Rusya’da eğitim alarm veriyor: "Öğretmenler her anlamda tükendi"
Rusya’da okul eğitimi, ciddi bir yapısal krizle karşı karşıya. Novıye İzvestiya'nın haberine göre, ülke genelindeki öğretmen açığı bazı bölgelerde yüzde 40’a ulaşırken, özellikle fizik, kimya, matematik ve bilişim alanlarında ciddi bir kadro eksikliği yaşanıyor. Fizik öğretmeni sayısı son 20 yılda yarı yarıya azalırken, teknik üniversitelere başvuran öğrenci sayısı da hedeflerin çok altında kaldı. Devlet Duması milletvekili Oksana Dmitrieva, durumun teknik eğitim altyapısını tehdit ettiğini belirtti.
Uzmanlara göre öğretmen açığının temelinde düşük maaşlar ve ağır çalışma koşulları yatıyor. Ortalama bir genç öğretmen maaşı ülke çapında 25 bin rubleyi geçmiyor. Eğitim ve Çalışma Bakanlığı, 2030’a kadar 480 bin ek eğitimciye ihtiyaç duyulacağını açıkladı. Ancak eğitim fakültelerinde kontenjanlar sınırlı, rekabetse büyük. Çoğu öğretmen, ailesini geçindirebilmek için haftada 6 gün, günde 6-8 saat derse giriyor. Bu yük, psikolojik tükenmişlik ve mesleki deformasyona neden oluyor.
Öte yandan, okul dışı sınav hazırlıkları giderek daha fazla özel sektöre kayıyor. Ortaöğretim kurumları, öğrencileri üniversite giriş sınavlarına hazırlamada yetersiz kalırken, ebeveynler yüksek ücretli özel derslere yönelmek zorunda kalıyor. Tek bir dersten bireysel hazırlığın yıllık maliyeti 65 ila 130 bin ruble arasında değişirken, deneyimli eğitmenlerle yapılan üç derslik bir hazırlık programı 300 bin rubleyi aşıyor. Bu verileri aktaran portal kamu okullarının işlevini büyük ölçüde yitirdiğini ileri sürdü.
Eğitimciler, sistemdeki çöküşün çocuklar üzerinde ciddi etkiler yarattığını vurguluyor. Sürekli stres altındaki öğretmenlerin ilgisizleştiği, bireysel gelişim fırsatlarını kaçırdığı, hatta öğrencilerde psikolojik travmalara yol açtığı belirtiliyor. Eğitimci Marina Kartavaya, “Gençler artık beş yıl okuyup ayda 25 bin ruble kazanmayı anlamlı bulmuyor. Sistem ya kökten değişecek ya da öğretmenlik mesleği tamamen itibarsızlaşacak,” diyor. Kartavaya’ya göre maaşlar, müfredat, yükler ve genel yaklaşım tamamen yeniden ele alınmalı.
Eğitim krizinin ekonomik yansımaları da kaçınılmaz. İş dünyası ve uzmanlar, nitelikli işgücü açığının büyüdüğünü ve bu durumun verimliliği ciddi biçimde düşürdüğünü belirtiyor. “Eğitimin çöküşü, sadece okul sistemiyle sınırlı değil, tüm toplum yapısını tehdit ediyor,” diyen uzmanlar, devletin öğretmenlere prestij, güvence ve hak ettiği ücreti sağlamadığı sürece bu çöküşün durdurulamayacağı uyarısında bulunuyor.
10.5.2025

Реклама