Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
GÜNDEM

Sıcak dakikalar: "Trump toplantıyı böldü, Putin'i aradı"

Rusya'nın Ukrayna'daki askeri operasyonu. Son gelişmeler:
 
19 Ağustos Salı
 
- Trump'ın Zelenskiy ve Avrupalı liderlerle görüşmesi sona erdi. Ancak ajanslara göre, liderler Beyaz Saray’da kalarak müzakerelere muhtemelen başka bir formatta devam ediyorla.
 
18 Ağustos Pazartesi
 
- Bild ve Sky News’un haberine göre ABD Başkanı Donald Trump, Avrupa liderleriyle Beyaz Saray’da yaptığı görüşmeyi yarıda keserek Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’i aradı. Gazete, telefon görüşmesinin ardından toplantının devam edeceğini yazdı. Trump, görüşme öncesinde Putin’i aramayı planladığını açıklamıştı.
 
-  Donald Trump, Zelenskiy ve Avrupalı liderlerle yapılacak görüşme öncesinde kapatılmamış bir mikrofona yakalanarak, Vladimir Putin’in barış istediğini düşündüğünü yineledi. “Biliyorsunuz, bana öyle geliyor ki o bir anlaşma yapmak istiyor. Anlıyor musunuz? Ne kadar çılgınca kulağa gelse de” diyen Trump’ın sözleri, konuklarla masaya otururken çekilen görüntülere yansıdı.
 
 

 
-  Trump,  Zelenskiy ve Avrupalı siyasetçilerle Beyaz Saray’daki görüşmede Rusya-Ukrayna çatışmasının “bir-iki hafta içinde” çözülebileceğini öne sürdü. “Yakın gelecekte, bir hafta ya da iki içinde bu sorunu çözüp çözemeyeceğimizi göreceğiz” diyen Trump, tarafların gelecekteki “herhangi bir saldırıyı önleyecek” bir anlaşmaya varabileceğini, zorlukların ise abartıldığını belirtti. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in de çözüm istediğini söyleyen Trump, “Üçlü bir toplantıyı mümkün olan en kısa sürede organize etmeye çalışacağız. İçimdeki his, sizin Putin’le bir çözüm üreteceğiniz yönünde” ifadelerini kullandı ve toprak takasının da gündemde olduğunu kaydetti.
 

- Trump, “mevcut cephe hattı dikkate alınarak toprak takasının” ele alınması gerektiğini söyledi. “Bu, çatışma bölgesi, cephe hattı ve benzeri konular anlamına geliyor” diyen Trump, güvenlik garantilerinin de masadaki temel başlıklardan biri olduğunu belirtti. Trump, Alaska’daki zirveden sonra barışın ulaşılabilir olduğuna daha çok inandığını, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Kiev’e güvenlik garantileri vermeye hazır olmasını “çok önemli bir adım” olarak gördüğünü ifade etti. 
 
- Beyaz Saray, Oval Ofis’teki görüşmeden Zelenskiy ve Trump’ın birlikte çekilmiş bir fotoğrafını yayımladı; karede liderlerin arkasında, Rusya’nın işgal ettiği bölgelerin işaretlendiği Ukrayna haritası yer aldı. Görüşmenin ardından Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, buluşmayı “çok yapıcı” olarak nitelendirdi ve Putin ile Trump’ın da katılacağı üçlü bir zirveye hazır olduğunu söyledi. “Tüm konularda, özellikle de toprak meselelerinde bir çözüm bulacağımızı umuyorum” diyen Zelenskiy, Ukrayna’da seçimlerin yalnızca güvenli koşullarda yapılabileceğini vurguladı. Ayrıca Trump’a “savaş alanındaki pek çok detayı” harita üzerinde gösterdiğini belirterek ABD başkanına defalarca teşekkür etti.
 
- Donald Trump, Başkan Zelenskiy ile görüşmesinin ardından, Avrupalı liderlerin katılımıyla yapılacak görüşmeler öncesinde açılış konuşması yaptı.

Trump şunları söyledi:

  • Katılımcılar Ukrayna’nın güvenlik garantilerini ele alacak;

  • Avrupa ülkelerinin, Trump’ın görüşüne göre, bu garantilerin yükünün büyük kısmını üstlenmesi gerekiyor;

  • Ayrıca Rusya ile “toprak takası” konusu da tartışılacak;

  • Trump, Zelenskiy, Putin ve kendisi arasında üçlü bir görüşmenin hâlâ mümkün olduğunu, bugünkü müzakereler iyi geçerse Putin’le böyle bir toplantı ayarlamaya çalışacağını belirtti;

  • Bu görüşmelerin hemen ardından Putin’i aramayı planladığını ifade etti.

- Avrupalı liderler, Trump ve Zelenskiy’nin ardından müzakereler başlamadan önce yaptıkları konuşmalarda Ukrayna’nın güvenlik garantilerine vurgu yaptı.

  • Giorgia Meloni: “Öncelikle güvenlik garantilerini ele alacağız ve İtalya’nın başlangıçta önerdiği, tabiri caizse ‘beşinci madde’ teklifini görüşecek olmamızdan memnunum.”

  • Emmanuel Macron: “Kalıcı bir barış elde etmek için güvenlik garantileri gereklidir ve hepimizin buna ihtiyacı var.”

  • Keir Starmer: “Söz konusu olan sadece Ukrayna’nın değil, tüm Avrupa’nın, Britanya dahil, güvenliğidir. Doğru bir yaklaşım ile bugün özellikle güvenlik garantileri konusunda gerçek bir ilerleme kaydedebileceğimizi düşünüyorum. NATO Anlaşması’nın ‘beşinci maddesi’ ruhunda bir şeyler. Beşinci madde, ittifak üyelerinden birine yapılan saldırının hepsine yapılmış sayılacağı yönünde kısaca özetlenen hükmü içeriyor.”

-Politico’nun aktardığına göre, Washington Ukrayna’nın Donbas’tan vazgeçmeyi reddetmesinden memnun değil. ABD yönetimi, bu bölgeden çekilmeyi Kiev için “elde edilmiş bir koz” olarak görüyor ve Ukrayna’nın “zaten kaybedeceği” bu topraklardan feragat etmesi gerektiğini düşünüyor. ABD basını, Alaska’daki Putin-Trump görüşmesinde Rus liderin çatışmayı mevcut cephe hattında dondurmaya hazır olduğunu ilettiğini yazmıştı. Ancak Zelenskiy, Reuters’in bildirdiğine göre, Ukrayna birliklerini Donbas’tan çekmeyi reddetti.

- The Wall Street Journal’ın Avrupa ve Ukraynalı yetkililere dayandırdığı haberine göre Kiev yönetimi, Rus ordusunun yeni bölgeler üzerindeki fiili kontrolünü kabul etmeye hazır, ancak bu toprakların hukuken Rusya’ya ait olduğunu tanımayı reddediyor. Brüksel’de konuşan Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, ülke anayasasının toprak verilmesine ya da “arazi pazarlığına” izin vermediğini vurgularken, gerçek müzakerelere ihtiyaç olduğunu ve bunların cephe hattının geçtiği yerden başlayabileceğini söyledi. ABD Başkanı’nın özel temsilcisi Steve Witkoff ise Alaska’daki Rusya-ABD zirvesinin ardından CNN’e yaptığı açıklamada, Moskova’nın toprak konusundaki tutumunu bir miktar yumuşattığını ve “beş bölgenin tamamında bazı tavizler verdiğini” dile getirdi; bu bölgeler Donetsk, Lugansk, Zaporojye, Herson ve Kırım olarak sıralandı.

- Trump, Zelenskiy ile yaptığı görüşmede  Putin’in kendisinden telefon beklediğini açıkladı. Trump, “Az önce Başkan Putin’le dolaylı olarak konuştum ve bugünkü görüşmelerden hemen sonra bir telefon konuşması yapacağız. Üçlü bir görüşme olabilir de olmayabilir de. Eğer olmazsa, karşı karşıya gelmeye devam edeceğiz. Ama eğer bunu yaparsak, buna son verme şansımız olacak... fakat o, bu görüşme bittikten sonra benim telefonumu bekliyor” dedi.
 
- ABD Başkanı Donald Trump ile Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, Alaska’daki Rusya-ABD zirvesinin ardından Washington’da ilk kez bir araya geldi. Beyaz Saray’daki görüşme, Şubat ayında Oval Ofis’te yaşanan gerginliğin ardından iki liderin ilk buluşması oldu.
 
Trump, Oval Ofis'te Zelensky ile yapılan görüşmelerde 'çok önemli ilerleme' kaydedildiğini söyledi Trump, Putin ile yaptığı görüşmelerde "çok önemli ilerleme" kaydedildiğine inandığını belirterek , "Bundan bir sonuç çıkma ihtimali olduğunu düşünüyorum" dedi.
 
Görüşmede öncelikli gündem, çatışmanın sona erdirilmesi ve olası toprak takası konuları olacak. Trump, Zelenskiy’nin Kırım’dan vazgeçip NATO üyeliği hedefini bırakması halinde çatışmanın hemen bitebileceğini söylerken, Zelenskiy ise barışa ancak ateşkes ve üçlü müzakereler sonrasında ulaşılabileceğini, Ukrayna Anayasası’nın ise toprak tavizine izin vermediğini vurguladı. Görüşmelere Avrupa Birliği ve NATO liderleri de katılacak.
 
- ABD Başkanı Donald Trump, Truth Social hesabında Oval Ofis’te Ukrayna lideri Volovimir Zelenskiy ve Avrupalı liderlerle yapılacak toplantı öncesinde, “Beyaz Saray’da önemli bir gün olacak. Burada daha önce hiç bu kadar çok Avrupalı lider aynı anda bulunmamıştı. Bu Amerika için büyük bir onur!!! Sonuçları görelim” dedi. 
 
Trump ile Zelenskiy 18 Ağustos akşamı bir araya gelecek. Görüşmede Moskova’nın barış önerileri ve olası üçlü zirve konuşulacak. Washington’a NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Almanya Şansölyesi Friedrich Merz, İngiltere Başbakanı Keir Starmer, İtalya Başbakanı Giorgia Meloni, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Finlandiya Cumhurbaşkanı Alexander Stubb da gelecek.
 
Financial Times, Zelenskiy’nin bu kez “aslanın inine tek başına girmeyeceğini” yazdı.
 
FT’ye göre Avrupalı liderlerin amacı, Trump’ı Putin’in “yanlış yönlendirdiğine” ikna etmek. Gazete, Trump’ın “toprak değişimi” açıklamalarının Avrupa’da kaygı uyandırdığını belirtti.
 
Habere göre Zelenskiy’nin hedefi, “Putin’in çizdiği rotadan Trump’ı uzaklaştırmak ama yeni bir skandal da tetiklememek.”
 
Zelenskiy öncesinde Washington’da ABD Başkanı’nın özel temsilcisi Keith Kellogg ile de görüştü.
 
- Axios’a göre Beyaz Saray yetkilileri, Zelenskiy’nin Oval Ofis’teki görüşmeye takım elbiseyle gelip gelmeyeceğini Ukraynalı muhataplarına sordu. Şubat ayındaki buluşmada Zelenskiy siyah uzun kollu polo tişört ve Ukrayna’nın ulusal amblemi Trizub ile Oval Ofis’teydi. O dönemde ABD Başkanı, genellikle askeri tarz kıyafetlerle görülen Zelenskiy için “bugün daha şık giyinmiş” yorumunu yapmıştı.
 
Öte yandan yine Axios’un haberine göre Trump, Alaska’daki zirvede Putin’in beş bölgenin geleceğine dair “maksimalist talepler” öne sürmesinin ardından görüşmeleri kesmeye hazırdı. ABD Başkanı’nın, “Eğer mesele Donetsk ise ve hiçbir taviz yoksa, bunu sürdürmemeliyiz” dediği aktarıldı. Axios’a göre bu çıkış üzerine Putin, söz konusu talebinden geri adım attı.
 
- Moskova Borsası’nda 16–17 Ağustos hafta sonunda yaklaşık 700 bin işlem gerçekleşti, toplam hacim 36,6 milyar rubleye ulaştı. Cumartesi günü 31,234 milyar ruble, pazar günü ise 5,384 milyar ruble işlem yapıldı. Bu rakamlar, geçen hafta sonuna göre üç kat artış anlamına geliyor. 
 
BCS Mir Investitsiy internet broker departmanı başkanı Nikita Silkin, artışın hisse senetleri ile vadeli işlemlerin aynı anda yoğun biçimde alınıp satılmasından kaynaklandığını söyledi.
 
- Ukrayna Dışişleri Bakanı Andriy Sybiha, Macaristan Dışişleri Bakanı Péter Szijjártó’nun Ukrayna’yı petrol boru hattına saldırmakla suçlamasına yanıt verdi. Sybiha, X hesabında Budapeşte’nin “Rus enerjisine bağımlılığını korumak için elinden geleni yaptığını” yazdı. Bakan, “Şikâyetlerinizi ve tehditlerinizi Moskova’daki dostlarınıza gönderebilirsiniz” dedi.
 
- Almanya’da yeni koalisyon hükümeti, temmuz ayında siyasi baskıya uğrayanlara verilen insani vize programını askıya aldı. Bu karar yaklaşık 300 Rus ve Belarus vatandaşını doğrudan etkiliyor. Bu kişiler daha önce Almanya Dışişleri Bakanlığı’ndan onay almıştı, ancak İçişleri Bakanlığı belgelerin verilmesini durdurdu. 
 
Bakanlık, yalnızca olağanüstü durumlarda istisna yapılabileceğini açıkladı. İnsan hakları örgütlerine göre, 2022’den bu yana yaklaşık 2 bin 600 Rus vatandaşı Almanya’dan insani vize aldı.
 
 
- Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, Washington’da ABD Başkanı Donald Trump ile yaptığı görüşmede, ülkesinin çatışmaları sona erdirerek kalıcı bir barış sağlamayı hedeflediğini açıkladı. Zelenskiy, bunun geçmişte olduğu gibi Ukrayna’nın Kırım ve Donbas’ın bir bölümünden vazgeçmeye zorlanması ya da 1994’te verilen ama işlemeyen güvenlik garantileriyle sonuçlanmaması gerektiğini vurguladı. 
 
Budapeşte Memorandumu’na atıfta bulunan Zelenskiy, Telegram paylaşımında “Kırım o dönemde verilmemeliydi, tıpkı 2022’den sonra Kiev, Odessa ve Harkov’un verilmediği gibi. Ukraynalılar toprakları ve bağımsızlıkları için savaşıyor” ifadelerini kullandı ve çatışmayı sonlandırması gereken tarafın Rusya olduğunu söyledi.
 
- Öte yandan Financial Times’ın aktardığına göre Zelenskiy, mevcut cephe hattının dondurulmasına hazır, ancak Ukrayna ordusunun Donbas’tan çekilmesine karşı çıkıyor. Devlet başkanının 18 Ağustos akşamı Trump ile yapacağı görüşmede bu konuyu gündeme getirmesi bekleniyor. 
 
Gazeteye konuşan üst düzey bir Ukraynalı yetkili, Zelenskiy’nin amacının “Ukrayna’yı imkânsız adımlar atmaya zorlamayan, yapıcı bir barış süreci” olduğunu belirterek, bu çerçevede halkın kabul edeceği bir uzlaşmaya hazır olduğunu söyledi.
 
- Ukrayna Silahlı Kuvvetleri Başkomutanı Aleksandr Sırski, 2025’te cepheye binlerce robotik platform sevk edileceğini açıkladı. RBC-Ukrayna’ya konuşan Sırski, bu yıl orduya farklı amaçlara hizmet edecek 15 bin kara robotunun teslim edilmesinin planlandığını bildirdi. 
 
Ordu içinde yürütülen reformların amacının komuta yapısını ve muharebe unsurlarının etkinliğini artırmak olduğunu belirten Sırski, “Çatışma koşullarında değişiklik yapmak zor, çünkü aynı anda savaşmak zorundayız” dedi. Mevcut cephe durumunu ise “zor” olarak tanımladı.
 
- İtalya Başbakanı Giorgia Meloni, ateşkes sonrası Ukrayna’ya asker gönderilmesini öngören “istekliler koalisyonu” fikrine karşı çıktı. Corriere della Sera’ya konuşan Meloni, “Rusya’nın 1,3 milyon askeri var. Biz kaç asker göndermeliyiz ki görev yerine getirilsin?” diye sordu. 
 
NATO askerlerinin Ukrayna’da hayatını kaybetmesi halinde ittifakın nasıl tepki vereceğini sorgulayan Meloni, “Görmezden mi geleceğiz, yoksa karşılık mı vermek zorunda kalacağız?” dedi.
 
- Macaristan Dışişleri Bakanı Péter Szijjártó, Ukrayna’yı yeniden petrol boru hattına saldırmakla suçladı. Bunun ülkesine yönelik sevkiyatları durdurduğunu söyleyen Szijjártó, “Enerji güvenliğimize yönelik bu yeni darbe kabul edilemez” dedi. 
 
Bakan Rusya Enerji Bakan Yardımcısı Pavel Sorokin’e atıfta bulunarak, boru hattını çalıştıran trafo merkezinin onarımına başlandığını, ancak sevkiyatların ne zaman yeniden başlayacağının belirsiz olduğunu kaydetti.
 
- Rusya Acil Durumlar Bakanlığı, Ryazan bölgesindeki Elastik fabrikasında 15 Ağustos’ta meydana gelen patlamada yaralı sayısının 154’e çıktığını bildirdi Barut atölyesinde gerçekleşen patlamanın ardından çıkan yangında 20 kişi yaşamını yitirdi.
 
- Kiev’in Podolsk semtinde park halindeki bir araçta patlama meydana geldi. Polisin açıklamasına göre olay, kimliği belirsiz bir cihazın infilak etmesi sonucu yaşandı. Kentin askeri yönetimi, aracın “askeri renklerde boyandığını” açıkladı. Patlama anında aracın yanında olan sahibi hafif yaralandı, ancak hastaneye gitmeyi kabul etmedi.
 
- Rusya’nın ulusal mesajlaşma uygulaması Max, kullanıcı bilgisayarlarındaki kameraların izinsiz çalıştırıldığına dair iddiaları reddetti. Şirketten yapılan açıklamada, kameranın yalnızca kullanıcının kendi inisiyatifiyle, örneğin görüntülü arama sırasında açıldığını belirtildi ve “Kameraya erişim ve kullanımı, kullanıcının bilinçli bir eylemi olmadan mümkün değildir” denildi. 
 
Daha önce bazı Telegram kanallarında, Max’in her 5–10 dakikada bir kamerayı kendiliğinden açtığı ileri sürülmüştü.
 
 
- Ukrayna'nın kaderi bugün Moskova saatiyle akşam saatlerinde Beyaz Saray'da bir kez daha masaya yatırılacak. Cuma günü Alaska'da Putin'i ağırlayan Trump, bu kez Zelenskiy ve Avrupa liderleri ile görüşecek. ABD medyasına göre Putin ile aynı noktada buluşarak "ateşkes yerine barış anlaşması" fikrine odaklanan, Rusya'ya yaptırım konusunu gündemden kaldıran Trump, Zelenskiy'i de tavziler vermeye zorlayarak 22 Ağustos’ta Rusya ve Ukrayna liderlerini de kapsayan üçlü bir zirve düzenlemeyi planlıyor. Tüm dünya bugün ABD'den gelecek haberlere odaklanacak. 
 
- Trump,  Zelenskiy’in "Kırım’dan ve NATO üyeliği hedefinden vazgeçmesi halinde savaşı hemen sona erdirebileceğini" söyledi.
 
Truth Social hesabından yaptığı paylaşımda Trump, “Ukrayna Başkanı Zelenskiy isterse savaşı neredeyse hemen bitirebilir ya da mücadeleye devam edebilir. Hatırlayın, her şey nasıl başladı.  Obama'nın verdiği Kırım'ı (12 yıl önce, tek bir kurşun bile atılmadan!) geri almak yok ve UKRAYNA'NIN NATO'YA GİRMESİ YOK. Bazı şeyler asla değişmez!!!" diye yazdı.
 
Trump, 18 Ağustos’ta Washington’da yapılacak görüşmeler öncesinde “Beyaz Saray’da büyük bir gün olacak, hiç bu kadar çok Avrupalı lider aynı anda bulunmamıştı” sözleriyle programı duyurdu.
 
- Trump bir başka mesajda, bugün Beyaz Saray'da "büyük bir gün" yaşanacağını duyurdu. Trump "Daha önce hiç bu kadar çok Avrupalı lider aynı anda burada olmamıştı. Onları ağırlamak büyük bir onur!!!" diye yazdı.
 
- Bloomberg’in analizine göre Ukrayna Zelenskiy, Washington’daki görüşmelere giderken kendisini çıkmaz bir denklemle karşı karşıya buldu: ya ABD Başkanı Donald Trump’ın öfkesini üzerine çekecek ya da hızla sonuçlanacak bir barış anlaşmasına razı olacak. Ajans, Trump’ın Ukrayna’ya neredeyse hiç manevra alanı bırakmadığını, şubat ayında Oval Ofis’te yaşanan gerginlikten sonra bu buluşmanın Zelenskiy için daha da kritik bir sınav niteliği taşıdığını belirtiyor.  The Wall Street Journal da, Zelenskiy’in Trump’tan ciddi baskı göreceğini ve ABD liderinin onu bir anlaşmayı kabul etmeye zorlayacağını yazıyor
 
- Bloomberg ve diğer Batı medyasına göre Zelenskiy, bu ziyarette Putin’in şartlarını daha net öğrenmeyi, üçlü zirvenin zamanlamasını belirlemeyi ve Washington’u Rusya’ya karşı yaptırımları sertleştirmeye ikna etmeyi amaçlıyor. Ancak ajans, Ukrayna liderinin zor bir ikilemle karşı karşıya olduğunu yazdı: ya Trump’ın hızla anlaşma yapma isteğine boyun eğmek ya da ABD Başkanı’nın öfkesini üzerine çekmek. Amerikan basınına göre Trump, Aляска’daki Putin ile görüşmesinden sonra Avrupalı liderlere, Zelenskiy’in Donbas’tan çekilmeyi kabul etmesi halinde hızlı bir barışın mümkün olabileceğini söyledi. Kremlin ise bu türden “toprak değişimi” senaryolarını kesin bir dille reddetmiş ve Ukrayna’nın NATO’dan vazgeçmesi ile Donbas ve güneydeki bölgelerden çekilmesini barış için temel şart olarak ortaya koymuştu.
 
- Bild gazetesinin haberine göre Trump, bugün akşam saatlerinde Washington’da Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile önce baş başa görüşecek, ardından masaya Avrupa liderleri katılacak. Programda çalışma yemeği ve çok saat sürecek müzakereler yer alıyor. Zelenskiy’ye bu ziyarette Almanya Başbakanı Friedrich Merz, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Finlandiya Cumhurbaşkanı Alexander Stubb, İngiltere Başbakanı Keir Starmer, İtalya Başbakanı Giorgia Meloni ve NATO Genel Sekreteri Mark Rutte eşlik edecek.
 
Görüşmelerin ana gündeminde olası barış anlaşması ve en tartışmalı konu olan “toprak takası” yer alıyor. Reuters ve Financial Times’a göre Putin, Zaporojiye ve Herson bölgelerinde cephe hattının dondurulması karşılığında Ukrayna’nın Donbas’tan çekilmesini teklif etmişti; Fox News, Trump’ın bu öneriyi desteklediğini yazarken, Zelenskiy ise herhangi bir toprak tavizini kesin bir dille reddetmişti.
 
- Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, bugün Washington’da yapılacak Ukrayna konulu barış görüşmeleri öncesinde Avrupa’nın ortak pozisyonunu açıkladı.
 
Le Monde gazetesine konuşan Macron, Avrupa’nın üç temel başlığı gündeme getireceğini belirtti: barışın kalıcı ve uzun vadeli olması, hiçbir toprak tartışmasının Ukrayna’nın demokratik seçilmiş liderleri olmadan yapılmaması ve her türlü toprak meselesinin güvenlik garantileriyle doğrudan bağlantılı hale getirilmesi.
 
Macron, kalıcı barışın esirlerin ve kaçırılan çocukların iadesinden sonra mümkün olabileceğini vurgularken, güvenlik garantilerinin merkezinde Ukrayna ordusunun bulunması gerektiğini ifade etti.
 
Fransa liderine göre bu sürecin ikinci ve üçüncü ayağı ise müttefik ülkelerin lojistik destekleri ve Ukrayna’ya yakın bölgelerde konuşlandırılacak güvenlik güçleri olacak. Paris ve Londra’nın koordinasyon rolü üstlendiği ve 30’dan fazla ülkenin yer aldığı “Gönüllüler Koalisyonu”nun da olası bir barış gücü misyonuna katılabileceği belirtiliyor. Avrupa tarafı ayrıca ABD’nin de güvenlik garantilerinin sağlanmasında aktif rol üstlenmesini bekliyor.
 
- FSB, Kırım Köprüsü’nde yeni bir saldırı girişiminin engellendiğini açıkladı. Kurumun verdiği bilgiye göre, içinde el yapımı patlayıcı bulunan Chevrolet marka bir araç Ukrayna’dan çıkıp birkaç ülke üzerinden Rusya’ya sokulduktan sonra Gürcistan sınırındaki Verhniy Lars kapısından geçti. Araç, Krasnodar bölgesine götürülerek başka bir sürücüye teslim edilecekti ve bu kişi köprüden geçerken habersiz şekilde “intihar bombacısı” gibi kullanılacaktı. Patlayıcıların etkisiz hale getirildiği, organizasyona dahil olanların gözaltına alındığı bildirildi. FSB, bunun 2025 yılındaki ikinci girişim olduğunu belirtirken, Ukrayna’nın daha önce de köprüyü roket, dron ve patlayıcı yüklü araçlarla hedef aldığı, 2022 ve 2023’teki saldırılarda ölümler yaşandığı hatırlatıldı. 
 
- Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Ukrayna’da barışın ancak “güç yoluyla” sağlanabileceğini savundu. Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile yaptığı ortak açıklamada, Avrupa’nın Ukrayna’yı egemenliğini ve toprak bütünlüğünü koruyabilmesi için gerekli olduğu sürece destekleyeceğini vurgulayan von der Leyen, aynı zamanda Avrupa’nın da kendi güvenliği için garanti talep etti.
 
AB lideri, “uzun vadeli barış” için hem Ukrayna’nın hem de Avrupa’nın güvenlik çıkarlarının korunmasının şart olduğunu ifade etti. Kremlin ise daha önce “güç yoluyla barış” anlayışının Rusya’ya uygulanamayacağını, bu yaklaşımın sonuç vermeyeceğini açıklamıştı.
 
- İngiliz gazetesi The Times, diplomatik kaynaklara dayandırdığı haberinde, ABD Başkanı Donald Trump’ın Ukrayna barış süreci için hazırladığı planın başarısız olması halinde tüm sorumluluğun  Zelenskiy’nin üzerine yıkılacağını yazdı.
 
Trump’ın son dönemde yaptığı “Ukrayna anlaşmasında ilerleme sağlanması artık Zelenskiy’e bağlı” açıklaması bu stratejinin ilk işaretleri olarak değerlendirilirken, gazete Washington yönetiminin Ukrayna’nın NATO üyeliği hedefinden resmen vazgeçtiğini, sıradaki tavizin ise Avrupa Birliği üyeliği perspektifi olabileceğini öne sürdü. Daha da dikkat çekici iddia ise Trump’ın, Moskova’nın “Zelenskiy’nin görevden alınması” gibi radikal taleplerini dahi masaya koyabileceği yönünde oldu. 
 
- İspanyol gazetesi La Vanguardia, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’in ABD Başkanı Donald Trump’ın önerisini reddetmesi halinde bunun Washington için “Ukrayna’dan vazgeçmek adına ideal bir bahane” olacağı yorumunu yaptı. Gazeteye göre böyle bir gelişme, Trump’a Zelenskiy’i barış istememekle suçlama ve Ukrayna’ya olan desteği tamamen kesme fırsatı verebilir
 
- Rossiyskaya Gazeta'nın haberine göre, Rusya Acil Durumlar Bakanlığı (MÇS), Ryazan bölgesindeki Şilovskiy ilçesinde 15 Ağustos’ta barut üretim tesisinde meydana gelen patlamada ölü sayısının 14’e yükseldiğini, yaralı sayısının ise 135 olduğunu açıkladı. Yetkililer, olay yerinde enkaz kaldırma çalışmalarının sürdüğünü, psikologların mağdurlara ve yakınlarına destek verdiğini belirtti.
 
- Rusya Federal Güvenlik Servisi (FSB), Smolensk Nükleer Santrali’ne yönelik Ukrayna yapımı “Spis” tipi bir insansız hava aracının saldırı girişimini elektronik harp sistemleriyle engellediğini açıkladı. TASS’ın aktardığı bilgilere göre, santrale yalnızca 3 kilometre mesafedeki Desnogorsk yakınlarında durdurulan İHA etkisiz hale getirildi. Smolensk NGS, üç RBMK-1000 reaktöründen oluşuyor ve yılda yaklaşık 20 milyar kWh elektrik üreterek Rosenergoatom bünyesinde faaliyet gösteriyor. Ocak 2025’te de benzer bir girişim olmuş, ancak o saldırı hava savunması tarafından önlenmişti. FSB, tesisin güvenliğinin tehlikeye atılmadığını ve santralin normal çalışma düzeninde faaliyetini sürdürdüğünü vurguladı. Kremlin ise daha önce nükleer altyapılara yönelik bu tür saldırıları “çok tehlikeli terör eylemleri” olarak nitelendirmiş ve Avrupa için de potansiyel sonuçları olabilecek karşı adımlar konusunda uyarıda bulunmuştu.
 
- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Alaska’daki zirvenin ardından düzenlenen basın toplantısında önceden hazırlanmış konuşma metninin bir bölümünü değiştirdi. Gazeteci Pavel Zarubin’in yayınladığı görüntülere göre Putin, dört sayfalık hazırlık notunu kenara bırakarak, Ukrayna ve bazı Avrupa başkentlerinden gelebilecek “provokasyon ve entrikaların” süreci sekteye uğratmamasını temenni eden sözlerinin ardından doğaçlama konuşmayı tercih etti. Federal medyaya göre Putin’in bu hamlesi, samimiyet vurgusu ve sürece yönelik belirsizliklerin altını çizen bir jest olarak değerlendirildi. 
 
17 Ağustos Pazar
 
-  ABD Başkanı Donald Trump, Rusya konusunda büyük bir ilerleme kaydedildiğini ifade etti. Truth Social hesabından açıklama yapan Trump, "Rusya'yla ilgili büyük bir ilerleme var. Bizi izlemeye devam edin" ifadelerini kullandı.  Bir diğer paylaşımında ise ABD medyasını Alaska Zirvesi'ni çarpıtmakla suçlayan Trump, tepkisini şöyle gösterdi: "Sahte haberlerin konu ben olunca gerçeği nasıl da şiddetle çarpıttığı inanılmaz. Benim hakkımda dürüstçe yazıp haber yapmalarını sağlayacak hiçbir şey söyleyemiyorum veya yapamıyorum. Biden'ın aptalca savaşı, asla olmaması gereken bir savaş hakkında Alaska'da harika bir toplantı yaptım!!!" (Sputnik)
 
- Zelenskiy, Alaska’daki müzakerelerde gündeme gelen barış koşullarını değerlendirerek, anayasanın toprak tavizlerini kesinlikle yasakladığını ve “toprak satışı ya da devri”nin mümkün olmadığını söyledi. Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ile düzenlediği basın toplantısında konuşan Zelenskiy, kalıcı bir barış anlaşmasından önce mutlaka ateşkes ilan edilmesi gerektiğini vurguladı ve toprakla ilgili konuların ancak üçlü formatta yapılacak görüşmede ele alınabileceğini kaydetti. 
 
- ABD Başkanı’nın özel temsilcisi Steve Witkoff, Moskova’nın beş Ukrayna bölgesi konusunda taviz verdiğini iddias ederek, Washington’un bu konuyu yarın Ukrayna Devlet Başkanı  Zelenskiy ile görüşeceğini açıkladı. CNN’e konuşan Witkoff, “Ukrayna’daki çatışmanın çözümündeki temel mesele toprak takasıdır, bunu pazartesi günü ele alacağız. Umarım bu konuda netlik kazanırız ve süreç çok yakında barış anlaşmasıyla sonuçlanır” dedi. 
 
 Witkoff, ABD ile Rusya’nın Ukrayna için “oyunun kurallarını değiştirecek” nitelikte güvenlik garantilerinde anlaştığını da açıkladı. Witkoff, varılan mutabakatın ABD tarafından NATO’nun 5. maddesine benzer koruma taahhüdü, Rusya’nın ise barış anlaşması sonrasında hem Ukrayna’nın kalan topraklarına hem de diğer Avrupa ülkelerine saldırmama yükümlülüğünü yasalaştırmasını içerdiğini söyledi.
 
- ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, NBC News’e yaptığı açıklamada, Washington’un Ukrayna’yı topraklarından vazgeçmeye zorlamadığını söyledi. Moskova’nın Donetsk, Lugansk, Herson, Zaporojye ve Kırım üzerindeki kontrolünü barış anlaşmasının şartı olarak ileri sürdüğünü hatırlatan sunucuya yanıt veren Rubio, “Sonuçta Ukraynalılar bu toprakları vermeye hazır değil ve kimse onları buna zorlamıyor” ifadelerini kullandı. Açıklama, Fox News’un Trump’ın Ukrayna’nın Donbas’tan çekilmesi fikrine destek verdiğini bildirdiği haberlerin ardından geldi. Ukrayna lideri Volodimir Zelenskiy ise Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ile yaptığı ortak açıklamada, ülke anayasasının toprak devrini imkânsız kıldığını belirterek, nihai bir barış anlaşması öncesinde mutlaka ateşkes ilan edilmesi gerektiğini vurguladı.
 
- The Wall Street Journal, Alaska’daki Trump-Putin zirvesinin ardından Ukrayna için iki olası senaryo çizdi: Her iki durumda da Kiev’in toprak kayıpları yaşayacağı vurgulanıyor. İlk senaryoya göre Ukrayna küçülmüş sınırlarla varlığını sürdürecek, fakat Batı’dan alacağı güvenlik garantileriyle egemenliğini koruyacak. Gazete, hem Kiev’in hem de Avrupa’nın aslında Ukrayna topraklarının yaklaşık beşte birinin Rusya’nın kontrolünde kalacağı gerçeğini fiilen kabullenmiş göründüğünü, ancak bunun uluslararası tanınmaya dönüşmeyeceğini belirtiyor. Bu senaryo, 1953’te Kore Savaşı’nın Güney Kore’ye Batı desteğiyle güvenlik şemsiyesi sağlamasına benzetiliyor. İkinci senaryoda ise Ukrayna yalnızca topraklarının önemli bir bölümünü değil, aynı zamanda siyasi bağımsızlığını da kaybedecek ve Moskova’nın etkisi altına girerek bir “Rusya protektoratına” dönüşecek; bu da WSJ’nin ifadesiyle ülkenin fiili anlamda “teslim olması” demek olacak.
 
- Fox News’un haberine göre ABD Başkanı Donald Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Ukrayna’nın Donbas’taki kontrolündeki bölgelerden çekilmesi yönündeki önerisini destekledi. Kaynağa göre bu fikir, Alaska’da 15 Ağustos’ta yapılan zirvede masaya yatırıldı.
 
-  Reuters’ın haberine göre Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Alaska’daki Trump zirvesinde dile getirdiği çözüm planı, kapsamlı bir barış anlaşması yapılmadan ateşkese gidilmesini reddediyor. Ajansa göre Moskova, Kiev’e bazı bölgelerde kontrolü iade etmeye hazır, ancak bunun karşılığında geniş tavizler talep ediyor.

Kaynaklara göre Rusya, Ukrayna ordusunun Donetsk ve Lugansk’tan çekilmesi karşılığında Herson ve Zaporojye’de cephe hattının dondurulmasını istiyor. Bunun yanında Moskova, Sumi ve Harkov bölgelerinde işgal altında tuttuğu “nispeten küçük” alanlardan çekilmeye hazır olduğunu bildirdi. Putin ayrıca Kırım’ın Rusya’ya ait olduğunun “en azından sembolik düzeyde” tanınmasını, Rusya’ya yönelik yaptırımların kısmen kaldırılmasını, Ukrayna’nın NATO’ya girmemesini ama Batı’dan güvenlik garantileri alabilmesini, Rusçanın resmi statüsünü ve Rus Ortodoks Kilisesi’nin faaliyet özgürlüğünü şart koştu.

Reuters ve Financial Times, bu şartların Kremlin’in daha önce dile getirdiği taleplerle büyük ölçüde örtüştüğünü yazdı. Bunlar arasında Ukrayna’nın dört yeni bölgeden tamamen çekilmesi, Kırım’ın uluslararası tanınması, Ukrayna’nın demilitarizasyonu ve NATO üyeliğinden vazgeçmesi de bulunuyor. Ancak Reuters, Zelenskiy’nin Donbas’tan çekilme fikrini kesin olarak reddettiğini hatırlattı. Wall Street Journal ise Trump’ın Avrupalı liderlere, ABD’nin Ukrayna’ya doğrudan güvenlik garantileri vermeye her zamankinden daha hazır olduğunu söylediğini yazdı. AFP ve CNN, bu garantilerin NATO’nun 5. maddesine benzer şekilde kolektif savunma prensibine dayanabileceğini aktardı.
 
- Axios’un haberine göre ABD Başkanı Donald Trump, 15 Ağustos’ta Alaska’da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile gerçekleştirdiği zirvenin ardından üçlü bir buluşma düzenlemeyi planlıyor. Trump’ın gündeme getirdiği plana göre ABD, Rusya ve Ukrayna liderleri 22 Ağustos Cuma günü bir araya gelebilir. Bu ihtimal, Trump’ın zirveden sonra Avrupa liderleriyle yaptığı telefon görüşmesinde dile getirildi. Görüşmeye Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Almanya Başbakanı Friedrich Merz, İngiltere Başbakanı Keir Starmer ve NATO Genel Sekreteri Mark Rutte de katıldı. Trump’ın üçlü zirve önerisi, yarın Washington’da yapılması planlanan Biden sonrası dönemin ilk Zelenskiy görüşmesinden çıkacak sonuca bağlanıyor. New York Times’ın aktardığına göre Avrupalı liderler de Zelenskiy’nin Beyaz Saray ziyaretine davet edildi. 
 
- Yine Axios’un haberine göre  Putin, Alaska’daki zirvede Ukrayna’nın güvenliği konusunda Çin’i olası bir garantör olarak gündeme getirdi. Bu çıkış, Moskova’nın NATO güçlerinin Ukrayna’da güvenlik garantisi sağlamasına karşı olduğunun işareti olarak değerlendirildi. ABD ve Avrupa Birliği liderleri ise Kiev’e NATO üyeliği dışında, fakat ittifakın 5. maddesine benzer şekilde kolektif savunma esasına dayalı güvenlik garantileri verilmesini tartışıyor. Putin ise görüşme sonrası yaptığı açıklamada, Trump ile Ukrayna’nın güvenliğinin sağlanması gerektiği konusunda mutabık kaldıklarını söyledi.
 
- The New York Times’ın aktardığına göre  Putin, 15 Ağustos’ta Alaska’da yapılan zirvede Trump’tan Ukrayna’da Rusçanın resmi dil statüsünün yeniden tanınması için güvence talep etti. Putin ayrıca Ortodoks kiliselerinin güvenliğinin sağlanmasını da şart olarak öne sürdü. Moskova uzun süredir Ukrayna’da Rusçaya yönelik ayrımcılık yapıldığını savunurken, Kiev 2019’da kabul edilen yasayla Ukraynacaya kamu hayatında tek resmi dil statüsü vermişti. Bu çerçevede Ukraynalı yetkililer Rusçanın özel koruma listesinden çıkarılması gerektiğini dile getirirken, Rusya tarafı bunun Avrupa normlarına aykırı olduğunu ve dini özgürlüklere yönelik baskılarla birlikte ciddi bir ihlal teşkil ettiğini ileri sürüyor.
 
- Almanya Başbakanı Friedrich Merz,  yarın Washington’da yapılacak Zelenskiy-Trump görüşmesi öncesinde Ukrayna liderine bazı tavsiyelerde bulundu. ARD’ye konuşan Merz, Zelenskiy’nin görüşmede protokol açısından dikkatli davranması gerektiğini vurgularken, Kiev’in barış anlaşması imzalanmadan önce hiçbir koşulda toprak tavizine gitmemesi gerektiğini söyledi. Alman lider, birleşik Avrupa desteğiyle bu hedefin başarılabileceğini ifade ederek, “Diplomasinin bu kadar yoğun yaşandığı günler pek olmamıştı” dedi. Ayrıca Merz, olası bir barış anlaşması sonrasında dahi Avrupa Birliği’nin kendi savunma kapasitesini güçlendirmesi gerektiğini, kıtanın uzun vadeli barış ve özgürlüğü için artık ABD’ye bel bağlamamanın şart olduğunu kaydetti.
 
- ABD Başkanı Donald Trump’ın eşi Melania Trump, Alaska’daki zirve sırasında Vladimir Putin’e iletilen mektubunda, Rusya liderini çocukları korumaya çağırdı. Fox News’un yayımladığı metinde Melania Trump, “Bu çocukların masumiyetini savunarak yalnızca Rusya’ya değil, tüm insanlığa hizmet etmiş olacaksınız. Siz bunu bugün tek bir imzayla gerçekleştirebilirsiniz” ifadelerini kullandı. Ukrayna Devlet Başkanlığı ofisinden Andriy Yermak, ABD’nin First Lady’sine teşekkür ederek çocukların geri dönüşünün herhangi bir barış anlaşmasının temel şartı olması gerektiğini vurguladı. Moskova ise zorla çocukların deportasyonu iddialarını reddederek, tahliyelerin hayat kurtarmak amacıyla yapıldığını ve aile bağları tespit edilen durumlarda çocukların geri verileceğini bildirdi.
 
- Rusya Dışişleri Bakanlığı, Güney Kore hükümetinin Devlet Başkanı Vladimir Putin’i bu sonbaharda Gyeongju kentinde yapılacak Asya-Pasifik Ekonomik İşbirliği (APEC) Zirvesi’ne resmen davet ettiğini duyurdu. Davetin Moskova’daki büyükelçilik aracılığıyla iletildiği belirtilirken, Kremlin zirveye hangi düzeyde katılım sağlanacağına dair kararın ilerleyen tarihlerde açıklanacağını bildirdi. 26-27 Ekim’de düzenlenecek zirvede küresel ekonomik durgunluk, tedarik zincirlerinin güvenliği ve yeşil enerji dönüşümünün ele alınması bekleniyor. Uzmanlar, Putin’in bu davete icabet etmesinin Rusya’nın Asya-Pasifik bölgesindeki ekonomik işbirliğini vurgulamanın yanı sıra Batı ile yaşanan gerilimlerin gölgesinde uluslararası izolasyonu aşma çabalarının da güçlü bir göstergesi olacağı görüşünde.
 
- Politico’nun haberine göre Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’nin 18 Ağustos’taki Washington ziyaretine Finlandiya Cumhurbaşkanı Alexander Stubb da eşlik edebilir. Avrupa’daki diplomatik kaynaklara göre Stubb, Zelenskiy ile Donald Trump arasındaki görüşmede olası gerginlikleri önleyebilecek bir arabulucu rolü üstlenebilir. Politico, Stubb’u “Trump’ın en sevdiği muhataplardan biri” olarak nitelendirirken, ABD Başkanı’nın 22 Ağustos’ta Rusya ve Ukrayna liderlerini de kapsayan üçlü bir zirve düzenlemeyi planladığını hatırlattı.
 
- Fransa, Rusya’nın barış anlaşması şartlarından biri olarak öne sürdüğü Ukrayna’nın demilitarizasyonu fikrini kesin biçimde reddetti. Avrupa İşlerinden Sorumlu Bakan Benjamin Haddad, La Tribune Dimanche’a verdiği demeçte, Kiev’in güvenliğinin ancak ordusunun güçlendirilmesiyle sağlanabileceğini söyledi ve barışa yönelik her türlü anlaşmanın Ukrayna için net güvenlik garantilerini içermesi gerektiğini vurguladı. Paris’in bu tutumu, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un daha önce dile getirdiği “sarsılmaz güvenlik garantileri” çağrısıyla uyumlu olurken, Avrupa’da da ABD ve NATO’ya bağımlı olmadan kendi savunma kapasitesini artırma tartışmalarını güçlendiriyor.
 
- Voronej Bölge Valisi Aleksandr Gusev, gece düzenlenen insansız hava aracı saldırısı sonucu bir demiryolu işçisinin yaralandığını ve hastaneye kaldırıldığını açıkladı. Vali, yaklaşık beş dronun imha edildiğini, ancak saldırı nedeniyle bir tren istasyonunda elektrik hattının zarar gördüğünü, bazı tren seferlerinin aksadığını belirtti. Ayrıca bir mağaza ve eşya pazarında yangın çıktığını, gaz boru hattında alevlerin söndürülmeye çalışıldığını ifade eden Gusev, üç belediyede doğrudan saldırı tehdidinin sürdüğünü ve bölgede dron tehlikesi rejiminin yürürlükte olduğunu kaydetti.
 
16 Ağustos Cumartesi
 
- Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın telefon görüşmesinde Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'a Türkiye'nin Ukrayna'da kalıcı barışın sağlanmasında katkı sunmaya hazır olduğunu ilettiği kaydedildi. Söz konusu telefon görüşmesi şu cümleler ile duyuruldu: "Bugün Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov arasında bir telefon görüşmesi gerçekleşti. Görüşmede, Rusya ile Ukrayna arasındaki çatışmayı sona erdirmek için verilen çabalar ve bu bağlamda Rusya ile ABD başkanlarının Alaska'daki görüşmesi ele alındı." Bakan Fidan'ın Alaska'da başlatılan sürecin Ukrayna'nın da katılımıyla kalıcı bir barışa yol açacağını umduğunu ve Türkiye'nin bu sürece katkıda bulunmaya hazır olduğunu belirttiği dile getirildi. (Sputnik)
 
- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Alaska’daki zirvenin ardından yaptığı değerlendirmede, ABD Başkanı Donald Trump ile gerçekleştirdiği görüşmeyi “çok açık ve içerikli” olarak nitelendirdi. Putin, görüşmelerin krizin nedenlerini ele alma fırsatı verdiğini, çözümün de ancak bu temel sebeplerin ortadan kaldırılmasıyla mümkün olacağını söyledi. Putin'e göre, yapılan temaslar “gerekli kararlara yaklaşmayı” sağladı ve çatışmanın adil bir zeminde çözülebilmesi için önemli bir adım oldu.
 
Putin, çatışmanın çözümünün uzun vadeli ve kalıcı bir nitelik taşıması gerektiğini vurgularken, bunun için Avrupa’daki güvenlik dengelerinin yeniden tesis edilmesi ve Rusya’nın meşru kaygılarının dikkate alınmasının şart olduğunu belirtti. Ayrıca, zirvede ortaya çıkan olumlu havanın yalnızca krizle sınırlı kalmayıp, Rusya ile ABD arasında daha pragmatik ve iş odaklı ilişkilerin yeniden başlamasına da temel teşkil edeceğini ifade etti. Trump ise görüşmelerin ilerleme sağladığını ancak tam bir anlaşmaya varılamadığını kabul ederken, Ukrayna lideri Zelenskiy ile yapacağı Washington buluşmasının ardından yeni bir Putin görüşmesinin gündeme gelebileceğini açıkladı.
 
- The New York Times’ın haberine göre Trump, Zelenskiy ve Avrupalı liderlerle yaptığı görüşmede, Rusya’ya Donbas’ın kalan kısmının bırakılması karşılığında kapsamlı bir barış anlaşması yapılmasını önerdi. Trump’ın bu öneriyle, daha önceki “hemen ateşkes” şartından vazgeçtiği belirtiliyor. Ancak NYT’nin aktardığına göre, Alaska’daki zirvenin ardından yapılan telefon görüşmesinde Avrupalı liderler ve Zelenskiy bu planı kesin bir dille reddetti; çünkü söz konusu bölgeler stratejik savunma hatları ve zengin yeraltı kaynaklarıyla kritik öneme sahip. Gazete, Trump’ın bu barış planını kısa süre içinde Zelenskiy ile Beyaz Saray’da yapacağı görüşmede yeniden gündeme getirmeyi planladığını yazdı.
 
- The New York Times’ın aktardığına göre Donald Trump, 18 Ağustos’ta Washington’da Ukrayna lideri Vladimir Zelenskiy ile yapacağı görüşmeye Avrupa liderlerini de davet etti. Gazeteye konuşan Avrupalı yetkililer, Trump’ın Alaska’daki Putin zirvesinin ardından yaptığı telefon görüşmelerinde, çatışmanın sona ermesi için Ukrayna’nın toprak devri yolunu desteklediğini söylediğini aktardı. NYT’ye göre Trump, Zelenskiy’nin Donbas’ın tamamını Rusya’ya bırakması halinde hızlı bir barış anlaşması yapılabileceğini savundu, ancak Ukrayna ve Avrupa bu öneriye karşı çıktı. Görüşmelere Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Almanya Şansölyesi Friedrich Merz, İngiltere Başbakanı Keir Starmer ve NATO Genel Sekreteri Mark Rutte’nin katıldığı bildirildi. Trump’ın, Zelenskiy ile yapılacak görüşmede anlaşma için baskı kurabileceği yönünde Avrupa’da kaygılar dile getiriliyor.
 
- Zelenskiy, Trump ile yaptığı görüşmenin ardından yaptığı açıklamada ülkesinin yalnızca ateşkes değil, “gerçek ve uzun vadeli barış” istediğini vurguladı. “Bu barış yeni bir ara değil, kalıcı olmalı” diyen Zelenskiy, ateşin en kısa sürede hem cephede, hem gökyüzünde hem de liman altyapısına yönelik saldırılarda durması gerektiğini belirtti. Ayrıca, üçlü zirve gerçekleşmezse ya da Rusya “dürüst bir şekilde çatışmayı bitirmekten kaçınırsa” Moskova’ya karşı yaptırımların artırılması çağrısında bulundu. Zelenskiy, Avrupa ve ABD’nin katılımıyla “güvenliğin uzun vadeli ve sağlam şekilde garanti edilmesi” gerektiğini ifade ederken, Ukrayna’nın kendi topraklarıyla ilgili kararlar dahil olmak üzere bütün kritik meselelerde söz sahibi olması gerektiğini de ekledi.
 
- Avrupa Birliği, Rusya’nın belirli bir takvim içinde Ukrayna’da ateşkese razı olması halinde yaptırımların yumuşatılabileceğini gündemine aldı, diye yazdı The Telegraph. Gazeteye göre bu olasılık, Alaska’da yapılan Putin–Trump zirvesinin ardından acil biçimde tartışılmaya başlandı. Brüksel kamuoyuna yaptığı açıklamalarda ise “adil ve kalıcı barış sağlanana kadar” Moskova üzerindeki baskının sürdürüleceğini vurgulamıştı. Trump, Putin’le görüşmesinden sonra yeni yaptırımlar uygulamayı şimdilik düşünmediğini, ancak “iki üç hafta içinde gerekebileceğini” belirtirken, Rusya daha önce yaptırımların kaldırılmasını barışın şartlarından biri olarak ileri sürmüş, bunları “yasadışı” diye nitelendirmişti. Öte yandan Zelenskiy, üçlü zirve yapılmaz ya da Moskova “dürüst biçimde süreci tamamlamaktan kaçınırsa” yaptırımların artırılması gerektiğini vurguladı.
 
- Axios muhabiri Barak Ravid’in aktardığına göre, Alaska’daki zirvede Vladimir Putin, Donald Trump’a Ukrayna’dan Donetsk bölgesinden çekilmesi karşılığında Zaporojye ve Herson bölgelerinde cephe hattını dondurmayı teklif etti. Kaynağın ifadesiyle bu öneri, “Ukrayna’nın kabul etmesi pek olası olmayan bir talep” olarak değerlendirildi.
 
- ABD Başkanı Donald Trump’ın, Avrupa Birliği liderleriyle yaptığı telefon görüşmelerinde Ukrayna’ya NATO’nun 5. maddesine benzer güvenlik garantileri verilmesi konusunu gündeme getirdiği bildirildi. CNN’in aktardığına göre, bu garantiler gelecekteki olası bir barış anlaşması çerçevesinde ABD ve AB’nin desteğiyle sağlanabilir, ancak doğrudan NATO katılımı olmadan hayata geçirilmesi öngörülüyor. Henüz mekanizmaları netleşmeyen bu plan, Kuzey Atlantik Antlaşması’nın temel ilkesi olan “bir üyeye saldırının tümüne yapılmış sayılması” anlayışını esas almakla birlikte, ittifakın resmi yapısı dışında tasarlanıyor. 
 
- Donald Trump, Truth Social'a yaptığı açıklamada,  Vladimir Putin ile Alaska'da yaptığı görüşmenin "çok iyi" geçtiğini, ardından Ukraynalı ve Avrupalı liderlerle yaptığı görüşmelerin de aynı şekilde iyi geçtiğini söyledi.
 
ABD Başkanı, "Rusya ile Ukrayna arasındaki korkunç savaşı sona erdirmenin en iyi yolunun, çoğu zaman işe yaramayan bir ateşkes değil, savaşı sona erdiren bir barış anlaşmasına doğrudan doğruya geçmek olduğu konusunda herkes hemfikirdi" diye yazdı. Putin başından beri süreli ateşkesi reddediyor ve sorunları kökünden halledecek bir barış anlaşmasına odaklanılmasını istiyordu. 
 
Trump, Zelenskiy'nin 18 Ağustos'taki Washington ziyaretinin ardından "her şey yolunda giderse" Putin ile yeni bir görüşme düzenleneceğini söyledi. Amerikalı lider, bunun "milyonlarca insanın hayatını kurtaracağına" güvendiğini ifade etti.
 
- Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, 18 Ağustos Pazartesi günü Washington’da ABD Başkanı Donald Trump ile görüşeceğini açıkladı. “Davet için minnettarım” diyen Zelenskiy, bu ziyaretin Trump’la Şubat ayında Beyaz Saray’da yaşanan ve iki ülke arasında kaynak anlaşmasının tartışıldığı tartışmadan sonraki ilk ziyareti olacağını hatırlattı. Söz konusu anlaşma daha sonra Kiev ile Washington arasında imzalanmıştı.
 
Zelenskiy dün gece Trump’la yaptığı telefon görüşmesinin önce baş başa, ardından Avrupalı liderlerin katılımıyla “uzun ve kapsamlı” geçtiğini bildirdi. Trump’ın kendisine, Alaska’da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le yaptığı zirvenin ana sonuçlarını aktardığını kaydetti. Görüşmede Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, İngiltere Başbakanı Keir Starmer, Almanya Şansölyesi Friedrich Merz, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve NATO Genel Sekreteri Mark Rutte de yer aldı.
 
- Rusya Savunma Bakanlığı, ordunun Dnepropetrovsk bölgesinde Voro­noye ile Donetsk Halk Cumhuriyeti’nde (DNR) Kolodezi yerleşimlerini kontrol altına aldığını açıkladı. Bakanlığa göre, Voro­noye “Vostok” grubu, Kolodezi ise “Zapad” grubu tarafından alındı. Voro­noye, daha önce Rusya’nın kontrolüne geçen Yanvarskoe ve Malievka’nın yakınında, DNR sınırına bitişik bir noktada bulunuyor. Böylece temmuzdan bu yana Rusya, Dnepropetrovsk bölgesinde dört yerleşim yeri ele geçirmiş oldu; bunlar arasında kuzeydoğuda yer alan Daçnoe da bulunuyor. Kolodezi’nin ise DNR’nin kuzeyinde, Luhansk sınırına yakın bir bölgede yer aldığı belirtildi.
 
- Axios’un haberine göre  Donald Trump, Alaska’daki zirvenin ardından Ukrayna lideri Volodimir Zelenskiy ve Avrupalı mevkidaşlarına Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in ateşkese değil, hızlı ve kapsamlı bir barış anlaşmasına sıcak baktığını aktardı. “Bence hızlı bir barış anlaşması ateşkesten daha iyidir” sözleri Trump’a atfedildi. Putin ise görüşme sonrası yaptığı açıklamada, kalıcı bir çözüm için krizin temel nedenlerinin ortadan kaldırılması, Rusya’nın meşru güvenlik kaygılarının dikkate alınması ve Avrupa ile dünyada adil bir güvenlik dengesinin yeniden tesis edilmesi gerektiğini vurguladı.
 
- ABD Başkanı Donald Trump, Alaska’da Vladimir Putin ile yaptığı görüşmenin ardından Rusya’ya yönelik yeni yaptırımları şimdilik düşünmediğini açıkladı. Fox News’e konuşan Trump, “Bugün bana öyle geliyor ki bunun üzerinde düşünmem gerekmiyor. Belki iki ya da üç hafta içinde bu konuda düşünmek zorunda kalabilirim” dedi. Trump, görüşmenin olumlu geçtiğini vurgulayarak, “Şu anda yaptırım düşünmüyorum çünkü toplantımız gerçekten çok iyi geçti” ifadelerini kullandı. Beyaz Saray da Trump’ın önceliğinin diplomasi olduğunu belirterek, “Başkan, Rusya’ya yeni yaptırımlar getirmek istemiyor” açıklamasında bulundu.
 
- Donald Trump, Alaska’daki zirvenin ardından olası üçlü buluşmayı değerlendirdi. Trump, Fox News’e verdiği röportajda, “Şimdi iş Başkan Zelenskiy’de, ayrıca Avrupa ülkelerinin de biraz devreye girmesi gerektiğini söyleyebilirim, ama bu esasen Zelenskiy’nin işi. Biz hazırız ve eğer isterlerse ben de bir sonraki toplantıda olacağım. Şu anda Başkan Zelenskiy ile Başkan Putin arasında bir görüşme organize ediliyor” dedi.
 
- Alaska’nın Anchorage kentindeki Elmendorf-Richardson askeri üssünde yapılan Putin–Trump zirvesi sona erdi. Rusya ve ABD başkanları, Alaska’daki müzakerelerin ardından Ukrayna konusunda henüz bir anlaşmaya varamadı.  Trump, Putin ile ikili görüşmesinde "bir miktar ilerleme" ve "büyük gelişme" kaydedildiğini söyledi ancak "Anlaşma olana kadar anlaşma yok" ifadesini kullandı. İki lider, basın toplantısında gazetecilerden soru almadan salondan ayrıldı. 
 
Rusya’nın Washington Büyükelçisi “büyük bir ilerleme yok” açıklaması yaparken, Fox News, Moskova’nın Putin ile planlanan röportajı iptal ettiğini bildirdi. Görüşmenin ardından Putin’in uçağı Anchorage’dan havalandı, Trump ise resmi programa göre 90 dakika erken Air Force One’a binerek Washington’a döndü.
 
Kremlin'in daha önce 6-7 saat sürebileceğini duyurduğı zirve 3 saate yakın sürdü. İki lider gazetecileri karşısında gülümseyerek çıktı ve arada espriler de yapıldı. Ancak Ukrayna krizine çözüm yolunda "somut bir adım" atılamadı. 
 
Trump ortak  basın toplantısında, “Tam bir anlaşmaya varılamadı” dedi. Trump, “Pek çok konuda, çoğunda diyebilirim, uzlaşıya vardık. Ancak birkaç önemli başlıkta hâlâ netlik sağlanmadı. Bu yüzden şu anda ortada bir anlaşma yok” dedi. Yine de görüşmeleri “verimli” olarak nitelendiren Trump, “Bugün büyük ilerleme kaydettik” diye konuştu.
 
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ise müzakereleri “yararlı ve kapsamlı” bulduğunu belirtti. Putin, iki ülke arasındaki ilişkilerde iyileşme işaretleri gördüğünü söyleyerek, “Artık sayfayı çevirme zamanı” dedi. Zirve “üç’e üç” formatında gerçekleşti; Rusya tarafında Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ve Cumhurbaşkanlığı Yardımcısı Yuri Uşakov, ABD tarafında ise Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve özel temsilci Steve Witkoff yer aldı.
 
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in açıklamaları:

Görüşmeler yapıcı bir atmosferde geçti.
Rusya ve ABD, okyanusla ayrılmış olsalar da yakın komşulardır.
“Trump’la uçaktan indiğimizde şöyle dedim: ‘İyi günler, sevgili komşum. Sizi sağlıklı ve hayatta görmek çok güzel.’”
Alaska, Rusya ve ABD’nin ortak tarihinin önemli bir parçasıdır.
Rusya, Alaska’da defnedilmiş Sovyet askerlerinin anısına gösterilen özen için ABD’ye müteşekkirdir.

ABD ile ilişkiler hakkında:
Rusya-ABD ilişkileri Soğuk Savaş’tan bu yana en düşük noktaya geriledi. İki ülke liderlerinin buluşması gerçekten gerekli hale gelmişti.
Rusya ve ABD sayfayı çevirmeli ve işbirliğine dönmelidir.
Trump ile çok iyi doğrudan temaslar kurduk.
Ortak çalışma için birçok ilginç alanımız var.
Rusya ve ABD birbirine teknolojiden Arktik’e kadar farklı alanlarda çok şey sunabilir.

Ukrayna krizi hakkında:
Görüşmenin merkezindeki konulardan biri Ukrayna oldu.
Rusya, Ukrayna halkını kardeş olarak gördü ve görüyor; yaşananlar trajedi ve büyük bir acıdır.
“Trump, eğer başkan olsaydı savaşın olmayacağını söylüyor. Bunu ben de teyit ediyorum.”
Kalıcı bir çözüm için krizin kök sebeplerinin ortadan kaldırılması gerekir.
Rusya, Ukrayna krizini sona erdirmekle ilgileniyor ve Ukrayna’nın güvenliği için çalışmaya hazır.
Bugünkü mutabakatların Ukrayna’da barışa giden yolun başlangıcı olmasını umuyorum.
Kiev’in ve Avrupa başkentlerinin ilerlemeye engel olmamasını bekliyoruz.

ABD Başkanı Donald Trump’ın açıklamaları:

“Barışa ulaşmak için fena olmayan bir şans var, ama henüz anlaşma yok.”
“Zelenskiy ve Avrupalı liderlerle görüşeceğim.”
“Bugün önemli ilerleme sağladık, Başkan Putin’le çok iyi ilişkilerim var.”
“Ukrayna konusunda pek çok maddede uzlaştık, diğerlerinde de iyi bir anlaşma şansı var.”
“En önemlisi — fena değil,  barışa ulaşmak için gayet iyi bir şansımız var."

Görüşmelerin sonunda Trump “Teşekkürler, Başkan. Yakında tekrarlarız. Görüşürüz. Teşekkürler, Vladimir!” dedi. Putin İnbgilizvce söze girerek “Bir dahaki sefere Moskova’da mı?” diye fgülerek sordu.  Trump  “İlginç! Bunun için beni eleştirecekler. Ama böyle bir ihtimali değerlendiriyorum" dedi.

- Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, Alaska’da gerçekleşen Rusya ve ABD liderlerinin görüşmesini “çok pozitif” olarak nitelendirdi. Peskov, “Görüşme gerçekten çok olumlu geçti ve bunu iki lider de dile getirdi. Bu, birlikte ilerleyerek çözüm arayışında güvenle yol almamızı sağlayacak bir konuşmaydı” dedi. Zirvenin ardından Putin ve Trump ortak basın açıklaması yaparken, gazetecilerin sorularını yanıtlamadılar. Peskov, bunun sebebini iki liderin görüşme sonrasında “kapsamlı ve yeterli açıklamalar yapmış olması” şeklinde açıkladı.

- Başkan Trump, basın toplanmtısında gazetecilerden soru kabul etmedi ancak hemen sonrasında Fox TV'den Sean Hannity'e verdiği demeçte önemli açıklamalarda bulundu.
 
Trump, Sean Hannity’nin “Ukrayna’daki savaş nasıl sona erebilir, toprak takası ihtimali var mı?” sorusuna, “Bu konularda büyük ölçüde anlaştık” diye yanıt verdi. “Görüşme çok sıcak bir görüşmeydi” diyen Trump, Putin için “O güçlü bir adam, son derece sert, ama görüşme iki çok önemli ülke arasında çok sıcak geçti” ifadesini kullandı.
 
Trump Zelenskiy’ye ne tavsiye edeceği sorulduğunda ise, “Bir anlaşma yap” dedi ve “Rusya çok büyük bir güç, Ukrayna ise değil” diye ekledi. Putin’in de “sorunu çözmek istediğini” söyledi.

- Zirvede genişletilmiş istişareler görünüşe göre yapılmadı. Henüz resmi olarak doğrulanmayan bilgilere göre, “üçlü formatta” yapılan görüşmelerin ardından planlanan öğle yemeği toplantısı iptal edildi. Haber ajansları, ABD Başkanı Donald Trump’ın Beyaz Saray’a erken geri döneceğini bildirdi. Kremlin’in resmi Telegram kanalı ise müzakerelerin sona erdiğini duyurduktan sonra, Başkan Vladimir Putin’in Fort Richardson’daki anıt mezarlıkta Sovyet askerlerinin mezarlarına çiçek bıraktığı görüntüleri paylaştı. Uzmanlara göre bu gelişmeler liderlerin gazetecilerin sorularını yanıtlamayı reddetmesiyle birleştiğinde, ortada somut bir anlaşmaya varılmadığı anlaşılıyor.

- ABD Başkanı Donald Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptığı zirveyi 0’dan 10’a kadar olan bir ölçekte “10” olarak değerlendirdi. Trump’ın bu sözlerini Fox News sunucusu Brian Kilmeade canlı yayında aktardı. Kilmeade, “Az önce Başkan’la görüşen Sean Hannity ile mesajlaştım. Başkan bana, ‘Bugünü 10 üzerinden 10 olarak değerlendiriyorum’ dedi” ifadelerini kullandı. Trump’ın Fox News’e verdiği tam röportajın TSİ 04.00’te yayımlanacağı belirtildi.

