Yeni kamulaştırma dalgası: "Konvansiyonu anlamayan şirketini kaybeder"
St. Petersburg Uluslararası Ekonomik Forumu’nun (PMEF) resmi programında açıkça yer almasa da, perde arkasında en çok konuşulan konulardan biri yeni kamulaştırma dalgası oldu. Forbes dergisinin Rusça edisyonu tarafından hazırlanan habere göre, bu tartışmaları Domodedovo Havalimanı’nın devlet mülkiyetine geçirilmesi yönündeki mahkeme kararı ateşledi. Önceki yıllarda infial yaratabilecek bu tür haberler artık iş dünyasında olağan karşılanıyor. “Zamanın ruhu bu” diyerek omuz silken katılımcılar, stratejik varlıkların devlet kontrolünde olması gerektiği fikrinde.
Foruma katılan uzmanlara göre, kamulaştırma Rusya’ya özgü bir durum değil. Verilen örnekler arasında 17. yüzyılda İngiltere, 20. yüzyılda Ortadoğu’da petrol sektörleri ya da 2008’de ABD’de bankacılık sektörü var. Bugün ise hem Rusya’nın yurtdışındaki varlıklarına el konulması hem de yabancı mülkiyetin Rusya içinde devletleştirilmesi bu küresel eğilimin bir parçası haline gelmiş durumda.
Ancak Rusya’daki ulusallaştırmanın biçimi diğer ülkelerden ayrılıyor. Ekonomik analizlere göre üç tipik model mevcut: Devletin zararları üstlenip kârı özel sektöre devrettiği; tam tersine, kârlı işletmeleri kamulaştırıp zararları özel sektöre bıraktığı; ve son olarak, stratejik öneme sahip alanları doğrudan devletleştirdiği model. Rusya’da en çok ikinci ve üçüncü türün etkili olduğu, özel mülkiyetin zayıf bir sosyal sezgiyle korunmaya çalışıldığı vurgulanıyor.
Rusya’daki mülkiyet anlayışının kurumsal değil, daha çok kültürel bir “konvansiyon”a dayandığı görüşü hakim. Mülkiyet sahibi olmak, yalnızca hukuki statü değil, aynı zamanda gayriresmî kurallara uyumla mümkün. Bu kurallar ise esnek ve zamana göre değişkenlik gösterme eğiliminde. Domodedovo’nun eski sahibinin sosyal refleks eksikliği nedeniyle bu konvansiyona ayak uyduramadığı ileri sürülüyor. Uzmanlaragöre bu tür yapı, uzun vadeli planlamayı zorlaştırsa da, devletin kriz anlarında hızlı harekete geçmesini kolaylaştırmakta.
Bazı yorumcular, bu yaklaşımın eleştirilmesini “zebraya bakıp siyah çizgileri kir sanmak” olarak tanımladı. Rusya’nın yapısal doğası gereği konvansiyonlar üzerinden işleyen bir mülkiyet rejimine sahip olduğu, dolayısıyla çözümün bu kuralları daha öngörülebilir ve rasyonel hale getirmekten geçtiği görüşü savunuluyor.
Forumda dikkat çeken örneklerden biri ise Başkir Soda Şirketi’nin standı oldu: geçmişte kamulaştırılan şirket, şimdi Putin alıntılı tişörtler dağıtarak kendini yeniden yaratmaya çalışıyor.
24.6.2025

Реклама