Türkiye’deki cumhurbaşkanlığı seçimleri Rusya ile ilişkileri nasıl etkileyebilir?

"Türkiye’de 10 Ağustos’ta gerçekleştirilecek olan cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından Rus-Türk ilişkileri hangi yönde ilerlemeye devam edecek?" Rusya'nın Sesi Radyosu, Rusya'da önde gelen uzmanlarla görüşerek bu soruya yanıt aradı:
 

"İki ülke arasındaki mevcut ilişkilerde özellikle son yıllarda gözlemlenen dinamik gelişme sürecine rağmen, seçimlere katılan üç farklı adayın Cumhurbaşkanı seçilmeleri halinde bu süreci aynı şekilde desteklemeye devam edeceklerini söylemek çok da mümkün olmamaktadır.

Konuyla ilgili olarak Rusya’nın Sesi Radyosu’na değerlendirmelerde bulunan ünlü Rus uzmanlar, siz değerli dinleyicilerimiz için söz konusu adayların zafer kazanmaları halinde nasıl bir politika izleyecekleri üzerine tahminlerde bulundu.

Küresel Politikalar Dergisi Baş Editörü ve Rusya Dış Siyaset ve Savunma Politikaları Konseyi Başkanı Fedor Lukyanov, AKP’nin adayı Recep Tayyip Erdoğan’ın seçimleri kazanması halinde nasıl bir politika izleyeceği üzerine tahminlerini Rusya’nın Sesi ile paylaştı:

"Türkiye ile Rusya arasındaki ilişkiler özellikle Erdoğan döneminde oldukça güçlendi. Buradaki en büyük pay, elbette Putin ile Erdoğan arasındaki yapıcı iş ilişkilerine ait olmaktadır. Tabi bu açıdan bakıldığı takdirde, Türkiye’deki herhangi bir iktidar değişikliğini istemesini Rusya’dan beklemek abesle iştigal olacaktır. Çünkü her iki ülke de ekonomik açıdan birbirine son derece bağlıdır. Zaten Türkiye’nin Rusya’ya karşı NATO’nun güneydeki karakolu olarak işlev gördüğü 20. yüzyıl politikalarına geri dönüşü şahsi kanaatime göre artık mümkün değildir. O zamandan bu yana Türkiye için çok şey değişmiştir. Böyle bir konjonktürde de Türkiye’nin karşı karşıya kalacağı her meselede ABD’ye güvenmesi de her şeyden önce kendi çıkarlarına aykırı olacaktır. AKP adayı Erdoğan’ın Rusya ile mevcut ilişkileri geliştirmek istemesinin en büyük kanıtı da Türkiye’nin ŞİÖ üyeliğine kabul edilmesi için Putin’le yaptığı görüşmeler olmaktadır. Ankara’nın Çin’in Uygur Bölgesi’ndeki ayrılıkçı hareketlere karşı tavrı Türkiye ile Çin arasında bazı sürtüşmelerin yaşanmasına sebep olsa da Şanghay İşbirliği Örgütü, dinamik olarak gelişmeye devam eden bir organizasyon ve Rusya ile Türkiye arasındaki karşılıklı ilişkileri arttıracak bir zemin konumundadır."

Türkiye’deki muhalefet partilerinin çatı adayı olan Ekmeleddin İhsanoğlu’nun olası zaferini Federasyon Konseyi Dışişleri Komisyonu Uzmanı ve Rus-Türk İş Konseyi Üyesi Valeriy Kononov değerlendirdi:

"Muhalefetin çatı adayı olan Sayın İhsanoğlu’nun seçimi kazanması halinde Rusya ile mevcut ilişkileri geliştirmekten yana bir politika izleyeceği kanaatindeyim. İhsanoğlu’nun Rusya’ya daha önce yaptığı pek çok ziyaret ve Tataristan ile yakın ilişkileri bu durumun en büyük kanıtı olmaktadır. Sayın İhsanoğulu, eski adı İslam Konferansı Örgütü olan İslam İşbirliği Örgütü’nün başkanlığını yaptığı dönemde, gözlemci ülke statüsünden üye ülke statüsüne geçmesi konusunda Rusya’ya pek çok kez davette bulunmuştur. Genel olarak, mevcut Rus-Türk ilişkilerinin seçimlerden çıkacak sonuçlardan bağımsız olarak gelişmeye devam edeceği hususunda son derece eminim. Bu ilişkilerin gidişatını tersine çevirmek ya da bunları sekteye uğratmak artık mümkün değildir. Çünkü söz konusu ilişkiler, her iki ülke açısından da büyük yarar sağlamaktadır. Bugün gelinen noktada, Rusya’da faaliyet gösteren Türk şirketlerinin yürütmekte oldukları projelerin toplam tutarı 40 milyar dolara ulaşmakta ve Türk iş dünyasının Avrasya coğrafyasına karşı büyük bir ilgisi bulunmaktadır. Öte yandan, Türkiye’de inşa edilmekte olan Akkuyu Nükleer Enerji Santrali’nin de iki ülke arasında en az 50 yıllık bir stratejik ortaklık yaratacağını da ayrıca belirtmek isterim’’.

Seçimlerin üçüncü adayı ise programında daha çok iç siyasette yaşanan meselelere vurgu yapan Selahattin Demirtaş. Türkiye’deki Kürt partilerinden biri olan Halkların Demokratik Partisi’nin adayı olan Demirtaş’ın olası zaferini bağımsız analist ve Kurdistan.ru internet sitesinin baş editörü Vadim Makarenko değerlendirdi:

"Selahattin Demirtaş, oldukça etkili bir siyasal figür… Görünüşe bakılırsa bugün gelinen noktada, Kürtlerin Türkiye siyasetine gerçekten etki edebileceklerine olan inancı artmış durumdadır. Bu sebeple Demirtaş’ın adaylığı, Kürt politikacıların Türk siyasi dünyasında izleyecekleri uzun soluklu yolun başlangıcı olmaktadır. Türkiye Kürtleri şüphesiz olarak Rusya’nın kendilerini daha fazla desteklemelerini isterdi. Şahsi kanaatime göre, Rusya’nın bu konudaki pozisyonu oldukça esnek. Mevcut konjonktürde Türkiye, Rusya’nın güneydeki en önemli stratejik ortaklarından biri olmaktadır. Bu sebeple Rusya, herhangi bir iç sorun yaşamadan istikrarlı bir şekilde büyüyen bir Türkiye istemektedir. Buradan hareketle, herhangi bir federasyonlaşma sürecinin Türkiye’de başlaması halinde Rusya, söz konusu sürecin olaysız ve sorunsuz geçmesini isteyecektir diye düşünüyorum. İçinde bulunduğumuz dönemde, mono-etnik devletlerin döneminin artık geride kaldığını söylemek mümkündür. Dünya giderek entegre olmuş birlikteliklerin hüküm sürdüğü bir yapı haline gelmekte. Bu süreçte Türkler ve Kürtler de uzun soluklu ve karşılıklı bir gelişim evresinde giderek birbirlerine yakınlaşmaktadırlar. Rusya hem Türkler hem de Kürtler için mükemmel bir stratejik ortak olabilir. Bu süreçte dikkat edilmesi gereken en önemli noktalar ise çıkarlar arasındaki dengenin korunması, mevcut sıkıntıların barışçıl yöntemlerle çözüme kavuşturulması ve tüm çatışmalardan ve partizan hareketlerden kaynaklanabilecek problemlerden uzak kalınmasıdır kanaatindeyim."

Rusya’nın Sesi’ne açıklamalarda bulunan uzmanlar, Türkiye’de gerçekleştirilecek olan cumhurbaşkanlığı seçimlerine katılacak ve her biri Türkiye’nin farkı toplumsal kesimlerini temsil eden adayların kolay bir zafer kazanamayacağı konusunda hemfikir. Öte yandan, üç aday da Rusya ile iyi ilişkileri daha da güçlendirme konusunda açık sinyaller vermekte ve bu durumun hem Ankara’nın hem de Moskova’nın yararına olacağını ifade etmekte."
 

Tamamını oku: http://turkish.ruvr.ru/2014_07_17/Rus-Turk-iliskileri-ve-Turkiyedeki-cumhurbaskanligi-secimleri/

18.7.2014