- Alaska’daki Putin-Trump görüşmelerinin ardından ABD Başkanı Donald Trump’ın “anlaşmaya varılamadı” açıklaması Rusya borsasında sert satışlara yol açtı. T-İnvestitsii’nin gece seansında yatırımcılar Rus şirket hisselerini hızla elden çıkardı. Sberbank hisseleri yüzde 2,98 düşerek 309,87 rubleye, Sovkomflot yüzde 5,92 gerileyerek 87,59 rubleye, Novatek yüzde 4,97 kayıpla 1215,2 rubleye, Yandex ise yüzde 3,71 düşüşle 4245 rubleye kadar indi. Görüşme öncesinde Moskova Borsası endeksi gün boyu yükselmiş ve kapanışta yüzde 1,17 artışla 3012 puana çıkmıştı. Ancak Trump’ın, “tam bir anlaşma yok” sözleriyle tablo hızla tersine döndü.

15 Ağustos Cuma
 
- Putin ve Trump’ın “üç’e üç” formatındaki görüşmeleri bir saati aşkın sürdü, heyetler arası görüşmeler Moskova saati ile gece yarısına girildiğinde devam ediyordu. 
 
- Zirve sürerken Bloomberg’in kaynaklarına göre, Putin Ukrayna’da ateşkesten vazgeçerse ABD, Rosneft ve Lukoil’e yaptırım uygulayabilir.
 
- Sky News yorumunda  "Alaska’daki zirve, Rusya’ya yönelik Batı’nın izolasyonunun sona erdiğini gösteriyor" denildi.
 
- CNN’in aktardığına göre, Beyaz Saray, Ukrayna konusunu “çıkmazdan” kurtarmak için Rusya ile anlaşmada bir “havuç” gerekliliğini tartışıyor. Bu “havuç” sadece ekonomik iş birliği değil, aynı zamanda iki ülke arasında stratejik silahlar konusunda bir anlaşma da olabilir.
 
- Trump ile Putin, Alaksa'daki havaalanının pistinde buluştu. Kırmızı halı üzerinde iki başkan birbirlerine doğru yürürken Trump'ın sık sık Putin'i alklışladığı görüldü.  Daha sonra Putin Trump'ın makam arabasına bindi ve liderler havaalanından ayrıldı. 3'e 3 fomatında görüşmeler başladı.
 
İlk etapta Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Cumhurbaşkanlığı Yardımcısı Yuri Uşakov, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve Başkan’ın özel temsilcisi Steve Witkoff’un yer aldığı görüşme basına kapalı yapılıyor
 
- ABD Başkanı Donald Trump Alaska’daki zirvenin başarısızlıkla sonuçlanması halinde Rusya’yı “ciddi sonuçların” bekleyebileceğini söyledi. Trump, Rusya’da ekonomik durumun “iyi olmadığını” da ifade etti.  “Bunu kendim için yapmıyorum, buna ihtiyacım yok. Ülkeme odaklanmak isterdim, ama bunu birçok hayatı kurtarmak için yapıyorum” diyen ABD Başkanı, Washington’un Ukrayna adına müzakere yürütmeyeceğini de söyledi. 
 
Trump, “Onları [Ukraynalıları] konuşacağız, ama Ukrayna’nın kendi kararını almasına izin vermeliyim ve doğru kararı vereceklerini düşünüyorum. Ancak ben burada Ukrayna adına müzakere yapmak için değil, onları müzakere masasına oturtmak için bulunuyorum” ifadelerini kullandı.
 
Başkanlık uçağında Truımp ile gazeteciler arasında şu diyalog gerçekleşti:

— Bugünkü zirvenin başarılı sayılması için ne gerekir?
— Size bunu söyleyemem. Bilmiyorum. Kesinleşmiş bir şey yok. Bazı şeyler istiyorum. Bir ateşkes görmek istiyorum. Bu Avrupa ile ilgili değil. Avrupa bana ne yapacağımı söylemiyor, ama süreçte yer alacaklar, tabii ki Zelenskiy de. Hızlı bir ateşkes görmek istiyorum. Bugün olur mu bilmiyorum, ama bugün olmazsa bundan mutlu olmayacağım. Herkes “bugün olamaz” dedi, ama ben sadece ölümlerin durmasını istiyorum. Ben buradayım çünkü ölümleri durdurmak istiyorum. Biz artık para vermiyoruz, para kazanıyoruz. Silahlarımızı satın alıyorlar, biz NATO’ya gönderiyoruz, NATO bize büyük, güzel çekler gönderiyor. Ama umurumda değil. Biden 350 milyar harcadı ve hiçbir şey elde edemedi, bu önemliydi. Ama beni asıl ilgilendiren geçen hafta 7.011 kişinin — neredeyse hepsi asker — ölmesi. Bir kasabaya füze isabet ettiğinde 36 kişi hayatını kaybetti, ama toplamda 7 binden fazla asker öldü. Bu çılgınlık.

— Sayın Başkan, Putin’le birçok telefon görüşmesi yaptınız. Yüz yüze görüşmenin farkı nedir?
— O zeki bir adam. Uzun zamandır bu işi yapıyor, ama ben de uzun zamandır yapıyorum ve buradayız, başkanız. Bugün yaptığım şey, inanın bana, geçmişte yaptıklarımdan daha zor değil. İyi anlaşıyoruz. İki taraf arasında karşılıklı bir saygı var. Bir şeyler çıkacağını düşünüyorum. Rusya’dan çok sayıda iş insanı getirdiğini gördüm, bu iyi. Bu hoşuma gidiyor çünkü iş yapmak istiyorlar ama savaş bitmeden iş yapamazlar. Biz dünyanın en “sıcak” ülkesiyiz. En “sıcak” ekonomiye sahibiz. Borsa rekor kırdı. Gümrük vergilerinden yüz milyarlarca dolar geliyor. Bir yıl önce ölü gibiydik, şimdi en “sıcak” ülkeyiz ve o da (Putin) bunun bir parçasını istiyor çünkü onun ekonomisi iyi değil, hatta tam tersi. Çin’in de ekonomisi iyi gitmiyor. Ama ben herkesin iyi olmasını istiyorum. Savaş durmalı, ölümler durmalı.

—  Rusya dün gece Ukrayna’ya saldırmaya devam etti, daha fazla İHA fırlattı. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
— Bence müzakere etmeye çalışıyor. Kendince pazarlıkta elini güçlendirecek bir ortam oluşturuyor. Aslında bu ona (Putin) zarar veriyor, ama onun kafasında bu, daha iyi bir anlaşma yapmasına yardımcı oluyor. Belki bulunduğu bölgenin bir parçası, belki genlerinde var, ama bu şekilde müzakere gücü kazandığını düşünüyor. Bence zarar veriyor, ama bununla ilgili onunla daha sonra konuşacağım.

— Bugün masada toprak değişimi konusu var mı?
— Tartışılacak, ama bu kararı Ukrayna’ya bırakacağım ve doğru kararı vereceklerini düşünüyorum. Ben Ukrayna adına pazarlık yapmaya gelmedim, onları masaya oturtmaya geldim. İki taraf var. Bakın, Vladimir Putin tüm Ukrayna’yı almak istedi. Ben başkan olmasaydım, şu an almış olurdu. Ama almayacak.

— ABD’nin Ukrayna’ya, Avrupa ve diğer ülkelerle birlikte, NATO dışında güvenlik garantileri vermesi mümkün mü?
— NATO şeklinde olmayacak, bu gerçekleşmeyecek. Ama evet, Avrupa ile birlikte böyle bir olasılık var.

— Putin’in çok sayıda iş insanı getirmesini bu görüşmede konuşmak ister misiniz?
— Eğer ilerleme kaydedersek, konuşurum. Onların istediği şeylerden biri, benim inşa ettiğim ekonomiden pay almak. Bir yıl önce Biden’ın ekonomisiyle ilgilenmezlerdi ama Trump ekonomisiyle ilgileniyorlar çünkü fabrikalarımız açılıyor. Ülke genelinde yüzlerce fabrika açıyoruz; otomotiv, yapay zeka ve diğerleri. Burada açarlarsa vergi ödemeyecekler, açmazlarsa bazı durumlarda %200, %300 gümrük vergisi ödeyecekler. Henüz bazı tarifeleri belirlemedim, önümüzdeki hafta ve sonraki hafta çelik, yonga ve yarı iletkenler üzerine tarifeler açıklayacağım.

— Oran ne olacak?
— Başta düşük olacak, böylece gelip yatırım yapmaları için zaman tanıyacağız. Ama belli bir süreden sonra çok yüksek olacak. Eğer burada yatırım yapmazlarsa yüksek vergi ödeyecekler, bu da işlerine gelmeyecek. Bu yüzden gelip burada yatırım yapacaklar.

— Sayın Başkan, bu hafta başında Putin’in ilgisiz davrandığını hissederseniz ciddi sonuçlar olacağını söylediniz. Ne demek istediniz?

— Ekonomik açıdan çok ağır sonuçlar. Evet, çok ağır olacak. Benim önceliğim ülkemiz, ama bunu çok sayıda hayatı kurtarmak için yapıyorum. Evet, çok ağır olacak. Çok teşekkürler herkese. 
 
- Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in, ABD–Rusya zirvesinin yapılacağı Anchorage’a yerel saatle tam 11.00’de (TSİ 22.00) ineceğini açıkladı. Peskov, “Kendisini Başkan Trump karşılayacak” dedi. 
 
Rus liderin hava ve program koşullarına rağmen zamanında yetişip yetişemeyeceği sorusuna ise, “Başkan her zaman yetişir” yanıtını verdi.
 
Peskov görüşmesinin toplamda en az altı-yedi saat sürebileceğini belirtti. Peskov, önce liderlerin baş başa ve yardımcıları eşliğinde görüşeceğini, ardından heyetler arası müzakereler ve muhtemel bir çalışma yemeği yapılacağını söyledi. Daha sonra iki liderin bir süreliğine ayrı programlara geçeceğini ve günün sonunda ortak basın toplantısı düzenleyeceğini ifade etti. 
 
- ABD Başkanı Donald Trump ile Belarus Cumhurbaşkanı Aleksandr Lukaşenko telefon görüşmesi yaptı. Belarus liderinin basın servisine yakın Pul Pervogo Telegram kanalına göre, görüşme Moskova saatiyle 16.46’da sona erdi. Görüşme, Trump ile Putin’in 15 Ağustos akşamı Alaska’da yapacağı ve ana gündem maddesi Ukrayna’da barış olan zirve öncesinde gerçekleşti.
 
Trump, görüşmeyi “çok iyi” olarak nitelendirerek, “Amacımız, 16 mahkûmun serbest bırakılması için kendisine teşekkür etmekti. Ayrıca 1300 kişinin daha serbest bırakılmasını konuşuyoruz” dedi. Washington ile Minsk’in ayrıca Ukrayna’daki çatışmanın çözümüne odaklanacak Anchorage zirvesini de ele aldığını belirten Trump, Lukaşenko ile gelecekte yapacağı yüz yüze görüşmeyi “sabırsızlıkla beklediğini” söyledi.
 
- Öte yandan CNN’in aktardığına göre, ABD Başkanı Donald Trump’ı taşıyan Air Force One uçağı Alaska’ya hareket etti. Kalkış noktası, başkanlık konvoyunun kısa süre önce ulaştığı Andrews Ortak Üssü oldu. 
 
Trump’ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşmesi yaklaşık yedi saat içinde, Moskova saatiyle 22.00’de yapılacak. İki liderin gündeminde Ukrayna’daki askeri çatışmanın çözümü ile Moskova ve Washington arasındaki iş birliği perspektifleri yer alıyor.
 
- NBC’nin Beyaz Saray yetkililerine dayandırdığı habere göre, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Alaska’daki Elmendorf-Richardson Üssü’ne varışında “en üst düzeyde” karşılanacak. Zirvenin yapılacağı üste Putin’i bizzat ABD Başkanı Donald Trump karşılayacak. 
 
Kanalın kaynakları, Trump’ın Putin'in önüne “kırmızı halı sereceğini” (roll out the red carpet) belirterek, Rus liderin onur konuğu olarak ağırlanacağını vurguladı. Trump'ın zirve öncesinde Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy veya Avrupa liderleriyle görüşmesi beklenmiyor.
 
- Reuters’ın Beyaz Saray’a dayandırdığı bilgiye göre, ABD’nin Rusya ile müzakerelerdeki heyetinde Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Ticaret Bakanı Howard Lutnick, Hazine Bakanı Scott Bessent ve CIA Direktörü John Ratcliffe yer alıyor. 
 
Trump’a ayrıca Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff, Beyaz Saray Genel Sekreteri Susie Wiles, Genel Sekreter Yardımcısı Dan Scavino ve Basın Sözcüsü Karoline Leavitt eşlik edecek. Fox News Radio muhabiri Ryan Schmelz, heyette ayrıca Başkan Yardımcısı Will Scharf’ın da bulunduğunu aktardı.
 
- Moskova Borsası endeksi yüzde 0,8 artarak 3001,27 puana yükseldi. 13.30 itibarıyla yükseliş yüzde 0,74’e gerilerken endeks 2999,64 puana indi. MOEX endeksi, ana seans sırasında en son 28 Nisan’da 3000 puanın üzerine çıkmıştı. Ancak 11 Ağustos sabah seansında, ek seansları da kapsayan IMOEX2 endeksi bu seviyeyi aşmıştı.
 
- Rusya Savunma Bakanlığı, Donetsk'teki Aleksandrograd yerleşim biriminin Doğu kuvvet gruplarının aktif harekâtıyla kontrol altına alındığını duyurdu.
 
- Kursk’ta bir apartmana düzenlenen insansız hava aracı saldırısında bir kişi yaşamını yitirdi, 17 kişi yaralandı. Soruşturma Komitesi Sözcüsü Svetlana Petrenko, saldırının Rusya Ceza Kanunu’nun 205. maddesi uyarınca terör eylemi olarak değerlendirildiğini bildirdi. Bölge Valisi Aleksandr Hinşteyn daha önce 45 yaşındaki bir kadın ve 12 yaralıdan söz etmişti.
 
- Ryazan bölgesinin Şilovskiy ilçesindeki Elastik fabrikasında meydana gelen patlamada 100’den fazla kişi yaralandı. Yaralanmaların bir kısmının cam kırıklarından kaynaklandığı açıklandı. Bölge Valisi Pavel Malkov, ilk belirlemelere göre beş kişinin hayatını kaybettiğini bildirdi. RIA Novosti daha önce 20 yaralı olduğunu aktarmıştı.
 
- Ryazan bölgesindeki Elastik fabrikasının barut atölyesinde meydana gelen patlamada en az üç kişi yaşamını yitirdi, 20 kişi yaralandı. RIA Novosti’nin acil servis kaynaklarına dayandırdığı bilgiye göre, yaralılardan bazıları ağır durumda. Telegram kanalı 112, beş kişinin durumunun kritik olduğunu bildirirken, Baza ise ölü sayısının beşe çıktığını ve hâlâ enkaz altında kalanlar bulunduğunu yazdı. Aynı kaynaklar, patlamanın muhtemel nedeninin güvenlik kurallarının ihlali olabileceğini öne sürdü. Elastik fabrikasında 2021 yılında meydana gelen patlamada da 17 kişi hayatını kaybetmişti.
 
 
- Donald Trump, ABD, Ukrayna ve Rusya liderlerinin bir araya geleceği planlanan görüşmenin, bugün Alaska’da yapılacak Putin ile görüşmesinden daha önemli olacağını söyledi.
 
Beyaz Saray’da gazetecilere konuşan Trump, “Putin’le görüşmemiz var. Ama daha önemli olan görüşme, Putin, Zelenskiy ve benim aramda olacak. Belki bazı Avrupa liderlerini davet ederiz, belki de etmeyiz” dedi. Alaska’nın Anchorage kentindeki Elmendorf-Richardson birleşik askeri üssünde bu gece yapılacak görüşmeye ilişkin olarak ise “Bu çok ilginç olacak” diyen Trump, “İlk iki, üç, dört ya da beş dakika içinde, genelde olduğu gibi, iyi bir görüşme mi yoksa kötü bir görüşme mi olacağını anlarız. Eğer kötü bir görüşmeyse çabuk biter, eğer iyi olursa hızlı bir barışa yol açar” diye ekledi.
 
Gazetecilerin, Moskova’ya Alaska’da nadir toprak elementlerinin çıkarılması konusunda “ekonomik taviz” verilip verilmeyeceği sorusuna doğrudan yanıt vermeyen Trump, “Nadir toprak metallerinin hiç önemi yok, ben hayat kurtarmaya çalışıyorum” dedi. “Son altı ayda altı savaşı durdurdum” diyen Trump, Ukrayna’daki çatışmaya ilişkin olarak “Başta bunun en kolay kriz olduğunu düşünüyordum, ama en zoru çıktı” ifadelerini kullandı. Trump ayrıca, “Benim başkanlığım döneminde bu çatışma başlamazdı” dedi.,
 
 
- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ABD Başkanı Donald Trump ile Alaska’da yapacağı görüşme öncesinde Magadan’a geldi. Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Putin’in burada sanayi tesisini ziyaret edeceğini ve bölge valisi ile görüşeceğini açıkladı. Peskov, “Doğal olarak, o yöne giderken (Alaska istikametine), ülkemizin coğrafyasını dikkate alarak, başkan hiçbir zaman bölgesel meselelerle ilgilenme fırsatını kaçırmaz. Bu kez de öyle yapacak” dedi.

Magadan ziyaretinin ardından Putin, Alaska’nın Anchorage kentindeki Elmendorf-Richardson birleşik askeri üssünde yapılacak olan ve TSİ 22.30’da başlaması planlanan zirveye katılacak. 

- Bloomberg, Elmendorf-Richardson birleşik askeri üssünde yapılacak Putin–Trump zirvesinin, ABD Gizli Servisi için olağanüstü zorluklar yarattığını yazdı. Habere göre güvenlik operasyonu yalnızca bir hafta içinde planlandı ve turist sezonunun zirvesinde gerçekleşmesi nedeniyle ajanların konaklama ve ulaşım imkânlarında sıkıntılar yaşandı. Alaska’da görevli tek ajanın, zirve için yüzlerce takviye personelin ağırlanmasına hazırlanmak zorunda kaldığı belirtildi. Yerleşim yerinden uzak konumu nedeniyle araçlar ve diğer gerekli ekipman uçakla taşınmak ya da eyalet içinden getirtilmek zorunda kalırken, askeri üssün kontrollü hava sahası, güvenlikli girişleri ve doğrudan askeri birliklere erişimi güvenlik planlamasında avantaj sağlıyor.

- Kursk’ta bir apartmana insansız hava aracı saldırısı sonucu çıkan yangında binanın üstteki dört katı alev aldı. Kursk Bölgesi Vali Vekili Aleksandr Hinşteyn, bir kadının hayatını kaybettiğini, altı kişinin yaralandığını ve bunlardan birinin durumunun ağır olduğunu bildirdi. Yaralılara tıbbi müdahale yapıldığını belirten Hinşteyn, olay yerinde acil servislerin çalıştığını, yangının söndürülmekte olduğunu ve sabah saatlerinde bina sakinlerinin tek tek ziyaret edilerek hasar tespitinin yapılacağını söyledi. Kursk yönetimi, hava savunma sistemlerinin saat 00.38’de devreye girdiğini açıkladı.

- Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Aralık 2024’te Kazakistan’ın Aktau kenti yakınlarında düşen Azerbaijan Airlines (AZAL) uçağının kasıtlı bir saldırı sonucu düşürüldüğünü düşünmediklerini, ancak Bakü’nün resmi özür, sorumluların cezalandırılması ve tam tazminat talep ettiğini söyledi. Fox News’e konuşan Aliyev, uçağın Grozni yakınlarında dış bir etkiden zarar gördüğünü ve bunun kontrol kaybına yol açtığını belirtti. Kazada, Bakü–Grozni seferini yapan uçakta bulunan 67 kişiden 38’i, aralarında yedi Rus vatandaşının da olduğu şekilde hayatını kaybetmişti.

 
14 Ağustos Perşembe
 
- ABD Başkanı Donald Trump, Fox News’e yaptığı açıklamada, Putin görüşmesinin başarısızlık ihtimalini yüzde 25 olarak değerlendirdi. Trump, “Hemen ateşkes sağlanır mı bilmiyorum; asıl önemli olan hızlı bir barış anlaşması. Sınırlar ve topraklar konusunda karşılıklı adımlar atacağız. Sorun çözülmezse yaptırımlar uygulanacak” dedi.
 
Başarılı bir sonuç çıkması halinde Ukrayna lideri Volodimir Zelenskiy ve Avrupalı liderlerle görüşmeyi planladığını belirten Trump, zirvenin “gelecek buluşmalar için zemin hazırlayacağını” söyledi. Kremlin ise görüşmelerin sonucuna dair öngörüde bulunmanın “büyük bir hata” olacağı uyarısında bulundu.
 
Trump “Biliyor musunuz, derhal bir ateşkes sağlayacağımızdan emin değilim, ama bunun olacağını düşünüyorum. Anlıyor musunuz, beni daha çok ilgilendiren şey hemen bir barış anlaşması, hızlı bir şekilde barışın sağlanması” dedi.
 
Trump, ayrıca “İlk iki dakika içinde” anlaşma ihtimalini net olarak anlayacağını belirtti. Beyaz Saray, Amerikan liderinin Rusya’ya yeni yaptırımlar uygulamak istemediğini ve diplomatik yolla sonuç almak istediğini açıklarken, ABD Hazine Bakanı Scott Bessent, görüşmenin olumsuz sonuçlanması halinde Washington’un Moskova’ya yönelik yaptırım baskısını artırabileceğini söyledi.
 
- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Alaska zirvesi öncesinde "A takımın" topladı. Rus lider, Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Savunma Bakanı Andrey Belousov, Maliye Bakanı Anton Siluanov, Genelkurmay Başkanı Valeriy Gerasimov ve Merkez Bankası Başkanı Elvira Nabiullina’nın da aralarında bulunduğu üst düzey bakanlar, güvenlik yetkilileri ve hükümet temsilcileriyle toplantı yaptı. Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, görüşmede ABD yönetiminin çatışmayı durdurma ve uzun vadeli barış koşulları oluşturma yönündeki “samimi çabalarının” değerlendirildiğini aktardı. Zirvede ana gündemin Rusya-Ukrayna krizinin çözümü olacağı, ayrıca stratejik silahların kontrolü, güvenlik konuları ve bazı ekonomik teşviklerin de masada bulunacağı bildirildi.
 
 Putin görüşmenin başında, 1ABD ile yürütülecek diyalogda ilerleyen aşamalarda stratejik saldırı silahlarının sınırlandırılması (SNV) konusunda anlaşmalara varılabileceğini söyledi. Moskova, 2023’te bu anlaşmadaki katılımını askıya almış ve gerekçe olarak ABD’nin Rusya’nın savunma tesislerinde denetim yapma taleplerini reddetmesi ile NATO’nun “stratejik yenilgi” hedefini açıkça dile getirmesini göstermişti. 2010’da imzalanıp 2011’de yürürlüğe giren ve 2021’de beş yıl uzatılan anlaşmanın süresi Şubat 2026’da doluyor.
 
- Rusya Savunma Bakanlığı, Ukrayna ile yapılan yeni esir takası kapsamında Kiev’in kontrolündeki topraklardan 84 Rus askerin geri getirildiğini, karşılığında aynı sayıda Ukraynalı esirin teslim edildiğini açıkladı. Bakanlık, askerlerin şu anda Belarus’ta bulunduğunu, psikolojik ve tıbbi yardım aldıklarını, Rusya’ya ulaştıklarında ise askeri sağlık kurumlarında rehabilitasyon göreceklerini belirtti. Takas sürecinde Birleşik Arap Emirlikleri’nin insani arabuluculuk yaptığı ifade edilirken, Rus baş müzakereci Vladimir Medinskiy, Ukrayna’nın daha önce reddettiği bin kişilik listeden yalnızca iki kişiyi kabul ettiğini söyledi.
 
- Rusya Federal Güvenlik Servisi (FSB) ve Rus ordusunun ortak operasyonuyla, Ukrayna’nın 500 ila 700 kilometre menzile sahip Sapsan balistik füze sistemleri üretme planlarının engellendiği ve bu sistemleri üreten askeri savunma tesislerinin imha edildiği bildirildi. FSB’nin paylaştığı haritada, bu menzil içinde Moskova, Minsk, Vitebsk, Kaluga, Tula, Vladimir ve Donetsk gibi şehirlerin bulunduğu görüldü.
 
- Sky News’un aktardığına göre, Batı’da Rusya, ABD ve Ukrayna liderlerinin katılacağı üçlü bir zirvenin Avrupa’daki tarafsız bir şehirde yapılması ihtimali değerlendiriliyor. Kaynaklar, Vladimir Putin, Volodimir Zelenskiy ve Donald Trump’ın bu ay bitmeden bir araya gelmesi için Avrupa’nın en uygun yer olduğu görüşünde birleşiyor. Trump, Alaska’daki ABD-Rusya zirvesinin başarılı geçmesi halinde üçlü görüşme için “iyi bir şans” bulunduğunu belirtmişti. Reuters ise liderler arasında Avrupa veya Orta Doğu şehirlerinin değerlendirildiğini, Zelenskiy’nin önerdiği Roma’ya karşılık Fransa, Finlandiya, İspanya ve Almanya’nın Cenevre gibi daha tarafsız bir yer istediğini, Erdoğan’ın ise defalarca İstanbul’u “barış masası” olarak önerdiğini bildirdi.
 
- Rusya hükümeti, benzin fiyatlarının borsada rekor seviyelere ulaşması üzerine temmuz sonunda getirilen ve 31 Ağustos’ta sona ermesi planlanan benzin ihracat yasağını eylül ayı sonuna kadar uzatma kararı aldı. Karar, Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak başkanlığında 14 Ağustos’ta yapılan toplantıda alındı. Temmuzda yürürlüğe giren yasak başlangıçta yalnızca küçük rafineriler, depolama tesisleri ve tüccarları kapsarken, temmuz sonunda tüm ihracata genişletilmişti. Ağustosta AI-95 benzininin ton fiyatı ilk kez 80 bin rubleyi aşarken, AI-92 fiyatı da 70 bin 508 ruble ile geçen yılın rekoruna yaklaştı. 
 
- Rusya Adalet Bakanlığı, merkezi Paris’te bulunan uluslararası basın özgürlüğü örgütü Sınır Tanımayan Gazeteciler’i (Reporters Without Borders) “istenmeyen kuruluşlar” listesine ekledi. Bakanlığın internet sitesindeki kayıtlara göre, karar 23 Temmuz 2025’te Başsavcılık tarafından alındı. 1985’te kurulan örgüt, gazeteciler ve medya kuruluşlarının mesleki faaliyetleri nedeniyle maruz kaldıkları baskılara karşı korunmasını amaçlıyor ve her yıl dünya basın özgürlüğü endeksini yayımlıyor. Nisan 2024’te ise Roskomnadzor, “özel askeri operasyon hakkında yalan haber yaydığı” gerekçesiyle örgütün internet sitesini engellemişti. Rusya’da şu anda 250’den fazla kuruluş “istenmeyen” statüsünde bulunuyor.
 
- Kremlin, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ABD Başkanı Donald Trump’ın yarın Alaska’nın Anchorage kentinde yapılacak görüşmesinin Moskova saatiyle 22.30’da başlayacağını açıkladı.
 
Kremlin Dış Politika Danışmanı Yuri Uşakov, görüşmenin önce tercümanlar eşliğinde baş başa formatta, ardından heyetler arası toplantı ve çalışma kahvaltısıyla devam edeceğini söyledi.
 
Rus heyetinde Maliye Bakanı Anton Siluanov, Savunma Bakanı Andrey Belousov, Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Rusya Doğrudan Yatırım Fonu Başkanı ve Devlet Başkanı’nın yatırım-ekonomi temsilcisi Kirill Dmitriev ile Uşakov yer alacak. ABD tarafının heyet listesi ise henüz açıklanmadı. Zirvenin ana gündemi Rusya-Ukrayna çatışmasının çözümü olacak, ayrıca ticari ve ekonomik ilişkiler ile uluslararası güvenlik konuları ele alınacak.
 
Görüşme, Elmendorf-Richardson Ortak Askeri Üssü’nde yapılacak. Uşakov, üssün yakınında, II. Dünya Savaşı’nda Lend-Lease programı kapsamında ABD’den SSCB’ye uçak taşıma görevi sırasında hayatını kaybeden dokuz Sovyet pilotu ile diğer Sovyet asker ve sivillerin mezarlarının bulunduğunu hatırlatarak, zirvenin bu tarihi bağlamda sembolik önem taşıdığını vurguladı. Liderler toplantının ardından ortak basın toplantısı düzenleyecek.
 
- Donald Trump’ın, Ukrayna’ya güvenlik garantileri verilmesine prensipte sıcak baktığı ancak bunun NATO çerçevesinde olmayacağı bildirildi.
 
Politico’nun üç kaynağa dayandırdığı haberine göre, Trump 13 Ağustos’ta Ukrayna ve Avrupa liderleriyle yaptığı çevrim içi görüşmede, olası bir ateşkes anlaşması sağlanması halinde Kiev’e “caydırıcı unsurlar” sağlanmasında Washington’un rol oynayabileceğini belirtti. Ancak Trump, bu taahhüdün yalnızca NATO kapsamında yürütülmemesi şartıyla verilebileceğinin altını çizdi.
 
Cumhuriyetçi liderin, güvenlik garantilerinin içeriğine dair net ayrıntı paylaşmadığı, daha önce ise ABD’nin doğrudan silah sevkiyatını sürdürmeyeceğini, bunun yerine Avrupa ülkelerinin bu silahları NATO aracılığıyla finanse edeceğini ifade ettiği aktarıldı.
 
Görüşme sonrası açıklama yapan ve 30’dan fazla ülkeden oluşan “Gönüllüler Koalisyonu”, Ukrayna’nın egemenliği ile toprak bütünlüğünü koruması için güvenlik garantilerinin gerekli olduğunu vurguladı. Koalisyon üyeleri, Ukrayna Silahlı Kuvvetleri’ne veya üçüncü ülkelerle iş birliğine herhangi bir sınırlama getirilmesine karşı çıktı ve Rusya’nın Kiev’in AB ve NATO üyeliklerine veto hakkı bulunmadığını belirtti.
 
Moskova ise Ukrayna’nın NATO’ya katılmasına karşı çıkarken, tarafına sunulan çözüm planında Ukrayna’nın tarafsızlığını ve ordusunun belirli bir sayı ile sınırlandırılmasını öneriyor; buna karşın ülkenin AB’ye katılmasına itiraz etmeyeceğini ifade ediyor. Başkan Vladimir Putin ise güvenlik garantilerinin ancak Rusya’nın kendi güvenliğinin de sağlanması halinde verilebileceğini savunuyor.
 
- The Wall Street Journal (WSJ),  Trump’ın, Rusya ile müzakerelerin ilk aşamasına  Zelenskiy’nin katılmasının görüşmeleri bozabileceğinden endişe duyduğunu yazdı. Gazetenin aktardığına göre, Trump bu nedenle Zelenskiy’yi başlangıçta masaya davet etmedi ancak ilerleyen süreçte adımlarını koordine etme sözü verdi.

Haberde, 13 Ağustos’ta Trump, Zelenskiy ve Avrupalı liderler arasında yapılan çevrim içi görüşmenin ayrıntıları da yer aldı. Bu toplantıda, 15 Ağustos’ta Alaska’da gerçekleşecek ABD–Rusya zirvesi öncesinde pozisyonlar uyumlu hale getirildi. WSJ’ye göre taraflar, Ukrayna açısından beş “kırmızı çizgi” belirledi: ateşkesin sonraki görüşmelerin ön koşulu olması; mevcut cephe hattı temelinde toprak konularının ele alınması; Rusya’nın da kabul edeceği zorunlu Batı güvenlik garantilerinin sağlanması; Ukrayna’nın müzakerelere katılımı; yapılacak her türlü anlaşmanın ABD, Avrupa ve Ukrayna tarafından desteklenmesi.

Gazetenin kaynaklarına göre, Ukrayna tarafı görüşmelerin sonucundan büyük memnuniyet duydu. Toplantının bitiminde katılımcıların alkış tuttuğu belirtilirken, Amerikalı yetkililerin Avrupa ile pozisyonlarını uyum içinde yürütmeye hazır olduklarını açıkça ortaya koydukları vurgulandı.

- NBC ve CNN'e göre  Trump, yarınki görüşmede Putin’le Ukrayna toprakları konusunu gündeme getirmeyeceğini, bu konunun ancak Kiev’in katılımıyla ele alınabileceğini Zelenskiy ve Avrupa liderlerine bildirdi. Trump’ın çevrim içi toplantıda önceliğinin koşulsuz ateşkes sağlanması olduğunu vurguladığı, bazı Avrupalı liderlerin ise görüşmeden çıkacak sonuçlar konusunda Trump’ın çok iyimser olmadığını düşündüğü aktarıldı.
 
- The Telegraph’in haberine göre, ABD Başkanı Donald Trump, 15 Ağustos’ta Alaska’da yapılacak zirvede Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e Ukrayna’da ateşkes anlaşmasını hızlandırmak amacıyla bir dizi ekonomik teşvik sunmayı planlıyor.
 
Bunlar arasında Rusya’ya Alaska’daki nadir toprak elementlerini geliştirme imkânı tanınması ve Rus sivil havacılık sektörüne yönelik bazı yaptırımların hafifletilmesi — özellikle Boeing ve Airbus uçaklarının bakımında gerekli yedek parça ve ekipman ihracatına yönelik kısıtlamaların kaldırılması — yer alıyor.
 
- Financial Times’ın haberine göre,  Trump–Putin zirvesinde odada Rusya ve Ukrayna konusunda uzman isimler bulunmayacak. Gazete, ABD Başkanı Donald Trump’ın ikinci döneminde sadakati deneyimin önüne koyduğunu ve tecrübeli kadroları devre dışı bıraktığını belirtirken, Moskova ile görüşmeleri yürütme görevini dış politika tecrübesi olmayan emlak geliştirici Steve Witkoff’a vermesi muhalif uzmanların tepkisini çekti. Eski diplomat Eric Rubin, “Trump’ın politika sürecinde yer alan ve Rusya–Ukrayna konusunda tavsiye verebilecek tek bir kişi bile yok” sözleriyle durumu eleştirirken, zirve hazırlıklarını yürüten Ulusal Güvenlik Konseyi’nin küçültüldüğü, Dışişleri Bakanlığı’ndan ise geçen ay aralarında Rusya ve Ukrayna uzmanlarının da olduğu 1300’den fazla çalışanın işten çıkarıldığı, Ocak’tan bu yana ABD diplomatik hizmetlerinin yaklaşık yüzde 25’inin istifa ettiği veya görevden alındığı bildirildi. Kalan personelin moral seviyesinin “tarihin en düşük noktasında” olduğu ifade ediliyor.
 
- Dün yapılan çevrim içi Trump–Zelenskiy-Avrupa zirvesine katılan liderlerin açıklamaları özetle şöyle:

İngiltere  Başbakanı Keir Starmer: “Uluslararası sınırlar zor kullanılarak değişmemeli ve Ukrayna’ya, toprak bütünlüğünü korumak için her türlü anlaşma kapsamında güvenilir ve sağlam güvenlik garantileri verilmelidir.”

Finlandiya Cumhurbaşkanı Alexander Stubb: “Ateşkes ve uzun vadeli barış için birlikte çalışıyoruz. Ukrayna’yı her adımda destekliyoruz. Önümüzdeki birkaç gün ve hafta belirleyici olacak.”

İtalya Başbakanı Giorgia Meloni: “Artık Alaska’da Rusya’nın nasıl davranacağını görme zamanı geldi; çünkü bugüne kadar ileriye dönük önemli adımlar atma niyeti sergilemedi.”

ABD Başkan Yardımcısı J.D. Vance (İngiltere’deki bir askeri üste Amerikan askerlerine hitaben): “Tele konferansa çıkmadan hemen önce Başkan Trump’la konuştum ve o son derece net bir şekilde bunun yönetimimizin misyonu olacağını, Avrupa’ya yeniden barış getireceğini söyledi.”

- Volgograd bölgesinde, gece gerçekleşen yoğun insansız hava aracı saldırısında düşen parçalardan biri Volgograd Petrol Rafinerisi’ne isabet ederek akaryakıt sızıntısına ve yangına yol açtı. Bölge Valisi Andrey Boçarov, yangına itfaiye ekiplerinin hızla müdahale ettiğini ve ilk belirlemelere göre can kaybı ya da yaralanma olmadığını açıkladı. Olayın, “Lukoil-Volgogradneftepererabotka” tesisinde meydana geldiği ve bu rafinerinin Güney Federal Bölgesi’nin en büyük petrol ürünleri üreticisi olduğu belirtildi.
 
Bu arada Belgorod Bölge Valisi Vyaçeslav Gladkov, Perşembe sabahı Ukrayna ordusunun bölge hükümet binasına saldırı düzenlediğini açıkladı. Gladkov, binada küçük çaplı hasar oluştuğunu belirtti.
 
- Rus ordusunun Donetsk bölgesindeki Pokrovsk’un kuzeyinde Ukrayna savunma hatlarını yararak 18 kilometre derinliğinde ve 3–5 kilometre genişliğinde bir koridor açması, hem cephede hem de diplomasi sahnesinde dikkat çekici gelişme olarak yorumlanıyor. Almanya’nın BILD gazetesi analisti Julian Röpke, Rus birliklerinin 11 Ağustos’ta Dnipropetrovsk Oblastı’nı Slaviansk ve Kramatorsk’a bağlayan stratejik karayoluna ulaşarak kritik bir aşamaya geçtiğini belirtirken, bu ilerlemenin Ukrayna’nın askeri lojistik hatlarını kesme riski taşıdığına dikkat çekti.
 
Ukraynalı askerler, Rus birliklerinin motosiklet, zırhlı araç ve yaya olarak ilerleyip araçların imhası sonrası quad ve baggy gibi hafif araçlarla taarruza devam ettiğini aktarırken, askeri uzman Nico Lange, Rusya’nın başarısını pekiştirmesi için Dobropillya–Kramatorsk yolunu kontrol altına alması gerektiğini söyledi. Habere göre bölgeye “Azov” Ulusal Muhafızları’nın da aralarında olduğu Ukrayna takviye birlikleri gönderilirken, bu hamle savaşın başlangıcından beri Rusya’nın en derin cephe ilerlemelerinden biri olarak görülüyor.
 
- The Washington Post’un Pentagon’daki bir kaynağa dayandırdığı haberine göre, Ukrayna ordusu Donbas’taki kontrolündeki son büyük şehirlerden biri olan Pokrovsk’ta kuşatma tehlikesiyle karşı karşıya. Savaş öncesinde yaklaşık 400 bin nüfusa ve yılda 2 milyon tona yakın kömür üretimine sahip şehir, 2024 başından bu yana süren bombardımanlarla harabeye dönerek nüfusunun yüzde 98’ini kaybetti. Habere göre Donbas’ta Ukrayna ordusu için hayati bir lojistik merkez işlevi gören Pokrovsk’un ikmal hatlarının büyük bölümü kesilirken, New York Times’ın aktardığına göre Ukraynalı askerlerin şehre giriş-çıkış yapabildiği, insansız hava araçlarının saldırılarına açık yalnızca 15 kilometre genişliğinde dar bir koridor kaldı.
 
- BM verilerine göre, Temmuz ayında Ukrayna’da çatışmalar sonucu 286 sivil hayatını kaybederken 1388 kişi yaralandı; bu, Mayıs 2022’den bu yana kaydedilen en yüksek aylık bilanço oldu. 
 
- Almanya hükümeti, ABD’den Ukrayna için silah ve mühimmat alımına yönelik PURL programı kapsamında 500 milyon dolar tahsis edeceğini açıkladı. Savunma ve Dışişleri bakanlıklarının ortak açıklamasında, bu paketlerin Avrupa’da üretilmeyen ya da ABD’den Avrupa veya Kanada’ya kıyasla daha hızlı temin edilebilecek askeri ürünleri kapsayacağı, özellikle Rusya’nın artan hava saldırılarına karşı kritik öneme sahip hava savunma sistemlerinin acil ihtiyaç olduğu vurgulandı. NATO’nun 14 Temmuz’da duyurduğu PURL mekanizması çerçevesinde yapılan bu katkı, Almanya’nın ilk ve mekanizmanın toplamda üçüncü büyük ödemesi oldu; daha önce 4 Ağustos’ta Hollanda, 5 Ağustos’ta ise Danimarka, Norveç ve İsveç ortak katkı açıklamıştı.
 
- İngiltere, Ukrayna’da olası bir ateşkes durumunda uygulanmak üzere planlanan barış gücü misyonunun ölçeğini küçülterek, 30 bin kişilik birlik gönderme fikrinden vazgeçti.
 
The Times’ın haberine göre Londra, bunun yerine Batı Ukrayna hava sahasının Typhoon veya F-35 savaş uçaklarıyla devriye edilmesini, kara birliklerinin ülkenin batısında eğitilmesini, lojistik ve silah desteği sağlanmasını, ayrıca Karadeniz’in mayınlardan temizlenerek Ukrayna limanlarına güvenli deniz ulaşımının yeniden tesis edilmesini öngören “daha gerçekçi” bir plan sundu.
 
Bu yaklaşım, İngiltere Başbakanı Keir Starmer’ın öncülüğünde oluşturulan ve 30’dan fazla ülkenin dahil olduğu “Gönüllüler Koalisyonu”nun barış gücü girişiminin, on binlerce asker konuşlandırmanın riskli olduğunu düşünen bazı Avrupa ülkelerinin çekinceleri nedeniyle revize edilmesi sonucu ortaya çıktı.
 
- ABD Hazine Bakanlığı’na bağlı Yabancı Varlıklar Kontrol Ofisi (OFAC), bu Cuma Alaska’da yapılacak Trump-Putin zirvesi için Rusya’ya yönelik bazı yaptırımları bir haftalığına askıya aldı. Çarşamba günü yayımlanan lisansa göre, 13 Ağustos’ta Anchorage’da düzenlenecek zirveye katılım veya organizasyon desteği için gerekli işlemler, 20 Ağustos gece yarısına kadar yaptırım kapsamı dışında tutulacak. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in yurt dışı gezilerinde yanında bulunan pek çok üst düzey yetkili, hâlihazırda ABD yaptırımları ve ülkeye giriş yasağı listesinde yer alıyor.
 
13 Ağustos Çarşamba
 
- Trump, basın mensuplarının "Eğer Putin cuma günkü görüşmede savaşı durdurmak için anlaşmazsa Rusya herhangi bir sonuçla, yaptırımla karşılaşacak mı?" sorusuna "Evet" diye kısa yanıt verdi. Trump devamında "Bunlar ne olacak? Yaptırımlar mı, tarifler mi?" sorusuna ise "Söylememeliyim" diye karşılık verdi.
 
Trump ayrıca Putin ile Zelenskiy'nin Alaska zirvesinin hemen ardından görüşmesini istiyor. ABD başkanı "İlk görüşme başarılı olursa, hemen ikinci bir görüşme yapacağız. Bunu hemen yapmak istiyorum ve eğer isterlerse Başkan Putin ve Başkan Zelenskiy arasında da kısa bir ikinci görüşme yapacağız" dedi.
 
ABD Başkanı, Putin ile yapılacak müzakerelerde istenen  yanıtları alamazsa bir sonraki görüşmenin yapılmayacağı tehdidinde bulundu.
 
- Avrupalı liderler, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yapacağı zirve öncesinde ABD Başkanı Donald Trump ile tele konferans görüşmesi yaptı. Liderler görüşmeden memnun ayrıldıklarını, toplantının öncelikli hedefinin Ukrayna’da ateşkes sağlanması olduğunu belirtti.
 
Almanya Başbakanı Friedrich Merz ile Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Ukrayna hakkında alınacak hiçbir kararın Kiev’in katılımı olmadan verilemeyeceğini vurgulayarak, Ukrayna’nın nihai karar süreçlerine dahil edilmesi gerektiğini savundu.
 
Liderler, bunun Trump, Putin ve Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’yi bir araya getirecek olası bir üçlü zirveyle mümkün olabileceğini dile getirdi. Merz, “bir şeylerin hareketlendiğine dair umut” olduğunu söylerken, olası bir barış anlaşmasına dair beklentilerin arttığını ifade etti.
 
- Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, Avrupa liderleri ve ABD Başkanı Donald Trump ile gerçekleştirdiği video konferansta güvenlik garantilerinin ele alındığını açıkladı. Zelenskiy, Trump’ın bu konuyu Alaska’daki görüşmenin ardından ayrıntılı olarak değerlendirme sözü verdiğini belirtti. “Güvenlik garantilerini çok kısa konuştuk. Ukrayna’nın bu garantilere ihtiyacı olduğunu biliyoruz” diyen Zelenskiy, Trump’ın Alaska görüşmesinden sonra kendisini arayarak atılacak adımları belirlemeyi teklif ettiğini aktardı.
 
Zelenskiy, Ukrayna ile ilgili konuların yalnızca Kiev’in temsilcilerinin katılımıyla karara bağlanabileceğini vurguladı ve Rusya, ABD ve Ukrayna liderlerinin yer alacağı üçlü müzakere formatına hazırlık yapılması çağrısında bulundu. Ateşkesin, kalıcı barış anlaşması imzalanmadan önce sağlanması gerektiğini ifade eden Ukrayna lideri, Rusya’nın Ukrayna’nın Avrupa Birliği ve NATO üyeliğine veto hakkı olmaması gerektiğini söyledi. Alaska’da 15 Ağustos’ta yapılacak Putin-Trump zirvesi öncesinde Almanya Başbakanı Friedrich Merz’in çağrısıyla düzenlenen video konferansta, Avrupa, ABD ve Ukrayna’nın pozisyonları koordine edildi. Merz’e göre müzakerelerde Ukrayna ve Avrupa’nın güvenlik çıkarları masaya yatırılmalı, toprak konuları ise Kiev’in katılımı olmadan ele alınmamalı.
 
- CBS News’in, görüşmelere aşina iki kaynağa dayandırdığı haberine göre, ABD, Trump, Putin ve Zelenskiy’nin katılacağı üçlü zirve için yer arayışını sürdürüyor ve toplantının gelecek haftanın sonunda bile yapılabileceği belirtiliyor. İngiltere’deki bir askeri üste konuşan ABD Başkan Yardımcısı JD Vance ise, Trump’ın Avrupa’da yeniden barış sağlama misyonunu üstlendiğini belirterek, “Barışı sağlamak için kötü adamların, elimizde çok güçlü bir hava kuvveti ve askeri güç olduğunu bilmeleri gerekir” dedi.
 
- Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Trump, Ukrayna lideri Volodimir Zelenskiy ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’i bir araya getirecek olası bir zirvenin, tüm taraflarca kabul edilecek “tarafsız bir Avrupa ülkesinde” yapılmasını umduğunu söyledi. AFP’nin aktardığına göre Macron, “Ukrayna’ya ilişkin toprak meseleleri yalnızca Ukrayna Cumhurbaşkanı tarafından müzakere edilebilir ve edilecektir” ifadesini kullandı.
 
- İngiltere Başbakanı Keir Starmer’ın sözcüsü, Trump ile yapılan görüşmeye ilişkin açıklamada ülkenin Ukrayna’ya desteğinin “sarsılmaz” olduğunu vurguladı. Açıklamada, bu haftanın Ukrayna’nın geleceği açısından önemli bir dönemeç olduğu belirtilerek, Trump’a “Putin’i ateşkes masasına getirme çabaları” için teşekkür edildi. Starmer’ın, uluslararası sınırların güç kullanılarak değiştirilemeyeceğini ve Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü savunmak için güvenilir güvenlik garantilerine sahip olması gerektiğini söylediği aktarıldı. Avrupa’nın da adil ve kalıcı bir barış için Trump ve Zelenskiy ile çalışmayı sürdüreceği ifade edildi.
 
- Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, yapılan görüşmeye ilişkin değerlendirmesinde olumlu bir tablo çizerek bunun “çok iyi” bir konuşma olduğunu söyledi. Von der Leyen, “Bugün Avrupa, ABD ve NATO, Ukrayna için ortak zemini güçlendirdi. Yakın koordinasyon içinde kalacağız. Adil ve kalıcı barışı bizden daha çok isteyen kimse yok” ifadelerini kullandı.
 
- ABD Başkanı Donald Trump, eski Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton’ın, Trump ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Alaska’daki zirvesini “Rusya için büyük bir zafer” olarak nitelendiren sözlerini sert dille eleştirdi. John Bolton 2018–2019 yılları arasında Donald Trump’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı olarak görev yapmıştı.
 
Bolton, cuma günü CNN kanalında yayınlanan The Source programında, Trump ile Putin’in görüşmesinin barış müzakeresi değil, Moskova’nın başarısına atılmış bir başka adım olduğunu savunmuştu. Bolton “Putin için Alaska’dan daha iyi tek yer, Moskova’da yapılacak bir zirve olurdu” dedi.
 
Trump ise sosyal medyada şu ifadeleri kullandı: 
 
“Putin’le toplantım hakkında çalışan çok adaletsiz bir medya var. Sürekli işten kovulmuş kaybedenleri ve John Bolton gibi gerçekten aptal insanları alıntılıyorlar. Bolton, görüşmenin Amerikan topraklarında yapılmasına rağmen ‘Putin zaten kazandı’ demiş. Bu da neyin nesi? Biz HER ŞEYDE kazanıyoruz. Sahte Haber Medyası fazla mesai yapıyor (fazla mesaiye vergi yok!). Eğer anlaşmanın bir parçası olarak Moskova ve Leningrad’ı bedava alsam bile, Sahte Haber Medyası bunun kötü bir anlaşma olduğunu söylerdi! Ama şimdi yakalandılar. Onların YOLSUZLUKLARI hakkında ortaya çıkan tüm gerçek haberlere bakın. Bunlar hasta ve dürüst olmayan insanlar, muhtemelen ülkemizden nefret ediyorlar. Ama önemi yok, çünkü biz her şeyde kazanıyoruz!!! MAGA”
 
- Axios’un ABD’li yetkililere dayandırdığı haberine göre, Trump hâlâ Rusya lideri Putin’e kızgın. Haberde, Trump’ın zaman zaman Rusya yanlısı gibi görünen açıklamalarının aslında anlaşma yapmak için kullandığı bir yöntem olduğu ifade edildi. Axios’a konuşan kaynaklardan biri “Ama eğer taraf seçmek zorunda kalsa, Rus ekonomisini yıkmaya başlardı. Artık ondan gerçekten bıktı” dedi.
 
- The Washington Post’un Pentagon kaynaklarına dayandırdığı haberinde, Ukrayna birliklerinin Donetsk bölgesindeki Pokrovsk’ta kuşatma tehlikesi altında olduğu belirtildi. Rus ordusunun operasyonları, bölgedeki bazı ulaşım yollarının kullanılmasını imkânsız hale getirdi. Bu bölge, Ukrayna ordusu için Donetsk bölgesindeki en önemli lojistik merkezlerden biriydi. 
 
Haberde ulaşım yollarının kaybı nedeniyle ikmalde ciddi sorunlar yaşanabileceği bildirildi. Daha önce The New York Times, Rusya’nın Pokrovsk yakınlarında Ukrayna savunma hattında bir yarma gerçekleştirdiğini ve birkaç kilometre ilerlediğini yazmıştı. Habere göre bu ilerleme, Dobropillya ile Kramatorsk’u birbirine bağlayan önemli bir yolun kesilme riski taşıyor.
 
- Rusya Savunma Bakanlığı, Donetsk'e bağlı Suvorovo ve Nikanorovka yerleşimlerinin Rus ordusunun kontrolüne geçtiğini duyurdu.
 
- Ukrayna Cumhurbaşkanlığı Ofisi Başkanı’nın danışmanı Mihail Podolyak, Rusya ile bir “hava ateşkesi” konusunu görüşmeye hazır olduklarını söyledi. Corriere della Sera gazetesine konuşan Podolyak, hava saldırılarından vazgeçilmesinin etkili barış görüşmelerinin temeli olabileceğini ifade etti. 
 
Podolyak “Rusya’nın stratejik havacılık ve yoğun insansız hava aracı kullanımından vazgeçmesi pek olası değil. Ancak Ukrayna, bu senaryoyu tartışmaya, değerlendirmeye hazır ve bunu gerçekçi müzakere pozisyonlarına ulaşmak için ilk adım olarak görüyor” dedi.
 
- Politico gazetesi ise, ABD ve Rusya liderlerinin Alaska’daki görüşmesi öncesinde, Ukrayna’nın barış anlaşması için beş temel şartını yayımladı: – 
 
Toprak tavizlerinden önce kalıcı ateşkesin sağlanması; 
 
Rusya’nın çatışmanın yol açtığı zararı tazmin etmesi (500 milyar ila 1 trilyon dolar arası); 
 
Ukrayna’nın AB ve NATO üyeliğinin, gelecekteki saldırıları önlemenin tek uzun vadeli yolu olarak görülmesi ve Moskova’nın silahlı kuvvetlerin küçültülmesi ile silah sevkiyatının durdurulması taleplerinin reddedilmesi;
 
Ukraynalı savaş esirleri ve çocukların iadesi; 
 
Rusya’ya karşı yürürlükteki yaptırımların korunması.
 
- Rusya Dışişleri Bakanlığı Enformasyon ve Basın Dairesi Başkan Yardımcısı Aleksey Fadeev, Azerbaycan’ın Ukrayna’ya silah göndermesi halinde çatışmanın daha da tırmanabileceğini söyledi. Fadeev, bu sözleri, Bakü’nün Kiev’e yönelik silah ambargosunu kaldırabileceğine dair haberler üzerine dile getirdi. 
 
Fadeev “Bu tür eylemler, çatışmanın çözümüne katkıda bulunmaz, aksine sahadaki durumu ağırlaştırarak gerilimi artırır” dedi. 
 
Caliber.az, Azerbaycan’ın, Rusya’nın Ukrayna’daki Azerbaycan enerji tesislerine saldırılarının sürmesi halinde Ukrayna’ya silah gönderebileceğini yazmıştı.
 
- Estonya Dışişleri Bakanlığı, Rusya’nın Tallinn Büyükelçiliği’nde görevli birinci sekreteri “persona non grata” ilan ederek nota verdi. Bakanlık, Rus diplomatın “Estonya’nın anayasal düzenini ve hukuk sistemini baltalamaya” katıldığını, ayrıca “Estonya toplumunu bölerek devlete karşı işlenen suçlara katkı sağladığını ve aralarında yaptırım ihlalleri de bulunan bir dizi suça karıştığını” iddia etti.
 
 
 
- CNN’in haberine göre, Vladimir Putin ile Donald Trump, Alaska’nın en büyük kenti Anchorage’ta bulunan Elmendorf-Richardson Birleşik Askeri Üssü’nde bir araya gelecek. Organizatörler, Beyaz Saray’ın Rus heyetini bir ABD askeri üssünde ağırlamaktan kaçınma isteğine rağmen, “tarihi buluşma” için gerekli güvenlik ve lojistik şartları karşılayan tek yerin burası olduğuna karar verdi.
 
- Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Levitt, ABD Başkanı Donald Trump’ın Ukrayna’daki çatışmanın çözümüne yönelik olası bir anlaşma konusunda “kırmızı çizgiler” belirlemeyeceklerini açıkladı. Levitt, insani konuların, özellikle çocukların iadesinin doğrudan Kiev ve Moskova arasında görüşülmesi gerektiğini vurgulayarak, esir takası ve çocuk iadesi gibi başlıklarda bu tür müzakerelerden şimdiden ilerleme sağlandığını belirtti. Trump, 15 Ağustos’ta Alaska’da Putin’le yapacağı görüşmede olası barış anlaşmasının “parametrelerini” ele almayı planlıyor.
 
- Zelenskiy, ABD Başkanı Donald Trump, Trump’ın özel temsilcisi Steve Witkoff ve bazı Avrupa liderleriyle yaptığı son video konferansta, Witkoff’un Rusya’nın ateşkes için “ilk adımı atmaya hazır” olduğuna dair sinyal verdiğini söyledi. Zelenskiy, bunun Moskova’dan gelen ilk türden işaret olduğunu belirterek, Rus teklifinin toprak takası anlamına gelmediğini, sadece ilerlememe taahhüdü içerdiğini, ancak mevcut işgal altındaki bölgelerden çekilmeyi kapsamadığını vurguladı. 
 
- Rusya Savunma Bakanlığı, Ukrayna’nın ABD Başkanı Donald Trump ile Vladimir Putin’in yaklaşan görüşmesini sabote etmeyi amaçlayan bir “provokasyon” hazırlığında olduğunu iddia etti. Bakanlığa göre, bu amaçla Çuguyev kentinde yabancı gazeteciler, cephe hattı yakınındaki siviller hakkında haber hazırlama bahanesiyle bölgeye getirildi. İddiaya göre, görüşme öncesinde kentin yoğun nüfuslu bir mahallesine veya bir hastaneye insansız hava araçları ve füzelerle saldırı düzenlenerek çok sayıda sivilin ölmesi sağlanacak, ardından olay yerindeki Batılı muhabirler görüntüleri kaydederek “olumsuz bir medya atmosferi” oluşturacak. 
 
- The Telegraph’in haberine göre, Londra, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Almanya Şansölyesi Friedrich Merz ve AB Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas’ı, Alaska’da yapılacak Trump-Putin görüşmesine ilişkin kamuoyuna yönelik taleplerden kaçınmaları konusunda uyardı. İngiliz yetkililer, “gereksiz konuşmaların” ve kırmızı çizgi dayatmalarının ABD Başkanı Donald Trump’ı kızdırabileceğini ve bunun sonucunda Trump’ın Avrupa Birliği’ni Ukrayna konusundaki müzakerelerden tamamen dışlayabileceğini belirtiyor.
 
- Volgograd’ın Traktorozavodskiy semtinde, 16 katlı bir apartmanın çatısına düşen insansız hava aracı parçaları nedeniyle bina tahliye edildi. Bölge Valisi Andrey Boçarov, can kaybı ve hasar olmadığını belirterek, güvenlik amacıyla sakinlerin otobüslerle geçici barınma noktasına yönlendirildiğini açıkladı. Olay, bölge genelinde gece boyunca süren yoğun dron saldırılarının bir parçası olarak yaşandı.
 
- Ukrayna ordusuna ait insansız hava araçları, Volgograd’daki rafineriye yönelik saldırı girişiminin ardından bu kez Krasnodar bölgesinin Slavyansk-na-Kubani kentindeki petrol rafinerisini hedef aldı. Bölgesel Operasyonel Karargâh, rafineri sahasına düşen bir İHA parçasının “Gazel” tipi bir aracın yanmasına yol açtığını bildirdi. Saldırı sırasında hava savunma sistemlerinin bölgede ateş açtığı kaydedildi. Olayın diğer sonuçlarına ilişkin resmi açıklama yapılmazken, söz konusu tesisin son bir buçuk yılda defalarca benzer saldırılara uğradığı belirtildi.
 
- Başkan Putin, Başbakan Mihail Mişustin ve ekonomi yönetiminin katıldığı kabine toplantısında, işsizliğin tarihi düşük seviyelerde olmasına rağmen hem resmi hem de gizli işsizlik oranlarında sınırlı bir artış görüldüğünü belirtti. Temmuz ayında enflasyonun %8,8’e gerilemesini önemli bir başarı olarak nitelendiren Putin, yıl sonunda tüketici fiyat artışının %6–7 bandında olabileceğini söyledi. Merkez Bankası’nın politika faizini %20’den %18’e düşürdüğünü hatırlatan Rus lider, halkın enflasyon beklentisinin %13 seviyesinde ölçüldüğünü ifade etti. İşgücü piyasasında personel açığının azaldığını vurgulayan Putin, son dört yılda istihdamın 2,4 milyon kişi arttığını ve mevcut politikaların hem fiyat istikrarını hem de istihdamı korumayı hedeflediğini kaydetti.
 
- Rusya’nın kontrolündeki Zaporijya Nükleer Santrali’nin bulunduğu Energodar kenti, Ukrayna ordusunun topçu atışlarının hedefi oldu. Yeni bölgelerin entegrasyonundan sorumlu Konsey Eşbaşkanı Vladimir Rogov, santral çevresinde duman bulutları görüldüğünü doğrularken, bu durum Avrupa’nın en büyük nükleer tesisinde güvenlik endişelerini yeniden gündeme taşıdı. Uluslararası atom enerjisi uzmanları, nükleer santrallere yönelik saldırıların Çernobil benzeri felaket riski taşıdığı uyarısını yinelerken, şu ana kadar radyasyon sızıntısı bildirilmediği ancak durumun yakından izlendiği belirtildi. Ukrayna Enerji Bakanlığı da, Rus ordusunun kontrolündeki Zaporijya Nükleer Santrali’nin yük limanı bölgesinde duman tespit edildiğini bildirdi. Telegram üzerinden yapılan açıklamada, yangının yeri ve olası sonuçlarının henüz netleşmediği, söz konusu limanın santralin güvenlik çiti dışında bulunduğu vurgulandı. 
 
- Hindistan Petrol Bakanlığı’nın parlamentoya sunduğu rapora göre, ABD Başkanı Donald Trump’ın Rus petrolü alımları nedeniyle Hindistan’a uygulayacağı ek gümrük vergisi tehdidine karşı, devlet petrol rafinerileri uzun vadeli sözleşmelerini diğer tedarikçilerle sürdürerek piyasa istikrarını korumaya çalışıyor. Yetkililer, bu yaklaşımın enerji güvenliğini ve ham petrolü en uygun fiyattan temin etme imkanını sağladığını belirtirken, Rusya’dan petrol ithalatının geleceğine ilişkin hükümetten netlik beklendiğini vurguladı. Trump, 6 Ağustos’ta Hindistan’a yönelik gümrük vergilerini yüzde 50’ye çıkaracak ek yüzde 25’lik tarife kararı almış, yeni düzenlemenin 27 Ağustos’ta yürürlüğe gireceğini açıklamıştı.
 
- Hindistan’ın devlet bankası SBI, ABD ve AB yaptırımlarına maruz kalmamak için, yarısı Rosneft’e ait olan büyük rafineri şirketi Nayara Energy ile ticaret ve döviz işlemlerini durdurdu. The Economic Times’ın aktardığına göre karar, resmi talimat olmadan, bankanın uluslararası normlara uyum amacıyla aldığı iç önlem niteliğinde. Nayara’nın ilk ciddi sorunları, AB’nin temmuzda Rusya’ya yönelik 18’inci yaptırım paketini onaylayarak Rus petrol ürünlerine ithalat kısıtlaması ve varil başına 47,6 dolar fiyat tavanı getirmesiyle başladı; şirket AB yaptırım listesine de alındı. Kaynaklar, bu gelişmelerin bankaları uluslararası işlemlerde daha katı kurallara yönelttiğini, ABD’nin sonradan getirdiği gümrük vergilerinin ise baskıyı artırdığını belirtiyor.
 
- Azerbaycan, 12 Ağustos’ta St. Petersburg’da düzenlenen Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) İçişleri Bakanları Konseyi toplantısına katılmadı. BDT İcra Komitesi’nin açıklamasına göre toplantıya Ermenistan, Belarus, Kazakistan, Kırgızistan, Rusya, Tacikistan, Türkmenistan ve Özbekistan’dan temsilciler katıldı. Azerbaycan İçişleri Bakanı Vilayat Eyvazov’un yokluğuna ilişkin neden belirtilmezken, oturumda suçla ortak mücadele, kolluk kuvvetleri iş birliği ve yasa dışı göçle mücadele konuları ele alındı.
 
- Moskova’daki 2. Batı Bölge Askeri Mahkemesi, 53 yaşındaki eski iş insanı ve öğretim görevlisi Eldar Marçenko’yu, Ukrayna ordusuna (VSU) 2023’te Kursk bölgesindeki iki havaalanının koordinatlarını ileterek düzenlenen İHA saldırısına yardım ettiği gerekçesiyle 13 yıl hapis cezasına mahkûm etti. Saldırılarda askeri hedefler vurulmazken sivil yapılar zarar gördü. Azerbaycan doğumlu Marçenko, suçlamaları reddederek işkence gördüğünü öne sürdü. Savcılığa göre sanık, Ukrayna istihbaratınca oluşturulan bir gruba katılarak navigasyon cihazı ve telefon temin etti, koordinatları tespit ederek iletti; saldırılar 26–27 Ağustos 2023’te gerçekleştirildi ancak hedeflere ulaşamadan biri apartmana çarptı, diğeri düşürüldü.
 
- The New York Times’ın iddiasına göre, ABD’deki federal mahkemelerin veri tabanına yönelik 4 Temmuz’da gerçekleşen siber saldırıya Rusya’nın karıştığına dair kanıtlar bulundu. Saldırıda, aralarında tanıkların kimlik bilgilerinin de yer aldığı gizli kayıtların açığa çıkmış olabileceği belirtilirken, bazı aramaların New York ve diğer bölgelerdeki orta ölçekli ceza davalarına, özellikle de “Rus ve Doğu Avrupalı” soyadlarına sahip kişilere ilişkin olduğu kaydedildi. ABD’deki bölge mahkemeleri saldırının etkilerini gidermeye çalışırken, Moskova daha önce bu tür saldırılarla bağlantılı olduğu yönündeki suçlamaları reddetmişti.
 
- Financial Times’ın radar uydularından elde edilen uzun dönemli verileri analizine göre, Avrupa ülkelerinde (İngiltere ve Norveç dâhil) savunma sanayi işletmelerinin kapladığı alan 2020–2021 dönemindeki 790 bin metrekareden 2024–2025’te 2,8 milyon metrekareye çıkarak üç kattan fazla büyüdü. Gazete, 37 şirkete ait 150 tesisin incelendiğini, bunlar arasında Macaristan’ın batısındaki Varpalota’da Rheinmetall ile devlet şirketi N7 Holding’in inşa ettiği ve Temmuz 2024’te 30 milimetrelik zırhlı araç mühimmatı üretmeye başlayan fabrikanın öne çıktığını aktardı. FT, ayrıca AB’nin ASAP programı kapsamında destek alan 88 tesisin, fon almayanlara kıyasla üretim alanlarını daha hızlı genişlettiğini belirtti.
 
12 Ağustos Salı
 
- Ukrayna Devlet Başkanı  Zelenskiy, gazetecilere yaptığı açıklamada Pokrovsk yönündeki çatışmaları “en zor durum” olarak nitelendirdi. Zelenskiy, Rus birliklerinin bu bölgede birkaç noktada yaklaşık 10 kilometre ilerlediğini söyledi.
 
