"Trump bütüncül bir barış istiyor; Ukrayna dahil"
Rusya'nın Ukrayna'daki askeri operasyonu. Son gelişmeler:
30 Eylül Salı
- ABD Başkanı Donald Trump’ın Gazze’de ateşkes ve barış süreci için sunduğu planın yalnızca Orta Doğu’yu değil, Ukrayna krizini de etkileyebileceğini belirten özel temsilci Steven Witkoff, Fox News’e yaptığı açıklamada, “Başkan Trump bütüncül bir barış istiyor, bu yalnızca Gazze ile sınırlı değil, Orta Doğu’nun diğer bölgelerine de yayılabilir, hatta Rusya ve Ukrayna’ya kadar uzanabilir” dedi.
Witkoff, planın Körfez ülkeleri ve bazı Avrupa devletleri tarafından desteklendiğini vurgularken, Beyaz Saray’ın İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile görüşmelerden sonra açıkladığı 21 maddelik yol haritası kapsamında İsrail’in 72 saatlik ateşkese giderek rehineleri serbest bırakmasının, karşılığında ise yüzlerce Filistinli mahkûmun salıverilmesinin öngörüldüğünü kaydetti.
- Rusya Enerji Bakanı Sergey Tsivilyov, ülkesinin enerji sektöründe büyük bir yön değişikliğine gittiğini açıkladı. Bakan, sadece üç yıl içinde Hindistan’a yapılan enerji sevkiyatlarının 20 kattan fazla arttığını, 2024’te bu sevkiyatların yüzde 37’sini petrolün oluşturduğunu söyledi. Tsivilyov, bunun Rusya’nın yakıt ve enerji ihracatını yeni pazarlara yönlendirme planının bir parçası olduğunu belirtti.
Asya artık başlıca pazar
Bakanlığa göre, petrol ve petrol ürünlerinin sevkiyatı başarıyla doğu ve güney pazarlarına kaydırıldı. 2024’te Asya-Pasifik bölgesine yapılan ihracatın payı yüzde 50 artarak toplamın yüzde 60’ını aştı. Rusya artık Avrupa yerine Asya’ya odaklanıyor. Çin, Rus petrolünün en büyük alıcısı olmaya devam ederken; Hindistan, Moğolistan, İran, Latin Amerika ve Afrika ülkeleriyle de enerji işbirliği büyüyor. (Sputnik)
- Ukrayna Dışişleri Bakanı Andrey Sibiga, Macaristan Başbakanı Viktor Orban’ın Ukrayna hava sahasına giren insansız hava araçlarının gerçekten Macaristan’a ait olabileceğini kabul etmesini “sorumluluğun teyidi” olarak değerlendirdi.
Sibiga, “İyi haber şu ki, Orban bazı dronların gerçekten Ukrayna hava sahasına girdiğini kabul etti. Peki Sayın Szijjártó, sizin ‘feyk’ dediğiniz tweet? İddianız kötü şekilde eskidi” ifadelerini kullandı. Ukraynalı bakan ayrıca, Orban’ın Ukrayna’nın egemenliği hakkındaki görüşlerini, ülkesinin Rus enerji bağımlılığından kurtulduktan sonra nasıl dile getireceğini görmek istediklerini söyledi.
- Macaristan hükümeti, 12 Ukrayna medya sitesine ülke genelinde erişimi engellediğini duyurdu ve bu kararı “Ukrayna sansürüne yanıt” olarak nitelendirdi. Başbakan Viktor Orban ise açıklamasında Ukrayna’yı “egemen olmayan bir ülke” olarak tanımlayarak, Kiev yönetiminin Avrupa ülkelerinden aldığı yardımı hatırlaması gerektiğini söyledi.
- Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Başkanı Rafael Grossi, Zaporojiya Nükleer Santrali’nin Ukrayna enerji sisteminden ayrılmasının ardından altı gündür dış şebekeden elektrik alamadığını ve yalnızca dizel jeneratörlerle çalıştığını açıkladı.
Varşova Güvenlik Forumu’nda Ukrayna Dışişleri Bakanı Andrey Sibiga ile görüşmesinin ardından açıklama yapan Grossi, UAEA’nın nükleer güvenliği sağlamak için enerji bağlantısının yeniden kurulması üzerinde çalıştığını belirtti. Ukrayna’nın nükleer güvenlik denetçisi Oleg Korikov ise santraldeki yakıt stoklarının belirsiz olduğunu, jeneratörlerin tükenmesi halinde güvenlik sistemlerinin devre dışı kalabileceğini ve bunun yalnızca Ukrayna için değil, Avrupa ülkeleri için de ciddi radyasyon riski yaratabileceğini söyledi.
- Almanya Savunma Bakanı Boris Pistorius, Varşova Güvenlik Forumu’nda yaptığı açıklamada, ülkesinin Norveç’in desteğiyle 2025 sonuna kadar Ukrayna’ya iki Patriot hava savunma sistemi daha göndereceğini söyledi.
Pistorius, Rusya’nın son dönemde gerçekleştirdiği 580’den fazla İHA ve 40’tan fazla füze saldırısının Ukrayna’nın hava savunmasının güçlendirilmesinin önemini bir kez daha ortaya koyduğunu vurguladı ve Almanya’nın halihazırda üç Patriot sistemi teslim ettiğini hatırlattı.
Bakan ayrıca, Berlin’in Ukrayna’yı kararlı şekilde desteklemeye devam edeceğini ve yılda yaklaşık 9 milyar euroyu Kiev’in savunmasına ayırdığını belirtti.
- İsveç Savunma Bakanlığı, Ukrayna’ya Gripen savaş uçaklarının gönderileceğine dair Kiev’den gelen açıklamaları yalanladı.
Express gazetesine konuşan Bakan Johan Jelmstrand’ın sözcüsü, “Çalışmalar hâlâ devam ediyor, bu konuda yeni bir bilgimiz yok” dedi. Sözcü, Stockholm ile Kiev arasında “iyi ve derinleşmiş bir diyalog” yürütüldüğünü belirtirken, Ukraynalı Genelkurmay Başkan Yardımcısı İvan Gavrilyuk’un daha önce yaptığı “Ukrayna ilk kez Gripen alacak” sözleri bu açıklamayla çelişti.
- Rusya Federal Hava Taşımacılığı Ajansı (Rosaviatsiya), Kaluga, Krasnodar ve Stavropol havaalanlarını bu sabah karşı bir süreliğine kapattı. Ukrayna’ya ait insansız hava araçları ya da bu araçların ortaya çıkma tehdidi yalnızca bu bölgelerde değil, aynı zamanda Volgograd, Tataristan, Moskova ve Astrahan bölgeleri ile Ukrayna sınırına komşu diğer bölgelerde de rapor edildi.
29 Eylül Pazartesi
- Rusya Devlet Başkanlığı Sözcüsü Dmitri Peskov bugünkü basın toplantısında ABD'nin Ukrayna'ya Tomahawk füzeleri verebileceği yönünde çıkan haberleri yorumladı.
Peskov "Moskova, Washington yönetiminin Ukrayna'ya Tomahawk füzelerinin tedarik edilmesi olasılığına dair açıklamalarından haberdar ve bu açıklamaları dikkatle analiz ediyor. Moskova'nın olası Tomahawk tedarikine vereceği yanıt, ancak potansiyel tehditler netleştikten sonra belirlenebilecektir. Ukrayna topraklarından bu füzeleri kimin yönlendireceği ve fırlatacağını anlamak önem taşıyor, Amerikalılar mı yoksa Ukraynalılar mı?" ifadelerini kullandı.
Peskov ayrıca "Cephelerdeki durumu Kiev rejimi için değiştirebilecek sihirli bir formül bulunmuyor. Ukrayna sorununun çözümünde yaşanan duraklama, Kiev'in diyalog kurma konusundaki isteksizliğinden kaynaklanmaktadır." şeklinde konuştu.
- Hindistan hükümet kaynaklarına dayandırılan habere göre, Hint yönetimi yeniden S-400 Triumf bataryaları veya yeni nesil S-500 Prometheus hava savunma sistemlerini satın alma olasılığını değerlendiriyor. Konuyla ilgili askeri-teknik görüşmeler, Aralık'ta Yeni Delhi'de planlanan 23. Rus-Hint zirvesi öncesi gündeme geldi.
- Rusya'nın Herson temsilcisi Vladimir Saldo'nun Telegram paylaşımına göre Rus kuvvetleri, Dinyeper Nehri'ni geçerek sol kıyıya çıkarma girişiminde bulunan bir Ukrayna çıkarma botunu imha etti. Saldo, Ukraynalı askerlerin güçlü direniş karşısında bu operasyonda başarısız olduğunu belirtti.
- Rusya'da Vladimir Putin'in imzaladığı sonbahar askere alma kararnamesiyle 1 Ekim-31 Aralık döneminde 135 bin kişinin silah altına alınacağı açıklandı. Bu rakam 2024 sonbahar döneminde askere alınanlardan fazla, 2025 bahar dönemi asker sayısından ise daha düşük.
- Polonya Başbakanı Donald Tusk, Varşova Güvenlik Konferansı'nın açılışında yaptığı konuşmada ABD ile Avrupa ülkeleri arasında Ukrayna'ya yardım konusunda "transatlantik toplulukta çatlaklar oluştuğunu" ve "dikişlerin sökülmeye başladığını" söyledi.
- Rusya, 1996'da imzalanan Avrupa İşkencenin Önlenmesi Sözleşmesi ve ek protokollerini feshetti. Putin ilgili kararnameyi imzaladı. Kararın gerekçesi olarak Avrupa Konseyi'nin Aralık 2023'ten bu yana Rus temsilcisinin İşkenceyi Önleme Komitesi'ne seçilmesini bloke etmesi gösterildi.
- Varşova Güvenlik Forumu'nda moderatörün Lukaşenko'nun barış planına ilişkin sorusuna yanıt veren Zelenskiy, "Lukaşenko'nun söylediklerine tepki vermekte zorlanıyorum" diyerek Belarus liderinin "kendi inşa ettiği izole bir dünyada 30 yıldır yaşadığını, ancak bu dünyanın bir ülke büyüklüğünde olduğunu" söyledi.
Lukaşenko daha önce yaptığı açıklamada Zelenskiy'yi "masadaki iyi teklifi" değerlendirmeye çağırmıştı.
- Ermenistan Başbakanı Paşinyan, "Trump Rotası" olarak bilinen ve Azerbaycan'ın batı bölgelerini Nahçıvan'a bağlayacak projenin detayları için ABD ile ikili görüşmelerin başladığını doğruladı. Paşinyan Armenpress'e yaptığı açıklamada, "her iki tarafın da mutabık kalacağı üçüncü tarafların dahil edilebileceğini" belirterek güvenilir ortakların sayısını artırmak istediklerini ifade etti.
- Kırım'da benzin fiyatlarına tavan fiyat getirilirken kişi başı günlük satış limiti 30 litre ile sınırlandı. Bölge Yönetimi, halkı stok yapmamaları konusunda uyararak önlemlerin bir ay süreyle geçerli olacağını duyurdu. Sivastopol'da da "araç/bidon başına 30 litre" kısıtlaması getirilmişti.
- Moskova bölge valisi Andrey Vorobyov, Voskresensk ve Kolomna’da düşürülen dört insansız hava aracından birinin yol açtığı yangında iki kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı. Vorobyov, “Voskresensk’te bir evde yangın çıktı, 76 yaşındaki bir kadın ve 6 yaşındaki torunu yaşamını yitirdi” dedi.
Vali, Voskresensk’te bazı evlerin camlarının ve cephelerinin hasar gördüğünü, sokak aydınlatmasının da devre dışı kaldığını belirtti. Başka yaralanan olmadığını kaydeden Vorobyov, ihtiyaç sahiplerine geçici konut sağlanacağını söyledi. Olay yerine sevk edilen acil servis ekiplerinin çalışmalarını sürdürdüğü bildirildi.
- ABD Başkan Yardımcısı JD Vance, Washington’un Ukrayna’ya Tomahawk seyir füzelerinin NATO ülkeleri üzerinden sağlanması seçeneğini değerlendirdiğini açıkladı. Menzili 2 bin 500 kilometreyi aşan bu sistemlerin yüksek hassasiyetli güdüm ve çok yönlü fırlatma platformu uyumluluğuna sahip olduğunu vurgulayan Vance’in çıkışı, Kiev’in uzun menzilli savunma talebinin müttefikler arasında ciddi biçimde ele alındığını gösterdi.
Vance, "Bu konudaki son sözü Başkan söyleyecek. Ancak biliyorum ki şu anda bu konuyu doğrudan müzakere ediyoruz," dedi. Vance'a göre, Trump dış politika ve savunma konularında karar verirken her zaman Amerika Birleşik Devletleri'nin çıkarlarını temel alıyor.
The Wall Street Journal, Zelenskiy’nin BM Genel Kurulu sırasında ABD’den bu silahları talep ettiğini yazmıştı; son açıklamalar, bu adımın bölgesel güvenlik dengelerinde yeni bir parametre oluşturabileceğine işaret ediyor.
Tomahawk seyir füzesi, deniz ve denizaltı platformlarından fırlatılan, yaklaşık 2 bin 500 km menzile sahip, alt-ses hızında yüksek isabetli bir silah olarak tanımlanıyor.
- JD Vance, Fox News'e yaptığı açıklamada ayrıca, Rusya'nın Ukrayna ile ikili görüşmeler ve ABD'in de dahil olduğu üçlü görüşmeler yapmayı reddettiğini söyledi.
Vance, "Biz barışa bağlılığımızı sürdürüyoruz, ancak tango yapmak için iki kişi gerek," ifadesini kullandı. Başkan yardımcısı Rusya'nın, çatışmayı sona erdirmek için adım atarak "uyanıp gerçekleri kabul edeceği" umudunu dile getirdi.
- ABD Başkanı Donald Trump’ın özel temsilcisi Keith Kellogg, Fox News’e yaptığı açıklamada Washington’un Ukrayna’nın Rusya topraklarının derinliklerine saldırılar düzenlemesine engel olmadığını vurguladı.
RBC'nın aktardığına göre Kellogg, kendisine yöneltilen “Başkan’ın pozisyonu Ukrayna’nın bu tür saldırılar yapabileceği anlamına mı geliyor?” sorusuna, “Trump’ın, Başkan Yardımcısı JD Vance’in ve Dışişleri Bakanı Marco Rubio’nun söylediklerine bakarsanız, cevap evet. ‘Elinizdeki imkanları kullanın, derinlere kadar vurun’ demek istiyoruz” diye yanıt verdi.
Kellogg, Zelenskiy’nin Trump’la yaptığı görüşmede 2 bin 500 kilometre menzilli Tomahawk füzelerinin teslimini talep ettiğini hatırlatarak, “Bu konuda henüz verilmiş bir karar yok” dedi. Vance’in de daha önce bu talebin Washington’da “ciddi şekilde tartışıldığını” belirttiğini ekledi. Buna karşılık Kremlin, uzun menzilli saldırı kısıtlamalarının kaldırılmasını “tehlikeli bir karar” olarak nitelendirmiş ve Putin, böyle bir adımın “NATO ülkelerinin doğrudan savaşa girmesi” anlamına geleceğini söylemişti.
- NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Ukrayna’daki savaşın sonunda büyük olasılıkla müzakerelerle biteceğini söyleyerek, “Her çatışma sona erer, ancak her zaman müzakerelerle değil. İkinci Dünya Savaşı’nı koşulsuz kazandık, Soğuk Savaş’ı Reagan ve Thatcher ile birlikte kazandık. Ukrayna örneğinde ise çatışma büyük ihtimalle müzakerelerle bitecek” dedi.
Rutte, Zelenskiy’nin barış anlaşması ya da ateşkesten sonra ülkesinin korunacağına emin olması gerektiğini vurguladı ve “Zelenskiy şunu bilmeli: ülkesi, herhangi bir barış anlaşması ya da ateşkesten sonra da korunacak” dedi.
NATO’nun Ukrayna’ya desteğinin süreceğini de belirten Rutte, “ABD ve müttefikler güvenlik garantileri üzerinde çalışıyor; böylece barış sağlandığında kalıcı olacak” ifadelerini kullandı.
Kremlin Sözcüsü Peskov ise geçtiğimiz hafta, “Rusya müzakere sürecine açık kalmaya devam ediyor, Başkan Putin çatışma siyasi ve diplomatik yollarla çözülsün diye çok şey yapıyor” açıklamasında bulunmuştu.
- Macaristan Başbakanı Viktor Orban, TikTok’ta yayımladığı videoda ABD Başkanı Donald Trump’ın kendisini evinde eşiyle akşam yemeği yerken telefonla aradığını anlattı.
Orban, “Gece geç saatlerde eşimle huzur içinde yemek yiyordum, birden Amerika Birleşik Devletleri Başkanı mutfağımıza ‘telefonla girdi’” diyerek sohbetin Macaristan’ın Rus petrolü ve gazından vazgeçip geçemeyeceği üzerine olduğunu söyledi.
Orban, “Elbette ulusal çıkarlarımızı doğru şekilde savundum, olması gerektiği gibi” ifadelerini kullandı ve görüşmeden sonra yemeğine devam ederek ünlü Macar yemeği leçoyu bitirdiğini esprili bir dille aktardı.
- Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko, NATO’da gündeme gelen Rusya ve Belarus uçaklarının düşürülmesi fikrine sert tepki göstererek, “Onlar helikopter ya da uçağımızı düşürürse, cevap anında gelir” dedi.
Polonya sınırındaki Białowieża ormanına sık sık uçtuğunu hatırlatan Lukaşenko, “Onlar ne yapacak, başkanın helikopterini mi vuracak? Biz de oturup, kusura bakmayın, boş boş bakacak mıyız?” diye ekledi.
NATO’nun bu tür açıklamalarla sadece kamuoyunu korkutmaya çalıştığını savunan Belarus lideri, “Eğer Kaliningrad üzerinde ya da başka bir yerde bir şeyimizi düşürürlerse, o zaman mecburen savaşmak zorunda kalırız, bu da kimsenin istemediği bir şey” diye konuştu. Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov da NATO’nun bu çıkışını “sorumsuzca” olarak nitelendirdi ve Rus uçuşlarının uluslararası kurallara uygun yapıldığını vurguladı.
