Moskova'da 15 Temmuz anması
![]()
15 Temmuz FETÖ darbe girişiminin üçüncü yıldönümünde, darbeye direnen şehitler Türkiye’nin Moskova Büyükelçiliği’nde düzenlenen “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü”nde törenle anıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan törende, darbe girişimini anlatan bir kısa video gösterisi izlendi. Daha sonra kürsüye gelen Moskova Büyükelçisi Mehmet Samsar, 15 Temmuz’un Türkiye’nin varlığına yönelik en kanlı terör saldırısı olarak tarihe geçtiğini söyledi.
Samsar, darbe girişiminin önlenmesinde en büyük payın Türk milletine ait olduğunu belirterek, "Milli marşı 'korkma' diye başlayan milletimiz, demokrasi sınavını başarıyla vermiştir" dedi. Samsar, "Yurt içinde ve yurt dışında FETÖ ile mücadele son üç yılda devletimizin temel önceliklerinden biri olmuştur. Yurt içinde, çabalarımız üç ana eksende sürdürülmektedir. 15 Temmuz sorumlularının hukukun üstünlüğü ilkesi temelinde adalet önünde hesap vermeleri sağlanmıştır. FETÖ’nün devlet kurumları içindeki örgütsel yapılanması ortaya çıkarılmış, mensupları hakkında idari ve adli süreçler başlatılmış, nihai tahlilde örgütün ‘paralel devlet yapılanması’ çökertilmiştir. Mağduriyet iddiaları da gerekli makamlarca incelenmiştir. FETÖ'nün 36 ülkedeki okulları kapatılmış, pek çok okul Maarif Vakfı'nın yönetimine geçmiştir. Milletçe birlik ve beraberliğimizi devam ettikçe, ülkemize dışarıdan gelebilecek her türlü tehlikelere karşı uyanık oldukça, ülkemizi bölmek, parçalamak ve sömürmek isteyenlere, ülkemizin büyümesini ve kalkınmasına engellemek isteyenlere karşı durdukça, Türkiye Cumhuriyeti var olacak, demokrasisini yaşatacak ve yükselmeye devam edecektir” diye konuştu.
15 Temmuz gecesi darbe girişimine karşı mücadele eden ve kurşunla omuzundan yaralanan, şu an İçişleri Bakanlığı Moskova Müşaviri olarak görev yapan Jandarma Tuğgeneral Nurettin Alkan da konuşmasının başınd, "15 Temmuz’un asıl kahramanı 250 şehit, 2193 gazi ve 80 milyon kahraman, vefakar ve gözü kara Türk milletidir. Böyle bir milletin mensubu olmaktan duyduğum onuru ifade etmek istiyorum. Benim şahıs olarak onlara bir özür borcum var. Ben ve adı bilinmeyen binlerce Türk evladı asker personel ettiği “Askerlik Yeminin” bir bir gereği olarak bu milleti koruma yolunda önce biz şehit olmalıydık ve son asker şehit olduktan sonra asker olmayan sivil kardeşlerimiz mücadele etmeliydiler ve şehadet mertebesine ulaşmış olmalıydılar. Şehitlerimize bir özür borçluyum, görevimizi layıkıyla yerine getiremediğimiz ve onları koruyamadığımız ve önce biz şehadet mertebesine ulaşamadığımız için. Haklarını helal etsinler" dedi.
Alkan duygulu anların yaşandığı konuşmasında şu vurguyu yaptı:
"FETÖ ve benzeri terör örgütleri ile mücadele uzun soluklu bir mücadeledir. Asla gevşekliği kaldırmaz. Ülkemizde bu mücadelenin devamı için gerekli siyasi irade, milli dayanışma ve birlik mevcuttur. Bu mücadele bir intikam duygusuyla değil, bir adalet duygusuyla yürütülmektedir. Bundan sonraki görevimiz, bir yandan FETÖ denen bu ihanet şebekesiyle mücadele ederken, diğer taraftan da dost ve müttefik devletlerin bizim yaşadığımız acıları yaşamaması için bu mücadelemizin haklılığını ve FETÖ ve benzeri terör örgütlerinin gerçek yüzünü tüm dünyaya daha iyi anlatmaktır. FETÖ hala yurtdışında çöreklendiği toplumlarda dimağlara zehir kusmakta, kamuoylarını Türkiye’ye karşı kışkırtmak için çaba harcamaktadır. Bilerek veya bilmeyerek buna teşne olan dost ve müttefik bildiğimiz ülkeler maalesef mevcuttur. Biz, tabii, yılmayacağız, kırılmayacağız, doğru bildiğimiz yoldan ayrılmayacağız ve bu mücadeleyi onlara da anlatacağız."
Törenin yapıldığı salonda ayrıca Anadolu Ajansı muhabirlerinin 15 Temmuz darbe girişimi günü çektiği fotoğrafardan oluşan bir sergi açıldı.
15.7.209
Реклама