Zelenskiy, bu ilerlemenin amacının, 15 Ağustos’ta yapılacak Putin-Trump görüşmesi öncesinde özellikle Amerikan kamuoyunda “Rusya ilerliyor, Ukrayna kaybediyor” algısı oluşturmak olduğunu savundu.
 
Ukrayna Genelkurmay Başkanlığı, Pokrovsk ve Dobropillya hattında ağır çatışmalar yaşandığını ve bölgeye takviye birliklerin gönderildiğini doğruladı.
 
The New York Times, Rus ordusunun Pokrovsk yakınlarında Ukrayna savunma hattını yararak birkaç kilometre içeri girdiğini yazarken, The Financial Times bu saldırının Dobropillya ile Kramatorsk’u bağlayan kritik yolun kesilme tehlikesi taşıdığını ve Rusya’nın yıl içindeki en önemli askeri kazanımlarından biri olabileceğini belirtti. Donetsk bölgesinde Ukrayna’nın kontrolünde olan Pokrovsk, stratejik konumu nedeniyle iki ordu için de önemli görülüyor. Rusya Savunma Bakanlığı ise, şehir yakınındaki Lunacharskoye’nin (Fedorovka) kontrol altına alındığını açıkladı.
 
- Zelenskiy, ülkesinin Donetsk ve Lugansk bölgelerinden çekilmeyeceğini belirterek, “Donbas’tan kendi isteğimizle ya da baskıyla çıkarsak üçüncü bir savaşı başlatmış oluruz” dedi. Zelenskiy’nin bu açıklaması, Kremlin’in geçtiğimiz hafta ABD’ye ilettiği ve her iki tarafın yararına “bazı toprak değişimlerini” öngören teklif haberlerinin ardından geldi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Moskova’nın çözüm için öne sürdüğü koşulların 2024 yazından bu yana değişmediğini söylemişti.
 
- Financial Times (FT), Avrupa’daki savunma sanayii işletmelerinin üretim kapasitesini eşi görülmemiş bir hızla artırdığını yazdı. Ukrayna’daki çatışmaların başlamasından bu yana bu tür işletmelerin toplam alanı 7 milyon m2 genişledi, kapasite artış hızı ise, önceki yıllara kıyasla üç katına çıktı. 
 
Gazete, binin üzerinde uydu görüntüsünü inceledi ve bunların yaklaşık üçte birinde devam eden inşaat faaliyetlerini gösteren değişiklikler tespit etti. 2021’de 0,79 km² alanda yürütülen çalışmalar, 2024 baharında 3,02 km²’ye, bu yılın baharında ise 2,8 km²’ye ulaştı. 
 
FT, aralarında Alman Rheinmetall ile Macaristan’ın devlet savunma holdingi №7’nin ortak projesinin de bulunduğu, 37 şirkete ait 150’den fazla sanayi tesisini analiz etti. Batı Macaristan’da bulunan bu tesiste şu anda KF41 Lynx piyade savaş aracı için 30 milimetrelik mühimmat üretiliyor, ilerleyen dönemde Leopard 2 ve Panther tankları için mühimmat üretimi ile patlayıcı madde fabrikası da planlanıyor.
 
- Tataristan’da sanayi tesislerini hedef alan geniş çaplı bir insansız hava aracı saldırısı gerçekleşti. Cumhuriyet yönetiminin Telegram kanalında yer alan açıklamaya göre, saldırıda can kaybı veya yaralanma yaşanmadı, “üretim süreçleri aksamadı” ve tesisler normal şekilde çalışmaya devam ediyor. 
 
Kazan Havalimanı’nda uygulanan Kovyor planı kaldırıldı. İHA tehlikesi sabah 07.25’te ilan edilirken, Kazan, Nijnekamsk, Elabuga, Naberejnıye Çelnı ve Almetyevsk için uyarı yapıldı. Nijnekamsk Havalimanı da uçuş trafiğini geçici olarak durdurdu.
 
Öte yandan Komi'deki Uhta Havalimanı’nda uçuşların iniş-kalkışına yönelik geçici kısıtlamalar kaldırıldı. Rosaviatsiya, güvenlik amacıyla uygulanan bu tedbirin havalimanının yaklaşık dört saat hizmet vermemesine yol açtığını bildirdi. 
 
- Rostelekom Başkanı Mihail Oseyevskiy telekom operatörlerinin mesajlaşma uygulamalarında sesli aramaların kısıtlanmasını talep ettikleri yönünde çıkan iddiaları reddetti. Oseyevskiy, “Böyle bir girişimden haberimiz yok” dedi. 
 
Öte yandan, Sivastopol Valisi Mihail Razvojayev, Ukrayna ordusunun saldırılarını önlemek amacıyla Kırım’da mobil internet kesintilerinin artabileceğini açıkladı.
 
- St. Petersburg Borsası’nda AI-95 benzin fiyatı ton başına 80 bin 510 rubleye (+%0,44) çıkarak yeni bir rekor kırdı. Bir önceki rekor 8 Ağustos’ta kaydedilmişti. 
 
- OPEC 2026 yılında küresel petrol talebinin günlük 1,4 milyon varil artarak 107 milyon varile ulaşacağını tahmin ediyor. Bu revizyon, Avrupa, Amerika, Orta Doğu ve Afrika’daki ekonomik büyüme beklentilerinin iyileşmesiyle bağlantılı, en büyük artışın Hindistan’dan gelmesi bekleniyor. 
 
- Rusya Ekonomik Kalkınma Bakanlığı, St. Petersburg yönetiminin yasal göçmenlerin kurye olarak çalışmalarını yasaklamasına ilişkin olarak, yabancı işgücüne dair politikaların bölgesel ihtiyaçlar ve işgücü piyasası koşullarına göre belirlenmesi gerektiğini, bu kararların bölge ekonomisine zarar vermemesi gerektiğini vurguladı.
 
 
-  İngilizThe Daily Telegraph, Ukrayna’nın Rusya’nın kontrolündeki bazı bölgelerden vazgeçmeyi, çatışmanın sona ermesi ve NATO üyeliği yolunun açılması karşılığında tartışmaya hazır olduğunu yazdı. ,
 
Gazeteye göre, Zelenskiy, Donetsk, Lugansk, Zaporojye, Herson ve Kırım’daki bölgelerin statüsünün müzakere konusu olabileceğini kabul etti.
 
Bu adım, cephe hattının dondurulması ve söz konusu toprakların fiilen Rusya’ya bırakılması anlamına gelecek. Haberde, bu yaklaşımın Zelenskiy’nin tutumunda bir yumuşama olarak değerlendirildiği  belirtildi.
 
Haberde Zelenskiy’nin, Rusya ve ABD liderleriyle yapılacak görüşme öncesinde pozisyonunu yumuşatarak olası tavizlere hazırlandığı belirtildi.
 
Avrupalı yetkililer, Zelenskiy’nin, çatışmaların sona ermesi karşılığında toprak tavizlerini kabul edebilecek önemli bir kesimin desteğini alabileceğini, ancak anayasal kısıtlamalar nedeniyle bu tür kararların referandumla onaylanması gerektiğini vurguluyor. Habere göre Ukrayna, olası tavizler karşılığında modern silah tedarikini ve NATO üyeliği perspektifini içeren sağlam güvenlik garantileri bekliyor. 
 
-  Zelenskiy, Rusya’nın ateşkese hazırlandığına dair herhangi bir işaret görmediklerini belirterek, “Putin kesinlikle ateşkese hazırlanmıyor” dedi. Telegram kanalından yaptığı video mesajda, Ukrayna istihbaratının Rusya’nın “yeni saldırı operasyonlarına başlamak amacıyla güçlerini harekete geçirdiğine dair” raporlar aldığını söyleyen Zelenskiy, “Eğer biri barışa hazırlanıyorsa, bunu yapmaz” ifadelerini kullandı. Ayrıca, “Putin yalnızca Amerika ile yapılacak görüşmeyi kendi zaferi gibi sunmak ve Ukrayna’ya eskisi gibi baskı yapmaya devam etmek istiyor” dedi.
 
 Daha önce The Wall Street Journal, Putin’in ABD’ye Ukrayna’nın bazı bölgelerinden vazgeçilmesini ve bu kayıpların uluslararası tanınmasını içeren kapsamlı bir ateşkes teklifi sunduğunu yazmıştı. Zelenskiy ise, “Barışa götüren kararlar almaya hazırız ama toprağımızı hediye etmeyeceğiz” diye konuştu.
 
- ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray’daki basın brifinginde bir gazetecinin “Ukrayna, Rusya’ya karşı yürüttüğü mücadelede galip gelebilir mi?” sorusuna, “Rusya tarih boyunca savaşlar kazanmış ve hayatta kalmıştır” yanıtını verdi.
 
Trump, bu konuyu dostu olarak nitelendirdiği Macaristan Başbakanı Viktor Orban’la görüştüğünü belirterek, “Ona ‘Rusya, Ukrayna’ya yenilebilir mi?’ diye sordum. Bana öyle bir baktı ki, sanki ‘Bu ne kadar aptalca bir soru’ diye düşünüyordu” dedi. Orban’ın “Rusya büyük bir ülke, savaşlar kazanarak ayakta kalır. Onlar savaşıyor” yanıtını aktaran Trump, Rusya’nın Adolf Hitler’i ve Napolyon’u yenilgiye uğrattığını hatırlattı. Trump, Orban’ın ayrıca “Çin sizi ticarette, Rusya ise savaşta yeniyor” sözlerini de “ilginç bir tespit” olarak paylaştı.
 
- AB Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, AB dışişleri bakanları toplantısının ardından yaptığı açıklamada, Moskova’ya karşı yeni yaptırımlar üzerinde çalıştıklarını söyledi. Kallas, sosyal medya platformu X’te, “ABD’nin adil bir barışa yol açacak adımlarına destek veriyoruz. Aynı zamanda Rusya’ya ek yaptırımlar getirmek, Ukrayna’ya askeri desteği artırmak, bütçe ihtiyaçlarını karşılamasına ve AB’ye katılım sürecine daha fazla yardımcı olmak için çalışıyoruz” ifadelerini kullandı. Kallas, “Transatlantik birliği, Ukrayna’ya destek ve Rusya’ya baskı; bu savaşı bitirmenin ve Avrupa’da gelecekteki saldırganlığı önlemenin yoludur” dedi.
 
- ABD Federal Havacılık İdaresi (FAA), 15 Ağustos’ta ABD Başkanı Donald Trump ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Alaska’nın Anchorage kentinde yapacağı görüşme nedeniyle kent üzerinde hava sahasının geçici olarak kapatılacağını duyurdu. 48,3 kilometrelik bir yarıçapı ve 5,5 kilometreye kadar olan irtifayı kapsayacak kısıtlamalar 16 Ağustos’ta kaldırılacak. Trump, geçen hafta duyurduğu bu görüşmeyi “deneme niteliğinde” olarak tanımlamış ve amacının Ukrayna’daki çatışmayı durdurmak olduğunu belirtmişti.
 
- Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov, 15 Ağustos’ta Alaska’da yapılacak Putin–Trump görüşmesinin, iki ülke ilişkilerinin normalleşmesine ivme kazandırmasını umduklarını söyledi. İzvestiya’ya konuşan Ryabkov, bu sürecin özellikle hava ulaşımının yeniden tesis edilmesi gibi alanlarda ilerleme sağlayabileceğini belirtti.
 
- Rusya ve Brezilya, ABD yaptırımlarının gölgesinde ekonomik iş birliğini genişletme kararı aldı. İki ülkenin maliye bakanlıkları, makroekonomik politika, vergi, altyapı finansmanı ve reform programları gibi alanlarda koordinasyonu öngören bir iş birliği memorandumu imzaladı. BRICS, G20 ve uluslararası finans kuruluşları çerçevesinde de ortak çalışmaları artırmayı hedefleyen anlaşma, Brezilya’nın Rusya ile ticaretini derinleştirdiği bir dönemde geldi. Ancak ülke, ABD Başkanı Donald Trump yönetiminin Rusya ile yakın ticari ilişkileri olan ülkelere ek gümrük vergileri uygulayabileceği uyarıları nedeniyle olası yaptırımlar ve 50’lik mevcut tarifelerin yükselmesi riskinden endişe ediyor.
 
- Kommersant’ın haberine göre, Suriye’deki geçiş hükümeti, ülkenin güneyindeki bölgelerin yeniden Rusya’nın kontrolüne verilmesi için girişimlerde bulunuyor. Şam yönetimi, Rus askeri polisinin 8 Aralık 2024’te Beşşar Esad rejiminin devrilmesinden önce olduğu gibi yeniden güney illerinde devriye gezmesini talep ediyor. Bu adımın, İsrail’in bölgede sürdürdüğü askeri faaliyetleri sınırlandırabileceği değerlendiriliyor. Aralık 2024’ten bu yana İsrail Savunma Kuvvetleri’nin Güney Suriye’de bazı bölgeleri işgal ederek tampon bölge oluşturması Şam’da endişe yaratırken, Rusya’nın dönüşünün bu durumu dengeleyebileceği umuluyor.
 
- Ermenistan ve Azerbaycan Dışişleri Bakanlıkları, 8 Ağustos’ta Washington’da parafe edilen barış anlaşmasının taslağını yayımladı. Taraflar, anlaşma kapsamında birbirlerine karşı toprak taleplerinden vazgeçmeyi, karşı tarafın toprak bütünlüğünü zayıflatacak askeri eylemlerden kaçınmayı ve sınırlarında üçüncü ülke askerlerine yer vermemeyi taahhüt etti. Anlaşma yürürlüğe girdiğinde iki ülke, uluslararası mahkemelerdeki karşılıklı şikayetlerini geri çekecek, diplomatik ilişkiler kuracak ve bunları Viyana Konvansiyonları çerçevesinde yürütecek. Uygulamayı denetlemek üzere ortak bir komisyon kurulması da öngörülüyor. Mart ayında üzerinde uzlaşılan 17 maddelik metnin içeriği ilk kez açıklanırken, imza tarihi henüz netleşmedi. Bakü’nün, AGİT Minsk Grubu’nun feshi ve Ermenistan anayasasında değişiklik yapılması yönündeki ek talepleri, anlaşmanın geleceğini belirleyecek kritik unsurlar arasında görülüyor.
 
- Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Ukrayna’ya 2 milyon dolarlık insani yardım paketi gönderilmesi talimatı verdi. Cumhurbaşkanlığı resmi internet sitesinde yayımlanan karara göre, bu tutar Azerbaycan üretimi elektrik ekipmanlarının satın alınarak Ukrayna’ya gönderilmesi için kullanılacak. Yardım, 2025 devlet bütçesinde öngörülen cumhurbaşkanlığı rezerv fonundan karşılanacak. Karar, Aliyev ile Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenski arasında dün yapılan telefon görüşmesinin hemen ardından geldi.
 
- Ukrayna’nın devlet dili koruma yetkilisi Elena İvanovska, Rusçanın Avrupa Konseyi’nin “Bölgesel veya Azınlık Dilleri Şartı” kapsamındaki koruma listesinden çıkarılmasını önererek, “Rusçanın bizim korumamıza ihtiyacı yok” dedi. Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zaharova ise bu öneriyi sert sözlerle eleştirerek, Kiev’in uluslararası yükümlülüklerini hiçe saydığını savundu. Rusça, Ukrayna’da devlet dili olmasa da uzun süre güney ve doğu bölgelerinde bölgesel dil statüsüne sahipti; ancak 2019’da yürürlüğe giren yasa, kamu kurumlarında ve birçok sektörde Ukraynacayı zorunlu kılarak diğer dillerin kullanım alanını ciddi şekilde kısıtladı.
 
- ABD ve Çin, 12 Ağustos’ta sona erecek tarifelerle ilgili “tarihî ateşkesi” 90 gün daha uzatma kararı aldı. Stockholm’de yapılan görüşmelerin ardından yayımlanan ortak açıklamaya göre, taraflar mevcut 10’luk gümrük vergilerini koruyacak, ancak 24’lük ek tarifelerin uygulanmasını üç ay süreyle askıya alacak. ABD Başkanı Donald Trump, Truth Social hesabından yaptığı açıklamada, “Çin’e yönelik tarifelerin askıya alınmasını 90 gün daha uzatan Başkanlık Kararnamesini imzaladım. Anlaşmanın diğer unsurları aynı kalacak” ifadelerini kullandı. Bu karar, 2025’te sertleşen ticaret savaşında gerilimi geçici olarak dindirmeyi hedefleyen üçüncü yüksek düzeyli müzakere turunun ardından geldi.
 
- Yerel Alaska Landmine gazetesinin aktardığına göre, Trump-Putin zirvesinin Alaska’nın Girdwood kentindeki Alyeska Resort otelinde gerçekleşeceğine dair güçlü işaretler var. Haberde, otelin rezervasyon sisteminde 12-16 Ağustos tarihlerinin tamamen dolu göründüğü, ancak Kommersant muhabirinin 11 Ağustos sabahı yaptığı kontrolde yalnızca 14 ve 15 Ağustos tarihlerinde rezervasyon yapılamadığının tespit edildiği belirtildi. Bu durum, güvenlik gerekçesiyle otelin belirli bölümlerinin bloke edilmiş olabileceği yorumlarına yol açarken, Anchorage’a yaklaşık 40 dakika uzaklıktaki Alyeska Resort’un Alaska’nın en lüks otellerinden biri olduğu ifade edildi.
 
- Siyasi analist Mihail Rostovski, Moskoyskiy Komsomolets’teki yorumunda, Putin-Trump zirvesi etrafında yürütülen perde arkası mücadelenin yalnızca mevcut Ukrayna çatışmasını bitirmeye yönelik olmadığını, aynı zamanda gelecekteki olası bir hesaplaşmanın gölgesini de taşıdığını belirtiyor. Rostovski’ye göre, iki liderin vardığı ön mutabakatı kabul etmeyen Kiev, AB, İngiltere ve ABD’deki Ukrayna yanlısı çevreler, bu süreci sabote etmeye çalışıyor. Ancak elinde tüm kozları tutan tarafların Putin ve Trump olduğunu vurgulayan yazar, Trump’ın değişken tutumunun bu süreci her an farklı bir yöne çevirebileceğini, bunun da Rusya açısından güvenilirlik sorununu beraberinde getirdiğini ifade ediyor.

Yazar, Washington Post’un, Ukrayna’nın güvenlik garantileri ve hatta sınırlı toprak tavizlerinin müzakere edilebileceğine dair değerlendirmesine dikkat çekerek, önerilen çözümlerin aslında mevcut çatışmayı sona erdirip hemen ardından yeni bir cepheleşmeye zemin hazırladığını savunuyor. Rostovski’ye göre, Batı’nın Ukrayna’yı “silahlandırılmış bir garnizon devleti” haline getirme vizyonu, Rusya açısından kabul edilemez bir ara formül niteliği taşıyor. Bu nedenle, Alaska’daki görüşmeye gidecek olan Rus heyetinin, çatışmanın gelecekte tekrar alevlenmesini engelleyecek garantiler elde etme hedefiyle masaya oturması gerektiğini vurguluyor.

- Analist Georgi Bovt, Business FM’deki yorumunda, Trump-Putin zirvesi öncesinde Avrupa’nın diplomatik atağa kalktığını ve 13 Ağustos’ta Almanya, Fransa, İngiltere, İtalya, Polonya ve Finlandiya liderlerinin Trump’la çevrim içi görüşme yaparak onu etkilemeye çalışacağını belirtiyor. Bovt’a göre, bu “kolektif psikoterapi seansı”nın amacı, Trump’ın olası bir “toprak takası” anlaşmasına onay vermesini engellemek ve Zelenskiy’nin Alaska’daki zirveye katılımını sağlamak. Ancak Washington, Avrupa’nın baskısına karşı şimdilik direniyor. ABD Başkan Yardımcısı J.D. Vance, Ukrayna’daki savaşın Amerikan bütçesiyle finanse edilmeyeceğini açıkça dile getirirken, iki tarafın da memnun kalmayacağı bir barış formülü arayışında olduklarını vurguluyor.

Bovt, ABD’de olası “Trump-Putin anlaşması”na yönelik ciddi bir muhalefet bulunmadığını, hatta Trump’a yakın senatör Lindsey Graham gibi şahin isimlerin bile toprak değişimi fikrine sıcak baktığını aktarıyor. ABD’nin NATO’daki büyükelçisi Matthew Whitaker’ın, Moskova ile teknik düzeyde hangi bölgelerin değişime konu olabileceğine dair görüşmeler yapıldığını kabul etmesi, masada somut bir harita taslağı olabileceği ihtimalini güçlendiriyor. Bovt’a göre, ABD’nin yaklaşımı Avrupa’dan farklı: Washington, Rusya’nın da onayının gerektiğini kabul ederken, Avrupalı liderler bu unsuru öne çıkarmıyor. Yazar, bu tutumun, ABD’nin Ukrayna meselesine realpolitik çerçevesinde baktığını ve Trump’ın bir emlak yatırımcısı olarak "sahadaki gerçekliklere duygusal söylemlerden daha çok önem verdiğini gösterdiğini" ifade ediyor.

 
11 Ağustos Pazartesi
 
- ABD Başkanı Donald Trump, Ukrayna lideri Volodimir Zelenskiy'nin "anayasal izin" olmadan toprak değişimi konusunda anlaşma olamayacağı açıklamasından duyduğu rahatsızlığı  basın toplantısında dile getirdi .
 
Trump, "Zelenskiy'nin 'Anayasal izne ihtiyacım var' demesi beni biraz üzdü. Yani savaşa girip herkesi öldürmek için izin aldı ama toprak takası yapmak için izne ihtiyacı var" dedi.
 
Aynı zamanda toprak değişimi konusunda değinen Trump, "Toprak değişimi olacak - bunu Rus tarafından ve diğer herkesle yaptığım görüşmelerden biliyorum. Ukrayna için iyi olacak. Ukrayna için kötü değil, iyi olacak. Ama biraz kötü olacak,  her iki taraf için de. Hem iyi hem kötü olacak. Ancak haritada çok dengesiz hatlar olduğu için zorlu bir süreç. Cephe hatlarını değiştireceğiz. Rusya Ukrayna'nın çoğunu işgal etti. Bu toprakların bir kısmını geri almaya çalışacağız. Rusya çok iyi bölgelerde toprak işgal etti, kıyı şeridi ve en pahalı gayrimenkul orada" dedi.
 
- Trump, Rusya'nın çatışma başladıktan "dört saat" sonra Kiev'de olabileceğini, ancak Rus generallerden birinin tarlalara gitmeye karar verdiğini söyledi. Trump özel askeri operasyonun başlangıcındaki tankların "yağmurlar nedeniyle" çamura saplandığını, bunun nedeninin de bir Rus generalinin tarlaların arasından geçmek istemesi ve doğrudan karayolunu geçmek istememesi olduğunu söyledi.
 
Trump, hatayı yaptığı iddia edilen generalin ismini vermedi ancak onun daha önce görevinden alındığını öne sürdü. ABD Başkanı, "Vladimir'i (Putin) tanıdığım kadarıyla, bu generalin hala aramızda olduğunu sanmıyorum" dedi.
 
Aynı zamanda ABD lideri, Rusların Hitler ve Napolyon'u yendiğini hatırlatarak Rusya'yı "savaşan ülke" olarak niteledi.
 
- -Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yapacağı görüşmenin amacının Ukrayna’daki çatışmayı durdurmak olduğunu açıkladı.

“Ben ona ‘Bu savaşı durdurmalısınız’ diyeceğim” diyen Trump, Rusya gibi büyük bir ülkenin kendi gelişimine odaklanması gerektiğini vurguladı: “Rusya’da başarıya ulaşmak için muazzam bir potansiyel var.”

ABD Başkanı, yaklaşan görüşmeyi “deneme” olarak nitelendirerek yapıcı bir diyalog umduğunu, ardından Avrupa liderlerini arayacağını belirtti. Görüşmenin hem “iyi” hem de “kötü” geçme ihtimaline değinen Trump, anlaşmaya varılıp varılamayacağını ilk iki dakikada anlayacağını söyledi. Aracılık çabalarını sonlandırma ihtimalini de dışlamayan Trump, bu durumda bir çözümün gerçekleşmeyeceğini savundu. “Gidebilir ve ‘İyi şanslar!’ diyebilirim, hepsi bu olur. Bunun çözülemeyeceğini söyleyebilirim. Putin’in tüm Ukrayna’yı istediğini düşünenler var. Bu arada ben de onlardan biriyim. Sanırım ben olmasam şu anda kimseyle konuşmazdı. Ama onunla görüşeceğim. Anlaşmanın parametrelerini konuşacağız. Sonra Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’i ve Avrupa liderlerini arayacağım” dedi.

Sonuçta, Trump çatışan ülkelerin liderleri Putin ve Zelenskiy’i bir araya getirmek istediğini söyledi. Bu görüşmeye gerekirse kendisinin de katılabileceğini belirten Trump, “Sonunda ikisini de müzakere odasına sokacağım. Belki ben de orada olacağım, belki olmayacağım. Ve bence [çatışma] çözülecek” dedi. ABD Başkanı, ateşkes ve her iki taraf için de “en iyi” anlaşmayı görmek istediğini, çözüm kapsamında “bazı toprak değişimleri” öngördüğünü açıkladı.
 
- Başkan Trump, Alaska zirvesine Zelenskiy'nin davet edilip edilmediği sorusuna, "Planın parçasıydı, ama o pek çok görüşmeye gitti, 3,5 yılda pek çok görüşmeye gitti zaten, hiçbir şey olmadı" dedi. Trump Putin ile cuma günkü zirveyi kast ederek, Rus mevkidaşıyla görüşmesinin ilk birkaç dakikasında Ukrayna'da barışın mümkün olup olmadığını görebileceğini söyledi. Bir gazetecinin bunu nasıl anlayabileceğini sorması üzerine "Çünkü benim işim bu; anlaşmalar yapmak" diiye konuştu.
 
Trump, Putin'den sonra Zelenskiy ile görüşebileceğini, daha sonra üçlü görüşme olabileceğini vurguladı. 
 
Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptığı görüşmelerin ardından Rusya-Ukrayna ihtilafındaki arabuluculuktan çekilebileceğini söyledi. Trump "Vladimir Putin ile görüşeceğim. Ona 'Bu savaşı durdurmalısınız. Durdurmalısınız' diyeceğim," dedi. 
 
Donald Trump son ankete göre Ukraynalıların yüzde 88'inin barış anlaşması istediğini söyledi ve Zelenkisy'e yeni eleştiriler yöneltti.
 
Trump, kendisinin bugüne kadarki ABD başkanları içinde "Rusya'ya karşı en sert başkan" olduğunu savunarak, "Kuzey Akım 2 gaz boru hattını ben durdurdum" dedi. Trump Putin ile görüşmede bu savaşı sona erdirmesi gerektiğini söyleyeceğini belirterek, "Bu savaş 3. dünya savaşına kadar gidebilir" dedi.
 
Trump'ın Rusya ile ilgili açıklamalarının videosu için TIKLAYIN.
 
- Donald Trump, Beyaz Saray'daki konuşması sırasında "Cuma günü Rusya'ya gideceğim" diyerek herkesi şaşırttı. Haber anında dünya basınına "flaş" olarak yansıdı. Ancak bunun bir dil sürçmesi ve hatalı açıklama olduğu yorumu da anında geldi. New York Times, "Başkan Alaska'ya demek isterken Moskova dedi ama ağzından Moskova'ya gideceği çıktı ve bunu düzeltmedi" notu geçti. Sosyal medya yorumlarında, Trump'ın Washington'da yaşanan evsizlerle ilgili sorundan şikayet ederken hata yaptığı, "Putin ile (Alaska'da) cuma günü görüşeceğim" demek isterken "Cuma günü Moskova'ya Putin'le görüşmeye gidiyorum" dediği yorumu yapılıyor.  Kommersant ve RBC dahil, Rus basını da "haberi" manşetten duyurdu:
 
 
- Polonya Başbakanı Donald Tusk, Avrupa liderlerinin Ukrayna konusunda yapılacak olası müzakerelere ilişkin ortak bir tutum üzerinde anlaştığını duyurdu. Onet’in aktardığına göre Tusk, bu pozisyonun son birkaç gün içinde Fransa, Almanya, İtalya, Finlandiya ve İngiltere ile yürütülen temaslar sonucunda şekillendiğini belirtti.
 
Tusk, “Rusya’nın yalnızca Ukrayna topraklarını ilhak etmeyi öngören şartlarını kabul etmeyeceğiz” dedi. Avrupa’nın, sınırların güç kullanılarak değiştirilemeyeceği konusunda hemfikir olduğunu vurgulayan Tusk, bunun yalnızca Batı’nın Ukrayna’ya desteği açısından değil, aynı zamanda Polonya’nın güvenliğiyle de doğrudan ilgili olduğunu ifade etti.
 
Avrupa liderleri daha önce de Ukrayna’ya desteklerini yinelemiş, hem Ukrayna’nın hem de Avrupa’nın müzakere sürecine dahil olması gerektiğini ve barış görüşmelerinde çıkar ile kaygılarının mutlaka dikkate alınması gerektiğini savunmuştu.
 
Almanya Başbakanı Friedrich Merz ise Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’nin, 15 Ağustos’ta Alaska’da yapılması planlanan ABD Başkanı Donald Trump ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasındaki görüşmeye katılmasının beklendiğini kaydetti. Şu ana kadar sadece ikili formatın teyit edildiğini hatırlatan Merz, Avrupa’nın Ukrayna’daki toprak meselelerinin “Rusya ile ABD tarafından Avrupalıların ve Ukraynalıların arkasından” karara bağlanmasına izin veremeyeceğini, Amerikan yönetiminin de aynı görüşü paylaştığını söyledi.
 
- NBC News’un üst düzey bir Amerikan yetkilisine ve konuya yakın üç kaynağa dayandırdığı haberine göre, Beyaz Saray, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’yi ABD Başkanı Donald Trump ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Alaska’da yapacağı görüşme öncesinde davet etmeyi değerlendiriyor. 
 
Zelenskiy’nin olası katılımı daha önce CNN, NBC ve CBS tarafından da gündeme getirilmişti. 
 
Rusya ve ABD liderlerinin 15 Ağustos’ta Alaska’da gerçekleştireceği görüşme, Trump’ın özel temsilcisi Steve Witkoff’un 6 Ağustos’ta Moskova’ya yaptığı ziyaretin ardından kararlaştırılmıştı.
 
- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan ile telefon görüşmesi yaptı. Kremlin’in açıklamasına göre Paşinyan, ABD Başkanı Donald Trump ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Beyaz Saray’da gerçekleştirdiği görüşme hakkında bilgi verdi. 
 
Öte yandan Azerbaycan ve Ermenistan dışişleri bakanlıkları, 8 Ağustos’ta Washington’da parafe edilen barış anlaşması taslağını yayımladı. Taraflar bu kapsamda, birbirlerine yönelik tüm toprak iddialarından vazgeçmeyi ve ülkelerin toprak bütünlüğünü hedef alan hiçbir güç kullanmamayı taahhüt etti.
 
Anlaşmanın diğer maddelerine göre, Ermenistan-Azerbaycan sınırında üçüncü ülke güçleri bulunmayacak; sınır belirleme süreci ayrı bir anlaşma temelinde yapılacak; barış anlaşmasının yürürlüğe girmesinin ardından taraflar birbirlerine karşı açtıkları davaları uluslararası mahkemelerden geri çekecek; diplomatik ilişkiler Viyana Sözleşmeleri çerçevesinde kurulacak. Ayrıca, anlaşmanın uygulanmasını denetlemek üzere ortak bir Komisyon oluşturulacak.
 
- Rusya Federal Hava Taşımacılığı Ajansı (Rosaviatsiya), Kazan Havalimanı’nda uçakların iniş ve kalkışına getirilen geçici kısıtlamaların kaldırıldığını açıkladı. Güvenlik gerekçesiyle konulan kısıtlamalar nedeniyle havalimanı iki saatten fazla kapalı kalmıştı. 
 
Orenburg Havalimanı’nda ise benzer kısıtlamalar uygulanmaya devam ediyor. 
 
Samara’daki Kurumoç Havalimanı’nda ise kısıtlamalar kaldırılarak operasyonların normale döndüğü bildirildi.
 
- Rus ordusunun ihtiyaçları için yabancı üretim askeri üniforma tedariki 2026’dan itibaren yasaklanacak. 2027’den itibaren ise yabancı kumaş kullanılarak üretilmiş üniformaların alımı da yasak kapsamına alınacak. Konuya ilişkin kararname, Rusya Devlet Başkanı tarafından imzalanarak hukuki bilgi portalında yayımlandı.
 
 
 
- ABD Başkan Yardımcısı J.D. Vance, Fox News’a verdiği demeçte, Başkan Donald Trump’ın Alaska’da yapılması planlanan Vladimir Putin görüşmesinin başarılı olacağından emin olmadığını, ancak “denemeye değer” gördüğünü belirtti; Vance, bu buluşma kararının Amerikan diplomasisi açısından bir “atılım” olduğunu vurgularken, Putin ile Zelenskiy’nin ABD-Rusya liderler zirvesinden önce görüşmesinin verimli olmayacağını düşündüğünü ve Washington’un Kiev ile, Dışişleri Bakanı Marco Rubio’nun da dahil olduğu temaslarını sürdürdüğünü söyledi.
 
 J.D. Vance ayrıca, Ukrayna’daki çatışmanın mevcut cephe hatları temelinde sona erdirilmesi gerektiğini belirterek, bunun “mükemmel olmasa da gerçekçi” bir barış zemini sunduğunu söyledi.  “Rusya ile Ukrayna arasındaki mevcut temas hattını ele alırsak, Ukraynalıların ve Rusların yaşayabileceği… ölümlerin duracağı müzakere edilmiş bir çözüm bulmaya çalışacağız” diyen Vance, “Bu kimseyi fazlasıyla mutlu etmeyecek” ifadelerini kullandı.
 
- Bloomberg’in aktardığına göre, Avrupa Birliği liderleri, 15 Ağustos'daki Trump-Putin görüşmesinden önce Trump ile temas kurmak istiyor.
 
AB ülkeleri, Washington ile Moskova arasında varılabilecek olası bir ateşkes anlaşmasının mutlaka Kiev ve AB’yi de kapsaması gerektiğini vurguluyor.
 
Bu amaçla 11 Ağustos’ta AB dışişleri bakanlarının çevrim içi toplantı yapacağı, öncesinde ise İngiltere’de ABD Başkan Yardımcısı JD Vance, Avrupalı ulusal güvenlik danışmanları ve Ukraynalı yetkililerle bir araya geldiği bildirildi. AB ve Ukrayna, ateşkesi uzun vadeli çözüm görüşmeleri öncesinde ilk adım olarak görüyor ve Moskova’ya ekonomik baskının sürdürülmesini savunuyor.
 
- NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, ABD Başkanı Donald Trump ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in bu hafta Alaska’da yapacağı görüşmenin, barış sürecinde ilerleme sağlanması halinde, Ukrayna’nın kaybettiği topraklar konusunun da gündeme gelebileceğini söyledi.
 
ABC’ye konuşan Rutte, Kiev’in Moskova’nın kontrolünü fiilen tanıyabileceğini, ancak bu bölgeler üzerindeki egemenlikten resmen vazgeçmeyeceğini belirtti.
 
NATO Genel Sekreteri, 15 Ağustos’taki Alaska zirvesinin “Putin için bir sınav” olacağını ifade ederken, Bloomberg ise Avrupalı liderlerin, toprak bütünlüğü konusundaki tavırlarını koruyarak Trump ile Putin’den önce görüşme yapmayı hedeflediklerini aktardı. Kiev yönetimi daha önce kaybedilen bölgeler konusunda uzlaşma arayışını dışlamamış, ancak bu toprak kayıplarını asla resmen tanımayacağını vurgulamıştı.
 
- Nijniy Novgorod bölgesindeki Dzerjinsk kentinde sabah saatlerinde en az üç patlama meydana geldi. Telegram kanalı Shot’un bildirdiğine göre, ilk belirlemelere göre hava savunma birlikleri Ukrayna Silahlı Kuvvetlerine ait insansız hava araçlarını kentin banliyölerinde hedef aldı. Yerel sakinler, patlamaların saat 05.10 civarında başladığını ve üç ila beş arasında patlama sesi duyduklarını aktardı. Bölge valisi Gleb Nikitin, gece saatlerinde iki sanayi bölgesine yapılan saldırıda Arzamas ilçesinde bir işletme çalışanının hayatını kaybettiğini, ikisinin ise yaralanarak hastaneye kaldırıldığını açıkladı.
 
Rusya Sivil Havacılık Kurumu, Nijniy Novgorod’daki Strigino Havalimanı’nın bu sabah saat 05.25’ten itibaren güvenlik gerekçesiyle uçakların iniş ve kalkışına geçici olarak kısıtlama getirdiğini açıkladı.
 
Bu olaydan önce Bryansk bölgesi Valisi Aleksandr Bogomaz, Ukrayna’ya ait bir insansız hava aracının Stratova köyüne saldırdığını ve bir sivilin yaralandığını açıklamıştı. Ayrıca Odessa bölgesinden Ukrayna’ya ait insansız deniz araçlarının fırlatıldığı bilgisi paylaşılmıştı. (lenta.ru)
 
- Moskova Belediye Başkanı Sergey Sobyanin, başkente doğru ilerleyen iki insansız hava aracının (İHA) Rusya Savunma Bakanlığı’na bağlı hava savunma güçleri tarafından düşürüldüğünü açıkladı. Saldırının sonuçlarına ilişkin bilgi verilmezken, enkazın düştüğü bölgede acil servis ekiplerinin çalıştığı bildirildi.
 
- BFM'in habderine göre hafta sonu boyunca insansız hava aracı saldırılarına karşı alınan önlemler nedeniyle Krasnodar bölgesindeki havaalanlarında geçici kapatma devreye sokulup kaldırıldı, Karadeniz kıyısında mobil internet kesildi ve binlerce yolcu saatlerce, hatta bazıları  bir gün boyunca uçuşlarını beklemek zorunda kaldı. Havayolu şirketleri bunun “mücbir sebep” olduğunu belirterek tazminat ödemeyeceklerini bildirirken, bazı yolcular kötü havaalanı koşulları, yetersiz bilgilendirme ve gecikmeli konaklama imkânı nedeniyle tepkilerini dile getirdi.
 
- The Economist dergisinin son sayısında, Putin’in Trump'ın temsilcisine son önerisinin havada ve denizde çatışmaların durdurulmasını içerdiği belirtildi. Diplomatik kaynaklara göre Alaska’daki görüşmelerde, çatışmanın dondurulmasının nihai şeklini belirleyen kapsamlı anlaşmaların imzalanması dahil “daha etkileyici bir atılımın” mümkün olduğu ifade edilirken, Ukrayna, Rusya ve ABD’nin pozisyonları arasında hâlâ ciddi farklılıklar bulunduğu vurgulandı.
 
Haberde, Whitkoff’un Putin ile üç saat süren görüşmesinde, Rusya’nın küresel ekonomiye yeniden entegrasyonu, yaptırımların kaldırılması ve hidrokarbon ticaretindeki kısıtlamaların sona erdirilmesi gibi teşviklerin gündeme geldiği aktarıldı. 
 
- Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Rıabkov, devlet TV'sine yaptığı açıklamada ABD’nin askeri sistemlerini Rusya’nın güvenliğini tehdit edecek şekilde konuşlandırdığını öne sürdü ve "Rusya'nın Oreşnik sistemlerinin yanı sıra başka gelişmiş silahları da var" dedi.
 
Orta Menzilli Nükleer Kuvvetler (INF) Anlaşması’ndaki moratoryumun kaldırılması konusunu değerlendirirken, Moskova’nın tüm askeri adımlarının Washington ve müttefiklerinin hamlelerine karşılık olduğunu vurgulayan Rıabkov, nükleer silah kontrol sisteminin çökme riski bulunduğunu belirtti.
 
“Yeni START Anlaşması’nın sona ermesiyle nükleer silah kontrolünün tamamen ortadan kalkması tehlikesi var. Dünyada nükleer çatışma riski azalmıyor” diyen Rus diplomat, “Şu anda ihtiyacımız olan şey yumuşama değil, uluslararası ilişkilerde tansiyonu düşürmeye yönelik siyasi iradedir” dedi.
 
- Almanya Başbakanı Friedrich Merz, 15 Ağustos’ta Alaska’da yapılması planlanan ABD Başkanı Donald Trump ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin görüşmesinin, Ukrayna lideri Vladimir Zelenskiy’nin de katılması halinde “çözümde bir atılım” sağlayabileceğini söyledi.
 
ARD’ye konuşan Merz, böyle bir formatın özellikle ateşkese kapı aralayabileceğini belirterek, “Avrupalıların ve Ukraynalıların arkasından, Rusya ile Amerika arasında toprak konularının tartışılmasına ya da karara bağlanmasına izin veremeyiz” dedi. Merz, zirvenin somut sonuçlar üretmesi gerektiğini, bunun da ya Rusya’ya baskının artması ya da Moskova’nın savaşın sürdürülemeyeceğini anlamasıyla mümkün olacağını ifade etti.
 
-  ABD’nin NATO Daimi Temsilcisi Matthew Whitaker, CNN’e yaptığı açıklamada Ukrayna ile Rusya arasındaki çatışmanın sona erdirilmesine yönelik “toprak değişimi” müzakerelerinin teknik ekipler düzeyinde başladığını doğruladı. Whitaker, uzmanların hangi bölgelerin değiş tokuş edilebileceğini ve bunun uygulanabilirliğini değerlendireceğini belirterek, anlaşmanın kağıt üzerindeki taslağının hazırlanmakta olduğunu söyledi. 
 
- Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev ile Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, telefon görüşmesinde Rusya’nın Ukrayna’daki Azerbaycan’a ait enerji tesislerine düzenlediği iddia edilen saldırıları kınadı. Aliyev’in resmi sitesinde yer alan açıklamaya göre iki lider, SOCAR’a ait Odessa’daki petrol depolama tesisi ile Azerbaycan gazını Ukrayna’ya taşıyan kompresör istasyonuna yönelik hava saldırılarını şiddetle eleştirdi. Rusya Savunma Bakanlığı ise 2-8 Ağustos arasında yalnızca askeri ve enerji altyapısını hedef alan operasyonlar yürütüldüğünü doğruladı. Kiev ve Bakü, olaylara rağmen enerji alanındaki işbirliğini sürdüreceklerini bildirdi.
 
- 56 yaşındaki iş insanı ve Rusya’nın en büyük inşaat şirketi “Samolyot”un kurucusu Mihail Kenin hayatını kaybetti. Kenin'in 2012’de İgor Evtuşevskiy ile birlikte kurduğu şirket, bugün 4,7 milyon metrekarelik konut inşaatı hacmiyle ülkenin en büyük konut geliştiricisi konumunda bulunuyor. Kenin, “Samolyot”un en büyük hissedarı (%29,12) ve yönetim kurulu üyesiydi. Ölüm nedeni açıklanmazken, Kenin'in bir süredir sağlık sorunlarıyla uğraştığı medyaya yansımıştı.
 
10 Ağustos Pazar
 
- ABD Başkan Yardımcısı J.D. Vance, Ukrayna’daki çatışmanın mevcut cephe hatları temelinde sona erdirilmesi gerektiğini belirterek, bunun “mükemmel olmasa da gerçekçi” bir barış zemini sunduğunu söyledi. Fox News’e konuşan Vance, ABD Başkanı Donald Trump’ın, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Ukrayna lideri Vladimir Zelenskiy’i masaya oturtabilecek bir “önemli atılım” sağladığını dile getirdi. “Rusya ile Ukrayna arasındaki mevcut temas hattını ele alırsak, Ukraynalıların ve Rusların yaşayabileceği… ölümlerin duracağı müzakere edilmiş bir çözüm bulmaya çalışacağız” diyen Vance, “Bu kimseyi fazlasıyla mutlu etmeyecek” ifadelerini kullandı.
 
Vance, Trump’ın Putin’i Zelenskiy ile görüşmeyi reddetme kararından vazgeçmeye ikna ettiğini ve üç liderin bir araya geleceği görüşmelerin takviminin gündemde olduğunu belirtti. Putin ile Zelenskiy’nin Trump devreye girmeden önce görüşüp görüşmemesi sorusuna ise “Bence bu çok verimli olmaz” yanıtını veren Vance, ABD başkanının “bu ikisini bir araya getirerek” anlamlı ilerleme sağlanabileceğini savundu.
 
- J.D. Vance ayrıca, Başkan Donald Trump’ın ABD’nin Ukrayna’daki çatışmanın finansmanını sona erdirmek istediğini söyledi. Fox News’e konuşan Vance, “Eğer Avrupalılar devreye girip gerçekten Amerikan üreticilerinden silah almak isterse buna karşı değiliz. Ancak biz artık bunu kendi cebimizden finanse etmeyeceğiz” dedi. Amerikan vergi mükelleflerinin paralarının savaşı uzatmak için gönderilmesinden bıktığını vurgulayan Vance’in açıklaması, ABD Senatosu’nun başkanın bütçe talebinde yer almamasına rağmen yaklaşık 1 milyar dolarlık Ukrayna yardımını onaylamasının ardından geldi.
 
- Avrupa Birliği, 15 Ağustos’ta Alaska’da yapılması planlanan Vladimir Putin–Donald Trump zirvesi öncesinde dışişleri bakanlarını 11 Ağustos’ta acil toplantıya çağıracak. AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, Reuters’a yaptığı açıklamada, “ABD’nin Rusya’yı ciddi müzakerelere zorlayabilecek bir imkânı var. ABD ile Rusya arasındaki herhangi bir anlaşmada, Ukrayna ve AB’nin çıkarları mutlaka dikkate alınmalı” dedi. Kallas, olası bir anlaşmanın “Rusya’nın Ukrayna’ya, Transatlantik ittifaka ve Avrupa’ya yönelik yeni saldırıları için sıçrama tahtası olmaması” gerektiğini vurguladı.
 
- CNN’in haberine göre, Zelenskiy, 15 Ağustos’ta Alaska’da yapılacak Vladimir Putin–Donald Trump görüşmeleri sırasında "bölgede" bulunabilir ancak zirveye katılmayacak. Beyaz Saray’dan bir yetkili, Zelenskiy ile olası temasların muhtemelen liderler arasındaki görüşmeden sonra gerçekleşeceğini belirtirken, Trump’ın üçlü görüşmeye açık olduğunu ancak şu an için Putin’in talebi üzerine ikili formatın planlandığını ifade etti.
 
- Ukrayna Dışişleri Bakanlığı, Slovakya Başbakanı Robert Fico’nun ülkeyi “fillerin altında ezilen çimen”e benzetmesini “hakaret içeren retorik” olarak kınadı. Fico, 15 Ağustos’ta Alaska’da yapılacak Vladimir Putin–Donald Trump görüşmesine atıfla, “Filler kavga da etse, çiftleşse de her zaman çimen zarar görür” şeklindeki Afrika atasözünü hatırlatarak, anlaşma ne olursa olsun zararı Ukrayna’nın göreceğini söylemişti. Kiev, bu sözlerin milyonlarca Ukraynalının acılarını küçümsediğini ve siyasi reyting uğruna söylendiğini belirtti.
 
- Çeçenistan lideri Ramzan Kadırov, 9 ve 10 Ağustos geceleri bölgenin insansız hava aracı saldırılarına maruz kaldığını, her iki saldırının da hava savunma sistemleri tarafından engellendiğini açıkladı. Kadirov, Şelkovskiy ve Nadtereşniy ilçelerinde tespit edilen iki İHA’nın imha edildiğini, can kaybı veya hasar olmadığını belirtti. Her iki ilçe, Çeçenistan’ın kuzeyinde, Stavropol Krayı, Kuzey Osetya ve Dağıstan sınırında yer alıyor. Bölge en son Aralık 2024’te benzer bir saldırıya hedef olmuş, o olayda da dronlar düşürülmüştü.
 
- Rusya'nın Saratov bölgesine düzenlenen insansız hava aracı saldırısında bir kişi hayatını kaybetti, ayrıca yaralılar olduğu bildirildi. Bölge Valisi Roman Busargin, saldırıya katılan dronlardan birinin bir konutun avlusuna düştüğünü, bölge sakinlerinin tahliye edilerek yakındaki bir okulda geçici barınma noktasına yerleştirildiğini açıkladı. Gece saatlerinde Saratov’da patlama sesleri duyulurken, saldırılar sonucu bir sanayi tesisinin hasar gördüğü ve Saratov Havalimanı’nın faaliyetlerini durdurduğu belirtildi.
 
 
-  15 Ağustos'daki Trump-Putin zirvesi öncesinde mekik diplomasisi hızlandı. ABD’den Başkan Yardımcısı J.D. Vance, Ukrayna ve Avrupa'nın görüşlerini dinlşemek üzere dün Londra'da kritik bir topklantı gerçekleştirdi..ABD, Ukrayna, Avrupa ve İngiltere temsilcilerinin dün İngiltere’de gerçekleştirdiği çok taraflı barış görüşmelerinde, Ukrayna’daki çatışmanın sona erdirilmesi yönünde “önemli ilerleme” sağladıkları bildirildi. ABD’li bir yetkili, birkaç saat süren müzakerelerin, Başkan Donald Trump’ın savaşı bitirme hedefine yaklaşılmasına katkı sağladığını belirtti. Zelenskiy, toplantının “yapıcı” geçtiğini vurgulayarak, Kiev’in mesajlarının eksiksiz iletildiğini, güvenlik kaygılarının taraflarca dikkate alındığını söyledi. Görüşmeye ABD’den Başkan Yardımcısı J.D. Vance, Ukrayna’dan Cumhurbaşkanlığı Ofisi Başkanı Andriy Yermak ve Ulusal Güvenlik ve Savunma Konseyi Sekreteri Rüstem Umerov, İngiltere Dışişleri Bakanı David Lammy katıldı. Fransa, Almanya, İtalya, Finlandiya ve Polonya ise ulusal güvenlik danışmanları düzeyinde temsil edildi. Bu temasların, 15 Ağustos’ta Alaska’da yapılacak Trump-Putin zirvesi öncesinde tarafların pozisyonlarını netleştirmesi bekleniyor.
 
- The New York Times’ın aktardığına göre, Avrupa ülkeleri, 15 Ağustos’ta Alaska’da yapılacak Vladimir Putin–Donald Trump görüşmesi öncesinde, Ukrayna’nın kaderine ilişkin kararların kendisi ve Ukrayna olmadan alınmaması gerektiğini ABD’ye anlatmaya çalışıyor. Avrupalı yetkililer, aksi takdirde 80 yıl önceki Yalta Konferansı’na benzer bir durum yaşanacağı uyarısında bulunuyor. 1945’teki Yalta’da, ABD Başkanı Franklin Roosevelt, Sovyet lideri Josef Stalin ve İngiltere Başbakanı Winston Churchill, savaş sonrası Avrupa düzenini belirlemiş, özellikle Almanya’nın bölünmesi ve Polonya sınırları gibi konularda iki–üç liderin kararları kıtanın geleceğini şekillendirmişti.

NYT ve WSJ’nin haberlerine göre, Rusya’nın ABD’ye ilettiği teklif; Ukrayna’nın kontrolündeki Donetsk bölgesinin kalan kısmının Moskova’ya bırakılması ve cephe hattının, Zaporizhya ve Herson dahil olmak üzere, mevcut haliyle “dondurulması” karşılığında çatışmaların durdurulmasını öngörüyor. Avrupa ve Kiev ise bu şartlardan rahatsızlık duyarak, öncelikle ateşkes sağlanmasını, ardından “karşılıklı” toprak değişimi yapılmasını önerdi. Bu öneri, dün İngiltere’de ABD Başkan Yardımcısı JD Vance ile yapılan toplantıda sunuldu. Avrupa, deniz ve hava sahasında da ateşkesin mümkün olabileceğini, ancak Ukrayna’nın egemenlik ve toprak bütünlüğü ilkesinden taviz vermemesi gerektiğini vurguluyor.

- Ukrayna, çatışmanın ardından oluşan cephe hattını Rusya ile sınır olarak kabul etmeyeceğini açıkladı. Cumhurbaşkanlığı Ofisi Başkanı Andriy Yermak, Batılı temsilcilerle yapılan görüşmeler sonrası, “Güvenilir ve kalıcı barış, yalnızca Ukrayna’nın masada olduğu, egemenliğimize saygı gösterilen ve işgalin tanınmadığı bir anlaşmayla mümkündür. Ateşkes gerekir, ancak cephe hattı sınır değildir” dedi. Yermak, finansal, askeri ve yaptırım desteğinin çatışma sona erene kadar süreceğini belirterek, görüşmelere yapıcı yaklaşımları nedeniyle Avrupalı ve Amerikalı muhataplarına teşekkür etti.
 
- New York Times’ın (NYT) haberine göre, Ukrayna ve Avrupa Birliği, Kiev ile Moskova arasındaki olası barış anlaşması kapsamında ABD’den güvenlik garantileri talep ediyor ve Ukrayna’nın NATO üyeliği kapısının açık tutulmasında ısrar ediyor. Brüksel, bu garantilerin mutlaka ABD tarafından da verilmesi gerektiğini savunuyor. NYT’ye konuşan kaynaklar, Avrupalı müttefiklerin, NATO üyeliğinin şu an mümkün olmasa bile gelecekte ihtimal dahilinde kalmasını istediğini aktardı. Bu talepler, cumartesi günü Ukrayna, İngiltere ve AB temsilcilerinin, ABD Başkan Yardımcısı J.D. Vance’in de katıldığı toplantıda gündeme geldi.
 
 - Beyaz Saray, Alaska’da yapılacak ABD Başkanı Donald Trump ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasındaki zirveye Zelenskiy’nin de katılma olasılığının değerlendirildiğini doğruladı. NBC’ye konuşan üst düzey bir Amerikalı yetkili, bu ihtimalin “kesinlikle mümkün” olduğunu ve “herkesin gerçekleşmesini umduğunu” söyledi, ancak Zelenskiy’nin seyahatinin henüz netleşmediğini vurguladı. Trump’ın üçlü bir zirveye açık olduğu belirtilirken, şu anda Beyaz Saray’ın önceliğinin Putin ile yapılacak ikili görüşmenin planlaması olduğu ifade edildi.
 
 
9 Ağustos Cumartesi
 
- Gözler 15 Ağustos'ta yapılacak Trump-Putin zirvesine çevrilirken, Zelenskiy'nin de Alaska'ya gidip gitmeyeceği ve masadaki olası talepler tartışılmaya başlandı. The Wall Street Journal’ın "Putin,  Trump’ın özel temsilcisi Steve Witkoff’a Kiev’in Donbas’tan çekilmesi ve bu bölgenin uluslararası alanda Rusya’ya ait olarak tanınması karşılığında ateşkes yapılmasını teklifi etti" iddiası yankı buldu. Trump'ın da "toprak değişimi" hakkındaki açıklamaları üzerine yaptığı açıklamada Zelenskiy, toprak meselesinin Ukrayna Anayasası'nda yer aldığını söyledi. 
 
Zelenskiy,  Trump'ın Rusya-ABD zirvesine ilişkin açıklamasının ardından, Kiev'in barışa yol açabilecek kararlara hazır olduğunu ancak "topraklarından vazgeçmeyeceğini" söyledi.
 
Ukrayna Cumhurbaşkanı, "Ukrayna toprak sorununun cevabı zaten Ukrayna Anayasası'nda mevcuttur. Hiç kimse bundan sapmaz ve sapamaz" dedi.
 
 "Ukrayna aleyhine alınan kararlar aynı zamanda barışa karşı alınan kararlardır" diyen Zelenskiy, Telegram kanalında, "Hiçbir şey vermeyecekler. Bunlar ölü kararlar, asla işe yaramayacaklar. Ve hepimizin, insanların saygı duyacağı gerçek, yaşayan bir barışa ihtiyacı var" diye yazdı.
 
- CBS News’un Beyaz Saray’daki üst düzey bir kaynağa dayandırdığı habere göre Zelenskiy’nin, 15 Ağustos’ta Alaska’da yapılacak Trump-Putin görüşmesine bir şekilde katılma ihtimali bulunuyor.
 
Kaynak, Zelenskiy’nin hangi koşullarda ve hangi formatta yer alabileceğini belirtmedi. Trump, görüşmede Ukrayna’daki çatışmayı ve Rusya ile Ukrayna arasında “bazı toprak takaslarını” ele almayı planladığını, hatta üçlü bir zirve ihtimalinin de masada olduğunu söyledi. Putin ise daha önce Zelenskiy ile görüşme fikrine açık olduğunu, ancak bunun için gerekli koşulların oluşması gerektiğini ifade etmişti.
 
- Rusya Sivil Havacılık Kurumu temsilcisi Artem Korenyako,  bu sabah Vladikavkaz, Kazan, Kaluga, Nijnekamsk, Samara ve Ulyanovsk havalimanlarında uçuşların geçici olarak durdurulduğunu açıkladı. Korenyako, bu kısıtlamaların uçuş güvenliğini sağlamak amacıyla alındığını belirtti. Daha önce benzer bir uygulama Saratov Havalimanı’nda da devreye girmişti. Son günlerde insansız hava aracı saldırılarının artması nedeniyle bu gece Rusya semalarında 97 drone düşürüldü; bunlardan biri Moskova bölgesi üzerinde etkisiz hale getirildi.
 
- Kremlin, Putin ile Trump’ın 15 Ağustos’ta Alaska’da bir araya geleceğini doğruladı.
 
Kremlin Dış Politika Danışmanı Yuri Uşakov, iki liderin Rusya-Ukrayna çatışmasının uzun vadeli barışçıl çözüm yollarını ele alacağını belirterek, “Rusya ve ABD yakın komşu, aralarında sınır var. Dolayısıyla delegasyonumuzun Bering Boğazı’nı geçerek böylesine önemli ve beklenen zirveyi Alaska’da yapması son derece mantıklı” dedi.
 
Uşakov, Alaska ve Arktik’te iki ülkenin ekonomik çıkarlarının kesiştiğini, ancak görüşmenin ana odağının Ukrayna’daki krizin çözümü olacağını vurguladı.
 
-  Trump, Washington’un Ukrayna’ya bazı bölgeleri Rusya’ya bırakmasını, Moskova’nın ise bazı bölgeleri Ukrayna’ya devretmesini öngören bir toprak takası planı önerdiğini açıkladı. Trump, üç buçuk yıldır süren çatışmada tarafların üzerinde mücadele ettiği bölgeler için “bazılarının iade edileceğini, bazılarının değiş tokuş edileceğini” belirterek, bu karmaşık sürecin her iki tarafa da fayda sağlayacağını söyledi.
 
Trump, Ermenistan Başbakanı ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı ile yaptığı görüşmede, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’in “bazı şeyleri imzalamaya hazır olması” gerektiğini söyledi. Trump, hem Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in hem de Zelenskiy’in barış istediğini düşündüğünü belirterek, Ukrayna liderinin bu hedefe ulaşmak için çaba gösterdiğini ifade etti.
 
Ukrayna’nın topraklarından vazgeçip geçmeyeceği sorusuna ise “Bunu değerlendiriyoruz, ancak esasen bazı şeyleri geri almak ve bazılarını değiştirmek istiyoruz. Bu zor bir mesele” yanıtını verdi.
 
- The Wall Street Journal’ın haberine göre, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ABD Başkanı Donald Trump’ın özel temsilcisi Steve Witkoff’a Ukrayna’da ateşkes için “kapsamlı bir teklif” sundu. Teklif, Kiev’in Donbas’tan çekilmesi ve bu bölgenin uluslararası alanda Rusya’ya ait olarak tanınması karşılığında çatışmaların durdurulmasını öngörüyor. WSJ, 6 Ağustos’ta Moskova’da iletilen bu planın Avrupa’da ciddi diplomatik tartışmalara yol açtığını, Avrupalı yetkililerin ise Rusya’nın bu yolla yeni ABD yaptırımlarından ve gümrük tarifelerinden kaçmayı hedeflediği endişesini dile getirdiğini bildirdi.
 
- Axios’un haberine göre, ABD, Ukrayna ve bazı Avrupa ülkelerinden üst düzey yetkililer, 15 Ağustos’ta Alaska’da yapılacak Trump-Putin zirvesi öncesinde bu hafta sonu İngiltere’de bir araya gelerek ortak tutum belirlemeyi planlıyor. NATO müttefikleri ve Kiev, Trump’ın, Putin’in çatışmaların durdurulması karşılığında Ukrayna ile toprak değişimi önerisini kendi pozisyonlarını dikkate almadan kabul edebileceğinden endişe ediyor.
 
- Moskova Borsası endeksi, ABD Başkanı Donald Trump’ın Ukrayna konusunda olası anlaşma açıklamalarının ardından 8 Ağustos’ta yüzde 2,59 artarak 2961,54 puana yükseldi ve haftalık kazanç yüzde 8,56’ya ulaştı. Trump’ın, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile kısa süre içinde “çok popüler” bir yerde görüşeceğini ve tarafların karşılıklı toprak düzenlemelerini değerlendirdiğini söylemesi piyasada iyimserlik yarattı. Analistler, jeopolitik pozitif haber akışının sürmesi halinde endeksin 3000 puanı aşabileceğini, yıl sonuna kadar ise 3500 puana ulaşabileceğini öngörüyor. Rosstat verilerine göre yıllık enflasyon yüzde 8,77’ye gerilerken, görüşmelerden olumsuz sonuç çıkması halinde endeksin nisan ayındaki 2598 puanın altına inebileceği uyarısı yapılıyor.
 
- Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşmesinin 15 Ağustos Cuma günü “Büyük Alaska Eyaleti”nde gerçekleşeceğini açıkladı.

Trump, görüşmeye ilişkin daha ayrıntılı bilgileri daha sonra paylaşacağını belirtti.

“Uzun zamandır beklenen, Amerika Birleşik Devletleri Başkanı olarak benim ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in görüşmemiz, gelecek hafta cuma günü, 15 Ağustos 2025’te Büyük Alaska Eyaleti’nde yapılacak” dedi.
 
- Rostov-na-Donu’da bir apartman, insansız hava aracı (İHA) saldırısına hedef oldu. Rostov Bölgesi Vali Vekili Yuri Slyusar, patlamanın ve yangının 20 katlı binanın 18. katında meydana geldiğini, ilk belirlemelere göre ölü ve yaralı bulunmadığını açıkladı. Slyusar, olay yerine acil servis ekiplerinin sevk edildiğini belirtirken, Rostov Belediye Başkanı Aleksandr Skryabin yangının tamamen söndürüldüğünü duyurdu.
 
- Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko, yeni bir başkanlık dönemi için aday olmayı planlamadığını açıkladı. Time dergisine verdiği demeçte, kendisinden sonra gelecek liderin farklı bir politika izleyebileceğini ancak ülkeyi “mevcut temeller üzerine, devrimci sarsıntılar olmadan, evrimsel şekilde geliştirmesi” gerektiğini söyledi. Lukaşenko, küçük oğlu Nikolay’ın halefi olmadığını vurguladı. 1994’ten bu yana iktidarda olan Lukaşenko, şu anda yedinci dönemini sürdürüyor.
 
- Moskova’da, Rusya İçişleri Bakanlığı’nın en gizli birimlerinden biri olan Özel Teknik Etkinlikler Bürosu’nun (BSTМ) kıdemli operasyon görevlisi Anton Nesterov, büyük miktarda rüşvet almak ve bilgisayar bilgilerine hukuka aykırı erişim sağlamak suçlamalarıyla tutuklandı. Soruşturma Komitesi, normalde siber suçlularla mücadele etmesi gereken Nesterov’un, ağır sonuçlar doğuran eylemlerle bizzat bu tür suçlara karıştığını belirtiyor. (Kommersant)
 
8 Ağustos Cuma
 
-Trump, yakında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile bir araya geleceğini belirterek, görüşmenin yapılacağı yerin “pek çok nedenle çok popüler” olacağını söyledi. Trump, bu açıklamayı Washington’da Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan ile yaptığı üçlü toplantı sırasında yaptı ve görüşme yerinin bugün içinde duyurulacağını ifade etti.
 
 Sky News’in aktardığına göre, ABD Başkanı Donald Trump ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in görüşmesi gelecek hafta sonuna doğru yapılması planlanıyor. Zirvenin yeri henüz kesinleşmedi; olası seçenekler arasında Birleşik Arap Emirlikleri, Macaristan, İsviçre ve Roma (Vatikan) bulunuyor. Beyaz Saray’dan ismi açıklanmayan bir yetkili, tarih ve yer konusundaki belirsizliğin sürdüğünü, ayrıca Ukrayna Devlet Başkanı Volodımır Zelenskiy’nin toplantıya katılıp katılmayacağının netleşmediğini belirtti.
 
 Bloomberg’in aktardığına göre, Rusya ve ABD, Ukrayna’da ateşkesi öngören ve Kiev’in bazı topraklardan feragat etmesini içeren bir anlaşma taslağı üzerinde çalışıyor. Taslağa göre, Rusya’nın kontrolünde bulunan Donetsk ve Lugansk bölgeleri ile Kırım resmen Moskova’ya bırakılacak, ayrıca Rus ordusu Herson ve Zaporijya bölgelerinde mevcut cephe hattı boyunca ilerlemeyi durduracak. Anlaşmanın, önümüzdeki hafta yapılması beklenen Vladimir Putin–Donald Trump görüşmesine yetiştirilmesi hedefleniyor. Ancak ABD’nin Ukrayna ve Avrupalı müttefiklerden onay alma çabalarının henüz garanti altında olmadığı belirtiliyor.
 
Bloomberg’in kaynakları, belgenin amacının çatışmaları dondurmak, ateşkes zemini oluşturmak ve teknik müzakerelere kapı aralamak olduğunu ifade ediyor. Kremlin, 7 Ağustos’ta yapılan açıklamada Putin–Trump buluşmasının yeri ve tarihi üzerinde mutabakata varıldığını bildirdi, ancak ayrıntıların daha sonra açıklanacağını belirtti. Ukrayna Devlet Başkanı Volodımır Zelenskiy ise kısmi ateşkese karşı çıkarak yalnızca tam ve derhâl bir ateşkesi desteklediklerini vurguladı. Zelenskiy, üçlü liderler zirvesi talebini yinelerken, Moskova ise ateşkes ihlalleri konusunda Kiev’i suçlamayı sürdürüyor.
 
- Fox News’un, müzakerelere yakın iki kaynağa dayandırdığı haberine göre, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ABD Başkanı Donald Trump’ın görüşmesi “önümüzdeki pazartesi” Roma’da yapılabilir.
 
