Basın toplantısı sırasında tüm gazeteciker söz almak için yarışırken, Putin el kaldıranlara bakıp, “Önce Türkiye’den gazeteci beyefendiye söz verelim, sonra da Gürcistan’a” dedi.
Bu sırada Türkiye’den Cihan Haber Ajansı’nın Moskova muhabirlerinden olan, Azerbaycan vatandaşı Fuad Seferov sorusunu sormaya hazırlanırken, yanındaki bir Rus gazeteci Vladimir Mamatov atılıp söz aldı.
Putin, önce “Ama siz Türkiye’den değilsiniz” diye gülerek müdahale ettiyse de, Rus gazeteci “Öyle ama ne yapalım, oldu bir kere” diye mikrofonu bırakmadı. Bu duruma salondaki gazeteciler kahkaha ve alkışlarla eşlik edince Mamatov, “Alkışlar için teşekkürler!” dedi.
Gazeteci, yaşadığı bölgede üretilen, bayat ekmekten yapılan geleneksel Rus içkisi kvasın marketlerde neden satılmadığı, neden Coca Cola kadar değer verilmediği gibi “ilginç” bir soruyu sorarken “alkollü olduğu” hissi yaratan jest, mimik ve tonla herkesi şaşırttı. Daha sonra gazetecinin alkollü olmadığı ama felç geçirdiği için konuşma bozukluğu olduğu haberleri medyaya yansıdı.
Putin bu soruya yanıt verdikten sonra, “Haydi Türk meslektaşınıza söz verelim” deyip Fuad Seferov’un sorusuyla devam etti.
Seferov sorularını şöyle yöneltti:
“Saygıdeğer Vladimir Vladimiroviç, kısa süre önce resmşi ziyaretler Türkiye’de bulundunuz. Ama gariptir ki sizden sonra Avrupalı bürokratlar da aceleyle Türkiye’yi ziyaret ettiler. Türkiye’yi Rusya’ya karşı yaptırımlarına katılmak için ikna etmek istediler. Bu konuda yorumunuzu öğrenebilir miyiz? İkinci soru: Avrupa’nın yaptırımları altında 40 yıldır yaşayan, tanınmayan Kuzey Kıbrıs devleti var. Onlar süper güç olan Rusya’dan, Kıbrıs sorununun çözümü için yardım bekliyor.”
Putin önce Kıbrıs konusuna değindi. Rus lider, “bu konuda dengeli bir politika izlemeye çalıştıklarını, iki tarafı da memnun edecek bir çözümü desteklediklerini, dışarıdan müdahalelerin sorunun çözümünde uzun ömürlü olmadığını ama belli bir iyimserlik bulunduğunu” söyledi.
Rus lider daha sonra ilk soruya döndü ve şöyle konuştu:
“Türkiye’nin yaptırımlara katılması için ikna edilmesine gelince. Bundan zaten kuşkum yoktu. Ben rada olduğumda (Ankara ziyaretini kast ediyor) Sayın Erdoğan’a dedim ki: ‘Belki bazı şeyleri kamuoyu önünde şimdi söylemeye gerek yok. Kazları ürkütmeyelim, yarın bu tarafa uçmazlar!’ dedim. Ama Sayın Erdoğan sağlam adam (krepki mujik – sert delikanlı). Bunu yapmadı. Dedim ki, ‘Bazı şeyleri ilan etmeyelim’. Ama o düşündü ve dedi ki: ‘Hayır. Açıklayalım’. Bu bizim Türk partnerlerimizin tercihiydi. O (Erdoğan) dedi ki: ‘Saklayacak şeyimiz yok. Biz kimsenin bir şeyini çalmayı düşünmüyoruz. Biz kendi ikili ilişkilerimiz üzerinde karar veriyoruz.’
Bu arada biliyorsunuz ki, bizim tarihimizde trajik ve dramatik şeyler oldu. Ve de Atatürk zamanında pek çok güzel şey. Bununla ne demek istiyorum? Avrupa’da da farklılıkları olan ülkeler ve halklar arasında sıradan olmayan şeyler yaşandı. Mesela Almanya ve Fransa arasında yaşananlar buna örnek. Onlar da ne kadar savaştılar. Hem 1’inci hem 2’nci Dünya Savaşı’nda, 1870’te. Ama modern şartlar altında aynı birlik içinde buluştular ve son derece etkin şekilde çalışıyorlar. Biz de bu iyi örnekleri almalıyız.
Bizim Türkiye ile birbiriyle uyuşan çok fazla bölgesel çıkarlarımız var. Bundan da öte, Türkiye’nin aktif katılımı olmadan bazı bölgesel sorunların çözümü mümkün olamaz. Bu nedenle ilişkilerimizin geliştirilmesiyle son derece ilgiliyiz ve bunu yapacağız.”
Basın toplantısında bir Rus gazeteci, Güney Akım boru hattı projesinin iptal edilerek yerine Türkiye'nin tercih edilmesi konusunu Başkan Putin'e sordu. Putin bu soruya şu yanıtı verdi:,
"Türkiye ekonomisi hızla büyüyor. İç pazarda ek enerji kaynaklarına ihtiyaç duyuyorlar. Daha önce Mavi Akımı inşa ettik. Şu an Türk partnerlerimiz iç pazar için fazladan gaz istiyorlar. Ne yani, ret mi edelim? Elbette elimizde olanı, talep edene satacağız.
Acaba Türkiye-Yunanistan sınırında enerji hub'ı mümkün mü? Bu bize değil AB'ye bağlı. Onlar eğer garantili, uygun, sağlam gaz temini istiyorlarsa, ihtiyaçları varsa harika! O zaman beraber çalışırız. Oradan Makedonya'ya, Sırbistan'a ve hatta Avusturya'ya uzanabilir. İstemezlerse yapmayız. Ama kimse onlara Rusya'dan daha ucuz ve güvenli gaz sağlayamaz."
18.12.2014