- Polonya Dışişleri Bakanlığı, Kiev’deki Polonya Büyükelçiliği’nin konsolosluk bölümünün bir top mermisi ya da parçalarının düşmesi sonucu hafif hasar gördüğünü açıkladı.
Sözcü Pavel Vronski, “Mermi çatıyı deldi, mutfağa isabet etti. Kimse yaralanmadı, zarar önemsiz” dedi. Konsolosluk bölümünün pazartesi günü olağan şekilde çalışmaya devam edeceği bildirildi.
- Belgorod Valisi Vyaçeslav Gladkov, Ukrayna ordusunun düzenlediği roket saldırısında iki kişinin yaralandığını açıkladı. Gladkov, saldırıda bir altyapı tesisinin de hedef alındığını belirterek, “Elektrik tedarikinde oldukça ciddi kesintiler var” dedi. Kentte hastaneler ve su idaresi yedek güç kaynaklarına geçti, bölgede roket saldırısı tehlikesi uyarısı sürüyor.
- Moldova’da pazar günü yapılan parlamento seçimlerinde, oyların yüzde 78’inin sayımı tamamlandığında, Cumhurbaşkanı Maya Sandu’nun kurduğu iktidardaki Eylem ve Dayanışma Partisi (PAS) yüzde 44,53 ile önde giderken, eski devlet başkanı İgor Dodon’un Sosyalist Partisi önderliğinde kurulan sol eğilimli muhalif “Vatansever Seçim Bloğu” yüzde 27,82 oy aldı; pro-Avrupa çizgideki “Alternativa” bloğu yüzde 8,7, Renato Usatıy’ın liderliğindeki “Bizim Parti” yüzde 6,53 ve “Evde Demokrasi” hareketi yüzde 5,99’da kaldı. Katılım oranı yüzde 52,07 olarak açıklanırken, sonuçlar parlamentoda mutlak çoğunluğun hiçbir parti ya da blok tarafından elde edilemeyeceğini ve önümüzdeki dört yıl boyunca ülke politikasının koalisyonlar üzerinden şekilleneceğini ortaya koydu.
Moldova’da seçim sonuçları açıklanırken muhalefetin oluşturduğu Vatansever Blok’un liderleri, Merkez Seçim Komisyonu önünde toplanarak hile yapılmaması çağrısında bulundu. Eski Cumhurbaşkanı ve Sosyalist Parti lideri İgor Dodon, “PDS bu seçimleri kaybetti, artık parlamentoda çoğunluğu yok. Muhalefet kazandı ve birleşerek çoğunluğu oluşturabilir” dedi. Seçim Komisyonu’nun açıkladığı son verilere göre oyların yüzde 80’inden fazlası sayıldığında muhalefet partileri toplamda yüzde 49,05, iktidardaki PDS ise yüzde 44,55 oranında destek aldı.
- The Washington Post’un haberine göre ABD Başkanı Donald Trump, Savunma Bakanı Pete Hegseth’in çağrısıyla 30 Eylül’de Virginia eyaletindeki Quantico deniz piyadeleri üssünde yapılacak olağanüstü toplantıya katılacak.
Yaklaşık 800 general ve amiralin davet edildiği toplantıya başkanın bizzat katılma kararı güvenlik önlemlerini önemli ölçüde artırırken, Pentagon söz konusu acil buluşmanın nedenini açıklamadı; bazı basın organları ise bunun yaklaşan hükümet kapanması ve olası kadro değişiklikleriyle bağlantılı olabileceğini yazdı.
- Rusya’da 1970’lerden beri 4625 kHz frekansından yayın yapan kısa dalga radyo istasyonu UVB-76, 10 günlük sessizliğin ardından iki yeni şifreli mesaj yayınladı. Halk arasında “Kıyamet Radyosu” ya da “The Buzzer” olarak bilinen istasyon, Moskova saatiyle 15:41’de “НЖТИ-Njti 37687 КАПОСОРТ-Kaposort 9838 1865”, 16:58’de ise “НЖТИ-Njiti 98590 БИРЮЧИЙ-Biryuçiy 3052 9507” mesajlarını iletti. Yayın, 18 Eylül’den bu yana ilk kez gerçekleşti.
İstasyonun, otomatik nükleer karşılık sistemi Perimeter’ın bir parçası olduğuna dair teoriler bulunuyor; bu iddiaya göre bir nükleer saldırı halinde karar merkezleri yok edilse bile istasyonun sinyali, karşılık mekanizmasını harekete geçirebilecek bir unsur olarak işlev görebilir. Resmi makamlar ise istasyonun gerçek amacına dair herhangi bir açıklama yapmıyor.
28 Eylül Pazar
- Rusya Savunma Bakanlığı, dün gece Ukrayna’daki askeri sanayi tesisleri ve askeri havaalanı altyapısına uzun menzilli silahlar ile insansız hava araçlarıyla yoğun saldırı düzenlendiğini bildirdi. Bakanlık, “tüm hedeflerin başarıyla vurulduğunu” açıkladı.
- Zelenskiy, Kiev ve birçok bölgede gece boyunca yaşanan patlamaların ardından yaptığı açıklamada, Rusya’ya karşı misilleme saldırılarının süreceğini söyledi. Zelenskiy, bu saldırılarla Rusya’nın gelir kaynaklarının kesilmesini ve “diplomasiye zorlanmasını” hedeflediklerini belirtti. Kiev ve çevresiyle birlikte Zaporojye, Hmelnitskiy, Sumı, Nikolayev, Çernigov ve Odessa bölgelerinde hasar meydana geldi; yalnızca başkentte dört kişi hayatını kaybetti, toplamda ise 40 kişi yaralandı.
- Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, Zelenskiy’nin Kremlin’e saldırı tehdidini “sadece bir blöf” olarak nitelendirdi. Peskov, “Zelenskiy kendini bıçkın bir savaşçı gibi göstermeye çalışıyor, ancak cephede Ukrayna ordusunun pozisyonları giderek kötüleşiyor” dedi.
Kremlin’e yönelik olası saldırıya nasıl tepki verileceği sorusuna ise, “Bakın, bizim başkomutanımız, Cumhurbaşkanımız bu konuda daha önce konuştu. Yani bu konuda konuşmamak en iyisi. Bunu herkes anlıyor” ifadelerini kullandı.
- Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, ülkesinin enerji altyapısına yönelik saldırıların artması halinde Moskova’da da elektrik kesintilerine yol açabilecek karşı hamlelerde bulunabileceklerini açıkladı. Zelenskiy, “Eğer Ukrayna’nın başkentinde karartma tehdidi oluşursa, Kremlin bilmelidir ki aynı şey Rusya’nın başkentinde de yaşanır” ifadelerini kullandı. Ukrayna lideri, bu konuyu ABD Başkanı Donald Trump ile de görüştüğünü, Washington’un Rusya’nın enerji ve askeri üretim tesislerine yönelik misilleme saldırılarını desteklediğini belirtti.
Moskova ise söz konusu tehditlere karşılık enerji tesislerine yönelik saldırıları kabul edilemez bulduğunu tekrarlıyor. Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, enerji altyapısının doğrudan veya dolaylı olarak Ukrayna’nın askeri kapasitesine hizmet ettiğini savunmuş, bu nedenle Rus ordusunun gerekli adımları attığını söylemişti. Devlet Başkanı Vladimir Putin de eylül başında yaptığı açıklamada, Kiev’den gelen saldırılara artık tahammül edilmeyeceğini ve Rusya’nın ciddi şekilde karşılık vereceğini belirtmişti. Öte yandan Ukrayna yönetimi, olası karartmalara karşı “enerji adaları” kurarak kritik altyapının kesintisiz çalışmasını sağlamaya çalışıyor.
- Polonya Silahlı Kuvvetleri’nin operasyonel komutanlığı, Ukrayna üzerinde Rus hava kuvvetlerinin artan faaliyetleri nedeniyle savaş uçaklarının havalandığını duyurdu. Açıklamada, önleme amaçlı yapılan bu adımın Polonya hava sahasının güvenliği ve özellikle sınır bölgelerindeki sivillerin korunması için gerekli olduğu belirtildi. Hazır bekleyen avcı uçaklarının devreye sokulduğu, kara konuşlu hava savunma ve radar sistemlerinin de en yüksek alarm seviyesine geçirildiği bildirildi. Varşova daha önce de NATO ile birlikte benzer önlemler almış, son olarak eylül ayında Polonya sınırını 19 Rus insansız hava aracının ihlal ettiğini açıklamıştı. Moskova ise saldırıların yalnızca Ukrayna’daki askeri-sanayi hedeflerine yönelik olduğunu ve Polonya topraklarının hiçbir şekilde hedef alınmadığını vurguladı.
- Rusya Savunma Bakanlığı, özel askeri operasyon kapsamında Rus birliklerinin Donetsk Halk Cumhuriyeti’nde Derilovo ve Mayskoye, Dnepropetrovsk Bölgesi’nde ise Stepovoye yerleşimlerinin kontrolünü ele geçirdiğini açıkladı. Bakanlık, son 24 saatte Ukrayna ordusunun 1535 asker, bir tank ve altı zırhlı araç kaybettiğini duyurdu.
- 27 Eylül akşamı Norveç, Hollanda ve Litvanya’da hava sahalarında insansız hava araçlarının (İHA) tespit edilmesi üzerine havalimanları ve askeri üsler geçici olarak kapatıldı. Amsterdam yakınındaki Schiphol Havalimanı’nda pist 45 dakika süreyle kapatılırken, Vilnius Uluslararası Havalimanı’nda üç İHA nedeniyle yedi uçuş gecikti. Norveç’te de Erland Hava Üssü üzerinde bir İHA görüldüğü bildirildi. Yetkililer olayları araştırırken, Moskova Avrupa’daki hava sahası ihlallerinde Rusya’nın dahli olmadığını savundu.
- Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile Birleşmiş Milletler Genel Kurulu kapsamında yaptığı görüşmede, iki ülke arasındaki “rahatsızlık yaratan konular” üzerine üçüncü tur istişarelerin bu sonbaharda yapılacağını açıkladı.
Lavrov, vizeler, büyükelçiliklerin çalışması, Rusya’ya ait mülkler ve diplomatik temsilciliklerin günlük işleyişine dair sorunların gündeme geleceğini belirtti. Görüşmede ayrıca Moskova’nın, Alaska’da Rusya ve ABD liderleri tarafından belirlenen çerçeveye bağlı kalmaya hazır olduğu, Ukrayna’daki çatışmanın kök nedenlerinin ortadan kaldırılması için Washington’la işbirliğini sürdüreceği vurgulandı. ABD tarafı ise, uzun vadeli çözüm için Rusya’nın “anlamlı adımlar atması” gerektiğini ifade etti.
- Lavrov, BM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada NATO ve AB’ye sert uyarılarda bulunarak ülkesine yönelik her türlü saldırıya “kararlı bir karşılık” verileceğini söyledi. Lavrov, bazı Batılı siyasetçilerin Rusya ile savaşın kaçınılmaz olduğunu öne sürerek halklarını buna hazırladığını, hatta Kaliningrad ve diğer Rus topraklarına saldırıdan söz ettiklerini hatırlattı.
Moskova’nın ne NATO’ya ne de Avrupa Birliği’ne saldırı planı olmadığını vurgulayan Lavrov, artan askeri tehditlerin kabul edilemez olduğunu belirtti. Açıklamalar, Başkan Vladimir Putin’in kısa süre önce yaptığı ve Rusya’nın gerekirse sadece sözle değil, askeri-teknik önlemlerle de karşılık verebileceğini ifade ettiği açıklamalarla örtüştü.
- Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Aralık ayında Hindistan’a resmi bir ziyaret gerçekleştireceğini açıkladı. Lavrov, Putin ile Başbakan Narendra Modi’nin kısa süre önce Çin’in Tienjin kentinde düzenlenen Şanghay İşbirliği Örgütü zirvesinde görüştüklerini hatırlatarak, Moskova ile Yeni Delhi arasındaki ilişkilerin “özel ayrıcalıklı stratejik ortaklık” temelinde ilerlediğini vurguladı. Bakan, ticaret, finans, ekonomi, savunma sanayi ve insani ilişkiler dahil geniş kapsamlı bir gündemin bulunduğunu, ayrıca iki ülkenin ŞİÖ, BRICS ve ikili kanallar üzerinden yakın koordinasyonu sürdürdüğünü belirtti.
- NATO, Danimarka hava sahasında tespit edilen insansız hava araçları nedeniyle Baltık Denizi’ndeki “Baltic Sentry” (Baltık Nöbetçisi) misyonunu genişletme kararı aldı.
Reuters’in aktardığına göre, ittifak bölgede istihbarat, gözetleme ve keşif platformlarıyla birlikte en az bir hava savunma fırkateynini devreye sokacak. Ocak 2025’te başlatılan bu görev, Baltık ülkelerinin kritik altyapısını (veri ve enerji iletim kabloları, gaz boru hatları, denizüstü rüzgar santralleri) korumayı amaçlıyor. Kremlin ise daha önce Rusya’ya yöneltilen deniz altı kablolarını sabote etme suçlamalarını temelsiz ve absürt olarak nitelendirmişti.
- Almanya’nın Hamburg kentinde NATO’nun “Red Storm Bravo” tatbikatı 25–27 Eylül tarihleri arasında yapıldı ve Soğuk Savaş’tan bu yana bölgede gerçekleştirilen en büyük askeri tatbikat olarak kayda geçti. Yaklaşık 500 asker, polis, itfaiye, kamu kurumları ve özel sektör temsilcisinin katıldığı tatbikatın ana odağını “askerî-sivil işbirliği” oluşturdu.
Üç gün boyunca insansız hava araçlarına karşı kentsel savunma senaryoları ve limandaki bir korvette yaralıların tahliyesiyle ilgili tatbikatlar gerçekleştirildi. Ancak etkinlik, Hamburg’da protestoları da beraberinde getirdi. Yüzlerce kişi NATO karşıtı sloganlarla sokaklara çıktı.
- İşçi Partisi lideri İngiliz siyasetçi George Galloway ve eşi Putri Gayatri Pertiwi, Moskova’dan Abu Dabi aktarmalı uçuşla Londra Gatwick Havalimanı’na iniş yaptıklarında terörle mücadele birimi tarafından kısa süreliğine durduruldu.
Metropolitan Polisi, 2019 Terörle Mücadele ve Sınır Güvenliği Yasası uyarınca yapılan bu işlemin rutin sorgulama ve kontrol amaçlı olduğunu, herhangi bir gözaltı uygulanmadığını açıkladı.
Galloway’in liderliğini yaptığı İşçi Partisi ise olayı, “Rusya ve Çin’le savaşa gidişe karşı çıkan siyasi muhalifleri sindirme girişimi” olarak nitelendirdi. Uzun yıllardır Britanya ve ABD’nin dış politikasını sert şekilde eleştiren Galloway, son olarak 2024’te ara seçimlerde parlamentoya girmiş, ancak genel seçimlerde yeniden seçilememişti.
- Rusya Savunma Bakanlığı, hangi hastalıkların askerlik sözleşmesi yapılmasına engel olacağını belirleyen listeyi genişletmeyi teklif etti. Bakanlığın hazırladığı ve kamuoyuna sunulan yeni projede 35 hastalık yer alıyor. Bu kapsamda HIV, tüberküloz, şeker hastalığı, psikiyatrik rahatsızlıklar, epilepsi ve bronşiyal astım gibi sağlık sorunları bulunan kişiler, kısmi uygunluk alsalar bile seferberlik döneminde ya da savaş zamanında Rus ordusunda sözleşmeli askerlik yapamayacak. Yeni düzenleme kabul edilirse, 2023 yılında yürürlüğe giren ve 26 hastalık içeren önceki liste yürürlükten kalkacak.
Söz konusu değişiklikler, Rusya’da 2022’de ilan edilen kısmi seferberlik sonrası yürürlüğe giren düzenlemelerin devamı niteliğinde değerlendiriliyor. O dönem binlerce kişi askere çağrılırken, 2023 ve 2024 yıllarında yüz binlerce Rus vatandaşı herhangi bir mobilizasyon ilanı olmadan kendi isteğiyle sözleşme imzaladı. Başkan Vladimir Putin, yeni bir mobilizasyona gerek olmadığını vurgulamış, 2023’te 300 binden fazla kişinin gönüllü olarak askere gittiğini açıklamıştı. Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitriy Medvedev ise 2024 yılında 450 bin kişinin Savunma Bakanlığı’yla kontrat imzaladığını, ayrıca 40 bin kişinin gönüllü birliklere katıldığını söylemişti.
- Mali Başbakanı Abdoulaye Maiga, BM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada Ukrayna’yı terörist gruplara kamikaze insansız hava aracı tedarik eden başlıca ülkelerden biri olmakla suçladı. Maiga, bazı Batılı devletlerin Kiev’e silah desteğini sürdürmesinin uluslararası terörizmin yayılmasına katkı sağlayacağını öne sürdü. Başbakan, Ukrayna’nın 2024 Temmuz ayında Mali güvenlik güçlerine Tinzaouaten’de düzenlenen saldırıya katıldığını açıkça kabul ettiğini hatırlatarak, bu tavrı kınadıklarını ve Ukraynalı yetkililerin uluslararası platformları “bir tiyatro sahnesiyle karıştırdığını” söyledi.
27 Eylül Cumartesi
- Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, BM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, Moskova’nın Ukrayna’ya güvenlik garantileri konusunda yalnızca kendi güvenliğini ve hayati çıkarlarını garanti altına alan koşullar temelinde müzakere etmeye hazır olduğunu belirtti.
Lavrov, Kiev yönetiminin kontrolündeki bölgelerde yaşayan Rusların ve Rusça konuşan nüfusun haklarının tam anlamıyla iade edilmesi ve korunmasının bu sürecin ön şartı olduğunu vurguladı.
Bakan, şu ana kadar Ukrayna ve Avrupalı ülkelerde “dürüstçe anlaşmaya hazır” bir yaklaşım görmediklerini ifade etti. Lavrov ayrıca Rusya’nın defalarca NATO ülkelerine yükümlülüklerini hatırlattığını, bağlayıcı güvenlik garantileri konusunda uzlaşma çağrıları yaptığını ancak bu önerilerin sürekli görmezden gelindiğini dile getirdi.
- Belgorod Valisi Vyaçeslav Gladkov, kente Ukrayna ordusu tarafından roket saldırısı düzenlendiğini açıkladı. Gladkov’un verdiği bilgilere göre saldırı sonucu yol kaplamasında hasar oluştu, bir ticari binanın camları kırıldı, bir apartmanda iki katta pencereler patladı ve 10 araç şarapnel parçalarıyla zarar gördü. İlk belirlemelere göre can kaybı ya da yaralı bulunmuyor. Bölge yönetimi saat 18.48’de füze saldırısı alarmı verirken, 19.12’de tehlikenin sona erdiğini duyurdu. Ayrıca öğleden sonra insansız hava aracı tehdidi nedeniyle alarm ilan edilmiş, Rusya Savunma Bakanlığı 13.00–17.00 saatleri arasında iki drone’un düşürüldüğünü bildirmişti.
- Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, İsrail yapımı Patriot hava savunma sisteminin bir aydır Ukrayna’da görev yaptığını açıkladı. Kiev’in kasım sonuna kadar iki ek sistem daha almayı umduğunu belirten Zelenskiy, ayrıca Rusya’nın insansız hava araçlarına karşı mücadele için çeşitli ülkelere danışmanlık göndermeyi planladıklarını, bazı ülke temsilcilerinin ise Ukrayna’da eğitim göreceğini söyledi. Ukrayna heyetinin eylül sonu ya da ekim ayında ABD’ye giderek askeri ve mali yardımlar konusunda görüşmeler yapacağı da bildirildi.
- Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Başkalarının trajedilerinden medet ummak fırsatçılıktır, vicdansızlıktır, kan tüccarlığı yapmaktır. Biz böyle olmadık" dedi ve bölgesel konuları örnek gösterdi. Erdoğan "Dünyanın birçok ülkesi Suriye halkına sırtını döndüğünde dahi biz onları asla yalnız bırakmadık. Aynı şekilde Rusya-Ukrayna savaşında bunu yaptık. Savaş baronları ateşe benzin dökerken biz adil bir barış için çalıştık. Şimdi de Filistin’de, Gazze’de bunu yapıyoruz.” ifadelerini kullandı.
- Financial Times’in haberine göre Danimarka’da son günlerde sivil ve askeri havaalanlarının yakınında görülen insansız hava araçları, Avrupa Birliği’nin hava sahasının savunmasızlığını gözler önüne serdi. Yetkililerin bu dronları tespit edememesi veya düşürmemesi, kritik altyapının korunması konusunda ciddi bir açık bulunduğunu ortaya koydu.
Başbakan Mette Frederiksen ve güvenlik kurumları kimlerin sorumlu olduğunu bilmediklerini açıklarken, Savunma Bakanı Troels Lund Poulsen mevcut yatırımlara rağmen drone tehdidini tamamen ortadan kaldıracak bir çözüm sunamadıklarını kabul etti. Askeri yetkililer, Kopenhag Havaalanı çevresindeki insansız araçları düşürmeme kararını ise yolcu dolu uçakların ve konutların yakınlığı nedeniyle aldıklarını belirtti. Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü’nden uzmanlar bu durumun, saldırı amacı taşımayan girişimler söz konusu olsa bile kritik altyapıyı korumanın devasa bir zorluk olduğunu gösterdiğini kaydetti.
- Trump'ın, 23 Eylül'de BM'de Ukrayna lideri Zelenskiy ile yaptığı görüşmede, Ukrayna'nın Rusya topraklarına saldırmak için uzun menzilli silahları kullanma kısıtlamalarının kaldırılmasına açık olduğunu söylediği bildirildi. The Wall Street Journal'ın kaynaklara dayandırdığı habere göre, ancak Trump bu konuda somut bir taahhütte bulunmaktan kaçındı.
Öte yandan, Axios haber sitesi, Trump'ın Ukrayna'ya uzun menzilli Tomahawk füzeleri satmayı reddettiğini yazdı. Zelenskiy'nin son görüşmede bu füzeleri talep ettiği, Trump'ın ise "Bu konuda birlikte çalışacağız" yanıtını verdiği belirtildi.
Axios'un haberine göre, Ukrayna makamları son bir yıl içinde 2 bin 500 km'ye varan menzili olan Tomahawk füzelerini satın almak için ABD'ye defalarca başvurmuş, ancak her seferinde olumsuz yanıt almıştı. Bu füzeler, Trump'a aylar önce iletilen silah talepler listesinde de yer alıyordu.
- Trump'ın Erdoğan'ın Rusya'dan petrol ithalatına son vermesini istemesini değerlendiren Peskov, Türkiye'nin yararına olan ticari ürünleri almaktan vazgeçmeyeceğini belirtti.
Peskov, "Türkiye, bizimle hangi konularda işbirliği yapacağına kendisi karar veren egemen bir devlet. Eğer herhangi bir ürünün ticareti Türk tarafının yararınaysa, Türkiye bunu yapmaya devam eder" dedi.
Kremlin Sözcüsü, Rusya'nın Türkiye'yle ticari ve ekonomik işbirliğine devam ettiğinin altını çizerek TürkAkım ve Mavi Akım doğalgaz boru hatlarının tam kapasiteyle çalıştığını anımsattı. (Sputnik)
- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Belarus lideri Aleksandr Lukaşenko Kremlin’de 5 saat 22 dakika süren bir görüşme gerçekleştirdi.
Zirvenin ardından konuşan Lukaşenko, Ukrayna lideri Volodimir Zelenskiy’in Rusya’nın tekliflerini reddetmesi halinde “tüm Ukrayna’yı kaybedeceğini” söyledi.
Görüşmede Belarus’taki nükleer santral projeleri, ekonomik işbirliği ve bölgesel güvenlik konuları ele alındı.
- Almanya Başbakanı Friedrich Merz, Berlin’de düzenlenen Schwarz Ecosystem Summit’te yaptığı konuşmada ülkesinin artık barış koşullarında yaşamadığını söyledi. Merz, “Biz savaş halinde değiliz, ama artık barış içinde de yaşamıyoruz” diyerek artan güvenlik tehditlerine dikkat çekti.
Alman lider, günlük sabotaj girişimlerinden veri merkezlerine yönelik saldırılara ve siber tehditlere işaret etti. Bu açıklamalar, Berlin’in Rusya ile NATO arasında muhtemel bir çatışmaya hazırlık yaptığı yönündeki haberler eşliğinde geldi.
Savunma Bakanı Boris Pistorius daha önce Alman ordusunun NATO topraklarına yönelik olası bir saldırıda Rus askerlerine karşı koymaya hazır olduğunu vurgulamıştı. Ayrıca, Almanya’nın Baltık ülkeleri ve Polonya’yı da kapsayan doğu kanadının savunmasında aktif rol alacağı, ülkenin lojistik merkez olarak öne çıkacağı belirtilmişti.
- Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Kiev yönetiminin üçüncü dünya savaşını tetikleyebilecek bir provokasyon planladığını iddia etti. Zaharova’ya göre Ukrayna, daha önce düşürülen ya da az hasarlı ele geçirilen Rus yapımı insansız hava araçlarını tamir ederek Romanya ve Polonya’daki ulaşım merkezlerine saldırı düzenlemeye ve bunu “Rusya saldırısı” gibi göstermeye hazırlanıyor.
Rus yetkili, amacın Moskova ile NATO arasında doğrudan askeri çatışma çıkarmak olduğunu öne sürdü. Zaharova ayrıca Rus yapımı Geran tipi İHA’ların Lviv’deki LORTA fabrikasında onarıldıktan sonra Polonya sınırına yakın Yavoriv üssüne getirildiğini ileri sürdü.
- Moldova Merkez Seçim Komisyonu, 28 Eylül’de yapılacak parlamento seçimlerine iki gün kala muhalefetteki Viktoria Furtunë’nin liderliğindeki “Büyük Moldova” partisinin aday listesini geçersiz sayarak seçim yarışından men etti.
Komisyon Başkanı Anjela Karaman, kararın altı üyenin çoğunluk oyuyla alındığını duyurdu. Karara karşı çıkan Furtunë, bazı komisyon üyelerinin çıkar çatışması içinde olduğunu öne sürerek oturumun ertelenmesini ve üyelerin çekilmesini talep etti ancak bu talepler reddedildi. Parti lideri, bildirimin toplantıdan sadece bir buçuk saat önce yapıldığını vurgulayıp süreci adaletsiz ve siyasi motivasyonlu olarak nitelendirdi ve kararı Temyiz Mahkemesi’nde dava edeceğini açıkladı.
- Belarus Dışişleri Bakanı Maksim Rıjenkov, Birleşmiş Milletler Genel Merkezi’nde düzenlenen Uluslararası Nükleer Silahların Tamamen Ortadan Kaldırılması Mücadele Günü oturumunda yaptığı konuşmada, ülkesinin Rusya’ya ait Oreşnik balistik füzelerini kendi topraklarında konuşlandıracağını açıkladı.
Rıjenkov, 2024 yılında imzalanan Güvenlik Garantileri Anlaşması’nın bu adımı hukuken mümkün kıldığını belirtti ve “Güvenliğimizi garanti altına almak için başka seçeneğimiz yoktu” dedi. Bakan, bu kararın bir silahlanma yarışı veya provokasyon olmadığını, tamamen savunma amaçlı ve uluslararası hukuka uygun bir önlem olduğunu vurguladı. Ayrıca Batı’nın verdiği güvenlik garantilerini ihlal ettiğini savunarak, Belarus’un bu koşullar altında söz konusu adımı atmak zorunda kaldığını ifade etti.
- BM Genel Kurulu’nun 80. yıldönümü kapsamında New York’ta yapılan BRICS Dışişleri Bakanları toplantısına katılan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Rusya ve Brezilya’nın başkanlık dönemlerinde başlatılan girişimlerin hayata geçirilmesinin önemini vurguladı.
Rusya Dışişleri Bakanlığı açıklamasına göre görüşmede, barış ve güvenliğin korunması, gelişmekte olan ülkelerin temsil gücünün artırılması için küresel yönetişim reformu, sürdürülebilir kalkınmaya destek gibi konular ele alındı. Bakanlar, BM’nin merkez rol oynadığı çok taraflılığa ve uluslararası hukuka dayalı daha adil bir dünya düzeni hedefiyle işbirliğini artırma kararlılığını teyit etti. Lavrov ise özellikle BRICS yatırım platformu, sınır ötesi ödeme girişimi, depozito-takas altyapısı, reasürans mekanizması ve tahıl borsası gibi projelerin ortaklaşa uygulanmasının önemine dikkat çekti.
- Ukraynalı monitoring projesi DeepState’in cephe hattı güncellemesine göre Rus birlikleri, Donetsk bölgesinin kuzeyinde Liman’a doğru Yampol yönünde ilerleme kaydetti. Yampol, Rus ordusunun üç yıl önce ele geçirdiği Lisiçansk’ın 20 kilometre batısında bulunuyor. Ayrıca Rus güçlerinin Donetsk, Zaporojye ve Dnipropetrovsk bölgelerinin kesişim noktasında, Velikaya Novoselka’ya yaklaşık 20 kilometre mesafede bazı mevzilerde ilerlediği bildirildi.
26 Eylül Cuma
- Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, NATO ülkelerinin hava sahasını ihlal etmesi durumunda Rus savaş uçaklarının düşürülmesi teklifini "sorumsuz" olarak nitelendirdi. Peskov, Rusya'ya yönelik hava sahası ihlali suçlamalarını da reddederek, uçuşların uluslararası kurallara uygun şekilde yapıldığını ve iddiaları destekleyecek ikna edici kanıt sunulmadığını belirtti.
Bu açıklama, İngiltere, Fransa ve Almanya büyükelçilerinin Moskova'da NATO'nun bu tür ihlallere karşı güç kullanmaya hazır olduğu yönündeki uyarısının ardından geldi.
- The Telegraph'ın haberine göre, Zelenskiy, BM Genel Kurulu kapsamında ABD Başkanı Donald Trump ile yaptığı görüşmede, yaklaşık 2500 km menzilli Tomahawk seyir füzelerini talep etti. Görüşmeyi "son derece olumlu" olarak nitelendiren kaynaklar, Zelenskiy'nin de görüşmeyi iyi ve verimli bulduğunu aktardı.
Öte yandan Kremlin Sözcüsü Peskov, Zelensky'nin tehdit içeren açıklamalarını, barış arayışından çok askeri bir retoriğin göstergesi ve sorumsuzluk olarak değerlendirdi.
- Zelenskiy, Macaristan'a ait olduğunu iddia ettiği keşif drone'larının Ukrayna hava sahasını ihlal ettiğini duyurdu ve konuyu araştırma talimatı verdi.
Diğer yandan Macaristan Başbakanı Viktor Orban, Donald Trump'a yaptığı açıklamada, ülkesinin Rus petrol ve gazından vazgeçmesi durumunda ekonomisinin "diz çökeceğini" iletmişti. Orban, IMF raporuna atıfta bulunarak enerji akışının kesilmesi halinde GSYİH'nin yüzde 4 düşüreceğini söyledi.
- Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (MAEA) Genel Müdürü Rafael Grossi, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptığı görüşmeyi değerlendirdi. Grossi, görüşmede İran'ın nükleer programı, Orta Doğu'daki gerilimler ve Ukrayna'daki nükleer tesislerin güvenliği (özellikle Zaporijya Nükleer Santrali) dahil olmak üzere kritik konuların ele alındığını belirtti. Grossi, gerçekleşen görüşmeyi "ilginç" olarak nitelendirdi.
- Tanınmış film yönetmeni ve televizyon sunucusu Tigran Keosayan, uzun süren bir komanın ardından 59 yaşında hayatını kaybetti. Keosayan'nın ölüm haberini, aynı zamanda RT televizyon kanalının genel yayın yönetmeni olan eşi Margarita Simonyan sosyal medya üzerinden duyurdu. Kremlin'den yapılan açıklamada ise Devlet Başkanı Vladimir Putin'in, Keosayan'ın ailesi ve sevenlerine taziyelerini ilettiği bildirildi.
- Rusya Adalet Bakanlığı, "yabancı ajan" olarak tanımladığı kişi ve kuruluşların resmi listesine yeni isimler ekledi. Listeye bu kez sinema eleştirmeni ve sanat tarihçisi Zinaida Pronçenko, medya yöneticisi ve iş insanı Demyan Kudryavtsev, gazeteci Andrey Kalitin, Pussy Riot grubunun avukatı Dmitri Zahvatov ve bağımsız edebiyat ödülü DAR eklendi. "Yabancı ajan" statüsü, bu kişi ve kuruluşların faaliyetleri üzerinde önemli kısıtlamalar getiriyor.
- Hollanda medyasına yansıyan haberlere göre, ülkede yabancı bir devlet lehine casusluk yaptıkları şüphesiyle iki 17 yaşındaki genç gözaltına alındı. Mahkeme, 25 Eylül'de şüphelilerden birini 14 gün süreyle tutuklarken, diğerini elektronik kelepçe takılması şartıyla aynı süreyle ev hapsine çıkardı. Savcılık, yaşları nedeniyle davayla ilgili detaylı bilgi vermezken, olayla ilgili soruşturmanın sürdüğü belirtildi. Bazı medya organları, şüphelilerin Rusya için çalıştığı iddiasını gündeme getirdi.
- Rusya Merkez Bankası, yurtdışına yapılan para transferlerine getirilen kısıtlamaların 31 Mart 2026 tarihine kadar uzatıldığını duyurdu. Bu karar, şahısların yabancı bankalara ve bazı durumlarda kendi hesaplarına bile yapacakları havaleler üzerindeki sınırlamaların devam edeceği anlamına geliyor.
- Avrupa Birliği Dış İlişkiler Başkanı Kaja Kallas, Donald Trump'ın Ukrayna'nın başarısından AB ve NATO'yu sorumlu tutan açıklamalarına yanıt verdi. Kallas, "Savaşı durduracağını vaat eden oydu. Bu yük sadece bizim sırtımızda olamaz" dedi ve NATO'nun ABD olmadan var olamayacağını, dolayısıyla sorumluluğun ortak olduğunu vurguladı.
- Rusya'nın Pskov bölgesinde, Plussa istasyonu yakınlarında sabah erken saatlerde bir demiryolu hattında patlama meydana geldi. Bölge Valisi Mihail Vedernikov, olayda can kaybı ya da yaralanma olmadığını açıkladı.
- Almanya'nın eski Şansölyesi Angela Merkel, Vladimir Putin ile olan ilişkisinin en başından beri zor olduğunu belirtti. Merkel, Sovyetler Birliği'nin dağılmasını Putin'in "20. yüzyılın en büyük felaketi" olarak nitelendirmesine karşılık, kendisinin bunu "hayatının en büyük mutluluğu" olarak gördüğünü söylediğini ve bu anlaşmazlığın ilişkilerini belirlediğini ifade etti.
- Romanya Cumhurbaşkanı Nicușor Dan, Rusya'nın Batı demokrasisine güveni sarsmaya çalıştığını ancak çatışmanın Ukrayna'nın ötesine yayılma riskinin çok düşük olduğunu söyledi. Dan, Rusya'nın bir NATO ülkesine saldırmaya hazırlandığına dair bir işaret görmediğini de ekledi.
- Norveç'teki bir mahkeme, 2006'dan beri Rus havayolu şirketi Aeroflot'a ait olduğu tespit edilen iki daireye haciz koydu. Haciz, şirketin eski bir yöneticisinin mirasçılarının açtığı tazminat davası kapsamında, bir İngiliz avukatın talebiyle gerçekleştirildi.

- ABD Başkanı Donald Trump, Ukrayna'daki çatışma nedeniyle Rus ekonomisinin kötü durumda olduğunu söyledi.
Trump, gazetecilere yaptığı açıklamada, "Her şeylerini masaya sürdükleri düşünüldüğünde durumları çok kötü. Ekonomileri berbat halde" dedi.
Amerikalı lider Rus ekonomisiyle ilgili daha önce de benzer açıklamalar yapmıştı. Trump, bu hafta daha önce de New York'ta BM Genel Kurulu kapsamında Ukraynalı lider Volodymyr Zelenskiy ile düzenlediği basın toplantısında Rus ekonomisinin "korkunç durumda" olduğunu ifade etmişti.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ise bir gün önce yaptığı açıklamada, işgücü piyasası verileri dikkate alındığında Rus ekonomisinin bir durgunluktan uzak olduğunu belirtti.
- Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Türkiye ile ABD arasında Stratejik Sivil Nükleer İşbirliği Mutabakat Zaptı imzalandığını duyurdu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beyaz Saray'da ABD Başkanı Donald Trump ile 6 yıl aradan sonra bir araya geldi. İki lider arasında gerçekleşen zirve sonrasında taraflar arasında bazı anlaşmalar imzalandı. Görüşmede yer alan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada Türkiye ile ABD arasında nükleer enerji alanında anlaşma imzalandığını belirtti.
Bakan Bayraktar, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Sayın Donald Trump'ın Beyaz Saray’da gerçekleştirdiği görüşmeye katılım sağladık.
Türkiye ile Amerika Birleşik Devletleri arasındaki köklü ve çok boyutlu ortaklığı nükleer enerji alanında daha da derinleştirecek yeni bir süreci başlattık.
Görüşme sonrası ABD Dışişleri Bakanı Sayın Marco Rubio ile birlikte liderlerin huzurunda, Stratejik Sivil Nükleer İşbirliği Mutabakat Zaptı’nı imza altına aldık.
Anlaşma kapsamında yürütülecek çalışmaların önümüzdeki dönemde her iki ülke için de karşılıklı fayda üretmesini diliyorum." (T24)
- Krasnodar'daki Afipski yerleşiminde bulunan bir petrol rafinerisinde İHA saldırısı sonucu yangın çıktı. İnsansız hava aracı enkazına Temryuk bölgesinde de rastlandı.
Bölge acil durum kurulundan yapılan açıklamada, Afipski'de 30 metrekarelik bir alanda etkili olan yangının söndürüldüğü, herhangi bir yaralanma veya hasar olmadığı bildirildi. Acil servis ekipleri olay yerinde çalışıyor.
Öte yandan Rus Federal Hava Taşımacılığı Ajansı (Rosaviatsiya), Volgograd havalimanında hava araçlarının iniş ve kalkışına geçici kısıtlama getirildiğini duyurdu.
Kurum, bu tedbirlerin uçuş güvenliğini sağlamak için gerekli olduğunu belirtti.
Ancak ilerleyen saatlerde havalimanı çalışmalarına yeniden başladı. Rosaviatsiya'nın bildirdiğine göre, havalimanı tekrar uçak kabul ediyor ve uçuşları gerçekleştiriyor.
- Bloomberg'in haberine göre, Avrupalı diplomatlar kapalı kapılar ardında Kremlin'i uyardı: "Eğer Rus uçakları NATO sınırlarını tekrar ihlal ederse, ittifak bu uçakları düşürmek de dahil olmak üzere sert bir şekilde karşılık vermeye hazır."
Yayın kuruluşunun edindiği bilgiye göre, bu tutum Moskova'da gerçeklenen gergin bir toplantıda dile getirildi. Toplantıda Birleşik Krallık, Fransa ve Almanya'nın temsilcileri, Estonya semalarında yaşanan ve üç MiG-31'in karıştığı olay protesto edildi. Temsilcilere göre bu, kazara yaşanan bir olay değil, Rus komutanlığının emriyle yapılan kasıtlı bir provokasyon.
Moskova ise iddiaları reddediyor. Rus yetkililer uçakların Estonya hava sahasını ihlal etmediğini, Polonya üzerindeki insansız hava aracı uçuşunun ise "hata" olduğunu söylüyor.
Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, Rus havacılığının uluslararası kurallara sıkı sıkıya bağlı hareket ettiğinin altını çizdi.
- Ancak NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, ittifak hava sahası ihlallerine verilecek tepki konusundaki söylemini yumuşattı.
Fox News yayınında Rutte, başlangıçta NATO hava sahasını ihlal eden uçakların düşürülmesi gerektiğini söylemişti. Ancak daha sonra CNN'e verdiği röportajda, her durumun bir tehdit değerlendirmesi gerektirdiğini açıkladı. Rutte'ye göre eğer doğrudan bir tehdit yoksa, ülkeler ihlal yapan uçaklara sadece eşlik etmekle yetinmeli.
- FlightRadar24 verilerine göre, Danimarka'nın Aalborg kenti üzerinde yeniden insansız hava araçları görüldü ve bu durum yerel havalimanının operasyonlarında aksamalara yol açtı. KL1289 sefer sayılı uçuş Amsterdam'a döndü, Kopenhag'dan kalkan SK1225 sefer sayılı uçuş ise iptal edildi.
Reuters'ın aktardığı polis verilerine göre, havalimanı üzerindeki hava sahası Perşembe günü yerel saatle 23:40'ta "şüpheli İHA faaliyeti" nedeniyle kapatıldı. Daha sonra, saat 00:35'te hava sahası yeniden açıldı. Bununla birlikte, kolluk kuvvetleri bir İHA'nın görüldüğüne dair bir teyit elde edemedi.
25 Eylül Perşembe
- Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump’la görüşmek üzere Beyaz Saray’da. İkilinin Beyaz Saray’daki son görüşmesi 13 Kasım 2019’daydı.
Açılışta Trump şöyle konuştu:
“Erdoğan sağlam bir adam. Ülkesinde ve dünyada saygı duyulan bir insan. Kendisine büyük saygım var. Çok iyi bir ilişkimiz var. Türkiye’yle ticareti artıracağız. Görüşmede Patriot Sistemi’ni, F-16 ve F-35 konularını konuşacağız. Kendisini burada ağırlamak büyük bir onur.”
Erdoğan’sa şunları söyledi:
“Gerek sayın Trump’ın birinci döneminde gerek ikinci dönemde Türkiye Amerika ilişkilerinde farklı bir süreci yaşıyoruz. Kendilerinin de az önce ifade ettiği gibi gerek F-35 konusu gerek F-35 konusu gerekse Halk Bankası’yla ilgili aramızdaki ilişkiler konusunu etraflıca konuşacağımızı inanıyorum. Heybeliada okuluyla ilgili de üzerimize ne düşerse yapmaya hazırız. Dönünce de Sayın Bartholomeos ile bu konuyu görüşme fırsatı bulacağım.”
Türkiye’den bir gazetecinin, Erdoğan’ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski’yi bir araya getirme çabaları üzerine sorusuna ABD başkanı, “Cumhurbaşkanı Erdoğan her ikisi tarafından da çok saygı görüyor. Herkes Erdoğan’a saygı duyar. Ben de öyle” diye yanıt verdi.
Ayrıca Erdoğan’ın Rusya-Ukrayna savaşına dair pozisyonundan “Sanırım isterse etkisi olabilir, şu anda çok tarafsız; tarafsız olmayı seviyor, ben de seviyorum” diye bahsetti. “Dahil olmak isterse, yapabileceği en iyi şey Rusya’dan petrol ve gaz almamak” dedi.
Trump ayrıca Suriye’ye dair soru üzerine Erdoğan için “Suriye’de eski lideri devirme mücadelesindeki başarıdan sorumlu olan kişidir” dedi. (Diken)
- NBC'nin çeşitli kaynaklara dayandırdığı habere göre, Ukrayna ve batılı müttefikleri, ABD Başkanı Donald Trump'ın Ukrayna'nın sınırları hakkındaki açıklamalarının ardından, ABD'nin Ukrayna politikasında köklü bir değişiklik beklemiyor.
Diplomatlar ve yabancı yetkililer, Trump'ın Moskova üzerindeki baskıyı artırmaya hazır olmadığı sürece söylem değişikliğinin anlam ifade etmeyeceğini, şu ana kadar somut bir adım atılmadığını belirtti. Zelenskiy yönetimine yakın bir kaynak, Trump için "Bu konuda bir şey yapmaya hazır olduğunu sanmıyorum" ifadesini kullandı.
- Öte yandan Axios'a konuşan Ukrayna Devlet Başkanı Volodymyr Zelenskiy, Rus yetkililerin sığınakların yerlerini bilmeleri gerektiğini söyleyerek, ABD'den almayı umduğu yeni uzun menzilli silahla Rus topraklarındaki hedefleri vurma ihtimaline işaret etti.
Zelenskiy, "Sığınakların nerede olduğunu bilmelerinde fayda var. İhtiyaçları olacak" dedi. Washington'dan bu silahı almaları halinde kullanacaklarını belirten Zelenskiy, Trump ile yaptığı görüşmede bu silahın adını andığını ancak kameralar karşısında detay vermeyi reddetti.
Ayrıca Zelenskiy, Trump'ın, Rus ordusunun Ukrayna'nın enerji altyapısına saldırması durumunda Ukrayna'nın Rusya'daki hedeflere misilleme yapma hakkını desteklediğini iddia etti.
Zelenskiy, Trump'a, "Putin'i müzakere masasına oturtacak" yeni bir silah sistemi talebiyle geldiğini, Trump'ın da bu konuda birlikte çalışacaklarını söylediğini öne sürdü.
- Rusya'nın Kopenhag Büyükelçiliği, Danimarka hava sahasını ihlal ettiği iddia edilen insansız hava araçlarıyla herhangi bir bağlantıları olmadığını belirterek, bu olayları "Ukrayna çatışmasını uzatmak ve diğer ülkelere yaymak için bahane" olarak kullanılabilecek "provokasyon" olarak nitelendirdi.
- Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksander Novak, benzin ihracatı yasağının tüm piyasa katılımcıları için 2025 sonuna kadar uzatıldığını ve dizel yakıt ihracatına yönelik de benzer bir kısıtlama getirildiğini açıkladı.
- Rusya Devlet Duması, 'yabancı ajan' olarak tanımlanan kişiler için cezai sorumluluğu artıran yasayı kabul etti. Yeni düzenlemeyle, bu kişiler üçüncü değil, ikinci idari ihlalde cezai sorumlulukla karşılaşabilecek.
- Estonya'nın Viru Bölge Mahkemesi, İgor Lobniy adlı vatandaşı Rusya Federal Güvenlik Servisi (FSB) için casusluk yaptığı gerekçesiyle 5 yıl hapse mahkum etti.
- Çekya'nın Moskova Büyükelçiliği, Rus vatandaşlarına turistik vizelerin başka bir seyahat amacı gösterilerek verildiği iddialarını yalanlayarak, Rus vatandaşlarından turistik vize başvurularını kabul etmediklerini teyit etti.
- New York Post gazetesinin Beyaz Saray yetkililerine dayandırdığı habere göre, Başkan Donald Trump'ın Ukrayna sınırları hakkındaki açıklamaları, politikasında köklü bir değişiklik anlamına gelmiyor.
Gazeteye konuşan bir yetkili, bu sözlerin, Moskova ve Kiev arasındaki müzakere sürecine hız kazandırmak amacıyla atılmış stratejik bir adım olduğunu belirtti.
Trump, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy ile Birleşmiş Milletler Genel Kurulu kapsamındaki görüşmesinin ardından, AB'nin desteğiyle "Ukrayna'nın eski sınırlarına kavuşabileceği" görüşünü dile getirmişti.
- İspanyol El Pais gazetesinin haberine göre, Ukraynalılar için devletin 1991 yılındaki sınırlarına tamamen dönme fikri, güncel koşullar altında bir ütopya olarak görülüyor. Gazete, özellikle cephedeki Ukraynalı askerlerin bile mevcut askeri kapasite ve kaynaklar göz önüne alındığında, bu hedefe ulaşmanın somut bir yolunu veya imkanını göremediklerini aktardı.
Haberde, Ukrayna halkının bu karamsar ve gerçekçi tepkisinin, ABD Başkanı Donald Trump'ın son açıklamasına bir yanıt olduğu belirtiliyor. Gazete, Trump'ın bu türden bir vaadine rağmen, çatışmanın yıprattığı Ukrayna toplumunda ve ordusunda, toprak kayıplarının tamamen telafi edilebileceğine dair bir inanç eksikliği olduğunu vurguluyor.
- Öte yandan, Financial Times'a göre Avrupalı yetkililer, Trump'ın Ukrayna'nın askeri başarısızlıklarından sorumluluğu AB'ye yüklemesinden endişe duyuyor. Avrupalı liderlerin bir kısmı Trump'ın güvenilirliğinden şüphe ederken, bazı hükümetler ise bu yeni pozisyonu olumlu karşıladı.
- Uluslararası Para Fonu'na göre, Macaristan'ın Rus gazından tamamen vazgeçmesi, ülkeye yaklaşık 10 milyar dolara mal olacak. Bu para GSYİH'nin yüzde 4'üne karşılık geliyor. Macaristan Başbakanlık Ofisi Başkanı Gergely Gulyaş, Rus gazından tam kopuşun en çok Macaristan'ı vuracağını açıkladı.
- Kırım'ın başı Sergey Aksyonov, akaryakıt sıkıntısı nedeniyle gerekli tüm önlemlerin alındığını duyurdu. Aksyonov, benzin istasyonlarının 95 oktan benzinle iki gün içinde, 92 oktan benzinle ise iki hafta içinde sorunsuz bir şekilde tedarik edileceğini ifade etti.
- İngiltere'nin Swindon kentinde 25 Eylül'de bir depoda patlama meydana geldi. Rus basını bölgede büyük bir drone fabrikası inşa edilmesinin planlandığını yazıyor. Savunma Bakanı John Healey, 2026'da açılması planlanan tesisin büyüklüğünü 254 bin m2 olarak duyurmuştu.
Yetkililer, patlayan deponun adı geçen tesise ait olup olmadığı konusunda açıklamada bulunmadı.
- 2 Ağustos'ta Petropavlovsk-Kamçatskiy-Tiliçiki seferini yapan Kamçatka Hava İşletmesi'ne ait An-26 tipi uçağın gövdesinde, inişin ardından hasar tespit edildi. Uçuş ekibi herhangi bir sarsıntı veya teknik bir anormallik fark edilmediği için hasar ilk değerlendirmede kuş çarpmasına bağlandı. Ancak, Rosaviatsiya'ya bağlı bölgesel komisyonun resmi soruşturması, hasarın nedeninin büyük olasılıkla bir insansız hava aracı ile çarpışma olduğu sonucuna vardı. Bu versiyonun doğrulanması halinde, olay Rusya'daki ilk uçak-İHA çarpışması olarak kayıtlara geçecek.
- ABD Başkan Yardımcısı J. D. Vance, Rusya’nın “dürüst müzakereleri” reddetmesi halinde ülkeyi “çok kötü” sonuçların bekleyeceğini söyledi. Vance, “Eğer Ruslar samimi görüşmeleri reddederse bu onların ülkesi için çok kötü olacak” dedi.
Açıklamasında Trump’ın tutumunu değiştirmediğini vurgulayan Vance, Başkan’ın Moskova’ya karşı giderek “inanılmaz derecede sabırsız” hale geldiğini, çünkü Rusya’nın savaşı durdurmak için yeterince çaba göstermediğini düşündüğünü belirtti.
Vance, Trump’ın bu savaşın hem Rusya’ya, hem Ukrayna’ya, hem de ABD’ye zarar verdiğine inandığını ve onu sona erdirmek için elinden geleni yaptığını dile getirdi.
- The Wall Street Journal’ın haberine göre, ABD Başkanı Donald Trump’a Ukrayna’nın yeni bir saldırı hazırlığında olduğu ve bunun için Amerikan istihbarat desteğine ihtiyaç duyacağı bilgisi verildi. Kaynaklara göre Trump, Kiev’e silah satışına onay vermeyi sürdürse de bu silahların Rusya topraklarına yönelik saldırılarda kullanılmasını kısıtlıyor.
WSJ, Trump’ın söylemini sertleştirmesine rağmen politikasında değişiklik olmadığını, ağır yaptırımlar ya da kapsamlı silah yardımı konusunda hâlâ isteksiz olduğunu aktardı. Kremlin ise ton değişikliğini Zelenskiy ile yapılan görüşmeye bağladı ve Trump’ın değerlendirmelerinin “Ukrayna versiyonuna” dayandığını savundu.
- ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, BM Genel Kurulu kapsamında New York’ta bir araya geldi. Yaklaşık bir saat süren görüşmede Rubio, “Başkan Donald Trump’ın çağrısını tekrarlayarak” Moskova’yı Ukrayna’daki çatışmayı sona erdirmeye ve “uzun vadeli çözüm için anlamlı adımlar atmaya” davet etti.
Rusya Dışişleri Bakanlığı ise Lavrov’un, Alaska’da liderler düzeyinde belirlenen çizgiye bağlı kalmaya hazır olduklarını, çatışmanın uzatılmasına yönelik Kiev ve bazı Avrupa başkentlerinden gelen girişimlerin “kabul edilemez” olduğunu vurguladığını açıkladı. Taraflar ayrıca ikili gündem maddelerini gözden geçirerek siyasi temasların yeniden canlandırılmasını ele aldı.
- CNN’in aktardığına göre ABD Başkanı Donald Trump, Ukrayna’nın kaybettiği tüm toprakları geri alabileceğini söyleyerek Moskova’ya baskı yapmayı ve Rusya’yı müzakere masasına oturtmayı hedefliyor.
Amerikan yetkilileri, Trump’ın bu sert ton değişikliğinin Rusya lideri Vladimir Putin’e duyduğu hayal kırıklığından kaynaklandığını belirtiyor. Ancak Avrupalı bazı yetkililer bu çıkışı dayanışma göstergesi değil, ABD’nin çatışmadan uzaklaşma arayışı olarak yorumladı.
- ABD’nin BM Daimi Temsilcisi Mike Waltz, Başkan Donald Trump’ın Rusya’ya yönelik açıklamalarını değerlendirerek, “Trump şaka yapmıyordu, Moskova’ya karşı politikasında hem sopayı hem havucu kullanmaya hazır” dedi.
Waltz, NATO ülkelerinin hava sahasını ihlal eden Rus uçaklarını vurması gerektiği yönündeki sözlerin ciddi olduğunu vurguladı ve “Ruslar başkanın mesajını anlamalı, o inanılmaz derecede ciddi; İranlılar acı şekilde gördü ki o gerçekten kâh sopa kâh havuç kullanıyor” ifadelerini kullandı.
- Trump'ın, Ukrayna’nın Avrupa desteğiyle “tüm topraklarını geri alabileceğini” söylerken, daha birkaç hafta önce Kiev’e toprak tavizi vermesi gerektiğini savunmasıı Rusya'da da tartışma konusu. Rus analist Georgi Bovt, bu ani değişimin Trump’ın Zelenskiy ile yaptığı görüşmeden sonra ortaya çıktığını, Trump’ın çoğu zaman en son kimden etkilendiyse onun görüşlerini dile getirdiğini belirtti. Moskova ise bu sert açıklamalara olağandışı bir soğukkanlılıkla karşılık verdi; Dmitriy Medvedev Trump’ı “alternatif bir gerçeklikte yaşamakla” suçladı.
Bovt’a göre Trump’ın söylemleri Avrupa’da başlangıçta memnuniyet yaratsa da sonrasında kaygı uyandırdı. Çünkü Trump, Ukrayna’nın 1991 sınırlarına dönmesini ima ederken, bunun bedelini Avrupa’nın kendi kaynaklarıyla ödemesi gerektiğini açıkça ortaya koyuyor. ABD’nin ise bu süreçte sadece silah satarak rol üstleneceğini vurgulaması, Washington’un “ellerini yıkayıp kenara çekildiği” şeklinde yorumlandı.
- Moskova Şeremetyevo Havalimanı’nda Petersburg’a gitmeye hazırlanan Rossiya Havayolları’na ait FV6097 sefer sayılı Sukhoi Superjet 100, taksi yolunda Hainan Airlines’ın Pekin’den gelen Airbus A330 uçağıyla çarpıştı. Olayda yaralanan olmadı ancak Rossiya uçağı hasar gördü ve yolcular başka bir uçağa aktarıldı. Şirket, 23.08’de yolcuların yedek uçağa binişinin başladığını ve seferin gecikmeyle de olsa Petersburg’a yönlendirildiğini açıkladı.
- Soçi Belediye Başkanı Andrey Proşunin, Ukrayna’ya ait insansız deniz araçları tehdidi nedeniyle kentteki plajlara 25 Eylül Perşembe öğle saatlerine kadar erişimin kısıtlanacağını açıkladı.
Proşunin, “Hemşehrilerimizden ve misafirlerimizden uyanık olmalarını, bugün ve yarın öğlene kadar sahil şeridinde bulunmaktan kaçınmalarını rica ediyorum. Bu süre boyunca plajlara erişimi sınırlayacağız” dedi. Karar, son günlerde Novorossiysk ve Tuapse’ye düzenlenen insansız hava ve deniz aracı saldırılarının ardından alındı; bölgede iki kişi hayatını kaybetmiş, onlarca kişi yaralanmıştı.
- Danimarka’nın Aalborg kentinde bir insansız hava aracının tespit edilmesi üzerine hava sahası geçici olarak kapatıldı ve üç uçuş başka havalimanlarına yönlendirildi. Hava Kuvvetleri Ulaştırma Havacılığı Dairesi, “Şu anda hava trafiğinin güvenli yönetimine odaklanmış durumdayız ve polisle iş birliği içinde durumu çözmeye çalışıyoruz” açıklamasını yaptı. Norwegian ve SAS’a ait uçaklar kalkış noktaları olan Kopenhag’a geri dönerken, KLM seferi başka bir havalimanına yönlendirildi.
- Rusya Devlet Başkanlığı İdaresi Birinci Başkan Yardımcısı Sergey Kiryenko, ülkesinin dijital egemenliğe sahip dünyadaki üçüncü ülke olduğunu belirterek “Tam spektrumda bu dijital egemenliğe sahip olan yalnızca üç ülke var: Amerika, Çin ve kısa süre önce onlara katılan Rusya” dedi. İnterfaks’ın aktardığına göre Kiryenko, bunun yabancı çözümlerden tamamen vazgeçmek anlamına gelmediğini, ancak Rusya’ya erişim tehditleriyle hiçbir şeyin dayatılamayacağını söyledi. Yüzlerce site, Facebook ve Instagram’ın yasaklandığını, YouTube’un yavaşlatıldığını hatırlatan Kiryenko, 30 bini aşkın yaptırımın Rus internet sektörüne uygulandığını belirterek bu baskıların “ileri büyüme için teşvik” yarattığını ifade etti. Kiriyenko, Yandex’i de “hisselerinin çoğu Batılı ortaklarda olan Hollanda merkezli bir şirket” diye tanımladı ve bunun tam anlamıyla egemen bir yapı sayılamayacağını dile getirdi.
- Reuters’in aktardığına göre Avrupa Birliği’nin Ukrayna’ya sağlamayı planladığı “reparasyon kredisi”nin tutarı 130 milyar euroya ulaşabilir. Kesin miktar, IMF’nin 2026 ve 2027 yıllarında Kiev’in finansal ihtiyaçlarını değerlendirmesinden sonra belirlenecek. Kredinin kaynağı, AB’de dondurulan yaklaşık 210 milyar avroluk Rus varlıkları olacak. Daha önce G7 zirvesinde bu varlıklardan 45 milyar euronun Ukrayna’ya yönlendirilmesi kararlaştırılmıştı. Brüksel’in hazırladığı yeni mekanizmaya göre Kiev’e aktarılacak fonlar, Rusya’dan savaş tazminatı alınması halinde geri ödenecek; bu da varlıkların doğrudan konfiskasyonundan kaçınmak isteyen AB ülkeleri için kritik bir formül niteliği taşıyor.
24 Eylül Çarşamba
- Krasnodar Valisi Veniamin Kondratyev, Ukrayna'ya ait insansız hava araçlarının Novorossiysk kent merkezine düzenlediği saldırıda iki kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı. Vali, "Novorossiysk, Kiev rejimi tarafından gün ortasında korkunç bir saldırıya uğradı" ifadelerini kullandı.
Saldırıda Novorossiysk oteli ve beş konut binasının hasar gördüğü, yangın söndürme çalışmalarının sürdüğü belirtildi. Yetkililer, biri küçük yaşta olmak üzere yedi kişinin yaralandığını ve 20 aracın hasar gördüğünü duyurdu.
Ayrıca, Trans Kafkasya Boru Hattı Konsorsiyumu'nun ofisinin de hasar aldığı ve iki çalışanın yaralandığı bildirildi.
Bölgedeki saldırılar nedeniyle Soçi Belediye Başkanı Andrey Proşunin, kentteki plajlardan insanların tahliye edildiğini açıkladı. Kararın, Karadeniz'de insansız deniz araçlarının kullanıldığı saldırı tehdidine karşı "önleyici bir tedbir" olduğu vurgulandı.
Benzer şekilde Gelencik kentinde de halk plajları ve kordonu terk etmeye çağrılırken, Tuapse belediyesi de sahil şeridinin boşaltılması talimatını verdi.
- Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, Kazakistan'ın, iki ülke lideri kabul ederse, olası Rusya-Ukrayna görüşmelerine ev sahipliği yapmaya hazır olduğunu söyledi. Tokayev, ülkesinin bir "iyi niyet hizmeti" olarak platform sağlayabileceğini ancak arabuluculuk yapmayacağını belirtti.
- Rusya Başbakanı Mihail Mişustin, 2026 yılı için ekonomik büyüme beklentisini yüzde 1,3 olarak açıkladı.
- Rusya Dışişleri Bakanlığı, Moldova'nın 28 Eylül'deki parlamento seçimlerinde OSCE/ODIHR misyonu kapsamında Rus gözlemcilerin akreditasyonunu reddetmesini protesto etmek için Moldova Büyükelçisi Lilian Darii'yi bakanlığa çağırdı.
- Ermenistan'ın Merdzavan köyünde, muhalefet partisi üyesi ve Parakar topluluğunun başı Volodya Grigoryan ve bir polis memuru arkadaşı, evlerinin önünde düzenlenen silahlı saldırıda öldürüldü. Saldırganın kimliği ve motivasyonu henüz belirlenemedi.

- Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, RBC Radyo'ya yaptığı açıklamada, Rusya-Ukrayna askeri çatışmasına ilişkin olarak ABD Başkanı Donald Trump'ın tüm ifadeleriyle aynı fikirde olamayacaklarını belirtti. Sözcü, ABD başkanının üslubundaki değişikliği ise, Trump'ın Ukraynalı lider Vladimir Zelenskiy ile yaptığı görüşmeyle açıkladı.
Peskov, "Dün aralarında bir görüşme gerçekleşti. Şüphesiz Bay Trump, olup bitenleri Zelenskiy'in anlatımıyla dinledi. Görünüşe göre, duyduğumuz değerlendirmenin nedeni işte bu versiyon" dedi.
Kremlin'in Trump'ın açıklamalarına şimdiye kadar neden tepki vermediği sorusuna ise Peskov, "Trump'ın açıklamaları yapıldığında, Moskova'da geceydi. Kremlin'in gece tepki vermesi tuhaf olurdu" yanıtını verdi.
Peskov, Rusya'nın 'kağıt kaplan olduğu' iddiasını yorumlarken ise ülkesinin kaplanla değil, ayıyla ilişkilendirildiğini söyledi. Peskov, "Kağıt ayı diye bir şey yok. Rusya ayıdır. Burada kağıttan hiçbir şey yok" ifadelerini kullandı.
Peskov, Zelenskiy'in Rusya'ya Kazakistan'da üst düzey bir toplantı yapılması teklif edildiği yönündeki sözlerini yorumlarken, Vladimir Putin'in bu tür müzakerelerin Moskova'da düzenlenmesi fikrini ortaya attığını hatırlattı.
Peskov, "Moskova derhal red cevabı aldı. Eğer diyaloğa açıksan neden gelmiyorsun?" diye sordu. Peskov'a göre, Ukraynalılar "çok sayıda teklif yağdırıyor" ve Kazakistan gündeme gelmeden önce, toplantı yeri olarak Rusya için "kesinlikle kabul edilemez" olan ülkelerden bahsetmişlerdi. Peskov, İsviçre ve Avusturya'nın da bu ülkeler arasında olduğunu ve bunların "fiilen artık tarafsız olmadıklarını" söyledi.
Peskov ayrıca "Şu anda bir savaş sürüyor ve Rusya bu savaşı kazanmalı" dedi. Peskov, "Özel askeri operasyon başka şey, etrafımızda olanlar ise bir savaş. Şu anda savaşın en şiddetli aşaması yaşanıyor ve Rusya, çocuklarımız, torunlarımız ve geleceğimiz için bu savaşı kazanmalı" ifadelerini kullandı.
- AB Savunma Komiseri Andrius Kubilius, EurActiv'e verdiği röportajda, Avrupa'da "dron duvarı" projesinin uygulanmasının bir yıl içinde tamamlanabileceğini söyledi. Kubilius'a göre, Avrupa Birliği, insansız hava araçlarını tespit etme yeteneklerini bir yıl içinde önemli ölçüde iyileştirebilir. Ancak, hedefleri izleyip imha edebilecek karada ve denizde tam teşekküllü bir ağ oluşturmak çok daha uzun zaman alacak.
- Rusya'nın Primorski Bölgesi'nde gümrük görevlileri, Çin'den gelen TIRlarda, 2 bin 700'ü aşkın drone, 200'den fazla yedek parça ve iki adet uçak tipi İHA'ya el koydu. Rusya Federal Gümrük Servisi'nin açıklamasına göre, söz konusu dronların bir kısmı gözetim kameraları, termal kameralar ve yük bırakma ekipmanları ile donatılmıştı.
Sınır kapısında gümrükçüler tarafından kontrol edilen iki TIR ile Çin'den getirilen ve bir Rus firması adına sevk edilen mallar, "oyuncak ve tüketim malları" olarak beyan edildi. Drone kutuları ise diğer malların arasına saklandı.

- ABD Başkanı Donald Trump, dün gece sosyal medyadan yayınladığı yankı yaratan paylaşımının ardından, BM'de Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile yaptıkları görüşmede de Ukrayna krizine tekrar değindi. Trump, "Ukrayna’nın kaybettiği toprakları geri alma şansına sahip olduğunu" yineledi, “Üç buçuk yıldır savaş devam ediyor, Rusya büyük bir orduya sahip ama fazla ilerleme sağlayamadı. Belki de bir kâğıttan kaplan. Ukrayna ise topraklarını geri almalı” ifadelerini kullandı.
Macron ise Trump’ın bu tutumunu desteklediğini belirterek, “Zelenskiy ile görüşmenizden sonra yayımladığınız mesaj çok doğruydu. Ukrayna’yı somut şekilde desteklersek ve Rus ekonomisi zorlanmaya devam ederse, iyi bir gelecek için fırsat var” dedi.
Cevaben Trump, Ukrayna savaşının çözümsüz göründüğünü ancak Kiev’in dirençli olduğunu dile getirdi. “Yedi binden fazla insan her hafta boşuna ölüyor. Bu çok üzücü bir durum ama Ukrayna savaşmayı bildiğini kanıtladı” diyen Trump, ABD’nin NATO’ya silah tedarikini sürdüreceğini ve “ittifakın bu silahlarla ne yapması gerektiğine kendisinin karar vereceğini” söyledi.
Görüşmenin sonunda Trump, Putin ile iyi ilişkilerinin “beklendiği gibi çözüm getirmediğini” itiraf ederek, “Benim için en büyük hayal kırıklığı Ukrayna–Rusya meselesi oldu. En kolay çözülecek sanmıştım ama öyle olmadı” dedi. Buna rağmen Trump, Zelenskiy ile Macron’un çabalarını işaret ederek Ukrayna’ya desteğin devam edeceğini belirtti.
- BM Güvenlik Konseyi’nin Ukrayna oturumunda konuşan Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, Çin’in Rusya’ya savaşı bitirmesi için baskı yapabileceğini söyledi. Zelenskiy, “Burada Çin de temsil ediliyor, Rusya’nın bugün tamamen bağımlı olduğu güçlü bir ülke. Eğer Çin gerçekten bu savaşı bitirmek isteseydi, Moskova’yı durdmaya zorlayabilirdi. Çin olmadan Putin’in Rusyası hiçbir şey” dedi. Zelenskiy Pekin’in çoğu zaman sessiz kalıp kenara çekildiğini belirtti.
Çin tarafı ise askeri destek suçlamalarını reddederek kendini tarafsız bir arabulucu olarak göstermeye çalışıyor ve çatışmanın siyasi çözümü için ateşkes ve müzakereler çağrısı yapıyor.
- Zelenskiy, Fox News’a verdiği demeçte, Trump'ın son açıklamalarından memnuın olduğunu, bunun kendisi için de "biraz sürpriz olduğunu" söyledi.
Zelenskiy, Rusya ile yapılması planlanan görüşme için Kazakistan’ın da önerilen seçeneklerden biri olduğunu söyledi, “Biz Türkiye, Suudi Arabistan, Katar, Avrupa’daki tarafsız ülkeler yani Avusturya ve İsviçre’yi önerdik. Hatta ‘Eğer Kazakistan gibi bir yerde buluşmak isterseniz biz hazırız’ dedik” dedi.
3 Eylül’de Putin, ABD Başkanı Donald Trump’ın ricasıyla böyle bir buluşmayı kabul edebileceğini, fakat Zelenskiy’nin Moskova’ya gelmeye yanaşmadığını ve böyle bir görüşmenin anlamlı olup olmadığından emin olmadığını açıklamıştı.
- Zelenskiy, BM Genel Kurulu için New York’ta yaptığı görüşmenin ardından ABD Başkanı Donald Trump’ın kendisine Putin’den daha fazla güvendiğini söyledi. Zelenskiy, Trump’ın savaşla ilgili bilgileri hem kendisinden hem Putin’den aldığını, fakat Rusya liderinin aktardıklarının “gerçeklerden uzak” olduğunu öne sürerek “Artık bana çok daha fazla güveniyor” ifadesini kullandı.
- ABD Başkanı Donald Trump’ın BM Genel Kurulu’nda yaptığı açıklamalar (NATO’nun hava sahasını ihlal eden Rus uçaklarını vurabileceği ve Ukrayna’nın AB desteğiyle kaybettiği toprakları geri alabileceği yönündeki sözleri) uluslararası kamuoyunda yankı yarattı. Trump ayrıca Macaristan’ın Rus petrolü alımını durdurabileceğini öne sürdü, Moskova’nın ekonomik olarak çöktüğünü iddia etti. Bu çıkışlar, özellikle Zelenskiy ile yan yana yapıldığı için dikkat çekti.
Rus analist Georgi Volt, Trump’ın ifadelerini “öncelikle retorik ve baskı aracı” olarak değerlendirdi. Volt’a göre, “Trump’ın söylemi gerçek bir politika değişikliğini değil, müzakere kozunu güçlendirmeye yönelik abartılı bir retoriği” yansıtıyor. Analist, NATO içinde böylesi bir adımın ancak ortak kararlarla atılabileceğini, tek başına başkanın çıkışlarının pratikte bağlayıcılığı olmadığını hatırlattı.
Volt’a göre Trump’ın bu tür çıkışları iki risk taşıyor. İlk olarak, “arabuluculuk pozisyonunun zayıflaması”; çünkü Zelenskiy’nin yanında bu kadar sert konuşmak, taraflar arasında güveni sarsıyor. İkinci olarak ise müttefikler arasında tutarsızlık yaratıyor. Volt, “Genel Sekreter ve Avrupalı liderler daha ölçülü davranırken, Trump’ın inişli çıkışlı üslubu ittifakın koordinasyonunu zorlaştırabilir” yorumunu yaptı.
- Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, BM Genel Kurulu’nun 80’inci oturumuna katılmak üzere New York’a geldi. İlk temasları arasında ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile görüşme bulunuyor. Lavrov’un genel görüşmelerdeki konuşmasını 27 Eylül’de yapması planlanıyor.
- Volgograd Valisi Andrey Boçarov, bölgedeki hava savunma birliklerinin yakıt ve enerji altyapısını hedef alan geniş çaplı insansız hava aracı saldırısını püskürttüğünü açıkladı.
Düşen parçalardan dolayı çeşitli noktalarda kuru ot yangınları çıktığını, kısa sürede söndürüldüğünü belirten Boçarov, Rudnyanskiy bölgesinde bir köyde elektrik kesintisi yaşandığını ve onarım ekiplerinin çalıştığını söyledi. İlk belirlemelere göre can kaybı ve konutlarda hasar meydana gelmezken, Volgograd Havalimanı geçici olarak uçuşlara kapatıldı.
- Rostaviatsiya temsilcisi Artyom Korenyako, Soçi ve Gelencik havalimanlarında uçuşların bu sabaha karşı geçici olarak durdurulduğunu açıkladı. Korenyako, kısıtlamaların uçuş güvenliği için alındığını belirtti. Daha önce Samara Havalimanı’nda da benzer tedbirler uygulanmış, gece yarısından itibaren Volgograd ve Saratov havalimanlarında da sınırlamalar devreye girmişti.
- Financial Times’ın haberine göre Çinli Guangxi Shipping’e ait Panama bayraklı “Heng Yang 9” adlı konteyner gemisinin 14 Eylül’de Sivastopol limanına demirlemesi, 2014’ten bu yana ilk kez bir Çin ticari gemisinin Kırım’a girişi anlamına geliyor.
Uydu görüntüleri ve transponder verilerine dayandırılan haberde geminin 2 Eylül’de İstanbul’dan ayrıldığı, 6 Eylül’de Novorossiysk açıklarında görüldüğü belirtildi. Batılı yaptırımların yabancı ticaret gemilerine Kırım limanlarını yasakladığı hatırlatılırken, Pekin’in resmi olarak bu kısıtlamaları tanımamasına rağmen Çin gemilerinin bugüne kadar Kırım’a uğramadığı vurgulandı.
- Zelenskiy’nin eşi Olena Zelenska’nın defalarca talep etmesine rağmen, ABD Başkanı Donald Trump’ın eşi Melania Trump ile görüşme gerçekleşmeyecek. Fox News’e konuşan ABD ilk hanımı danışmanı Mark Beckman, “Zelenska birkaç kez görüşme talebinde bulundu, ancak ikili görüşme olmayacak. Resmî bir program yok” dedi. Zelenskiy çifti BM Genel Kurulu için New York’a gelirken, Zelenskiy toplantılar kapsamında Trump ile bir araya geldi.
- “Minçenko Konsalting” uzmanlarının yayımladığı son “Gossovet 2.0” raporuna göre, 2026 seçim kampanyası öncesinde yedi bölge başkanının görevden alınma riski bulunuyor. Kommersan'ın haberine göre Vologda, Zaporojye, Samara ve Ulyanovsk bölgelerinin valileriyle birlikte Dağıstan, Kuzey Osetya ve Hakasya liderleri “kırmızı” bölgede yer aldı. En büyük riskin Dağıstan Başkanı Sergey Melikov’a ait olduğu belirtilirken, Ulyanovsk Valisi Aleksey Russkih ve Kuzey Osetya lideri Sergey Menyaylo’nun da koltuklarını kaybetme ihtimali öne çıkarıldı. Raporda ayrıca Hakasya Başkanı Valentin Konovalov, Vologda Valisi Georgiy Filimonov, Samara Valisi Vyaçeslav Fedorişçev ve Zaporojye Başkanı Evgeniy Balytskiy’nin de artan siyasi çatışmalar ve yerel-federal anlaşmazlıklar nedeniyle istifa baskısıyla karşı karşıya olabileceği kaydedildi.
23 Eylül Salı
- Trump, Zelenskiy ile görüşlmesinin ardından sosyal medya hesabından yeni bir mesaj yayınladı. Trump, Ukrayna’nın Rusya’ya kaybettiği tüm toprakları geri alabileceğini söyledi. Haberi "flaş" olarak duyuran AP ajansı, "Bu, ABD liderinin Kiev’e taviz vermesi yönündeki çağrısından dramatik bir dönüş anlamına geliyor" diye verdi. Trump'ın yankı yaratan son mesajı aynen şöyle:
"Ukrayna/Rusya’daki askeri ve ekonomik durumu iyice öğrenip anladıktan ve bunun Rusya’ya yarattığı ekonomik sıkıntıyı gördükten sonra, Ukrayna’nın Avrupa Birliği’nin desteğiyle, ülkesini özgün haliyle tamamen geri almak için savaşabilecek ve KAZANABİLECEK bir konumda olduğunu düşünüyorum. Zamanla, sabırla ve Avrupa’nın, özellikle de NATO’nun mali desteğiyle, bu savaşın başladığı noktadaki orijinal sınırların yeniden tesis edilmesi pekâlâ mümkündür. Neden olmasın? Rusya üç buçuk yıldır, aslında gerçek bir askeri gücün bir haftadan az sürede kazanması gereken bir savaşı amaçsızca sürdürüyor. Bu, Rusya’yı öne çıkarmıyor. Aksine, onlara tam anlamıyla “kâğıttan kaplan” görüntüsü veriyor.
Moskova’da ve Rusya’nın tüm büyük şehirlerinde, kasabalarında ve bölgelerinde yaşayan insanlar bu savaşta gerçekten neler olduğunu öğrendiklerinde; benzini uzun kuyruklar yüzünden neredeyse imkânsız hale gelen bir ortamda elde edebildiklerinde ve savaş ekonomisinde paralarının çoğunun Ukrayna’yla savaşa harcandığını, oysa Ukrayna’nın büyük bir ruha sahip olduğunu ve her geçen gün daha da güçlendiğini gördüklerinde, Ukrayna ülkesini özgün haliyle geri alabilecek ve kim bilir, belki de daha da öteye gidebilecek! Putin ve Rusya BÜYÜK bir ekonomik sıkıntı içinde, Ukrayna’nın harekete geçmesi için zaman tam da şimdi.
Her durumda, iki ülkeye de iyi dileklerimi iletiyorum. NATO’ya silah sağlamaya devam edeceğiz, NATO da bunlarla istediğini yapacaktır. Herkese bol şans!
DONALD J. TRUMP, AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ BAŞKANI"
- Moskova Borsası’nda işlemler, Trump’ın Ukrayna ve Rusya hakkındaki son açıklamaları sonrasında sert düşüş yaşadı. RBC'nın haberine göre IMOEX2 endeksi 22.06 itibarıyla yüzde 1,81 gerileyerek 2700,79 puana indi. Gün içinde kayıp yüzde 0,5’in altındayken, Trump’ın “Ukrayna, Avrupa Birliği’nin desteğiyle savaşabilecek ve tüm topraklarını geri alabilecek durumda” sözleriyle satışlar hızlandı. Açıklamanın ardından dolar kuru yükselirken, dolar/ruble vadeli kontratları geriledi.
- ABD Başkanı Donald Trump, NATO ülkelerinin Rus uçaklarının hava sahalarına girmesi halinde vurulması gerektiğine inanıp inanmadığına ilişkin soruya olumlu yanıt verdi. Trump, BM Genel Kurulu kapsamında Ukrayna lideri Volodimir Zelenski ile düzenlediği basın toplantısında bu soruya, "Evet" karşılığını verdi.
Daha sonra Amerikalı lidere müttefiklerin çabalarını destekleyip desteklemeyeceği soruldu, ancak Beyaz Saray Başkanı doğrudan bir yanıt vermekten kaçındı.
"Koşullara bağlı" diyen Trump, ittifak ülkelerinin yaz aylarında savunma bütçelerini GSYİH'lerinin yüzde 5'ine çıkarma konusunda anlaşmaya varmasını övdü.
Trump "NATO konusunda çok kararlıyız. NATO oyununu güçlendirdi. Biliyorsunuz, %2'den %5'e çıktıklarında, bu harika bir birlik göstergesiydi" dedi.
Görüşmede Zelenskiy, Slovakya’nın Rusya’dan petrol ve gaz alımını durdurabilmesi için alternatif kaynaklara ihtiyaç duyduğunu vurguladı, "Bazı Avrupa ülkelerinin petrol ve doğalgaz alımını durdurma fikrinizi tamamen destekliyoruz. Slovakya Başbakanı ile görüştüm. Alternatif yollara ihtiyaçları olduğunu düşünüyorum, o zaman fikri kabul edeceklerdir" dedi.
Trump ise, Macaristan Başbakanı Viktor Orban’ın Rus petrolü alımını, kendisiyle yapacağı görüşmeden sonra durdurabileceğini ifade etti.
ABD Başkanı, Ukrayna’nın Rus ordusunu durdurma çabasına övgüde bulunarak “Ukrayna çok güçlü bir orduyu başarıyla durduruyor, yürüttüğü mücadeleye büyük saygı duyuyoruz” dedi.
Zelenskiy ile yaptığı son görüşmeden bu yana savaşın sona erdirilmesi yönünde kaydedilen en büyük ilerlemenin ne olduğu sorulduğunda Trump, "En büyük ilerleme, Rus ekonomisinin şu anda çok kötü durumda olması. Çöküyor. Açıkçası, Ukrayna bu devasa orduyu (Rus ordusunu) durdurmakta çok iyi iş çıkarıyor" dedi.
Gazeteciler Trump'a Putin'e hala güvenip güvenmediğini sordu. Trump karşılık olarak, "bir ay içinde yanıt vereceğini" söyledi.
Bir gazeteci, Trump'a Ukrayna'ya AB'ninkine benzer güvenlik garantileri verip vermeyeceğini sordu. Trump "Konuşacağız. Umarım biraz sonra bu konuda konuşma fırsatımız olur. Bu soruyu cevaplamak için henüz çok erken" diye yanıtladı.
Zelenskiy, güvenlik garantileriyle ilgili taslağın neredeyse tamamlandığını ancak Washington’dan daha net taahhütler beklediklerini söyledi.
- Donald Trump, New York’taki BM Genel Kurulu konuşmasında, “Rusya’ya karşı çok ciddi bir gümrük tarifesi paketi hazırladık” dedi ve bunun ancak Avrupa Birliği aynı adımı attığında devreye sokulacağını vurguladı.
Trump, “Bu önlemler çok hızlı bir şekilde kan dökülmesini durdurabilir” ifadelerini kullandı. Ancak bunun için NATO ülkelerinin Rusya’dan enerji alımını tamamen durdurması gerektiğini belirtti ve Avrupalı müttefiklerini “aynı anda hem Rusya’yla savaşmak hem de ondan petrol ve gaz almakla” suçladı.
“Affedilemez bir şekilde, NATO ülkeleri bile Rusya’nın enerji ve enerji ürünlerinin büyük kısmını kesmedi, bunu iki hafta önce öğrendim ve hiç hoşuma gitmedi” diyen Trump “Bir düşünün, kendi aleyhlerine yürütülen savaşı finanse ediyorlar. Kim böyle bir şeyi daha önce duymuştur?” tepkisini gçsterdi.
Trump ayrıca Hindistan ve Çin’in Rusya’dan petrol ithalatını “dolaylı destek” olarak nitelendirdi. “Onların da ürünlerine tarifeler getirmemiz gerekiyor” diyen Trump, bu ülkelere karşı ek yaptırımlar uygulanması gerektiğini söyledi. Washington’da kongrede bekleyen yasa tasarısı da bu yönde. Tasarıya göre, “Eğer bir ülke Rusya’dan petrol almaya devam ederse ve Ukrayna’ya yardım etmezse, ABD’ye sattığı ürünlere yüzde 500 gümrük vergisi uygulanacak."
- ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Washington’un Rusya’ya yeni yaptırımlar uygulamaya hazır olmadığını, çünkü Avrupa ülkelerinin hâlâ büyük miktarda Rus petrolü ve gazı satın aldığını söyledi. Fox News’e konuşan Rubio, Başkan Donald Trump’ın gerekirse Moskova’ya ek maliyetler yükleyebileceğini bildiğini ancak önce Avrupa’nın harekete geçmesi gerektiğini vurguladı. Ona göre, Rus enerji kaynaklarının en büyük alıcıları arasında yer alan bazı AB ülkeleri tutumlarını değiştirmedikçe ABD tek taraflı adım atmayacak.
- NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Rus savaş uçaklarının ittifak hava sahasını ihlali halinde gerekirse düşürülebileceğini açıkladı. Brüksel’de yaptığı basın toplantısında Rutte, bu tür kararların anlık olarak, tehdit değerlendirmesine göre ve orantılı biçimde alındığını belirtti. Estonya’nın 19 Eylül’de üç MiG-31’in hava sahasını ihlal ettiği iddiasıyla NATO’ya başvurduğunu, fakat olayda doğrudan tehlike görülmediği için tırmanış yaşanmadığını söyledi. Tallinn, müttefiklerini 4. madde kapsamında istişareye çağırırken, Kremlin suçlamaları reddederek uçuşun Baltık Denizi’nin uluslararası sularında gerçekleştiğini savundu. Estonya Dışişleri Bakanlığı ise NATO’ya sundukları “inkâr edilemez kanıtların” varlığına işaret etti.
- The Washington Post’un haberine göre, Asya’nın en zengin iş insanı ve Reliance Industries’in sahibi Mukeş Ambani, 2022’den bu yana Rusya’dan yaklaşık 33 milyar dolar değerinde ham petrol satın aldı. Bu miktar, Moskova’nın aynı dönemdeki toplam petrol ihracatının yüzde 8’ine denk geliyor. 2021’de yalnızca 85 milyon dolarlık alım yapan Reliance’ın Rusya’dan indirimli fiyatlarla yaptığı ithalat büyük kazanç sağladı. Ancak ABD Başkanı Donald Trump, Hindistan’ın bu alımları durdurmasını isterken, Washington söz konusu ticareti gümrük tarifeleriyle ilişkilendirdi. Bu durum Ambani’yi uluslararası diplomatik bir tartışmanın merkezine taşırken, Reliance, ithalatın siyasi değil ticari nitelikte olduğunu ve uluslararası kurallara uygun yapıldığını savundu.
- Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, ABD’nin Putin’in stratejik silahların sınırlandırılması anlaşması (DSNV) konusundaki önerilerine tepkisini beklediklerini belirtirken, Ukrayna’nın insansız hava aracı saldırılarının Rusya’nın özel askeri operasyonunu durdurmayacağını vurguladı. Peskov ayrıca Polonya’nın Rus uçaklarının hava sahasını ihlal ettiği yönündeki suçlamalarını temelsiz olarak niteledi ve NATO ülkelerinden gelen benzer iddiaların hiçbir somut kanıtla desteklenmediğini, bu yüzden Moskova tarafından ciddiye alınmadığını söyledi.
- Polonya Başbakanı Donald Tusk, Belarus sınırının 25 Eylül Perşembe gece yarısı yeniden açılacağını açıkladı. Varşova, iki hafta önce Rusya ve Belarus’un ortak “Zapad-2025” tatbikatları öncesinde sınırdan yaya ve araç geçişlerini durdurmuştu. Tatbikatın arifesinde yaklaşık 20 insansız hava aracının Polonya hava sahasını ihlal etmesiyle NATO içinde savaşın başlamasından bu yana ilk kez bu ölçekte bir olay yaşanmış, bazı dronlar düşürülmüş, Polonya ve NATO uçakları havalanmıştı. Varşova dronların Rusya’ya ait olduğunu belirtirken, Kremlin suçlamaları reddetti; NATO ise karşılık olarak “Doğu Muhafızı” adlı özel bir misyon başlattı.
- Ukrayna Parlamentosu Bütçe Komitesi Başkanı Roksolana Pidlasa, bu yıl ordu için yeterli finansman bulunamayabileceğini belirterek sonbaharda savunma harcamalarını artırmak için bütçede değişiklik yapılabileceğini söyledi. Maliye Bakanı Sergey Marçenko daha önce, 2025 yılı için gerekli 39,3 milyar dolarlık dış finansmanın 30,6 milyar dolarının sağlandığını, yaklaşık 8,7 milyar doların ise yıl sonuna kadar gelmesinin beklendiğini açıklamıştı. Pidlaса, askeri harcamaların karşılanabilmesi için AB ile G7 ülkelerinin 50 milyar dolarlık ERA Loans programından elde edilecek kredilerin savunma amaçlı kullanımı konusunda anlaşmaya varılması gerektiğini vurguladı.
- Rusya Başsavcılığı, Yargıçlar Konseyi Başkanı Viktor Momotov’un yargıçlara yasak olmasına rağmen otelcilik faaliyetlerine katıldığını ve Moskova ile çeşitli bölgelerde en az 9 milyar ruble değerinde varlık edindiğini öne sürerek soruşturma baişlattı. Momotov ise Kommersant’a yaptığı açıklamada bu suçlamaları “iftira” olarak nitelendirdiğini belirtti. Sadece medyadan bilgi alabildiğini, Moskova’daki Ostankinskiy Mahkemesi’nden dava belgelerine ulaşamadığını söyleyen Momotov, kendisine yöneltilen iddialarla ilgisi olmadığını kanıtlamaya hazır olduğunu vurguladı. Ayrıca, haberlerin ardından Yargıçlar Konseyi’nin yolsuzlukla mücadele ve çıkar çatışması komisyonuna başvurarak iddiaların incelenmesini talep etti.
- Rusya’nın çeşitli bölgelerine Ukrayna tarafından dün gece ve bu sabaha karşı düzenlenen dron saldırılarında ilk kez İHA'ların yanı sıra çok sayıda "hava balonu" kullanıldığı bildirildi. RBC'nın haberine göre konuya yakın kaynaklar, daha önce bu ölçekte balonlu saldırıların kaydedilmediğini belirtirken, bunların yönlendirme açısından isabetsiz ve kontrolsüz olduğunu ifade etti. Rusya Savunma Bakanlığı ise gece boyunca 69 dronun düşürüldüğünü açıkladı.
Bakanlığın verilerine göre insansız araçlar ve balonlar gece yarısından sabah 07.00’ye kadar Belgorod, Bryansk, Kaluga, Kursk, Rostov, Ryazan, Samara, Saratov bölgeleri ile Kırım ve Moskova çevresinde etkisiz hale getirildi. Birçok bölgede saldırı tehdidi nedeniyle alışveriş merkezleri kapatıldı, Tataristan’da ise geçici olarak havaalanlarında uçuş kısıtlamaları uygulandı.
- Moskova’yı hedef alan dron saldırıları son 24 saatte yoğunlaştı. Belediye Başkanı Sergey Sobyanin, gece saatlerinde hava savunma sistemlerinin başkente doğru ilerleyen beş insansız hava aracını daha düşürdüğünü açıkladı. Böylece Moskova çevresinde bir gün içinde imha edilen dron sayısı 41’e ulaştı. Düşen parçaların bulunduğu bölgelerde acil servis ekipleri çalışmalara devam ederken, Şeremetyevo Havalimanı’nda geçici uçuş kısıtlamaları uygulandı ve Aeroflot ile Pobeda bazı seferlerinin saatlerini değiştirdi.
- Bu arada başkentin Yeni Moskova bölgesinde dün gece çok alçaktan uçan bir yolcu uçağı, apartmanların çatılarına tehlikeli şekilde yaklaşarak sakinlerde paniğe yol açtı. Life.ru haber sitesi, uçağın Vnukovo Havalimanı yönünde seyrettiği ve pilotun dron saldırıları nedeniyle irtifayı düşürdüğü iddiasını öne sürdü. Olay sırasında güçlü motor sesi mahallelerde korkuya neden olurken, resmi makamlardan uçağın ani alçalmasına dair net bir açıklama yapılmadı.
- Sputnik'in haberine göre Rusya Dış İstihbarat Servisi (SVR), Avrupa'nın Moldova'yı işgal etmeye hazırlandığını belirtti. "Avrupa'nın Moldova'yı asker konuşlandırılması ve ülkenin fiili işgali de dahil her ne pahasına olursa olsun ele geçirmeyi planladığını" bildiren SVR, bu aşamada NATO ülkelerinin silahlı kuvvetlerini Moldova sınırına yakın Romanya'da yoğunlaştırdığını vurguladı.
Açıklamada "Transdinyester'i sindirmek için Ukrayna'nın Odessa Bölgesi'ne NATO tarafından bir hava indirme operasyonu hazırlandığı, Fransa ve İngiltere'den ilk grup askerlerin Odessa'ya ulaştığı" vurgulandı.
SVR, "Bu senaryo, Romanya'daki NATO tatbikatları sırasında defalarca çalışıldı ve 28 Eylül'de Moldova'da yapılacak parlamento seçimlerinin ardından hayata geçirilebilir. Avrupalı yetkililer, Brüksel ve Kişinev tarafından hazırlanan seçim sonuçlarını çarpıtma planlarının çaresiz Moldova vatandaşlarını haklarını savunmak için sokaklara çıkmaya zorlayacağından endişe ediyor. O durumda Cumhurbaşkanı Sandu'nun talebi üzerine, Avrupa ülkelerinin silahlı güçleri, Moldovalıları Avrupa demokrasisi kisvesi altında bir diktatörlüğü kabul etmeye zorlayacak" ifadelerini kullandı.
- Reuters, Ukrayna’nın yeni aşamaya hazırlanırken artık “mucizelere” bel bağlamadığını yazdı. Habere göre Kiev, ABD’den büyük bir yardım beklemiyor ve daha çok kendi gücüne yaslanmaya yöneliyor. Ukrayna lideri Zelenskiy, BM ziyareti sırasında destek arayacak olsa da tonunu yumuşatmış görünüyor. Ajansın diplomatik kaynakları, Avrupa ülkelerinden bazılarının desteğinin azalabileceğini belirtirken, ABD Başkanı Trump’ın Rusya’ya yeni yaptırımlar uygulamasına da şüpheyle bakılıyor. Kiev’in Kırım konulu bir zirve planı ise olası barış müzakerelerini zorlaştırabilecek bir adım olarak değerlendiriliyor.
- Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Verşinin, ülkesinin Filistin’i, en az 65 bin kişinin hayatını kaybettiği korkunç felaketi beklemeden devlet olarak tanıdığını belirtti. Verşinin, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu kapsamında düzenlenen Filistin-İsrail sorununun barışçıl çözüme kavuşturulması konulu toplantıda konuştu. Verşinin, “Dünyadaki ülkelerin ezici çoğunluğu, 149 ülke olduğu gibi Rusya’nın da Filistinlilerin evlerine geri dönme ve kendi geleceğini tayin etme yönündeki meşru haklarını, kendi devletlerine dair haklı özlemlerini uzun zaman önce tanıdığını hatırlatmak isterim” ifadesini kullandı. Rus diplomat, “Rusya bunu, en az 65 bin Filistinlinin hayatına mal olan mevcut insanlık trajedisini, korkunç felaketi beklemeden yaptı” dedi. (Sputnik)
- FSB, Samara bölgesinde 1970 ve 1992 doğumlu baba ve oğulu bir dizi sabotaj eylemiyle bağlantılı olarak gözaltına aldı. Açıklamaya göre şüpheliler, Ukrayna’nın talimatıyla Samara Nehri üzerindeki demiryolu köprüsünü havaya uçurmaya hazırlanıyordu. Yapılan aramalarda 13,5 kilo patlayıcı, bomba yapımında kullanılan malzemeler ve üç insansız hava aracı bulundu. FSB, sorgularda şüphelilerin daha önce bir gaz boru hattı ve iki demiryolu köprüsünü havaya uçurduklarını, ayrıca Kuybişev rafinerisindeki patlamaya karıştıklarını kabul ettiklerini bildirdi. İki sanığa ömür boyu hapis cezasına kadar varan cezaların uygulanabileceği belirtildi.
- Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, BM Genel Kurulu'ndaki konuşmasında Türkiye'nin hem Rusya hem de Ukrayna ile nitelikli bir ilişkisinin olduğunu belirterek "Bizim gerek Rusya ile, gerekse Ukrayna ile önemli ilişkilerimiz var. Biz hiçbir zaman bu ülkelerle ayrışık bir anlayış içerisinde olmadık. Biz savaşın olmasını asla arzu etmezdik." dedi.
Fox News’e verdiği demeçte, savaşın hem Rusya'ya hem de Ukrayna'ya ciddi anlamda kayıplar verdirdiğini ifade eden Erdoğan, savaşın yakın zamanda sona ereceğini düşünmediğini dile getirdi.
Ukrayna'nın finansal açıdan bu savaşı sürdürmesinin zor olduğunu ve Avrupa'nın sonsuza kadar ekonomik yardım yapmaya devam edemeyeceğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD'nin de Kiev'e ne kadar destek olacağının net olmadığını belirtti.
Erdoğan Ukrayna’daki savaşın yakın zamanda sona ereceğine inanmadığını söyledi. “Bunun olacağına pek inanmıyorum” ifadelerini kullanan Erdoğan, yılın başında 2025 içinde barışın sağlanabileceğini umduğunu dile getirmişti.
Erdoğan, NATO’ya, Türkiye’nin Rusya ve Ukrayna ile yürüttüğü ilişki modelini örnek almasını tavsiye etti. Erdoğan, “NATO, bizim hem Rusya hem de Ukrayna’ya uyguladığımız modeli kullanmalı” diyerek Ankara’nın izlediği çizgiyi “barışçı model” olarak tanımladı.
Gazze'deki insani krizin sona ermesine ilişkin bir soruya yanıt veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Hatırlarsanız Sayın Trump bir ifade kullandı. 'Rusya-Ukrayna savaşını ben bitiririm' dedi. Bitti mi? Hala devam ediyor. Aynı şekilde 'Gazze savaşını ben bitiririm' dedi. Bitti mi? Hayır." değerlendirmesini yaptı.
- Beyaz Saray Sözcüsü Caroline Levitt, ABD Başkanı Donald Trump ile Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’in Salı günü New York’taki BM Genel Kurulu kapsamında bir araya geleceğini doğruladı. Levitt, Trump’ın yoğun diplomasi programı çerçevesinde Orta Doğu ülkelerinden liderlerle çok taraflı görüşmeler yapacağını, ayrıca BM Genel Sekreteri, Arjantin ve Avrupa Birliği liderleriyle de ayrı temaslarda bulunacağını açıkladı.
- Zelenskiy, New York’ta IMF Başkanı Kristalina Georgieva ve ABD Başkanı’nın özel temsilcisi Keith Kellogg ile görüştü. Zelenskiy, Georgieva ile dondurulmuş Rus varlıklarının Ukrayna lehine kullanılmasını ele alırken, Kellogg ile cephe hattındaki gelişmeler, Dobropilya ve Pokrovsk yakınındaki karşı taarruz sonuçları ile insansız hava araçları ve Amerikan silahlarının tedariki konusunda iş birliğini görüştü. Ayrıca Zelenskiy, Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım-Jomart Tokayev ile de temaslarda bulundu.
- Moskova Belediye Başkanı Sergey Sobyanin, kente yönelik insansız hava aracı saldırılarında düşürülen drone sayısının 20’yi geçtiğini açıkladı. Sobyanin, gece yarısı yaptığı duyuruda bir İHA’nın daha imha edildiğini, bir saatten kısa süre sonra ise hava savunma sistemlerinin bir başka aracı daha düşürdüğünü bildirdi. Daha önce 19 drone’un vurulduğunu açıklayan Sobyanin, son gelişmelerle birlikte toplam sayının 21’e çıktığını belirtti. Belediye başkanı, saldırıların püskürtülmesine ilişkin bilgileri 22 Eylül akşamı saat 19:30’dan itibaren kamuoyuyla paylaşmaya başlamıştı.
Moskova’ya yönelik saldırılar sırasında şehirde patlama sesleri de duyuldu. Kentin batısındaki Stroiteley Caddesi yakınlarında yaşanan olayda dört aracın hasar gördüğü bildirildi. Öte yandan, hava saldırısı nedeniyle Şeremetyevo Havalimanı’nda uçuşlara geçici kısıtlama getirildi. Rosaviatsiya temsilcisi Artyom Korenyako, daha sonra havaalanının yeniden uçuşlara açıldığını açıkladı. Kısıtlama sırasında Aeroflot bazı seferlerini iptal ederken, Pobeda ve diğer şirketler de uçuş programlarında değişiklik yapmak zorunda kaldı.
- Rusya Savunma Bakanlığı, 22 Eylül’de Ukrayna ordusunun insansız hava araçlarıyla gerçekleştirdiği saldırı girişiminde yalnızca dokuz saat içinde 81 dronun imha edildiğini duyurdu. Bakanlık açıklamasına göre, saldırılar 22 Eylül saat 15.00’ten gece yarısına kadar sürdü ve Ukrayna güçleri Rusya’nın dokuz farklı bölgesini hedef almaya çalıştı.
- Ukrayna’da hükümet çevrelerinde olası bir darbe senaryosunun başına ilk başbakan yardımcısı ve dijital dönüşüm bakanı Mihail Fedorov’un geçebileceği öne sürüldü. Strana.ua’nın iddiasına göre Fedorov, Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy üzerinde önemli bir etkiye sahip ve olası bir hükümet değişiminde öne çıkabilecek isimlerden biri. Haberde, yolsuzluk soruşturmaları nedeniyle Başbakan Yuliya Sviridenko’nun görevden alınabileceği, yerine geçici olarak Fedorov’un atanabileceği senaryosu aktarılıyor. Böyle bir gelişme halinde Zelenskiy’in parlamento ve hükümet üzerindeki doğrudan kontrolünün zayıflayacağı yorumu yapılıyor.
Aynı haberde, Sviridenko’ya yönelik iddiaların Ulusal Yolsuzlukla Mücadele Bürosu (NABU) tarafından yürütülen “uçak dosyası” ile bağlantılı olduğu hatırlatıldı. Bu dava, Sviridenko’nun başbakan yardımcılığı döneminde yapılan bazı seyahatlerde devlet bütçesine zarar verildiği gerekçesiyle açılmıştı.
Strana.ua, bu sürecin Zelenskiy’in yolsuzlukla mücadele kurumlarının yetkilerini sınırlayan tartışmalı yasasıyla da bağlantılı olduğunu vurguladı. Washington Post ise söz konusu yasayı Zelenskiy’in “trajik bir hata”sı olarak nitelemişti; bağımsızlıklarını kaybeden NABU ve özel yolsuzluk savcılığının yetkileri kısa süre içinde yeniden iade edilmişti.
- Rusya, yaptırımların uçuş güvenliğini tehlikeye attığını öne sürerek Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü’ne (ICAO) başvuruda bulundu.
Reuters’ın haberine göre, Moskova, Airbus ve Boeing’den oluşan 700’den fazla uçağın yedek parça ihtiyacının yaptırımlar nedeniyle karşılanamadığını ve bu durumun havacılık güvenliği açısından ciddi risk oluşturduğunu savundu.
- Polonya ile Rusya arasında insansız hava araçları üzerinden yaşanan gerilim tırmanıyor. Dışişleri Bakanı Radosław Sikorski, Rusya’ya yönelik sert bir uyarıda bulunarak “Bir füze ya da uçak daha hava sahamızı ihlal eder ve NATO topraklarına düşerse, buraya şikâyet etmeye gelmeyin. Siz uyarıldınız” dedi.
Buna karşılık Başbakan Donald Tusk, son günlerde Polonya topraklarında düşen Rus drone’larının silahsız olduğunu ve siviller için doğrudan bir tehdit teşkil etmediğini söyledi.
- Rusya Savunma Bakanlığı, 1 Ekim–31 Aralık 2024 tarihleri arasında gerçekleştirilecek sonbahar celp döneminin ayrıntılarını açıkladı.
Zorunlu askerlik hizmeti süresi 12 ay olarak korunurken, bu dönemde silah altına alınacak gençlerin özel askeri operasyon bölgesine gönderilmeyeceği, yalnızca Rusya toprakları içindeki birliklerde görev yapacakları belirtildi. Bakanlık ayrıca elektronik celp uygulamasının da resmen devreye girdiğini duyurdu. Artık çağrılar Gosuslugi portalı üzerinden kişisel hesaplara iletilecek.
Bu çağrılara 20 gün içinde yanıt vermeyenler, yasa gereği ehliyet alma hakkının askıya alınması, yurtdışına çıkış yasağı ve mal varlığına kısıtlamalar gibi yaptırımlarla karşılaşabilecek. Yeni uygulama, askerlik sürecini dijitalleştirerek çağrı sisteminin etkinliğini artırmayı hedefliyor.
- Danimarka polisi, Kopenhag Kastrup Havalimanı’nın bölge üzerinde tespit edilen iki ila üç büyük insansız hava aracı nedeniyle dün gece bir süre uçuşlara kapatıldığını açıkladı. İsveç gazetesi Aftonbladet, benzer şekilde Norveç’in başkenti Oslo’daki askeri tesisler üzerinde de dronların görüldüğünü, bu olayla bağlantılı olarak Singapur vatandaşı iki kişinin gözaltına alındığını yazdı.
- Almanya ordusunun baş askeri doktoru Ralf Hoffman, olası bir Rusya-NATO çatışmasında Alman sağlık hizmetlerinin günde 1000 yaralı askeri tedavi etmeye hazırlanmak zorunda kalacağını açıkladı.
Reuters’e konuşan Hoffman, yaralı sayısının çatışmanın yoğunluğuna ve hangi birliklerin savaşa katılacağına bağlı olacağını belirtti. Avrupa ordularının ve tıbbi servislerinin Ukrayna savaşı sonrasında Moskova ile olası bir doğrudan çatışmaya karşı hazırlıklarını hızlandırdığı kaydedildi. Hoffman, yaralanma türlerinin değiştiğini, özellikle dron saldırıları sonucu oluşan travmaların arttığını ve savaş alanından tahliyenin giderek zorlaştığını vurguladı.
22 Eylül Pazartesi
- Moskova Belediye Başkanı Sergey Sobyanin, kente yönelik insansız hava aracı saldırısının Rusya hava savunma sistemleri tarafından püskürtüldüğünü açıkladı. İlk bilgilere göre yedi dron imha edildi, herhangi bir hasar tespit edilmedi. Belediye başkanı, olay yerine tüm acil durum ekiplerinin yönlendirildiğini belirtti. Bu açıklamanın hemen ardından dört dronun daha etkisiz hale getirldiği açıklandı. Geç saatlerde toplam drone sayısı 11'i buldu.
Resmi açıklamalara göre saldırının ardından Şeremetyevo ve Vnukovo havalimanlarında uçuşlarda da aksamalar yaşandı. Özellikle Şeremetyevo gece de uzun süre kapalı kaldı. Rosaviatsiya temsilcisi Artyom Korenyako ayrıca, Yaroslavl Havalimanı’nda uçuşların geçici olarak durdurulduğunu söyledi. Kaluga Havalimanı’nda ise üç saati aşkın süredir benzer kısıtlamalar uygulanıyor. Sobyanin daha önce de 12 Eylül gecesi Moskova’ya yönelik saldırı girişiminde dokuz dronun düşürüldüğünü bildirmişti.
- Beyaz Saray, Putin’in Stratejik Silahların Azaltılması Anlaşması’nı (DSNV) mevcut süresi 2026’da dolduktan sonra da bir yıl boyunca gönüllü olarak uygulamaya devam etme niyetini olumlu karşıladı. Beyaz Saray Sözcüsü Karolayn Livitt, Washington’daki günlük basın toplantısında “Bu oldukça iyi görünüyor” ifadesini kullanarak değerlendirme yaptı. Livitt, ABD Başkanı Donald Trump’ın konuyla ilgili özel bir açıklama yapacağını da duyurdu.
- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Güvenlik Konseyi toplantısında yaptığı açıklamada, Rusya'nın olası her türlü tehdide sözle değil, askeri-teknik önlemlerle yanıt verebilecek kapasitede olduğunu söyledi.
Putin, bu duruma örnek olarak, orta ve kısa menzilli füzelerin konuşlandırılmasına ilişkin tek taraflı moratoryumdan vazgeçilmesini gösterdi. Karar, ABD'nin 2026'da Almanya'da uzun menzilli silahlar konuşlandırma planlarını açıklamasının ardından alınmıştı.
Ancak Putin, Moskova'nın her zaman için sorunların politik-diplomatik yollarla çözülmesinin tercih edildiği prensibinden hareket ettiğini vurguladı. Ülkenin savunma kapasitesini güçlendirme planlarına değinen Putin, "Ulusal caydırıcı kuvvetlerimizin güvenilirliği ve etkinliği konusunda eminiz, ancak aynı zamanda gerilimi daha da artırmak ve silahlanma yarışını körüklemekle de ilgilenmiyoruz" ifadelerini kullandı.
