"Türkiye etki alanına girer mi?"
![]()
Putin ile Erdoğan’ın Moskova yakınlarındaki MAKS-2019 Havacılık ve Uzay Fuarı'nda bir araya geldikleri kritik zirve Rus basınında da geniş yankı buldu. Rus gazeteleri, Suriye'deki son gelişmelerin Ankara-Moskova işbirliğini zedelediğine dair bir belirti olmadığı görüşünde birleşti.
“İki liderin balayının daha ne kadar süreceği belirsiz” alt başlığını kullanan Moskovski Komsomolets gazetesi, “Esad birliklerinin İdlib’e saldırısı, beklentilerin aksine, Putin ile Erdoğan’ı birbirine düşürmedi. Görüşmenin ardından liderler gülümsemeye ve birbirlerini ‘değerli dost’ olarak nitelendirmeye devam etti” diye yazdı.
Putin’in Erdoğan’a en yeni Rus askeri hava araçlarını gösterdiği aktarılan yazıda, “Türk lider için tabii tüm bunlar çok ilginçti, ancak şu aşamada onu asıl igilendiren, İdlib’de durumu nasıl tersine döndürebileceği idi. Erdoğan Soçi’de varılan anlaşmanın şartlarının yerine getirilmediğini düşünüyor. Fakat Türkiye de kendi yükümlülüklerine uymadı. İdlib’deki teröristlerin sayısı azalmak bir yana, daha da arttı” yorumunda bulunuldu.
“Rusya ve Türkiye başkanları uzlaşma sergiledi” başlığını kullanan Kommersat gazetesi, “Putin, Rusya ve Türkiye’nin İdlib’de teröristlerle mücadele planını belirlediğini açıkladı. Ancak Erdoğan bunu açıkça dile getirmedi” diye yazdı.
Türkiye’nin Moskova’dan Esad yönetimine baskıda bulunmasını defalarca talep ettiğini, Suriye basınında Suriye ve Türk birlikleri arasında açık çatışma yaşanabileceği haberlerinin çıktığını hatırlatan gazete, “Ancak dün Türkiye ve Rusya başkanları ittifaklarının sağlamlığını ortaya koydular. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın altını çizdiği gibi, Moskova ve Ankara birbirlerinin hassas oldukları konulara olumlu yaklaşıyorlar” değerlendirmesini yaptı.
“Türkiye neden Rusya’nın etki alanına girmeyecek?” başlığına ve “S-400 anlaşması jeopolitik önceliğin göstergesi değil” alt başlığına yer veren Nezavisimaya Gazeta ise, “Türkiye, Batı ile en keskin anlaşmazlıkları yaşadığı dönemde bile NATO’ya ihtiyacı olduğunu inkar etmedi. S-400 anlaşmasının ve Ankara ile Batı başkentleri arasında Suriye konusunda tırmanın gerilimin, Türkiye’nin, her durumda Rusya’nın yanında olan ‘Rusya yanlısı’ bir oyuncu olarak görülmesine yol açtığı hissi uyanıyor” yorumunda bulundu.
Gazetenin analizi şöyle devam ediyor:
“Ancak bu çok cüretli bir çıkarım. Ülkelerin bir etki alanına girmeleri konusu, birkaç silah anlaşmasından çok daha geniş ve ciddi bir çerçevede ele alınmalı. S-400 satın alımının ilişkilerle değil, ticaretle ilgili olduğunu söyleyen Erdoğan da buna kısmen işaret ediyor. Ülkelerin herhangi bir uluslararası oyuncunun etki alanına girişi, o oyuncunun sunduğu uygarlık modelini kabul ettiği anlamına gelir. Bu anlamda Washington’ın Ankara’ya verebileceği şeyler var. Türk elitlerinin çocukları ABD’de öğrenim görüyor, Türk bankacılık sistemi Batı ödemeler sistemlerine bağımlı. Türk liderliğinin yarın ABD yönetimi ile bağlarını tamamen koparma kararı vereceğine dair güçlü bir varsayımda bulunulsa bile, o zaman bu ülkeye bir alternatif gerekecek. Rusya’nın, bugün taktik icabı ortağı olan Türkiye’ye teklif edebileceği bir şey var mı? Bu sorunun cevabı açık görünüyor.”
K. Pravda ve Moskovaksiy Komsomolets gibi gazetelerde ise, daha çok Putin'in Erdoğan'a dondurma ısmarlaması, Erdoğan'ın dındurma için kaşık sorması, yine Erdoğan'ın Putin'e Su-57'lerin satılık olup olmadığını sorması gibi unsurlar öne çıkarıldı.
28.8.2019
Реклама