunu, bırakın kazançlı kapatmayı, kaşını gözünü yarmadan bu oyunu oynayabileceğine dair güven veriyor mu? Daha doğrusu memleketin “gündemi ve önceliği” içinde bu konuların yeri ne? 

 

Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
İLGİLİ HABERLER
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
ANKET
Yıl biterken Rusya'daki işlerinizi geçen yıla kıyasla nasıl değerlendiriyorsunuz?
©Copyright Turkrus.com - All Rights Reserved
Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама