Реклама
Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Ne Var Ne Yok?

Bitmeyen rekabet: Moskova ve Peter

Rusya'nın başkenti Moskova ile "kuzeyin başkenti" St. Petersburg arasında tarih boyunca süregelen bir rekabet ve çekişme olduğu malum. Bu iki şehir, ülkenin kültürel, politik ve ekonomik merkezleri olmasına rağmen, birbirlerine karşı sürekli bir kıyaslama ve eleştiri halinde. Birbirlerine laf çakmalar, tepeden bakmalar, küçümsemeler bu "tatlı sert" ilişkinin çıkıntıları... RBTH, bu çekişmenin iki tarafının birbirine karşı yönelttiği bazı eleştiri, alay ve suçlamaları derledi:
 
Moskova'nın "kaba ve madiyatçı" olarak Görülmesi
 
St. Petersburg'da yaşayanlar, Moskova’yı genellikle kaba, maddiyatçı ve kültürel açıdan zayıf bulur. Onlara göre Moskova, paranın, siyasi gücün ve ticaretin şehri; sanat ve estetik açıdan fakir. Bu sebeple Moskova, St. Petersburg sakinleri tarafından zaman zaman kültürel olarak "boğucu" ve "tüketim odaklı" olarak eleştirilir.
 
St. Petersburg’un "Batılı ve snob" görülmesi
 
Moskova ise St. Petersburg’u "fazla Batılı", "snob" ve "entelektüel" olarak eleştirir. Moskova’dan bakıldığında, St. Petersburg sakinleri Avrupa kültürüne fazla yakın olmakla ve kendi Rus köklerinden uzaklaşmakla suçlanır. Şehir, bazen "Avrupa'nın Rusya'daki uzantısı" olarak görülür ve bu durum Moskova'da tepki çeker.
 
Başkent olarak tarihsel çekişme
 
St. Petersburg, Çar I. Petro tarafından Rusya’nın başkenti yapıldığında Moskova halkı bu durumu "ihanet" olarak görmüş ve uzun yıllar boyunca Moskova’nın hak ettiği başkent statüsünün geri gelmesini beklemiştir. 1918'de başkentin Moskova'ya geri taşınması, Moskova’nın bu tarihi rekabette üstün gelmesine sebep oldu. Ancak St. Petersburg sakinleri, başkentin yerinin aslında kendi şehirleri olduğunu savunmaya devam ederler.
 
St. Petersburg’un "sanat ve kültür merkezi" iddiası
 
St. Petersburg halkı, şehrin Rusya’nın asıl sanat ve kültür merkezi olduğunu sık sık dile getirir. Hermitage Müzesi, Mariinsky Tiyatrosu ve Dostoyevski gibi büyük yazarların bu şehirde doğmuş veya burada yaşamış olması, şehrin entelektüel mirasının bir sembolü olarak görülür. Moskova ise Bolşoy Tiyatrosu ve Rusya’nın en büyük müzelerinden olan Tretyakov Galerisi gibi kültürel mekanlarla bu iddialara karşı çıkar.
 
Moskova’nın "çok yoğun ve kaotik" olduğu eleştirisi
 
St. Petersburg sakinleri, Moskova’nın aşırı yoğun ve kaotik bir şehir olduğunu, yaşam kalitesinin düşük olduğunu sık sık dile getirirler. Moskova’nın nüfusu, trafik sıkışıklıkları ve sürekli inşaat çalışmaları bu eleştirilerin başlıca nedenleridir. St. Petersburg, bu açıdan daha sakin ve yaşanabilir bir şehir olarak öne çıkar.
 
Moskova’nın politik gücü ele geçirme eleştirisi
 
St. Petersburg halkı, Moskova’nın ülkenin tüm politik gücünü elinde topladığını ve St. Petersburg’un hak ettiği önemi kaybettiğini savunur. Başkent Moskova olduğu için tüm politik kararlar orada alınır ve bu durum St. Petersburg'da hayal kırıklığı yaratır. Şehirde, Moskova’nın politik baskınlığına karşı bir memnuniyetsizlik bulunur.
 
St. Petersburg’un "depresif havası"
 
Moskova sakinleri, St. Petersburg’un sık sık yağmurlu ve bulutlu olan havasıyla dalga geçer. St. Petersburg’da yılın büyük bir kısmında güneşin nadiren görüldüğü bilinir ve bu durum Moskova’da yaşayanlar tarafından "depresif bir şehir" olarak nitelendirilir.
 
St. Petersburg’un gelişime direndiği eleştirisi
 
Moskova, hızlı bir şekilde gelişen ve değişen bir şehir olarak öne çıkarken, St. Petersburg’un daha yavaş ve muhafazakar bir gelişim sürecinde olduğu söylenir. Moskova’daki gökdelenler, modern mimari ve lüks yaşam alanları, St. Petersburg’a göre daha çarpıcıdır. Moskova sakinleri, St. Petersburg’un gelişim açısından geride kaldığını düşünür.
 
St. Petersburg'un "Avrupa’ya yakın olmasıyla övünmesi"
 
St. Petersburg sakinleri, Moskova’ya kıyasla Avrupa’ya daha yakın olduklarını ve bu yüzden şehirlerinin daha sofistike olduğunu öne sürerler. Bu görüşe göre, St. Petersburg’da Avrupa kültüründen esintiler daha fazla hissedilirken, Moskova daha "doğulu" ve geleneksel bir çizgide kalmıştır.
 
Ekonomik güç farklılığı
 
Moskova, Rusya’nın en zengin şehri olarak öne çıkar ve bu durum, St. Petersburg’da kıskançlıkla karşılanır. Moskova’daki devasa ekonomik aktiviteler, şirket merkezleri ve iş dünyasının merkezde toplanması, St. Petersburg’un gölgede kalmasına neden olur. St. Petersburg halkı, Moskova’nın bu ekonomik üstünlüğünü "aşırı hırs" olarak nitelendirir.
 
Bu rekabet, Rusya'nın iki büyük şehri arasındaki tarihi ve kültürel çekişmeyi yansıtır ve zaman zaman alaylı bir dile bürünerek halk arasında eğlenceli bir tartışma konusu olmaya hep devam eder ve edecek...
 
12.9.2024

Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
İLGİLİ HABERLER
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
ANKET
Rusya ile Ukrayna arasında bu yıl içinde müzakerelere başlanma ihtimali sizce nedir?



©Copyright Turkrus.com - All Rights Reserved
Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама