Projenin hayata geçirilmesi için 950 milyar ruble (12,3 milyar dolar) tahsis edildiği açıklanmıştı.
Petrol ve gazıyla "doğal kaynak ihracatçısı" diye bilinen Rusya, son dönemde ihracat kalemlerini arttırma yolunda büyük mesafe kaydetti.
Rusya'nın bu yılın ilk 8 ayında tarım ürünleri ihracatı ile ithalatı da neredeyse eşitlendi. Yüzde 14 artış gösteren ihracat 20,3 milyar rubleye çıkarken, ithalat yüzde 1,6 azalarak 20.3 milyar ruble oldu.
En fazla tarım ürünü alan ülkeler listesinin başında Çin (2,8 milyar dolar) bulunuyor. İkinci sırada Türkiye var. (2,2 milyar dolar),
Ardından Kore Cumhuriyeti (1,1 milyar dolar), Kazakistan (1,1 milyar dolar), Mısır (1,1 milyar dolar) sıralanıyor.
Rusya'nın 88 ülkeye tarımsal ürün ihracatı ithalatından fazla. Bunun tersi tablo sadece 20 ülke için geçerli.
Bu alandaki gelişmeler, 2014'te Batı'nın Rusya'ya Kırım 'ın ilhakı yüzünden uygulamaya başladığı ambargo dönemine kadar uzanıyor.
Aralık 2019'da TürkRus.Com'da çıkan haber:
Tarım geliri silahı geçti: 2019’da 24 milyar $’lık tarım ürünü satıldı
"Dev sera yatırımları ile yerli üretimde devrim yapan, üreticisini korumak için Türkiye'ye kota uygulayan Rusya, yakın zamanda Türkiye dahil, komşularına domates ihraç eder duruma gelecek.”
Bir süredir sık sık gündeme getirilen bu görüşün hayata geçme ihtimali her geçen gün artıyor. Rusya Tarım Bakanlığı ülkedeki seralarda yetiştirilen domates ve salatalıkta rekor hasat beklendiğini açıklarken, üretimin geçen yıla kıyasla yüzde 40 artması ve 1 milyon ton olarak gerçekleşen hasatın bu yıl 1,4 milyon tona çıkması bekleniyor. Rusya özellikle Türkiye ile uçak krizi yaşadıktan sonra ülkedeki sera üretimine yatırımları arttırmıştı. 2014-2018 yılları arasında 1000 hektarlık yüksek teknolojili yeni sera kuruldu. Bunun 350 hektarlık kısmı geçtiğimiz yıl kullanıma girdi.
Diğer yandan dün kamuoyuna açıklanan iki farklı alandaki veriler Rusya’nın Batı’dan gelen yaptırım baskısı altında “üretinde büyük yol aldığını” bir kez daha tartışmasız ortaya koydu.
Zira son verilere göre, kısa süre öncesinde büyük ölçüde ithalata dayalı olan Rusya, 2019’da 24 milyar dolarlık tarım ürünü ihraç etmeyi başardı.
Rusya Tarım Bakanı Dmitri Patruşev, bu rakamın aslında kendilerini tatmin etmediğini, çünkü geçen yılki seviyenin biraz altında kaldığını vurguladı.
Patruşev, gelecek beş yıl içinde Rusya’nın bu alanda ihracat rakamını 45 milyar dolara çıkaracağını söyledi. Bu arada Rusya’nın hızla büyüyen organik ürün pazarında dünya payını yüzde 15’e çıkarmayı hedeflediği de vurgulandı.
Tarım cephesinden bu başarı haberinin geldiği gün, Rusya’nın dünyada en hızlı büyüdüğü sektörlerden olan silah sanayinden de bir açıklama medyaya yansıdı.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Moskova’nın bu yıl içinde yurt dışına 13 milyar dolarlık silah ihracatı gerçekleştirdiğini belirtti. Rusya Dış Ülkelerle Askeri Teknik İşbirliği Komisyonu toplantısında konuşan Vladimir Putin, “Rus silah ve askeri araçlarının ihracatı giderek artıyor. Bu yıl içinde toplam 13 milyar dolar tutarında askeri ürün ihracatı gerçekleştirildi. Bu, geçen yılın aynı dönemindeki rakama göre 2 milyar dolardan fazla” diye konuştu.
Vladimir Putin, ‘yaptırım uygulamalarının ve haksız rekabetin artmasına rağmen’ Rusya’nın küresel silah pazarındaki konumunun güçlenmeye devam ettiğinin altını çizdi.
Yani Rusya 2019’da 13 milyar dolarlık silaha karşılık, 24 milyar dolarlık tarım ürünü ihraç ederek, “kendi kendine yeten ve fazlasıyla dünyayı ürünleri ile besleyen ülke” olma yolunda kararlı adımlarla ilerlediğini ilan etti.
Ağustos 2018'de TürkRus.Com'da yer alan ilgili haber:
Rusya artık gıdada 'net ihracatçı'
Batılı gözlemciler, Rusya'nın yaptırımlardan sonra tarım ve hayvancılık alanında yaptığı yatırımların meyvesini vermeye başladığına işaret ediyor. Buna göre, 2014'e kadar tükettiği gıdanın büyük bir bölümünü ithal eden Rusya artık net ihracatçı pozisyonunda.
Küresel Ziraat Bilgi Ağı (GAIN) adlı kuruluşun yayımladığı rapora göre, Rusya son beş yılda domuz eti ve kümes hayvanları üretiminde kendine yeter hale geldi. Rapor Rus hükümetinin 2010'da belirlediği sekiz üretim hedefinin altısına ulaşıldığını yazıyor.
GAIN raporu ayrıca tarım ve hayvancılığın 2017'de en hızlı büyüyen ekonomi dallarından biri olduğuna dikkat çekiyor. Büyüme oranı yüzde 2,4.
Rusya 2017 itibariyle dünyanın en büyük buğday ihracatçısı konumunda. GAIN analistleri Rusya'nın buğday ihracatında ABD ile küresel ölçekte, kümes hayvanları ihracatında da bölgesel ölçekte rekabet edebilir bir ülke haline geldiği düşüncesinde.
Rusya Ziraat Bankası verilerine göre, ülkede 200 binin üzerinde küçük tarım işletmesi var ve bu işletmeler tarım ve hayvancılık üretiminin yüzde 50'sini gerçekleştiriyor.
Bu konuda TürkRus.Com'da kasım 2017'de çıkan bir haber :
Batı ile Kırım yüzünden başlayan karşılıklı "ambargo" kararları ile ithal gıda ürünlerine büyük ölçüde kapıları kapatan Rusya, "mecburiyet" ile başlanan tarımsal üretim hamlesinde büyük mesafe kat etti. Domateste de Türk menşeli ürüne uçak krizi sonrası ambargo koyarak yerli üretimi, özellikle seraclığı teşvik eden Rusya, "tarımda kendine yetme" stratejisinin meyvelerini toplamaya başladı.
Rusya'da ekonomiye ilişkin son büyüme rakamlar açıklanırken, Rossiyskaya Gazeta'nın aktardığı verilere göre, ekonomik büyümede en büyük katkı tarım sektöründen geldi. Tarım sektöründe üretim geçen seneye göre yüzde 85 arttı.
Uzmanlar, Rusya'nın önümüzdeki 10 sene içinde net tarımsal ürün ihracatçısı ülke hedefine ulaşmasının mümkün olduğunu vurguluyor.
Son dönemde Rus bankalarının en fazla krediyi tarım sektöründeki büyük şirketlere verdiği, en büyük makina ithalatının da tarımda yaşandığı haberleri medyaya yansıyor.