- Vladimir Putin ayrıca 2026'da sona erecek Stratejik Saldırı Silahlarının Azaltılması Anlaşması'nın (START) ardından, anlaşmanın merkezi sayısal sınırlamalarına bir yıl daha uymaya hazır olduklarını açıkladı. Putin, bu sürenin sonrasında ise durum analizine dayanarak, bu gönüllü öz kısıtlamaların devamına ilişkin bir karar alınacağını belirtti.
- EUObserver'ın haberine göre, AB Komisyonu'nun önerisi doğrultusunda, Rusya'ya yönelik 19. yaptırım paketinde ilk kez turizm alanında kısıtlamalar yer alabilir. Belgede, "Rusya'ya turizmle doğrudan bağlantılı hizmetlerin sağlanması yasaklanacak" ifadesi yer alıyor, ancak hangi hizmetlerin kapsanacağı netleştirilmiş değil.
Kırım'a yönelik benzer turizm kısıtlamaları 2014'ten beri yürürlükte. Öte yandan, AB'nin 2024'te Rus vatandaşlarına 552 bin Schengen turist vizesi verdiği, bunun 2023'e göre yüzde 10'luk bir artışa işaret ettiği kaydedildi.
- Rusya Savunma Bakanlığı, hava savunma sistemlerinin Pazartesi günü Rus hava sahasında 13 Ukrayna insansız hava aracını tespit edip imha ettiğini duyurdu.
- Estonya Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Joonatan Vseviov, Rus savaş uçaklarının ülkenin hava sahasını ihlal ettiğine dair "reddedilemez kanıtlar" olduğunu iddia ederek, bunu "Ukrayna'daki savaşın yan etkisi olarak" nitelendirdi ve Kremlin'i yalan söylemekle ve diğer ülkelerin egemenliğini küçümsemekle suçladı.
- Kaluga bölgesinde, manevra sırasında 18 vagonlu bir yük treninin 3 vagonu raydan çıktı.
- RT'nin Genel Yayın Yönetmeni Margarita Simonyan, kanser tedavisi gördüğünü, eşi yönetmen Tigran Keosayan'ın ise halen komada olduğunu duyurdu.
- Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler 80. Genel Kurulu’na katılmak ve çeşitli temaslarda bulunmak üzere ABD’nin New York kentine geldi. Erdoğan, BM Genel Kurulu için bulunduğu New York’ta gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Erdoğan TRT muhabirinin, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Türkiye-Rusya-Çin (TRÇ) ittifakı önerisine ilişkin sorusuna “Doğrusu ben onu tam takip edemedim, hayırlısı olsun inşallah” yanıtını verdi.
- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in bugün Güvenlik Konseyi'nin daimi üyeleriyle yapılacak toplantıda önemli açıklamalarda bulunacağı bildirildi.
Devlet Başkanı'nın sözcüsü Dmitri Peskov, "Bugün Güvenlik Konseyi'nin daimi üyeleriyle yapılacak toplantıda, saat 14.30 civarında, Devlet Başkanı'nın bir dizi önemli açıklama yapmasını bekliyoruz" dedi.
Peskov, açıklamaların hangi konulara odaklanacağı hakkında bilgi vermedi.
Putin, başkanlığını yürüttüğü Güvenlik Konseyi'nin daimi üyeleriyle düzenli olarak toplantılar gerçekleştiriyor. Son toplantı 29 Ağustos'ta yapılmıştı.
- Avrupa Birliği, Trump'ın göreve dönüşünden sonra ilk kez ABD ile yaptırımları koordine etti. Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noël Barraud, TF1 televizyon kanalına yaptığı açıklamada, AB'nin Rusya'ya yönelik 19. yaptırım paketinin ABD ile koordine edildiğini ve yakın zamanda kabul edileceğini bildirdi.
Barraud, "Önümüzdeki günlerde Avrupa Birliği, [ABD Başkanı] Donald Trump'ın iktidara dönüşünden bu yana ilk kez Amerika Birleşik Devletleri ile koordine edilen yeni ve kapsamlı bir yaptırım paketini kabul edecek" dedi.
AB Komisyonu, 19 Eylül'de Rusya'ya yönelik 19. yaptırım paketini sunmuştu. Pakette, Rus petrolünü taşıdığından şüphelenilen 118 gemiye yaptırım uygulanması, Rus bankalarının yaptırım listesine alınması ve Rus şirketleri Rosneft ve Gazprom Neft ile tam işlem yasağı getirilmesi öneriliyor.
- Rus askerleri, Dnipropetrovsk bölgesindeki Kalinovskoye yerleşimini ele geçirdi. Konuya ilişkin açıklama, Rusya Savunma Bakanlığı'nın basın servisinden yapıldı.
- Moskova'daki bir mahkeme, Biryulevo-Tovarnaya - Çertanovo istasyonları arasındaki bir ulaşım altyapı tesisini kundaklama suçlamasıyla 15 yaşındaki bir ergeni tutukladı. Konuyla ilgili açıklama, Rusya İçişleri Bakanlığı Batı Bölgelerarası Ulaştırma Soruşturma Müdürlüğü'nün basın servisi tarafından yapıldı.
- Rusya, nükleer santraller için uranyum zenginleştirmede dünya lideri olmaya devam ediyor. Bu açıklamayı, Rosatom'un Birinci Genel Müdür Yardımcısı Kirill Komarov yaptı. Komarov, ABD'nin kurulu kapasite açısından en büyük nükleer santral parkına sahip olduğunu, ancak bu santrallerin yüzde 25'inin Rus uranyumu ile beslendiğini söyledi.
Komarov, Rusya'nın uranyum zenginleştirme pazarındaki payının yaklaşık yüzde 40'a ulaştığını belirterek, "Uranyum zenginleştirmede hala dünyada birinci sıradayız. Batılı bazı ortaklarımız bu konuda ne yapmak isterse istesin, şimdilik pek başarılı olamıyorlar" dedi.
- Öte yandan ABD yönetimi, zenginleştirilmiş uranyum üretimini yeniden başlatmak için bir plan üzerinde çalışıyor. İçişleri Bakanı Douglas Bergam, ABD'nin kritik öneme sahip mineraller konusunda Çin ve Rusya'ya bağımlı hale geldiğini söyledi.
Bergam, "Amerika'nın Rusya'dan uranyum satın alması kabul edilemez, bu nedenle Enerji Bakanı Chris Wright ile birlikte, Amerika Birleşik Devletleri'nin mümkün olan en kısa sürede kendi içinde zenginleştirilmiş uranyum üretimine yeniden başlamasını sağlayacak bir plan geliştirmek için çok çalışıyoruz" dedi.
- Kırım’ın güney kıyısındaki Foros beldesinde bulunan “Foros” sanatoryumu pazar akşamı Ukrayna ordusuna ait insansız hava araçlarının saldırısına uğradı. Kırım lideri Sergey Aksyonov, Karadeniz kıyısındaki tesisi hedef alan saldırıda üç kişinin öldüğünü, 16 kişinin de yaralandığını duyurdu. Sanatoryum arazisinde birkaç bina hasar gördü, ayrıca köydeki okul binası da zarar gördü.
Rusya Savunma Bakanlığı, Kırım’a yönelik saldırının “fügas başlıklı” insansız hava araçlarıyla yapıldığını ve bunun bir terör eylemi olduğunu duyurdu.
Bakanlık, akşam saatlerinde 16’sı Karadeniz üzerinde olmak üzere toplam 22 dronun düşürüldüğünü bildirdi. Kırım yetkilileri, okulun aktarma salonunun tamamen yıkıldığını, kütüphanenin hasar gördüğünü, bir güvenlik görevlisinin de yaralandığını açıkladı.
- Alman basınına göre, Baltık Denizi üzerinde uçuş planı olmadan seyreden ve telsiz temasına girmeyen Rusya’ya ait İl-20M tipi keşif uçağı nedeniyle Alman Hava Kuvvetleri iki Eurofighter savaş uçağını havalandırdı. Olay, Polonya’nın Rus jetlerini kendi ekonomik bölgesini ihlal etmekle suçlamasının ve Estonya’nın hava sahası ihlali iddiaları üzerine NATO’nun 4. maddesini işletme niyetini açıklamasının ardından gerilimin arttığı bir dönemde yaşandı.
- Rusya'nın Krasnodar bölgesinin Staroderevyankovskaya köyündeki elektrik dağıtım istasyonu, düşen insansız hava aracı parçaları nedeniyle alev aldı. Bölgesel kriz merkezi, yangının kısa sürede kontrol altına alındığını ve can kaybı yaşanmadığını bildirdi. Ayrıca Slavyansk-na-Kubani’de üç özel mülkün üzerine düşen parçalar evlerin çatılarına ve cephelerine zarar verdi, bazı pencerelerin camları kırıldı.
Kalinin ilçesine bağlı Grivenskaya köyünde ise bir evin çatısı hasar gördü ve yangın çıktı, komşu evler de şarapnel parçalarından zarar gördü. Sanayi bölgesinde kuru otların tutuşmasıyla yangın çıktığı, ancak yaralanan olmadığı açıklandı.
- Rostov bölgesi valisi Yuriy Slyusar, Taganrog ve çevresindeki bazı ilçeler üzerinde yoğun bir hava saldırısının püskürtüldüğünü açıkladı. Mil lerovo, Çertkovo ve Şolohov bölgelerinde gerçekleşen saldırıda can kaybı olmadı. Mill erovo ilçesine bağlı Krasnaya Zvezda köyünde düşen parçalardan dolayı 100 metrekarelik alanda kuru ot yangını çıktı, ancak alevler kısa sürede söndürüldü.
- İzvestiya'nun haberine göre Rusya ordusu, düm gece Kiev’in Borispol Havalimanı’nda konuşlu Amerikan yapımı Patriot hava savunma sistemine onlarca Geran tipi kamikaze drone ile saldırı düzenledi. Üç dalga halinde gerçekleşen saldırılar sırasında bölgede patlamalar yaşandı ve Kiev bölgesinde yangınlar çıktı, yetkililer üç konutta hasar oluştuğunu bildirdi.
- Ukrayna makamları, Rusya’ya ait insansız hava araçlarının saldırısı sonucu Kiev bölgesinde yangınlar çıktığını duyurdu. Bölge askeri idaresi başkanı Nikolay Kalaşnik, Borispol ilçesinde üç katlı bir apartmanda ve iki özel evde yangın çıktığını, itfaiye ve acil servis ekiplerinin olay yerinde çalıştığını açıkladı.
Ukrayna Hava Kuvvetleri’nin açıklamasına göre Rusya’ya ait insansız hava araçlarının saldırısı nedeniyle Kiev ve Kiev bölgesi başta olmak üzere Çernigov, Nikolayev ve Odessa bölgelerinde hava saldırısı alarmı verildi; dronların kuzeydoğu ve doğu yönlerinden başkente doğru ilerlediği bildirildi.
- Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, Rus ordusunun bir hafta içinde ülkeye 1500 insansız hava aracı, 1280’den fazla güdümlü hava bombası ve 50 farklı tipte füze fırlattığını, bu silahların içinde 132 binden fazla yabancı parça bulunduğunu söyledi ve AB’nin hazırladığı 19. yaptırım paketinin Rusya’ya bu bileşenlerin tedarikini engelleyecek şekilde güçlü olması gerektiğini savundu.
- Batı medyası, Rus ordusunun son haftalardaki yoğun saldırılarının amacına dair çeşitli iddialar öne sürüyor; Bloomberg’e göre diplomatik kaynaklar Kremlin’in bu hamleleri, Ukrayna’yı kendi şartlarında müzakerelere zorlamanın en etkili yolu olarak gördüğünü belirtiyor. Haberde, Alaska’da gerçekleşen görüşmelerin ardından Vladimir Putin’in, Donald Trump’ın Ukrayna’ya geniş çaplı askeri destek verme konusunda istekli olmayacağı çıkarımına vardığı ve Moskova’nın baskıyı tırmandırma kararı aldığı öne sürülüyor.
Bloomberg’e göre Kremlin’in önceliği, Ukrayna’nın enerji altyapısı ve ulaşım koridorları gibi kritik sivil hedeflere yönelik saldırıları artırmak, hem günlük yaşamı hem de savunma kapasitesini zayıflatarak Kiev yönetimini ekonomik ve toplumsal açıdan köşeye sıkıştırmak ve müzakere masasına kendi koşullarıyla oturtmak. Haberde ayrıca Putin’in Trump yönetiminin olası kısıtlı desteğini fırsat olarak gördüğü; ABD’deki politik gelişmelerin ve Trump’ın duruşunun Moskova’nın stratejik hesaplarında belirleyici rol oynadığı vurgulanıyor.
- The Wall Street Journal, Rusya’nın Ukrayna’daki yeni İHA taktiklerinin ikmal hatlarını adeta “gece kâbusuna” çevirdiğini yazdı; cephe hattının yaklaşık 20 kilometre gerisindeki yollar artık güvenli değil, lojistik büyük ölçüde felç oldu ve piyade ile ikmal birlikleri giderek daha savunmasız hale geliyor. Gazeteye konuşan askerler, menzili artırılmış kamikaze dronların ve “ana taşıyıcı” dronlarla bırakılan küçük saldırı dronlarının konuşlandırılmasının seyrini değiştirdiğini, sürü taktikleri ve taşıyıcı-dalga yöntemlerinin ikmal konvoylarını ve sivil ulaşımı riske attığını aktardı.
- Avusturya’nın önde gelen enerji şirketi OMV'nin, "gizli bilgileri Rusya’ya aktardığından şüphelenilen üst düzey bir yöneticisiyle sözleşmesini feshettiği" iddia edildi. Yerel Profil dergisine göre, Avusturya Devlet Güvenliği ve İstihbarat Dairesi (DSN) aylarca yöneticiyi izledi ve Viyana’da düzenli olarak Rusya Büyükelçiliği’nden, Batı istihbaratınca FSB ajanı olarak görülen bir diplomatla buluştuğunu tespit etti. Yöneticinin evinde yapılan aramada çok sayıda gizli belge bulundu, hakkında dava açıldı. Avusturya Dışişleri Bakanlığı, diplomatın dokunulmazlığının kaldırılması talebiyle Moskova’ya başvuru yapıldığını, aksi halde kişinin “persona non grata” ilan edilerek ülkeden çıkarılacağını doğruladı.
- BFM'in haberine göre Kırım’da akaryakıt sıkıntısı kritik boyuta ulaştı. Habere göre büyük istasyonlarda benzin tamamen tükenmiş durumda, küçük istasyonlarda ise 95 oktan litresi 76–85 rubleye satılıyor. Gazeteci Aleksandr Gorniy, birçok bölgede 92 ve 95 oktan benzinin bulunamadığını, yol üzerindeki sürücülerin dolu bir istasyon bulmak için beş-on istasyon dolaştığını belirtti. Yer yer akaryakıt sadece belediye araçlarına kuponla verilirken, Kerç’te serbest satışta yalnızca dizel bulunuyor. Sorunun başlıca nedeni olarak, rafinerilere yönelik insansız hava aracı saldırıları ve lojistikteki aksamalar gösteriliyor.
- Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Avrupa Birliği’nin Rusya’dan enerji ithalatını yüzde 80’den fazla azalttığını belirterek bu konudaki bağımlılığın “önemsiz hale geldiğini” söyledi ve Rus enerji kaynaklarından tamamen vazgeçmek için Avrupa’nın çalışmalarını tamamlaması gerektiğini vurguladı; bu açıklama, ABD Başkanı Donald Trump’ın AB’ye yönelik Rusya’ya bağımlılığı azaltma çağrılarına yanıt niteliği taşıdı.
- Macron ayrıca, Rusya’nın dondurulmuş varlıklarına el konmasının uluslararası hukuk çiğnenmeden mümkün olmadığını ve böyle bir adımın “tam bir kaosun başlangıcı” olacağını söyledi. CBS News’e konuşan Macron, özellikle Rusya Merkez Bankası’na ait varlıklara el konulamayacağını vurgulayarak bunun güven meselesi olduğunu belirtti ve devletlerin öngörülebilir davranacağını, bu varlıkların yalnızca teminat olarak kullanıldığını, buradan sağlanan gelirlerin ise Ukrayna için Avrupa’nın harcamalarına yönlendirildiğini ifade etti.
- Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Avrupa’da dondurulmuş Rus varlıklarının müsadere edilmesi halinde bunun “kaosa değil, sert karşı önlemlere” yol açacağını söyledi. Zaharova, Macron’un “uluslararası kuralların ihlali kaos yaratır” sözlerine atıfla “Kaos olmayacak, tedbirler olacak. Sert tedbirler. Bunu biliyorlar” dedi. Avrupa’da dondurulan Rus varlıklarının büyük kısmı, 200 milyar avroyu aşkın miktarla Belçika’daki Euroclear’da bulunuyor.
- Rusya ile İran, Batı yaptırımları altında enerji alanındaki stratejik iş birliğini derinleştiriyor. İran Enerji Bakanı Abbas Aliabadi, ülkesinin Rusya’ya ilk modern MGT-70 model gaz türbinini ihraç ettiğini açıkladı. Üç yıl önce imzalanan anlaşma çerçevesinde İran toplam 40 türbin tedarik etmeyi taahhüt etmişti. Siemens’in yaptırımlar nedeniyle Rusya’ya satışlarını durdurmasının ardından yaşanan ekipman açığını kapatmayı hedefleyen bu adım, Moskova’nın enerji üretim kapasitesini desteklemeyi amaçlıyor. İranlı Mapna şirketi tarafından üretilen türbinlerin 157–185 MW güce ve %32–34 verimliliğe sahip olduğu, ayrıca KDV’den muaf tutulacağı bildirildi. Rusya’da ise yerli üretim yetersiz kalırken, yetkililer orta ve yüksek güçlü türbinlerde tam yerelleştirme hedefi için 2050 yılını işaret ediyor.
ÖNEMLİ GELİŞMELER_ARŞİV HABERLERİ için
TIKLAYIN

Реклама