Roma sınırları içinde yer alan Vatikan, daha önce Rusya ile Ukrayna arasındaki görüşmelere ev sahipliği yapmaya hazır olduğunu bildirmişti.
 
İtalya’nın Moskova Büyükelçiliği ise Putin ile Trump’ın Roma’da bir araya geleceğine ilişkin bilgiyi RBC’ye doğrulamadı. TASS’ın görüştüğü bir başka kaynak da Roma’nın iki liderin buluşması için bir mekan olmayacağını öne sürdü.
 
- Çin Merkez Televizyonu’nun bildirdiğine göre, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile telefon görüşmesi yaptı. 
 
Putin, aynı gün içinde Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev ve Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev ile de telefonda görüştü. 
 
Hindistan Başbakanı Narendra Modi ise Putin’le yaptığı görüşmeyi duyurarak, Interfax’a göre, Ukrayna’daki son gelişmelere ilişkin verdiği bilgiler için Rusya liderine teşekkür etti.
 
- The Telegraph’ın haberine göre, Ukrayna cephe hattı boyunca ateşkese onay verebilir, ancak Rusya’nın Donetsk, Lugansk, Herson ve Zaporojye üzerindeki kontrolünün uluslararası alanda tanınmasına karşı çıkacak. Haberde, Ukrayna anayasasının ülke sınırlarının değiştirilmesine izin vermediği hatırlatılırken, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy’in ordunun bu bölgeleri geri alamaması nedeniyle diplomatik çözüm arayışının zorunluluğunu kavradığı vurgulandı.
 
- Rusya Federal Hava Taşımacılığı Ajansı (Rosaviatsiya), Kaluga ve Soçi havalimanlarında uçuşlara getirilen kısıtlamaların kaldırıldığını açıkladı. Kaluga Havalimanı’ndaki kesinti yaklaşık 1 saat 15 dakika, Soçi’de ise 2 saat sürdü. İnterfax’a göre, bu süre zarfında Soçi’ye yönelen 17 uçak başka meydanlara indi, insansız hava aracı saldırısı tehdidi nedeniyle 50’den fazla sefer gecikti.
 
Öte yandan Kursk bölgesinin Rılsk ilçesine bağlı İm. Kuybişevo yerleşimindeki Promsahar tesisinin, Cuma günü Ukrayna Silahlı Kuvvetleri tarafından saldırıya uğradığı bildirildi. Bölge valisi vekili Aleksandr Hinşteyn, Ukrayna yapımı bir dronun isabeti sonucu taşeron firmada çalışan 40 yaşındaki bir mühendisin yaralandığını açıkladı. Doktorlar, hastada patlayıcı yaralanması, sol el tarak kemiği kırığı, göğüste giriş-çıkışlı ancak hayati tehlike yaratmayan yara ve şarapnel hasarı tespit etti. Yaralı, Kursk Bölge Hastanesi’ne sevk edildi.
 
- Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko, yeniden aday olmayı planlamadığını açıkladı. Bir sonraki devlet başkanının siyasetinin mevcut çizgiden farklı olabileceğini söyleyen Lukaşenko, “Sadece hemen hiçbir şeyi yıkmasın; benim yaptığım gibi güçlü temellere ve mevcut imkânlara dayanarak ülkeyi sakin, evrimsel biçimde geliştirsin, devrimci sarsıntılar olmasın” dedi. Lukaşenko ayrıca, küçük oğlu Nikolay’ın halefi olmadığını vurguladı.
 
- TASS’ın bir kaynağa dayandırdığı habere göre, Almanya yönetimi ülkedeki “başlıca Rus medya kuruluşlarının” faaliyetlerini sonlandırma kararı aldı. Kaynak, bunun resmi bir duyuru yapılmadan, kademeli olarak uygulanacağını, böylece Rusya’dan gelecek olası misillemenin önlenmesinin hedeflendiğini öne sürdü. Aynı kaynak, “Plan, istenmeyen medya kuruluşlarından kurtulduktan sonra Almanya’daki Rus muhalif gazeteci ve blogerlere destek verilerek Rusça konuşan kitleye ‘uygun’ içerik ulaştırılması” dedi.
 
- St. Petersburg Oktaybrskiy Bölge Mahkemesi, yazar Viktor Suvorov’un “Buzkıran. İkinci Dünya Savaşı’nı Kim Başlattı?”, “M Günü. İkinci Dünya Savaşı Ne Zaman Başladı?” ve “Arınma. Stalin Ordusunu Neden Baştan Tasfiye Etti?” adlı kitaplarının dağıtımını yasakladı. Şehir mahkemelerinin birleşik basın servisi başkanı Darya Lebedeva, mahkemenin bu eserlerde “SSCB’nin olumsuz imajını oluşturma” amacıyla “tarihi temelleri ve yurtsever gelenekleri zayıflatmaya yönelik kasıtlı” unsurlar tespit ettiğini açıkladı. Kararda, SSCB’nin Nazi Almanyası ile özdeşleştirildiği ve Nürnberg Mahkemesi’nce tanınmış bazı olguların inkâr edildiği belirtildi.
 
- Moskova Çeryomuşkinskiy Bölge Mahkemesi, Rusya’dan ayrılan ve Adalet Bakanlığı tarafından “yabancı ajan” ilan edilen yazar Dmitri Bıkov hakkında gıyaben iki aylık tutuklama kararı verdi. Moskova Şehir Mahkemesi Basın Servisi, sürenin Bıkov’un Rusya’ya iade edilmesi ya da ülke içinde yakalanması halinde işlemeye başlayacağını bildirdi.
 
 
- ABD Başkanı Donald Trump, Vladimir Putin'in Volodimir Zelenskiy ile görüşmeyi reddetmesi halinde bile kendisinin Putin ile görüşeceğini söyledi: Trump, Putin'in kendisiyle bir görüşme sağlamak için Zelenskiy ile görüşmesi gerekip gerekmediği sorulduğunda , "Hayır, gerek yok. Hayır." yanıtını verdi. VİDEO
 
Böylece Trump, Beyaz Saray’da yaptığı açıklamada, Putin ile planlanan görüşmesi için ön koşul olarak Putin’in  Zelenskiy ile temas kurmasının gerekmediğini söyledi.
 
Bu açıklama, ABC ve The New York Post’un, Putin–Trump buluşmasının ancak Putin–Zelenskiy görüşmesinden sonra gerçekleşeceği yönündeki iddiasını boşa çıkardı. Putin daha önce Zelenskiy ile görüşmeye “karşı olmadığını” ancak böyle bir buluşma için gerekli şartların oluşmasına “henüz çok uzak” olunduğunu ifade etmişti.
 
Gazeteciler Trump'a Putin'e ya ateşkesi kabul etmesi veya yaptırımlarla karşılaşması için 8 Ağustos'a kadar verdiği vadenin hala geçerli olup olmadığını da sordu. Trump Putin'i kast ederek "Karar ona ait. Bakalım ne diyecek. Karar ona ait. Çok hayal kırıklığına uğradım" demekle yetindi. Devamında Trump son bir haftada iki taraftan 14 bin kişinin çatışmalarda öldüğünü, kendisinin bu savaşı durdurmak istediğini belirtti:

Trump’ın Rusya’ya Ukrayna konusunda ilerleme sağlanması için verdiği süre bugün doluyor, ancak Putin'le olası görüşme nedeniyle yaptırım konusunun Rusya için askıda kalması bekleniyor. ABD Başkanı, bu tarihten sonra yeni ikincil yaptırımlar uygulayacağını, özellikle Rusya’dan petrol alan ülkelere yönelik ek tarifeler getireceğini belirtmişti. Hedefte öncelikle Hindistan ve Çin bulunuyor. Hindistan’a yönelik tarifeler çoktan açıklandı: ABD, bu ülkenin ürünlerine yüzde 25 ek gümrük vergisi koyacak, böylece toplam vergi oranı yüzde 50’ye çıkacak. Yeni Delhi yönetimi, bu adımı “haksız” olarak nitelendirdi.

- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ABD Başkanı Donald Trump’ın telefon görüşmelerinin dostane bir atmosferde geçtiği bildirildi. The Wall Street Journal’ın haberine göre, Trump bu konuşmalarda sık sık ABD ile Rusya arasındaki ilişkileri ekonomik iş birliğini güçlendirerek yeniden tesis etme hedefinden söz etti. Haberde, iki liderin aracı kişiler üzerinden çok sayıda mesaj da ilettiği belirtildi. 
 
2025 yılı başından bu yana Putin ve Trump altı kez telefonda görüştü. 
 
- Öte yandan Donald Trump, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’ı Beyaz Saray’da ağırlamayı sabırsızlıkla beklediğini söyledi. 
 
Trump, Truth Social’daki paylaşımında “Bu iki ülke uzun yıllar savaş halinde oldu ve binlerce insanın ölümüne yol açtı. Birçok lider bu savaşı bitirmeye çalıştı ancak başarılı olamadı” dedi. ABD yönetiminin her iki tarafla da uzun süredir temas halinde olduğunu belirten Trump, 8 Ağustos’ta Ermenistan ve Azerbaycan temsilcilerinin ABD’de barış anlaşmaları imzalayacağını ifade etti.
 
- The Washington Post’un, Avrupalı bir yetkiliye dayandırdığı habere göre, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ABD Başkanı Donald Trump’ın görüşme planlarına ilişkin haberler Avrupa başkentlerinde şaşkınlık yarattı. Kaynak, “Tüm açıklamalarına rağmen Trump, bugüne kadar Putin’e en ufak bir baskı yapmadı. Şu ana kadar sıfır, hiçbir şey” ifadelerini kullandı.
 
- Rusya Federal Hava Taşımacılığı Ajansı (Rosaviatsiya), Saratov Havalimanı’nda iniş ve kalkışlarda geçici kısıtlamalar getirildiğini açıkladı. 
 
Bu tür önlemler, Rusya’nın bazı bölgelerine insansız hava aracı saldırısı riski bulunduğunda uygulanıyor. 
 
Saratov Havalimanı, 2 Ağustos’ta da benzer bir kısıtlama getirmiş ve uygulama yaklaşık altı saat sürmüştü. Kısıtlamaların yürürlüğe girdiğinin açıklanmasından 40 dakika sonra Rosaviatsiya, havalimanının yeniden faaliyete geçtiğini duyurdu.
 
- Rostov Bölgesi geçici valisi Yuri Slyusar, gece saatlerinde hava savunma güçlerinin Millerovo ve Çertkovo ilçelerinde insansız hava aracı saldırısını püskürttüğünü açıkladı. Slyusar, saldırı sırasında Millerovo’da bir benzin tankerinde yangın çıktığını, olay yerine itfaiye ve kurtarma ekiplerinin sevk edildiğini belirtti. Olayda yaralanan olmadığı bildirildi.
 
7 Ağustos Perşembe
 
- ABC News’in Beyaz Saray’daki ismi açıklanmayan bir yetkiliye dayandırdığı haberine göre, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ABD Başkanı Donald Trump arasında yapılması planlanan görüşme henüz resmen kararlaştırılmadı. Kremlin danışmanı Yuriy Uşakov, görüşme yerinin belirlendiğini ve daha sonra açıklanacağını söylese de, ABD'li yetkili yalnızca yer konusunda değil, genel olarak bir mutabakata varılmadığını ifade etti. Aynı yetkili, Trump’ın Putin’le görüşmeyi, ancak Rus liderin Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile de müzakereye açık olması halinde kabul edeceğini belirtti. Öte yandan Kremlin, şu anda yalnızca Putin-Trump ikili görüşmesine odaklandıklarını ve Zelenskiy ile olası bir buluşmanın henüz gündemlerinde olmadığını vurguladı.
 
Benzer haberi The New York Post Beyaz Saray’daki isimsiz bir kaynağa dayandırdı. Habere göre Trump ile Putin arasında planlanan zirvenin gerçekleşmesi, Putin’in Zelenskiy ile görüşmeyi kabul etmesine bağlı. Kaynak, “Bu zirvenin olması için Putin’in Zelenskiy ile görüşmesi gerekiyor. Görüşmenin nerede yapılacağı ise henüz belirlenmedi,” ifadelerini kullandı. Daha önce Kremlin, Trump ile ikili zirvenin önümüzdeki günlerde yapılması konusunda prensipte anlaşıldığını duyurmuş, ancak Putin-Zelenskiy görüşmesi ihtimaliyle ilgili yorum yapmaktan kaçınmıştı. Başkan Trump ise, Putin ile buluşma şansını yüksek gördüğünü belirtmiş ve ilerleyen süreçte üçlü bir liderler zirvesi fikrine de olumlu yaklaştığını ifade etmişti.
 
- Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile yaptığı telefon görüşmesinde Ukrayna’daki durumu ele aldı. Rusya Dışişleri Bakanlığı'nın Telegram kanalında yer alan açıklamaya göre, iki bakan Ukrayna etrafında gelişen olaylar çerçevesinde görüş alışverişinde bulundu ve düzenli temasların sürdürülmesi konusunda mutabık kaldı. 
 
- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna lideri Volodimir Zelenskiy ile görüşmeye açık olduğunu belirtti. Ancak böyle bir buluşmanın gerçekleşmesi için gerekli koşulların henüz sağlanmadığını vurguladı. “Daha önce de defalarca söyledim, prensipte buna karşı değilim. Bu mümkün,” diyen Putin, “Ancak bu görüşme için bazı koşulların oluşması gerekiyor. Ne yazık ki şu anda o noktadan çok uzağız,” ifadelerini kullandı.
 
Putin, ABD Başkanı Donald Trump’la yapılması planlanan görüşme için Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) uygun bir seçenek olabileceğini söyledi. Bu açıklamadan önce BAE Devlet Başkanı Muhammed bin Zayed el Nahyan ile görüştüğünü belirten Putin, “Bize bu tür etkinliklerin organizasyonunda yardımcı olmaya hazır çok sayıda dostumuz var. Bunlardan biri de BAE Devlet Başkanı. Bence bu yer gayet uygun olurdu,” dedi.
 
- Kremlin danışmanı Yuriy Uşakov, iki liderin görüşmesiyle ilgili olarak ABD'den gelen teklifin “Rusya açısından oldukça makul” bulunduğunu söyledi. Görüşmenin yerinin hâlâ gizli tutulduğunu belirten Uşakov, zirvenin gelecek hafta gerçekleşmesinin planlandığını aktardı. 
 
Polonya merkezli Onet gazetesi ise, Trump’ın özel temsilcisi Steve Witkoff’un Putin’e sunduğu teklifin, ateşkes anlaşması, Rusya’nın toprak kazanımlarının fiili olarak tanınması (bu meselenin 49 veya 99 yıl ertelenmesi) ve yaptırımların büyük ölçüde kaldırılmasını içerdiğini iddia etti.
 
- Perşembe günü öğle saatlerinde Rusya Savunma Bakanlığı, Ukrayna ordusunun hava ve denizden gerçekleştirdiği iki saldırının engellendiğini duyurdu. Yaklaşık 12:00 sularında Kursk bölgesi üzerinde Ukrayna’ya ait bir sabit kanatlı insansız hava aracı düşürüldü. Aynı dakikalarda Karadeniz’de Ukrayna’nın insansız bir deniz aracı tespit edilerek imha edildi. Savunma Bakanlığı, olayların ardından herhangi bir hasar ya da can kaybına ilişkin bilgi paylaşmadı.
 
 
- Kremlin dış politika başanışmanı Yuriy Uşakov’un açıklamasına göre, Rusya ve ABD, Vladimir Putin ile Donald Trump arasında önümüzdeki günlerde gerçekleşecek bir ikili zirve konusunda prensipte anlaşmaya vardı.
 
Uşakov, görüşmenin yapılacağı yerin belirlendiğini ancak bunun daha sonra duyurulacağını belirtti. Zirve için hedef olarak gelecek hafta gösterilirken, hazırlık süresinin ne kadar süreceği henüz net değil. ABD tarafının önerisiyle kabul edilen bu görüşmenin hazırlıkları Moskova ve Washington tarafından başlatılmış durumda.
 
Uşakov ayrıca, Trump’ın özel temsilcisi Steve Witkoff’un Kremlin’deki görüşmelerde üçlü bir zirve  (Putin, Trump ve Zelenskiy arasında) olasılığından bahsettiğini ancak bu konunun detaylı şekilde ele alınmadığını ve Rusya’nın bu seçeneği yorumlamadığını söyledi.
 
“Bizim önceliğimiz Trump ile yapılacak ikili görüşmenin başarıyla gerçekleştirilmesidir” diyen Uşakov, bu görüşmenin verimli ve somut sonuçlar doğurmasını umduklarını vurguladı.
 
ABD Başkanı Trump, daha önce yaptığı açıklamalarda Putin ile görüşme olasılığını olumlu karşıladığını belirtmiş ve bir iki hafta içinde bu görüşmeyi yapmayı hedeflediğini ifade etmişti. Trump’ın ayrıca, Moskova’nın ticaret ortaklarına yönelik ikincil yaptırımlar uygulama olasılığını da hâlâ değerlendirdiği bildiriliyor.
 
- Donald Trump, Witkoff'un Moskova'da Putin'le yaptığı görüşmeye ilişkin soru üzerine, "Ben buna çığır açan bir gelişme demiyorum ama Vladimir Putin ile çok iyi görüşmeler yaptık ve çok yakında bir görüşme olma ihtimalinin yüksek" dedi. Beyaz Saray'da açıklama yapan Trump, Ukrayna'daki durum nedeniyle yakında daha fazla ülkeye 'çok daha fazla' ikincil yaptırım uygulanacağını söyledi, "Çok daha fazlasını göreceksiniz. Çok, çok fazla ikincil yaptırım göreceksiniz" dedi.
 
Trump, Ukrayna konusunda anlaşmaya varılması için verilen sürenin sona erdiğini söyledi,  "Ancak şu anda Ukrayna'dan çıkmak, bu işi çözmek, buna son vermek konusunda çok ciddi müzakereler yürütüyoruz" dedi.
,
Trump,  "Bugün Başkan Putin ile çok iyi görüşmeler yaptık ve bu yolun sonuna gelme ihtimalimiz çok yüksek. Bu yol uzundu ve uzun olmaya devam ediyor, ancak çok yakında bir görüşme olma ihtimali yüksek" diye ekledi.
 
Ayrıca Trump, Hindistan'a uygulananlara benzer şekilde Çin'e de daha yüksek gümrük vergileri uygulamayı planlayıp planlamadığı sorulduğunda, "Olabilir, nasıl yapacağımıza bağlı" şeklinde konuştu.
 
- ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Trump’ın özel temsilcisi Steve Witkoff’un Moskova ziyareti sonrasında Washington’un, Rusya’nın Ukrayna’daki savaşı hangi koşullarda sona erdirmeye hazır olduğunu artık daha iyi anladığını söyledi. Fox News’e konuşan Rubio, ABD yönetiminin belki de ilk kez Rusya’nın savaşı bitirmek için ne talep edebileceğine dair somut bir tabloya sahip olduğunu belirtti. Bu noktada en kritik meselenin “toprak konuları” olduğunu vurgulayan Rubio, ABD’nin öncelikli görevinin Moskova ile Kiev’in pozisyonları arasındaki farkı azaltmak olduğunu ve nihayetinde taraflar arasında bir ateşkesin sağlanmasının gerekli olduğunu ifade etti.
 
- Rubio ayrıca, Başkan Donald Trump’ın Rusya’ya yönelik yeni ikincil yaptırımlar konusunda kararını önümüzdeki 24 ila 36 saat içinde vereceğini açıkladı. Fox News’e konuşan Rubio, “Bu karar, önümüzdeki 24–36 saat içinde Başkan tarafından alınmak zorunda. Çok şey, yapılan görüşmelerin nasıl geçtiğine ve önümüzdeki birkaç günde yürüteceğimiz çalışmalara bağlı olacak” dedi. Trump daha önce, Moskova’ya 6 Ağustos’ta giden özel temsilcisi Steve Witkoff’un temaslarına göre karar vereceğini söylemişti. ABD Başkanı, başlangıçta Rusya’ya Ukrayna’daki ateşkes için 50 gün süre tanımış, ardından bu süreyi 10 güne indirerek 8 Ağustos’u nihai tarih ilan etmişti. Beyaz Saray ise aynı gün içinde yaptırımların devreye alınmasının planlandığını açıklamıştı.
 
- Zelenskiy, dün gece yaptığı konuşmasında, "Rusya'nın Ukrayna’daki savaşa dair tutumunda olası bir değişim sinyali verdiğini" belirterek barış müzakerelerinde temkinli bir iyimserlik dile getirdi. “Rusya artık ateşkese daha yatkın görünüyor, baskı işe yarıyor” diyen Zelenskiy, “Önemli olan, ayrıntılarda kimseyi kandırmamaları; ne bizi, ne de Amerika’yı” ifadelerini kullandı. 
 
- CNN'in Beyaz Saray’daki iki yetkiliye dayandırdığı haberine göre, Trump, yardımcılarına Putin ve  Zelenskiy ile yapılması planlanan görüşmelerin hazırlıklarına derhal başlanması talimatını verdi.
 
Yetkililer, bu tür yüksek profilli zirvelerin genellikle uzun hazırlıklar gerektirdiğini belirtse de, Trump'ın sürecin hızla ilerlemesini istediğini aktardı. Görüşmelerin nerede yapılacağı henüz netlik kazanmazken, birkaç alternatif lokasyonun değerlendirildiği ve temasların önümüzdeki hafta ya da en geç iki hafta içinde gerçekleşebileceği ifade edildi.
 
- Bild'in haberine göre Donald Trump, Almanya Şansölyesi Friedrich Merz ile yaptığı telefon görüşmesinde, özel temsilcisi Steve Witkoff ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında Kremlin’de gerçekleşen görüşmenin “beklenenden daha verimli geçtiğini” söyledi. 
 
- ABD Adalet Bakanlığı’nın açıklamasına göre, 22 yaşındaki Amerikan askeri Taylor Adam Lee, M1A2 Abrams ana muharebe tankına dair gizli savunma bilgilerini Rusya’ya iletmeye çalıştığı gerekçesiyle tutuklandı. Teksaslı asker, tankın zayıf noktalarını içeren teknik verileri, bir Rus istihbarat görevlisi olduğunu düşündüğü kişiye iletmekle suçlanıyor. Lee'nin bu bilgileri, Rusya vatandaşlığı elde etme karşılığında sunduğu, ayrıca haziran ayında çevrim içi ortamda ihracat kontrolüne tabi verileri paylaşarak Rusya’ya yardım teklif ettiği bildirildi. ABD ordusunda aktif görevde olan ve Fort Bliss’te konuşlu Lee’nin, çok gizli belgelere erişim yetkisi bulunduğu da belirtildi.
 
- Medyaya yansıyan haberlere göre Rus ordusuna ait insansız hava araçları, Ukrayna'nın Odesa bölgesinde bulunan ve Romanya sınırına yakın konumdaki stratejik "Orlovka" gaz kompresör istasyonuna gece saatlerinde saldırı düzenledi. Balkan gaz koridorunun önemli bir parçası olan bu tesisin ağır hasar gördüğü bildirilirken, saldırının yalnızca Ukrayna’nın enerji altyapısını değil, aynı zamanda Azerbaycan’ın bölgedeki enerji projelerini de hedef aldığı yorumları yapılıyor. Rus yetkililer, tesisin daha önce Rus gazının Balkanlar’a taşınmasında kullanıldığını, son dönemde ise Azerbaycan’dan Ukrayna’ya gaz sevkiyatı için kritik rol oynadığını belirtti. Uzmanlar, bu hamlenin Azerbaycan-Ukrayna enerji iş birliğine karşı bir misilleme niteliği taşıdığını vurguluyor.
 
- Rusya ve Çin'e ait savaş gemileri, Asya-Pasifik bölgesinde ortak devriye faaliyetlerine başladı. TASS’ın Pasifik Filosu basın servisine dayandırdığı habere göre, devriye görevleri kapsamında Rusya’dan büyük denizaltısavar gemi "Amiral Tributs" ve Çin’den "Shaoxing" destroyeri ile destek gemileri Japon Denizi'ne açıldı. Ana hedefler arasında deniz iş birliğini güçlendirmek, bölgesel istikrarı korumak, deniz alanlarını gözetlemek ve iki ülkenin deniz ekonomik faaliyetlerine yönelik güvenliği sağlamak yer alıyor. Ortak devriye sırasında gemiler ayrıca manevra ve koordinasyon tatbikatları da gerçekleştirecek.
 
6 Ağustos Çarşamba
 
- Beyaz Saray Basın Sözcüsü Caroline Leavitt’in AFP’ye yaptığı açıklamaya göre, ABD Başkanı Donald Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile görüşmeye açık. Leavitt, “Ruslar, Başkan Trump ile görüşme isteğini dile getirdi ve Başkan, hem Başkan Putin’le hem de Başkan Zelenskiy’le görüşmelere açık” dedi.
 
- Fox News muhabiri Peter Doocy'nin Beyaz Saray kaynaklarına dayandırdığı haberine göre, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ABD Başkanı'nın özel temsilcisi Steve Witkoff ile yaptığı görüşmede, Donald Trump ile "bir noktada" yüz yüze görüşme isteğini dile getirdi. Habere göre Witkoff bu mesajı Trump’a iletti ve Trump da, bu görüşmenin Ukrayna’daki savaşın sona ermesine katkı sağlayacaksa, önümüzdeki hafta böyle bir buluşmaya açık olduğunu belirtti.
 
The New York Times’ın iki kaynağa dayandırdığı haberine göre, ABD Başkanı Donald Trump, önümüzdeki hafta Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yüz yüze bir görüşme gerçekleştirmeyi planlıyor.
 
Bu görüşmenin hemen ardından ise Trump, Putin ve Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile üçlü bir zirve yapmayı hedefliyor.
 
Söz konusu planlar, Trump’ın çarşamba günü bazı Avrupa liderleriyle yaptığı telefon görüşmesinde açıklandı.

Gazeteye konuşan kaynaklara göre, görüşmeler Avrupa Birliği liderlerinin katılımı olmadan yapılacak.

Trump’ın planlarını öğrendikleri bu telefon görüşmesinde, Avrupalı liderlerin bu yaklaşımı zımnen kabul ettikleri izlenimi oluştu.

Habere göre görüşmelerin amacı, Moskova ve Kiev arasında süregelen çatışmaya siyasi çözüm bulmak ve ateşkes için yeni bir diplomatik süreci başlatmak olarak değerlendiriliyor.

- Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, Trump ile akşam saatlerinde bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiğini, Trump’ın özel temsilcisi Steven Witkoff’un Moskova ziyaretinin sonuçlarını değerlendirdiklerini ve bu görüşmeye bazı Avrupa Birliği liderlerinin de katıldığını duyurdu. Zelenskiy, Telegram kanalında yaptığı açıklamada, "Başkan Trump ile bir görüşme gerçekleştirdim. Bu görüşme, Başkan Trump’ın temsilcisi Steven Witkoff’un Moskova ziyaretinin ardından yapıldı. Görüşmede Avrupa liderleri de yer aldı, her birine destekleri için teşekkür ederim. Moskova’da dile getirilenleri konuştuk" dedi.

- ABD'nin Rusya'ya yönelik ikincil yaptırımlarının 8 Ağustos Cuma günü, Başkan Donald Trump’ın verdiği ültimatomun süresinin dolduğu gün yürürlüğe girmesi bekleniyor. The New York Times’a konuşan Beyaz Saray yetkilisine göre, Trump’ın özel temsilcisi Steve Witkoff’un Kremlin’de Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le gerçekleştirdiği görüşme “olumlu” geçti ve Moskova, Washington’la diyaloğu sürdürme arzusunda, ancak bu yaptırımlardan vazgeçme gerekçesi değil. Yetkili, görüşme sonrasında Başkan’ın programında herhangi bir değişiklik yapılmadığını da belirtti.
 
- ABD Başkanı Donald Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile özel temsilcisi Steve Witkoff arasında Moskova’da gerçekleşen görüşmenin ardından sosyal medya platformu Truth Social üzerinden açıklama yaptı. “Büyük bir ilerleme kaydedildi!” diyen Trump, görüşmenin verimli geçtiğini belirtti.
 
Açıklamasında Trump şu ifadeleri kullandı: "Özel temsilcim Steve Witkoff, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile son derece verimli bir görüşme gerçekleştirdi. Büyük ilerleme kaydedildi! Sonrasında bazı Avrupa müttefiklerimizi bilgilendirdim. Herkes bu savaşın sona ermesi gerektiği konusunda hemfikir ve önümüzdeki günler ve haftalarda bu yönde çalışacağız. Bu meseleye gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederim!"
 
- ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Kremlin’deki Putin-Witkoff görüşmesinin ardından Trump’ın özel temsilcisi Steve Witkoff ile telefonla görüştüğünü açıkladı. Görüşmenin ardından yaptığı açıklamada, “Yakında bazı açıklamalar olabilir, belki olumlu, belki de değil” diyen Rubio, Rusya’ya yönelik yeni yaptırımlarla ilgili kararın da kısa süre içinde alınacağını belirtti. Witkoff’un 6 Ağustos’ta Putin’le yaklaşık üç saat süren görüşmesi, Başkan Trump’ın ateşkes için verdiği 10 günlük ültimatomun bitimine günler kala gerçekleşmişti.
 
-  ABD Başkanı Donald Trump, Rusya’dan petrol ithalatını sürdürdüğü gerekçesiyle Hindistan’a yönelik yeni ticaret yaptırımlarını devreye soktu. Beyaz Saray’ın internet sitesinde yayımlanan başkanlık kararnamesine göre, Hindistan’dan ithal edilen tüm ürünlere yüzde 25 oranında ek gümrük vergisi uygulanacak.
 
Trump, Hindistan’ın doğrudan ya da dolaylı şekilde Rus petrolünü alarak "Ukrayna’ya karşı yürütülen savaşı desteklediğini" öne sürdü ve bu adımı "zorunlu ve yerinde" bir önlem olarak nitelendirdi.

Yeni vergi kararı, Hindistan’ın Batı yaptırımları sonrası Rusya’nın başlıca petrol alıcısı haline gelmesiyle doğrudan bağlantılı. Washington, 1 Ağustos’ta da benzer şekilde yüzde 25’lik tarifeleri “ticaret dengesizliği” ve “Moskova ile süren ekonomik işbirliği” gerekçesiyle devreye sokmuştu. Yeni yaptırım adımı Hindistan tarafından tepkiyle karşılanırken, Delhi yönetimi ABD’yi çifte standartla suçlamış ve kendisinin Rusya’dan mal alan tek ülke olmadığını hatırlatmıştı.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ABD Başkanı’nın özel temsilcisi Steve Witkoff ile yaptığı görüşmede Ukrayna kriziyle ilgili mesajlar iletti. Kremlin danışmanı Yuriy Uşakov’un açıklamasına göre, Putin görüşme sırasında Trump’tan “ilgili sinyalleri” aldı.
 
“Biz de özellikle Ukrayna meselesine ilişkin bazı sinyaller ilettik. Trump’tan da karşılıklı mesajlar alındı” diyen Uşakov, Putin’in tüm bilgilere vakıf olduğunu, ancak Trump’a henüz detayların aktarılmadığını söyledi. “Bu nedenle daha fazla yorum yapmaktan şimdilik kaçınıyorum,” ifadelerini kullandı.
 
Uşakov, Witkoff’un Washington’a bilgi vermesinin ardından daha kapsamlı açıklamalarda bulunabileceklerini belirtti. Görüşmede ayrıca Rusya ile ABD arasında stratejik işbirliğinin geleceği de ele alındı.
 
- ABD Başkanı’nın özel temsilcisi Steve Witkoff, Kremlin’de gerçekleştirilen görüşmenin ardından gazetecilerin sorularını yanıtsız bıraktı. Rus televizyon kanalı Zvezda’nın muhabirine göre, Witkoff’a Moskova’daki ABD Büyükelçiliği’nden çıkarken görüşmenin içeriğine dair sorular yöneltildi ancak herhangi bir açıklama yapmadı.
 
- Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, Rusya ile yalnızca tam ve derhal yürürlüğe girecek bir ateşkesi desteklediklerini belirtti. Telegram kanalında yayımladığı video mesajda konuşan Zelenskiy, Kiev’in daha önce birçok ateşkes formatını denediğini, hava sahasında “sessizlik” ve enerji altyapısına yönelik saldırıların durdurulması gibi öneriler sunduğunu söyledi. “Ancak tüm bunlar Ruslar tarafından ihlal edildi,” ifadelerini kullandı.
 
- St. Petersburg’daki Pulkovo Havalimanı, bazı yolcuların bagajlarının varış noktalarına ulaşamayabileceği uyarısında bulundu. Havalimanından yapılan açıklamaya göre, saat 11.00 ile 13.00 arasında bagaj sisteminde yaşanan teknik arıza nedeniyle yaklaşık 20 uçuşta bazı valizler uçağa yüklenemedi. Yolculardan, bagajlarına ulaşamayanların varış havalimanındaki kayıp eşya ofisine başvurmaları istendi. Pulkovo yönetimi, sorunun çözümü için havayolu şirketleriyle temas halinde olduklarını bildirdi.
 
- Etiyopya, Rusya’nın Ethiopian Airlines’tan yolcu uçağı kiralama talebini geri çevirdi. Yerel Capital gazetesinin, Etiyopya Sivil Havacılık Kurumu’na (ECAA) dayandırdığı habere göre, Rusya hem uçak kiralama hem de teknik bakım alanlarında iş birliği teklifinde bulundu. 29 Temmuz’da Addis Ababa’da gerçekleşen görüşmede, Rusya’nın Etiyopya ticaret temsilcisi Yaroslav Tarasyuk ile ECAA Genel Müdürü Yohannes Abera bir araya geldi. Ancak Etiyopya makamları bu önerilere olumsuz yanıt verdi.
 
- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ABD Başkanı Donald Trump’ın özel temsilcisi Steve Witkoff arasındaki görüşme yaklaşık üç saat sürdü. Görüşmenin başladığı saat 12.00 sularında duyurulurken, sona erdiği saat ise 14.40 olarak kaydedildi. Toplantının ardından Witkoff’un konvoyu Kremlin'den ayrıldı.
 
Görüşmenin içeriğine dair ayrıntılar paylaşılmasa da, Rusya’nın uluslararası yatırım ve ekonomik işbirliğinden sorumlu özel temsilcisi Kirill Dmitriyev, süreci “diyalog galip gelecek” sözleriyle değerlendirdi.
 
- Putin, ABD Başkanı’nın özel temsilcisi Steve Witkoff ile bir görüşme gerçekleştiriyor. Witkoff bu sabah erken saatlerde Moskova’ya geldi. Ziyaretin ardından Rusya’ya yönelik yeni yaptırımlarla ilgili bir karar alınması bekleniyor.
 
Steve Witkoff’un Moskova’ya sabah saatlerinde ulaştığı bildirildi. Financial Times, Beyaz Saray’a yakın bir kaynağa dayandırdığı haberinde, ABD Başkanı Donald Trump’ın, özel temsilcisi Witkoff’un Rusya ziyaretinden somut sonuç çıkmaması halinde öfkeye kapılacağını yazdı.
 
 
- Ukrayna krizinde yine kritik bir aşamaya gelindi.Başkan Trump'!ın olası Rusya yaptırtımlarını açıklamasından önce diplomasiye son kez şans tanınacak. Trump'ın özel temsilcisi Steve Witkoff'un Rus yetkililerle görüşmek üzere bugün Moskova'da olacağı açıklandı. Washington yetkilileri, Witkoff'un Moskova programı hakkında çok az ayrıntı verdi. Ancak Putin ile de kritik bir görüşme yapılması ve "Kremlin'in Trump'a ileteceği mesajın alınması" bekleniyor. Diplomatik çevreler Putin'den bir "son dakika" teklifi gelmezse Trump'ın hafta sonuna kadar yaptırım kararını açıklamasına kesin gözüyle bakıyor. Trump'ın Rusya'ya verdiği ültimatom, Ukrayna ile ateşkesi kabul etmemesi halinde yeni yaptırımlar ve ikincil tarifeler uygulanacağı tehdidiyle 8 Ağustos'ta sona eriyor.
 
- Witkoff’un bulunduğu tahmin edilen Bombardier Global 7500 tipi özel uçak, Moskova’daki Vnukovo Havalimanı’na bu sabaha karşı iniş yaptı. Flightradar24 ve ADS-B Exchange verilerine göre, genellikle Witkoff tarafından kullanılan N102WG tescilli jet, önceki akşam Florida’dan havalanmıştı. 
 
- Trump, Rusya’ya yönelik olası yeni yaptırımlar konusunda nihai kararını 6 Ağustos’tan (bugün) sonra vereceğini açıkladı. Bugün, özel temsilcisi Steve Witkoff’un Moskova’da Rus yetkililerle görüşmesi bekleniyor. Trump, Rusya-Ukrayna savaşının sona erdirilmesinin ABD için öncelikli konu olduğunu vurgulayarak, diğer bazı uluslararası krizleri kısa sürede çözdüğünü iddia etti. 
 
Trump, Ukrayna’daki savaşın “kendi savaşı olmadığını” belirterek, ülkesini bu askeri çatışmadan çekmeyi hedeflediğini söyledi. Beyaz Saray’da yaptığı konuşmada Trump, “Ben buradayım çünkü bizi bu savaştan çıkarmak istiyorum” ifadelerini kullandı. Açıklama, FOX 5 Atlanta tarafından canlı yayınlandı.
 
- Bloomberg’in haberine göre Kremlin, Ukrayna ile sınırlı bir “hava ateşkesi” seçeneğini gündeme aldı. Habere göre bu, insansız hava aracı ve füze saldırılarının karşılıklı olarak durdurulmasını öngörüyor ancak kara harekâtını kapsamıyor. Rus tarafı, böyle bir adımı yalnızca Kiev'in de aynı taahhütte bulunması halinde değerlendirecek. Kararın,bugün Moskova’yı ziyaret etmesi beklenen ABD Başkanı Trump’ın özel temsilcisi Steve Witkoff’un temaslarına bağlı olarak şekillenebileceği belirtiliyor. 
 
- Financial Times’a göre Donald Trump, Rusya'nın Ukrayna ile ateşkes sağlamaması durumunda, 8 Ağustos’a kadar “gölge filo” olarak bilinen yaptırımları delmekte kullanılan Rus petrol tankerlerine yönelik ek yaptırımlar getirmeyi değerlendiriyor. Bu adım, Trump yönetimi tarafından Moskova’ya karşı "hafif ama ilk" bir yaptırım hamlesi olarak görülüyor. Nihai kararın, Trump’ın özel temsilcisi Uitkoff’un Rusya ziyaretinden sonra verileceği belirtiliyor.
 
- Rusya Savunma Bakanlığı, gece boyunca hava savunma sistemlerinin toplam 51 Ukrayna insansız hava aracını düşürdüğünü açıkladı. Bakanlığa göre, 23.00 ile 05.30 saatleri arasında 16 İHA Rostov ve Bryansk bölgelerinde, 12’si ilhak edilen Kırım üzerinde, dört İHA Voronej ve üçü Oryol bölgesinde etkisiz hale getirildi.
 
- Donald Trump, Beyaz Saray’da yapılması planlanan yeni inşaat çalışmalarıyla ilgili gazetecilere esprili bir şekilde “nükleer füzeler” yerleştirileceğini söyledi. Trump, bu sözleri Beyaz Saray’ın çatısından basın mensuplarına bağırarak dile getirdi. Aslında planlanan, Eylül ayında inşasına başlanacak olan bir balo salonu. Projenin, Harry Truman döneminden bu yana Beyaz Saray’da gerçekleştirilecek en büyük yapısal değişiklik olacağı ve Trump tarafından kişisel bütçeyle finanse edileceği açıklandı.
 
- İsrail'de, Kudüs yakınlarında Rusya’nın Filistin Ulusal İdaresi Temsilciliği’ne ait bir araca 30 Temmuz'da saldırı düzenlendiği bildirildi. Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, olayda bir grup yerleşimcinin araca maddi zarar verdiğini ve Rus diplomatlara sözlü tehditlerde bulunduğunu açıkladı. Zaharova, olay sırasında bölgede bulunan İsrail askerlerinin müdahale etmediğini belirterek durumu "göz yumulmuş bir saldırı" olarak nitelendirdi. Rusya’nın Tel Aviv Büyükelçiliği, İsrail makamlarına resmi şikâyette bulundu.
 
- Rusya, Ethiopian Airlines filosundan bakım hizmetiyle birlikte uçak kiralama olasılığıyla ilgilendiğini ve havacılık alanında teknik iş birliğini genişletmek istediğini bildirdi. CH-Aviation’ın Etiyopya Sivil Havacılık Otoritesi’ne (ECAA) dayandırdığı habere göre, Rus tarafı ülkedeki akredite Boeing bakım merkezlerine dikkat çekti. 29 Temmuz’da Addis Ababa’da yapılan görüşmelerde, Rusya’nın yaz sezonunda uçak tedarikinde yaşadığı sıkıntılar nedeniyle Ethiopian Airlines’tan kiralama koşullarını sorduğu belirtildi. Rus heyeti ayrıca, Etiyopya’ya Rus yapımı seyrüsefer ekipmanları ihracatı ve bakım-onarım tesislerinin inşasında yer alma konularına da ilgi gösterdi.
 
5 Ağustos Salı
 
- Ukrayna Devlet Başkanı - Zelenskiy, ABD Başkanı Donald Trump ile telefonda görüştü. Zelenskiy görüşmede  Rusya’ya yönelik yeni yaptırımlar ve ABD ile insansız hava aracı üretimi konularını ele aldıklarını bildirdi. Zelenskiy, Trump’ın vaat ettiği %100’lük ikincil gümrük vergilerinin Rusya ve ortakları üzerinde etkili olabileceğini söyledi. Ayrıca iki lider, Avrupa ülkelerinin Ukrayna’ya sağladığı milyar dolarlık silah desteğini ve NATO ile savunma iş birliğini de değerlendirdi.
 
- ABD Başkanı Donald Trump, küresel petrol fiyatlarında varil başına 10 dolarlık ek bir düşüşün, Rusya’yı Ukrayna’daki askeri operasyonlarını durdurmaya zorlayabileceğini söyledi. CNBC News kanalına konuşan Trump, “Eğer petrol 10 dolar daha ucuzlarsa Putin’in başka seçeneği kalmaz. Ekonomi zaten zor durumda,” ifadelerini kullandı.
 
Trump son haftalarda, Rusya’dan petrol alımı nedeniyle Hindistan’a yönelik yaptırım tehdidini sıklaştırmıştı. Temmuz ayı sonunda Hindistan’a yüzde 25 oranında gümrük vergisi getirileceğini açıklayan Trump, ayrıca bu ülkeye Rusya’dan petrol ve askeri teçhizat alımı nedeniyle “ceza” uygulanacağını da duyurmuştu.
 
Amerikan Başkanı, Hindistan’a yönelik gümrük vergilerinin 24 saat içinde “önemli ölçüde” artırılacağını belirterek, Delhi yönetiminin Rus enerji kaynaklarıyla ticaretine karşı kararlılık mesajı verdi. Trump, bu adımın Hindistan’ı caydırmaya yönelik açık bir sinyal olduğunu vurguladı.
 
Trump ayrıca Avrupa Birliği’ne de uyarıda bulundu. ABD ekonomisine yatırım taahhütlerini yerine getirmediği takdirde Birlik ülkelerine yüzde 35 oranında ek gümrük vergisi uygulanacağını söyledi. 
 
- Kremlin’deki görüşmelere aşina bir kaynak, Reuters’a yaptığı açıklamada yaptırım tehdidinin “can yakıcı ve tatsız” olduğunu ancak Rusya için yıkıcı sonuçlar doğurmayacağını söyledi. Bir başka kaynak da söz konusu yaptırımların “Rusya’ya pek bir etkisi olmayacağını” savundu.
 
Kremlin’in değerlendirmesine göre, ABD Başkanı Donald Trump’ın verdiği ültimatomu gerçekten yerine getirip getirmeyeceği belirsiz. Reuters’a konuşan kaynaklardan biri, “Trump daha önce de benzer tehditlerde bulundu ama ya hiçbir adım atmadı ya da kararından vazgeçti” dedi.
 
Yetkililere göre, Çin gibi ülkelerin Trump’ın baskısıyla Rus petrolünü almayı bırakması pek olası değil. Hatta Kremlin’de, ABD Başkanı’nın bu yöndeki adımlarının petrol fiyatlarını artırarak ters etki yaratabileceği düşünülüyor.
 
- Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, Rusya'nın artık orta ve kısa menzilli füzelerin (RSMF) konuşlandırılmasına ilişkin hiçbir sınırlamayı tanımadığını açıkladı. Bir gün önce Dışişleri Bakanlığı, Moskova'nın bu konudaki moratoryumdan resmen çekildiğini duyurmuştu.
 
Peskov, düzenlediği çevrim içi basın toplantısında, “Artık bu konuda herhangi bir kısıtlama yok. Rusya kendisini hiçbir yükümlülükle bağlı saymıyor,” dedi.
 
- Norveç hükümeti, "İsveç, Norveç ve Danimarka’nın Ukrayna için ABD yapımı silahların alımına toplam 486 milyon dolar kaynak ayıracağını" açıkladı.
 
Norveç’in açıklamasına göre bu üç ülke, Ukrayna’nın “öncelikli ihtiyaç listesi” kapsamında ilk yardım paketlerinden birini ortaklaşa finanse edecek. Paket kapsamında Norveç yaklaşık 135 milyon dolarlık katkıda bulunacak. İsveç Savunma Bakanı ise ülkesinin bu paket için 275 milyon dolar tahsis ettiğini duyurdu.
 
- Rusya Savunma Bakanlığı, Dnipropetrovsk bölgesindeki Yanvarskoye yerleşiminin Rus birliklerince ele geçirildiğini bildirdi. Operasyona Vostok birlik grubuna bağlı birimlerin katıldığı belirtildi.
 
Bu gelişmeyle birlikte, Dnipropetrovsk bölgesinde Rus ordusunun kontrolüne geçen yerleşim sayısı üçe yükseldi. Daha önce, 7 Temmuz’da Daçnoye, 26 Temmuz’da ise Malievka Rus güçlerinin eline geçmişti.
 
- Stavropol ve Nevinnomyssk Metropoliti Kirill, çatışma bölgesinde yaklaşık bin Rus din görevlisinin bulunduğunu açıkladı. Kirill, rahiplerin cephede psikolog gibi çalışarak askerlerin psikolojik rehabilitasyonuna destek olduğunu ifade etti.
 
Kirill “Cepheden dönen askerlerle birlikte rahipler de onların manevî toparlanmasına katkı sağlayacak. Rehabilitasyon merkezine ya da Pskovo-Pechersky Manastırı’na gelen askerleri kutsal mekânlarda gezdirmek bile derin bir duygusal etki yaratıyor,” dedi.
 
- Moldova’nın Buiucani Mahkemesi, Gagavuzya Özerk Bölgesi Başkanı Yevgeniya Gutsul’u, Şor Partisi’ne yasa dışı finansman sağladığı gerekçesiyle yedi yıl hapis cezasına çarptırdı. Sputnik Moldova’nın haberine göre, savcılık Gutsul için dokuz yıl talep etmişti.
 
Soruşturma makamları, Gutsul’un Rusya’dan sistamatik olarak para getirerek partiyi finanse ettiğini öne sürüyor. Gutsul ise suçlamaları “siyasi gerekçeli ve uydurma” olarak nitelendirdi.
 
25 Mart’ta Kişinev Havalimanı’nda İstanbul’a gitmek üzereyken gözaltına alınan Gutsul, önce tutuklandı, ardından ev hapsine alındı. Daha önce Gutsul, Moldova makamlarının kendisine görevinden istifa etmesi karşılığında dava sürecini durdurmayı teklif ettiğini açıklamıştı.
 
- Rusya Başsavcılığı, İngiltere merkezli sivil toplum kuruluşu Zimin Foundation’ın ülkedeki faaliyetlerinin “istenmeyen örgüt” ilan edildiğini duyurdu.
 
Zimin Foundation, 2021 yılında ölen iş insanı ve hayırsever Dmitriy Zimin’in oğlu Boris Zimin tarafından kurulan bir projeydi. (Boris Zimin, Eylül 2022’de Adalet Bakanlığı tarafından “yabancı ajan” ilan edilmişti.) Vakıf, kendisini insanlık yararına bilim ve eğitimi destekleyen bir hayır kurumu olarak tanımlıyor.
 
 
- Hindistan Dışişleri Bakanlığı, ABD Başkanı Donald Trump’ın ülkenin Rusya’dan petrol alarak Ukrayna’daki savaşı finanse ettiğine yönelik suçlamalarına sert yanıt verdi. Bakanlıktan yapılan açıklamada, Hindistan’ın bu alımları zorunlu nedenlerle gerçekleştirdiği belirtilerek, “Bizi eleştiren Batılı ülkelerin kendileri hâlâ Rusya ile ticaret yapıyor. Oysa bizim durumumuz, hayati ulusal gerekliliklere dayanıyor” ifadelerine yer verildi. Açıklamada, Ukrayna savaşı sonrası geleneksel tedarikçilerin Avrupa’ya yönelmesi nedeniyle Hindistan’ın Rus petrolüne yönelmek zorunda kaldığı, bu sürecin ABD tarafından da başlangıçta desteklendiği hatırlatıldı.
 
Aynı açıklamada Hindistan’ın bu alımlarla vatandaşları için uygun fiyatlı enerji sağlamaya çalıştığı ve Batılı ülkelerin hâlâ Rusya’dan enerji, gübre, çelik gibi ürünler ithal etmeye devam ettiği vurgulandı. Dışişleri Bakanlığı, “Hindistan büyük bir ekonomi olarak kendi ulusal çıkarlarını ve ekonomik güvenliğini korumak için gereken tüm adımları atacaktır” dedi. Bu çıkış, Trump’ın Hindistan’a yönelik gümrük tarifelerini artırma tehdidinin ardından geldi. Beyaz Saray’ın son açıklamasına göre, Hindistan'a uygulanması planlanan gümrük tarifeleri %25 seviyesinde olabilirken, Rusya ile ticareti sürdüren ülkelere %100 ila %500 arası cezai tarifeler de gündemde.
 
- Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitri Medvedev, Moskova’nın orta ve kısa menzilli füzelerin konuşlandırılmasına yönelik moratoryumu kaldırmasının ardından Batı'nın artık bu “yeni gerçeklikle” yüzleşmek zorunda kalacağını söyledi. Medvedev, kararın NATO ülkelerinin izlediği “anti-Rus” politikanın kaçınılmaz sonucu olduğunu belirterek, sosyal medya hesabından “Yeni adımlar yolda” mesajını paylaştı. Dışişleri Bakanlığı da 4 Ağustos’ta yaptığı açıklamada, ABD yapımı füzelerin Avrupa ve Asya-Pasifik’te konuşlandırılmaya başlamasıyla birlikte tek taraflı moratoryumun geçerliliğini yitirdiğini duyurmuştu.
 
- Rusya Savunma Bakanlığı'nın açıklamasına göre, sadece 22.00 ile gece yarısı arasında hava savunma sistemleri Ukrayna’ya ait toplam 13 insansız hava aracını düşürdü. Bunlardan 12’si Bryansk bölgesinde, biri ise Kaluga bölgesinde imha edildi.
 
- Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Ukrayna’ya yapacağı ziyaret için hazırlıkların başladığı bildiriliyor. Ziyaretin ana gündem maddesi, Şubat 2022’de imzalanan ancak Ukrayna Parlamentosu’nda hâlâ onay süreci tamamlanmayan Serbest Ticaret Anlaşması (STA) olacak. Ukrayna’nın Ankara Büyükelçisi Nariman Celalov, Kiev’in anlaşmaya büyük önem verdiğini belirterek, “Zelenskiy’nin daveti oldukça net: Türkiye bu anlaşmaya ilgi duyuyor, iş dünyamız için kritik önemde” dedi. Diplomatik kaynaklar, Erdoğan’ın 23 Temmuz’da Ukrayna Cumhurbaşkanlığı Ofisi Başkanı Andriy Yermak ile gizli bir görüşme gerçekleştirdiğini de aktardı.
 
- ABD’nin NATO Büyükelçisi Matthew Whitaker, önümüzdeki haftalarda birkaç ülkenin daha Ukrayna’nın ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla ABD yapımı silah ve mühimmat alımı için fon ayıracağını açıkladı. Whitaker, bu ülkelerin, Kiev’e 500 milyon dolarlık silah yardımı yapacağını duyuran ve Patriot sistemi için füze sağlayacağını belirten Hollanda’nın izinden gideceğini söyledi. Daha önce Almanya da, ABD’den temin edilecek iki Patriot hava savunma sistemini Ukrayna’ya vermeyi planladığını açıklamıştı.
 
- Hollanda, Ukrayna’ya toplam 500 milyon euro değerinde Amerikan yapımı silah sevkiyatı yapacağını açıkladı. Savunma Bakanı Ruben Brekelmans’ın verdiği bilgiye göre, bu pakette Patriot hava savunma sistemleri için parça ve füzeler de yer alacak. Bakan, yardımın "Ukrayna’nın ve geri kalan Avrupa’nın Rus saldırganlığına karşı kendini savunmasına yardımcı olacağını" belirtti. Geçtiğimiz hafta Almanya da ABD’den temin edeceği iki Patriot sistemini Kiev’e vereceğini duyurmuştu.
 
- Çekya Cumhurbaşkanı Petr Pavel, BBC’ye verdiği demeçte, Ukrayna’nın bazı topraklarını kaybetmesinin ülkenin bağımsızlığını koruyabilmesi için ödenmesi gereken zorunlu bir bedel olabileceğini söyledi. Pavel, Batı’nın tüm desteğine rağmen Kiev’in bu bölgeleri kısa sürede ve büyük kayıplar yaşamadan geri almasının gerçekçi olmadığını belirterek, “Ukrayna’nın egemen bir devlet olarak hayatta kalması gerekiyorsa ve bunun için bir bedel ödenecekse, bu kabul edilmelidir” dedi. Ancak Pavel Çekya’nın, Rusya’nın ilhak ettiği Ukrayna topraklarını asla tanımayacağını da vurguladı.
 
- Almanya, olası bir Rusya-NATO çatışması senaryosunda İttifak kuvvetlerinin doğu kanadına sevkiyatını desteklemek amacıyla ülke genelinde "askeri pit-stop" noktaları kurdu. Yeni kurulan bölgesel savunma tümeninin komutanı Tümgeneral Andreas Henne, bu merkezlerin askerlerin beslenme, dinlenme ve teknik destek ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde planlandığını belirtti. Henne, "Almanya bu operasyonlarda ana lojistik merkez oluyor. Bu ağ olmadan sistem işlemez," dedi. Öte yandan Henne, şu anda Rusya'nın NATO'ya doğrudan saldırı tehdidi oluşturmadığını düşündüğünü vurgulayarak, Almanya’nın savunma ittifakı NATO’nun bir parçası olduğunu hatırlattı.
 
- Romanya Enerji Bakanlığı, Azerbaycan’dan ithal edilen ham petrolün organik klorürlerle kirlenmiş olması nedeniyle ülkede kriz düzeyinde olağanüstü hal ilan etti. Bakanlık açıklamasına göre, 16–18 Temmuz tarihlerinde Ceyhan Limanı’ndan yüklenen 92 bin tonluk Azerbaycan menşeli petrol, OMV Petrom şirketi tarafından kabul edildikten sonra kirli olduğu gerekçesiyle reddedildi. Şirket, bir sonraki 92 bin tonluk sevkiyatı da iptal etti. Böylece toplam 184 bin ton ithal ham petrol Petrobrazi rafinerisine ulaşamadı. Rafinerinin faaliyetini sürdürebilmesi için 80 bin ton ham petrol ve 30 bin ton dizel yakıtın acil rezervlerden çekilmesine izin verildi. Avrupa Komisyonu’na bildirilen olağanüstü hal sayesinde ülkenin yakıt arzında aksama yaşanmasının önüne geçildi.
 
4 Ağustos Pazartesi
 
- Donald Trump, Hindistan'ın Rusya'dan satın aldığı petrolü uluslararası piyasalarda yüksek kârla yeniden sattığını belirterek, bu ülkeye yönelik tarifelerin önemli ölçüde artırılacağını açıkladı. Truth Social üzerinden yaptığı açıklamada Trump, "Hindistan yalnızca büyük miktarda Rus petrolü satın almakla kalmıyor, aynı zamanda bunun önemli bir kısmını açık pazarda yeniden satarak büyük kâr elde ediyor" dedi.

Tarife artışının ne kadar olacağına dair bir ayrıntı vermezken, son haftalarda Hindistan'a yönelik benzer yaptırım tehditlerini sıklaştırmıştı. Beyaz Saray yetkilisi Stephen Miller da Hindistan'ın Rus petrolü aracılığıyla Ukrayna'daki savaşı dolaylı biçimde finanse ettiğini savunmuştu.

- Bloomberg’in haberine göre ise Trump’ın sert söylemlerine karşın Hindistan, Rusya'dan enerji ithalatını sürdürmekte kararlı görünüyor. Takip sistemlerine göre geçtiğimiz hafta sonu yaklaşık 3 milyon varillik petrol taşıyan en az dört tanker Hindistan limanlarına yanaştı; 2,2 milyon varil daha kısa sürede boşaltılacak. Üstelik Hindistan hükümeti, ülke içindeki rafinerilere Rus petrolünün alımını durdurmaları yönünde herhangi bir talimat da vermedi. Habere göre bu durum, Trump’ın tarifeyle baskı kurma girişiminin şimdilik Yeni Delhi’de ciddi bir karşılık bulmadığını gösteriyor.
 
- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Bu, liderler arasındaki son bir hafta içindeki ikinci temas oldu. Daha önce 28 Temmuz'da yapılan görüşmede Ortadoğu’daki durum, özellikle Suriye'deki gelişmeler ve İran-İsrail gerilimi ele alınmıştı. Putin, o görüşmede Suriye'nin egemenliğine saygı duyulması gerektiğini vurgulamış ve İran'ın nükleer programı etrafındaki sorunlara diplomatik çözüm bulunması için Rusya’nın katkı sunmaya hazır olduğunu ifade etmişti. Liderlerin bu kez de bölgesel güvenlik ve diplomatik girişimleri değerlendirdikleri tahmin ediliyor.
 
- ABD Başkanı Donald Trump’ın özel temsilcisi Steven Witkoff’un 6 Ağustos Çarşamba günü Rusya’yı ziyaret etmesi bekleniyor. TASS’ın hem Rus hem de Amerikalı kaynaklara dayandırdığı haberine göre, Witkoff’un ziyareti Kremlin’de de dikkatle izleniyor. 
 
Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, “Bay Witkoff’u Moskova’da görmeye her zaman hazırız. Kendisiyle temaslarımızı önemli, içerikli ve faydalı buluyoruz” dedi. Ziyaretin, Putin ile olası bir görüşmeyle sonuçlanabileceği ifade ediliyor.
 
Trump, geçtiğimiz hafta Witkoff’un 1 Ağustos’ta İsrail’e gidip ardından Rusya’ya geçeceğini açıklamıştı. Ancak sonrasında bu seyahatin 6 veya 7 Ağustos’ta gerçekleşeceği duyuruldu. 
 
Öte yandan, Trump’ın bir diğer özel temsilcisi Keith Kellogg’un da yakın günlerde Ukrayna’ya bir ziyaret planladığı bildiriliyor. Kyiv Post kaynakları ziyaretin gündemde olduğunu aktarırken, RBC-Ukrayna’ya konuşan yetkililer henüz net bir tarih belirlenmediğini söyledi.
 
- Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, farklı görüşlerin varlığına rağmen Rusya’nın dış politikasının yalnızca Devlet Başkanı Vladimir Putin tarafından şekillendirildiğini vurguladı. Açıklama, Trump ile Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitriy Medvedev arasında sosyal medya üzerinden yaşanan gerilimin ardından geldi. 
 
Medvedev, 28 Temmuz’da Trump’ın Rusya’ya “ültimatom verdiğini” belirterek bu dili savaş tehdidi olarak nitelemişti. Trump ise Medvedev’e “sözlerine dikkat et” diyerek yanıt vermişti. 
 
- Ukrayna Dışişleri Bakanı Andriy Sibiga, Polonya’dan savunma sanayi ürünleri satın almak amacıyla Varşova’ya 120 milyon euroluk kredi talebinde bulunduklarını açıkladı. 
 
Ukrinform’a verdiği demeçte Sibiga, özellikle Piorun tipi taşınabilir hava savunma sistemlerinin ve Krab obüslerinin sahada etkinliğini kanıtladığını, bu nedenle Ukrayna’nın bu silahları satın almaya hazır olduğunu belirtti. Görüşmenin Polonya Dışişleri Bakanı Radosław Sikorski ile yapıldığı ifade edildi.
 
- Hindistan’ın en büyük kamu petrol şirketi Indian Oil Corporation (IOC), Eylül ayında teslim edilmek üzere ABD, Kanada ve Orta Doğu’dan toplam 7 milyon varil ham petrol alımı gerçekleştirdi. Reuters’ın haberine göre alımın 4,6 milyon varili ABD’den (WTI Midland), 500 bin varili Kanada’dan (WCS) ve 2 milyon varili ise Abu Dabi’den (Das) yapıldı. Sözleşme bedelleri ise açıklanmadı.
 
- Moldova’nın enerji düzenleyicisi NARE, Gazprom’un yerel iştiraki Moldovagaz’ın doğal gaz tedarik lisansını iptal ettiğini duyurdu. Gerekçe olarak, AB’nin Üçüncü Enerji Paketi uyarınca şirketin gaz tedarik, iletim ve dağıtım olmak üzere üç bağımsız yapıya bölünmesi zorunluluğunu yerine getirememesi gösterildi. Moldovagaz, Temmuz ayında bu ayrışmayı tamamlayamayacağını belirtmiş ve hissedarlar arasında uzlaşı sağlanamadığını açıklamıştı.
 
- 2 Ağustos Cumartesi günü İstanbul’dan Moskova’ya yapılan bir uçuşta 53 bagaj parçası uçağa yüklenmedi. Vnukovo Havalimanı’ndan yapılan açıklamaya göre, eksik bagajlar yaklaşık 4,5 saat sonra gelen ek bir seferle taşındı. 3 Ağustos Pazar günü ise Antalya’dan Moskova’ya yapılan iki uçuşta toplam 42 parça bagaj eksik gönderildi. Bu eşyalar da 5 ila 10 dakika sonra gelen tamamlayıcı seferlerle yolculara ulaştırıldı.
 
- St. Petersburg Uluslararası Emtia Borsası’nda Premium-95 tipi benzinin ton fiyatı ilk kez 77 bin rubleyi aşarak rekor kırdı. En son Eylül 2023’te bu seviyeye yaklaşılmıştı. Regular-92 tipi benzin de bir günde yüzde 1,16 zamlanarak 66 bin 642 rubleye ulaştı. Yazlık dizel yakıt ise yüzde 0,5 artışla 58 bin 134 rubleye yükseldi.
 
- Kazakistan’ın ulusal petrol şirketi KazMunayGaz, 85 bin tonluk ilk petrol sevkiyatını Hırvatistan üzerinden Macaristan’a ulaştırdı. Şirketten yapılan açıklamaya göre, petrol Alatau tankeriyle Novorossiysk limanından Hırvatistan’ın Omišalj limanına taşındı. Oradan Adriyatik Petrol Boru Hattı üzerinden Százhalombatta’daki rafineriye sevkiyat gerçekleştirildi. Nakliyat, KazMunayGaz’ın iştiraki Kazmortransflot tarafından yapıldı.
 
 
-  Başkan Trump, Ukrayna’da 8 Ağustos’a kadar bir ateşkes sağlanmaması halinde Rusya’ya karşı yeni yaptırımlar uygulanacağını açıkladı. Temmuz ortasında Rusya’ya 50 günlük bir süre tanıyan Trump, bu süreci sonradan 10 güne indirmişti. “Yaptırımlar olacak ama, açıkçası, onlar bunlardan ustaca kaçıyorlar.  Kurnaz insanlar ve bunu başarmakta da oldukça iyiler,” diyen Trump, Moskova’nın mevcut yaptırımlardan etkilenmediğini ima etti.
 
Trump, bir gazetecinin, “Rusya şu noktada yaptırımlardan kaçınmak için herhangi bir şey yapabilir mi?” sorusuna Trump, “Evet, insanların ölmesine son verecek bir anlaşma yapsınlar” şeklinde yanıt verdi. 
 
Gazeteciler ayrica, Medvedev’in nükleerle ilgili açıklamalarının ardından ‘hazırlıklı olunmalı’ diyen Trump’a, nükleer denizaltıların konumuna ilişkin soru yöneltti. Başkan Trump, gazetecilerin sorusuna “Denizaltılar bölgede, olmaları gereken yerde” yanıtını verdi.
 
ABD’nin Birleşmiş Milletler Daimî Temsilcisi John Kelly, Trump’ın belirlediği tarih olan 8 Ağustos’a kadar “çatışmaların tamamen durdurulması” gerektiğini belirtmişti.
 
- Trump'ın Ortadoğu ve Rusya Özel Temsilcisi Steve Witkoff’un hafta sonu Moskova’ya yapması beklenen ziyaret ilerie tarihe alındı. Trump, “Muhtemelen çarşamba ya da perşembe günü gidecek” dedi. Bu ziyaretin, Trump’ın Rusya’ya Ukrayna’daki çatışmaların sona erdirilmesi için tanıdığı sürenin dolmasından (8 Ağustos) hemen önce gerçekleşmesi bekleniyor. Trump, “Ruslar onunla görüşmek istiyor, görüşme talep ettiler" ifadelerini kullandı. Witkoff’un şu an “Gazze sınırına ve yardımların ulaştırılmasına odaklandığını” kaydeden Trump, “Ne olacağını göreceğiz” diyerek diplomatik sürecin seyrine işaret etti.
 
Ziyaretin, Başkan Trump’ın “Rusya’ya yönelik ikincil yaptırımlar tehdidiyle” şekillendirdiği baskı politikasının bir parçası olarak değerlendiriliyor. ABD’nin BM Daimî Temsilcisi John Kelly, 8 Ağustos’a kadar barış konusunda somut adımlar atılmazsa, “yüzde 100 oranında gümrük tarifeleri uygulanabileceğini” söylemişti. ABD basınına göre, daha önce dört kez Moskova’ya giderek Putin’le görüşen Witkoff’un bu yeni ziyareti, Trump yönetimi için son bir uzlaşı arayışı olarak öne çıkıyor.
 
