Eğer...
![]()
Hayatta azimle, sabırla ve ısrarla yapılan güzel şeylerin karşılığı er ya de geç alınıyor.
“Rusya ile ilgisi olup da TürkRus.Com’u bilmeyen, okumayan neredeyse yok” diyor bir arkadaşım...
Çok seçici olduğunu bildiğim, büyük bir şirketin yöneticisi, “Eskiden önce Hürriyet’in web sitesiyle başlardım güne. şimdi önce TürkRus.Com’u okuyorum” diyor...
Uçakta yan yana düşüp yeni tanıştığımız, Moskova’ya yeni gelen genç bir Türk işadamı hararetle Rusya mevzuları, haberleri, analizleri anlatıyor. Sonunda tembih ediyor: “TürkRus.Com diye çok güzel bir site var, orada okuyorum bunları. Tavsiye ederim”.
Rahmetli dedemi sık sık bir tek cümlesiyle hatırlıyorum. “Hayatta bir işte başarılı olmak için ya o işe aşık olacaksın, ya da muhtaç” derdi. TürkRus.Com’un ikinci yaşı için iki satır yazmaya oturduğumda bir kez daha dedeme hak verdim.
Bir bilge öğüdü de bize, “Dolu buğday başağı rüzgarda eğilir, içi boş olan başak dikilir” diyor. Onun için sözü uzatmamak lazım. “Ainesi iştir kişinin, lafa bakılmaz” deyip işin başına dönmek lazım. Diyeceğim şu ki, işimizi imkanlarımız ölçüsünde iyi yapmaya çalışarak, hiç de kolay olmayan Rusya şartlarında doğru dürüst haber-analiz üretmeye uğraşarak, Rusya’yla ilgisi, ilişkisi, işi olan kitleye bir parça ışık tutmaya çalışarak yolumuza minik adımlarla devam ediyoruz işte...
Sadece TürkRus.Com’un sayfaları değil; Forum sayfalarımız da Rusya’ya dair muazzam bir bilgi, deneyim hazinesi haline dönüştü bile. Ki orası artık bizim dışımızda, okurların yarattığı ve yaşattığı özgür bir platform. Ayrıca kardeş sitemiz MoskovaLife.Com da, özellikle bu şehirde yaşayan Türklerin hayatına pratik katkı sağlayarak önemli bir “sosyal işlev” görüyor diye umuyoruz...
Son tahlilde iki yıl dediğiniz çok kısa bir zaman... Kelebek ömrü kadar kısa... Mühim olan uzun yıllar kaliteyi kaybetmeden ayakta durabilmek. Bunun için de daha çok çalışmak, daha çok üretmek, daha çok insana ulaşmak ve onlara yararlı olmak lazım. Yani rotamız belli, yolumuz çok uzun. Arkamızda kalan yol ise henüz iki arpa boyundan fazla değil...
Sevgiyi, üretmeyi ve insanlara yararlı olmayı hayatımızın merkezine koyacağımız daha nice yıllar birlikte yürüyelim. Gerisini de hayatın kendisine bırakalım!
14 şubat 2007 Çarşamba
Реклама