- ABD Dışişleri Bakanlığı, Başkan Donald Trump yönetiminin Ukrayna ile "omuz omuza durmayı" sürdüreceğini açıkladı. Bakanlık sözcü yardımcısı Minyon Houston, Estonya televizyonuna yaptığı açıklamada, Kiev’in kapsamlı ve tam bir ateşkes çağrısını desteklediklerini belirtti. Houston, ABD’nin bölgedeki önceliğinin kalıcı ve sürdürülebilir bir barış olduğunu vurgularken, Washington’un, Rusya ve Ukrayna’nın yeniden müzakere masasına oturmasını ve İstanbul’daki görüşmelerin devam etmesini umduğunu ifade etti. 
 
- Beyaz Saray, ABD Başkanı Donald Trump’ın Ukrayna’daki çatışmayı sona erdirmek için “elinde tüm diplomatik, mali ve diğer araçlara” sahip olduğunu açıkladı. Beyaz Saray İç Güvenlik Danışmanı Stephen Miller, Fox News’e yaptığı açıklamada, “Masada diplomasiden finansal önlemlere kadar her şey var” ifadelerini kullandı. Trump daha önce Rusya’ya, 8 Ağustos’a kadar barış sürecinde ilerleme sağlanmazsa yüzde 100’lük ikincil gümrük tarifeleri uygulanacağı uyarısında bulunmuştu. 
 
- Beyaz Saray Özel Kalem Müdür Yardımcısı ve Trump’ın en etkili danışmanlarından Stephen Miller “Trump’ın çok net bir şekilde söylediği şey, Hindistan’ın Rusya’dan petrol alarak bu savaşı finanse etmeye devam etmesinin kabul edilemez olduğudur” dedi. Miller, Fox News’un “Sunday Morning Futures” programında, “İnsanlar Hindistan’ın, Rusya’dan petrol alımında Çin ile neredeyse başa baş durumda olduğunu öğrenince şok olacak. Bu şaşırtıcı bir gerçek” ifadelerini kullandı.
 
- Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, Rusya ile 1200 kişinin karşılıklı takasını içeren bir anlaşmaya varıldığını açıkladı. Zelenskiy, Telegram üzerinden yaptığı açıklamada, esir değişiminin öncelikli konular arasında yer aldığını ve listeler üzerinde çalışmanın sürdüğünü belirtti. Ayrıca, sivil Ukraynalıların geri dönüşünü sağlamak amacıyla çalışmaların devam ettiğini ve her bir isim için bilgi toplandığını ifade etti.
 
- Analitik şirketi Kpler’in yayımladığı rapora göre, Hindistan’ın Rusya’dan petrol alımını durdurması halinde yıllık enerji ithalat maliyeti 9 ila 11 milyar dolar arasında artabilir. Ülke halihazırda günlük yaklaşık 1,8 milyon varil Rus petrolü ithal ediyor ve bu alımlarda varil başına ortalama 5 dolarlık bir indirimden faydalanıyor. Ancak ABD Başkanı Donald Trump’ın baskıları sonucunda bazı Hindistan devlet şirketleri Rus petrolü alımını geçici olarak durdurdu. Bu gelişmelerin ardından iki tanker rotasını Hindistan’dan Çin ve Mısır’a çevirdi. Öte yandan, Hindistan’ın önde gelen rafinerileri henüz resmi olarak Rusya’dan alımı tamamen sonlandırmış değil.
 
- Soçi’deki İHA saldırısı sonbrası yanan bir petrol deposu önünde video çeken iki genç kadın ve bir erkek gözaltına alındı. Görüntülerde, popüler bir rap şarkısı eşliğinde yangın manzarasıyla poz veren gençlerin 19 ile 21 yaşları arasında olduğu, hepsinin Nijniy Tagil'den Soçi’ye geldiği bildirildi. Polis, videoyu çeken 20 yaşındaki kadın hakkında olağanüstü hal kurallarına uymamaktan idari işlem başlattı. Gençler, görüntüleri alkol etkisi altında çektiklerini ve kimseyi kasten incitme niyetinde olmadıklarını belirterek Rusya yasaları çerçevesinde cezaya hazır olduklarını söyledi. Olay, Soçi’nin Adler bölgesindeki petrol terminaline düzenlenen İHA saldırısının ardından çıkan yangınla bağlantılı olarak gündeme geldi.
 
- Rusya ve Çin donanmasına ait savaş gemileri, "Deniz İşbirliği – 2025" tatbikatının deniz aşamasını icra etmek üzere Vladivostok’tan ayrılarak Japon Denizi'ne açıldı. Rus Pasifik Filosu’ndan yapılan açıklamaya göre, iki ülkenin gemileri Büyük Petro Körfezi’nde birleşerek ortak filo oluşturdu, iletişim ve manevra eğitimleri gerçekleştirdi. Tatbikata Rusya’dan “Amiral Tributs” büyük denizaltısavar gemisi ve “Gromkiy” korveti, Çin’den ise “Shaoxing” ve “Urumqi” destroyerleri katılıyor. Ayrıca iki ülkeye ait denizaltı kurtarma gemileri ve dizel-elektrikli denizaltılar, arama-kurtarma görevleri için ayrılan bölgede konuşlandı. Tatbikatın deniz safhasının 5 Ağustos 2025’e kadar sürmesi planlanıyor.
 
- Estonya Savunma Bakanlığı, NATO'nun Alman-Hollanda ortak kolordusunun ülkede konuşlandırılması olasılığını değerlendiriyor. TASS haber ajansının bildirdiğine göre, konuya ilişkin kararın 2025 yılı sonuna kadar verilmesi bekleniyor. Plan kabul edilirse, kolordu Pärnu kentinde konuşlanacak ve bunun için yaklaşık 17 milyon euroluk altyapı yatırımı yapılması gerekecek.
 
- The American Conservative dergisinde yer alan bir makalede, ABD Başkanı Donald Trump’a Ukrayna’daki çatışmayı daha fazla uzatmaması çağrısı yapıldı. Makalede, Rusya’nın temel askeri hedeflerine ulaşmak için yeterli üstünlüğe sahip olduğu vurgulanarak, Ukrayna’nın tüm kaybedilen toprakları geri alma umudunun "sadece bir hayal" olduğu belirtildi. Yazıda, Trump’ın belirlediği müzakere takviminin muhtemelen Rusya’nın kaçınılmaz zaferini yalnızca erteleyeceği kaydedildi.
 
- ABD Başkanı Donald Trump’ın Ukrayna konusunda öne sürdüğü talepleri Rusya'nın görmezden gelmesi halinde herhangi bir ciddi sonucun doğmayacağı öne sürüldü. Alman gazetesi Bild'e konuşan askeri uzman Thomas Tyner, "Eğer Ruslar sessiz kalırsa, özel bir şey olmaz" değerlendirmesinde bulundu. Trump daha önce, Ukrayna ile barış konusunda 50 gün içinde ilerleme sağlanmazsa Rusya'ya karşı yüzde 100'lük ikincil gümrük tarifeleri getireceğini açıklamıştı. Ancak Bild'e göre bu tehditler, fiili adımlarla desteklenmeyebilir. Rusya ise ABD’nin taleplerini şantaj olarak değerlendirmişti.
 
- Çinli bilim insanları, ABD'li girişimci Elon Musk’a ait Starlink uydularını bir tehdit olarak değerlendirerek bunları etkisiz hale getirmek için çeşitli yöntemler üzerinde çalışıyor. Associated Press’in haberine göre, bu yöntemler arasında uzaya ateş edebilen lazerle donatılmış görünmez denizaltılar, iyon motorlu saldırı uyduları ve tedarik zincirinde sabotaj gibi seçenekler yer alıyor. Çin, bu sistemlerin ulusal güvenlik açısından risk oluşturduğunu savunuyor.
 
- Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vučić, 1–6 Eylül tarihleri arasında Çin’e yapacağı resmi ziyaret sırasında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le görüşebileceğini söyledi. Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in davetiyle düzenlenecek olan, Japonya’ya karşı kazanılan zaferin ve İkinci Dünya Savaşı’nın sona ermesinin 80. yıldönümü törenlerine katılacak olan Vučić, bu kapsamda Putin’le bir araya gelme ihtimalinin bulunduğunu belirtti. Putin’in Çin’e 31 Ağustos–3 Eylül tarihleri arasında bir ziyaret planladığı biliniyor.
 
- Odessa’da bir plajda Rusça şarkı dinlenmesi yüzünden çıkan tartışma kısa sürede kavgaya dönüştü. Yerel sosyal medya hesaplarında paylaşılan görüntülerde, onlarca kadının kumların üzerinde birbirine saldırdığı, saç saça baş başa kavga ettiği görüldü. Olay, "Altın Sahil" adlı plajda yaşandı. Kavgaya ilk müdahale çevredeki erkek tatilcilerden geldi. İlk belirlemelere göre tartışma, bir kadının cep telefonundan Rusça müzik çalmasıyla başladı. Ukrayna’da daha önce Rus sanatçıların müziklerine resmi yasak getirilmiş, bazı şehirler Rusça kültürel içeriklere yerel düzeyde kısıtlamalar uygulamıştı. Ancak şu anda Rus dilinde şarkı dinlemek ülke genelinde hukuken yasak değil.
 
3 Ağustos Pazar
 
-Sabah erken saatlerde Rusya Savunma Bakanlığı, Ukrayna'ya ait 93 insansız hava aracının (İHA) Rus hava savunma sistemleri tarafından imha edildiğini açıkladı. İHA’ların gece 23.30 ile sabah 05.00 arasında yedi farklı bölge ve Karadeniz üzerinde tespit edildiği bildirildi. En yoğun saldırının Karadeniz üzerinden geldiği ve burada 60 dronun düşürüldüğü belirtildi. Vurulan diğer dronlar ise sırasıyla Voronej bölgesinde 18, Belgorod’da yedi, Bryansk’ta üç, Kursk’ta iki, Nijegorod, Krasnodar ve Kırım’da birer adet olarak kaydedildi.

Voronej bölgesinde saldırıların ardından dört kişinin yaralandığı ve bir evin tamamen yandığı, birkaç evin daha hasar gördüğü, bir otomobil mağazası ile bir samanlığın da zarar gördüğü bildirildi. Krasnodar’daki Adler bölgesinde ise düşen bir İHA’nın parçalarının akaryakıt dolu bir tanka isabet etmesi sonucu depolama alanında yangın çıktı. Olayda ilk belirlemelere göre can kaybı yaşanmadı. Yangını söndürmek için 127 itfaiyeci ve 35 araçlık ekip seferber edildi. Krasnodar Valisi Veniamin Kondratyev, yanan tankın 2 bin metreküp kapasiteli olduğunu belirtirken, olay nedeniyle Soçi Havalimanı da geçici olarak kapatıldı. 

- Ukrayna'nın Zaporijya kentindeki nükleer santralin yakınlarında sabah saatlerinde bir patlama meydana geldi. Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA), patlamanın ardından yaptığı açıklamada, santrale ait yardımcı tesislerden birinin saldırıya uğradığını ve santralin saha sınırından yaklaşık 1.2 kilometre mesafedeki bir ek binadan dumanların yükseldiğini duyurdu. Reuters’ın haberine göre, patlamaya insansız hava aracı saldırısı veya niteliği henüz belirlenemeyen bir bombardımanın sebep olduğu tahmin ediliyor. UAEA Genel Direktörü Rafael Mariano Grossi, nükleer tesislerin yakınında gerçekleşen her türlü saldırının, amacı ne olursa olsun, ciddi güvenlik riskleri taşıdığına dikkat çekerek, askeri güçlerin bu bölgelerde azami itidal göstermesi çağrısında bulundu.

- ABD Başkanı Donald Trump’ın 8 Ağustos'ta dolacak son "Rusya ultimatomu" için geri sayım sürerken, özel temsilcisi Steven Witkoff’un hafta sonu Moskova’yı ziyaret ederek Ukrayna konusundaki müzakerelere katılması bekleniyor. ABD’nin NATO Daimî Temsilcisi Matthew Whitaker, NBC’ye yaptığı açıklamada, bu ziyaretin barış sürecinde bir atılım sağlayabileceğini belirtti. Whitaker, Washington’un her iki taraf için de kabul edilebilir bir uzlaşı arayışında olduğunu vurgularken, Moskova’daki görüşmelerin somut sonuçlar vermesini umduklarını ifade etti. Başkan Trump daha önce Witkoff’un ziyaret planını açıklamış ve Rusya’ya yönelik yeni yaptırımlar sözü vermişti.

- Bu arada Ukrayna basınına göre, Trump’ın Ukrayna özel temsilcisi Keith Kellogg’un önümüzdeki günlerde bölgeye seyahat edeceği bildirildi. Kyiv Post’un iki kaynağa dayandırdığı habere göre, bu ziyaret, Trump’ın Rusya ile barış anlaşması için koyduğu 8 Ağustos son tarihine yaklaşılırken gerçekleşecek. Kellogg’un planlanan ziyareti, Trump’ın diğer temsilcilerinden Steve Witkoff’un hafta sonu Rusya’ya yapacağı ziyaretle aynı zamana denk geliyor. Trump, Witkoff’un seyahatini Perşembe günü doğrulayarak, "İsrail’e, oradan da, inanmayacaksınız ama Rusya’ya gidiyor" demişti.
 
-  ABD yönetimi içindeki kaynaklara göre, Witkoff’un ziyareti bu hafta başında Ruslar tarafından önerildi ve Trump’ın başlangıçta ‘boşuna’ olacağını düşünmesine rağmen onay aldı. Başkan, sürenin dolmasıyla birlikte yeni yaptırımların devreye gireceğini söylese de, bu önlemlerin Putin üzerinde etkili olacağına dair şüphelerini dile getirdi. 
 
- ABD basınına göre Senato, Rusya’ya yönelik yaptırımların sertleştirilmesini öngören yasa tasarısını yaz tatili öncesinde kabul etmeyi başaramadı. The Hill’in haberine göre, Cumhuriyetçi senatör Lindsey Graham ile Demokrat senatör Richard Blumenthal tarafından sunulan tasarıda, Moskova ateşkesi reddettiği takdirde, Rus enerji ürünlerini satın alan ülkelere yüzde 500’e varan ikincil gümrük tarifeleri öngörülüyordu. Ancak nihayetinde karar, ABD Başkanı Donald Trump’a bırakıldı. Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e ateşkes için 8 Ağustos’a kadar süre tanıyarak, aksi halde yalnızca Rusya’ya değil, aynı zamanda ticaret ortaklarına da yaptırımlar uygulayacağını duyurdu. 
 
- Rusya'nın en yeni stratejik nükleer denizaltılarından biri olan “Knyaz Pojarskiy” (Prens Pojarskiy), Kuzey Filosu’na bağlı Gadjiyevo deniz üssüne ulaştı ve resmen savaş görevine başladı. TASS’ın Kuzey Filosu basın servisine dayandırdığı habere göre, denizaltının komutanı, üsse varış öncesindeki tüm görevlerin başarıyla tamamlandığını ve gemi ile personelin görev yapmaya hazır olduğunu bildirdi. 24 Temmuz’da Cumhurbaşkanı Vladimir Putin, Severodvinsk’teki Sevmash tersanesinde düzenlenen bayrak törenine katılmış, burada 2030 yılına kadar altı yeni nükleer denizaltının daha inşa edileceğini duyurmuştu. 
 
- Macaristan Başbakanı Viktor Orban, Rusya'nın Avrupa'yı işgal etmeye hazırlandığı yönündeki açıklamaların gerçekçi olmadığını belirterek, Avrupa'nın bu tür varsayımlara dayanarak yanlış politikalar izlediğini söyledi. Estergon’da gençlik buluşmasında konuşan Orban, “Siyasetimizi buna göre kurmamalıyız” dedi. Ukrayna’daki çatışmaya da değinen Orban, Rusya'nın sınırlarında Batı silahlarını asla kabul etmeyeceğini ve bunun Batı tarafından anlaşılması gerektiğini vurguladı. Orban’a göre çatışmayı sona erdirmenin tek yolu, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ABD Başkanı Donald Trump arasında doğrudan müzakereler yapılması. Bu görüşmelerin sadece Ukrayna krizini değil, küresel güvenlik, silahlanma, yaptırımlar ve enerji gibi tüm temel konuları kapsaması gerektiğini savundu. Daha önce de Ukrayna’nın NATO üyeliğinin Üçüncü Dünya Savaşı’na yol açabileceğini söyleyen Orban, Kiev’in Rusya ile barış yapmayı reddederek ağır bir stratejik hata yaptığını ve bu nedenle Zelenskiy’nin bugün zor bir konumda olduğunu ifade etmişti.
 
- Kommersant'ın haberine göre Moskova'da, Ural bölgesindeki Azerbaycan diasporasının lideri Şahin Şıhlinski'nin gözaltına alındığı bildirildi. Başkentte yakalanan Şıhlinski, daha sonra Yekaterinburg’a götürüldü. Resmi makamlardan henüz doğrulama gelmemiş olsa da, Temmuz ayı sonunda Şıhlinski hakkında federal düzeyde arama kararı çıkarıldığı öğrenildi. Kommersant-Ural kaynaklarına göre, kendisi hakkında kamu görevlisine karşı şiddet (madde 318) ve cinayet (madde 105, bölüm 2) suçlamalarıyla iki ayrı ceza davası açılmış olabilir. Emniyet birimleri, Şıhlinski’yi Ural'da fuhuş organize eden, pornografi ve uyuşturucu ticareti yapan etnik bir suç örgütünün başlıca liderlerinden biri olarak değerlendiriyor. Söz konusu çetenin bazı üyeleri, cinayet ve suikast girişimiyle de suçlanıyor. Temmuz başında ise, Şıhlinski’nin oğlu Mutvalı Şıhlinski, bir kolluk görevlisine çarparak ağır yaralanmasına neden olduğu gerekçesiyle tutuklanmış ve şu anda tutuklu yargılanıyor.
 
- Ukrayna’nın batısındaki Vinnitsa kentinde, özel askeri operasyonun başlamasından bu yana en kitlesel seferberlik karşıtı protestolar yaşandı. 1 Ağustos’ta yüzlerce kişi, Ukrayna Silahlı Kuvvetleri için yeni asker alımının yapıldığı bir stadyuma girmeye çalıştı. TASS’a konuşan güvenlik kaynaklarına göre, eylem sırasında polisle çatışmalar yaşandı, bazı kadınlar darbedildi, çok sayıda kişi gözaltına alındı ve katılımcılar hakkında ceza davaları açıldı.
 
- İngiltere Dışişleri Bakanı David Lammy, Ukrayna heyetini Beyaz Saray’da ABD Başkanı Donald Trump ile gerçekleştirdikleri ve tartışmayla sonuçlanan görüşmeye yeterince hazırlayamadığı için kendisini suçlu hissettiğini söyledi. The Guardian’a konuşan Lammy, görüşme sırasında Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile Trump ve Başkan Yardımcısı J.D. Vance arasında yaşanan sözlü atışmaya atıfta bulunarak, “Dürüst olmak gerekirse, içimden ‘Ahh!’ dedim. Neden Ukraynalı meslektaşlarımızı desteklemek için daha fazla bir şey yapmadım?” ifadelerini kullandı. Lammy, Ukrayna heyetinin görüşmeye son anda davet edildiğini ve kendilerinin Trump ile yapacakları toplantıya odaklandıkları için hazırlık sürecine zaman kalmadığını belirtti. 
 
2 Ağustos Cumartesi
 
- Hindistan’daki petrol rafinerileri, ABD Başkanı Donald Trump’ın yaptırım tehditlerine rağmen Rusya'dan petrol alımını sürdürmeye devam ediyor. ANI ajansına konuşan kaynaklara göre, satın alma kararları fiyat, kalite, stok durumu, lojistik ve diğer ekonomik faktörler gözetilerek alınıyor. Indian Oil, Bharat Petroleum ve Hindustan Petroleum gibi büyük şirketlerin Rusya’dan petrol tedarikine devam ettiği belirtilirken, hükümetin bu alımları durdurma yönünde resmi bir talimat vermediği bildiriliyor. Trump, Hindistan’ın Rus enerji ürünlerini satın almaya devam etmesini gerekçe göstererek, 1 Ağustos’tan itibaren Hint mallarına yüzde 25 oranında gümrük vergisi uygulanacağını açıklamıştı.
 
- Rostov bölgesinde gece saatlerinde yedi farklı noktaya yönelik düzenlenen geniş çaplı insansız hava aracı saldırısının, hava savunma sistemleri tarafından püskürtüldüğü bildirildi. Vali  Vekili Yuri Slyusar'ın açıklamasına göre, Krasnosulinskiy bölgesindeki Uglerodovskiy yerleşiminde bir işletmenin binası alev aldı ve tesiste görevli bir güvenlik çalışanı hayatını kaybetti. Ayrıca dün geceNovokuybyşevsk (Samara bölgesi), Penza ve Ryazan’daki sanayi tesisleri de hedef alındı; Penza’da bir kadın yaşamını yitirirken iki kişi yaralandı. Gece boyunca Tambov, Saratov, Samara ve Penza havalimanlarında uçuşlar geçici olarak durduruldu.
 
- Rus yetkililer, sadece 1 Ağustos gecesi ülke genelinde ve Azak Denizi üzerinde toplam 78 Ukrayna menşeli İHA’nın düşürüldüğünü bildirdi.
 
- Kırım Köprüsü’ne giden yollarda bu sabaha karşı uzun araç kuyrukları oluştu. Bilgi merkezinin açıklamasına göre toplamda 2 bin 600 araç bekliyordu. Taman yönünden gelen 1500 araç el ile kontrol sırası beklerken, ortalama bekleme süresi yaklaşık dört saate ulaştı. RBC'ya göre Kerç yönünden ise 1100 araç kuyrukta ve burada da bekleme süresi üç saati aştı. 2 Ağustos gecesi köprüdeki trafik beş saatten fazla süreyle durdurulmuş, gece boyunca Kırım’da füze tehdidi nedeniyle alarm verilmişti.
 
- Donald Trump, Rusya’nın uygulanan yaptırımları etkili şekilde aşabildiğini belirterek, “Putin bu konuda oldukça yetenekli, yaptırımları nasıl bertaraf edeceğini iyi biliyor” dedi. Newsmax kanalına verdiği demeçte konuşan Trump, bu duruma rağmen Washington’ın yeni yaptırımlar uygulamakta kararlı olduğunu vurguladı. Daha önce yüzde 100’e varan ikincil gümrük tarifeleriyle tehditte bulunan Trump, bu tedbirlerin etkili olup olmayacağından emin olmadığını da ifade etti. Rus lider Vladimir Putin hakkında da konuşan Trump, Rus lideri "gerçek bir sert ceviz" (tough cookie) olarak niteledi.
 
- Trump’ın iki nükleer denizaltıyı Rusya kıyılarına daha yakın bölgelere sevk etme kararı, Batı’da nükleer gerilimin tırmanabileceği endişelerini doğurdu. İngiliz gazetesi The Daily Telegraph, bu adımı Trump’ın “nükleer gerilim merdiveninin ilk basamağı” olarak nitelendirdi ve kararın Soğuk Savaş’tan bu yana benzeri görülmemiş bir tırmanma sinyali verdiğini yazdı. Gazete, bu gelişmenin "nükleer savaşın eşiğinde dengede durma" hali olduğunu belirtse de, Trump’ın “Don Kişotvari liderlik tarzı” nedeniyle bugün kimsenin 1962’deki Küba Krizi kadar panik içinde olmadığını vurguladı.
 
- The New York Times, bu tür konuşlandırmaların Pentagon tarafından son derece gizli tutulduğunu belirterek, söz konusu bilgilerin doğrulanmasının neredeyse imkânsız olduğunu yazdı. Gazeteye göre Trump bu açıklamayla aslında kendi politik kararlılığını vurgulamaya çalışıyor olabilir. Daha önce Newsmax kanalına konuşan Trump, denizaltıların “halkı korumak amacıyla” yer değiştirdiğini ve ABD’nin nükleer silahlar konusunda “tam anlamıyla hazır” olduğunu ifade etmişti. Ancak Rusya’dan gelen tepkilerle birlikte, Moskova’da temkinli olunması çağrıları da yükselmeye başladı.
 
- Rusya Merkez Bankası'nın 25 Temmuz tarihli açıklamasına göre, ülkenin uluslararası rezervleri 695,5 milyar dolara ulaşarak tüm zamanların en yüksek seviyesine çıktı. Bir önceki haftaya göre 11,8 milyar dolarlık (yüzde 1,7) artış kaydeden rezervler, 3 Temmuz'da kırılan 687,7 milyar dolarlık önceki rekoru da geride bıraktı. Uzmanlar, bu yükselişin enerji ihracat gelirleri ve ithalattaki düşüşten kaynaklandığını belirtiyor. Açıklanan rezerv rakanmına, Batı'da yaptırımlarla dondurulan yaklaşıkl 300 milyar dolar da dahil.
 
- Almanya, önümüzdeki iki ila üç ay içinde Ukrayna’ya ek Patriot hava savunma sistemleri gönderme kararı aldı. Savunma Bakanı Boris Pistorius’un açıklamasına göre, bu sevkiyatlar Ukrayna’nın son aylarda yoğunlaşan Rus hava saldırılarına karşı koyma çabalarına önemli destek sağlayacak. Financial Times’a konuşan Pistorius, bu adımın sadece Kiev için değil, Almanya ve NATO müttefiklerinin güvenliği açısından da stratejik önem taşıdığını vurguladı. Bakan ayrıca, diğer Avrupa ülkelerini de Ukrayna’ya yapılacak Patriot sevkiyatlarının finansmanına katkı sunmaya çağırdı.
 
- Çeçenistan lideri Ramzan Kadırov, spora verdiği aranın ardından yeniden antrenmanlara başladığını gösteren bir video yayınladı. VKontakte hesabından paylaştığı görüntülerde Kadırov, mavi eşofman takımıyla egzersiz bisikletinde pedal çevirirken kamerayı tutan kişiyle gülümseyerek sohbet ediyor. “Sabah hafif bir antrenman. Aradan sonra tam yüklenmelere yavaş yavaş dönmek gerek,” notunu düşen Kadırov’un bu paylaşımı, son aylarda sağlık durumu hakkında çıkan spekülasyonlara dolaylı bir yanıt olarak yorumlandı. Temmuz ayında Kadirov’un Bodrum’da denizde boğulma tehlikesi geçirdiği iddia edilmiş, ancak bu bilgi resmî makamlarca ne doğrulanmış ne de Kadırov tarafından yorumlanmıştı.
 
1 Ağustos Cuma
 
- ABD Başkanı Donald Trump, Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitri Medvedev’in açıklamalarına karşılık olarak iki nükleer denizaltının “uygun bölgelere” sevk edilmesi talimatını verdi.

Sosyal medya platformu Truth Social’da konuşan Trump, bu adımı “sorumsuz ve kışkırtıcı açıklamaların yalnızca sözde kalmama ihtimaline karşı” attığını belirterek, “Sözlerin önemi büyüktür ve bazen öngörülemeyen sonuçlar doğurur” dedi.

Karar, Trump’ın Medvedev’e “sözlerine dikkat etmesi” uyarısını yapmasının ardından geldi. Medvedev ise buna “öldürücü yanıt” anlamına gelebilecek ifadelerle karşılık vererek, Rusya’nın otomatik nükleer karşılık sistemine atıfta bulundu.
 
Medvedev’in “Rusya, ne İran’dır ne İsrail; bize ültimatom verilemez” sözleri, ABD’nin Ukrayna konusunda yeni bir yaptırım süreci başlatma tehdidiyle tırmanan gerilimin merkezine yerleşti.
 
- Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio’nun Rusya-ABD temaslarına ilişkin açıklamasını değerlendirdi ve Trump yönetiminin Ukrayna krizine dair müzakerelere katkısını olumlu bulduğunu belirtti. Lavrov, yıl başından bu yana süren görüşmelerin yapıcı geçtiğini, doğrudan askeri çatışmadan kaçınılması konusunda Washington ile mutabık olduklarını vurguladı. Ayrıca Lavrov, Rusya’nın siyasi ve askeri konularda çalışma grupları kurulması önerisine Kiev’den somut yanıt beklediğini, bu yaklaşımın kalıcı anlaşmaların temelini oluşturabileceğini ifade etti. Lavrov’a göre, Trump’ın ısrarı sayesinde Ukrayna tarafı İstanbul müzakerelerinin yeniden başlatılmasına razı oldu.
 
- Vladimir Putin ve Aleksandr Lukaşenko, Valaam Adası’nda yer alan Smolenskiy Skiti’ni ziyaret ederek, Smolensk Tanrının Anası İkonası Kilisesi’nde düzenlenen ayine katıldılar. Ardından iki lider kısa bir görüşme gerçekleştirdi ve görüşmenin ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladılar.
 
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna ile sağlanacak bir barışın geçici çözümlerle sınırlı olmaması gerektiğini belirterek, Moskova’nın “herhangi bir zaman kısıtlaması olmaksızın kalıcı bir ateşkes” hedeflediğini söyledi. Bu kapsamda yalnızca iki ülke arasındaki ilişkilerin değil, aynı zamanda Avrupa düzeyinde uluslararası güvenlik meselelerinin de ele alınması gerektiğini vurguladı.
 
Putin, Ukrayna heyetinin son görüşmelerde dile getirdiği “hem Rusya’nın hem de Ukrayna’nın güvenliğini, Avrupa güvenliği bağlamında değerlendirmek gerekir” yönündeki öneriye destek verdi. “Genel olarak bu yaklaşımı doğru buluyoruz ve paylaşıyoruz” diyen Putin, İstanbul’da yapılan son temasları da olumlu değerlendirdiğini ifade etti. Özellikle esir değişimi süreci sayesinde yüzlerce insanın evine döndüğünü hatırlattı. “Böyle bir sonucu nasıl olumlu görmeyiz?” diye konuştu. Rusya’nın, Ukrayna’ya birkaç bin Ukraynalı askerin naaşını teslim ettiğini, buna karşılık Ukrayna’nın onlarca Rus askerinin cenazesini iade ettiğini söyledi.
 
Ancak Putin’e göre İstanbul’da kararlaştırılan çalışma grupları henüz faaliyete geçmedi. “Bu mekanizmalar şu an için çalışmaya başlamadı ama ilk izlenimimize göre Ukrayna tarafının tepkisi olumluydu” dedi. Sürecin ilerleyen dönemde işlerlik kazanmasını umduklarını belirtti. Kiev’in bugün için müzakereye hazır olmadığını düşünmesi hâlinde Rusya’nın beklemeye hazır olduğunu ifade eden Putin, barış için gerekli olanın “sessiz, ciddi ve yapıcı diyaloglar” olduğunu vurguladı. “Hayal kırıklıkları genellikle aşırı beklentilerden doğar” diyerek süreci zamana yaymanın önemine dikkat çekti.
 
Putin ayrıca Ukrayna’daki mevcut yönetimin anayasal meşruiyete sahip olmadığını öne sürdü. “Rusya’daki siyasi rejim, anayasa temelinde ve devletin temel yasasına uygun biçimde kurulmuştur. Ama aynı şeyi Ukrayna için söylemek mümkün değil. Bugünkü Ukrayna yönetimi anayasal zemine dayanmıyor” dedi.
 
Son olarak Putin, cephede hayatını kaybeden Rus askerlerinin “boşuna ölmediğini” dile getirdi. “Cephede tek bir kaybımız bile boşuna değildir” diyen Rus lider, ölen askerlerin kahramanlığının Rus ordusunun ilerlemesine olanak sağladığını savundu. 
 
- Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, İngiltere Başbakanı Keir Starmer ile yaptığı görüşmede, liderler düzeyinde barış müzakerelerinin mümkün formatlarını ele aldıklarını açıkladı. Telegram kanalında yaptığı paylaşımda Zelenskiy, özellikle insansız hava araçları üretiminin artırılması gerektiğini vurguladı. “Özellikle önleyici tipteki dronların üretimi konusunda somut mali ihtiyaçlar var. Bu konuda birlikte çözüm bulmak konusunda anlaştık” dedi. Haziran sonunda Kiev ve Londra, savunma sanayi alanında yeni bir işbirliği girişimi başlatmıştı. Zelenskiy’nin Londra ziyareti, Lahey’de düzenlenecek NATO zirvesinden hemen önce gerçekleşmişti.
 
- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Oreinik adlı yeni füze sisteminin ilk seri üretim partisinin tamamlanarak silahlı kuvvetlere teslim edildiğini açıkladı. Açıklama, Belarus Cumhurbaşkanı Aleksandr Lukaşenko ile birlikte Valaam Adası’nda düzenlenen ortak basın toplantısında yapıldı. “İlk seri füze orduya teslim edildi. Seri üretim süreci resmen başladı” diyen Putin, sistemin konuşlanacağı bölgelerin Rus ve Belaruslu askeri uzmanlar tarafından belirlendiğini ifade etti. 
 
Lukaşenko ise “Acelemiz yok. Sakin ve planlı şekilde ilerliyoruz, önceliğimiz ihtiyat” diyerek sürece temkinli yaklaştıklarını belirtti.
 
- Rusya Merkez Bankası, “hasım ülkeler” listesindeki yabancı yatırımcıların döviz alımı ve yatırım yapmasına ilişkin kısıtlamaları kaldırdığını duyurdu. Yeni düzenlemeye göre, bu yatırımcıların İn adı verilen özel hesapları açmaları şartıyla, ruble dışı varlık alımı serbest bırakıldı. Söz konusu hesaplara dair işlem kuralları ve izleme yükümlülükleri hem bankalara hem de aracı kurumlara bildirildi. Halihazırda C tipi hesaplara sahip olan yatırımcılar da, eski varlıklar hariç olmak üzere, İn hesabı üzerinden yeni yatırımlar yapabilecek. Ancak C hesaplarındaki mevcut varlıklar için sınırlamalar geçerliliğini koruyor.
 
- OPEC+ ülkeleri, ağustos ayında yapılacak toplantıda petrol üretiminde yeni bir artışa gitmeye hazırlanıyor. Reuters’a konuşan kaynaklara göre, sekiz ülkenin toplam günlük 548 bin varillik üretim artışı üzerinde uzlaştığı belirtiliyor. Ancak bazı kaynaklar miktarın daha düşük olabileceğini ifade etti. OPEC ve Suudi Arabistan’dan henüz resmi bir açıklama gelmedi. 
 
Birliğin 3 Ağustos’ta yapılması planlanan toplantısında kararın netleşmesi bekleniyor. Daha önce de aynı sekiz ülke – Rusya, Suudi Arabistan, Kuveyt, Irak, BAE, Kazakistan, Cezayir ve Umman – küresel stokların düşük seviyede olması ve olumlu ekonomik görünüm gerekçesiyle aynı oranda üretim artışına gitmişti.
 
- Türk Hava Yolları yolcularının Rusya’ya ulaştıktan sonra bagajlarına kavuşamamasıyla ilgili yaşanan sorunun çözümü için Türkiye’deki ilgili kurumlar harekete geçti. Konuyla ilgili açıklama, Rusya Ulaştırma Bakan Yardımcısı tarafından yapıldı ve TASS haber ajansı tarafından duyuruldu.
 
Pulkovo Havalimanı, 23 Temmuz'da yaptığı açıklamada yalnızca son üç gün içinde 500’den fazla bagajı kapsayan yaklaşık 350 başvuru aldığını bildirmişti. Havayolu şirketi ise yaşanan sıkıntıyı güvenlik prosedürleri ve uçakların yakıt ikmali zorunluluğuyla ilişkilendirdi. Açıklamada, bazı seferlerde bagajların uçağa alınmamasının bu iki faktöre bağlı olduğu belirtildi.
 
Türk tarafının sorunu çözme sözü verdiğini belirten Rus yetkililer, yolcuların mağduriyetlerinin en kısa sürede giderilmesini beklediklerini ifade etti. 
 
 
 
- ABD Başkanı Donald Trump, Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik hava saldırılarından derin üzüntü duyduğunu belirtti. Trump ayrıca “Bu, Biden’ın savaşı… Benim değil” ifadelerini yineledi. 
 
Beyaz Saray’da gazetecilere konuşan Trump, Ukrayna’daki çatışmaların sona ermesi için Moskova’ya tanıdığı 10 günlük sürenin sonunda yeni yaptırımlar uygulamayı planladığını, ancak bu önlemlerin etkili olup olmayacağından emin olmadığını söyledi. “Putin yaptırımlardan rahatsız olur mu, emin değilim... Zaten bunlardan haberdarlar. Fakat işe yarar mı, göreceğiz,” dedi.
 
Trump’ın Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ndeki temsilcisi John Kelly ise, başkanın Rusya’ya 8 Ağustos’a kadar Ukrayna ile ateşkes ve barış anlaşması yapması için süre tanıdığını, aksi halde Rusya ve ticaret ortaklarına yüzde 100 gümrük vergisi uygulanacağını açıkladı. Kelly “Artık bir anlaşma zamanı geldi. Başkan Trump bu mesajı net biçimde verdi. ABD, barışı sağlamak için ilave adımlar atmaya hazır,” dedi.
 
Trump, geçen hafta uçakta gazetecilere yaptığı açıklamada da, “Onlara 10 gün süre tanıdık. Sonrasında vergiler ve diğer önlemler gelecek... Etkili olur mu bilmiyorum. Çünkü Putin açıkça bu savaşı sürdürmek istiyor,” ifadelerini kullanmıştı.
 
- Kremlin ise Trump’ın bu çıkışına şu aşamada yanıt vermedi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Laos lideri Thongloun Sisoulith ile yaptığı görüşmenin ardından basın toplantısı düzenlemedi. Kommersant gazetesi muhabiri Andrey Kolesnikov’a göre, Kremlin’in Washington’a yanıt vermesi için bir sonraki olası platform, Putin’in Belarus lideri Aleksandr Lukaşenko ile planlanan görüşmesi olabilir. Görüşmenin yapılacağını Belarus Cumhurbaşkanlığı sözcüsü Natalya Eysmont doğruladı.
 
Bu arada Trump, özel temsilcisi Steve Witkoff’un İsrail’den sonra Rusya’ya bir ziyaret gerçekleştireceğini duyurdu. Beyaz Saray’a göre Witkoff’un Gazze Şeridi’ne ziyareti 1 Ağustos’ta gerçekleşecek.
 
- The Wall Street Journal, Trump’ın Moskova’ya yönelik sertleşen söylemlerinin hem ABD yönetimi içinde hem de Avrupa başkentlerinde temkinle karşılandığını yazdı. Amerikan yetkililere göre Trump, Putin’le olan kişisel ilişkilerinin yeterli olmadığını artık kabul ediyor ve çatışmayı bitirmenin en etkili yolunun Moskova’ya baskı kurmak olduğuna karar verdi. Bu baskı, Avrupa ülkelerine Ukrayna için yapılan silah sevkiyatlarını da içeriyor.
 
Ancak WSJ’ye göre, Trump’ın göreve gelişinden bu yana Rusya’ya yönelik mevcut yaptırımların uygulanması konusunda kayda değer bir adım atılmadı. ABD, temmuz ayında Avrupa Birliği ve İngiltere’nin Rus petrolüne uyguladığı tavan fiyatı 60 dolardan 47,6 dolara indirme kararına da katılmadı. Eski Dışişleri yetkilisi ve yaptırımlar uzmanı Edward Fishman, “Trump başkan olduktan sonra pratikte yaptırımlar gevşetildi,” değerlendirmesinde bulundu.
 
- The Wall Street Journal, Ukrayna’nın son dönemde başlattığı en kapsamlı savunma hattı inşaatına dikkat çekti. Kiev yakınlarında yürütülen proje, üç kademeli hendekler, gizli tel engeller, “ejderha dişleri” adı verilen beton bloklar ve dron saldırılarına karşı özel önlemlerden oluşuyor. 
 
Ancak inşaatta ciddi gecikmeler yaşandığı, bazı yetkililerin yolsuzluk iddiasıyla gözaltına alındığı ve savunma hatlarının eksik personel nedeniyle aksadığı belirtiliyor. Gazete projeyi, “Uçarken uçak inşa etmeye benziyor” sözleriyle tanımladı.
 
Bu arada ABD Kongresi’nde iki partiden senatörlerin sunduğu yeni yasa tasarısı, Ukrayna’ya iki yıl boyunca toplam 54,6 milyar dolar yardım yapılmasını öngörüyor. Tasarının mimarları Demokrat Jeanne Shaheen ve Cumhuriyetçi Lisa Murkowski. Yardım paketi sadece askeri destek değil, ABD’nin kendi stoklarının yeniden doldurulması ve Ukrayna ile doğal kaynak anlaşmalarını da kapsıyor. Yardımın üçte biri, Rus varlıklarının müsaderesinden ve Avrupa ülkelerine silah satışından elde edilecek gelirle finanse edilecek.
 
Tasarının dikkat çeken maddelerinden biri, başkana Ukrayna’ya silah gönderme konusunda tek taraflı karar alma yetkisini önemli ölçüde artırması. Mevcut sınır olan 100 milyon doların, 2026 ve 2027 yıllarında 6 milyar dolara çıkarılması öngörülüyor.
 
Öte yandan Senato Tahsisatlar Komitesi, Başkan Trump’ın itirazına rağmen, Ukrayna’ya yaklaşık 1 milyar dolarlık askeri yardım içeren bir diğer yasa tasarısını da kabul etti. Bu pakette Ukrayna Güvenlik Yardımı İnisiyatifi’ne 800 milyon dolar, Baltık ülkelerine ise 225 milyon dolar ayrılıyor.
 
- Azerbaycan Dışişleri Bakanlığı, Rusya’nın TASS haber ajansını, Hankendi’de ressam İvan Ayvazovski’ye ait anıtın yıkımıyla ilgili haberde, şehrin adını eski ismi Stepanakert olarak yazdığı için özür dilemeye çağırdı. Bakanlık, ajansın düzeltme yapmaması durumunda Azerbaycan’daki faaliyetlerine kısıtlama getirilebileceği uyarısında bulundu.
 
- Roskosmos Başkanı Dmitriy Bakanov ve NASA geçici yöneticisi Sean Duffy, Uluslararası Uzay İstasyonu’nun 2028’e kadar ortak şekilde işletilmesi konusunda uzlaştı. Bakanov, iki ülkenin ayrıca istasyonun 2030’da yörüngeden çıkarılması sürecinde de iş birliğini sürdüreceğini belirtti.
 
- Hollandalı-Rus medya yöneticisi ve iş insanı Derk Sauer, 72 yaşında hayatını kaybetti. Het Parool gazetesinin haberine göre, Sauer geçen ay geçirdiği bir tekne kazası sonucu aldığı yaralardan dolayı hayatını yitirdi. 
 
1989’da Amsterdam’dan Moskova’ya taşınan Sauer, Independent Media yayınevini kurarak Cosmopolitan, Playboy, Esquire ve Harper’s Bazaar gibi dergilerin Rusça versiyonlarını yayımlamıştı. Vedomosti ve The Moscow Times gazetelerini de kuran Sauer, 2012’de RBC grubunun başına geçmiş, ardından Onexim’de görev yapmıştı. 2024’te The Moscow Times’ın Rusça versiyonu “istenmeyen örgüt”, 2023’te ise “yabancı ajan” ilan edilmişti.
 
31 Temmuz Perşembe
 
- Hindistan’daki kamuya ait petrol rafinerileri, ABD Başkanı Donald Trump’ın Rusya ile iş birliği yapan ülkelere yüzde 100 gümrük vergisi uygulama tehdidinde bulunmasının ardından Rusya’dan petrol alımını durdurdu. Reuters’a konuşan dört kaynak, ithalatın bu hafta askıya alındığını bildirdi. Bu kararı alan şirketler arasında, ülkenin en büyük petrol şirketi olan ve yılda toplam 60 milyon ton işleme kapasitesine sahip 20 rafineriden 10’unu yöneten Indian Oil Corporation da yer alıyor.
 
Ayrıca Hindustan Petroleum, Bharat Petroleum ve Mangalore Refinery Petrochemical şirketlerinin de ithalatı geçici olarak durdurduğu bildirildi. Reuters kaynaklarına göre bu rafineriler, Rus varillerine alternatif olarak spot piyasada Orta Doğu’daki OPEC ülkeleriyle Batı Afrika’dan ham petrol temin etmeye başladı.
 
Bununla birlikte Hindistan’daki Rus petrolünün en büyük alıcıları arasında özel sektör devleri Reliance Industries ile, hisselerinin bir bölümü Rosneft’e ait olan Nayara Energy bulunuyor. Nayara, Avrupa Birliği’nin 18. yaptırım paketinde hedef alınan şirketlerden biri. Aynı paket kapsamında “gölge filo”ya ait 100’ü aşkın tanker de kara listeye alınmıştı. 
 
- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, internette aşırılık içeren içeriklere erişimi arama yoluyla sağlayanlara ve VPN hizmetlerinin reklamını yapanlara para cezası öngören yeni yasayı imzaladı. Federal listeye alınmış aşırılıkçı materyalleri kasıtlı olarak aramak veya onlara erişmek, 3 bin ila 5 bin ruble arasında para cezasıyla cezalandırılacak. Bu düzenleme, sansürü aşmak için kullanılan yazılımların kullanımını da kapsıyor.
 
VPN dahil olmak üzere yasaklı kaynaklara erişim sağlayan araçların reklamını yapmak ise çok daha yüksek yaptırımlarla karşı karşıya. Bu durumda vatandaşlar için 50 bin ila 80 bin ruble, yetkililer için 80 bin ila 150 bin ruble, şirketler içinse 200 bin ila 500 bin ruble arasında para cezası öngörülüyor.
 
- Rusya Merkez Bankası’nın verilerine göre, ülkenin uluslararası rezervleri 25 Temmuz itibarıyla 695,5 milyar dolara ulaşarak tarihi zirveye çıktı. Bir önceki rekor 690 milyar dolarla 4 Temmuz’da kaydedilmişti.
 
Söz konusu istatistikler, 2023 yılı başından, yani Batı’nın yaklaşık 300 milyar dolarlık Rus varlığını dondurmasından bu yana hesaplanıyor. Dondurulmuş varlıklar da Merkez Bankası’nın rezerv hesaplamalarına dâhil ediliyor. 6 Ocak 2023’te rezervlerin büyüklüğü 582 milyar dolardı.
 
Dondurulan varlıkların en büyük kısmı Avrupa Birliği sınırları içindeki Euroclear adlı Belçika merkezli saklama kuruluşunda bulunuyor. Brüksel, bu varlıklardan elde edilen faiz gelirlerini Ukrayna’ya sağlanan 18 milyar euroluk makro-finansal yardım kredisinin geri ödemesinde kullanmaya karar verdi. Nisan ayında bu dondurulmuş varlıklardan 2,1 milyar euroluk “ek kazanç” elde edildiği bildirildi.
 
- Çin, Kazakistan’da iki nükleer enerji santrali kuracak. Projeyi ilk olarak Kazakistan Başbakan Yardımcısı Roman Sklyar, perşembe günü hükümet toplantısında duyurdu. Sklyar’ın açıklamasına göre, şu anda projeler için teknik ve ekonomik fizibilite çalışmaları ile proje-maliyet belgeleri hazırlanıyor. Bu aşamada nihai inşaat maliyetini açıklamanın erken olacağı belirtildi.
 
Hükümetler arası iş birliğinin biçimi hâlen müzakere edilirken, anlaşma daha sonra Kazakistan Parlamentosu tarafından onaylanacak. Kazak Atom Enerjisi Ajansı ise santrallerin su kaynaklarına yakın ve elektrik iletim altyapısına entegre olacak şekilde konumlandırılacağını bildirdi.
 
Projeyi üstlenecek Çinli şirketin ismi açıklanmasa da, kontratın daha önce Rosatom ile birlikte ülkede çeşitli projeler üstlenen China National Nuclear Corporation (CNNC)’ye verilmesi bekleniyor.
 
Hatırlanacağı üzere, Kazakistan’da ilk nükleer santral inşası 2024 yılında yapılan halk oylamasıyla onaylanmıştı. Haziran 2025’te yapılan açıklamada, üç santrallik projenin ilkinin Rosatom tarafından inşa edileceği duyurulmuştu.
 
- Moldova Cumhurbaşkanı Maia Sandu, Transdinyester bölgesine dair siyasi çözüm sürecine ancak Rus birliklerinin tamamen çekilmesi sonrasında geçilebileceğini söyledi. NewsMaker’a konuşan Sandu, “Yeniden birleşmeden söz edebilmek için önce temel bir sorunun çözülmesi gerekiyor,” dedi.
 
Cumhurbaşkanına göre, Rus askerleri bölgedeyken Moldova’nın bu bölgede altyapı yatırımı yapması mümkün değil. Sandu, ülkesinin öncelikli hedefinin, barışçıl yollarla Rus birliklerinin bölgeden çekilmesini sağlamak olduğunu vurguladı.
 
Ayrıca, Sandu Transdinyester’in sol kıyısındaki halka Avrupa entegrasyonunun getireceği avantajları göstermenin önemli olduğunu söyledi. 
 
- Dolar Endeksi, 29 Mayıs’tan bu yana ilk kez 100 puanın üzerine çıkarak 100,071 seviyesini gördü. Bu endeks, ABD dolarının euro, Japon yeni, İngiliz sterlini, Kanada doları, İsveç kronu ve İsviçre frangı karşısındaki değerini ölçüyor.
 
2024 yılı boyunca ilk kez bir ayı artıda kapatmaya hazırlanan dolar, ABD ekonomisinin direncine olan güvenle birlikte küresel piyasada güç kazanıyor. Reuters’ın aktardığına göre, ticaret savaşı endişelerinin azalması, yatırımcıların Amerikan varlıklarına yönelmesine neden oldu.
 
Bir gün önce, ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell’ın faiz oranlarına ilişkin yaptığı açıklamaların ardından dolar, iki ayın zirvesine yakın seyrediyordu.
 
 
- Rusya Savunma Bakanlığı, Donetsk bölgesinde yer alan Çasov Yar kentinin Rus ordusu tarafından kontrol altına alındığını açıkladı. New York Times tarafından “Donbas’a açılan kilit” olarak tanımlanan kent, stratejik konumu nedeniyle uzun süredir çatışmalara sahne oluyordu. Bakanlık, Çasov Yar’ın, Kramatorsk-Drujkivka yönündeki taarruz operasyonları kapsamında Güney birlik grubu tarafından ele geçirildiğini bildirdi.
 
 
Çasov Yar, Ukrayna'nın doğusunda, Bahmut'un yaklaşık 10 kilometre batısında yer alıyor. Şehir, yüksek bir noktada bulunduğu için çevredeki yerleşim yerleri üzerinde stratejik hakimiyet sağlıyor. New York Times, daha önce yayımladığı analizlerde, Çasov Yar’ın ele geçirilmesinin Rus ordusuna Kramatorsk ve çevresine doğru neredeyse engelsiz ilerleme imkânı sağlayacağına dikkat çekmişti.
 
Rusya Savunma Bakanlığı, kentteki çatışmaların 2024 yazından bu yana sürdüğünü açıklamıştı. Bölgede zaman zaman yoğunlaşan çatışmalar, kentin savunma hattı üzerindeki önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Çasov Yar’ın kontrol altına alınması, Donbas bölgesindeki güç dengeleri açısından kritik bir gelişme olarak değerlendiriliyor.
 
2001 yılı nüfus sayımına göre Çasov Yar’ın nüfusu 16 bin 767 olarak kaydedilmişti. Ukrayna makamlarının Ocak 2022 tarihli verilerine göre ise kentte yaklaşık 12 bin 557 kişi yaşıyordu. Son iki yıl içinde süren çatışma nedeniyle sivil nüfusun büyük ölçüde tahliye edildiği ya da yer değiştirdiği tahmin ediliyor.
 
 
 
- Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Guo Jiakun, ABD'nin Rusya’dan enerji ithal eden ülkelere yönelik ikincil yaptırım tehditlerine sert tepki göstererek, "Enerji politikamızı kendi ulusal çıkarlarımız doğrultusunda belirleriz. Zorlama ve baskı, sorunları çözmez; tarife savaşlarının kazananı olmaz. Taviz vermeyiz" dedi. Bu açıklama, ABD Başkanı Donald Trump’ın Çin’i Amerikan petrolü almaya zorlayan baskı politikasına doğrudan bir yanıt niteliği taşıyor. Çin, 2024 yılında Rusya’dan 108,47 milyon ton ham petrol ithal ederek bu alandaki stratejik ortaklığını sürdürdü; bu hacim Çin’in enerji ihtiyacının yaklaşık %15’ine karşılık geliyor. 
 
- Hindistan hükümeti, ABD Başkanı Donald Trump’ın Rusya ile iş birliği nedeniyle uygulamayı planladığı yeni gümrük vergileri ve yaptırım tehditlerine rağmen, Washington ile adil ve karşılıklı fayda sağlayan bir ticaret anlaşması imzalama hedefinden vazgeçmediğini duyurdu. Yeni Delhi, Trump’ın açıklamalarını “not ettiklerini” belirterek, çiftçilerin, küçük işletmelerin ve sanayicilerin çıkarlarını korumak için gerekli tüm adımların atılacağını vurguladı. Ancak, ABD’nin 1 Ağustos’tan itibaren Hindistan’a karşı yüzde 25 gümrük vergisi uygulama niyeti ve Rusya’dan enerji ve silah alımları nedeniyle ek cezalar tehdidi, Hindistan iş çevrelerinde rahatsızlık yarattı. Hindistan, 2024’te Rusya ile 70 milyar doları aşan ticaret hacmiyle önemli bir ortaklık kurarken, aynı yıl 125,2 milyar dolarlık ticaret hacmiyle ABD, ülkenin bir numaralı ticaret ortağı olmuştu.
 
- Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, ABD ile kapsamlı silah tedarikine ilişkin ilkesel anlaşmalar üzerinde uzlaşmaya varıldığını duyurdu. Akşam yaptığı konuşmada bu anlaşmaların yalnızca Ukrayna’yı değil, ABD ve müttefiklerini de güçlendireceğini belirten Zelenskiy, “Rusya’ya barış için baskı uygulama yönündeki kararlı adımları nedeniyle ABD’ye minnettarız” dedi. Anlaşmaların detayları paylaşılmazken, Kiev’in yakın zamanda çok seviyeli görüşmelere ve diplomatik temaslara devam edeceği bildirildi. Daha önce Ukrayna ordusu, ek hava savunma sistemleri ve uzun menzilli füzeler talep etmişti; ABD ve Almanya’nın Patriot sistemleri başta olmak üzere yeni sevkiyatlar planladığı açıklanmıştı.
 
- ABD Senatörü Lindsey Graham, Rusya’nın mevcut yaptırımlara karşı bağışıklık geliştirdiğini kabul ederek, Trump yönetiminde bu politikanın değişeceğini ve enerji ithal eden ülkelerin hedef alınacağını söyledi. Sosyal medya platformu X’te yaptığı açıklamada Graham, Rusya’ya, Çin ve Hindistan gibi enerji ortaklarının ABD’nin yüzde 100 ila 500 arasında değişebilecek olası gümrük vergilerine nasıl yaklaştığını sormasını tavsiye etti. Temmuz ayında Başkan Trump, Rusya’ya Ukrayna konusunda ilerleme kaydetmesi için önce 50, ardından 10 günlük bir süre tanımış, aksi halde ağır ticaret önlemleri alacağını duyurmuştu. Bu çıkışlar sonrası Graham ile Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitriy Medvedev arasında X platformunda sert bir atışma yaşandı. Medvedev, "Ne siz ne de Trump bize müzakere takvimi dikte edemezsiniz" diyerek yanıt verdi.
 
- Reuters'in haberine göre, Çin, ABD'nin Rusya'dan petrol alımına karşı uygulamayı planladığı yüzde 100’lük yaptırım tehditlerine rağmen, Sibirya’dan gelen ESPO Blend tipi petrolü satın almaya devam ediyor. Çinli rafineriler, Orta Doğu petrolündeki fiyat artışı nedeniyle ESPO’yu ekonomik olarak en avantajlı seçenek olarak görürken, Pekin yönetimi enerji politikasını “ulusal egemenlik meselesi” olarak tanımlayarak Washington’un uyarılarını reddetti. ABD Hazine Bakanı’nın Çinli muhataplarına yönelik yaptırım uyarılarına rağmen, Çinli alıcılar petrol sevkiyatlarını sürdürdü ve Ağustos sonu ile Eylül başı teslimatları için varil başına 2–2,20 dolar prim ödemeyi kabul etti.
 
- Ukrayna Silahlı Kuvvetleri Başkomutanı Aleksandr Sırskiy, Rusya'nın Çernigiv bölgesindeki bir eğitim merkezine İskender füzesiyle düzenlediği saldırının ardından, askeri eğitim faaliyetlerinin yer altına taşınması gerektiğini açıkladı. Telegram üzerinden yaptığı açıklamada Sırskiy, Ukrayna’nın tamamının füze ve İHA saldırısı tehdidi altında olduğunu belirterek, eğitim alanlarında hava saldırısı uyarılarına ve keşif dronlarının varlığına anında tepki verilmesi gerektiğini vurguladı. Yeni eğitim programının 51 gün süreceğini ve içerisine İHA saldırılarına karşı savunma, hendek koşullarında hayatta kalma, mühendislik ve ateş desteği gibi modüllerin ekleneceğini belirten Sırskiy, ayrıca keşif, elektronik harp ve insansız sistemler üzerine üç ayrı uzmanlık okulunun kurulduğunu duyurdu.
 
- Ukrayna Savunma Bakanı Denis Şmıgal, ülkede devam eden seferberlik sürecine ilişkin yaptığı açıklamada, zorla askere alma olaylarının medyada abartıldığını ve bu durumun Ukrayna’nın ulusal güvenliğine zarar verdiğini söyledi. BBC Ukrayna’ya verdiği röportajda, Şmıgal, seferberliğin yüzde 90 oranında normal ve bilinçli şekilde yürütüldüğünü, sadece yüzde 5–10’luk kısmın skandal olarak nitelendirilebilecek olaylardan oluştuğunu belirtti. “İnsanlar celp kâğıdını aldıktan sonra gönüllü olarak askeri merkezlere gidiyor, kayıt yaptırıyor ve eğitim merkezlerine yönlendiriliyor. Ancak medya bu küçük kesime odaklanarak sürecin geneline zarar veriyor,” dedi. Bakan ayrıca, asker maaşlarının toplanan vergilerle finanse edildiğini ve daha fazla gelir elde edilmesi durumunda bu ödemelerin de artırılabileceğini ifade etti.
 
- Rusya Federal Teknik Düzenleme ve Metroloji Ajansı (Rosstandart), Çin menşeli Dongfeng, Foton, FAW ve Sitrak markalarına ait ağır tonajlı kamyonların ülkeye ithalatını ve satışını yasakladı. Gerekçe olarak fren sistemlerinin yetersizliği, yüksek gürültü seviyeleri ve acil durum çağrı cihazlarının eksikliği gösterilirken, sektör temsilcileri kararın esas amacının yerli üretici Kamaz'ı korumak olduğunu öne sürdü. Şubat 2024’te Shacman kamyonlarına getirilen kısıtlamanın genişletilmesiyle birlikte, 2025 yılı itibarıyla Rusya'da en çok satan 10 kamyon modelinden 6’sını oluşturan Çin araçlarının piyasadaki yeri sarsıldı. Özellikle lider konumdaki Sitrak satışlarının durması ve stoklardaki araçların elde kalması sektörde ciddi şok etkisi yarattı.
 
-  Çarlık ailesinin son mensuplarından Prens Aleksandr Trubetskoy Moskova’da 78 yaşında hayatını kaybetti. Trubetskoy, ünlü Trubetskoy ve Golitsyn hanedanlarının doğrudan soyundan geliyordu. Paris’te Rus göçmen bir ailenin çocuğu olarak doğan Trubetskoy, gençliğinde Fransız ordusunda görev yapmış, ardından Sovyet balıkçılık filosu için çalışan bir tersanede tercüman ve yönetici olarak kariyerine başlamıştı. Uzun yıllar boyunca Fransa, Ortadoğu ve Sovyetler Birliği arasında sanayi ve iletişim teknolojileri alanında çalışmış, 1975–1994 yılları arasında Thomson firması aracılığıyla Rusya’ya çeşitli sistemlerin tedarikinde bulunmuştu. Kendini her zaman Rusya'nın vatanı olduğunu vurgulayan Trubetskoy, dört çocuk babasıydı ve son yıllarını sık sık Rusya’da geçiriyordu.
,
30 Temmuz Çarşamba
 
- ABD Başkanı Donald Trump, Truth Social'a yaptığı açıklamada, ABD'nin 1 Ağustos'tan itibaren Hindistan'a yüzde 25 gümrük vergisi uygulayacağını söyledi.
 
Trump "ABD'nin Hindistan ile büyük bir ticaret açığı var ve buna ek olarak, bu ülke Rusya'dan askeri ekipman ve enerji kaynakları satın alıyor, bu kabul edilemez” dedi.
 
Trump, "Tarifeleri çok yüksek - bazıları dünyanın en yüksekleri - ve tüm ülkeler arasında en karmaşık ve rahatsız edici tarife dışı ticaret engellerine sahipler. Ayrıca, tarihsel olarak askeri teçhizatlarının büyük çoğunluğunu Rusya'dan satın aldılar ve Çin ile birlikte Rus enerjisinin en büyük alıcısı konumundalar" diye yazdı.
 
Trump'a göre Hindistan sadece bir tarifeyle değil, aynı zamanda "yukarıdakilerin hepsi için para cezasıyla" da karşı karşıya.,
 
- Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, ABD Başkanı Donald Trump’ın Rusya-Ukrayna çatışmasının çözümü için verdiği 10 günlük yeni süreyi not ettiklerini belirterek, Rus ekonomisinin uzun süredir çok sayıda yaptırım altında çalıştığını ve bu duruma karşı "belirli bir bağışıklık" geliştirdiğini söyledi. Trump daha önce 50 gün olarak belirlediği süreci 29 Temmuz’da 10 güne indirerek, bu sürenin sonunda Moskova ve ticaret ortaklarına yaklaşık yüzde 100 oranında ikincil gümrük vergileri getirme tehdidinde bulunmuştu. 
 
- Polonya Başbakanı Donald Tusk, Rusya-Ukrayna çatışmasının yakın gelecekte en azından geçici olarak durabileceğine dair birçok işaret bulunduğunu belirtti. Ancak bu olasılığın Polonya’nın güvenlik politikasını değiştirmediğini vurgulayan Tusk, "Rusya-Ukrayna cephesindeki gelişmeler ne olursa olsun, Polonya savunmaya hazır olmalı. Bu yarışta bir saat, bir gün bile kaybedemeyiz" dedi. 
 
-  Donald Trump,  Vladimir Putin ile Ukrayna konusunda yaptığı görüşmelerin sonuçsuz kaldığını belirterek, "Ukrayna’daki çatışmanın çözümü en az üç-dört kez mümkün olabilirdi" dedi. Pod Force One adlı podcast’te konuşan Trump, “Putin’le harika konuşmalarımız oldu, ama hiçbir şey sonuç vermedi... Biliyorsunuz, o görüşmelerden sonra çok kötü şeyler oldu. Gerçekten çok, çok kötü şeyler yaşandı. Ve ben gerçekten bunun çözüleceğini, bu işi üç ya da dört kez halledeceğimizi düşünmüştüm” ifadelerini kullandı.

Trump, daha önce ilan ettiği 50 günlük süreye atıfla, barış için koyduğu ilk takvimi kısaltacağını da yineledi. Ayrıca, eşi Melania Trump’ın Putin’e sempati duyduğunu ancak Ukrayna’ya yönelik saldırılardan rahatsızlık duyduğunu belirterek, “Melania’nın Putin’e karşı olumlu bir hissiyatı vardı. Ama sonra olanlardan ötürü gerçekten üzgün” dedi. (Fotoğraf: Temmuz 2018'de Helsinki'deki ilk buluşma) 

ABD Başkanı, daha önce de anlaşmanın çok yakın olduğunu söylediğini hatırlattı ve hem Moskova’ya hem Kiev’e sitem ederek, “Her iki taraftan da hâlâ bir uzlaşma çıkmamasından büyük hayal kırıklığı yaşıyorum” ifadelerini kullandı.
 
- ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tammy Bruce, Washington’un Rusya’ya yönelik yeni yaptırımların ve ikincil ambargoların olası sonuçlarını kapsamlı biçimde değerlendirdiğini açıkladı. Bruce, “Bu tür önlemlerin tüm etkileri, başından itibaren göz önünde bulunduruldu. Kendi çıkarlarımızla çelişebilecek etkiler dahil” dedi. ABD Başkanı Donald Trump’ın “kararlarını anlık duygularla almadığını” vurgulayan Bruce, yönetimin gerekli adımları atmaya hazır olduğunu da sözlerine ekledi. Trump daha önce, Ukrayna’daki çatışmaların çözümünde ilerleme sağlanamaması halinde Rusya’ya ve onunla ticaret yapan ülkelere yüzde 100’lük ikincil tarifeler uygulayacağını söylemişti.
 
- Rostov bölgesinde bulunan Salsk kentinde gece düzenlenen insansız hava aracı (İHA) saldırısında 54 daire, 11 müstakil ev ve 10 apartman binası zarar gördü. Bölge valisi vekili Yuri Slyusar, çok sayıda evde camların kırıldığını, bazı kamu binalarıyla birlikte iki otomobilin de hasar aldığını açıkladı. İHA saldırısı aynı zamanda Salsk tren istasyonundaki altyapıya da zarar verdi; düşen parçalardan biri temas hattına isabet ederek demiryolunda duran yük vagonlarından birinde yangın çıkmasına yol açtı.
 
- Rusya Dış İstihbarat Servisi (SVR), ABD ve İngiltere'nin, Ukrayna'daki siyasi sürece doğrudan müdahale ederek gizli bir toplantıda Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’i görevden alma kararı aldığını ileri sürdü. SVR’ye göre, bu kapalı toplantı bir Alp kasabasında Batılı temsilciler ile üst düzey Ukraynalı yetkililerin katılımıyla yapıldı ve eski Genelkurmay Başkanı Valeriy Zalujnıy’nin devlet başkanlığına getirilmesi burada kararlaştırıldı. Kurumun açıklamasında, bu süreç “Ukrayna'nın yeni cumhurbaşkanının ülke dışında seçilmesi” olarak nitelendirilirken, “Ukrayna demokrasisinin, bağımsızlığının ve egemenliğinin zaferi böyle mi olmalıydı?” ifadelerine yer verildi.
 
- Rusya’nın Ural tipi ham petrolü, Brent gibi uluslararası standartlara göre son üç yılın en düşük fiyat farkıyla satılıyor. Bloomberg’e göre Ural, şu anda Brent’e kıyasla varil başına sadece 11,45 dolar daha ucuz. Bu fark, 2022’de Ukrayna operasyonu başladığından beri en düşük seviyede. Uzmanlar, Avrupa Birliği’nin geçen haftalarda uygulamaya koyduğu yeni fiyat tavanını 60 dolardan 47,6 dolara düşürme kararının şu ana kadar petrol piyasasında ciddi bir etki yaratmadığını belirtiyor. Moskova ise yaptırımlara alıştığını ve bu kısıtlamaların artık ekonomiyi durduramayacağını savunuyor.
 
- Belarus’un başkenti Minsk’te dün düşen bir insansız hava aracının (İHA) kalıntılarında Ukraynaca yazılar bulunduğu açıklandı. Belarus Soruşturma Komitesi’nden yapılan açıklamada, İHA’nın TNT tipi patlayıcı ve çok sayıda metal bilye ile donatılmış olduğu belirtildi. Kurumun Telegram kanalında yayınlanan açıklamaya göre, olay yerinde uzmanlar ve bomba imha ekiplerinin katılımıyla inceleme yapıldı; İHA’nın gövde ve kanat parçaları, motoru, navigasyon cihazları ve patlayıcı bölümü ele geçirildi. Olayla ilgili görüntüler de kamuoyuyla paylaşıldı.
 
- Romanya İçişleri Bakanlığı, Başbakan Ilie Bolojan’ın ülkesinin Eylül ayında Ukrayna’ya asker göndereceğini söylediği izlenimini veren sahte bir video klibin sosyal medyada dolaşıma sokulduğunu duyurdu. Bakanlık, yapay zeka kullanılarak üretilen bu tür içeriklere itibar edilmemesi konusunda halkı uyardı. Daha önce yaptığı açıklamalarda Başbakan Bolojan, Romanya’nın Ukrayna’daki çatışmalara asker göndermeyeceğini belirtmiş, ancak NATO’nun doğu kanadında yer alan ülkelerin savunma harcamalarının artırılmasına destek verdiklerini vurgulamıştı.
 
- ABD Başkanı Donald Trump, İskoçya’dan ayrılmadan önce Air Force One uçağında gazetecilere yaptığı açıklamada Rusya’ya tanıdığı süreyle ilgili netleştirme yaparak, “Bugünden itibaren 10 gün. Sonrasında tarifeleri devreye sokacağız. Bu açıkça Rusya’yı etkileyecek, ama [Putin] savaşın sürmesini istiyor. Yine de tarifeleri uygulayacağız. Belki etkiler, belki etkilemez” dedi.

Trump ayrıca,  son ultimatom açıklaması sonrası Vladimir Putin'den herhangi bir yanıt almadığını söyledi  ABD Başkanı'nın sözleri Beyaz Saray'ın internet sitesinde yayımlandı .

Trump, konuyla ilgili bir soruya, "Hayır, cevap alamadım. Bu bir utanç" yanıtını verdi.

Ayrıca Trump, daha genel bir değerlendirme yaparak şunları söyledi:

“Beş savaşı mükemmel şekilde yönettim. Sizce bunun için bir takdir alacak mıyım? Hayır.”

- Rusya Merkez Bankası, 30 Temmuz için doların resmi kurunu 82,22 rubleye yükseltti. Bu artışla birlikte dolar kuru bir günde 2,64 ruble sıçradı ve son üç ayın en yüksek seviyesine ulaştı. Euro kuru 1,79 ruble artarak 95 ruble sınırına dayanırken, Çin yuanı da 30,6 kapik yükselerek 11,42 rubleye çıktı. Merkez Bankası’na göre bu sert hareketlerin ardında ABD Başkanı Donald Trump’ın Rusya’ya verdiği barış müzakeresi süresini kısaltacağına dair açıklamasıyla yeniden yükselen jeopolitik tansiyon yatıyor. 
 
- İngiltere Yüksek Mahkemesi,  Ukrayna'ya krizi sonrası yaptırım listesine alınan iki zengin iş insanı olan Yevgeniy Şvidler ve Sergey Naumenko'nun itirazlarını reddetti. Şvidler, Roman Abramoviç’in uzun yıllardır iş ortağı olarak tanınıyor ve daha önce Sibneft ile Evraz şirketlerinde ortaklık yapmıştı. Naumenko ise Londra’da el konulan süper yat "Phi"nin sahibi olarak biliniyor. İkili, Putin üzerinde hiçbir etkileri olmadığını, bu nedenle yatlarına el konulmasının ve çocuklarının özel okul masraflarını ödeyememelerinin adil olmadığını savundu.

Mahkeme ise yaptırımların yerindeliğine hükmetti ve hükümetin dış politik hedefleri doğrultusunda böyle kararlar almasının anayasal çerçevede olduğunu belirtti. Kararda, “İngiltere hükümeti, Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik saldırganlığına nasıl yanıt verileceği konusunda karar verme yetkisine sahiptir. Hangi yaptırımların Putin’i etkileyeceğini önceden bilmek mümkün değildir” ifadelerine yer verildi.

Yargıçlar ayrıca, Yevgeniy Şvidler’in İngiltere vatandaşı olmasına rağmen hükümetin kararlarına karşı bireysel haklarının bu durumda öncelikli olmadığını vurguladı. Böylece mahkeme, Rusya bağlantılı iş insanlarının yaptırımları yargı yoluyla kaldırma umuduna  darbe vurdu.

- Rusya Başsavcılığı, İnguşetya’da emekli maaşlarının yeniden hesaplanmasıyla ilgili 519 milyon rubleyi aşkın yolsuzluk davasında iddianameyi onaylarken, suçlananlar arasında mevcut İnguşetya lideri Mahmud-Ali Kalimatov’un kardeşi Magomed-Başir Kalimatov da bulunuyor. Kalimatov ile birlikte, farklı dönemlerde İnguşetya’daki Federal Posta Servisi’ni yöneten Kambulat Sukiyev ve toplam 27 kişi daha dolandırıcılık ve suç örgütü kurma suçlamalarıyla karşı karşıya. Savcılığa göre, zanlılar Moskova ve İnguşetya’da kamu fonlarını zimmete geçirmek amacıyla organize bir yapı kurarak, 2020 yılında 682 emekli adına sahte belgeler düzenleyip sistemlere sahte bilgiler girdi.

 
29 Temmuz Salı
 
- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in sözcüsü Dmitri Peskov, Kremlin'in, ABD Başkanı Donald Trump'ın Ukrayna'daki ihtilafın çözümü kapsamında Rusya'ya verdiği ültimatomun süresini kısaltma kararına ilişkin açıklamasını "not aldığını" söyledi.
 
Peskov, "Başkan Trump'ın dün yaptığı açıklamayı not ettik. Özel askeri operasyon devam ediyor ve Ukrayna çevresindeki çatışmayı çözmek ve bu anlaşma sürecinde çıkarlarımızı güvence altına almak için barış sürecine bağlılığımızı sürdürüyoruz" dedi.
 
Peskov, Trump'ın Putin ile artık görüşmek istemediği yönündeki açıklamasına ilişkin de, "Herhangi bir değerlendirme yapmaktan kaçınmak istiyorum, tekrar ediyorum, not aldık" dedi.
 
Peskov ise Putin ile Trump arasında olası bir görüşme konusunun "gündemimizde olmadığını ve gündemde olmadığını" kaydetti.
 
-  Peskov, Ukrayna makamlarının Zaporoje bölgesindeki bir cezaevine Rusya tarafından düzenlendiğini iddia ettiği ve 16 kişinin öldüğü söylenen saldırıyla ilgili olarak, "Rus ordusu sivil hedeflere saldırmaz, sadece askeri ve askeriye bağlantılı altyapılar hedef alınır" açıklamasını yaptı. 
 
- Belarus Savunma Bakanlığı, dün gece başkent Minsk üzerinde bir insansız hava aracının (İHA) düşürüldüğünü bildirdi. Patlayıcı ve şarapnel etkisi taşıyan metal bilyelerle donatılmış olan İHA’nın kalıntıları, bir apartmanın yakınına düşerek birkaç araca zarar verdi. Olayda can kaybı yaşanmazken, yetkililer hava sahası kontrolünün sıkılaştırıldığını açıkladı. Yerel medya, dronun önce bir binaya, ardından bir araca çarparak patladığını aktarırken, olay yerine geç ulaşan güvenlik güçlerinin çevredeki vatandaşları hızla uzaklaştırdığı belirtildi. 
 
- Polonya Başbakanı Donald Tusk, Rus istihbaratıyla bağlantılı oldukları şüphesiyle 32 kişinin gözaltına alındığını açıkladı. Gözaltına alınanlar arasında Polonya, Rusya, Ukrayna, Belarus ve Kolombiya vatandaşları yer alıyor. Tusk, Moskova’daki bağlantılarının bu kişilere Polonya'da sabotaj eylemleri veya saldırılar düzenleme talimatı verdiğini iddia etti. Bir zanlı mahkûm edilirken, diğerleri yargılanmayı bekliyor. Tusk, Polonya’yı hedef alanlara karşı “acımasızca” hareket edeceklerini vurgularken, ülkesinin Ukrayna’ya silah sevkiyatı nedeniyle Rus istihbaratının hedefi haline geldiğini ve sabotaj riskine karşı önlemlerin artırılacağını ifade etti. 
 
- Yekaterinburg kentinde üç katlı bir idari binanın bir bölümü çöktü. Olay sırasında içeride bulunan 12 kişi kendi imkânlarıyla binayı terk ederken, 24 kişi kurtarma ekiplerince tahliye edildi. İlk belirlemelere göre can kaybı yaşanmadı. Yetkililer, çökme nedeninin binanın eski ve yıpranmış yapısından kaynaklanabileceğini bildiriyor. 1963 yılında inşa edilen binada çeşitli atölye ve işletmelerin faaliyet gösterdiği, yakın zamanda ağır makinelerin binaya taşınmasının ardından duvarlarda çatlaklar oluştuğu belirtildi. Bu, Rusya’da son beş gün içinde yaşanan üçüncü büyük bina çökmesi oldu.
 
- BFM'in haberine göre Rusya'nın Krasnoyarsk kentinde ve çevresindeki birçok şehirde (Açinsk, Nazarovo, Kansk, Divnogorsk) mobil internet kesintileri hayatı adeta durma noktasına getirdi. Hafta sonu başlayan ve tüm mobil operatörleri etkileyen kesintiler nedeniyle halk telefon görüşmeleri ve SMS’lere geri döndü, yemek siparişinden taksiye, kartlı ödemelerden toplu taşımaya kadar birçok dijital hizmet kullanılamaz hale geldi. Özellikle gençler ve şehir yaşamına alışkın kullanıcılar, nakit taşımadıkları ve offline çözümlere hazırlıksız oldukları için ciddi zorluklar yaşadı. Mobil operatörler sorunun kendilerinden kaynaklanmadığını savunurken, yetkililerden hâlâ resmi bir açıklama gelmedi. Buryatya bölgesinde benzer kısıtlamaların "terör tehdidi" gerekçesiyle uygulandığı belirtilse de, Krasnoyarsk’taki durumun nedeni belirsizliğini koruyor.
 
-  Aeroflot, bugün Şeremetyevo Havalimanı'ndan 22, başkente doğru ise 31 olmak üzere toplam 53 uçuşunu iptal etti. Şirket, sabah 10.00'dan itibaren uçuş programının istikrara kavuştuğunu ve seferlerin planlandığı şekilde sürdüğünü açıkladı. Aeroflot’un açıklamasına göre, Moskova çıkışlı ve varışlı 233 uçuş çiftinden 216’sı (%93) orijinal takvime uygun olarak gerçekleştirilecek. Bir gün önce, şirketin bilgi sistemlerine yönelik siber saldırı nedeniyle uçuş programında ciddi aksaklıklar yaşanmış, sadece Şeremetyevo bağlantılı 54 çift uçuş iptal edilmişti. Ulaştırma Bakanlığı, önceliğin Uzak Doğu, Kaliningrad, Soçi, Minvodi ve yurt dışı hatlarına verildiğini belirtirken, bazı çok sık uçulan hatlarda alternatif taşıyıcıların olduğu durumlarda iptallerin sürebileceği uyarısında bulundu.
 
- Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, 60 yaş üstü erkeklerin sözleşmeli asker olarak orduya katılmasına izin veren yasayı imzaladı. Ukrayna Parlamentosu’nun internet sitesinde yayımlanan yasaya göre, ülkede sıkıyönetim yürürlükteyken, askeri sağlık komisyonunca göreve uygun bulunan 60 yaş ve üzeri erkekler, birlik komutanının yazılı onayıyla sözleşmeli olarak silahlı kuvvetlere alınabilecek. Bu kişilerin, er, çavuş, astsubay ile alt ve üst düzey subay sınıflarında muharip olmayan görevlerde istihdam edilmesi öngörülüyor.
 
- Rostov bölgesinde gece gerçekleşen yoğun İHA saldırıları sonucu Salsk kentindeki demiryolu istasyonunda yangın çıktı. Bölge valisi vekili Yuriy Slyusar'ın açıklamasına göre, yangın sırasında bir yolcu treni güvenli bir noktaya çekilirken can kaybı yaşanmadı. Olay yerine 45 kişilik ekip ve 12 araç sevk edildi. Aynı saldırılarda Salsk’ta bir otomobil ağır hasar gördü, sürücüsü hayatını kaybetti. Ayrıca bir evin çatısı ve camları hasar aldı. Peschano-Kopsky bölgesinde ise İHA kalıntılarının neden olduğu patlamayla tren istasyonu binası zarar gördü. Rusya Savunma Bakanlığı, gece boyunca bölgede toplam 23 İHA'nın düşürüldüğünü bildirdi.
 
-  Donald Trump,  Vladimir Putin'in Ukrayna hakkındaki açıklamalarıyla ilgili olarak "yalan" kelimesini kullanmak istemediğini söyledi. Trump "'Yalan' kelimesini kullanmak istemiyorum. Tek bildiğim, iyi bir görüşme yaptığımız ve diyelim ki üç aşamada bir ateşkes, belki de barış olacak gibi göründüğüyfü" dedi. .
 
 Zelenskiy, ABD Başkanı Donald Trump’ın Ukrayna’daki çatışmaların sona erdirilmesi için belirlediği süreyi 50 günden 10–12 güne indirme kararını memnuniyetle karşıladı. Sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı açıklamada Zelenskiy, “Trump'ın net tutumu ve kararlılığı, gerçek barış uğruna bir şeylerin değişebileceği tam da böyle bir anda yerinde ve anlamlıdır” ifadelerini kullandı. Trump’ın bu adımını ateşkese yönelik güçlü bir irade beyanı olarak nitelendiren Zelenskiy, ABD ile yakın iş birliği içinde kalmaya devam edeceklerini vurguladı. 
 
- Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitri Medvedev, Trump’ın son açıklamalarını “müzakere sürecini ültimatomlar oyununa dönüştüren” bir adım olarak nitelendirdi. Medvedev, sosyal medya platformu X’te yaptığı açıklamada, “Her yeni ültimatom bir tehdittir ve savaşa doğru bir adımdır. Rusya ile Ukrayna arasında değil, onun kendi ülkesiyle (ABD)” ifadelerini kullandı. Trump’a seslenen Medvedev, “Rusya ne İsrail’dir ne de İran” diyerek Washington’un Rusya’yı hafife almaması gerektiğini vurguladı.
 
- Bloomberg'e göre ABD, 17 yıl aradan sonra ilk kez İngiltere'ye nükleer silah konuşlandırarak Rusya’ya güçlü bir mesaj gönderdi. Askeri analistlere dayandırılan habere göre, 16 Temmuz’da bir ABD askeri uçağı, nükleer silahları İngiltere’nin Lakenheath kentindeki hava üssüne taşıdı. Uçuş sırasında transponderin açık bırakılması, taşımanın kasıtlı olarak kamuoyuna açık hale getirildiğini gösterdi. Uzmanlar, bu adımın Washington’un Avrupa’nın nükleer caydırıcılığını güçlendirme kararlılığını ve Moskova’ya yönelik açık bir uyarı niteliği taşıdığını belirtiyor.
 
Hindistan’ın İngiltere Büyükelçisi Vikram Doraiswami, Avrupa Birliği ülkelerinin Rusya’dan nadir toprak metalleri ithal etmeye devam ederken Hindistan’ın Rusya’dan petrol alımını eleştirmelerini “çelişkili ve garip” olarak nitelendirdi. Times Radio’ya verdiği demeçte Doraiswami, “Bu size biraz garip gelmiyor mu?” diye sorarak, Hindistan’ın enerji ihtiyacının yüzde 80’inden fazlasını ithalatla karşıladığını vurguladı, “Ekonomimizi mi durduralım istiyorsunuz?” şeklinde tepki gösterdi. Hindistanlı diplomat, Batılı ülkelerin kendilerine silah satışını kısıtlarken, bu silahları Hindistan’a düşmanca yaklaşan ülkelere satmalarını da “iki yüzlü” bir tutum olarak değerlendirdi.
 
- Harkov yakınlarında meydana gelen çatışmada, Rus ordusu, optik fiber kablolu kamikaze tipi bir insansız hava aracı (İHA) kullanarak Ukrayna'ya ait Alman yapımı Gepard hava savunma sistemini imha etti. Söz konusu saldırının görüntüleri savaş muhabirlerinin Telegram kanallarında paylaşıldı. Askeri uzmanlar, bu sistemlerin cephe hattına bu kadar yakın bir şekilde konuşlandırılmasının dikkat çekici olduğunu vurgularken, Ukrayna ordusunun ya Rus keşif İHA’larına karşı daha etkili savunma oluşturmak ya da bu araçları piyade desteği amacıyla kullanmak zorunda kaldığı ihtimalleri üzerinde duruyor. 
 
- Rusya hükümeti, 1 Ağustos 2025 itibarıyla Ukrayna ile yapılan 1995 tarihli anlaşma kapsamında kağıt üzerinde varlığını sürdüren 20 sınır kapısını resmen kapatma kararı aldı. Başbakan Mihail Mişustin tarafından imzalanan karara göre, kapatılacak noktalar arasında 13 karayolu ve 7 demiryolu sınır geçişi bulunuyor. Bu kapıların fiilen uzun süredir faaliyet göstermediği belirtilirken, alınan kararla söz konusu geçiş noktaları artık resmi olarak da geçerliliğini yitirmiş olacak.
 
Bloomberg'in haberine göre Almanya, 2029 yılına kadar savunma bütçesini iki katına çıkararak 162 milyar euroya yükseltmeyi planlıyor. Bu miktarın içinde Ukrayna’ya yapılacak 9 milyar euroluk yardım da bulunuyor. Hedef, Almanya’nın NATO’nun 2035 yılına kadar GSYH’nin yüzde 3,5’ine varan askeri harcama hedefini erkenden yakalaması olarak değerlendiriliyor. Ancak Berlin'in karşısındaki en büyük zorluklardan biri, üretim darboğazları, uzun teslimat süreleri ve büyük savunma ihalelerindeki gecikmeler nedeniyle ek bütçeyi etkin şekilde harcayabilmek olacak. Alman Savunma Bakanlığı, NATO bünyesindeki yeni tugaylara katkı sağlamak amacıyla 2 bin 500'e kadar GTK Boxer zırhlı araç ve bin adet Leopard 2 tankı alımını gündeme aldı. Söz konusu ihalenin maliyeti 25 milyar euroya kadar çıkabilir.
 
- Slovakya Başbakanı Robert Fico, Batı'nın Ukrayna'yı Rusya’ya karşı bir "koçbaşı" olarak kullanma stratejisinin başarısız olduğunu belirterek, 2022 Nisan ayında çatışmayı sona erdirme fırsatının bilerek reddedildiğini öne sürdü. Fico, Batı’nın yaptırımlar yoluyla zayıflatılmış ve kolayca bölüşülebilecek bir Rusya beklentisinin gerçekleşmediğini vurgularken, “Bugün Rus ekonomisi, Alman ekonomisinden daha güçlü kabul ediliyor” ifadelerini kullandı. Başbakan ayrıca, Gazze’deki insani trajedilere rağmen asıl küresel tehdidin Ukrayna kaynaklı olduğunu belirterek, Avrupa’nın doğusunda süregelen savaşın uluslararası istikrar açısından daha ciddi sonuçlar doğurduğunu söyledi
 
- Rusya hükümeti, 31 Ağustos 2025’e kadar yürürlükte kalacak olan benzin ihracat kısıtlamalarını, büyük üreticileri de kapsayacak şekilde genişletti. Kararın, yaz sezonunda iç piyasada yakıt istikrarını sağlamak amacıyla alındığı belirtildi. Şu anda haftalık yaklaşık 40–50 bin ton benzinin ihraç edildiği tahmin ediliyor. 1 milyon tonun üzerinde benzin üreten şirketlere ihracat izni verilmişti; ancak artık bu firmalar da yasaktan etkileniyor. 28 Temmuz verilerine göre, AI-95 tipi benzinin tonu 74 bin 950 rubleye, AI-92’nin ise 65 bin 580 rubleye yükseldi. AI-95 fiyatı, Eylül 2023’teki rekor seviyeye sadece yüzde 0,7 uzaklıkta.
 
- Frankfurter Allgemeine Zeitung’un (FAZ) aktardığına göre Avrupa Komisyonu, Ukrayna’da kabul edilen ve yolsuzlukla mücadele kurumlarını başsavcılığa bağımlı hale getiren yasa nedeniyle Kiev’e makrofinansal yardımı tamamen askıya alma uyarısında bulundu. Komisyonun gönderdiği iki sayfalık uyarı notunda, 50 milyar euroluk yardım mekanizması kapsamındaki tüm ödemelerin, yasa yürürlüğe girdiği takdirde derhal durdurulabileceği belirtildi. Söz konusu yasa, Zelenskiy tarafından 22 Temmuz’da imzalanmış, ardından ülkede protestolar patlak vermiş ve Brüksel’den sert eleştiriler gelmişti. Tepkiler üzerine Zelenskiy, iki gün sonra Meclis’e yeni bir yasa teklifi sundu. Bu teklif, daha önce yapılan reformları fiilen geçersiz kılıyor. Ancak tasarının Meclis’te görüşülmesi, Rada'nın 19 Ağustos’a kadar tatilde olması nedeniyle ertelenmiş durumda.
 
- Telegram’ın kurucusu Pavel Durov, Paris’te yaklaşık on saat süren bir mahkeme sorgusuna katıldı. İki hâkim tarafından ifadesi alınan Durov, çıkışta gazetecilerin sorularını yanıtsız bırakıp hızla uzaklaştı. Bu, hakkında çocuk pornografisi üretimi, uyuşturucu ticareti ve kara para aklama dahil 17 suçlamayla açılan davada üçüncü sorgusu oldu.
 
- St. Petersburg Valisi Aleksandr Beglov, yabancıların 2025 sonuna kadar taksi ve şoförlü araç kiralama sektöründe çalışmalarını yasaklayan bir kararname imzaladı. Karar, yalnızca patentle çalışan yabancı işçileri kapsıyor ve yolcu taşımacılığında kalite ile güvenliği artırmayı, ayrıca Rus vatandaşları için yeni iş olanakları yaratmayı hedefliyor. Firmaların üç ay içinde yabancı çalışanlarla ilişkilerini kesip yerlerine yeni personel alması bekleniyor.
 
- Afganistan'ın Rusya Büyükelçiliği, Rus milletvekili Aleksey Çepa’nın “Taliban marşı” olarak tanımladığı şarkının ülkenin resmi milli marşı olmadığını açıkladı. Diplomatik misyondan RBC’ye yapılan açıklamada, “Afganistan’ın mevcut yönetimi herhangi bir resmi marş ilan etmemiştir. Bu tür müstehcen bir şarkının ülkenin milli marşıyla karıştırılmaması gerekir” denildi. Tartışma, Devlet Duması milletvekili Aleksey Çepa’nın bir radyo röportajında şarkı sözlerine dikkat çekmesiyle başlamıştı. Çepa, söz konusu parçada “Kafatası yığınlarına bak, işte Ruslardan geriye kalan bu” şeklinde bir ifadeye yer verildiğini ve bu durumun “dostluk arayışı içindeysek ciddiyetle ele alınması gerektiğini” belirtmişti. Diplomatik açıklama, Rusya’nın Afganistan’da “İslam Emirliği” yönetimini fiilen tanıdığı bir dönemde geldi. (RBC)
 
28 Temmuz Pazartesi

- ABD Başkanı Donald Trump yaptığı yeni açıklamada, Rusya’ya Ukrayna ile barış sürecinde verdiği 50 günlük sürenin artık geçerli olmadığını belirterek, bu süreyi 10–12 güne indirdiğini açıkladı. İskoçya’da İngiltere Başbakanı Keir Starmer ile yaptığı görüşmenin ardından konuşan Trump, “Yeni bir son tarih belirleyeceğim — bugünden itibaren 10 ya da 12 gün. 50 gün beklemenin bir anlamı yok. Cömert olmak isterdim ama ilerleme görmüyoruz” ifadelerini kullandı. 

Bir gazetecinin Putin’le yüz yüze görüşmenin ateşkese katkı sağlayıp sağlamayacağına ilişkin sorusunu yanıtlayan Trump, “Onunla defalarca konuştum ama Rusya saldırmaya devam etti. Artık konuşmalarla ilgilenmiyorum” dedi. 

-  Trump, Sky News’e yaptığı açıklamada Rus halkına duyduğu sevgiyi dile getirerek, "Onlar harika insanlar, Rus halkını seviyorum" ifadelerini kullandı. Ancak aynı konuşmada  Vladimir Putin’den "çok hayal kırıklığına uğradığını" belirten Trump, Ukrayna ile ilgili barış sürecine yönelik daha önce verdiği 50 günlük sürenin 10–12 güne indirildiğini açıkladı. Trump, bu sürenin sonunda Moskova’ya yönelik daha ağır yaptırımlar ve ikincil tarifelerin devreye girebileceğini söyledi. 

- Trump’ın açıklamasının ardından, uluslararası Forex piyasasında dolar kuru 82 rubleyi aşarak 12 Mayıs’tan bu yana en yüksek seviyesine ulaştı. 29 Temmuz saat 17:09 itibarıyla dolar kuru yüzde 4,3 artışla 82,82 rubleye çıktı. Aynı dakikalarda Moskova Borsası’nda işlem gören vadeli dolar kontratları da yüzde 2,3 yükselişle 81,38 ruble seviyesine geldi. Uzmanlar, doların yükselişinde sadece jeopolitik gerilimlerin değil, Rusya Merkez Bankası’nın geçtiğimiz hafta politika faizini yüzde 20’den 18’e düşürmesinin de etkili olduğunu belirtiyor. Analistlere göre rubledeki zayıflama bu hafta 78–81 aralığında dalgalı biçimde sürebilir.

- Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin Rusya-Ukrayna Savaşı’nda en başından bu yana barışı savunan bir politika izlediğini vurgulayaray, "müzakerelerin ardından barış masasının da Türkiye’de kurulacağını" söyledi. Erdoğan, Türkiye’nin diplomatik misyonuna dikkat çekerek “Rusya-Ukrayna Savaşı'nda ilk günden beri barış savunan bir politika benimsedik. Nasıl müzakere masası İstanbul’da kurulduysa, barış masası da Türkiye’de kurulacak ve bu kanlı savaş noktalanacaktır” dedi.

- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Kremlin’den yapılan açıklamaya göre görüşmede Orta Doğu’daki gergin durum ele alındı. Putin, özellikle Suriye’deki gelişmelere dikkat çekerek ülkenin egemenliği, toprak bütünlüğü ve tüm etnik-dini grupların yasal haklarının korunması gerektiğini vurguladı. Liderler ayrıca İran ve İsrail arasındaki son gerilimi değerlendirdi; Putin, İran’ın nükleer programına ilişkin müzakerelere destek vermeye hazır olduklarını ifade etti. Görüşme sonunda iki lider, bölgesel ve ikili meselelerde diyaloğun sürdürülmesi konusunda mutabık kaldı.

- Rusya Ulaştırma Bakanlığı, Aeroflot’un bilgi sistemlerine yönelik gerçekleştirilen siber saldırı sonrası yaşanan krizle ilgili öncelikli uçuş rotalarını açıkladı. Bakan Yardımcısı Vladimir Poteshkin’in başkanlığında Şeremetyevo Havalimanı’nda yapılan toplantı sonrası, Aeroflot’un Uzak Doğu, Kaliningrad, Soçi, Mineralnıye Vodı ve yurt dışı destinasyonlarına yönelik seferlerinin öncelikli olarak sürdürüleceği bildirildi. Şirket, 28 Temmuz’da yaşanan siber saldırının ardından toplam 54 çift yönlü uçuşu iptal ederken, planlanan 260 seferin 206’sını gerçekleştirmeye hazırlandığını duyurdu. Bakanlık, yeni iptallerin yaşanması durumunda, alternatif taşıyıcıların bulunduğu yoğun hatlardaki uçuşların azaltılacağını ve bilet fiyatlarının denetlenmesi için çalışmalar yürütüldüğünü belirtti.

- Almanya Savunma Bakanlığı, Vladimir Putin’in Rus Donanması’nın yeni strateji doğrultusunda ileri teknolojiyle güçlendirileceği yönündeki açıklamasına yanıt vererek, bu açıklamayı “not ettiklerini” bildirdi. Bakanlık sözcüsü Kenneth Harms, Almanya’nın da kendi donanmasını güçlendirme yönünde çalışmalar yürüttüğünü belirterek, yakın zamanda yeni fırkateynler ve korvetlerin hizmete alınacağını duyurdu. Putin, 27 Temmuz’da Deniz Kuvvetleri Günü vesilesiyle yaptığı konuşmada, deniz gücünün Rusya’nın nükleer üçlüsünün önemli bir ayağını oluşturduğunu, özellikle nükleer denizaltı filosunun bu alandaki temel unsur olduğunu vurgulamıştı.

- Telegram’un kurucusu Pavel Durov, 2024 yazında hakkında yöneltilen suçlamalardan bu yana üçüncü kez ifade vermek üzere Paris’teki soruşturma hakimleri tarafından sorguya çağrıldı. AFP’nin aktardığına göre, Durov sabah saatlerinde dört avukatı eşliğinde mahkeme binasına gelerek, platformun suç faaliyetlerinde rol oynadığı iddiaları ve Fransa makamlarının içerik moderasyonu konusundaki taleplerine yanıt vermemesiyle ilgili yürütülen soruşturma kapsamında ifade verdi. Geçen yıl Paris’teki Le Bourget Havalimanı’nda gözaltına alınan Durov, 5 milyon euro kefaletle serbest bırakılmış, ülkeyi terk etmesi yasaklanmış ve yalnızca Dubai’ye seyahat etmesine izin verilmişti. Fransız yetkililer, Telegram’un resmi talepleri yanıtsız bırakmasının birçok soruşturmayı çıkmaza sürüklediğini belirtirken, bu tutumun “fiili suç ortaklığı” anlamına gelebileceğini öne sürüyor.

-  Trump, daha önce Rusya’ya Ukrayna’daki savaşın sona erdirilmesi için tanıdığı 50 günlük sürenin kısaltılacağını açıkladı. Trump, "50 günü daha kısa bir süreye indireceğim çünkü cevabı ve ne olacağını zaten bildiğimi düşünüyorum" dedi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e yönelik hayal kırıklığını dile getiren Trump, “Başkan Putin’den hayal kırıklığına uğradım, hem de ciddi şekilde” diye ekledi.

Rus ordusunun Ukrayna’ya yönelik saldırılarını sürdürmesini eleştiren Trump, bu nedenle süreyi daha kısa bir zaman dilimine indireceğini belirtti.

Trump, 14 Temmuz’da Moskova’ya yönelik sert bir uyarıda bulunarak, 50 gün içinde Ukrayna ile ateşkes konusunda anlaşma sağlanmaması halinde, Rusya’dan ve onun ticaret ortaklarından gelen mallara yüzde 100 oranında gümrük vergisi uygulanacağını duyurmuştu. Ayrıca, Kiev’e yapılacak silah sevkiyatlarının NATO müttefiklerinin katkısıyla yeniden başlayacağını vadetmişti.
 
- Rusya'nın en büyük hava yolu şirketi Aeroflot, bu sabah bilgi sistemlerinde yaşanan bir arıza nedeniyle Moskova kalkışlı ve varışlı toplam 49 çift uçuşu iptal ettiğini açıkladı. İptaller, başta St. Petersburg, Soçi, Kazan, Kaliningrad ve Yekaterinburg gibi büyük şehirlerin yanı sıra Minsk, Erivan ve Astana gibi uluslararası rotaları da etkiledi. Şirket, Şeremetyevo Havalimanı’ndaki yolculara bagajlarını teslim alarak terminali terk etmeleri çağrısında bulundu. Aeroflot, biletlerin on gün içinde ücretsiz iade ya da değişim imkânı sunduğunu ancak gişelerde işlem yapılamadığını belirtti. Olayla ilgili olarak Moskova Ulaştırma Savcılığı inceleme başlattı.

Bu sabah "Silent Crow" ve "BY Cyberpartisans" adlı iki hacker grubu, Aeroflot’un tüm iç IT altyapısını hedef alan geniş çaplı bir siber saldırıyı üstlendiklerini duyurdu. Hackerlar, şirketin sistemine bir yıl boyunca sızmış olduklarını ve yaklaşık 7 bin fiziksel ve sanal sunucuyu yok ettiklerini iddia etti. Açıklamada, uçuş geçmişi veritabanları, gözetleme sistemleri, personel takip araçları ve üst düzey yöneticilere ait kişisel bilgisayarların kontrol altına alındığı, toplam 12 terabayt verinin ya silindiği ya da erişilmez hale getirildiği bildirildi. Silent Crow grubuna göre oluşan hasar, onlarca milyon dolarlık bir zarara ve stratejik kayıplara yol açacak boyutta. (Kommersant)

- Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, ABD Başkanı Donald Trump ile İskoçya'da yaptığı görüşmelerin ardından, Avrupa Birliği'nin Rusya'dan alınan petrol ve gazı üç yıl içinde ABD’den tedarik edilecek enerjiyle değiştirmeyi kabul ettiğini açıkladı. Von der Leyen, Avrupa’nın halen “çok fazla” Rus hidrokarbonu ithal ettiğini belirterek, bu duruma son verilmesinin hedeflendiğini vurguladı. Anlaşma kapsamında AB, 2027 yılına kadar Rus enerjisinden tamamen vazgeçmeyi ve üç yıl içinde ABD’den 750 milyar dolarlık sıvılaştırılmış doğalgaz ve nükleer yakıt satın almayı taahhüt etti.

Anlaşmanın sadece enerjiyle sınırlı kalmadığı, otomotiv, yarı iletken ve ilaç sektörlerini de kapsadığı belirtildi. Bu sektörlerde ABD’ye uygulanan gümrük vergileri yüzde 30'dan yüzde 15'e indirilecek. Bazı ürünler için (örneğin uçak ve yedek parçaları) tarifeler sıfırlanırken, alkol gibi bazı mallar için henüz mutabakat sağlanamadı. Trump ise Avrupa’nın ABD’ye 600 milyar dolarlık yatırım yapmayı ve “devasa miktarda” askeri teçhizat satın almayı kabul ettiğini duyurdu. Kremlin sözcüsü Peskov ise, Avrupa’nın Rus enerjisinden vazgeçmesinin en büyük faydasını ABD’nin sağladığını, çünkü bu ülkenin Avrupa’ya daha pahalı enerji satma fırsatı bulduğunu söylemişti.
 
- Avrupa’nın ABD Başkanı Donald Trump ile imzaladığı ticaret anlaşmasının ekonomik sonuçları, başta Almanya olmak üzere birçok Avrupa ülkesinde endişeyle karşılandı. New York Times’ın aktardığına göre, Almanya gibi otomobil ihracatına dayalı ekonomiler özellikle 15’lik gümrük tarifesinden ciddi zarar görecek; Alman üretiminde düşüşün %15’e, AB genelinde ise %11’e ulaşabileceği tahmin ediliyor. Almanya’nın önde gelen sanayi temsilcileri ve politikacıları anlaşmayı “ağır tavizlerle dolu” ve “Avrupa sanayisinin sırtına yüklenen bir bedel” olarak tanımlarken, Avrupa Parlamentosu Ticaret Komisyonu Başkanı Bernd Lange, 600 milyar dolarlık ABD yatırımlarının bedelinin yine Avrupa sanayisi tarafından ödeneceğini savundu.
 
- Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile yaptığı telefon görüşmesinde, Kiev'in Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile en geç ağustos ayı sonuna kadar zirve düzenleme teklifini ele aldıklarını açıkladı. Zelenskiy, bu görüşmede Avrupa temsilcilerinin de mutlaka yer alması gerektiğini vurguladı. Kiev, İstanbul’daki son doğrudan temasların ardından bu zirveye Zelenski ve Putin’in yanı sıra, ABD Başkanı Donald Trump ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katılmasını önerdi. Macron ise görüşme sonrası yaptığı açıklamada, Fransa’nın Ukrayna’ya desteğini sürdüreceğini ve Rusya’ya baskının artırılacağını söyledi.
 
- ABD Başkanı Donald Trump’ın özel temsilcisi Steven Witkoff, Fox News’e verdiği röportajda, Rusya-Ukrayna savaşının sona erdirilmesinin ve Orta Doğu’da kalıcı barışın sağlanmasının Trump’ın görev süresi sona ermeden önce gerçekleşmesini umduğunu söyledi. Witkoff, “Bu savaş hiç başlamamalıydı. Başkan haklı. Barış anlaşmasının imzalanması ve çatışmanın bitirilmesi, görevimin en anlamlı sonucu olur,” ifadelerini kullandı. Ayrıca Avraam Anlaşmaları’nın genişletilmesi, Gazze’de istikrar sağlanması ve Orta Doğu’da uzun vadeli barışın tesis edilmesinin, bu dönemin en büyük başarıları arasında olabileceğini belirtti.
 
- İngiliz The Telegraph gazetesinde yayınlanan bir analizde, Batı’nın ağır yaptırımlarına rağmen Rusya ekonomisinin dikkat çekici bir direnç gösterdiği ve bu durumun uzun süre devam edebileceği belirtildi. Deneyimli ekonomi yazarı Jeremy Warner tarafından kaleme alınan makalede, dört yıldır Ukrayna ile savaşta olan bir ülkenin bu denli güçlü ekonomik göstergelere sahip olmasının şaşırtıcı olduğu vurgulandı. Rusya ekonomisinin 2024’te yüzde 4,3 büyüdüğü, işsizlik oranının sadece yüzde 2 olduğu, ödemeler dengesinin fazla verdiği, kamu borcunun GSYİH’nin yüzde 20’sinin biraz üzerinde ve bütçe açığının ise yalnızca yüzde 1,8 olduğu aktarıldı. Warner, bu göstergelerin normalde IMF tarafından örnek ekonomik performans olarak görüleceğini belirterek, ironik biçimde bu başarının yaptırımlara ve savaşa rağmen Rusya’ya ait olmasının dikkat çekici olduğunu ifade etti.
 
- Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vučić, ülkesinin Rusya'ya yönelik yaptırımları destekleme niyetinde olmadığını vurgulayarak, Sırbistan’ın bağımsız bir dış politika izlediğini söyledi. Vučić, Avrupa İşleri Bakanı Nemanja Starović’in AB’nin Rusya’ya karşı yaptırımlarına destek verebileceklerine dair açıklamasını “dikkatsizce” yapılmış bir ifade olarak nitelendirdi ve Rus medyasındaki bazı çevrelerin bu tür fırsatları beklediğini belirterek, “Hepsini hayal kırıklığına uğratacağım. Sırbistan, Rusya Federasyonu’na yaptırım uygulamayacak,” dedi. Vučić ayrıca, temmuz ayı başından bu yana Sırbistan’ın tek bir mermi dahi ihraç etmediğini ve ülkesinin herhangi bir savaşın tarafı gibi görünmemesi için titizlikle hareket ettiğini kaydetti. Başbakan Djuro Maçut da benzer şekilde, mevcut hükümet döneminde Rusya’ya yaptırım uygulanmayacağını taahhüt etmişti.
 
- CNN'in haberine göre Rusya'nın Tataristan Cumhuriyeti'ndeki Alabuga özel ekonomik bölgesinde yer alan ve İran menşeli Şahed tipi insansız hava araçlarının üretildiği tesisin kapasitesini büyük ölçüde artırdı. Bölgede onlarca yeni üretim binası ve işçi konutunun inşa edildiği görülürken, analistler bu kompleksin tamamlandığında yaklaşık 40 bin çalışanı barındırabileceğini ve Rusya’nın dron üretiminde önemli bir sıçrama yaşanacağını belirtiyor. Başlangıçta İran lisansıyla üretim yapan fabrikanın son üç yılda tamamen yerli üretim modeline geçtiği, Geron (Şahed-136) tipi dronların üretim planlarının 9 kat artırıldığı ifade ediliyor. Uzmanlar, bu tesisin Rusya’nın İran’a bağımlılığını azaltarak kendi teknolojisine dayalı bir drone sanayii kurmasında kilit rol oynadığını, Moskova’nın ise bu dronları Afrika, Orta Doğu ve Asya pazarlarına ihraç etmeyi hedeflediğini ancak yaptırımlar ve rakip ülkelerle rekabetin bu süreci zorlaştıracağını öngörüyor.
 
- Tayvan’ın 2025 yılının ilk yarısında gerçekleştirdiği insansız hava aracı (İHA) ihracatı geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 750’ye yakın artışla 11,89 milyon dolara ulaştı. En büyük alıcı, toplam ihracatın yüzde 54’ünden fazlasını tek başına gerçekleştiren Polonya oldu. Avrupa Birliği ülkelerinden Almanya 1,46 milyon dolarlık alımla üçüncü, Çekya ise 1,04 milyon dolarla dördüncü sırada yer aldı. ABD 1,55 milyon dolarlık ithalatla ikinci sırayı alırken, ilk beşi 1 milyon dolarlık alımla Hong Kong tamamladı. Bu beş ülke, Tayvan’ın toplam İHA ihracatının yüzde 97’sini oluşturdu.
 
- Avusturya Dışişleri Bakanı Beate Meinl-Reisinger, ABD Başkanı Donald Trump’ın Ukrayna’ya yönelik tutumunu sert sözlerle eleştirerek, Trump’ın Kırım ve doğu Ukrayna’nın bazı bölgelerini “mavi çerçeveli bir tabakta” Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e sunduğunu söyledi. Welt gazetesine verdiği demeçte, Trump’ın Ukrayna’nın NATO üyeliğini de gözden çıkardığını belirten Meinl-Reisinger, Rusya’nın barış isteseydi çoktan ateşkes görüşmelerine başlamış olması gerektiğini  svaundu. Bakan ayrıca, Avusturya’nın tarafsızlık ilkesini yeniden değerlendirmeye açık olduğunu ve NATO’ya katılım konusunun gündeme gelebileceğini söyledi.
 
 
27 Temmuz Pazar
 
- Leningrad Bölgesi Valisi Aleksandr Drozdenko, pazar sabahı bölgenin şimdiye kadarki en büyük insansız hava aracı (İHA) saldırısına uğradığını duyurdu. Vali, Telegram üzerinden yaptığı açıklamada, sanayi ve askeri hedefleri vurmayı amaçlayan saldırının tamamen püskürtüldüğünü ve toplam 51 İHA’nın düşürüldüğünü belirtti. Hava savunma sistemlerinin yanı sıra Leningrad Askeri Bölgesi ve Leningrad Deniz Üssü'ne bağlı birliklerin saldırıya karşı koyduğunu söyleyen Drozdenko, tüm askeri personele gösterdikleri çaba ve bölge havasahasını koruma konusundaki kararlılıkları için teşekkür etti. Daha önceki resmi açıklamalarda, saldırı sonucu bir sivilin hayatını kaybettiği bildirilmişti.
 
- Başkan Vladimir Putin, Donanma Günü dolayısıyla St. Petersburg’a geldi; ancak güvenlik gerekçeleriyle geleneksel deniz geçit töreni iptal edildi. Putin, Rus donanmasının dört deniz bölgesinde eş zamanlı yürüttüğü "Temmuz Fırtınası" tatbikatlarını video bağlantısıyla izledi ve donanma mensuplarını tebrik etti. 150'den fazla gemi, 120 hava aracı ve 15 bin askerin katıldığı tatbikatlarda, deniz saldırılarını püskürtme ve özel askeri operasyonlarda edinilen tecrübelerin uygulanması gibi karmaşık senaryolar çalışıldı. Putin ayrıca, bu yıl içinde beş deniz piyade tugayının tümen düzeyine çıkarılacağını, bu sayede donanmanın saldırı ve savunma kapasitesinin ciddi biçimde artacağını açıkladı.
 
BFM'nin aktardığına göre Putin’in ziyareti, aynı gece gerçekleşen büyük bir İHA saldırısının hemen ardından geldi. Özellikle Leningrad bölgesi yoğun hedef haline gelirken, ondan fazla İHA düşürüldü. Gatchina, Voiskovitskoye, Kingisepp ve Primorsk sanayi bölgelerine İHA parçaları düştü; Lomonosovsky ilçesinde özel konut alanında yangın çıktı ve bir kadın yaralandı. Saldırı nedeniyle Pulkovo Havalimanı birkaç saat kapalı kaldı, 100'e yakın sefer aksadı, bölgede mobil iletişimde aksamalar yaşandı. Hava savunma sistemlerinin sesleri St. Petersburg'un çeşitli bölgelerinde duyuldu, birçok sakin gece boyunca gökyüzünde patlamalar olduğunu bildirdi.
 
- ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Başkan Donald Trump’ın Ukrayna’daki çatışmanın çözümüne yönelik temaslarının sonuçsuz kalmasından ötürü sabrını yitirmeye başladığını söyledi.
 
Fox News’e verdiği demeçte Rubio, Trump’ın halen barıştan yana olduğunu ancak artık somut adımlar görmek istediğini belirtti. “Başkan, temasların hiçbir sonuca ulaşmamasından dolayı hayal kırıklığı içinde. Rus tarafının savaşı sona erdirmek için bir adım atmasını beklemek konusunda sabrı tükeniyor" dedi.
 
Temmuz ortasında yaptığı açıklamada Trump, Rusya’nın pozisyonundan dolayı "son derece memnuniyetsiz" olduğunu belirtmiş ve ateşkes sağlanmaması durumunda yaklaşık yüzde 100 oranında ikincil gümrük tarifeleri uygulama tehdidinde bulunmuştu. Bu tehdit için 50 günlük bir süre tanıyan Trump, yine de tarafsız kaldığını savunmuştu. Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov ise Trump’ın sert üslubunun alışıldık olduğunu ifade ederek, Rusya’nın Washington’la diyalog kurmayı ve ciddi biçimde zarar görmüş ikili ilişkileri onarmayı sürdüreceğini kaydetti.,
 
- Rusya Savunma Bakanlığı’nın açıklamasına göre, 21:50 ile 05:20 (Moskova saatiyle) arasındaki gece saatlerinde ülkenin çeşitli bölgelerine yönelik gerçekleştirilen geniş çaplı insansız hava aracı saldırılarında, hava savunma sistemleri toplam 99 Ukrayna menşeli sabit kanatlı İHA’yı düşürdü.
 
En yoğun saldırı Bryansk bölgesinde gerçekleşti ve burada 36 İHA etkisiz hale getirildi. Smolensk bölgesinde 21, Kaluga’da 10, Volgograd ve Rostov bölgelerinde ise dokuzar İHA vuruldu. Ayrıca Kırım’da dört, Voronej ve Kursk’ta ikişer, Karadeniz üzerinde de ikişer İHA düşürüldü. Moskova bölgesi ile Nijniy Novgorod, Oryol ve Tambov bölgelerinde ise birer İHA imha edildi. Rostov’da can kaybı yaşanmazken, Smolensk Valisi Vasiliy Anohin saldırılarda herhangi bir hasar bildirilmediğini belirtti.
 
- Öte yandan, Volgograd bölgesinde düşen bir İHA parçası nedeniyle demiryolu enerji hattında kısa süreli aksama meydana geldi. Vologograd Bölge Valisi Andrey Boçarov, gece saatlerinde Ukrayna Silahlı Kuvvetleri’nin bölgeye insansız hava araçlarıyla (İHA) saldırı girişiminde bulunduğunu, Oktiyabrskiy ilçesinde düşen İHA parçalarının demiryolu hattındaki elektrik iletim sistemine zarar vererek enerji kesintisine yol açtığını söyledi. Boçarov, Rus Demiryolları (RJD) ve acil müdahale ekiplerinin bölgede onarım ve hasar tespit çalışmalarına başladığını duyurdu. Volgograd Havalimanı'nın da geçici süreyle uçuşlara kapatıldığı bildirildi. Haziran ayında da benzer bir saldırı nedeniyle Don Nehri üzerindeki bir köprü geçici olarak ulaşıma kapatılmıştı.
 
- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Donanma Günü vesilesiyle yaptığı açıklamada, ülkenin nükleer üçlüsünün deniz unsurlarının gücünü artırmaya devam ettiğini belirtti. Bu stratejik kapasitenin temelini nükleer denizaltı filosunun oluşturduğunu vurgulayan Putin, atom denizaltısı "Knyaz Pojarskiy"nin inşasının tamamlandığını, iki "Borey-A" sınıfı denizaltı ile altı "Yasen-M" sınıfı çok amaçlı denizaltının ise farklı inşa aşamalarında olduğunu ifade etti. 2024’te onaylanan ve 2050’ye kadar uzanan yeni deniz stratejisine de değinen Putin, modern Rus donanmasının hızla değişen jeostratejik koşullara uyum sağlayabilme yeteneğine sahip olacağını vurguladı. Putin ayrıca uluslararası iş birliğinin ancak eşitlik ve karşılıklı saygı temelinde gelişebileceğini belirtti. Donanma personelinin askeri operasyonlara aktif katılımını takdir eden Putin, bugüne dek 50 binden fazla denizcinin ödüllendirildiğini, 35’inin ise Rusya Kahramanı unvanına layık görüldüğünü söyledi. Öte yandan, 27 Temmuz’da St. Petersburg’da yapılması planlanan Donanma Günü geçit töreni ve havai fişek gösterisinin iptal edildiği bildirildi.
 
- Business Insider’ın aktardığına göre NATO, Rusya’nın Kaliningrad bölgesindeki askeri faaliyetlerini "gökyüzündeki gözler" olarak adlandırılan AWACS (havadan erken uyarı ve kontrol) sistemleri aracılığıyla takip ediyor. Yayın, bir muhabirinin bu uçuşlardan birine katılarak edindiği izlenimleri paylaştı. Boeing E-3 tipi bir AWACS uçağının sekiz saat boyunca Baltık Denizi ve Kaliningrad çevresinde devriye uçuşu gerçekleştirdiği, uçaktaki kontrol panelinde üçgen ve U biçiminde sembollerle bölgede bulunan savaş gemileri, savaş uçakları ve diğer askeri unsurların konumlarının işaretlendiği belirtildi. Bu sistemler, hava, kara ve deniz hedeflerini uzun menzilden tespit etmenin yanı sıra, müttefik kuvvetler arasında koordinasyon ve yönlendirme işlevi de görüyor.
 
- Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı Dış Politika Danışmanı Hikmet Hacıyev, Aralık 2024’te Kazakistan’ın Aktau kenti yakınlarında düşen AZAL havayollarına ait Embraer 190 tipi uçağın sorumluluğunu Rusya’nın üstlenmesini beklediklerini açıkladı. Berliner Zeitung’a konuşan Hacıyev, kazanın Azerbaycan ile Rusya arasındaki ilişkilerde soğukluk yarattığını belirterek, "olayın Rus hava sahasında meydana geldiğini ve nasıl gerçekleştiğinin artık sır olmadığını" söyledi. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, 19 Temmuz’da yaptığı açıklamada, Moskova’nın yedi ay boyunca kazayla ilgili herhangi bir resmi yanıt vermemesi gerekçesiyle Rus yetkililere karşı dava hazırlığında olduklarını duyurmuştu. 25 Aralık’ta Grozni’ye inemeyen uçak, yönlendirildiği Mahaçkala’ya da ulaşamadan Aktau yakınlarında düşmüş, 67 yolcudan 39’u hayatını kaybetmişti. Rosaviatsiya, o gün Grozni üzerinde Ukrayna İHA’ları nedeniyle özel hava sahası önleminin yürürlükte olduğunu açıklamış, olay sonrası Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Azerbaycan lideri Aliyev’i arayarak trajik olay için özür dilemişti.
 
- The Economist dergisi, lazer silahlarının ucuz kullanım maliyeti nedeniyle insansız hava araçlarına (İHA) karşı “ideal katil” olarak öne çıktığını yazdı. Roketlerle kıyaslandığında yalnızca birkaç dolara mal olan lazer atışları, başta ABD, Rusya, Ukrayna ve İsrail olmak üzere birçok ülkenin bu teknolojiyi İHA tehdidine karşı denemeye başlamasına yol açtı. ABD'nin yüksek enerjili lazerleri 1960’lardan beri geliştirmeye çalıştığı ancak teknolojinin yeterli güç sağlayamaması nedeniyle uzun süre sınırlı kaldığı belirtildi. Ancak İHA’ların yaygınlaşmasıyla birlikte düşük güçlü lazerlerin bu küçük hedeflere karşı etkili hale geldiği vurgulandı. Rusya bu yıl sekiz farklı lazer kompleksini test ettiğini açıklarken, Ukrayna da “Trizub” adlı kendi lazer sistemini kullanıma aldığını duyurdu. İsrail ise “Demir Kiriş” adlı sistemi geliştiriyor. İngiltere’nin 135 milyon dolarlık Dragonfire sistemi örneğinde olduğu gibi, bu silahların üretimi pahalı olsa da, kullanım başına maliyetlerinin düşüklüğü onları modern savaşta giderek cazip hale getiriyor.
 
- Macaristan Başbakanı Viktor Orban, Ukrayna’nın Avrupa Birliği’ne üye olmaması gerektiğini, bunun yerine Rusya ile AB arasında bir tampon devlet rolü üstlenmesinin daha uygun olacağını savundu. Telex’in aktardığı demecinde Orban, Ukrayna’nın üyeliğinin kabul edilmesi halinde savaşın Avrupa topraklarına daha doğrudan sirayet edeceğini ve bunun Macaristan için varoluşsal bir tehdit oluşturacağını belirtti. Orban, Ukrayna’nın düşman olarak görülmediğini ancak tam üyelik yerine AB ile sözleşmeye dayalı bir iş birliği modelinin daha güvenli olduğunu ifade etti. Kendi ülkesinin de zamanında Sovyetler Birliği’nin batı sınırında bir tampon bölge olarak konumlandığını hatırlatan Orban, bu kaderin ne anlama geldiğini çok iyi bildiklerini ve Ukrayna’nın da bu gerçeği kabul etmesi gerektiğini söyledi. Ayrıca Orban geçen yıl Ukrayna’ya, Rusya ile daha avantajlı şartlarda bir ateşkes arayışına girmesi tavsiyesinde bulunduğunu ancak bu önerinin dikkate alınmadığını ve Kiev’in şimdi bunun bedelini ağır ödediğini dile getirdi.
 
- Eski Avustralya Başbakanı Malcolm Turnbull, ABD Başkanı Donald Trump’ın, Vladimir Putin, Benyamin Netanyahu ve Viktor Orban gibi liderleri saygı duyulacak kişiler olarak gördüğünü çünkü bu liderlerin ülkelerinin çıkarlarını sert biçimde savunduklarını söyledi. Bloomberg’e konuşan Turnbull, Trump’ın saygısını kazanmanın yolunun, onun gibi kendi ulusal çıkarları için mücadele eden kararlı bir tutum sergilemekten geçtiğini vurguladı. Washington’a gidip Trump’a yağcılık yapmanın bir anlamı olmadığını belirten Turnbull, “İmparatorluğun başkentinde hürmet zaten varsayılır” dedi. 
 
- The Sunday Times’ın aktardığına göre, More in Common düşünce kuruluşunun yaptığı bir ankette, halkın büyük çoğunluğu Rusya’yı hem İngiltere’nin en büyük düşmanı hem de dünyanın en güçlü ülkelerinden biri olarak görüyor. 2000'den fazla kişiyle yapılan araştırmaya göre, katılımcıların %65’i Rusya’yı İngiltere için başlıca tehdit olarak tanımlarken, bu oran İran için %51, Çin için ise %33 olarak kaydedildi. Aynı zamanda, Rusya, yalnızca ABD (%72) ve Çin’in (%54) ardından dünyanın en güçlü üçüncü ülkesi olarak sıralandı. Ukrayna’daki çatışmaya ilişkin olarak ise, ankete katılanların %54’ü ateşkes sağlanması halinde İngiliz askerlerinin barış gücü kapsamında görev yapmasını destekledi. Yardım biçimleri arasında öncelik askeri destek (%24) olurken, bunu insani yardım (%17), Rusya’ya yönelik yaptırımlar (%14) ve Ukraynalı mültecilere kabul (%6) izledi.
 
- Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, ‘Rusya Fırsatlar Ülkesi’ adlı Devlet Başkanlığı Platformu çerçevesinde düzenlenen bir etkinlikte Uluslararası Rusofobi ile Mücadele Günü kabul edilmesi gerektiğini belirtti. Zaharova, “Son birkaç yıldır Uluslararası Rusofobi ile Mücadele Günü olması gerektiğine daha çok ikna olduğumu düşünüyorum” ifadelerini kullandı. Batı'nın ortaya çıkardığı Rusofobi ve propagandasının birçok trajediye yol açtığına dikkat çeken Zaharova, “Rusofobinin cehennem bayrakları altında terörist Kiev rejimine silah teslimatları yapılıyor. Rusofobi bayrakları altında farklı milletlerden çocuklar öldürülüyor” vurgusunu yaptı. (Sputnik)
 
26 Temmuz Cumartesi
 
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 25 Temmuz’daki oturumunda ABD ve Çin’in daimi temsilcileri Ukrayna savaşı üzerinden sert bir tartışmaya girdi. ABD'nin BM Daimi Temsilcisi Dorthy Shea, Çin’i Rusya’ya dolaylı destek vermekle suçlayarak, özellikle çift kullanımlı (hem sivil hem askeri amaçlı) malların ihracatının durdurulması gerektiğini savundu. Shea, Çin’in Rusya'nın saldırganlığını beslediğini öne sürdü ve Pekin'i bu tutumdan vazgeçmeye çağırdı. Bu suçlamalara Çin’in BM Daimi Temsilci Yardımcısı Geng Shuang yanıt verdi. Çin'in savaşın tarafı olmadığını, ölümcül silah göndermediğini ve özellikle insansız hava araçları dahil olmak üzere çift kullanımlı ürünlerin ihracatını sıkı denetim altında tuttuğunu belirten Geng, ABD'yi suçlamaları Pekin'e yönelterek çatışmayı kışkırtmakla itham etti. Çinli temsilci, Washington'u daha yapıcı bir rol üstlenmeye ve barış görüşmelerine katkı sunmaya davet etti.
 
Pekin yönetimi daha önce de birçok kez Rusya’ya askeri ya da mali destek sağlamadığını ve 2023’te sunduğu barış planıyla çözümden yana olduğunu vurgulamıştı. Moskova da bugüne dek başka ülkelerden askeri destek talebinde bulunmadığını savunmuştu.
 
Öte yandan South China Morning Post’un temmuz ayı başında aktardığına göre, Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi, AB Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas’a, Rusya’nın Ukrayna’da yenilmesi halinde ABD’nin tüm dikkatini Çin’e çevireceğini, bu nedenle Pekin’in böyle bir sonucu kabul edemeyeceğini söyledi. Gazeteye konuşan kaynaklara göre Çin, ABD’nin Asya’ya yönelmesini kaçınılmaz görüyor ve bu bağlamda Rusya-Ukrayna savaşının uzamasını stratejik açıdan kendisi için avantajlı sayıyor.
 
- Rusya Savunma Bakanlığı, Rus birliklerinin Donetsk Halk Cumhuriyeti’nde (DHC) Zelyonıy Gay, Dnepropetrovsk Bölgesi’nde ise Maliyevka yerleşimlerinin kontrolünü ele geçirdiğini bildirdi.
 
- Rusya Devlet Başkan Yardımcısı, Denizcilik Kurulu Başkanı Nikolay Patruşev, Sputnik’e demecinde NATO Kara Kuvvetleri Komutanı Christopher Donahue’nun, Kaliningrad Bölgesi’ndeki Rus güçlerinin savunma potansiyelini operasyonel olarak bastırmayı planladığı yönündeki açıklamasını yorumladı.
 
Patruşev, “Batılıların Kaliningrad'a ilişkin planlarını uzun zamandır biliyoruz. Bu planlar ile ilgili tek mümkün yorumda bulunabilirim. Kaliningrad Bölgesi Rusya'nın ayrılmaz bir parçasıdır ve bu bölgeye yönelik herhangi bir askeri müdahale, askeri doktrin ve nükleer caydırıcılık alanındaki devlet politikası ilkeleri uyarınca, elimizdeki tüm güçler ve araçlar kullanılarak derhal ve ezici bir yanıtla karşılanacaktır. Rusya, Kaliningrad bölgesinin güvenliğini sağlamak için gerekli tüm askeri araçlara sahiptir” ifadelerini kullandı.
 
Batılı strateji uzmanlarının, nihayet kendilerini haklı olarak ‘tarihin çöplüğünde bulan Töton Şövalyeleri, Prusyalı Junkerler ve Nazi torunları’ gibi seleflerinin tam onayını alacak saldırgan planları bir kez daha dile getirdiklerine dikkat çeken Patruşev, “Günümüzün Batılı savaş kışkırtıcılarını da aynı tatsız kaderin beklediğinden hiç şüphem yok” vurgusunu yaptı. (Sputnik)
 
- Donald Trump,  Putin ile  Zelenskiy’nin "mutlaka bir araya geleceğini" söyledi. Beyaz Saray’da gazetecilere açıklama yapan Trump, “Bu görüşme gerçekleşecek. Aslında üç ay önce yapılmalıydı” ifadelerini kullandı. Trump, bu sözleriyle Kremlin ve Kiev arasında doğrudan müzakerelere olan inancını yinelemiş oldu.
 
Trump ayrıca, ABD’nin Rusya’ya yönelik ikincil yaptırımlar uygulayabileceğini belirtti. “Muhtemelen, bunu 50 günlük süre dolmadan önce yapabilir, bu mümkün” diyen Trump, Washington’ın çatışmanın çözümüne yönelik ilerleme sağlanmaması halinde daha sert adımlar atabileceğini ima etti.
 
Kremlin ise daha önce yaptığı açıklamada, Putin-Zelenski görüşmesinin ancak kapsamlı bir uzlaşıyı taçlandıracak nitelikte olması gerektiğini, kısa sürede taraflar arasında pozisyonların yakınlaşmasının ise pek mümkün görünmediğini vurgulamıştı.
 
- Reuters’ın haberine göre, ABD Başkanı Donald Trump’ın Rusya’dan petrol ithal eden ülkelere yüzde 100 oranında gümrük vergisi uygulama vaadini hayata geçirmesi düşük bir olasılık olarak değerlendiriliyor. Uzmanlar, bu tür sert ekonomik önlemlerin yalnızca Rusya’ya değil, küresel pazarlara da zarar vereceğini ve özellikle enerji arzında ani daralmaya neden olarak petrol fiyatlarını fırlatabileceğini belirtiyor. Rapidan Energy Group’un jeopolitik riskler direktörü Fernando Ferreyra, böyle bir adımın piyasadan günlük 4,5 milyon varil petrolün çekilmesi anlamına geleceğini ve bunun küresel ekonomiyi istikrarsızlaştırabilecek kadar ciddi sonuçlar doğurabileceğini vurguladı.

Benzer bir senaryonun daha önce Venezuela örneğinde yaşandığını hatırlatan uzmanlar, o dönemde de sert yaptırım tehditlerinin beklenen etkiyi yaratmadığını ve uygulamada sınırlı kaldığını hatırlatıyor. Washington’daki Stratejik ve Uluslararası Araştırmalar Merkezi’nde enerji ve jeopolitik programını yöneten Clay Seigle ise, böylesi bir gümrük vergisi kararının yalnızca Rusya’ya değil, aynı zamanda bu ülkeden petrol alan diğer ticaret ortaklarına da zarar vereceğini, dolayısıyla küresel arzı kısıp fiyatları yükselteceğini ifade etti.

- Reuters, Elon Musk’ın Ukrayna ordusunun karşı taarruzunu engelleyen emrini ortaya çıkardı. Habere göre Elon Musk, 2022 sonbaharında, güney Ukrayna’daki Herson bölgesi ve bazı diğer çatışma alanlarında Starlink uydu iletişimini devre dışı bırakma talimatı verdi. Ajansa konuşan üç kaynağa göre, bu karar Ukrayna ordusunun Berislav yakınlarındaki Rus mevzilerini kuşatma planlarını bozdu. SpaceX mühendisleri, Musk’ın talimatıyla bölgedeki ağı kısıtladı; bağlantının aniden kesilmesi Ukrayna askerleri arasında paniğe yol açtı ve operasyonun başarısız olmasına neden oldu.

-  Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Rusya ve Ukrayna'nın, Cumhurbaşkanları Vladimir Putin ve Volodimir Zelenskiy’nin Türkiye’de bir araya geleceği zirve konusunda “ilkesel anlaşmaya” vardığını açıkladı. NTV'ye konuşan Fidan, 23 Temmuz’da İstanbul’da gerçekleşen müzakerelerde liderlerin nasıl ve hangi koşullarda buluşması gerektiğinin ele alındığını belirtti. Kiev zirvenin ağustos sonuna kadar yapılmasını önerirken, Moskova bu görüşmenin yalnızca “son noktayı koymak” amacıyla gerçekleşebileceğini vurguladı. Başkan Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump’ın da katılımıyla üçlü bir buluşma için girişim başlatmaya hazır olduğunu duyurdu.

- ABD’nin eski Moskova Büyükelçisi Michael McFaul, Rusya’dan göç edenlere yaptığı “vatandaşlıktan vazgeçin” çağrısının bir hata olduğunu kabul etti. Sosyal medya platformu X’te yaptığı açıklamada, “Demokrasiye bağlı Rusların, ABD'de sürgünde yaşamak için vatandaşlıktan çıkması gerekmez. Aksine, bir gün ülkelerine dönüp orada demokrasiyi inşa etmelerini umuyorum” dedi. Makfoll, ayrıca yurt dışındaki Rusların “hayatın zorluklarından fazla şikayet ettiğini” de belirtti.

Geçmişte verdiği bir röportajda “ABD’ye yerleşenler ya Amerika’ya ya da Putin’e sadık olmalı” diyen eski diplomat, o dönem Rus vatandaşlığından feragat çağrısı yapmıştı. Ancak bu tutumunu şimdi değiştirdiğini vurgulayan Makfoll, Rusya'nın demokratik geleceğinde yurtdışındaki göçmenlerin de önemli bir rol oynayabileceğini ifade etti. 2012-2014 yılları arasında Moskova büyükelçiliği yapan Makfoll, halihazırda Rusya’nın yaptırım listesinde bulunuyor.

- Polonya Dışişleri Bakanı Radoslaw Sikorski,  Zelenskiy'i yolsuzlukla mücadeleden vazgeçmemesi konusunda uyardı. Polsat televizyonuna verdiği demeçte Sikorski, Ukraynalıların "dürüst ve Avrupai bir devlet" için mücadele ettiğini vurgulayarak,  bu mücadeleden geri adım atılmasının Zelenskiy'nin "yapabileceği en kötü şey" olacağını söyledi. Tartışmalı yasa nedeniyle Kiev, Dnipro ve Lviv’de günlerdir süren protestoların ardından Zelenskiy, NABU ve SAP’ın bağımsızlığını korumayı öngören yeni bir tasarıyı meclise sunduğunu ve Ukrayna’nın Avrupa yolundan sapmayacağını açıkladı.

- Rusya’nın en büyük devlet savunma sanayi şirketi Rostec, İskender taktik füze sisteminin düşman hedeflerini yüksek isabet oranı ve geniş tahribat gücüyle vurduğunu, bu nedenle hedeflerin çoğunun onarılamaz hale geldiğini bildirdi. Sputnik’e yapılan açıklamada, tek bir mühimmatın geniş bir alanda onlarca hedefi aynı anda imha edebildiği, bunun da hava patlaması, yoğun şarapnel etkisi ve güçlü şok dalgasıyla mümkün olduğu vurgulandı. Ayrıca, İskender balistik füzelerinin yüksek hızla öngörülemez bir yörüngede ilerlemesi sayesinde savunma sistemlerini aşmakta etkili olduğu belirtildi.

- Rusya’nın en büyük ağır vasıta üreticisi KamAZ, 1 Ağustos’tan itibaren düşük iş yüküne sahip bölümlerinde dört günlük çalışma haftasına geçeceğini duyurdu. Şirketin Telegram kanalında yapılan açıklamada, bu kararın, 2025’in ilk yarısında kamyon pazarının yaklaşık yüzde 60 daralmasıyla bağlantılı olduğu belirtildi. KamAZ, daralmayı Merkez Bankası’nın sıkı para politikaları ile yurtdışından aşırı kamyon ithalatına bağladı; geçen yıl yaşanan yoğun ithalatın, iç pazarda arz fazlası yarattığı ifade edildi.

- Kazakistan’da 12 Temmuz’dan itibaren kamuya açık alanlarda yüzü tamamen örten kıyafetlerin giyilmesinin yasaklanması kararına ilişkin açıklama yapıldı. Polis bu yasağın amacının kamu güvenliğini sağlamak ve kimlik tespitini kolaylaştırmak olduğunu açıkladı. Peçe gibi yüzü kapatan kıyafetler yasak kapsamına girerken, yüzü açıkta bırakan başörtüsü türleri bu kapsama dahil değil. Yasada hava koşulları, sağlık gerekçeleri ve yasal görevler gibi durumlar için istisnalar öngörülüyor. İçişleri Bakanı Erjan Sadenov yasağın güvenlik kaygılarıyla alındığını belirtirken, Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev halkı yüzü kapatmayan, geleneksel tarzdaki milli kıyafetleri tercih etmeye çağırmıştı.

25 Temmuz Cuma
 
- Çeçenistan lideri Ramzan Kadırov, Bodrum’daki tatilinde boğulma tehlikesi geçirdiği yönündeki haberlerin ardından Telegram kanalında ilk paylaşımını yaptı. İddialara yer verilmeyen gönderi, Rus güçlerinin, Popovka köyü yakınlarında ağır yaralı bir Ukrayna askerini esir aldığı ve tıbbi yardım sağladığı hakkında. Paylaşımda Kadirov'un kendisi yer almadı. Gazeta.ru'ya göre gönderinin ne zaman hazırlandığı belli değil; zira Telegram’da zaman ayarlı yayın özelliği bulunuyor. Türk medyasında, Kadırov’un denize girdikten sonra baygınlık geçirip suya battığını ve sahil güvenlik ekiplerince kurtarılarak özel bir kliniğe götürüldüğünü yazmıştı. Kadirov’un durumu “stabil” olarak değerlendirilirken, ne kendisi ne de ailesi olay hakkında resmi bir açıklama yaptı.
 
- Cumhurbaşkanı Erdoğan, cuma namazı çıkışı sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtladı. İstanbul'da üçüncü kez gerçekleşen Rusya-Ukrayna müzakerelerinin sorulması üzerine Erdoğan, şunları kaydetti:
 
"Son buluşma Çırağan'da oldu. Çırağan'daki buluşmayı benim adıma Dışişleri Bakanım yürüttü ve Dışişleri Bakanım oradaki görüşmeleri yürütürken, bu arada da Rusya ve Ukrayna heyetleri bir araya gelerek onlar da görüşmelerini yaptılar. Bu arada Ukrayna heyeti Çırağan'a geçmeden önce bizlerle Ankara'da bir araya geldi. Ben de kendilerini kabul ettim, onlarla görüşmelerim oldu. Tabii bu arada Sayın Vladimir Putin'le görüşmem oldu ve bu görüşmelerde de kendilerinin desteğini istedik. Bundan sonraki süreçte de özellikle belki bu hafta içerisinde tekrar Sayın Putin'le ve bunun yanında Sayın Trump'la da görüşmeler yapmak suretiyle, acaba bu liderleri bir araya İstanbul'da getirebilir miyiz bunun gayreti içerisinde olacağız." (TRT Haber)
 
- Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, asker maaşlarını artırmak amacıyla Batılı müttefiklerden mali destek talep edeceklerini açıkladı. Zelenskiy, daha önce Avrupa ülkelerinin silah yardımı konusunda istekli olduklarını, ancak asker maaşlarına yönelik doğrudan finansmanı reddettiklerini belirtmişti. Ukraynalı yayın organı Strana’ya konuşan Zelenskiy, “Askerlerimiz aslında Avrupa’yı koruyan gerçek birer silah olabilir” ifadelerini kullandı.
 
Kiev yönetimi, Rusya’nın uyguladığı modele benzer şekilde, gönüllüleri orduya çekmek için yüksek sözleşme ödemeleri teklif etmeyi planlıyor. Ancak Zelenskiy, bu hedef için ne kadar bütçe gerektiğini açıklamadı. Öte yandan, Ukrayna’nın yıllık 25 milyar dolarlık insansız hava aracı, füze ve elektronik harp sistemi üretimi için ek kaynağa ihtiyacı olduğu belirtildi. Bu tutarın 6 milyar doları, önleyici drone’ların hızlı üretimi için acil olarak talep ediliyor. Zelenskiy, tüm ihtiyaçlar hesaba katıldığında, 2026 yılı bütçesindeki açık miktarının 65 milyar dolara ulaşacağını söyledi.
 
- ABD Başkanı Donald Trump, Washington’un Moskova ile stratejik silahların sınırlandırılmasına ilişkin yeni bir anlaşma için müzakerelere hazır olduğunu açıkladı. TASS haber ajansına konuşan Trump, mevcut sınırlamaların kaldırılmasının küresel güvenlik açısından büyük bir tehdit oluşturacağını belirterek, “Bu konuda çalışmaya başladık” dedi.
 
Trump’ın açıklaması, süresi dolmak üzere olan Yeni START anlaşmasının yerine geçecek bir düzenlemeye işaret etti. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Şubat 2023’te, ABD’nin yükümlülüklerini yerine getirmediği gerekçesiyle Rusya’nın anlaşmadan çekildiğini duyurmuştu.
 
- Saratov’da bir apartmanda meydana gelen doğalgaz patlamasında ölü sayısı beşe çıktı. Rusya Acil Durumlar Bakanlığı (MÇS), enkazdan bir kişinin daha cansız bedeninin çıkarıldığını bildirdi. Daha önce hayatını kaybedenler arasında bir çocuğun da bulunduğu açıklanmıştı. Yedi kişi ise tıbbi yardım görüyor.
 
- Rusya 58. Ordu’nun eski komutanı Tümgeneral Ivan Popov’un beş yıl hapis cezası, Batı Askeri Bölge 2. Mahkemesi tarafından onandı. Popov, büyük çaplı yolsuzluk suçlamasıyla yargılanmıştı. Temyiz duruşması kapalı oturumda yapıldı. Mahkeme, dosyada savunma sanayisine ilişkin gizli bilgilerin yer aldığını ve kamuya açık duruşmalarda bu bilgilerin sızdırılabileceğini belirtti. Popov’un avukatları ise dosyada gizlilik unsuru bulunmadığını savundu.
 
- 1985 yılında denize indirilen Rusya’nın ağır uçak gemisi Amiral Kuznetsov'un geleceğiyle ilgili belirsizlik sürüyor. VTB Başkanı ve Birleşik Gemi İnşa Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı Andrey Kostin, geminin onarımının artık anlamlı olmadığını belirterek, “ya satılması ya da hurdaya ayrılması daha muhtemel” dedi.
 
- Rusya Merkez Bankası Başkanı Elvira Nabiullina, sistemik öneme sahip bazı büyük bankaların sermaye artırımı gerektireceği yönündeki haberleri yalanladı. “Bunlar tamamen asılsız söylentiler. Bankalar güçlü, sermaye tamponları yeterli ve kâr ediyorlar” diyen Nabiullina, sektörde kriz işareti olmadığını söyledi. Bloomberg geçtiğimiz günlerde, en az üç büyük bankanın önümüzdeki 12 ay içinde Merkez Bankası’ndan mali destek talep edebileceğini iddia etmişti.
 
- Microsoft’un Rusya’daki iştiraki OOO Maykrosoft Rus, Moskova Tahkim Mahkemesi’ne iflas başvurusunda bulundu. Şirket, bu adımı atacağını daha önce duyurmuştu. Fedresurs verilerine göre, şirketin alacaklıları arasında Gazprombank da yer alıyor. Microsoft’un Rusya’daki partneri Softline, iflasın şirketin bulut hizmetlerini etkilemeyeceğini bildirdi. Amerikan yazılım devinin ülkede üç ayrı tüzel kişiliği daha bulunuyor.
 
 
 
- Rusya'nın Saratov kentinde Blinova Caddesi üzerindeki çok katlı bir apartmanda meydana gelen doğalgaz patlamasında can kaybı dört kişiye yükseldi. Patlama sonucu binanın bir kısmı çöktü, patlamanın şiddetiyle çevredeki binaların camları da kırıldı. Yarı yıkılmış bina ile bitişiğindeki yapı tamamen tahliye edilirken, enkaz kaldırma çalışmaları sürüyor.
 
Rusya Acil Durumlar Bakanlığı’nın Telegram kanalında yer alan açıklamada, “Enkaz altında bir kişinin daha cesedine ulaşıldı” denildi. Daha önce üç kişinin yaşamını yitirdiği bildirilmişti. Hayatını kaybedenler arasında bir çocuk ve iki yetişkin bulunuyor. Kurtarma ekipleri ayrıca enkazdan bir kişiyi sağ olarak çıkardı.
 
- Rusya ile Ukrayna arasındaki çatışmanın çözümünde nihai adımın atılması için liderler düzeyinde bir görüşme gerekebileceğini belirten Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, bu kadar karmaşık bir sürecin kısa sürede tamamlanamayacağını söyledi.
 
Peskov, İstanbul’da yapılan üçüncü müzakere turunun ardından Putin ile Zelenskiy arasında bir görüşmenin artık daha muhtemel hale gelip gelmediği yönündeki soruya şu yanıtı verdi: “Tersinden gitmek mümkün değil. Bu kadar karmaşık bir sürecin 30 günde tamamlanabileceğini söylemek gerçekçi olmaz.”
 
Kremlin Sözcüsü, Rusya’nın barışa ilişkin tutumunun iyi bilindiğini ve Ukrayna tarafına sunulan bir mutabakat taslağında yer aldığını belirtti. “İkinci turda taraflar arasında paylaşılan mutabakat taslakları şu anda birbirine tamamen zıt. Bu farklar bir anda giderilemez. Çok karmaşık bir diplomatik çaba gerekecek” ifadelerini kullandı.
 
 
- Rusya'ya bağlı Krasnodar Krayı'nın Valisi Veniamin Kondratyev’in açıklamasına göre, bölge yoğun bir insansız hava aracı saldırısına maruz kaldı. Düşen İHA parçaları Timaşevsk kentindeki tren garına isabet etti. Kısa süreli elektrik kesintisine yol açan olayda bir yolcu treninin vagonu da zarar gördü. Saldırıda iki kişi yaralandı. Yaralılardan biri hastaneye kaldırılırken, diğerine olay yerinde müdahale edilerek istasyona geri döndü. 
 
Vali Kondratyev, demiryolu altyapısında hasar bulunmadığını ve herhangi bir yangın çıkmadığını vurguladı. Hasar gören trenin seyrine devam ettiği bildirildi.
 
Stavropol Krayı'na bağlı Nevinnomıssk kentinde ise gece saat 02.30 ile 06.00 arasında bugüne kadarki en büyük İHA saldırısı gerçekleşti. Bölge Valisi Vladimir Vladimirov’un aktardığına göre, hava savunma sistemleri 37 İHA'yı düşürdü. Olayda can kaybı veya yaralanma yaşanmadı. Vladimirov, vatandaşlara dikkatli olmaları ve sadece resmi kaynaklardan bilgi edinmeleri çağrısında bulundu.
 
Bu esnada  Rosaviatsiya, aralarında Vladikavkaz, Grozni, Magas, Mineralnıye Vodı, Nalçik, Stavropol, Soçi ve Tambov’un bulunduğu sekiz kentteki havalimanlarında uçuşların geçici olarak durdurulduğunu açıkladı. 
 
Yaklaşık iki saat süren kısıtlamaların ardından tüm havalimanlarında uçuş trafiği normale döndü. 
 
Rusya Savunma Bakanlığı gece boyunca ülke genelinde 105 insansız hava aracının etkisiz hale getirildiğini açıkladı.
 
- Ukrayna’nın cephede kullandığı Starlink terminallerinde hizmet kesintisi yaşandı. Bilgi, Ukrayna Silahlı Kuvvetleri İnsansız Sistemler Komutanı Robert Brovdi tarafından doğrulandı. Brovdi, Telegram kanalında “Starlink cephe boyunca çöktü” açıklamasında bulundu.
 
Starlink’in internet sitesinde de sistemde kesinti yaşandığı belirtilerek, “Ekiplerimiz durumu inceliyor” ifadesine yer verildi. SpaceX tarafından işletilen sistemle ilgili olarak Elon Musk, X platformundaki açıklamasında hizmetin kısa süre içinde yeniden sağlanacağını duyurdu. Musk, “Yaşanan aksaklıktan ötürü özür dileriz. SpaceX, benzer bir durumun tekrar yaşanmaması için kök sebebi ortadan kaldıracak” dedi.
 
- Ukrayna’nın Londra Büyükelçisi ve eski Genelkurmay Başkanı Valeriy Zalujniy, mevcut koşullarda Rusya-Ukrayna çatışmasının 2034 yılına kadar uzayabileceği uyarısında bulundu. LB.ua’ya verdiği röportajda Zalujniy, “Sadece ateşkese odaklanır ve savunma kapasitemizi inşa etmezsek bu savaş daha da uzayabilir” ifadelerini kullandı.
 
Zalujniy, Kiev yönetiminin çatışmayı 2025 yılında bitirme hedefini gerçekçi bulmadığını belirtti. 
 
- Financial Times’ın hükümet kaynaklarına dayandırdığı haberine göre, Almanya hükümeti ağustos sonunda yılda 40 bin gönüllü genci orduya kazandırmayı hedefleyen bir yasa tasarısını gündeme getirecek. Savunma Bakanlığı, bu yıl 15 bin genç gönüllü toplamayı, sonraki yıllarda ise bu sayıyı her yıl 3 ila 5 bin artırmayı planlıyor.
 
Program kapsamında gönüllüler otomatik olarak yedek statüsüne alınacak. Bakanlık yetkilileri, sunulacak yeni teşviklerin gençleri uzun vadede profesyonel askerliğe yönlendireceğini umuyor. Planı bilen kaynaklara göre, gönüllülere vergi sonrası yaklaşık 2 bin euro maaş ödenecek. Ayrıca dil eğitimi, mesleki yeterlilik kursları ve sürücü belgesi için mali destek sağlanması öngörülüyor.
 
- 75 yaşındaki Rus gazeteci Mikhail Gusman, Rusya Başbakanı Mihail Mişustin’in imzasıyla TASS haber ajansındaki kıdemli genel müdür yardımcılığı görevinden alındı. Karara ilişkin resmi bir gerekçe açıklanmazken, Gusman da henüz bir değerlendirmede bulunmadı.
 
Yaklaşık 30 yıldır devlet ajansında görev yapan Gusman, son olarak Azerbaycan’daki medya forumunda Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’e yönelttiği övgü dolu sorular nedeniyle eleştirilmişti. Aliyev’in dış politikasını “herkes tarafından takdir edilmeyen bir fenomen” olarak nitelendiren Gusman, aynı etkinlikte Azerbaycan’da tutuklanan Rus vatandaşlarına dair soru yöneltmediği için Rus basınında eleştiri almıştı. Gusman, Bakü doğumlu.
 
24 Temmuz Perşembe
 
- Rus ordusunun ilerleyişi devam ediyor. Savunma Bakanlığı, Donetsk Halk Cumhuriyeti topraklarında yer alan Novoekonomiçeskoe ve Zverovo yerleşimlerinin Rus ordusunun “Merkez” grubu tarafından düzenlenen saldırı operasyonları sonucunda kontrol altına alındığını duyurdu. 
 
- Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, İstanbul’da yapılan son müzakere turu, ABD ile olası temaslar ve Ermenistan-Azerbaycan arasındaki gerilim hakkında açıklamalarda bulundu. Basın toplantısında konuşan Peskov’un öne çıkan değerlendirmeleri şöyle:
 
Peskov, Rusya’nın İstanbul’da Ukrayna ile yapılan üçüncü müzakere turundan bir atılım beklemediğini belirtti. Rus heyetinin ortaya koyduğu önerilerin “yapıcı ve somut” olduğunu söyleyen sözcü, müzakerelerde insani meselelerin gündeme alınmasını olumlu bir gelişme olarak değerlendirdi.
 
Kremlin sözcüsüne göre, Ukrayna’da siviller adeta rehin tutuluyor ve Kiev yönetimi Batı’dan sürekli silah talebinde bulunmak zorunda kalıyor. Peskov, Ukrayna ordusunun Soçi ve Sirius Eğitim Merkezi'ne düzenlediği İHA saldırılarının, sivil altyapıya yönelik saldırıların sürdüğünü gösterdiğini ifade etti. Peskov Rus ordusunun ise Ukrayna sınırında güvenli tampon bölgeler oluşturmak için çalışmalar yürüttüğünü söyledi.
 
Putin ile ABD Başkanı arasında Çin’de görüşme ihtimaliyle ilgili şu anda somut bir gündem olmadığını dile getiren Peskov, Moskova ile Washington arasında gerekirse hızlı şekilde temas kurulabileceğini belirtti. Rusya ile Ukrayna liderlerinin doğrudan görüşmesine dair ise “önce ciddi bir hazırlık sürecinin tamamlanması gerekir” dedi.
 
Peskov, Rusya’nın Azerbaycan ve Ermenistan arasında yürütülen barış görüşmelerini tüm gücüyle desteklediğini vurguladı. Zengezur Koridoru konusunun Ermenistan ve Azerbaycan’ın egemenlik meselesi olduğunu belirten sözcü, Moskova’nın gerekirse barış anlaşmasına ulaşılması için kolaylaştırıcı rol üstlenmeye hazır olduğunu bildirdi.
 
Sözcü son olarak Amur bölgesinde düşen An-24 yolcu uçağına ilişkin bilginin Devlet Başkanı Vladimir Putin’e iletildiği bildirildi.
 
- Rus hükümeti, yurt içi üreticiler için benzin ihracatına geçici yasak getirmeye hazırlanıyor. Konuya yakın kaynaklara göre, kararın önümüzdeki günlerde alınması beklenmekte. TASS’ın aktardığına göre yasak, ağustos ve eylül aylarını kapsayacak şekilde uygulanabilir.
 
Bu gelişme öncesinde, St. Petersburg Borsası’nda AI-95 tipi benzinin fiyatı yüzde 0,41 artarak ton başına 76 bin 330 rubleye ulaştı. Bu rakam, Eylül 2023’te kaydedilen 76 bin 876 rublelik rekor seviyeye oldukça yakın. 24 Temmuz’daki işlemlerde fiyatlar 77 bin rubleyi de aştı. 
 
- Reuters’ın iki sektör kaynağına dayandırdığı habere göre, yabancı şirketlere ait tankerlerin Rusya’nın Karadeniz’deki başlıca limanlarında yükleme yapması geçici olarak yasaklandı. Habere göre bu adım, özellikle Kazakistan’a ait petrol sevkiyatlarını doğrudan etkileyebilir.
 
Yasak, Devlet Başkanı Vladimir Putin’in bu hafta başında imzaladığı kararnameye dayanıyor. Buna göre, yabancı gemilerin Rus limanlarına erişim için artık FSB’den özel izin alması gerekmekte.
 
Reuters, uygulamanın Avrupa Birliği’nin kısa süre önce yürürlüğe koyduğu 18. yaptırım paketiyle bağlantılı olduğunu belirtti. Yeni yaptırımlar, Chevron ve ExxonMobil gibi büyük enerji şirketlerinin hissedarı olduğu Hazar Boru Hattı Konsorsiyumu’nun faaliyetlerini de kapsıyor.
 
- Rusya’nın Karadeniz kıyısında, Soçi yakınındaki “Sirius” federal bölgesinde bulunan bir petrol terminali, gece saatlerinde saldırıya uğradı. Bölgenin yöneticisi Dmitri Plişkin, petrol tesisine isabet kaydedildiğini belirterek, halkı  bölgede araçla seyahat etmekten ve dışarı çıkmaktan kaçınmaya çağırdı. Olay öncesinde hava savunma sistemlerinin devrede olduğu açıklanmıştı. Sirius’ta insansız hava aracı (İHA) saldırısı riski nedeniyle alarm verildi.
 
Aynı gece Soçi’de en az beş patlama sesi duyuldu. Rusya Savunma Bakanlığı, 23 Temmuz 20:40 ile 23:50 saatleri arasında Krasnodar bölgesinde iki İHA’nın, Karadeniz üzerinde ise on İHA’nın imha edildiğini bildirdi. Soçi Havalimanı, gece 23:08 itibarıyla uçuşlara kısıtlama getirdi; bu tedbirin hâlâ yürürlükte olduğu açıklandı. Öte yandan Stavropol Krayı, Kabardey-Balkarya, Kuzey Osetya ve Dağıstan'da da İHA saldırısı riski nedeniyle güvenlik önlemleri artırıldı. Kuzey Osetya'da halk internet kesintilerine karşı uyarıldı.
 
-  Yine Ukrayna'nın Soçi'ye  saldırılarında, Adler semtinde İHA parçalarının düşmesi sonucu iki kadın sokakta yaralandı, bunlardan biri olay yerinde hayatını kaybetti, diğeri ise ağır yaralı olarak hastaneye kaldırıldı. Daha sonra yaralının da hayatını kaybettiği açıklandı. 
 
- Rusya’nın baş müzakerecisi Vladimir Medinskiy, olası bir Putin-Zelenskiy zirvesinin amacının müzakere değil, varılan anlaşmayı imzalamak ve savaşa son noktayı koymak olduğunu söyledi. Medinskiy, bu tür bir görüşmenin ancak detaylı şekilde hazırlanarak anlamlı olabileceğini belirtti. Rus tarafı, Ukrayna lideriyle sadece sonuç alıcı koşullarda görüşme yapılabileceğini vurgularken, Kremlin daha önce Zelenskiy’in görev süresinin dolmuş olması nedeniyle meşruiyetini yitirdiğini savunmuştu. Buna karşılık Ukrayna tarafı, görüşmenin barış için gerekli olduğunu ve tek yetkili muhatabın Putin olduğunu öne sürüyor.
 
-  Medinskiy, İstanbul’daki üçüncü görüşme turunun ardından yaptığı açıklamada, Ukrayna'nın üzerinde uzlaşmaya varılan insani maddelerden birini tam olarak yerine getirmediğini söyledi. Medinskiy’e göre, Ukrayna ordusu tarafından daha önce tahliye edilen yaklaşık 30 Kursk bölgesi sakini hâlâ evlerine dönmedi. “Eğer sivilleri ateş hattından kurtardıysanız, onları geri götürün. Ama onları rehin aldıysanız, o zaman işin adı değişir,” diyen Medinskiy, Rus tarafının bu kişileri asker ya da diğer sivil gruplarla takas etmeye hazır olduğunu da belirtti.
 
- ABD Başkanı Donald Trump’ın Rusya’ya karşı tutumunda son dönemde gözlenen sertleşmenin arkasında, Dışişleri Bakanı Marco Rubio’nun etkisi olduğu bildirildi. Financial Times’ın haberine göre, Rubio’nun günlük bazda verdiği yüksek düzeyli tavsiyeler, Trump’ın Moskova’ya karşı daha konfrontatif bir çizgiye yönelmesinde belirleyici rol oynadı. Konuya yakın kaynaklar, özellikle Rusya konusunda Rubio’nun Cumhuriyetçi Parti içindeki “şahin” kanadın sesi olarak Trump’ı etkilemeyi başardığını ve bu etkinin ABD’nin genel dış politikasına da yansıdığını aktardı. The Telegraph da daha önce Trump’ın Moskova’ya karşı tutum değişikliğinde Rubio’nun ve ABD Başkanı’nın Ukrayna Özel Temsilcisi Keith Kellogg’un belirleyici rol oynadığını yazmıştı. 
 
* ABD Başkanı Donald Trump, Ukrayna'ya gönderilen Amerikan yardımlarıyla ilgili olarak, Biden yönetiminin Ukrayna'ya 350 milyar dolarlık ekipman ve nakit para aktardığını, bu paranın önemli bir bölümünün ise "yanlış yönetilmiş ya da çalınmış olabileceğini" öne sürdü. Trump, bu devasa yardımın yalnızca askeri teçhizatla sınırlı kalmadığını, doğrudan nakit transferlerini de içerdiğini belirterek, "Bir gün bu paranın nereye gittiğini sormamız gerekecek" ifadelerini kullandı. 
 
- Almanya Dışişleri Bakanı Johann Wadephul, Ukrayna'nın Rusya topraklarını hedef alma kapasitesine sahip olacağını söyledi. Zeit gazetesine verdiği demeçte, Ukrayna’nın kendini savunmak için Rusya topraklarına karşı “etki yaratabilecek” araçlara sahip olması gerektiğini belirten Wadephul, bu kapsamda uzun menzilli Taurus füzelerinin teslimatına yeşil ışık yaktı. Kremlin ise bu açıklamaları, savaşı tırmandırma ve barış sürecine engel olma girişimi olarak nitelendirdi.
 
- Fransız gazetesi Le Monde, Ukrayna'daki savaşın gerçek boyutlarına ışık tutan çarpıcı bir haber yayımlayarak, ülke genelindeki mezarlıklarda yeni mezar yeri kalmadığını yazdı. Haberde, özellikle cephe hattına yakın bölgelerde ve büyük şehirlerde mezarlıkların tamamen dolduğu, yerel yetkililerin yeni defin alanları açmak zorunda kaldığı belirtiliyor. Bu durumun, Ukrayna Silahlı Kuvvetleri’nin resmi olarak açıkladığı kayıplardan çok daha ağır can kaybı yaşandığını gösterdiği vurgulanıyor. Le Monde, mezarlıklardaki yoğunluğun “resmi verilerin ötesinde bir trajediye” işaret ettiğini kaydederken, Zelenskiy'nin açıkladığı 46 bin ölü sayısının gerçeği yansıtmadığına dikkat çekti.
 
- Azerbaycan’dan gelen petrol sevkiyatlarında organik kloridler tespit edilmesi üzerine iki büyük enerji şirketi, British Petroleum (BP) ve İtalyan Eni, kalite sorunlarını gündeme taşıdı. BP, Bakü-Tiflis-Ceyhan (BTC) boru hattıyla taşınan bazı petrol partilerinde, petrol üretimini artırmak için kullanılan ancak rafineri ekipmanlarına zarar verebilecek organik kloridlerin bulunduğunu açıkladı. Aynı hatta taşınan ham petrolü rafinerilerinde işleyen Eni de iç testler sırasında kirlenmiş petrol saptadıklarını duyurdu. Günde yaklaşık 575 bin varil petrol taşıyan BTC hattı, Azerbaycan’dan Türkiye’nin Ceyhan limanına petrol ihracatında kritik bir rol oynuyor.
 
- Antalya’nın Alanya ilçesine bağlı Mahmutlar Mahallesi’nde sabah saatlerinde meydana gelen olayda, Rus uyruklu üç kişi arasında çıkan tartışma bıçaklı kavgaya dönüştü. Henüz nedeni belirlenemeyen tartışma sırasında 35 yaşındaki Andrey Makarov, sırtından aldığı bıçak darbesiyle ağır yaralandı. Olay yerine çağrılan sağlık ekipleri tarafından hastaneye kaldırılan Makarov, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Olayla ilgili N.K. (21) ve K.C. (27) gözaltına alındı.
 
23 Temmuz Çarşamba
 
- Rusya ile Ukrayna arasında İstanbul'da gerçekleştirilen üçüncü doğrudan müzakere turunun ardından iki tarafın heyet başkanları Vladimir Medinskiy ve Rustem Umerov basına açıklamalarda bulundu. Görüşmeler yaklaşık 40 dakika sürdü. Medinskiy, tarafların hazırladığı memorandumlar üzerinde uzun süre çalışıldığını, bazı insani konularda mutabakata varıldığını ve temasların süreceğini söyledi. Umerov ise, iki ülke liderlerinin,  Donald Trump ve Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla ağustos sonuna kadar buluşması yönünde teklif sunduklarını belirtti.

Medinskiy’e göre, ikinci turda varılan tüm insani anlaşmalar yerine getirildi. Ukrayna-Belarus sınırında 250'şer askerin takası tamamlanmak üzere, daha önce 1200 kişilik esir takası tamamlandı. Rusya, Ukrayna’ya 7 binden fazla askerin naaşını teslim etti, buna karşılık az sayıda kendi kayıplarını geri aldı. Ayrıca Moskova, 24 ila 48 saatlik insani ateşkes aralıklarının yeniden başlatılmasını önerdi. Üç ayrı çevrim içi çalışma grubu kurulması gündemde: siyasi, askeri ve insani.

Önümüzdeki dönemde en az 1200 askerin daha karşılıklı takası yapılacak. Rusya, Ukrayna tarafına 3 bin askerinin naaşını teslim etmeye hazır olduğunu bildirdi. Medinskiy ayrıca, ağır yaralı ve hasta askerlerin sınır hattında süresiz biçimde takas edileceğini, ayrıca çatışmalar nedeniyle yerinden edilen sivillerin iadesinin de müzakere edildiğini belirtti. Ukraynalı çocuklarla ilgili listede geçen 339 isimden bir kısmının zaten iade edildiğini, 50 ismin ise aslında çocuk değil yetişkin olduğunu söyledi. Moskova ayrıca, Ukrayna’da ya da Avrupa’da bulunan Rus çocuklarının iadesini gündeme taşıdı.

Ukrayna heyetinin başkanı Umerov ise, yalnızca esirlerin değil, sivillerin ve çocukların da serbest bırakılmasını beklediklerini ifade etti. Ancak Ukrayna’nın, elinde tuttuğu çocukları ve sivilleri takas etmeyeceğini, sadece geri almak istediğini vurguladı. Barışın sağlanması için mutlak ateşkes gerektiğini ve bunun sivil hedeflere yönelik saldırıların durmasını da kapsaması gerektiğini söyleyen Umerov, liderler zirvesinin siyasi ilerleme açısından belirleyici olacağını savundu. Umerov’a göre, Rusya’nın bu tür önerilere açık olduğunu göstermesi gerekiyor.
 
- Ukrayna, Rusya ile İstanbul’da yapılan müzakerelerin ardından, Zelenskiy ve  Putin’in ağustos ayı sonuna kadar bir araya gelmesini önerdi. Ukrayna heyetinin başkanı Rüstem Umerov, böyle bir zirvenin gerçek siyasi ilerlemenin önünü açabileceğini belirterek, “Rusya, bu konuda samimi olduğunu göstermeli” dedi. Umerov ayrıca, Kiev’in ateşkese hazır olduğunu vurguladı. Ağustos ayı sonunda, Trump'ın Rusya'ya verdiği 50 günlük süre sona erfecek.
 
- Rusya Devlet Başkanı Yardımcısı ve müzakere heyeti başkanı Vladimir Medinskiy, İstanbul’daki üçüncü tur görüşmelerde Rus tarafının Ukrayna’ya üç çevrimiçi çalışma grubu oluşturmayı teklif ettiğini açıkladı. Medinskiy ayrıca, yaralı ve hayatını kaybeden askerlerin tahliyesi için kısa süreli ateşkes imkanlarının değerlendirilmesini önerdiklerini belirtti. Rus temsilciye göre, insansız hava araçlarının yoğun kullanımı nedeniyle sağlık ekipleri büyük tehlike altında kalıyor.
 
- TASS ajansı müzakerelerin sona erdiğini bildirdi. RIA Novosti'ye konuşan bir kaynak, Rusya ile Ukrayna arasında İstanbul'da devam eden müzakerelerin büyük ihtimalle yarın devam etmeyeceğini söyledi. Toplantının yaklaşık 1 saat kadar sürdüğü açıklandı. 
 
- Rusya ve Ukrayna delegasyonlarının başkanları Vladimir Medinskiy ve Rustem Umerov, İstanbul’daki Çırağan Sarayı’nda ikili formatta görüşmelere başladı. TASS ve RIA Novosti’ye konuşan kaynaklara göre, görüşme baş başa (tet-a-tet) formatında gerçekleşiyor. Kısa süre içinde heyetlerin genişletilmiş formatta üçüncü müzakere turuna başlaması bekleniyor.
 
- Rusya'da askerlik çağına gelen gençler için elektronik askeri kayıt sistemine geçiş süreci hızlanırken, bu veritabanına artık sınır muhafızlarının da erişimi sağlandı. Moskova'da çok sayıda genç, “Gosuslugi” adlı resmi hizmet platformu üzerinden askeri kayıt sistemine dahil edildiklerine dair bildirimler almaya başladı. Telegram kanalı Mash'in aktardığına göre, askeri kayıt sisteminde hakkında celp bilgisi bulunan kişiler sınırdan yurtdışına çıkamayacak.
 
- Moskova'nın Zamoskvoreçye Mahkemesi, popüler Telegram haber kanalı Baza'nın genel yayın yönetmeni Gleb Trifonov’u, "büyük miktarda rüşvet vermekle" suçlayarak tutuklu yargılanmak üzere cezaevine gönderdi. Trifonov’un avukatları, aralarında Kseniya Sobçak ve Aram Gabrelyanov’un da bulunduğu tanınmış medya isimlerinden gelen kefalet mektuplarını sunarak tutuksuz yargılanma talebinde bulundu ancak mahkeme, sanığın kaçma, delilleri yok etme veya soruşturmaya müdahale etme ihtimalini gerekçe göstererek bu talebi reddetti. Trifonov, polisten kapalı ve gizli bilgiler satın almakla suçlanıyor; kendisi ise suçlamaları reddediyor ve saklanmaya niyeti olmadığını belirtiyor. Olayın ardından, gizli bilgileri sızdırdıkları şüphesiyle birkaç polis memuru da gözaltına alındı.
 
- Rusya’da 2025 yılı içinde ilk kez haftalık deflasyon kaydedildi. Rosstat’ın verilerine göre, 15–21 Temmuz haftasında tüketici fiyatları yüzde 0,05 oranında geriledi. Bu düşüş, özellikle sebze ve meyve fiyatlarındaki ortalama yüzde 3,5'lik azalmadan kaynaklandı. En çok ucuzlayan ürünler arasında yüzde 9,2 ile pancar, yüzde 8,3 ile lahana ve yüzde 7,3 ile patates yer aldı. Aynı dönemde yumurta, süt ürünleri ve bazı gıda maddelerinde de hafif düşüşler gözlenirken, elma fiyatları yüzde 0,4 oranında arttı. Gıda dışı ürünlerde ise bazı ilaç ve hijyen ürünlerinin fiyatlarında hafif artışlar olurken, çocuk bezleri ve tuvalet kağıdı gibi kalemlerde cüzi düşüşler kaydedildi. Ekonomi Bakanlığı'na göre yıllık enflasyon oranı da yüzde 9,34’ten yüzde 9,17’ye geriledi.
 
- İstanbul’da Rusya-Ukrayna heyetleri arasındaki görüşmeler başladı. Türkiye’nin ev sahipliğinde gerçekleşecek Rusya-Ukrayna arasındaki barış müzakerelerine katılmak üzere Rusya ve Ukrayna heyetleri, İstanbul Çırağan Sarayı’na geldi. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Metin Gürak da barış müzakerelerine katılmak üzere Çırağan Sarayı’na geldi. Görüşme sonrası bir açıklama yapılması bekleniyor.
 
- Rusya ve Ukrayna heyetleri, barış müzakerelerinin üçüncü turu için bugün İstanbul’da bir araya geldiyor. Görüşmelere Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan başkanlık ediyor. Türk Dışişleri kaynaklarının Kommersant gazetesine verdiği bilgilere göre, toplantı saat 19.00’da Çırağan Sarayı’nda yapılacak. 
 
Rus heyetine Kremlin danışmanı Vladimir Medinskiy, Ukrayna heyetine ise Ulusal Güvenlik ve Savunma Konseyi Sekreteri Rüstem Umerov başkanlık ediyor.
 
Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, sabah saatlerinde yaptığı açıklamada, Rus heyetinin İstanbul’a hareket ettiğini doğrulamıştı. Heyeti taşıyan uçak Moskova’dan 11.20’de havalandı. Ukrayna milletvekili Aleksey Gonçarenko ise Ukrayna heyetinin görüşme öncesinde Türkiye’ye ulaştığını duyurdu. Görüşmelerin ana gündem maddesi, tarafların bir önceki turda karşılıklı sunduğu mutabakat taslakları olacak.
 
- Kremlin sözcüsü Peskov’a göre, üçüncü turda ağırlıklı olarak belge taslakları görüşülecek olmakla birlikte, esir değişimi ve çocukların iadesi gibi başlıklar da ele alınacak. Heyet başkanlarının uygun görmesi hâlinde, ek konular da masaya gelebilir. Peskov, “Ukrayna ve Rusya’nın pozisyonları hâlâ birbirine tamamen zıt. Kolay bir görüşme olmayacak,” ifadelerini kullandı. 
 
Öte yandan Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, ülkesinin görüşmede ateşkesin derhal sağlanması konusunda ısrarcı olacağını açıkladı.
 
Zelenskiy, Telegram kanalında yaptığı açıklamada, “Geçtiğimiz hafta Sumi bölgesinde yaşanan elektrik kesintileri gibi saldırıların durdurulması için Ukrayna heyeti masada olacak,” dedi. Zelenskiy, ateşkes çağrısını müzakerelerden önce de dile getirmişti. Vladimir Putin ise daha önce yaptığı açıklamada, barışa ulaşmanın ancak kapsamlı ve dikkatli bir süreçle mümkün olacağını söylemişti.
 
- Kremlin, İstanbul’daki temasları, olası bir liderler zirvesinin ön hazırlığı olarak değerlendiriyor. Peskov, “Bu kadar karmaşık ve hacimli bir diplomatik çalışmayı tamamlamadan, devlet başkanlarının doğrudan görüşmesini planlamak mantıklı olmaz,” dedi. Görüşmelerin devamı için heyetler arasında güven inşa edilmesi ve teknik düzeyde ilerleme sağlanması gerektiği vurgulanıyor.
 
- Rusya’da daimi olarak ikamet eden Belarus vatandaşlarına, yerel yönetim organlarına seçilme hakkı tanındı. Yasa, Devlet Başkanı Vladimir Putin tarafından imzalanarak yürürlüğe girdi. Düzenleme, Rusya’nın resmi hukuk bilgi portalında yayımlandı.
 
Yeni yasa, Rusya ile Belarus arasında vatandaşlara eşit siyasi haklar verilmesini öngören anlaşmaya eklenen protokolü onaylıyor. Protokol, Mart 2025’te Moskova’da imzalanmıştı ve iki ülke arasındaki müttefiklik ilişkilerinin daha da pekiştirilmesini hedefliyor.
 
Yasaya göre, yalnızca Rusya’da yaşayan Belaruslular değil, Belarus topraklarında sürekli ikamet eden Rus vatandaşları da Belarus’ta yerel seçimlerde aday olabilecek. Böylece her iki ülke de karşılıklı olarak yerel düzeyde siyasal katılım hakkı tanımış oldu.
 
- İspanyol gazetesi Periodista Digital’in iddiasına göre, Ermenistan, Azerbaycan ve ABD, Zengezur Koridoru’nun açılmasına yönelik bir mutabakat üzerinde anlaştı. 42 kilometrelik güzergâh, Azerbaycan’ın batı illeri ile Nahçıvan’ı, Ermenistan’ın Sünik bölgesi üzerinden birbirine bağlayacak. Belgelerde koridorun idaresinin özel bir Amerikan şirketine bırakılacağı belirtiliyor. Başlangıçta bu hattın denetiminin Rusya tarafından sağlanması öngörülüyordu.
 
Koridorun yer aldığı belgelerin, Fransız Ermeni diasporası aracılığıyla sızdırıldığı öne sürülüyor. Söz konusu belgelere göre proje, diplomatik çevrelerde “Trump Köprüsü” olarak anılıyor.
 
- Rusya Yüksek Mahkemesi, “Uluslararası Satanizm Hareketi"ni aşırılıkçı örgüt ilan ederek faaliyetlerini yasakladı. RBC muhabirinin mahkeme salonundan aktardığına göre karar derhal yürürlüğe girecek.
 
Davaya, daha önce LGBT hareketinin kapatılması ve Taliban’ın yasaklanması kararlarını veren Yargıç Oleg Nefedov başkanlık etti. Nefedov, davayı iki gün boyunca inceledi. Başsavcılığın talebini Adalet Bakanlığı da destekledi. 
 
- Rusya ile Ukrayna arasındaki barış müzakerelerinde üçüncü tur için Rus heyeti İstanbul’a hareket etti. Bilgi, Interfax’a konuşan havacılık kaynakları tarafından doğrulandı.
 
TRT Haber’in aktardığına göre, görüşmenin bugün saat 19.00’da başlaması bekleniyor. Ancak bu bilgi henüz resmi kaynaklarca teyit edilmedi. Aynı tarihi daha önce Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenski de dile getirmişti. Kremlin ise görüşmenin tam tarihiyle ilgili açıklamanın daha sonra yapılacağını bildirdi.
 
Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov’un açıklamasına göre, Rus müzakere heyetinde herhangi bir değişiklik yapılmadı. Buna karşılık Ukrayna tarafı heyetini genişletti, temsilci sayısı 12’den 14’e çıkarıldı.
 
Ukrayna heyetine yine Ulusal Güvenlik ve Savunma Konseyi Başkanı Rüstem Umerov başkanlık ediyor. Görüşmelerin odak noktasında ateşkes koşulları ve gelecekteki barış anlaşmasının çerçevesi yer alıyor.
 
 
- Rusya ve Ukrayna arasında İstanbul'daki üçüncü doğrudan müzakere turu muhtemel bu akşam başlıyor. Gelişmelere göre müzakerelerin yarına da da sarkabileceği, belirtiliyor. Görüşmeler, 2 Haziran’daki ikinci turla aynı şekilde, Çırağan Sarayı’nda gerçekleştirilecek. Taraflar, haziran başında karşılıklı olarak sundukları barışa dair memorandumları değerlendirecek. Rusya tarafının metni, Ukrayna’nın tarafsızlık ilanı, NATO üyeliğinden vazgeçmesi ve 2014 sonrası Rusya’ya geçen tüm bölgelerin tanınması gibi şartlar içeriyor. Ukrayna ise tam ateşkes, Rusya’nın topraklarından çekilmesi ve Batı’nın desteğiyle güvenlik garantileri istiyor. Kremlin sözcüsü Dmitri Peskov, “mucizevi bir ilerleme beklenmemesi gerektiğini” söylerken, Vladimir Putin de iki metnin tamamen zıt olduğunu, ancak bu farklılıkların müzakerelere engel olmadığını söyledi.
 
- Bu arada görüşmelerin hemen öncesinde Batılı müttefiklerin, Ukrayna’ya yeni bir silah tedarik planını devrede. ABD Başkanı Donald Trump’ın inisiyatifiyle NATO ülkeleri, 50 gün içinde Ukrayna’ya kendi stoklarından büyük çaplı silah yardımı yapıyor. Bu süreçte Ukrayna’ya 17 Patriot hava savunma sistemi dahil olmak üzere kapsamlı yardım paketleri açıklandı. Almanya, Norveç, Hollanda ve Kanada gibi ülkeler aktif katkı sunarken, Fransa, İtalya ve Çekya gibi bazı ülkeler projeye dahil olmadı. Uzmanlar, bugünkü görüşmelerde ciddi bir diplomatik ilerleme beklemiyor; ancak insani konularda, örneğin esir takası veya ölü askerlerin iadesi gibi alanlarda sonuç alınabileceğini belirtiyor.
 
- Kommersant'ın yorumuna göre, İstanbul'daki üçüncü tur Rusya-Ukrayna müzakereleri yalnızca taraflar için değil, Başkan Trump için de kritik bir dönüm noktası niteliği taşıyor. Zira Moskova ile Kiev, diplomatik temas kapısını açık tutarak kendi amaçlarını gerçekleştirmeye çalışırken, Trump da kamuoyuna çatışmayı siyasi yollarla çözme niyetini göstermek istiyor. Ancak  analize göre tarafların sunduğu memorandum taslakları “birbirine tamamen zıt”, bu nedenle gerçek bir ilerleme beklemek yerine, cenaze teslimi ya da esir değişimi gibi sınırlı başlıklarda uzlaşma sağlanması dahi “başarı” olarak görülüyor. Gazete "Kremlin açısından İstanbul görüşmesi, Trump’ın 50 günlük süre dolmadan önce “diplomatik sürecin sürdüğünü” göstermek adına kaçırılmaması gereken bir fırsat" diye yazıyor.
 
- ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Tammy Bruce, Başkan Donald Trump’ın Rusya’ya Ukrayna’daki çatışmayı sona erdirmesi için verdiği 50 günlük sürenin katı bir takvim olmadığını açıkladı. Bruce, bu sürenin gelişen müzakerelere bağlı olarak değerlendirileceğini belirtti. “Başkan bir zaman diliminden söz ettiğinde, bu farklı şekillerde yorumlanabilir… Eğer gerçek müzakereler başlarsa ve süreç ilerlerse, her şey hızla değişebilir,” dedi. Trump, geçen hafta Rusya’dan duyduğu memnuniyetsizliği dile getirmiş ve 50 gün içinde uzlaşma sağlanmazsa, Rus petrolü ithal eden ülkelere %100’e varan gümrük vergileri getirebileceğini söylemişti. Eylül ayında tatilden dönecek olan ABD Kongresi, Başkan’ın yeni yaptırımlar uygulama yetkisini içeren bir tasarıyı gündeme alacak.
 
-  Donald Trump,  Vladimir Putin ile Çin'de olası bir görüşme ihtimaliyle ilgili net bir yanıt vermekten kaçınarak, “Birçok görüşme mümkün” ifadelerini kullandı. Trump bu açıklamayı, Beyaz Saray’da Filipinler Cumhurbaşkanı ile yaptığı görüşme sırasında dile getirdi. Çin Devlet Başkanı Şi Jinping tarafından davet edildiğini ve yakın gelecekte Çin’e gitmeyi planladığını belirten Trump, seyahatle ilgili kararını yakında vereceğini söyledi. Eylül ayında Çin'de Putin, Trump ve Şi’nin bir araya gelebileceğine dair The Times gazetesinde çıkan haberleri ise yalanlamadı.
 
- Rostov bölgesinde gece saatlerinde düzenlenen insansız hava aracı (İHA) saldırıları sonucunda üç kişi yaralandı. Bölge valisi vekili Yuriy Slyusar’ın açıklamasına göre, saldırılar Novoçerskassk, Şahtı, Myasnikovskiy, Rodionovo-Nesvetayskiy ve Aksayskiy bölgelerini hedef aldı. Novocherskassk’ta bir evin yakınına düşen parçalar nedeniyle iki kadın hafif ve orta derecede yaralanarak hastaneye kaldırıldı. Düşen enkazlar nedeniyle kentte çeşitli noktalarda yangınlar çıktı. (RBC)
 
- Rusya Savunma Bakanlığı, dün gece 21.00–23.40 (Moskova saatiyle) arasında hava savunma sistemlerinin toplam 51 Ukrayna yapımı insansız hava aracını düşürdüğünü duyurdu. Bakanlığın açıklamasına göre, bu İHA’ların 28’i Bryansk, 10’u Kursk, altısı Rostov, dördü Oryol, biri ise Kaluga, Tula ve Lipetsk bölgelerinde etkisiz hale getirildi. 
 
- Ukrayna Hava Kuvvetleri, Fransız yapımı Mirage 2000 savaş uçağının teknik arıza nedeniyle düştüğünü açıkladı. Olay, Volın bölgesinde, Lutsk kenti yakınlarında meydana geldi. Pilotun arıza hakkında kuleyi bilgilendirdiği, prosedüre uygun şekilde hareket ederek başarıyla fırlatma koltuğu ile kurtulduğu belirtildi. Uçağın düşüş nedenlerini araştırmak üzere özel bir komisyon kuruldu. Ukrayna, Fransa’dan ilk Mirage 2000-5 model savaş uçaklarını Şubat ayında almıştı; toplam kaç adet teslim edileceği ise resmen açıklanmadı. Bu, Ukrayna’nın kaybettiği ilk Mirage olurken, daha önce en az dört F-16 uçağının da kaybedildiği bildirilmişti.
 
- The Wall Street Journal ve The Spectator'a göre, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy'nin imzaladığı ve Ulusal Yolsuzlukla Mücadele Bürosu (NABU) ile Uzmanlaşmış Yolsuzluk Savcılığı’nın (SAP) yetkilerini kısıtlayan yeni yasa, Batı ile ilişkileri tehlikeye atabilir. Yasanın, söz konusu kurumların bağımsızlığını zayıflattığı ve bu durumun hem Avrupa Birliği üyelik sürecini, hem de vizesiz seyahat rejimini riske atabileceği belirtiliyor. Avrupa Komisyonu temsilcileri, güçlü ve bağımsız yolsuzlukla mücadele kurumlarının AB üyeliği için temel şart olduğunu vurgularken, yasanın ardından Kiev ve Lviv’de protestolar düzenlendi; başkentteki gösterilere Kiev Belediye Başkanı Vitaliy Kliçko da katıldı.
 
- Zelenskiy, çarşamba gecesi yaptığı ulusa sesleniş konuşmasında ülkenin yolsuzlukla mücadele altyapısının çalışmaya devam edeceğini söylese de, imzaladığı ve Ulusal Yolsuzlukla Mücadele Bürosu (NABU) ile Uzmanlaşmış Yolsuzlukla Mücadele Savcılığı’nın (SAP) bağımsızlığını sınırlayan yasa tasarısından ve bu yasaya karşı ülke genelinde düzenlenen protestolardan hiç söz etmedi. NABU ve SAP’nin yöneticileri Zelenskiy’ye yasayı imzalamaması çağrısında bulunmuştu. Başkent Kiev dahil birçok şehirde spontane protesto gösterileri düzenlenmiş, NABU yetkilileri bu destek karşısında “gerçekten çok etkilendik, bu bizim için büyük bir güven işareti” açıklamasında bulunmuştu.
 
- Rusya Savunma Bakanlığı, Ukrayna'nın kontrolündeki bölgeden acil tıbbi yardıma ihtiyaç duyan iki Rus askerinin geri alındığını açıkladı. Askerlerin şu anda Belarus topraklarında bulunduğu ve gerekli tıbbi müdahalelerin yapıldığı belirtildi. Tedavi sürecinin ardından askerlerin Rusya’ya nakledileceği ifade edildi. Söz konusu askerler, 22 Temmuz’da Ukrayna tarafından teslim edildi; bu adım, 2 Haziran’da İstanbul’da yapılan görüşmelerde varılan süresiz insani takas anlaşması çerçevesinde atıldı.
 
- ABD Başkanı Donald Trump’ın agresif gümrük politikalarının, Amerikan tarım sektörünü gübrede giderek daha fazla Rusya’ya bağımlı hale getirdiği iddia edildi. The Washington Post’un haberine göre, Mayıs ayında ABD’nin ithal ettiği ürenin yüzde 64’ü Rusya’dan geldi; bu oran, Trump’ın gümrük vergilerini artırmasından önceki seviyenin neredeyse iki katı. Geleneksel tedarikçiler Katar ve Cezayir yüksek vergiler nedeniyle pazardan çekilirken, ortalama gümrük vergisi oranı 1940’lardan bu yana görülmemiş bir seviye olan yüzde 15’e yükseldi. Uzmanlar, bu dengesizliğin gıda fiyatlarını artırabileceği, buğday ve mısır gibi temel ürünlerin üretimini tehlikeye atabileceği ve Rusya’ya tarım üzerinden jeopolitik avantaj sağlayabileceği uyarısında bulunuyor.
 
- Çin, Avrupa Birliği'nin Rusya'ya yönelik 18. yaptırım paketine iki Çinli finans kuruluşunu dahil etmesine sert tepki gösterdi. Çin Ticaret Bakanı Wang Wentao, AB Ticaret Komiseri Maroš Šefčovič ile yaptığı video konferans görüşmesinde, bu karara karşı resmî bir protesto iletti. Çin Ticaret Bakanlığı’nın açıklamasında, bu yaptırımların kabul edilemez olduğu vurgulandı. Geçen hafta onaylanan yaptırım paketi kapsamında çeşitli ülkelerden 55 kişi ve kurum yaptırım listesine alınmıştı.
 
22 Temmuz Salı
 
- Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’nin, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le olası bir görüşmeye dair açıklamalarını değerlendirdi. İstanbul’da yapılması planlanan üçüncü müzakere turuna atıf yapan Peskov, bu görüşmelerden “mucizevi bir atılım” beklenmemesi gerektiğini vurguladı.
 
Peskov’a göre, Moskova, Rusya-Ukrayna görüşmelerinin bu hafta İstanbul’da gerçekleşmesini umuyor. Görüşmelerin odağında, taraflarca hazırlanan mutabakat taslaklarının karşılıklı değerlendirilmesi olacak. Ancak Kremlin, bu turun çarpıcı sonuçlar doğuracağına inanmıyor. Peskov, Putin ile Zelenskiy arasında olası bir zirvenin gerçekleşebilmesi için tarafların hâlâ uzun bir diplomatik mesaiye ihtiyaç duyduğunu belirtti. Üstelik Kiev, hâlâ Putin’le doğrudan görüşme yasağını resmi olarak kaldırmış değil. Peskov, “Ukrayna’daki çözüm süreci o kadar karmaşık ki, esir değişimi ya da cenazelerin iadesi bile anlamlı ilerlemeler sayılır” dedi. Barış ihtimaline dair yapılan her tahminin şu aşamada “yanıltıcı” olacağını vurgulayan Kremlin, Rusya’nın en başta belirlediği hedeflere ulaşmakta kararlı olduğunu yineledi.
 
Aynı brifingde Azerbaycan’a da değinen Peskov, Bakü yönetiminin Ukrayna konusundaki tutumunun Moskova’yla örtüşmediğini kabul etti. Ancak bu görüş ayrılığının, iki ülke ilişkilerindeki soğukluğu aşma çabalarına engel olmaması gerektiğini belirtti.
 
- Polonya Dışişleri Bakanlığı, Rusya’da bulunan vatandaşlarına ülkeyi terk etmeleri çağrısında bulundu. Bakanlığın internet sitesinde yayımlanan açıklamada, “Hayati, ailevi ya da mesleki nedenlerle kalmaları gerekmiyorsa, Polonya vatandaşlarının Rusya’dan, ulaşılabilir tüm ticari ya da özel yollarla ayrılmalarını öneriyoruz” denildi. Hafta sonunda Kaliningrad sınır kapılarında uzun kuyruklar oluştuğu bildirildi.
 
- Rusya Soruşturma Komitesi’ne bağlı ekipler St. Petersburg’daki Mihaylovski Tiyatrosu’nda arama yaptı. Kommersant-SPb'ye konuşan kaynaklara göre operasyon, tiyatronun sanat yönetmeni ve aynı zamanda MHAT'ın genel müdürü olan Vladimir Kehman’la bağlantılı. Kehman’a, zimmete para geçirme suçlaması yöneltildiği bildirildi.
 
Mihaylovski, St. Petersburg'un en önemli opera ve balelerinden bir tanesi.
 
- Rusya Devlet Duması, internette aşırılık yanlısı içerik arayanlara para cezası öngören yasa tasarısını üçüncü okumada kabul etti. Tasarıya 306 milletvekili destek verirken, 67’si karşı çıktı, 22 milletvekili ise çekimser kaldı. 
 
Dijital Kalkınma Bakanı Maksut Şadayev, bu yasa sayesinde yabancı platformların tamamen engellenmesine şimdilik gerek kalmadığını söyledi. Sosyal ağlara girişin, bu platformlar “aşırılıkçı örgüt” olarak tanımlansa dahi cezalandırılmayacağını belirtti.
 
Öte yandan, Kremlin Ekonomi Danışmanı Maksim Oreşkin, Rusya’nın yabancı mesajlaşma uygulamalarını yasaklama niyetinde olmadığını açıkladı. Oreşkin “Yetkililerin her şeyi yasaklama gibi bir arzusu yok. Bu, olumsuz sonuçlar doğurur” dedi, ancak uygulamaların, Rusya’nın kayıt ve dolandırıcılığı önleme yükümlülüklerine uyması gerektiğinin de altını çizdi.
 
 
 
- ABD Hazine Bakanı Scott Bessent, Rusya’dan petrol satın alan ülkelere yönelik yeni yaptırım planlarını duyurarak, “Herhangi bir ülke Rus petrolü alırsa, %100’e kadar ikincil gümrük tarifelerine tabi olacak” ifadelerini kullandı. Avrupa ülkelerini de bu yaptırımlara katılmaya davet eden Bessent, “Avrupalı ortaklarımızın bu sürece destek vermesini bekliyoruz” dedi. WSJ'ye konuşan uzmanlar ise bu girişimin ekonomik olmaktan çok siyasi amaç taşıdığını ve öncelikle Çin'i hedef aldığını belirterek, “Bu tür tedbirler enerji piyasalarını sarsabilir ve ticari tansiyonu daha da yükseltebilir” yorumunu yaptı. ABD Başkanı Donald Trump da daha önce, “Eğer 50 gün içinde Ukrayna’da barış sağlanmazsa, Rusya’ya ve onunla iş birliği yapan ülkelere %100 vergi koyacağız” açıklamasında bulunmuştu.
 
- Yaptırım tasarılarının hazırlayıcısı ABD Senatörü Lindsey Graham, Avrupa Birliği'nin geçtiğimiz hafta Rusya’ya karşı kabul ettiği yeni yaptırım paketini memnuniyetle karşıladığını belirterek, Başkan Donald Trump’ın Rus petrolü satın alan ülkelere %100’e varan gümrük tarifeleri getirme planını desteklediğini söyledi. Graham, “Bu doğru yönde atılmış güçlü bir adım ama asıl hedef, Putin barış masasına oturana kadar Rusya’dan petrol ve gaz alımını durdurmak” ifadelerini kullandı. Graham “Başkan Trump’ın geçen hafta açıkladığı gibi, Rusya’dan ucuz petrol almaya devam eden ülkelere — Çin, Hindistan ve Brezilya başta olmak üzere — %100’e kadar gümrük tarifesi uygulama kararlılığı çok yerinde. Zaman işliyor” diyerek uyarıda bulundu. NATO Genel Sekreteri Mark Rutte de Trump ile Beyaz Saray’daki görüşmesinin ardından benzer şekilde Çin, Hindistan ve Brezilya’ya Rusya ile ticaretlerini sürdürmeleri halinde ABD’nin ikincil yaptırımlarıyla karşılaşabileceklerini bildirdi.
 
- Öte yandan Avrupa Birliği, Rus petrolünden elde edilen rafine ürünlerin üçüncü ülkeler aracılığıyla ithalatına yönelik yasağın yürürlüğe girişini altı ay erteledi. Bloomberg’in aktardığına göre, 18. yaptırım paketi kapsamında getirilen bu yeni düzenleme, 21 Ocak 2026’ya kadar ertelendi. AB, özellikle dizel gibi ürünlerin Rus ham petrolü kullanılarak Hindistan ve Türkiye gibi ülkelerde üretilip Avrupa’ya satılmasını engellemeyi hedefliyor. Rabobank analisti Florence Schmit’e göre, bu erteleme "Avrupa dizel piyasasına kısa vadeli bir nefes alma alanı" sağlayacak. Yeni kurallar gereği, ithalatçılar rafine ürünlerin hangi ülkenin petrolünden üretildiğini belgelemek zorunda olacak.
 
- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ülkesinin yalnızca petrol ve doğalgaz gelirleriyle her şeyi ithal etmeye yönelmesi durumunda rekabet gücünü ve ardından egemenliğini kaybedebileceği uyarısında bulundu. Gazeteci Pavel Zarubin’e verdiği röportajda Putin, 1990’lı yıllardan bu yana bazı çevrelerin Rusya’nın otomobil üretiminden vazgeçerek yabancı araçları ithal etmesini önerdiğini hatırlatarak, bu yaklaşımın teknolojik bağımsızlığa ve yerli üretime zarar vereceğini söyledi. Kendi başbakanlığı dönemlerinde (1999–2000 ve 2008–2012) de benzer görüşlerle karşılaştığını belirten Putin, “Petrol ve gazı kesmeye çalışanlar varken, her şeyi dışarıdan almak, sadece sanayimizi değil, egemenliğimizi de yok eder” dedi.
 
- Rostov bölgesinin Azov ilçesine bağlı Krasniy Sad yerleşiminde, Ukrayna ordusuna ait insansız hava araçlarının (İHA) düşen parçaları nedeniyle birkaç özel müstakil evin avlusunda yangın çıktı. Bölge valisi vekili Yuriy Slyusar, yangınların kontrol altına alındığını ve itfaiye ekiplerinin alevleri tamamen söndürdüğünü açıkladı. Slyusar, Rostov-na-Donu, Millerovo, Donetsk ve Azov çevresinde Rus hava savunma sistemlerinin çok sayıda Ukrayna İHA’sını havada imha ettiğini bildirdi. Ayrıca Samara ve Tula bölgelerinde de dron saldırısı tehdidine karşı geçici internet kısıtlamaları uygulanırken, Samara Valisi bir İHA’nın sanayi tesisine saldırı girişimi sırasında imha edildiğini duyurdu.
 
- Rusya’da iki havalimanında uçuşlar bu sabaha karşı geçici olarak kısıtlandı. Rosaviatsiya açıklamasına göre, Samara’daki Kurumoç Havalimanı ile Kaluga’daki Grabtsevo Havalimanı’nda uçakların iniş ve kalkışları durduruldu. Her iki kararın da hava sahasındaki uçuş güvenliği gerekçesiyle alındığı bildirildi. Yetkililer, uygulamanın geçici olduğunu ve güvenlik koşullarına bağlı olarak yeniden değerlendirme yapılacağını belirtti.
 
- "ABD Başkanı Donald Trump, Ukrayna’ya yeni silah yardımı sözü vermesine rağmen, çatışmadan diplomatik ve askeri olarak çekilmeye hazır olduğunu gösteriyor". Eski Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton, The Wall Street Journal’da yayımlanan yazısında Trump’ın 50 gün içinde ateşkes sağlanmaması halinde Ukrayna konusundaki sorumluluktan sıyrılmak istediğini savundu. Trump’ın kısa vadeli talepleri karşılayarak uzun vadeli yükümlülüklerden kaçındığını vurgulayan Bolton, Cumhuriyetçi liderin “ellerini yıkmaya hazır” olduğunu belirtti.
 
- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in imzaladığı kararnameyle, yabancı limanlardan gelen tüm gemilerin Rus limanlarına giriş izni artık Federal Güvenlik Servisi'nden (FSB) alınacak şekilde değiştirildi. Karar, ulaşım bakanlığı sistemindeki yetkilerin FSB'ye devrini içeriyor ve daha önce yalnızca bazı özel limanlarda geçerli olan prosedür, artık ülke genelindeki tüm deniz limanlarına yayılacak. Kararname, 21 Temmuz 2025 tarihiyle resmen yürürlüğe girdi ve liman kaptanlarının, geminin giriş iznini FSB tarafından atanmış yetkiliyle koordine etmesini zorunlu kılıyor.  Analistler, kararın özellikle askeri ve enerji taşımacılığına yönelik güvenlik kaygılarıyla şekillendiğini, ancak bu adımın şirketler ve yabancı deniz taşımacılığında idari süreçlerin gecikmesine yol açabileceğini belirtiyor.
 
- Rusya Savunma Bakanlığı, askerî personelin maaşlarına yapılması planlanan artış oranını yükseltmeyi teklif etti. Bakanlık, 1 Ekim 2025 itibarıyla yürürlüğe girmesi öngörülen zam oranının hükümetin daha önce belirlediği %4,5 yerine %7,6 olmasını önerdi. 21 Temmuz’da resmi yasal düzenlemeler portalında yayımlanan tasarıya göre, mevcut yönetmelikte yer alan katsayının 1,045’ten 1,076’ya çıkarılması isteniyor. Artış, hem rütbe hem görev bazında maaşları kapsıyor ve hem sözleşmeli hem de zorunlu askerlik hizmeti yapan personelin yanı sıra polis rütbesi taşıyan Rosgvardiya ve İçişleri Bakanlığı personelini de içine alıyor.
 
- İngiltere, Rusya’ya yönelik yaptırımlar listesini güncelleyerek, petrol ve ulaşım sektörlerinden iki şirketi ve Moskova’nın yaptırımları aşmak için kullandığı "gölge filosuna" ait 135 petrol tankerini daha kapsama aldı. Yaptırımlar kapsamında, Dubai merkezli Lukoil iştiraki Litasco Middle East’in varlıkları dondurulurken, şirketin güven hizmetleri sunması da yasaklandı. Ayrıca, Rus petrolünü Gabon ve Komor adaları bayraklı gemilerle taşıyan Intershipping Services şirketi de listeye alındı. Toplamda 135 tankerin dahil edildiği yaptırımlar, 2024’ten bu yana Rusya’nın 24 milyar dolarlık enerji taşımacılığına aracılık eden yapıya ciddi bir darbe olarak görülüyor.
 
- Dünyaca ünlü Rus orkestra şefi Valeri Gergiev’in 27 Temmuz’da Napoli yakınlarındaki Caserta Kraliyet Sarayı’nda düzenlenecek kültür festivalinde vermesi planlanan konserin iptal edildiği bildirildi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e yakınlığı nedeniyle Batı'da tartışmalara neden olan Gergiev’in konserinin, ev sahibi kurum tarafından gelen tepkiler üzerine iptal edildiği açıklandı. Rusya’nın Roma Büyükelçiliği konser iptalinin “asıl zararı İtalya’nın otoritesine verdiğini” savundu. İtalyan basını, bu konserin Gergiev’e Avrupa’da sahne yasağının fiilen kalktığına işaret edebileceğini yazmıştı.
 
- Ukrayna Güvenlik Servisi (SBU), pazartesi günü ülkenin yolsuzlukla mücadele kurumu NABU'nun üst düzey yetkililerinden bazılarını gözaltına alarak onlarca adrese baskın düzenledi. SBU, yetkililerden birinin Rusya adına casusluk şüphesiyle, diğerlerinin ise yasaklı bir partiyle bağlantıları gerekçesiyle tutuklandığını açıkladı. Ancak, üst düzey yetkililere yönelik yolsuzluk soruşturmalarıyla tanınan NABU yaptığı açıklamada, “vakaların büyük çoğunluğunun eski tarihli trafik kazaları gibi alakasız suçlamalar” olduğunu belirterek operasyonun kurumun tüm faaliyetlerini fiilen durdurduğunu ve ölçüsüz olduğunu savundu.
 
- Yolsuzlukla mücadele kuruluşu Transparency International, mahkeme kararı olmadan yapılan baskınların, Ukrayna’daki yolsuzlukla mücadele eden kurumlara yönelik “büyük bir baskının” göstergesi olduğunu belirtti. Kiev’deki G7 ülkeleri büyükelçileri de ortak bir açıklama yayımlayarak “ciddi endişeler” taşıdıklarını ve bu gelişmeleri Ukrayna hükümet yetkilileriyle görüşmeyi planladıklarını duyurdu. Bu arada önde gelen yolsuzlukla mücadele aktivistlerinden Vitaliy Şabunin’in bu ay başında dolandırıcılık ve askerlikten kaçma suçlamasıyla yargılanmaya başlanması, sivil toplumda alarma yol açtı. Başkan Volodimir Zelenskiy'nin ofisi ise açılan davaların siyasi gerekçelere dayanmadığını savunuyor.
 
- Rusya’nın tüketici sağlığından sorumlu kurumu Rospotrebnadzor, Marmara, Ege ve Akdeniz kıyılarında Vibrio bakterilerinin tespit edildiğine dair iddiaların ardından Türkiye Sağlık Bakanlığı ile temasa geçtiğini açıkladı. Kurumun basın servisinden yapılan açıklamada, enfeksiyonlara karşı iş birliği anlaşması çerçevesinde Türk makamlarından yürütülen soruşturmaya dair resmi veriler ve olası salgın riskine ilişkin değerlendirmelerin paylaşılmasının talep edildiği belirtildi. Rospotrebnadzor ayrıca Dünya Sağlık Örgütü aracılığıyla da bilgi talebinde bulunduğunu bildirdi. Açıklamada, “Rospotrebnadzor, tehlikeli enfeksiyonların Rusya’ya taşınmasını önlemek amacıyla küresel epidemiyolojik durumu izlemeye devam etmektedir” denildi. Vibrio bakterilerinin akut bağırsak enfeksiyonlarına yol açabildiği, özellikle çiğ veya az pişmiş deniz ürünleriyle bulaşabildiği kaydedildi.
 
- Polonya’nın Baltık Denizi kıyısında, ülke tarihindeki en büyük petrol yatağı keşfedildi. Keşfi yapan Central European Petroleum (CEP) şirketi, ülkenin kuzeybatısındaki “Wolin” ruhsat sahasında, Świnoujście kenti yakınlarında bulunan “Wolin-East 1” kuyusunda 22 milyon ton çıkarılabilir ham petrol ve kondensat ile 5 milyar metreküp doğalgaz tespit edildiğini duyurdu. Şirketin verilerine göre, ruhsat sahasının tamamında 33 milyon ton petrol ve kondensat ile 27 milyar metreküp doğalgaz bulunuyor. Polonya’nın devlet televizyonu TVP’ye göre bu keşif, ülkenin 2023’te yaklaşık 20,2 milyon ton olarak hesaplanan mevcut petrol rezervlerini iki katından fazla artıracak.
 
- Kamçatka’da 6,5 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Rusya Bilimler Akademisi’ne bağlı Jeofizik Servisi’nin yerel şubesi tarafından yapılan açıklamaya göre, depremin merkez üssü Petropavlovsk-Kamçatski yakınlarında ve 40 km derinlikte kaydedildi. Sarsıntıların şiddeti yer yer dört şiddetinde hissedildi. Acil Durumlar Bakanlığı (MÇS), hem Petropavlovsk-Kamçatski hem de Vilyuçinsk kentlerinde halkın depremi açık şekilde hissettiğini ancak tsunami tehlikesi olmadığını bildirdi. Aynı bölgede 21 Temmuz gecesi 5,8 büyüklüğünde başka bir sarsıntı daha yaşanmıştı; bu depremin ardından Avachinsky yanardağında 200 metre yüksekliğe ulaşan bir buhar ve gaz püskürmesi gözlemlendi.
 
21 Temmuz Pazartesi
 
- Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, Rusya ile yeni müzakere turunun 23 Temmuz Çarşamba günü Türkiye'de yapılacağını açıkladı. Görüşmenin İstanbul’da gerçekleşmesi planlanıyor. Daha önce Independent gazetesi, görüşmenin 23 ya da 24 Temmuz tarihlerinde yapılabileceğini yazmıştı. Taraflar daha önce de 16 Mayıs ve 2 Haziran tarihlerinde İstanbul’da bir araya gelmiş, esir değişimi konusunda uzlaşmış ve barışa dair mutabakat metinlerini birbirlerine iletmişti. Rus heyetinin başında yine Kremlin danışmanı Vladimir Medinskiy bulunacak.,
 
- Rusya ve Ukrayna’yı, barışçıl çözüm konusundaki tutumlarını uzlaştırmak için yoğun bir diplomatik çalışma bekliyor. Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, Kommersant’ın sorusu üzerine yaptığı açıklamada, her iki ülkenin mevcut mutabakat taslaklarında “birbirine tamamen zıt” bakış açıları ortaya koyduğunu söyledi.
 
Pazartesi sabahı TASS ajansı, isimsiz bir kaynağa dayandırdığı haberinde, Rusya-Ukrayna barış görüşmelerinin üçüncü turunun bu haftanın sonunda yapılacağını duyurdu. Öncesinde, Independent’ın Türkçe edisyonunda, iki ülkenin heyetlerinin 23 veya 24 Temmuz’da İstanbul’da bir araya gelmeyi planladığı bilgisi yer almıştı.
 
- Peskov "Azerbaycan’ın, Kazakistan’da düşen AZAL havayollarına ait uçak kazası nedeniyle Rusya aleyhine dava açma kararı alması kendi hakkıdır" dedi. RBC muhabirinin sorusunu yanıtlayan Peskov, "Bildiğiniz gibi şu anda soruşturma ve inceleme süreci devam ediyor. Azerbaycan böyle bir karar alırsa, bu onların hakkıdır. Biz resmi kararları bekleyeceğiz," ifadelerini kullandı.
 
Peskov, Rusya ile Azerbaycan arasındaki ilişkilerde şu anda zor bir dönemden geçildiğini, ancak Moskova’nın durumun yakında çözüleceğini umduğunu söyledi. “İki ülke arasında zaman zaman zor dönemler yaşanabilir. Şu anda da böyle bir dönemden geçiyoruz. Bu dönemin geçeceğini, iki ülke arasındaki iş birliğinin karşılıklı fayda sağladığını düşünüyoruz,” dedi.
 
- Financial Times’ın haberine göre, Rusya yoğun İHA saldırıları sayesinde, Ukrayna’nın zaten yorgun durumdaki hava savunma sistemlerini delebiliyor. Gazetenin görüştüğü uzmanlara göre, Rus ordusu son dönemde "sürü taktiği" olarak bilinen yöntemi daha sık kullanıyor ve insansız hava araçları artık daha yüksek irtifalardan uçuyor.
 
FT, 2025 yılı başından bu yana Rus İHA saldırılarının sayısında sert bir artış yaşandığına dikkat çekti. Ukrayna hava kuvvetlerinin verilerine göre, nisan-haziran döneminde Rus İHA’larının yaklaşık yüzde 15’i hava savunmasını aşmayı başardı. Bu oran, önceki üç ayda yalnızca yüzde 5’ti.
 
Rusya’nın İHA’ları etkin biçimde kullanması, Moskova’nın Kiev’in kaynaklarını zorlayacak şekilde taktikleri hızlı biçimde uyarlayabildiğini gösteriyor. Buna karşılık Ukrayna, hava savunma sistemlerini güncelleme peşinde. Bu durumu yorumlayan İngiltere Hava Kuvvetleri eski komutan yardımcısı Andrew Turner, “Bu bitmeyen bir düello: önlem, karşı önlem ve karşı-karşı önlem arasında,” dedi.
 
- Rusya Savunma Bakanlığı’nın açıklamasına göre, 12:20 ile 15:00 arasında Ukrayna ordusuna ait 19 insansız hava aracı hava savunma sistemleri tarafından düşürüldü. Altı İHA Bryansk bölgesi üzerinde, beşi Moskova bölgesinde, dördü Oryol bölgesinde ve ikişer tanesi Kaluga ile Smolensk bölgelerinde etkisiz hale getirildi.
 
Moskova Belediye Başkanı Sergey Sobyanin, olayda can kaybı veya hasar meydana gelmediğini açıkladı. Düşen İHA parçalarının bulunduğu bölgelerde acil servis ekiplerinin görev yaptığını belirtti. Bryansk Valisi Aleksandr Bogomaz da bölgedeki müdahalelerin can ve mal kaybı olmadan sonuçlandığını bildirdi.
 
- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, yabancı gemilerin Rus limanlarına yalnızca liman kaptanının izniyle giriş yapabileceğini öngören bir kararname imzaladı. Bu izin, Federal Güvenlik Servisi (FSB) ile eşgüdüm içinde verilecek.
 
Yayımlanan belge, ayrıca FSB’nin liman kaptanlarının taleplerini değerlendirmek üzere kendi içinden sorumlu kişiler belirlemesini de zorunlu kılıyor. Kararname bugünden itibaren yürürlüğe girdi.
 
- Macaristan Dışişleri Bakanı Péter Szijjártó, ülkesinin Moskova ve Belgrad ile birlikte, Macaristan ile Sırbistan arasında yeni bir petrol boru hattı inşası için görüşmeleri ilerlettiğini açıkladı. Macaristan Hükümeti temsilcisi Zoltán Kovács’a göre, bu boru hattı 2027 yılına kadar inşa edilip faaliyete geçirilecek.
 
Szijjártó sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı açıklamada “Brüksel, Rus enerji sevkiyatlarını engellerken, bağlantıları kesip güzergâhları kapatırken bizim yeni kaynaklara ve yeni rotalara ihtiyacımız var. Macaristan bu felaket niteliğindeki kararlara kurban gitmeyecek,” dedi. Kovács da yıllık 5 milyon ton kapasiteli ve 180 km uzunluğunda bir boru hattı planlandığını sözlerine ekledi.
 
- Avrupa Konseyi’nin internet sitesinde yayımlanan açıklamaya göre, AB–Çin zirvesinde Avrupa Birliği yönetimi odağını ikili ilişkiler ve Ukrayna’daki savaş konularına çevirecek. Çin ile AB arasında diplomatik ilişkilerin kurulmasının 50. yılına denk gelen zirve, bu hafta Pekin’de yapılacak.
 
Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Zirvenin temel gündem maddeleri, AB ile Çin arasındaki ikili ilişkilerin durumu ve Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik askeri saldırısı dâhil olmak üzere küresel meydan okumalar olacak.”
 
 
- Gece boyunca Moskova’yı hedef alan insansız hava araçlarının sayısı 13’e yükseldi. Moskova Belediye Başkanı Sergey Sobyanin’in açıklamasına göre, hava savunma sistemleri tarafından düşürülen son iki dronun enkazı, başkentin güneybatısında yer alan Kievskiy yerleşimi yakınlarına düştü. Olay yerine acil servis ekipleri yönlendirilirken, ilk belirlemelere göre can kaybı ya da ciddi hasar yaşanmadı. Daha önceki saatlerde de başkente yaklaşan birçok dron etkisiz hale getirilmiş, bu nedenle şehirdeki havaalanlarında uçuş kısıtlamaları uygulanmıştı; bu kısıtlamalar sabah saatlerinde kaldırıldı.
 
- Son dönemde İHA saldırıları artarken, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, Rusya'nın iç bölgelerine yönelik saldırıların sürebileceği tehdidinde bulundu. "Rus lojistiğinin bu savaşın uzaması nedeniyle ciddi şekilde zarar görmesi gerektiğini" savunan Zelenskiy,  Silahlı Kuvvetler Başkomutanı Sırskiy’den saldırıların sıklığı ve etkinliği hakkında rapor aldı. Zelenskiy, insansız hava araçları üretimi için yeni sözleşmelerin imzalanacağını duyurdu. Kremlin ise bu saldırıların Kiev’in barışa hazır olmadığını gösterdiğini savunuyor.
 
- The New York Times, Ukrayna’daki çatışmanın diplomatik çözüm sürecinde "zayıf da olsa yaşam belirtileri" görüldüğünü yazdı. Gazeteye göre hem Moskova hem Kiev, kendi yöntemleriyle Beyaz Saray’a ulaşmaya çalışıyor. Ukrayna lideri Zelenskiy, 19 Temmuz’da yaptığı açıklamada, Güvenlik Konseyi Sekreteri Rüstem Umerov’un Rusya’ya yeni bir müzakere turu önerdiğini belirtmişti. Kaynaklar, üçüncü turun İstanbul’da yapılacağını doğruladı ancak kesin tarih henüz netleşmedi.  Rus basınına göre bu hafta içi görüşme ihtimali yüksek.
 
-  Almanya'nın önde gelen gazetelerinden *Bild*, Rusya'nın Ukrayna'daki askeri ilerleyişine dair bir analiz yayınladı. Habere göre, Rus ordusu 2025’in ilk yedi buçuk ayında 2 bin 395 kilometrekarelik bir alanı kontrol altına alarak kayda değer bir operasyonel başarı sağladı. Bu miktar, yaklaşık 2 bin 586 kilometrekare yüzölçümüne sahip Lüksemburg'un büyüklüğüne yakın bir alana karşılık geliyor. Bild, bu ilerleme hızının 2024’e kıyasla belirgin şekilde arttığını, geçen yılın tamamında toplam 3 bin 388 kilometrekarelik bir alanın ele geçirildiğini aktardı. Özellikle Donetsk ve Harkov bölgelerindeki çatışmaların yoğunluğu bu artışta etkili olurken, Alman istihbarat kaynakları Rusya’nın yıl sonuna kadar 5 bin kilometrekareye kadar ek alanı kontrol altına alabileceğini öngörüyor. Habere göre bu durum, Batılı ülkelerin Ukrayna’ya yönelik askeri yardım stratejilerini yeniden gözden geçirmelerine neden olabilir.
 
- Polonya Silahlı Kuvvetleri Operasyon Komutanlığı, Ukrayna’daki çatışma bölgesinde Rusya’nın muhtemel faaliyetleri nedeniyle Polonya ve müttefik hava kuvvetlerine ait savaş uçaklarının havalandırıldığını duyurdu. Açıklamada, aynı zamanda kara konuşlu hava savunma sistemleri ile radar keşif altyapısının da yüksek alarma geçirildiği belirtildi. Polonyalı yetkililer, alınan tedbirlerin sınır bölgelerini, özellikle de istikrarsızlık riski taşıyan alanlara yakın yerleşimleri korumayı amaçladığını ifade etti. Öncesinde, Polonya Dışişleri Bakanı Radosław Sikorski, Rusya’nın askeri kapasitesini hızla artırdığını ve Avrupa’nın bu yarışta Moskova ile başa çıkmakta zorlandığını söylemişti.
 
- İngiltere Savunma Bakanı John Healey, 21 Temmuz'da yapılacak Ukrayna Savunma Temas Grubu (Ramstein formatı) toplantısında Batılı ülkeleri Ukrayna’ya yönelik silah desteğini artırmaya çağıracak. The Telegraph ve Bloomberg’e göre, Healey konuşmasında ABD Başkanı Donald Trump’ın, Rusya ile 50 gün içinde ateşkes veya barış anlaşmasına varılmaması halinde yeni yaptırımlar uygulayacağı yönündeki 14 Temmuz tarihli uyarısına atıfla, Batı’yı "50 günlük bir silahlandırma kampanyası" başlatmaya davet edecek. Healey’in çağrısıyla aynı gün İngiltere ve Almanya'nın, Berlin’in 170 milyon euro tutarındaki katkısıyla hava savunma sistemleri için yeni füze alımı konusunda anlaşması bekleniyor. Ayrıca İngiltere'nin, Trump’ın önerdiği ve Avrupa ülkelerinin Amerikan silahlarını tedarik ederek Ukrayna’ya göndereceği yeni teslimat modeline katılması da gündemde.
 
- Almanya Şansölyesi Friedrich Merz, Brüksel'deki AB Liderler Zirvesi'nde yaptığı açıklamada, Ukrayna’nın Avrupa Birliği üyeliğine dair beklentilere gerçekçi bir çerçeve çizdi. Merz, savaş halindeki bir ülkenin üyelik sürecinin hızlandırılamayacağını belirterek, “Ukrayna’nın AB üyeliği çok yıllık bir süreç olacak. Öncelikle ülkedeki savaşın sona ermesi gerekiyor” dedi. 
 
- The Washington Post’un haberine göre, ABD Başkanı Donald Trump’ın nisan ayında karbamid (üre-azotlu gübre) ithalatına uygulamaya başladığı yüzde 10’luk gümrük vergileri, Rusya’dan ABD’ye yapılan sevkiyatları ikiye katladı. Mayıs ayında Rusya’nın ABD’ye gönderdiği karbamid, toplam ithalatın yüzde 64’ünü oluşturdu. Bu oran, gümrük tarifeleri öncesine göre yaklaşık iki kat artış anlamına geliyor. Karbamid, buğday, mısır ve pirinç üretiminde kullanılan başlıca gübre türlerinden biri. Trump’ın tarife kararı Katar ve Cezayir gibi üretici ülkeleri kapsarken, halihazırda yaptırımlarla karşı karşıya olan Rusya bu listede yer almadı. 2024’te ABD, Rusya’dan ağırlıklı olarak karbamid ve amonyum nitrat olmak üzere 1,3 milyar dolarlık gübre ithalatı gerçekleştirmişti.
 
- Eski Pentagon danışmanı ve nüfus araştırmacısı Jennifer Sciubba, Bloomberg’e verdiği demeçte, 1990’larda Rusya’daki olumsuz demografik eğilimlerin ülkenin bugünkü konumuna ulaşmasını engelleyeceği yönünde ABD Savunma Bakanlığı’nda yaygın bir kanaat olduğunu söyledi. Sciubba, Rusya’da nüfusun yıllık yarım milyon azaldığı, erkek yaşam süresinin 60 yılın altına düştüğü ve doğurganlık oranlarının düşük seyrettiği dönemin "karşı tarafın zayıflığı" olarak yorumlandığını, ancak bu değerlendirmede sosyo-politik bağlamın yeterince dikkate alınmadığını belirtti.
 
- Rusya'nın en büyük petrol üreticisi Rosneft, Avrupa Birliği’nin Hindistan’daki Nayara Energy rafinerisine yönelik yaptırımlarını “asılsız ve yasa dışı” olarak nitelendirdi ve bu adımın Hindistan’ın enerji güvenliğini doğrudan tehdit ettiğini açıkladı. AB’nin Ukrayna savaşı nedeniyle Rusya’ya karşı kabul ettiği 18. yaptırım paketi, Cuma günü onaylanmış ve Rus enerji sektörünü hedef almıştı. Rosneft, Pazar günü yaptığı açıklamada Nayara Energy’deki payının yüzde 50’nin altında olduğunu belirterek, AB’nin yaptırımlar için sunduğu gerekçelerin “uydurma ve bağlam dışı” olduğunu savundu. AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas ise paketin şimdiye kadarki en güçlü yaptırımlardan biri olduğunu ve “Moskova’yı saldırıyı durdurmaya zorlamak için bedeli artırmaya devam edeceklerini” söyledi.
 
- Rus analist Georgiy Bovt’a göre Ukrayna'nın Moskova'ya St. Petersburg'da üçüncü bir müzakere turu önerisinde bulunmasının arkasında esasen ABD Başkanı Donald Trump’ın son açıklamaları ve baskısı yatıyor. Kiev yönetimi, Tump’ın 50 gün içinde ateşkes sağlanmazsa Rusya’ya yönelik yeni yaptırımlar uygulayacağı yönündeki uyarılarına kayıtsız kalmak istemiyor. Bu nedenle, Kiev müzakere sürecinden kaçınmadığını göstermek istiyor. BFM'deki makalesinde Bovt, bu önerinin aslında somut bir barış umudundan ziyade, Kiev’in Batı’ya – özellikle Trump’a – mesaj vermeye yönelik bir adım olduğunu vurguluyor. Zira Ukrayna’daki yeni hükümet değişikliği, delegasyon yapısında belirsizlik yaratmış, ancak Washington’un beklentileri doğrultusunda müzakere kanalı yeniden canlandırılmış durumda. Yine de tarafların pozisyonlarında yumuşama gözlenmediğinden, İstanbul'daki yeni bir turdan büyük sonuçlar beklenmiyor.
 
20 Temmuz Pazar
 
 - Rusya ile Ukrayna arasındaki üçüncü doğrudan müzakere turunun İstanbul'da gerçekleşeceği kesinleşti. Bilgi, hem Rus hem de Ukrayna tarafındaki kaynaklarca doğrulandı. Tarih ise henüz belli değil. Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, 18 Temmuz’da Güvenlik Konseyi Sekreteri Rüstem Umerov’la yaptığı görüşmede müzakere sürecinin hızlandırılması talimatını vermişti. Kremlin, bu çağrıyı "olumlu bir sinyal" olarak değerlendirdi.
 
2025 yılı başından bu yana Moskova ile Kiev arasında üç yıl aradan sonra iki doğrudan müzakere turu düzenlendi. 16 Mayıs ve 2 Haziran tarihlerinde yine İstanbul'da yapılan görüşmelerde taraflar, özellikle esir ve yaralı takası konusunda uzlaşma sağlamıştı. Üçüncü turun tarihi henüz açıklanmadı, ancak görüşmelere ev sahipliği yapacak olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul’un yeniden arabuluculuk rolü üstlenmeye hazır olduğunu belirtmişti.
 
- Rusya Savunma Bakanlığı, Donetsk Halk Cumhuriyeti’nde (DNR) yer alan Belaya Gora köyünün Rus ordusunun kontrolüne geçtiğini açıkladı. Operasyon, “Güney” askeri grubu tarafından yürütüldü. Belaya Gora, Kramatorsk bölgesinde, Konstantinovka’nın yaklaşık 9 km doğusunda bulunuyor. 2001 nüfus sayımına göre köyde 78 kişi yaşıyordu. Bakanlık ayrıca Harkov, Dnipro ve Herson bölgeleri dahil olmak üzere çeşitli cephelerde Ukrayna mevzilerine yönelik saldırılar düzenlendiğini bildirdi.
 
- Moskova’ya bağlı Zelenograd bölgesinde gece düzenlenen insansız hava aracı (İHA) saldırısında, düşürülen bir dronun parçaları bir apartman binanın camlarını kırdı, 20. mikrorayonda ise bir araç alev aldı. Zelenograd.ru portalı, 15. ve 22. mikrorayonlarda da binalarda hasar meydana geldiğini bildirdi. Moskova Belediye Başkanı Sergey Sobyanin saldırıyı doğrularken, ciddi bir yaralanma yaşanmadığını belirtti.  THY'nin uçuşlarını yaptığı Vnukovo ve ayrıca Kaluga havalimanlarındaki uçuş kısıtlamaları halen sürüyor.
 
- İnsansız hava araçlarıyla Moskova'ya düzenlenen saldırılar nedeniyle, Rus havayolu şirketi Pobeda, Vnukovo ve Şeremetyyevo havalimanlarındaki kısıtlamalar doğrultusunda uçuş takviminde zorunlu değişikliklere gittiğini duyurdu. Şirketin açıklamasına göre bazı seferler gecikirken bazıları iptal edildi. Gece saatlerinde gerçekleşen İHA saldırıları nedeniyle tüm Moskova havalimanlarında uçuş kısıtlamaları uygulanırken, daha önce Aeroflot da benzer sebeplerle uçuş iptalleri ve yönlendirmeler olabileceği konusunda yolcularını uyarmıştı
 
- Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, ABD Başkanı Donald Trump’ın son açıklamalarına rağmen Ukrayna’daki çatışmanın barışçıl yollarla çözümüne yönelik isteğini koruduğunu söyledi. Peskov, Trump’ın retoriğinde zaman zaman sertlik olsa da, asıl niyetinin barışı sağlamak olduğunu belirtti. Rusya’nın da bu yöndeki hedeflerinden vazgeçmediğini vurgulayan Peskov, çözüm sürecinin uzun ve zahmetli olduğunu, ancak Washington’da da bu gerçeğin giderek daha fazla kabul gördüğünü dile getirdi.
 
Trump ile Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında bir görüşmenin kaçınılmaz olduğunu kabul eden Peskov, “Belki de bu görüşme, gelecekte varılacak büyük anlaşmaları kayda geçirmek için gerekecek. Ama o zaman henüz gelmedi,” dedi. Görüşmenin gerçekleşmesi için hazırlık yapılması gerektiğini belirten Kremlin Sözcüsü, Moskova’nın süreci hızlandırmaya hazır olduğunu ancak bunun tek taraflı yürütülemeyeceğini ifade etti.
 
- Eski İngiltere Başbakanı Boris Johnson, Ukrayna’daki savaşa yönelik kamu ilgisinin Britanya’da giderek azalmasından üzüntü duyduğunu açıkladı. The Telegraph’a konuşan Johnson, "Bugünlerde Ukrayna’ya olan ilgi ve ona duyulan iştah çok düşük. Bunu oldukça üzücü buluyorum. Bu benim için bir numaralı konu" dedi. Johnson, ayrıca mevcut hükümetin Ukrayna’ya verdiği desteği yetersiz bulduğunu ve Londra’nın artık eskisi kadar “lider ve fikir belirleyici” bir rol oynamadığını söyledi. Kamuoyu yoklamalarına göre, Ukrayna’ya askeri ve ekonomik destek sağlanmasına yönelik halk desteği son iki yılda belirgin şekilde geriledi.
 
-Eski ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice, Başkan Donald Trump’ın Rusya’ya yönelik 50 günlük ateşkes ültimatomunun Ukrayna’daki savaşta "dönüm noktası" olduğunu söyledi. The Hill’e konuşan Rice, bu sert çıkışın Avrupa ve ABD'nin nihayet ortak bir tutum benimsediğini ve Moskova'nın yalnızca kararlılıkla durdurulabileceğini gösterdiğini belirtti. Trump, 14 Temmuz’da yaptığı açıklamada, eğer müzakerelerde ilerleme sağlanmazsa, 50 gün içinde Rusya ve onun ticaret ortaklarına karşı yüzde 100 oranında ikincil gümrük vergileri uygulanacağını duyurmuştu. Kremlin ise bu açıklamaların ciddiyetle inceleneceğini belirterek, Ukrayna’nın bu tür adımları barışa değil, savaşa devam sinyali olarak algıladığını vurguladı.
 
- Rusya Savunma Bakanlığı'nın açıklamasına göre, gece boyunca ülke genelinde toplam 93 insansız hava aracı (İHA) hava savunma sistemleri tarafından imha edildi. Moskova bölgesi üzerinde 19 drone etkisiz hale getirilirken, bunlardan 16'sının doğrudan başkente yöneldiği belirtildi. Saldırılarda can kaybı olmadı, havaalanları bir süre uçuşlara kapalı kaldı.
 
En yoğun saldırının yaşandığı Bryansk bölgesinde 38 drone düşürüldü. Kaluga'da 11, Tula'da sekiz, Oryol ve Nijniy Novgorod bölgelerinde beşer drone imha edildi.
 
Ayrıca Karadeniz üzerinde üç, Kursk’ta iki, Belgorod ve Ryazan bölgelerinde ise birer drone düşürüldü. Tüm İHA'lar 19 Temmuz saat 23.30 ile 20 Temmuz 07.00 arasında vuruldu. Önceki gece de Rusya üzerinde 71 İHA imha edilmişti.
 
- Rus devlet ajansı TASS, ismini vermediği bir kaynağa dayandırdığı haberinde, Ukrayna’dan gelecek hafta yapılması teklif edilen yeni müzakere turu için resmi bir davetin Moskova’ya ulaştığını doğruladı. Kaynağın, Rus müzakere heyetine yakın biri olduğu belirtildi. Ancak Kremlin'den bu davete henüz kamuoyuna açık bir yanıt gelmiş değil.
 
- Avustralya Savunma Bakanı Richard Marles, ülkesinin Ukrayna’ya 160 milyon dolarlık askeri yardım paketi kapsamında M1A1 Abrams tipi tanklar teslim ettiğini açıkladı. Kiev'e 49 tankın büyük bir kısmı ulaştırılırken, kalanlarının önümüzdeki aylarda gönderileceği belirtildi. Avustralya, 2022 yılından bu yana Ukrayna’ya toplamda 980 milyon dolarlık askeri destek sağladı.
 
- Ukrayna’nın devlet dili koruma ombudsmankası Elena İvanovskaya, ülkenin anayasasında Rusçaya tanınan özel statünün kaldırılması gerektiğini söyledi. Ukrinform’a verdiği ilk röportajda konuşan İvanovskaya, ulusal azınlık dillerine saygının önemli olduğunu ancak mevcut koşullarda tekdil Ukraynaca kamusal alanın oluşturulmasının öncelik haline geldiğini belirtti. Rusçanın yalnızca bir iletişim aracı değil, aynı zamanda “istikrarsızlaştırıcı bir unsur” olduğunu savunan ombudsman, anayasadaki dil politikasının gerçeklikle uyumlu hale getirilmesi gerektiğini ifade etti.
 
- Ukraynalı boksör Aleksandr Usik, İngiliz rakibi Daniel Dubois’yi beşinci rauntta nakavtla mağlup ederek ikinci kez süper ağır sıklette “mutlak dünya şampiyonu” unvanını kazandı. Londra’da gerçekleşen karşılaşmada Usik, Dubois’ten Uluslararası Boks Federasyonu (IBF) kemerini alırken, hali hazırda WBC, WBA ve WBO şampiyonluk unvanlarını da elinde bulunduruyor.
 
 
19 Temmuz Cumartesi
 
- Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, ulusa sesleniş konuşmasında, Milli Güvenlik ve Savunma Konseyi Sekreteri Rüstem Umerov’un, Rusya’ya gelecek hafta yeni bir müzakere turu düzenlenmesini teklif ettiğini açıkladı. Zelenskiy, “Müzakere dinamiğini artırmak gerekiyor. Ateşkese ulaşmak için her şey yapılmalı” dedi. Ukrayna lideri, İstanbul’da yapılan son iki görüşmede varılan mutabakatların uygulanmaya devam ettiğini belirterek yeni bir esir değişiminin hazırlandığını, kalıcı barış için liderler düzeyinde bir görüşmenin gerekli olduğunu vurguladı.
 
Rus haber ajansı TASS’a konuşan bir kaynak, şu aşamada yeni müzakere turu için tarihin belirlenmediğini, ilerleyen günlerde netleşeceğini söyledi. 16 Mayıs ve 2 Haziran’da İstanbul’da bir araya gelen iki ülke temsilcileri, ateşkes önerileri içeren mutabakat taslaklarını paylaşmış ve esir takası konusunda uzlaşmıştı. Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, Zelenskiy’nin açıklamalarını “olumlu sinyal” olarak nitelendirerek, Rusya’nın da görüşmelerin hızlandırılmasından yana olduğunu dile getirdi.
 
- Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Aralık 2024’te Kazakistan’da düşen AZAL’a ait yolcu uçağı nedeniyle ülkesinin Rusya’ya karşı uluslararası dava açmaya hazırlandığını açıkladı. Aliyev, aradan geçen yedi aya rağmen Rusya'dan hâlâ “tek bir tatmin edici yanıt” alınmadığını belirtti. Rus makamlarının sürekli olarak sadece “soruşturma sürüyor” yanıtını verdiğini söyleyen Aliyev, bu tutumu “verimsiz” olarak niteledi. Azerbaycan’ın olayın nedenini bildiğini ve bunu kanıtlayabileceğini ifade eden Aliyev, Rusya’dan özür dilemesini, ölenlerin yakınlarına tazminat ödenmesini ve uçak kaybı nedeniyle AZAL’ın zararlarının karşılanmasını talep etti. 25 Aralık 2024’te Aktau yakınlarında düşen uçakta yedi Rus vatandaşı dahil 38 kişi hayatını kaybetmişti. Kremlin, olay sırasında bölgenin Ukrayna İHA’larının saldırısına uğradığını, Rusya Devlet Başkanı Putin’in ise Aliyev’i arayarak özür dilediğini duyurmuştu. (RBC)
 
- Moskova’daki Domodedovo, Jukovskiy ve Vnukovo havaalanlarında, insansız hava araçları nedeniyle uygulanan uçuş kısıtlamaları kaldırıldı. Rosaviatsiya yetkilisi Artyom Korenyako, önlemlerin uçuş güvenliği amacıyla alındığını belirtti. Öncesinde Moskova Belediye Başkanı Sergey Sobyanin, başkente yaklaşan beşinci dronun da hava savunma sistemleri tarafından imha edildiğini açıklamıştı. Rusya Savunma Bakanlığı’na göre sadece öğleden sonra saatlerinde, dördü Moskova bölgesinde olmak üzere toplam 27 İHA düşürüldü.
 
- ABD Tarım Bakanlığı (USDA), gıda güvenliğini sağlama gerekçesiyle Rusya, Çin, İran ve Kuzey Kore'den yaklaşık 70 sözleşmeli yabancı personelin görevine son verdi. Fox News'in aktardığına göre, karar, bu ülkelerin “güvenlik açısından endişe verici” bulunması nedeniyle alındı. USDA sözcüsü, söz konusu kişilerin artık bakanlık projelerinde çalışamayacağını belirtti. Temmuz başında açıklama yapan Tarım Bakanı Brooke Rollins, yabancı uzmanların araştırma programlarından dışlanacağını ve “düşman ülkelerin” ABD'de tarım arazisi edinmelerine sınırlama getirileceğini duyurmuştu.
 
- Avrupa Birliği, Rusya’ya yönelik 18. yaptırım paketi kapsamında 22 bankayı yaptırım listesine dahil etti. Bu bankalar arasında T-Bank, Surgutneftegazbank, Yandex Bank ve Ozon Bank da bulunuyor.
 
Yaptırımlara tabi tutulan kredi kuruluşlarının listesi AB’nin Resmî Gazetesi’nde yayımlandı. Listede ayrıca şu bankalar yer aldı: Bank Sankt-Peterburg, CentroCredit Bank, Metkombank, Severgazbank, Genbank, Bystrobank, Energotransbank, Tatsotsbank, Finam, Zenit, Expobank, Loko-Bank, Bank DOM.RF, Transstroybank, MSP Bank, Lanta-Bank, Bank 131 ve RostFinans Bank.
 
Ayrıca, 18 gerçek kişi ve 41 tüzel kişiye yönelik de kısıtlamalar getirildi. Bunlar arasında Mosfilm Genel Müdürü Karen Şahnazarov, AO Polymer ve NPO Rubin de bulunuyor. Avrupa Birliği, deniz yoluyla taşınan Rus petrolü için uygulanan fiyat tavanını da 60 dolardan 47,6 dolara indirdi.
 
- Avrupa Birliği, Çin’in Suifenhe ve Heihe kırsal ticaret bankalarını 18. yaptırım paketine dahil ederek, ilk kez Çinli finans kuruluşlarına Rusya’yla iş birliği nedeniyle yaptırım uyguladı. Karar, Moskova’nın Ukrayna’daki askeri faaliyetlerine destek sağlayan kurumlara karşı alınırken, Çin tarafı bu adımı engellemek için aylardır yoğun diplomatik çaba gösteriyordu. South China Morning Post’a konuşan kaynaklara göre, Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi, Temmuz ayında AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas’a bankaların listeye alınması durumunda Pekin’in karşılık vereceği uyarısını üç-dört kez yineledi. AB diplomatları, Çin’in itirazlarına rağmen yaptırımları onayladı; ancak, altı ay içinde gözden geçirilebileceğini ve bankaların Rus savunma sektörüne yardımı kestiklerini kanıtlamaları hâlinde listeden çıkarılabileceklerini bildirdi. Daha önce Financial Times, bu bankaların kripto işlemleri üzerinden AB yaptırımlarını delerek Rusya’ya yasaklı ürünlerin ithalatına aracılık ettiğini yazmıştı.
 
- Reuters’a göre, Avrupa Birliği'nin 18. yaptırım paketine rağmen Yunanistan, Rusya'dan petrol taşımaya devam edecek. AB’nin yeni kısıtlamaları, Kuzey Akım gaz boru hatları ve Rus petrolünü taşıdığı iddia edilen 105 “gölge filo” tankerini kapsarken, Yunan gemileri yaptırımların dışında kalarak ticareti sürdürecek. 2023’te Rusya’dan en fazla petrol taşıyan ülke filosu olan Yunan gemileri, hâlâ toplam taşımacılığın yüzde 20’sini üstleniyor. Reuters’a konuşan bir sektör kaynağı, işlemlerin daha zor hale gelse de hâlâ “yapılabilir” olduğunu ve yeni tavan fiyat olan varil başına 47,6 dolara uyum sağlanacağını belirtti.
 
- Rusya Savunma Bakanlığı'nın açıklamasına göre, gece boyunca ülkenin dokuz farklı bölgesi üzerinde toplam 71 insansız hava aracı (İHA) düşürüldü veya etkisiz hale getirildi. Moskova bölgesi üzerinde 16 İHA imha edilirken, bunlardan 13’ünün doğrudan başkente yöneldiği belirtildi. En yoğun saldırı Rostov bölgesinde kaydedildi; burada 24 İHA düşürüldü. Ayrıca Bryansk bölgesinde 11, Kaluga’da 10, Kursk’ta 3, Orlov, Tula ve Lipetsk bölgelerinde ikişer, Krasnodar’da ise bir İHA etkisiz hale getirildi. 
 
- ABD Başkanı Donald Trump, Avrupa ülkelerinin Ukrayna’ya hava savunma sistemlerini kendi askeri stoklarından göndermesini talep etti. Bild gazetesinin Alman hükümet kaynaklarına dayandırdığı haberine göre Trump, Almanya’nın sadece ödeme yapmasını değil, aynı zamanda Bundeswehr’e ait bir hava savunma sistemini de Ukrayna’ya göndermesini istedi. Trump'ın bu tutumu, sadece finansal destekle yetinmeyeceğini, Avrupalı müttefiklerin hem kendi envanterlerinden silah göndermesi hem de yeni silahları yalnızca ABD’den satın alması gerektiği yönünde bir mesaj olarak yorumlandı. Haberde Almanya’nın şimdiden hava savunma sistemi eksikliği çekmeye başladığı vurgulandı.
 
- WSJ'ye konuşan ABD ve Avrupa yetkililerine göre, Ukrayna’ya Patriot hava savunma sistemlerinin sevkiyatında zamanlama en kritik unsur olarak öne çıkıyor. Bu değerlendirme, Başkan Donald Trump’ın, Rusya ile 50 gün içinde bir çözüm sağlanamaması halinde ikincil yaptırımlar uygulayacağı yönündeki uyarısının ardından yapıldı. ABD yönetimi, gelecekteki silah teslimatlarını yeniden planlayarak, kendi stoklarından silah gönderen müttefiklere öncelik verecek. Bu çerçevede İsviçre’ye yapılacak Patriot teslimatları ertelendi, Almanya ise Ukrayna’ya iki sistem gönderecek. Gelecek hafta NATO savunma bakanlarıyla yeni anlaşmalar yapılması ve Patriot sistemlerinin tedarik sürecinin hızlandırılması bekleniyor.
 
- Pulitzer ödüllü Amerikalı gazeteci Seymour Hersh, Substack'te yayımladığı yeni analizinde, Washington’daki kaynaklarına dayanarak Ukrayna’da liderlik değişiminin yakın olduğunu iddia etti. Hersh’e göre, 2024’te görevden alınarak Londra büyükelçisi yapılan eski Genelkurmay Başkanı Valeriy Zalujni, Devlet Başkanı Vladimir Zelenski’nin yerine geçebilir; bu süreçte ise ABD Başkanı Donald Trump’ın tavrının belirleyici rol oynayacağı vurgulandı. Hersh, Zelenski’nin “güç kullanılarak” uzaklaştırılabileceğini ima eden kaynaklara dikkat çekerken, Batı’nın Ukrayna liderine desteğinde azalma olduğunu yazdı. 
 
- The Times gazetesi, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ABD Başkanı Donald Trump ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in Eylül ayında Çin’de yapılacak olan İkinci Dünya Savaşı’nın sona ermesinin 80. yıl kutlamalarında bir araya gelebileceğini yazdı. Çin yönetimi bu yıl dönümünü başkent Pekin’deki Tiananmen Meydanı’nda düzenlenecek büyük bir geçit töreniyle anmayı planlıyor. Gazeteye konuşan Çinli uzmanlar, bu buluşmanın küresel barış ve istikrar adına “güçlü bir sembol” olabileceğini belirtirken, bazı analistler ise Trump’ın Pekin’e gitmek yerine böylesi bir zirvenin ABD topraklarında yapılmasını tercih edebileceğini öne sürüyor. Kremlin, Putin’in 31 Ağustos–3 Eylül tarihlerinde Çin’i ziyaret edeceğini ve bu kapsamda Şanghay İşbirliği Örgütü Zirvesi ile anma etkinliklerine katılacağını doğruladı.
 
- Donald Trump, BRICS ülkelerinin "hızla önemini yitirdiğini" savunarak, bu bloğun doların hakimiyetine meydan okuma girişimlerine karşı 10 ila 100 arasında değişen yüzde tarifelerle tehdit ettiğini hatırlattı. CBS yayınında konuşan Trump, “BRICS doların yerini almak istedi ama onlara dedim ki, bu konsorsiyuma giren herkese yüzde 10 gümrük vergisi uygularız” ifadelerini kullandı. Daha önce de BRICS’in doların yerine yeni bir para birimi geliştirme planlarına karşı 100 yüzde tarife tehdidinde bulunan Trump, grubun bu hedefe ulaşma şansı olmadığını söylemişti. BRICS bloğu, 2024 ve 2025’te yeni üyelerle genişleyerek BRICS+ adını alsa da, Trump’a göre bu genişleme etkisiz kaldı.
 
- The New York Times’ın haberine göre, ABD Başkanı Donald Trump’ın Rusya’dan ithal edilen mallara yüzde 100 oranında gümrük vergisi koyma planı, başta mısır ve soya üretiminde kullanılan anahtar gübrelerden biri olan üre fiyatlarında keskin bir artışa yol açabilir. 2024 yılında ABD, Rusya’dan ağırlıklı olarak üre ve amonyum nitrat olmak üzere 1,3 milyar dolar değerinde gübre ithal etti. Amonyum nitratta ise ithalatın yüzde 46’sı yalnızca Rusya’ya ait. S\&P Capital analisti Allan Pickett’e göre bu gübreyi üreten ülke sayısı sınırlı ve Rusya’dan yapılan ithalatın ikamesi hem zaman alacak hem de çiftçilerin maliyetlerini yüzde 30–40 oranında artıracak. Zaten ürün fiyatlarının düşüklüğü nedeniyle zor durumda olan mısır ve soya üreticilerinin bu ek yükü kaldırması zor; nihayetinde bu baskı tüketiciye yansıyacak. ABD Gübre Enstitüsü’ne göre, ortalama bir çiftlikte maliyetlerin yaklaşık yüzde 15’i gübre giderlerinden oluşuyor.
 
- ABD Ulusal İstihbarat Direktörü Tulsi Gabbard tarafından yayımlanan yeni bir rapora göre, 2016 başkanlık seçimlerine Rusya’nın müdahale ettiği yönündeki suçlamaların istihbarat kurumları tarafından "bilinçli şekilde uydurulduğu" belirtildi. Raporda, Amerikan istihbarat camiasının, Rusya’nın seçim altyapısına siber saldırılarla müdahale ettiğine dair bir kanıtı olmadığını bildiği halde, bu bilgiyi kamuoyundan sakladığı ve manipülasyon yaptığı vurgulandı. Ayrıca, seçim öncesinde FBI ve diğer kurumların, Rusya tehdidine dair değerlendirmeleri özellikle yumuşattığı ve dış müdahalelerin oy sonuçlarını değiştirmeye yönelik olmadığı yönündeki bulguların üstünün örtüldüğü belirtildi. 
 
- Rusya federal havacılık kurumu Rosaviatsiya, Turki Hava Yolları’na yönelik olarak, yolcu haklarının ihlali nedeniyle resmi bir uyarı hazırlığında olduğunu ve iki ülke arasındaki anlaşmaları aşan uçuş sayısının azaltılmasının gündeme geldiğini duyurdu. Moskova-Bodrum seferindeki 20 saatlik gecikmede yolculara su, yemek, otel konaklaması ve bagaj teslimi sağlanmadığı, şirket temsilcisinin uzun süre yolcularla iletişim kurmadığı belirtildi. Rus yasalarına göre dört saatten uzun gecikmelerde sıcak yemek, sekiz saati aşan gecikmelerde ise otel sağlama yükümlülüğü bulunuyor. Daha önce de THY'nin bazı seferlerinde yolcuların bagajsız geldiği ve şirketin bunu uçuş güvenliği için yakıt önceliğiyle açıklamaya çalıştığı bildirildi.
 
18 Temmuz Cuma
 
- Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Vladimir Putin bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Görüşmede Ukrayna’daki çatışma, Suriye’deki durum ve ikili ilişkiler ele alındı.
 
İletişim Başkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, Erdoğan görüşmede Putin’e Ukrayna ile üçüncü müzakere turunun başlatılmasının önemini vurguladı. Erdoğan, İstanbul’un bu süreç için yeniden bir müzakere platformu olabileceğini ifade etti.
 
Kremlin’in açıklamasına göre, Putin, Erdoğan ile yaptığı telefon görüşmesinde, Ukrayna’daki çatışmanın siyasi ve diplomatik yollarla çözülmesine yönelik ilkesel bir tutum benimsediğini ifade etti. Putin, Türkiye’nin doğrudan Rusya-Ukrayna müzakerelerine ev sahipliği yapma teklifini memnuniyetle karşıladığını belirtti. Erdoğan ise İstanbul’un bu görüşmeler için uygun bir platform olabileceğini dile getirdi. Kremlin açıklamasında, liderlerin ayrıca Suriye’de artan gerginlik dahil olmak üzere Orta Doğu’daki gelişmeleri değerlendirdiği ve ülkedeki istikrarın tüm kesimlerin haklarına saygı temelinde sağlanmasının önemini vurguladıkları bildirildi.
 
Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov ise tarafların üçüncü tur görüşmelerin yapılacağı konusunda mutabık olduğunu, ancak tarih belirlenmesi gerektiğini söyledi. Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy de daha önce Rusya ile diyaloğu yeniden başlatma niyetinde olduğunu açıklamıştı.
 
- ABD Başkanı Donald Trump, 4 Temmuz’da Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy ile yaptığı telefon görüşmesinde, Kiev’in sadece savunma yaparak kazanamayacağını belirterek Ukrayna'nın saldırıya geçmesi gerektiğini söyledi. Washington Post’un Ukraynalı bir yetkiliye dayandırdığı haberine göre Trump, mevcut koşullarda cephe hattında dengeyi değiştirecek tek yolun taarruz olduğunu savundu.
 
Temmuz ayı boyunca Trump, Ukrayna’ya silah desteği sözü de verdi. NATO Genel Sekreteri Mark Rutte'nin açıklamasına göre, ABD ve Almanya özellikle Patriot hava savunma sistemlerinin tedariki konusunda anlaşma sağladı. Ancak bu silahlar doğrudan Ukrayna’ya değil, Avrupa üzerinden gönderilecek, çünkü ödemeleri Avrupa ülkeleri üstlenecek.
 
Trump, 16 Temmuz’da yaptığı açıklamada, yeni anlaşma kapsamında Patriot sistemlerine ait füzelerin Ukrayna’ya gönderilmeye başlandığını duyurmuştu. Ancak kısa süre önce uzun menzilli füzelerin sevkiyatına dair bir plan olmadığını da ifade etmişti.
 
- Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, NATO’nun Rusya’nın Kaliningrad bölgesindeki savunma potansiyelini bastırmaya yönelik planlarına ilişkin yaptığı açıklamada, bu tür adımların ittifakın “bir çatışma aracı” haline geldiğini bir kez daha ortaya koyduğunu söyledi. Peskov, Avrupalı savunma yetkililerinden giderek daha sık şekilde düşmanca ve saldırgan açıklamalar duyduklarını vurgulayarak, “Bu tür söylemler bizi kendi güvenliğimizi sağlamak için gerekli tedbirleri almaya zorluyor” dedi.
 
ABD Avrupa ve Afrika Kara Kuvvetleri Komutanı ve aynı zamanda NATO kara kuvvetleri komutanı General Christopher Donahue, Kaliningrad’daki Rus güçlerinin potansiyelini bastırmaya yönelik planı Almanya’daki bir konferansta açıklamıştı. General, “doğu kanadında caydırıcılık” başlığı altında hazırlanan bu stratejinin, NATO içindeki kara kuvvetlerinin güçlendirilmesini ve savunma sanayisiyle askeri yapıların daha sıkı entegre edilmesini hedeflediğini belirtti.
 
- İngiltere hükümeti, Rusya’ya yönelik yaptırım listesine 23 yeni isim ve kuruluş eklediğini duyurdu. Londra’nın aldığı yeni karar doğrultusunda, 22 kişi ve bir kuruluşa yaptırım uygulanacak. Hedef alınan isimler arasında, Kırım’daki enerji projelerinden sorumlu Enerji Bakan Yardımcısı Yevgeniy Grabçak ve Kırım Başbakanı Yuriy Gotsanyuk da bulunuyor. Grabçak için “Ukrayna’nın toprak bütünlüğüne zarar vermek”, Gotsanyuk için ise “Kırım’ın Rusya’ya entegrasyonunu destekleyen federal programların uygulanması” gerekçe gösterildi.
 
Yaptırım listesine ayrıca, Ukrayna’daki istikrarı bozduğu iddiasıyla Afrika İnisiyatifi haber ajansı ve onun baş editörü Artyom Kureyev, yardımcısı Anna Zamaraeva ve Burkina Faso temsilcisi Viktor Lukovenko da alındı. Listede ayrıca Tuva eski başkanı ve Duma Başkan Yardımcısı Şolban Kara-Ool, gazeteci Anton Krasovskiy, Duma milletvekili Aleksey Kurinny ve DNR Halk Konseyi milletvekili Aleksandr Malkov da yer aldı. Tüm bu isimler Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü baltalamakla suçlanıyor.
 
- Rusya Soruşturma Komitesi, Dojd televizyon kanalının genel yayın yönetmeni Tihon Dzyadko ve sunucuları Yekaterina Kotrikadze ile Valeriya Ratnikova hakkında ceza davası açtı. Rusya’da “yabancı ajan” olarak tanınan bu 3 isim şimdi, ordu hakkında sahte bilgi yaymak ve yabancı ajan yükümlülüklerini yerine getirmemek suçlamalarıyla karşı karşıya.
 
Soruşturma Komitesi, Kotrikadze ve Ratnikova hakkında yakalama kararı çıkarılmasını değerlendiriyor. Tihon Dzyadko ise daha önce zaten resmi olarak arananlar listesine dahil edilmişti.
 
- 2022 yılından bu yana kapalı olan Krasnodar bölgesindeki Gelencik Havalimanı, üç yıl aradan sonra ilk sivil uçuşunu kabul etti. Aeroflot’a ait uçak, Moskova Şeremetyevo Havalimanı’ndan kalkarak saat 15:30’da Gelencik’e indi. Havalimanı, Ukrayna’da başlayan askeri operasyon nedeniyle 2022’de güvenlik gerekçesiyle kapatılmıştı.
 
- Ukrayna’nın Çernivtsi kentindeki Şevçenko Bölge Mahkemesi, ünlü Rus satranç oyuncusu Sergey Karjakin’i gıyaben 9 yıl hapis cezasına çarptırdı ve tüm mal varlığının müsaderesine karar verdi. Ukrayna Güvenlik Servisi (SBU), Karjakin’i ülkenin sınırlarını zorla değiştirmeye yönelik faaliyetleri finanse etmekle suçluyor.
 
SBU’nun açıklamasına göre Karjakin, Rus ordusu için Telegram üzerinden bağış toplayan bir kanal kurdu ve buradan elde edilen gelirle insansız hava araçları, termal dürbünler, özel ekipmanlar ve çeşitli askeri malzemeler satın aldı.
 
Eski bir Ukrayna vatandaşı olan Karjakin daha sonra Rus vatandaşlığına geçmişti.
 
- Moskova Belediye Başkanı Sergey Sobyanin, öğle saatlerinde başkente yaklaşan dört insansız hava aracının hava savunma sistemleri tarafından imha edildiğini duyurdu. İlk İHA’nın 13:21’de düşürüldüğünü açıklayan Sobyanin, yaklaşık 40 dakika sonra iki İHA’nın daha vurulduğunu, 15:19’da ise dördüncü İHA’nın etkisiz hale getirildiğini bildirdi.
 
Gece saatlerinde de başkente yaklaşan dört İHA’nın daha düşürüldüğü bildirilmişti. Saldırılar nedeniyle Vnukovo Havalimanı birkaç saatliğine uçuşlara ara vermek zorunda kaldı. Enkaz bölgelerinde acil servis ekipleri çalışmalarını sürdürüyor.
 
 
- Avrupa Birliği, Rusya’ya yönelik 18. yaptırım paketi kapsamında 22 Rus bankasını daha kısıtlama listesine aldı. Litvanya Dışişleri Bakan Yardımcısı Kęstutis Budrys, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı açıklamada, “18. yaptırım paketi onaylandı. Avrupa, Rusya’nın askeri ekonomisinin kalbine yeni bir darbe indiriyor” ifadelerini kullandı. Ancak hangi bankaların yaptırım listesine alındığına dair ayrıntılar ise henüz kamuoyuna açıklanmadı.
 
Estonya Dışişleri Bakanı Margus Tsahkna da yaptırımların detaylarını paylaştı. Buna göre, yeni paketteki bankacılık kısıtlamaları, kurumların SWIFT sisteminden çıkarılması yerine doğrudan işlem yasağı şeklinde uygulanacak. Ayrıca, Rus petrolüne uygulanan tavan fiyat 2022’den bu yana sabit olan 60 dolardan 47,6 dolara indirildi. Bu adımın, Rusya’nın enerji gelirlerini daha da sınırlandırmayı hedeflediği belirtiliyor.
 
18. yaptırım paketi yalnızca bankacılık ve enerji sektörleriyle sınırlı değil. Tsahkna’nın açıklamasına göre, Rusya menşeli ham petrolden elde edilen rafine ürünlerin üçüncü ülkelere ihracatı da yasaklandı. Aynı zamanda, Kuzey Akım 1 ve Kuzey Akım 2 doğalgaz boru hatlarıyla ilgili tüm inşaat, bakım, işletme ve yönetim faaliyetlerine ilişkin mal ve hizmetlerin AB vatandaşları tarafından sağlanması artık tamamen yasak. Bu önlem, Rusya’nın Avrupa’ya yeniden gaz tedarik etmesini kalıcı biçimde engellemeyi amaçlıyor.
 
Yeni pakette savunma sanayi sektörü de hedef alındı. Estonya Dışişleri Bakanı, Rus askeri-sanayi kompleksine bağlı çok sayıda şirketin ve şahsın da yaptırım listesine alındığını belirtti. Euractiv portalının diplomatik kaynaklarına dayandırdığı haberine göre, yaptırımlar yalnızca Rusya ile sınırlı kalmadı. Çin, Hong Kong ve Türkiye’de kayıtlı 11 yabancı şirket de kara listeye dahil edildi. Şirketlerden 4'ünün Türkiye'de kayıtlı olduğu bildiriliyor. Bu firmaların, Rusya’ya yönelik yaptırımları dolaylı yollarla deldiği öne sürüldü.
 
- Avrupa Birliği Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, Birlik ülkelerinin Rusya’ya yönelik 18. yaptırım paketini onayladığını duyurdu. Yeni yaptırımlar kapsamında Kuzey Akım doğalgaz boru hatları ile Rosneft’in Hindistan’daki rafinerisi de kısıtlamalara tabi olacak. Kallas’a göre, AB ayrıca Rusya’nın savunma sanayi kompleksine yönelik baskıyı da artırmayı hedefliyor.
 
Kallas, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı paylaşımda, bu yaptırım paketini “Rusya’ya karşı şimdiye dek kabul edilen en güçlü yaptırımlar” olarak nitelendirdi.
 
Yeni kara listeye, Brüksel’in Rusya’nın sözde gölge filosunun parçası olarak gördüğü 105 tanker daha eklenecek. Ayrıca, Rus petrolüne uygulanan tavan fiyatın da düşürülmesi planlanıyor. Kallas bu konuda ayrıntı vermezken, Reuters’ın diplomatik kaynaklarına göre yeni tavan fiyat varil başına yaklaşık 47,6 dolar olacak. Bunun yanı sıra, Avrupa Birliği, Rusya ile bağlantılı oldukları ve yaptırımları delmeye yardımcı oldukları gerekçesiyle bazı Çin bankalarına da kısıtlamalar getirmeye hazırlanıyor.
 
Avrupa Birliği’nin 17. yaptırım paketi 20 Mayıs’ta yürürlüğe girmiş ve Rusya’nın gölge filosuna ait olduğu belirtilen 189 tankeri hedef almıştı. Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen daha önce yaptığı açıklamada, Rusya üzerindeki baskının, Devlet Başkanı Vladimir Putin Ukrayna ile bir barış anlaşmasını kabul edene kadar süreceğini vurgulamıştı.
 
- Geçtiğimiz gece Rusya hava savunma sistemleri, ülke semalarında tespit edilen toplam 73 Ukrayna insansız hava aracını (İHA) etkisiz hale getirdi. Savunma Bakanlığı'nın açıklamasına göre, bu İHA’lardan 10’u Moskova bölgesi üzerinde düşürüldü; bunlardan üçü doğrudan başkente yönelmişti.
 
Bakanlık, 17 Temmuz saat 23.00 ile 18 Temmuz saat 07.00 (Moskova saatiyle) arasında en yoğun saldırının Bryansk bölgesinde yaşandığını belirtti. Bu bölgede 31 İHA imha edildi. Oryol bölgesinde 17, Kırım üzerinde 4 ve Azak Denizi üzerinde 3 İHA’nın daha düşürüldüğü bildirildi.
 
Moskova Belediye Başkanı Sergey Sobyanin de başkente yaklaşmakta olan bir İHA’nın düşürüldüğünü açıklamıştı. Bu tehdide karşılık olarak başkentteki Domodedovo ve Jukovskiy havalimanlarında kısa süreli kısıtlamalar getirildi, ancak bu önlemler 10 dakika içinde kaldırıldı.
 
Öte yandan Vnukovo ve Kaluga havalimanlarında da uçuş kısıtlamalarının kaldırıldığı bildiriliyor. Rosaviatsiya, bu havalimanlarında saldırı riski nedeniyle geçici sınırlamalar uygulandığını duyurdu. Kaluga Havalimanı 17 Temmuz saat 13:53’te, Vnukovo ise 18 Temmuz saat 01:11’de faaliyetlerini durdurmuştu. 18 Temmuz 04:40 itibarıyla Moskova’ya yönelik 4 İHA’nın daha düşürüldüğü açıklandı.
 
Ayrıca Nijniy Novgorod Havalimanı’ndaki uçuş sınırlamaları da kaldırıldı. 
 
- Ukrayna hükümeti tarafından kurulan silah yatırım ve tedarik platformu Brave1'in Reuters’a yaptığı açıklamaya göre, yabancı savunma sanayi şirketleri, Rusya-Ukrayna çatışma bölgesinde yeni silah sistemlerini test etme izni alacak. Bu yeni girişim kapsamında şirketler, ürünlerini Ukrayna’ya gönderip uzaktan çevrimiçi eğitim sağlayacak, ardından bu silahların cephedeki kullanımına dair Ukraynalı askerlerden rapor bekleyecek.
 
Brave1’in yatırımcı ilişkileri sorumlusu Artyom Moroz, Almanya'nın Wiesbaden kentinde düzenlenen savunma konferansında Reuters’a yaptığı açıklamada, bu programa “büyük ilgi” olduğunu söyledi. Ancak hangi şirketlerin projeye katıldığını açıklamadı ve sistemin nasıl işleyeceği ya da maliyetlerin ne olacağı konusunda da bilgi vermekten kaçındı.
 
- Slovakya Başbakanı Robert Fico, ülkesinin artık Avrupa Birliği’nin Rusya’ya yönelik 18. yaptırım paketini engellemeyeceğini açıkladı. Fico’ya göre, Slovakya Avrupa’nın Rus gaz ithalatını durdurma kararının yaratabileceği zararlara karşı alabileceği tüm güvenceleri sağladı.
 
Facebook’ta (Rusya’da yasaklı Meta’ya ait) yayınladığı bir video mesajda konuşan Fico, AB’nin yeni yaptırım paketi kapsamında Kuzey Akım-1 ve Kuzey Akım-2 boru hattı altyapısının kullanımının yasaklanmasının öngörüldüğünü söyledi. Avrupa Komisyonu, Rus gazından 2027 itibarıyla tamamen vazgeçmeyi planlıyor. Slovakya ise bu sürecin 2034’e kadar uzatılmasını talep etmişti.
 
Slovakya, daha önce de Malta ile birlikte bu yaptırım paketini bloke etmişti. Malta yönetimi, Rus petrol taşıyıcılarına yönelik tedbirlerin ülkenin deniz taşımacılığı çıkarlarını olumsuz etkileyebileceğini savunuyor.
 
- Rusya Ulaştırma Bakanlığı'nın açıklamasına göre, Gelencik Havalimanı bugün yeniden açılıyor. İlk seferi Aeroflot havayolları düzenleyecek.  Havalimanı, Rusya’nın Ukrayna’daki askeri harekâtı nedeniyle güvenlik gerekçesiyle 2022'de kapatılmıştı.
 
- Macaristan Başbakanı Viktor Orban, ülkesinin Avrupa Birliği'nden çıkabileceğini söyledi. Orban’ın açıklaması Nészava gazetesi tarafından aktarıldı.
 
“Macar seçmenlere bir söz verebilirim: Eğer AB üyeliğinin artık değmediğini görürsem, bu konuda açık konuşacağım,” diyen Orban, şu an için böyle bir durumun oluşmadığını da belirtti.
 
Orban’a göre, AB artık ekonomik değil, siyasi bir birlik haline geldi. AB’nin Macaristan’a Ukrayna’daki çatışmaya katılma baskısı yaptığı ve “cinsiyet ideolojisini” kabul ettirmeye çalıştığı iddiasında bulundu. Orban, bu dönüşümün İngiltere'nin AB'den çıkmasının da nedeni olduğunu ifade etti.
 
- Telegram’ın kurucusu Pavel Durov, Rusya’da temsilcilik açılacağına dair çıkan haberlerin ardından kısa bir mesaj yayınladı. Durov önceki paylaşımına “Yüzde 100” cevabını yazarak bu iddiaları yalanladı.
 
Rus girişimci “Belki de burada masum gazetecilik hataları değil, Telegram’ı itibarsızlaştırmaya yönelik kasıtlı bir kampanya ile karşı karşıyayız,” dediği mesajında iddialara tepki gösterdi.
 
ARŞİV:
 
Son gelişmeler: 9 Haziran-20 Temmız 2025 TIKLAYIN
2022'den bugüne: ÖNCEKİ GELİŞMELER. TIKLAYIN

 

Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
İLGİLİ HABERLER
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
Türkrus reklam
Реклама
ANKET
Trump'ın barış müzakerelerinden sonuca varmadan çekilme ihtimali...
©Copyright Turkrus.com - All Rights Reserved
Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама
Türkiye-Rusya haber sitesi
Реклама